2012 real madrid kadrosu / Fenerbahçe - real madrid maç kadrosu

2012 Real Madrid Kadrosu

2012 real madrid kadrosu

Real Madrid vs Manchester City, 18.09.2012

Maç detayı sayfasında Şampiyonlar Ligi kapsamında oynanan Yeni Real Madrid – Manchester City karşılaşmasına ait tarih, saat, stat, stat kapasitesi, maç haftası, takımların son beş maçlarında aldıkları sonuçlar, canlı skor, TV yayıncısı, ilk yarı ve maç skoru, gol, golleri kimlerin hangi dakika-dakikalarda attıkları, penaltının gole çevrilip çevrilmediği, asist yapan oyuncu, sarı kart, kırmızı kart ve ikinci sarı karttan kırmızı kart gören oyuncular, takımların ilk onbirleri ve dizilişleri, yedek oyuncular, oyuncuların oyuna girme ve oyundan çıkma dakikaları, teknik direktörün kim olduğu, hakem, yardımcı hakem ve dördüncü hakem bilgilerine ulaşabilirsiniz. Ayrıca maç ile ilgili Opta istatistiklerini bulabilir, maçın skoru için düzenlenen ankete katılabilir, Mackolik foruma yazılan yorumları görebilir ya da yorumunuzu yazabilirsiniz. Üst menüde yer alan İddaa simgesinin tıklanabilir olması, Yeni Real Madrid – Manchester City karşılaşmasının İddaa programında yer aldığını ve oranlarının mevcut olduğunu gösterir. Bu simgeye tıkladığınızda karşılaşma için açılan farklı İddaa seçeneklerini ve oranlarını görebilirsiniz. Takım karşılaştırma simgesine tıklayarak takımların form durumlarını öğrenebilir ve iki takım arasında oynanan maçların skorlarına ulaşabilirsiniz. Bu sekmeden ayrıca iki takımın oyuncuların gol, asist ve kart bilgilerini görebilir; takımların gol dakikaları, yaş ortalaması, yabancı oyuncu sayısı, en yaşlı ve en genç oyuncuları ve puan durumu bilgilerini inceleyebilirsiniz. Grafik simgesine tıkladığınızda maç öncesinde iki takımın sezon istatistiklerini, maç sırasında ise karşılaşmanın istatistik bilgilerini görebilirsiniz. Mikrofon simgesi tıklanabilen maçlarda ise karşılaşmanın canlı anlatımını yazılı olarak görüntüleyebilirsiniz.

kaynağı değiştir]
  1. ^abSüper Kupa Real Madrid'in, 29 Ağustos 2012.
  2. ^La Liga'da takımların toplam seyirci ortalamaları 9 Kasım 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi., 13 Kasım 2012.
  3. ^Real Madrid tepetaklak! 15 Kasım 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi., 26 Ağustos 2012.
  4. ^Modrid artık Real Madrid'De 30 Ağustos 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi., 27 Ağustos 2012.
  5. ^Real Madrid 2-1 FC Barcelona, 29 Ağustos 2012.
  6. ^Essien Real Madrid'de 4 Eylül 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi., 31 Ağustos 2012.
  7. ^Real Madrid 3-2 FC Manchester City 4 Ekim 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi., 18 Eylül 2012.
  8. ^Ajax 1-4 Real Madrid 22 Kasım 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi., 3 Ekim 2012.
  9. ^CDA 1-4 REA 27 Ocak 2013 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi., 31 Ekim 2012.

(Goal.com Özel) Real Madrid: 2011-2012

2011-2012 sezonu Real Madrid ve Jose Mourinho açısından çok önemli bir sezondu. Her şeyden önce Real Madrid'in başında ikinci sezonunu yaşayan Jose Mourinho, içinde bulunduğu bu sezon içinde Şampiyonlar Ligi ve La Liga'da mutlaka şampiyonluklar istiyordu. Akabinde Şampiyonlar Ligi'nde kapılar yine yarı finalde kapansa da nihayet 2008'den sonra La Liga'da şampiyonluğa ulaşıldı. 

Goal.com sizleri sezonun kısa değerlendirmesini, Jose Mourinho etkisini, Real Madrid adına 2011-2012'nin en verimli oyuncularını, sezonun kırılma maçlarını ve Real Madrid adına 2011-2012 sezonu ile ilgili tüm ayrıntıları okumaya davet ediyor.

2011/2012 SEZONUNA GENEL BAKIŞ


Real Madrid için 2011-2012 sezonunu gene olarak incelemeye başlamak için, öncelikle Jose Mourinho'nun Real Madrid'e imza attığı günden bu yana yapılanları genel olarak ele almamız gerekiyor.

2007-2008 sezonundan bu yana Barcelona'nın Pep Guardiola ve sahadaki lider oyuncuları ile oluşturduğu hegamonyayı bir türlü kıramayan Real Madrid, 2008-2009 sezonundaki kötü gidişatın ardından çareyi ilk Los Galacticos dönemi Başkanı Florentino Perez'e sarılmakta buldu. İkinci dönem, Perez'in resmen başkan olması ile başladı. İlk deneme Manuel Pellegrini ile yapıldı. La Liga'da 2009-2010 sezonunda 96 puan toplayan Real Madrid, bunca gole ve galibiyete rağmen yine şampiyon olamadı. Çünkü karşısında 99 puan toplayan bir Barcelona vardı. Kabul edilmesi gerekir ki, Real Madrid'in ligde 2. oluşu, Perez için bir başarısızlıktı. Üstelik yaptığı yıldız transferlere rağmen Şampiyonlar Ligi'nde çeyrek final dahi görülememişti.

Perez, 2010-2011 sezonu başında kurtuluşu çok uzaklarda aramadı. İtalya'da Inter'in başında kulüp tarihinin en başarılı sezonlarından birini yaşatan Jose Mourinho, Real Madrid ile anlaşma sağladı. 2009-2010 sezonunda Barcelona'yı alt etmeyi başaran Jose Mourinho, aynı başarıyı Real Madrid'in başında yapmak adına can atıyordu. İşte Real Madrid'deki değişiklikler, 2010-2011 sezonu ile birlikte başladı. Jose Mourinho, iki sezonda neredeyse Başkan Perez'den dahi güçlü bir konuma geldi. 

Transfer politikalarındaki değişiklikler, ilk göze çarpanlar oldu. Jose Mourinho, bununla beraber kulüpteki işlerine sıkça karıştığını söylediği Jorge Valdano'yu kapı dışarı atıverdi. Florentino Perez, artık kulübe karışamaz oldu ve sadece bir Başkanın yapması gerekenleri yapmaya başladı. Bugüne kadar transfer politikasında yıldız oyuncu almak için çabalayan Real Madrid, Jose Mourinho ile beraber kiralık oyuncu transfer etmeye (Emmanuel Adebayor), ismi çok büyük olmamasına rağmen geleceği düşünmeye (Nuri Şahin) ve çok faydalı olmasa da  çok yönlü oyuncular ile (Hamit Altıntop) anlaşmaya başladı. 2010-2011 sezonunda Şampiyonlar Ligi ve La Liga'da elinden geleni yapmasına rağmen Barça'ya üstünlük kurmaya çalışan Mou, yine de bunu beceremedi. Pepe'yi orta alanda kullanmak gibi çılgınlıkları denedi, olmadı. Ancak 2. sezonunda Şampiyonlar Ligi haricinde tüm beklentileri karşıladı.

18 Eylül 2011 tarihinde Levante karşısında deplasmanda alınan yenilgi, henüz ligin başları olması sebebiyle en yadırganan anlardan bir tanesiydi. Jose Mourinho'nun artık 2. sezonuydu ve doğal olarak 'Sabırsızlık' had safhadaydı. Eylül'den Aralık ayına kadar Real Madrid, sadece bir beraberlik aldı ve 11 Aralık tarihinde oynanacak olan Barcelona maçına hazır hale geldi. Bu maç, üç yıllık birkimin belki de son bulacağı mücadeleydi.

Daha önceki El Clasico'larda her şeyi denemişti Jose Mourinho. Real Madrid taraftarının beklentisi, Real Madrid geleneklerine uygun olarak takımın her daim önde ve atak oynaması yönündeydi. Bu uğurda çıkılan maçta önceki sezonda 5-0 ile kazanan Barcelona oluyordu. Bu sezon ise artık beklenen, sadece ne olursa olsun galibiyetti. Karim Benzema, daha bir dakika olmadan attığı gol ile takımı umutlandırdı, ne var ki Barça, Santiago Bernabeu'da taktik analizlerie açıklaması zor olan 1-3'lük bir galibiyet almayı başardı. Ancak bu kez, farklı bir durum oluştu. Real Madrid, El Clasico'yu kaybetmesine rağmen Camp Nou'da oynanacak olan maça kadar Barça'nın yaşadığı düşüş, Real Madrid'in liderliğini pekiştirmesini de sağlamış oldu. Ancak bununla beraber Nisan 21'de oynanacak olan ikinci El Clasico'ya kadar da Real Madrid, 10 puan olan farkında biraz daha erimesine engel olamadı. Önce Manuel Pellegrini'nin çalıştırdığı Malaga karşısında Santi Cazorla 90. dakikada attığı frikik ile durumu 1-1 yapınca, takım iç sahada 2 puan birden bıraktı. Ardından oldukça gergin geçen maçta Valencia deplasmanı da 1-1 sona erdi ve takım iki hafta da dört puan birden kaybederek farkın 6'ya inmesini engelleyemedi. Şampiyonlar Ligi'nde alınan iki APOEL galibiyetinin ardından bu kez de Villarreal deplasmanında iki puan bırakan Real Madrid, 21 Nisan'da Camp Nou'ya şampiyon gidebilme ya da şampiyonluğunu orada ian edebilme umutlarını da tüketmiş oldu. 

Real Madrid, 21 Nisan'da oynanan El Clasico'ya 4 puan farkla lider girdi. Maç Camp Nou'daydı, ve Barcelona'nın kazanması halinde puan farkı 10'dan, birden bire 1'e kadar düşecekti. Ancak beklenen olmadı. Real Madrid, kendisi gibi sahada yer aldı, Barcelona ise beklentileri karşılaşayamadı. Lionel Messi Real Madrid savunmacıları arasında kayboldu gitti. Tello ve Cuenca gibi oyuncuların oldukça tecrübesiz oluşları, orta alanda Cesc Fabregas, defansta ise Gerard Pique'nin Şampiyonlar Ligi düşünülerek dinlendirilmesi, Real Madrid'in deplasmanda aldığı 2-1'lük galibiyetin yaratılmasında oldukça yardımcı oldu. Bu galibiyetin arından puan farkı tekrardan 7'ye yükseldi ve Real Madird, son maçlarında puan kaybı yaşamayarak şampiyonluğunu ilan etti ve Cibeles Meydanı'nda haklı bir kutlama yaşadı. 

2011-2012 sezonunda Real Madrid için Şampiyonlar Ligi'nde alınacak olan kupa, bir başarıdan öte adeta bir gereklilik haline gelmişti. 

2002 yılında Bayer Leverkusen karşısında kupayı kaldıran takımdan Zinedine Zidane, takımda gözlemci olmuştu. Roberto Carlos Anzhi'de, Raul Almanya'da oynuyordu. O günlerden tek kalan, Başkan Florentino Perez'di. 2009-2010 yılında büyük yatırımlar yapan Perez, artık Şampiyonlar Ligi şampiyonluğunu bekliyordu.

La Liga'nın bitimine dört hafta kala ligde istediği alan Real Madrid, açık sözlü olmak gerekirse bu sezon Şampiyonlar Ligi'nde yarı finalde oynadığı Bayern Münih dışında ciddi bir rakiple oynamadı. Grup kuraları çekildiğinde liderlik zaten garantiydi. Yılların intikamı Lyon karşısında alındı, ikinci turda CSKA biraz olsun temkinli olunmasın sağlasa da Real Madrid karşısında tutunamadı. Çeyrek Final'de Rum mucizesi APOEL de Real Madrid'e karşı direnemedi. Ancak yarı finalde şampiyonluk umutlarını söndüren, Bayern Münih oldu. Mesut Özil, ilk maçta Allianz Arena'da umutlandıran golü atsa da, maçın 1-1 yerine son anda 2-1 sona ermesi, durumu bambaşka yerlere götürdü. Real Madrid, ikinci maçta bu durumu tamamen toparlayamadı ve ikinci sezon üst üste bu turnuvaya yarı finalde veda etmek zorunda kaldı. Bakıldığında, La Liga'dan daha önemli görünen bu şampiyonluk için artık umutlar, 2012-2013 sezonuna taşınmış durumda...

SEZONDAN NELER ÖĞRENDİK?


180900

 2008-2009 sezonundan bu yana Barcelona karşısında bir türlü üstünlük kuramayan Real Madrid, en umutlu olduğu 2010-2011 sezonunda dahi Barça karşısında istediğini alamamıştı. 2011-2012 sezonu ilk maçında Karim Benzema'nın erken golü ile umutlar yeşerse de, gülen yine Barça olmuştu. Barcelona karşısında tüm taktikleri deneyen Jose Mourinho, nihayetinde gerekli formülü 21 Nisan 2012 akşamında bulmayı başardı ve Camp Nou'da rakibini mağlup etti.  

179822

 2002'den bu yana Şampiyonlar Ligi'nde yüzü gülmeyen Real Madrid, bu sezon artık bu kupayı müzesine götürüp çifte şampiyonluk hedefliyordu ancak olmadı. 2009-2010'da ikinci turda, 2010-2011'de yarı finalde elenen Real Madrid adına bu sezon yegane hedef, finaldi ancak Bayern Münih buna engel oldu. Genel anlamda bakıldığında takımın iki kupanın yükünü kaldıramayacak kadar yorgun olduğu gözlemlendi. Gelecek sezonda tüm bu durumlar tekrardan gözden geçirilmesi ve Şampiyonlar Ligi'nde kupa artık gelmeli.  

160364

Real Madrid'de hemen herkes, takımdan ayrılıp Fenerbahçe'ye transfer olan Roberto Carlos'un yerinin nasıl dolacağını konuşuyordu. Ancak yönetim, zaten bunun planlarını Marcelo'yu transfer ederek gerçekleştirmişti. Geldiği sezondan bu yana büyük bir gelişim gösteren Marcelo, üstüne Roberto Carlos'tan daha farklı olarak ofansif yönleri ile takıma sezon boyunca büyük bir katkı sağladı ve bunu defansif özellikleri ile de harmanlayarak kusursuz bir sol bek oyuncusu haline geldi. 

166312

Sevilla'dan Real Madrid'e aslında bir stoper olarak transfer edilen Sergio Ramos, bununla beraber özellikle Jose Mourinho'nun takıma gelişi ile beraber stoper mevkiisine tekrardan kaydırıldı. Ricaardo Carvalho-Pepe ikilisi ile defansı tutan Jose Mourinho, hem Carvalho'nun artık gücünü kaybetmeye başlaması, hem de uzun süreli bir sakatlık yaşaması ile beraber yedekte bekleyen Raphael Varane ve Raul Albiol'den faydalanmak yerine, Alvaro Arbeloa'yı sağ bek olarak görevlendirip Sergio Ramos'u sezon boyunca Pepe'nin partneri olarak kullandı. Sağ bek günlerinden gelen hızı sayesinde hücumcular karşısında iyi işler yapabilen Ramos, bunun yanında yine sağ bek günlerinden kalan alışkanlıkları sebebiyle sık sık pozisyon kaybetti ve bazı maçlarda rakip forvetler karşısında etkisiz kaldı. Bununla beraber bu durum, Real Madrid'in bir stoper ihtiyacını da ortaya çıkaracaktır. 

186087

Real Madrid adına bu sezonun en verimli ismi hiç şüphe yok ki, 46 gol atma başarısını gösteren Cristiano Ronaldo'dur. Ancak bazı gerçekleri de söylemek sanıyorum yanlış olmayacaktır. Real Madrid'in Barcelona'ya kendi sahasında kaybettiği sezonun ilk yarısındaki maçta Eric Abidal'in attığı golü hatırlamakta fayda var. Bu pozisyonda kanat beki gelen ortada içeri yönelip pozisyonunu bıraktığından, Abidal ile ilgilenmesi gereken sadece Ronaldo'ydu. Ancak buna rağmen boş kalan Abidal, golü da rahatlıkta yapmıştı. Yine sezon genelinde oldukça sıkıntılı geçen maçlarda Cristiano Ronaldo'nun 'iyi niyetli' olmasına rağmen zaman zaman kontrolünü kaybetmesi, takım adına bazı zararlar ortaya çıkardı. Tek başına takıma kurtarma çabası, bazen içeride orta ya da pas bekleyen arkadaşlarının dahi tepkisini çekebildi. Özetle takımın yıldızı Ronaldo'nun yeni sezonda gollerine devam edip, bu başarsını topsuz oyunda da devam ettirmesi ve biraz daha cömertleşmesi yararına olacaktır. 

SEZONUN KIRILMA MAÇLARI


18081821 Nisan'da Camp Nou'da oynanacak olan bu maça kadar Real Madrid, şampiyonluk yarışındaki rakibi karşısında yakaladığı 10 puanlık farkın 4 puana kadar inmesini engelleyememişti.

Real Madrid, 4 puan önde olmasına rağmen Camp Nou'ya oldukça stres altında çıktı. Sami Khedira, takımını 0-1 öne geçirdi, ardından Alexis'in attığı gol yine 'acaba' dedirtti. 

Real Madrid'i deplasmanda galibiyete götüren isimler, Mesut Özil ve Cristiano Ronaldo oldu. Bu deplasmandan 3 puanla dönmeyi başaran Real Madrid, puan farkını da 7'ye yükselterek şampiyonluğu %90 oranında bu maçta almayı başardı. 


1798372011-2012 sezonun ikinci yarısında Malaga karşısında oldukça zorlanan Real Madrid, ilk devrede Endülüs'te oynanan bu maçı kazanmakta zorlanmamıştı. Esasında Real Madrid açısından bu maçı önemli kılan detay oldukça farklıydı. 

La Liga'nın 8. haftasında Nou Camp'ta karşılaşan Barcelona ile Sevilla, golsüz berabere kaldı. Aynı gün Real Madrid, Malaga deplasmanında çok rahat bir galibiyet elde etti.

Bu maçlar, Real Madrid'in Barça karşısında sezon boyunca üstün olmasını sağlayan puan farkının oluşmaya başladığı ilk maç olarak akıllarda yer etti. 

2011-2012 OYUNCU PUANLARI





FABIO COENTRAO: 6.0

KAKA: 6.5

GRANERO: 5.5

CALLEJON: 6.0

HIGUAIN: 7.5

LASS: 5.5

SEZONUN EN VERİMLİ - VERİMSİZ OYUNCULARI



Real Madrid'de Manchester United ile yaşadığı zaferlerin ardından hayallerinin peşinden koşarak gelen Cristiano Ronaldo, bu sezon La Liga'daki amacına ulaşsa da, Şampiyonlar Ligi yine eksik kaldı.

La Liga, Şampiyonlar Ligi ve kupa maçlarında toplamda 55 maça çıkan yıldız oyuncu, 60 golün altına imzasını atarak harika bir sezon geçirmiş oldu. Bu onu, Real Madrid'in bu sezon için en verimli olmasını da sağladı.

Zaman zaman zor maçlarda sahne almakta gecikse de, 21 Nisan'da Camp Nou'da attığı 2. gol, şampiyonluğu getiren gol oldu. Raul 1999 yılında Camp Nou'da attığı golün ardından bu gol, hemen hemen aynı derecede anlamlı olmayı başardı.


Oyun anlayışı çok fazla gole dayalı olmayan Mesut Özil, Real Madrid'de topun ayağına en çok yakıştığı oyuncu. Oyunu kuruşu, attığı paslar ve zekası, onu Real Madrid adına farklı kılan özelliklerin başında geliyor.

Sezon boyunca Real Madrid'in hücum başlangıçlarını ve orta alandaki bütünlüğünü koruyabilen Mesut Özil, Zinedine Zidane'dan sonra takımın ihtiyaç duyduğunu zamanla daha fazlasıyla verdi ve gelecek sezon hiç şüphe yok ki daha da iyi olacaktır. 

Mesut Özil'in son iki sezonda Xavi ve Iniesta'dan daha fazla asist (52-57) yaptığını da hatırlatmakta fayda var. 


Xabi Alonso, Real Madrid'e transfer olduğu sezondan bu yana orta alandaki lider ve oyunu, pasları toparlayıcı görüntüsü sayesinde takımın vazgeçilmezi durumunda yer alıyor.

Sezon boyunca partneri Sami Khedira, Lassana Diarra, Nuri Şahin ve Fabio Coentrao gibi oyuncular oldu ancak onun yeri hiçbir maçta değişmedi. Barcelona ile 21 Nisan'da oynanan lig maçında orta alandaki sağlam duruşu ve Barça'lı oyuncular karşısında orta sahayı diri tutması, Xabi adına sezonun en verimli maçıydı. 

Jose Mourinho'nun en büyük prenslerinden olan Xabi, gelecek sezonun da kilit isimlerinden bir tanesi olacaktır. 



Roberto Carlos'un Real Madrid'den ayrıldığı 2006-2007 sezonundan sonra takımın bir daha onun ayarında bir sol beki olup olmayacağı büyük bir tartışma konusuydu. Ancak Brezilyalı Marcelo, her yıl giderek artan, bu sene ise zirveye oynayan performansı ile bu soru karşısında bizleri selamlıyor.

Oynadığı 3519 dakikanın tamamında olumlu işler yapan, defanstaki verimli ve agresif oyununu hücumdaki yetenekleri ve yaratıcılığı ile birleştiren, defans-hücum arasındaki dengeyi başarıyla kuran Marcelo, takımın gizli kahramanlarından bir tanesi. 


2010 Dünya Kupası boyunca Portekiz ile sergilediği olağanüstü performans sayesinde Jose Mourinho'nun dikkatini çeken Fabio Coentrao, soluğu Real Madrid'de aldı ancak bazı etkenler onun verimli olmasını engelledi.

Öncelikle sol bekte Marcelo gibi bir ismin olması, onun bu bölgede kalıcı olmasını engelledi. Mourinho, Portekizli oyuncunun teknik ve hırsından orta alanın ortasında oynatarak yararlanmak istese de Coentro bu bölgede de tam olarak bekleneni veremedi. Coentrao, bu sezon Mourinho'nun defansif önlem almak için oyuna aldığı ya da değerlendirdiği bir isim olmaktan daha faza öteye gidemedi. 


İki Türk oyuncu Nuri Şahin ve Hamit Altıntop'u tek başlık altında incelemek daha faydalı olacaktır hiç şüphe yok ki. 

Nuri Şahin, Xabi Alonso'nun en uygun partnerlerinden biri olabilirdi ancak Sami Khedira'nın arkasında kalarak tam olarak takımın bir parçası olmayı başaramadı. Kendisi en iyi gösterdiği maçlardan bir tanesi, Şampiyonlar Ligi'nde oynanan APOEL maçıydı ancak o maçta da Xabi Alonso takımını yalnız bırakmıştı. Bununla beraber Jose Mourinho'nun Nuri Şahin'i kesinlikle gelecek planlarında düşündüğünü söylemek gerekiyor ki bu durum onu Hamit Altıntop'tan ayıran en büyük özellik.

Hamit Altıntop'u koca sezon boyunca akılda bırakan tek an, Kral Kupası'nda Andres Iniesta'ya attığı çalım olarak kaldı.

Şundan kimsenin kuşkusu yok ki Hamit sorumluluk sahibi bir oyuncu. Bir 90 dakika içinde oyunun iki yönüne de katkı sunabilecek enerji ve yeteneklere sahip. Jose Mourinho, onu Real Madrid'e transfer ederken esneklik ve çok yönlü oynayabilme özellikllerinden etkilenmiş olabilir. İhtiyaç duyulduğunda her daim hazır bir oyuncu oldu ancak kendisini fazla gösteremedi. Gelecek sezon ise takımda olup olmayacağı merak konusu. 

SEZONUN MAÇ YORUMLARI

Real Madrid 4-1 CSKA Moskova: Maç Yorumu

Real Madrid 5-0 Espanyol: Maç Yorumu

Atletico Madrid 1-4 Real Madrid: Maç Yorumu

Real Madrid 3-1 Sporting Gijon: Maç Yorumu

Real Madrid 0-0 Valencia: Maç Yorumu

Real Madrid 1-1 Malaga: Maç Yorumu

Osasuna 1-5 Real Madrid: Maç Yorumu

Real Madrid 5-1 Real Sociedad: Maç Yorumu

APOEL 0-3 Real Madrid: Maç Yorumu 

Barcelona 1-2 Real Madrid: Maç Yorumu

Bayern Münih 2-1 Real Madrid: Maç Yorumu

Real Madrid 2-1 Bayern Münih: Maç Yorumu

GELECEK SEZON İÇİN NE YAPILMALI?

 Real Madrid için 2011-2012 sezonu, Barcelona'nın La Liga'da oluşturduğu üstünlüğü bitirmesi açısından oldukça önemiydi ve takım, bunu başardı. Şampiyonlar Ligi'nde şampiyonluk hedefinden uzak kalan Real Madrid, 2012-2013 sezonunda kesinlikle bu kupa üzerinde durmalı.

Jose Mourinho, La Liga'da kazanılan bu şampiyonluğun ardından artık gelecek sezon Şampiyonlar Ligi'ni kazanmaları gerektiğini söylerken, iki sezon üst üste yarı finalde elenmelerini buna gerekçe olarak gösteriyordu. Gerçekten de Real Madrid, 2002'den bu yana hasretini çektiği bu kupa için gelecek sezonun en büyük favorisi olacaktır.

Takım için transferlere baktığımızda takımdan ayrılacak oyuncuların olduğu aşikar. Öcelikle Pepe'nin yanına alınacak olan üst düzey bir stoperin çok faydalı olacağını söylemek mümkün. Mourinho, Sami Khedira'ya çok güveniyor ancak Nuri Şahin'in varlığına rağmen bir orta saha transferi daha izleyebiliriz.

Bununla beraber gelecek sezon Real Madrid için artık transfer şovu yapma değil, yine kupalar kazanmak için hemen hemen aynı kadro ile sürekliliği bir yıl olma eğiliminde. Daha önce dediğimiz gibi, Real Madrid için bu sezon Şampiyonlar Ligi bir başarıdan çok bir gereklilikti ancak gelecek sezon 'mecbur'laşmış durumda...

Oğuz Öztürk, Goal.com Türkiye Editörü

Editörün Seçtikleri

Oğuz Öztürk'ün tüm yazıları

Yazarı 'dan takip edebilirsiniz.

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır