17 ağustos depreminde kaç kişi öldü / 99 depreminde kaç kişi öldü? 17 Ağustos 1999 Marmara depremi can kaybı ve yaralı sayısı

17 Ağustos Depreminde Kaç Kişi Öldü

17 ağustos depreminde kaç kişi öldü

17 Ağustos Depremi: 1999 ve sonrasında neler yaşandı, kaç kişi hayatını kaybetti?

17 Ağustos Depremi

Kaynak, Getty Images

Türkiye'nin yakın tarihinin en büyük felaketi olarak gösterilen 17 Ağustos Depremi'nin üzerinden 23 yıl geçti.

1999 yılında 16 Ağustos'u 17 Ağustos'a bağlayan gece meydana gelen 7,4 büyüklüğündeki yer sarsıntısı, Türkiye tarihinin en büyük ikinci depremi olarak kayıtlara geçti.

Merkez üssü Gölcük olan deprem, Marmara Bölgesi'nin genelinde hissedildi.

Kuzey Anadolu Fay Hattı'nın kırılmasıyla meydana gelen deprem, İstanbul, Bolu, Bursa, Eskişehir, Kocaeli, Sakarya ve Yalova'da can ve mal kaybına neden oldu.

Deprem nasıl oldu?

Türkiye'nin kuzey bölgelerden boydan boya geçen Kuzey Anadolu Fay Hattı'nın batı bölümünde meydana gelen deprem, 17 Ağustos 1999 Salı günü saat 03:01'de başladı ve 45 saniye sürdü.

Depremin merkez üssü İzmit'in Gölcük ilçesi olarak açıklandı. Büyüklüğü de Richter ölçeğine göre ABD Jeolojik Araştırmalar Merkezi (USGS) tarafından 7,6; Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi tarafından ise 7,8 olarak ölçüldü.

Bununla birlikte, bugün genel olarak depremin büyüklüğü, ilk yapılan açıklamalarda duyurulan 7,4 olarak kabul ediliyor ve bu ölçü kullanılıyor.

17 Ağustos Depremi, büyüklüğü açısından Türkiye'de meydana gelen en büyük ikinci yer sarsıntısı olarak kayıtlara geçti.

Derinliği 17 kilometre olan sarsıntıda yer kabuğunun sağa doğru hareket ettiği ve 120 kilometrelik bir hat boyunca kırıldığı tespit edildi.

Jeoloji Mühendisleri Odası, depremden üç ay sonra yayımladığı raporda, fayın üzerinden geçen alanların ortalama 4 metre civarında sağa ve ileriye doğru kaydığını yazdı.

Aynı raporda, Gölcük'teki ana merkez üssündeki kırılmanın ardından aynı fay kuşağı üzerinde daha doğuda yer alan Arifiye bölgesindeki bir başka deprem üssünün de devreye girmiş olabileceğinin düşünüldüğü belirtildi.

17 Ağustos depreminden yaklaşık üç ay sonra, bu kez 12 Kasım'da yine Kuzey Anadolu Fay Hattı üzerinde merkez üssü Düzce olan bir başka deprem daha meydana geldi. 7,2 büyüklüğünde olan ve 30 saniye süren Düzce Depremi'nde 845 kişi hayatını kaybetti.

Üç ay içerisinde meydana gelen büyüklüğü 7'nin üstündeki bu iki deprem, Türkiye'deki riskin ve özellikle de İstanbul'un güneyinden geçen fay hattında meydana gelmesi beklenen kırılmaya karşı alınacak önlemlerin daha fazla tartışılmasına neden oldu.

Depremde kaç kişi hayatını kaybetti, ne kadar bina hasar gördü?

17 Ağustos Depremi, gerek nüfus yoğunluğu gerekse de ekonomik faaliyet açısından Türkiye'nin en önemli bölgesini etkiledi.

Resmi rakamlara göre, depremde 18 bin 373 kişi hayatını kaybetti, 48 bin 901 kişi de yaralandı. 5 bin 840 kişi de kayboldu.

Ancak bölge halkı, can kaybının çok daha yüksek olduğunu öne sürüyor. Resmi olmayan kaynaklar, can kaybının 50 bin civarında olduğunu iddia ediyor.

İzmit Körfezi'nin güneyinde bulunan Gölcük, Değirmendere ve Karamürsel gibi bazı yerlerde sahile yakın kısımların depremle birlikte deniz sularının altında kalması can kaybı ve hasar tespitini zorlaştıran en önemli unsur olarak gösteriliyor.

Başbakanlık Kriz Merkezi'nin depremden birkaç ay sonra yaptığı açıklamaya göre, en fazla can kaybı yaklaşık 4 bin 500 kişi ile Gölcük'te oldu. Kocaeli'nde kayıtlara geçen can kaybı 4 bin olurken, Yalova ve Sakarya'da ise yaklaşık 2 bin 500'er kişi hayatını kaybetti. Depremin etkilediği İstanbul'un Avcılar ilçesinde ise 976 kişi yaşamını yitirdi.

Getty Images

17 Ağustos Depremi
  • 365.000 Hasar gören bina sayısı

  • 112.735yıkık-ağır hasarlı

  • 124.131Orta hasarlı

  • 128.042Az hasarlı

Kaynak: TBMM Araştırma Komisyonu Raporu, Temmuz 2010

Deprem Riskinin Araştırılarak Deprem Yönetiminde Alınması Gereken Önlemlerin Belirlenmesi Amacıyla Kurulan Meclis Araştırması Komisyonu'nun Temmuz 2010'da yayımladığı raporda, depremde 364 bin 905 konut ve işyerinin yıkıldığı ya da çeşitli düzeylerde hasar gördüğü belirtildi.

Can kayıplarının önemli bir bölümü binaların yıkılması ya da ağır hasar almasının sonucuydu.

Jeoloji Mühendisleri Odası, 1999 yılında yayımladığı raporda, can kaybını artıran en önemli üç unsuru şöyle sıraladı:

  • Aktif Fay Zonu: Aktif fay hattı önceden bilinmesine karşılık bu hat boyunca yoğun yapılaşma ve yüksek nüfus potansiyeli hasar ve can kaybını artırmıştır. Fay zonundan uzaklaştıkça özellikle yamaçlarda ve dağ eteklerinde hasarın olmadığı veya çok az olduğu görülmektedir.
  • Sulu Alüvyon Zemin: Bolu-Yalova arasında fay zonu ve yakın çevresi, son derece yumuşak ve gevşek tutturulmuş kil, kum ve çakıl depolarından ve alüvyon zeminden oluşmuştur. Bu tür zeminler mevcut deprem şiddetini birkaç misli artıracak olumsuz özelliklere sahiptir.
  • Yapım hataları: Bölge 1. derece deprem bölgesi sınırları dahilindedir. Hal böyleyken ve deprem yönetmeliklerine uyulması zorunlu iken, depremdeki ağır hasar ve yüksek oranlı can kayıplarının önemli bir bölümü de, yapım hataları, zemin şartlarına uymayan yanlış temel tasarımları, kötü işçilik ve inşaatlarda kullanılan yapı malzemesi hataları ve çürüklüğünden kaynaklanmaktadır.

Depremin ekonomik etkileri neler oldu?

17 Ağustos Depremi, ekonomi üzerinde de çok ciddi olumsuz etkiler yarattı.

Farklı kurumların yaptığı hesaplamalara göre, depremin ekonomik maliyeti 12 ile 20 milyar dolar arasında değişiyor.

Bu maliyeti Devlet Planlama Teşkilatı 15-19 milyar dolar, Dünya Bankası da 12-17 milyar dolar, Türk Sanayici ve İş Adamları Derneği (TÜSİAD) ise 17 milyar dolar olarak hesaplıyor.

Depremin ardından özellikle yeniden yapılanma çalışmaları nedeniyle dış kaynak ihtiyacı artarken, sanayi bölgesinde bir süre üretim faaliyetlerine ara verilmesi de ekonominin küçülmesine neden oldu.

Türkiye'nin en büyük petrol rafinerisi TÜPRAŞ'ta çıkan yangın günlerce sürdü.

Bazı araştırmalar, 1999 depreminin yarattığı etkinin 2001'de ekonomik krizinin çıkmasında etkili olan nedenler arasında yer aldığını gösteriyor.

Depremden sonra neler yaşandı?

Depremin yarattığı ilk şokun atlatılmasının ardından ilk etapta arama-kurtarma faaliyetlerine, bir süre sonra da enkaz kaldırma çalışmalarına odaklanıldı.

Kızılay ve Sivil Savunma Birlikleri gibi kamu oluşumlarının yanı sıra Arama Kurtarma Timi (AKUT) gibi özel ve gönüllü gruplar da yardım çalışmalarında faal rol oynadı. Ayrıca, İngiltere, Yunanistan, ABD ve Japonya başta olmak üzere çok sayıda ülkeden yardım görevlisi geldi.

O dönemde Demokratik Sol Parti (DSP), Anavatan Partisi (ANAP) ve Milliyetçi Hareket Partisi'nin (MHP) oluşturduğu koalisyon hükümetine depremin vurduğu yerlere yardım ekipleri ve malzemesi göndermekte geç kaldığı yönünde ağır eleştiriler yöneltildi.

Bazı yerlere kurtarma ekiplerinin ulaşması günler sürdü. Bazı noktalarda enkaz kaldırma çalışmaları aylarca devam etti.

17 Ağustos'un ardından deprem konusu Türkiye'nin en önemli gündem maddesi haline geldi.

Bülent Ecevit başbakanlığındaki hükümet, gerek deprem sonrası yardım ve kurtarma çalışmalarında kullanılmak gerekse de depremin yarattığı ekonomik zararın etkilerini gidermek için bir dizi yasal düzenleme yürürlüğe koydu. Yapılan düzenlemeler arasında şunlar yer aldı:

  • Başta Özel İletişim Vergisi olmak üzere bir dizi yeni vergi getirildi ve bu vergilerin çok büyük bir kısmı halen yürürlükte bulunuyor
  • 20 bilim insanı ve araştırmacıdan oluşan Ulusal Deprem Konseyi kuruldu ancak bu Konsey 2007 yılında lağvedildi
  • İstanbul'un birçok noktasına deprem konteynırları yerleştirildi ve toplanma alanları belirlendi. Belirlenen toplanma alanlarının büyük bir bölümü daha sonra imara açıldı
  • Deprem sigortası zorunlu hale getirildi
  • Türkiye genelinde arama-kurtarma ekiplerinin sayısı artırıldı
  • İmar yasalarında bir dizi değişiklikler yapıldı. Depremin ardından yapıların depreme dayanıklılık esasları ve denetim kuralları değiştirildi. 2007, 2012 ve son olarak 2019 yılında yönetmeliklerde ciddi değişikliklere gidildi

Açılan davalar nasıl sonuçlandı?

Depremin ardından 170 kamu görevlisi hakkında görevi ihmal suçlamasıyla dava açıldı. Bu kişilerin bazıları görevden uzaklaştırılırken, bazı davalar da zaman aşımı nedeniyle düştü.

Ayrıca yıkılan ya da zarar gören binaların müteahhitleriyle ilgili 2 bin 100 dava açıldı. Ancak bu davalarda verilen hükümler ertelendi veya zaman aşımı nedeniyle düştü.

Yalova'da inşa ettiği binaların önemli bir kısmı çöken ve 200'ye yakın insanın hayatını kaybetmesine neden olan müteahhit Veli Göçer'le ilgili yargı süreci sembol davaya dönüştü. Göçer, 18 yıl 9 ay hapis cezasına çarptırıldı. 7,5 yıl hapis yattıktan sonra 2011'de tahliye oldu ve iki yıl önce yıl kurduğu şirketle yeniden inşaat sektöründe faaliyet göstermeye başladı.

İstanbul'un Avcılar ilçesinde enkaz altından canlı çıkarılan ve boynunun üzerine düşen kolonla çekilen fotoğrafı nedeniyle depremin sembol isimlerinden birine dönüşen Ömür Kınay'ın 20 yıl süren hukuk mücadelesi de Nisan 2019'da sonuçlandı.

Anayasa Mahkemesi, 2015 yılında bireysel başvuru yapan Kınay'ın depremde enkaz altında kaldığı binanın ruhsatsız ve kaçak yapı olduğunun tespit edilmesiyle yaşam hakkının ihlal edildiğine karar verdi ve kendisine 27 bin lira manevi tazminat ödenmesine hükmetti.

Bu haber BBC Türkçe'de ilk olarak 12 Ağustos 2019'da yayımlanmıştı

17 Ağustos 1999 depremi anılıyor: Neler yaşandı, kaç kişi hayatını kaybetti?

Marmara depremi 17 Ağustos 1999 yılında, saat 03:02'de meydana geldi. Merkez üssü Kocaeli'nin Gölcük ilçesi olan ve 45 saniye süren depremde Kocaeli, Yalova, Sakarya, İstanbul ve Düzce'de 17 bin 480 kişi hayatını kaybetti, 43 bin 953 kişi yaralandı. 17 Ağustos Marmara Depremi’nin 23. yıldönümü dolayısıyla, depremde hayatını kaybeden vatandaşlar anılıyor. 17 Ağustos depremi döneminde çekilen fotoğraflar meydana gelen sarsıntının korkunçluğunu gözler önüne seriyor.

Yayınlanma:

17 Ağustos 1999 depremi anılıyor: Neler yaşandı, kaç kişi hayatını kaybetti?

16 Ağustos'u 17 Ağustos'a bağlayan gece meydana gelen 7.4 büyüklüğündeki büyük depremin acıları unutulmadı. Gece yarısı yaşanan ve 45 saniye süren Marmara Depremi; Kocaeli, Yalova, Sakarya, İstanbul ve Düzce’de yıkıma neden oldu. Depremde ölen ve yaralananların yanı sıra 5 bin 840 kişi de kayboldu.

17 AĞUSTOS DEPREMİ İLE NELER YAŞANDI?

Resmi rakamlara göre depremde 18 bin 373 kişi hayatını kaybetti, 48 bin 901 kişi de yaralandı. 5 bin 840 kişi de kayboldu. Yine resmi rakamlara göre Avcılar’da 976 kişi yaşamını yitirdi. İlçede aradan geçen 23 yıla rağmen orta riskli olarak gösteren 354 bina, hasar durumunu ve olası depremde yıkılma ihtimalini koruyor.

TÜRKİYE TARİHİNİN İKİNCİ EN BÜYÜK DEPREMİ

23 yıl önce 16 Ağustos’u 17 Ağustos’a bağlayan gece, saat 03:02’de meydana gelen 7.4 büyüklüğündeki sarsıntı, Türkiye tarihinin en büyük ikinci depremi olarak kayıtlara geçti. Kuzey Anadolu Fay Hattı’nın kırılmasıyla meydana gelen deprem; İstanbul, Bolu, Bursa, Eskişehir, Kocaeli, Sakarya ve Yalova’da büyük can ve mal kaybına neden oldu. Deprem sonrası Kanal D Haber ekibi helikopterle İstanbul’un Avcılar ilçesinin üzerinde uçtu, yıkımın boyutunu gözler önüne serdi.

FOTO: AA

PEŞ PEŞE TELSİZ ANONSLARI

Deprem gecesi Kocaeli Emniyet Müdürlüğü ekiplerinin yaptığı konuşmalar felaketin boyutunu gözler önüne seriyor. İl genelinin hemen hemen her mahallesinden anons eden ekipler yıkılan binaların olduğunu ‘155 Haber Merkezi’ne bildiriyor.

Ekipler yıkılan binaların olduğunu anons ederken, altında kalanların olduğunu ve çığlıkların geldiğini de ifade ediyor. Dönemin Kocaeli Valisi Memduh Oğuz bir süre sonra telsiz konuşmalarına girerek emniyet müdürlüğünün durumunu soruyor. Ekipler ise binada küçük hasarın olduğunu, kendilerinin dışarıda bulunduğunu ifade ediyor.

Deprem gecesi polis telsizlerinde yaşanan diyaloglar şöyle:

– Merkez deprem oluyor

– Anlaşıldı dikkatli olun

– Merkez sakin olsun. İlçeler dahil, herhangi bir hasar, kayıp var mı tespit ettirelim

– Burada ışıklar gitti

– Merkez 60 Evler’de acayip deprem oldu

– Anlaşıldı. Doğrudur dikkatli olun

– Adliye lojmanlarının batı tarafında bina komple yıkıldı

– Karakolun yan tarafında 4 katlı bina komple yıkıldı

– Merkez itfaiyeye bilgi verelim, faaliyete geçsinler. Tüm görevlilerimizi göreve çağırın

– Benzinliğin bahçesindeki 4-5 katlı bina tamamen çöktü
– Terminal yanındaki bina tamamen çöktü. 5-10 kişi altında kaldı, inlemeler var. Biz yardım ediyoruz ama tamamen enkazın altındalar

– İGSAŞ sitelerinde 5 katlı bina önümde çökük duruyor

– Merkez terminalde elektrikler kesik, kısmen yıkıklar mevcut, biz dışarıdayız

– NATO ve Denizciler Caddesi’nde bazı binalarda çökme var

– Anlaşıldı arka tarafta bina çöktü. Lojmanların oraya ambulans gelsin. Burada yaralılar var

– Vali Memduh Oğuz: Müdüriyet binasının durumu nedir

– Küçük çapta hasarlar mevcut. Hepimiz binayı boşalttık, emniyet müdürlüğümüzde herhangi bir can kaybı yok sayın valim

– Terminalin arka tarafında bayan sıkışmış yardım istiyor

– Merkez tekrar deprem oluyor

FOTO: AA

200 BİN KİŞİ EVSİZ KALDI

Yaklaşık 200 bin kişinin evsiz kaldığı, 66 bin 441 konut ve 10 bin 901 iş yerinin yıkıldığı depremden 16 milyona yakın kişi değişik düzeylerde etkilendi, 285 bin 211 konut ve 42 bin 902 iş yerinde hasar tespit edildi.

FOTO: AA

KENTSEL DÖNÜŞÜMÜ BAŞLATTI

Depremde İstanbul’da 454 kişi yaşamını yitirirken Yalova, Düzce ve Gölcük’ten kentteki hastanelere getirilen yaralılardan hayatını kaybedenlerle bu sayı 981’e çıktı.

İstanbul’da 1880 kişinin yaralandığı depremde 41 bine yakın konut ve iş yerinde hasar oluştu, 18 bin 162 konut orta ve ağır şiddetteki hasar yüzünden oturulamaz hale geldi.

Kentte ayrıca 3 bin 171 okuldan 820’si hasar gördü. Bunların 118’i orta, 13’ü ağır hasarlı olarak belirlendi. İstanbul’daki 10 bine yakın kamu binasının 1137’sinde az, 387’sinde orta, 37’sinde ise ağır hasar oluştu.

FOTO: AA

İstanbul’da depremden en çok zarar gören yer Avcılar oldu. İlçede 270 kişi hayatını kaybederken yüzlerce kişi de yaralandı. 1823 konut ve 326 iş yerinin yıkıldığı ya da ağır hasar gördüğü ilçede, 5 bin 106 konut ve 872 iş yerinde orta hasar, 3 bin 685 konut ve 461 iş yerinde hafif hasar meydana geldi.

Bakanlıklar ile TOKİ ve diğer kurumların iş birliğinde yapılan kentsel dönüşüm çalışmalarıyla depremin yaraları büyük oranda sarıldı. TOKİ, belediye ve özel sektör tarafından yıkımın yaşandığı kentlerde, deprem yönetmeliğine uygun binlerce yeni konut inşa edildi.

Başta okullar ve hastaneler gibi kamu binaları olmak üzere hafif hasarlı binalar depreme karşı güçlendirildi.

FOTO: AA

KOCAELİ’DE DEPREMİN İZLERİ SİLİNDİ

Binlerce insanın yaşamını yitirdiği, ev ve iş yerinin yıkıldığı Kocaeli’de, depremin ardından facianın acı izleri ortadan kaldırıldı. Depremde en ağır yıkımın yaşandığı şehirde deprem yönetmeliğine uygun binlerce konut inşa edildi.

Kentsel dönüşüm çalışmaları kapsamında Gölcük, Körfez ve İzmit başta olmak üzere birçok ilçede yeni projeler hayata geçiriliyor.

Bu kapsamda yapı stoku açısından en riskli bölgelerden biri olan Cedit Mahallesi’nde başlatılan “Yerinde Kentsel Dönüşüm Projesi” ile 1105 hak sahibinin evleri yeniden yapılacak.

FOTO: AA

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile Kocaeli Büyükşehir Belediyesince finanse edilen projede, 494 binada oturan hak sahiplerinin tahliye edilmesiyle yıkım çalışmaları yapıldı.

Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi ve Gebze Teknik Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü iş birliğinde hazırlanan “Kocaeli İli Afet Zararlarının Azaltılmasında Akıllı Kent Uygulaması Projesi” kapsamında “acil müdahale” ve “erken uyarı” sistemi kurulması için çalışmalar devam ediyor.

Yine şehrin farklı noktalarına kurulan 41 deprem kayıt istasyonundan elde edilen verilerle deprem haritaları ve master planlar hazırlanıyor, riskli alanlar izleniyor.

FOTO: AA

SAKARYA’DA YATAY KENTLEŞME

Depremin en çok etkilediği ikinci il olan Sakarya da kentsel dönüşüm ve diğer çalışmalarla depremin izlerini sildi.

Afet sonrası başlatılan çalışmalarla 15 Temmuz Camili, Korucuk ve Karaman mahallelerinde Valilik ve diğer resmi kurumların da içerisinde bulunduğu “yeni yerleşim bölgesi” oluşturuldu.

TOKİ tarafından deprem yönetmeliğine uygun konutlar inşa edilirken Büyükşehir Belediyesi de Yenikent Park, Yenikent Kültür Merkezi ve Korucuk Park gibi sosyal donatı alanlarını kente kazandırdı.

FOTO:AA

Sakarya’da olası depremleri en az kayıpla atlatabilmek için “yatay kentleşme modeli” kararlılıkla uygulanmaya devam ediliyor. Model sayesinde çok katlı binalara ruhsat verilmezken kent sakinleri deprem yönetmeliğine uygun konutlarda güvenle yaşamlarını sürdürüyor.

Sanayi ve tarım alanındaki yatırımlarıyla adından söz ettiren Sakarya, kentsel dönüşümde de Türkiye’ye örnek oluyor. Bu kapsamda Erenler ilçesine bağlı Yenimahalle ve Küpçüler mahallelerinde 666 dönüm alanda 9 etaptan oluşan “Erenler Belediyesi Kentsel Dönüşüm Projesi” hayata geçirildi.

Yıkılanların yerine yapılan konutlar hak sahiplerine verilirken belediye bütçesiyle etap etap gerçekleşen projede çalışmalar devam ediyor.

Büyükşehir Belediyesi, muhtemel afetlere hazırlıklı olunması amacıyla kente Afet Koordinasyon Merkezi (AKOM) de kazandırdı. AKOM, olası afet durumunda kriz merkezi olarak hizmet sunacak. AA

15 TemmuzBoluBursadepremDüzceEmniyetEskişehirHaberistanbulKaramanKocaeliNATOPolisSakaryaSanayiTürkiyeYalova

kaynağı değiştir]

Deprem sonrası ilk 6 ay sonunda, ölü sayısının en fazla olduğu Kocaeli'de hiçbir tutuklu sanık olmamıştır. Sakarya'da 5'i kooperatif yöneticisi, biri mimar, biri mühendis 7 sanık tutuklanmıştır. Yalova'da 76 ceza davası açılmış ancak Veli Göçer dışındaki bütün sanıklar serbest bırakılmıştır.[14]

Depremden sonra yapım hatalarından çöken binaların müteahhitlerine yaklaşık 2.100 dava açılmıştır. Bu davalardan 1.800'ü kamuoyunda Rahşan Affı olarak bilinen Şartlı Salıverme ve Erteleme Yasası ile cezasız sonuçlanmıştır. Geriye kalan üç yüz davanın yüz on kadarında ceza verilmiş, birçoğu ertelenmiştir. Bunun dışında kalan davalar ise 16 Şubat 2007 tarihinde yedi buçuk yıl geçtikten sonra zaman aşımına uğramış ve düşmüştür.[15]

Örnek davalar ve sonuçları[değiştir

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır