30 ağustos kimlere karşı kazanıldı / Başkomutanlık Meydan Muharebesi - Vikipedi

30 Ağustos Kimlere Karşı Kazanıldı

30 ağustos kimlere karşı kazanıldı

30 Ağustos Zafer Bayramı

Zafer Bayramı, 30 Ağustos 'de Dumlupınar'da Atatürk'ün başkumandanlığında zaferle sonuçlanan Büyük Taarruz'u anmak için Türkiye ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde[2] her yıl 30 Ağustos günü kutlanan resmî ve ulusal bir bayram.

Atatürk'ün başkomutanlığında yapıldığı için Başkomutanlık Meydan Muharebesi adıyla da bilinen Büyük Taarruz'un başarıyla sonuçlanmasından sonra Yunan orduları İzmir'e kadar takip edilmiş; 9 Eylül 'de İzmir'in kurtarılmasıyla Türk toprakları Yunan işgalinden kurtulmuştur. İşgal birliklerinin ülke sınırlarını terk etmesi daha sonra gerçekleşse de, 30 Ağustos sembolik olarak ülke topraklarının geri alındığı günü temsil eder. İlk kez yılında Afyon'da Başkumandan Zaferi adıyla kutlanan 30 Ağustos günü, Türkiye'de 'dan beri Zafer Bayramı olarak kutlanmaktadır.

Arka plan[değiştir kaynağı değiştir]

30 Ağustos günü, Türkiye'de resmî tatildir. Zafer Bayramı'nda başkent Ankara'da ve Ankara dışında gerçekleştirilen kutlama ve törenler, "Ulusal ve Resmi Bayramlar ile Mahalli Kurtuluş Günleri, Atatürk Günleri ve Tarihi Günlerde Yapılacak Tören ve Kutlamalar Yönetmeliği" ile düzenlenmiştir. yılında yenilenen[6] bu yönetmeliğe göre:

  • Zafer Bayramı törenleri, Dışişleri Bakanlığı Protokol Genel Müdürlüğünce, Genelkurmay Başkanlığıyla koordine edilerek yürütülür.
  • Törenler 30 Ağustos günü saat ’de başlar ve saat 'te son bulur. Saat 'de başkentte yirmi bir pâre top atışı yapılır.
  • Cumhurbaşkanı Anıtkabir'i ziyaret ederek çelenk koyar; cumhurbaşkanlığında tebrikleri kabul edilir, törene katılanların ve halkın bayramı kutlanır. Zafer Bayramı resepsiyonu Cumhurbaşkanı tarafından verilir.
  • Başkent dışında Atatürk anıt veya büstüne mülki idare amiri, garnizon komutanı ve belediye başkanı tarafından çelenk konulur. Mülki idare amiri makamında garnizon komutanı ve belediye başkanı ile birlikte tebrikleri kabul eder. Törene katılanların ve halkın bayramı kutlanır, İstiklal Marşı ile birlikte bayrak göndere çekilir. Tören geçişi mülki idare amiri, garnizon komutanı ve belediye başkanı tarafından şeref tribününden selamlanır. Zafer Bayramı resepsiyonu vali tarafından verilir.

yılında terör olayları nedeniyle kutlamalar sadece çelenk koyma ve tebrikleri kabul şeklinde icra edilmiş; diğer şenlik, konser, eğlence ve kutlama faaliyetleri gerçekleştirilmemiştir.[7]

Kaynakça[değiştir

30 Ağustos Zafer Bayramı'nın 'üncü yılı Büyük Taarruz nasıl başladı?

“30 Ağustos Zaferi, Türk tarihinin en önemli dönüm noktasıdır. Besbellidir ki yeni Türk devletinin, genç Türk Cumhuriyeti'nin temeli burada sağlamlaştırıldı, ölümsüz yaşayışı burada taçlandırıldı”

Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk bu sözlerle anlatmıştı Büyük Taarruz’u.
Bundan tam yıl önce kazanılan bu zafer, Türk milletinin kaderini değiştirdi.

Türk ordusu “bitti” demeden bitmeyecekti ve tarihe dünyanın en büyük kahramanlık destanlarından biri olarak geçecekti

Tarihin en kanlı savaşlarından biri yapıldı

Yıl Birinci Dünya Savaşı sonrası İtilaf Devletleri Anadolu’yu işgal ediyordu. İstanbul, Adana, Urfa, Maraş, Samsun Düşman devletlerinin orduları birçok şehre yerleşmişti.

’de Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılmasından sonra işgal güçleri baskıcı politikalarını yoğunlaştırdı. Türk milleti tüm bu baskılara karşı yeniden ayağa kalkmak için adım adım ilerledi.

Bir yıl sonra büyük bir zafer kazanıldı. Sakarya'da 22 gün 22 gece süren savaşta, Türk ulusu kanla, ateşle, süngüyle zafere doğru yürüdü. İki tarafın da çok ağır kayıplar verdiği Sakarya Meydan Muharebesi, Kurtuluş Savaşı’nın dönüm noktalarından biriydi. Tarihin en kanlı savaşlarından olan muharebede binlerce asker şehit oldu.

Fotoğraf: AA[Fotoğraf: AA]

Ordunun önce taarruza hazırlanması gerekiyordu

Kazanılan bu zaferden sonra, Türk milletinin orduya güveni ve geleceğe ümidi arttı. Yunan ordusu, çok kayıp verdiği için savaş gücü azaldı. Aynı zamanda, İtilaf Devletleri’nin Yunanlılara güveni azaldı.

Sakarya’daki kanlı çarpışmaların ardından durdurulan düşman ordusunu tamamen yurttan atmak için hazırlıklar başladı. Ancak Sakarya’dan çekilen Yunan ordusu Türk ordusunun 2 katıydı… Yunan ordusunun bin askeri, 88 bin tüfeği, 9 bin makineli tüfeği, topu vardı. Türk ordusunun ise 92 bin askeri, 48 bin tüfeği, makineli tüfeği, topu bulunuyordu. 

Grafik: TRT Haber[Grafik: TRT Haber]

Bunun için ordunun önce taarruza hazırlanması gerekiyordu. Ayrıca, sadece ordunun değil, Meclis ve millet de savaş psikolojisine hazırlanmalıydı. ’dan itibaren kurtuluş mücadelesine karşı çıkarılmış 18 ayaklanma bastırılmıştı.

Meclis’te bazı milletvekilleri de ordunun böylesine büyük bir taarruzu gerçekleştiremeyeceğini söyleyerek duruma karşı çıkıyordu…

Siyasi temaslardan bir sonuç çıkmadı, taarruz şarttı

Gelelim dış politikaya… Dünya kamuoyunu kazanmak ve Misak-ı Milli hedefine ulaşmak için bazı adımlar atıldı. Bir yandan Türkiye hükümetinin savaş değil barış istediği gösteriliyordu, bir yandan da doğu ve güney cephelerinde bizimle çarpışan düşmanların sadece tarafsızlıkları değil dostlukları da kazanılıyordu. Rusya, Ermenistan, Gürcistan, Azerbaycan ve Fransa ile çeşitli anlaşmalar yapıldı.

’nin başlarına gelindiğinde Ankara hükümeti barış için görüşmeler yapılmasını gündeme getirdi. İtilaf Devletleri de mütareke şartlarını bildirdi.

- 10 kilometre tampon bölge oluşturulacak,

- Yunanlılar Anadolu’yu boşaltacak,

- Edirne ve Kırklareli Yunanlılarda kalacak,

- Ücretli Türk ordusunun Sevr Antlaşması’ndaki 50 binlik asker sayısı 85 bine çıkarılacak.

Bu şartların üstüne TBMM hükümeti de Yunan ordusunun 4 ay içinde Anadolu’dan çekilmesini istedi. Ancak İtilaf Devletleri bu isteği reddetti. Siyasi temaslardan bir sonuç çıkmayacaktı, Anadolu’yu düşmandan kurtarmak için taarruz şarttı…

Mustafa Kemal Atatürk, İsmet İnönü ile birlikte 1 Nisan 'de Konya Ilgın'da denetim yaparken. Fotoğraf: AA (Arşiv)[Mustafa Kemal Atatürk, İsmet İnönü ile birlikte 1 Nisan 'de Konya Ilgın'da denetim yaparken. Fotoğraf: AA (Arşiv)]

İlkbaharda bekleniyordu

Türk milleti varını yoğunu feda ederek taarruz hazırlıklarına devam etti. İlkbaharda beklenen taarruz planı ertelendi, eksikliklerin giderilmesi için büyük çaba sarf edildi.

Sakarya Zaferi’nden sonra bin olan asker sayısı bine çıkarıldı. Tüfek, makineli tüfek ve top sayıları da bir bir artırıldı… Ancak silah açısından Yunan kuvvetleri üstünlüğünü koruyordu.

Grafik: TRT Haber[Grafik: TRT Haber]

Hazırlık sürecinde eğitime de büyük önem verildi, ordunun muharebe niteliği artırıldı. Sık sık tatbikatlar düzenlendi.

Dünya kamuoyu Türk ordusunun taarruz kabiliyeti olmadığını ve başarı sağlayamayacağını sanıyordu. Ancak yanılıyorlardı. Türk ordusu moral bakımından çok üstündü, 10 aylık aralıksız çalışma sonucu eğitim yönünden çok ilerledi. “ ayda anca geçilir” denilen yerler saatler içerisinde geçilecekti…

Fotoğrafta Atatürk'ün yılında askeri kıta tarafından karşılanması görülüyor. Fotoğraf: AA (Arşiv)[Fotoğrafta Atatürk'ün yılında askeri kıta tarafından karşılanması görülüyor. Fotoğraf: AA (Arşiv)]

Hazırlıklar büyük bir gizlilik içerisinde yürütüldü

Birlik intikalleri tamamen gece yapıldı, örtülü yerlerde dinlenildi, hiçbir yerde yürüyüş izi bırakılmadı. Düşmanı aldatmak için bazı birlikler güneyden kuzeye intikal ettirildi. Birliklerin yer değiştirdiği belli olmasın diye yerlerine yenileri getirildi.

Ankara hükümetinin taarruz konusunda kararsızlık içinde olduğu söylentileri yayıldı. Anadolu’da isyan ve karışıklık var haberleri çıkarıldı. Anadolu’nun dış dünya ile muhabere ve ulaştırma irtibatı kesildi.

Basına 20 Ağustos ’de Çankaya Köşkü’nde bir çay ziyafeti verileceğinin haberi yansıdı. Herkes Mustafa Kemal Paşa’nın çay partisi vermesini beklerken o çoktan Büyük Taarruz’u başlatmak için Ankara’dan ayrılmıştı. 20’sinden önce de bu çay partisi iptal edilmişti.

Ve o büyük gün geldi… Başkomutan Mustafa Kemal Paşa, gizli bir hazırlığın ardından 26 Ağustos 'de Büyük Taarruz'u başlattı.

Büyük Taarruz günlüğü

14 Ağustos

Afyon güneyinde hareketin arttığı bir gündü. Plana göre 1. Kolordu Tümeni, Deresinek’ten hareket ederek Selevir-Bulanık bölgesine doğru yola çıktı.

15 Ağustos

İsmet Paşa, Başkomutanlığa ağır bataryaların mühimmatının henüz cepheye ulaşmadığının bilgisini verdi ve bunun çok mühim olduğunu belirtti.

16 Ağustos

Genelkurmay Karargahı Akşehir’e gelerek görevini sürdürdü. Mustafa Kemal Paşa ordunun gerek duyduğu cephane ve donanım konusunda son ikmal hazırlıklarını yaptı.

Grafik: TRT Haber[Grafik: TRT Haber]

20 Ağustos

Başkomutan Mustafa Kemal Paşa, herkes tarafından Ankara’da sanılırken gizlice Akşehir’deki Batı Cephesi Karargahı’na geldi.

21 Ağustos

Mustafa Kemal Paşa, Akşehir’deki karargahta Batı Cephesi komutanı İsmet Paşa, Genelkurmay Başkanı Fevzi Paşa, I. Ordu Komutanı Nurettin Paşa ve II. Ordu Komutanı Yakup Şevki Paşa’yla bir araya geldi. Harita üzerinde paşalara Büyük Taarruz planını anlattı ve kesin saldırı emrini verdi.

24 Ağustos

Büyük Taarruz için son hazırlıklar tamamlandı. Başkomutanlık Karargahı ile Batı Cephesi Karargahı Akşehir’den Afyon’un güneyindeki Şuhut kasabasına taşındı.

25 Ağustos

Başkomutanlık ve Batı Cephesi karargahları Kocatepe’nin güneybatısındaki Çadırlı Ordugaha nakledildi.

Kimi yerlerde düşman birliklerine metre kadar yaklaşan askerler, Büyük Taarruz için Mustafa Kemal Paşa’nın emrini beklemeye başladı. 

Grafik: TRT Haber[Grafik: TRT Haber]

26 Ağustos

Ve işte Türk milletinin kaderini değiştirecek taarruzun başladığı o gün

Başkomutan Mustafa Kemal, sabah saatlerinde Genelkurmay Başkanı Fevzi Paşa, Batı Cephesi Komutanı İsmet Paşa ile muharebeyi yönetmek üzere Afyonkarahisar sınırlarında kalan Kocatepe'de yerini aldı. Ardından saldırı emrini verdi.

 26 Ağustos 'de Mustafa Kemal Atatürk, Büyük Taaruz sabahı Afyon Kocatepe'de. Fotoğraf: AA (Arşiv)[ 26 Ağustos 'de Mustafa Kemal Atatürk, Büyük Taaruz sabahı Afyon Kocatepe'de. Fotoğraf: AA (Arşiv)]

Büyük Taarruz sabah saat ’da topçu ateşiyle başladı. Türk askeri, sabahın ilk ışıklarıyla hücuma geçip Tınaztepe'yi ele geçirdi ve Belentepe ile Kalecik Sivrisi'nden düşmanı uzaklaştırdı.

Taarruzun ilk gününde 1. Ordu birlikleri, Büyük Kaleciktepe ile Çiğiltepe arasında 15 kilometrelik alanda, düşmanın birinci hat mevzilerini ele geçirdi. 5. Süvari Kolordusu, düşman gerilerindeki ulaştırma kollarına başarılı taarruzlarda bulundu, 2. Ordu ise cephede tespit görevini aksatmadan sürdürdü.

27 Ağustos

Sabah saatlerinde, Türk ordusu gün ağarırken tekrar bütün cephelerde taarruza geçti. Yunanlıların direnmesi karşısında topçu desteği yetersiz kaldı, Çiğiltepe düşürülemedi.

Bu arada Tümen Komutanı Yarbay Reşat, kolordu komutanından "öğleye kadar tepeyi al" emrini aldı. Çünkü cephedeki bütün tümenler, hedeflerini tek tek ele geçiriyordu. Taarruzu gelişmeyen sadece bu tümen kalmıştı. Bu emir üzerine Yarbay Reşat, tekrar taarruz ediyor, ancak yine netice alınamıyordu. Bunun üzerine başarısızlığı gururuna yediremeyen onurlu tümen komutanı tabancasıyla intihar etti. Aradan birkaç saat geçtikten sonra Çiğiltepe de düştü Yarbay Reşat, vefatından sonra albaylığa yükseltildi.

Afyonkarahisar, 8'inci Tümen tarafından düşman işgalinden kurtarıldı. Halk sevinç gözyaşlarıyla askerlere sarıldı.

28 Ağustos

Başkomutanlık Karargahı ve Batı Cephesi Karargahı Afyon’a taşındı. Başkomutan Mustafa Kemal Paşa da Afyon’a geldi. Türk ordusu güneyden ve doğudan ilerleyerek Yunan kuvvetlerini birbirinden ayırdı.

Grafik: TRT Haber[Grafik: TRT Haber]

29 Ağustos

Şiddetli çarpışmalar gün boyu devam etti. Yunan ordusu iyice dağıldı. Başkomutan Mustafa Kemal Paşa, durum değerlendirmesi yaptı. Paşalar, zafer için muharebenin bir an önce bitirilmesine karar verdi.

30 Ağustos

Başkomutan Mustafa Kemal Paşa, Türk ordusunun Kurtuluş Savaşı'nda kazandığı en önemli zaferin arifesinde, 30 Ağustos sabahında şimdi belde olan Kütahya'nın Altıntaş ilçesine bağlı Zafertepe Çalköy'de birliklere taarruz emrini verdi.

O'nun bizzat yönettiği Dumlupınar'daki meydan muharebesinde kahraman Mehmetçik, Yunan birliklerini Allıören, Keçiler, Kızıltaş deresi yolunun iki yanında tamamen sarıp imha etti. Kızıltaş deresi bölgesinde açık kalan alandan bazı Yunan birlikleri, General Trikopis, General Diyenis ve birçok Yunan komutanı kaçtı.

Yunan ordusu büyük hezimete uğradı. Sağ kalan düşman askerlerinin bir kısmı teslim oldu, diğerleri ise İzmir yönüne doğru kaçmaya başladı.

"Ordular, ilk hedefiniz Akdeniz'dir, ileri!"

Türk ordusunun zaferiyle sonuçlanan Büyük Taarruz’un son safhası tarihe “Başkomutanlık Meydan Muharebesi” olarak geçti.

Bu zaferin ardından Başkomutan Mustafa Kemal Paşa, 1 Eylül'de Dumlupınar'da, Batı Cephesi'ndeki tüm subay ve erlere okunmak üzere bildiri yayımladı.

''Türkiye Büyük Millet Meclisi Orduları, Afyonkarahisar-Dumlupınar Büyük Meydan Muharebesi'nde, zalim ve mağrur bir ordunun temel varlığını inanılmayacak kadar az bir zamanda yok ettiniz. Büyük ve seçkin ulusumuzun fedakarlıklarına layık olduğunuzu kanıtladınız. Sahibimiz olan büyük Türk ulusu, geleceğine güvenmekte haklıdır. Savaş alanlarındaki başarı ve fedakarlıklarınızı yakından görüp izliyorum. Ulusumuzun size olan övgülerinin iletilmesine aracılık etme görevinin arkasını bırakmayacak, sürekli olarak yerine getireceğim. Ödüllendirme için Başkumandanlığa öneride bulunulmasını, Cephe Kumandanlığına buyurdum. Bütün arkadaşlarımın, Anadolu'da daha başka meydan muharebeleri de verileceğini göz önünde bulundurarak ilerlemesini ve herkesin akıl gücünü ve yurtseverliğinin kaynaklarını kullanarak, yarışmayı bütün gücüyle sürdürmesini talep ederim. Ordular, ilk hedefiniz Akdeniz'dir, ileri!''

27 Ağustos’ta Afyonkarahisar, 30 Ağustos’ta Kütahya, 1 Eylül’de Emet ve Tavşanlı düşman işgalinden kurtarıldı. 9 Eylül’de İzmir’de Yunan ordusunu denize döken Türk ordusu, Mustafa Kemal Paşa’nın emrini büyük bir başarıyla yerine getirdi.

Türk milletinin esir edilemez bir millet olduğu yeniden ispatlandı

Yunan ordusu büyük bir hezimet yaşadı ve uzun süre toparlanamayacak şekilde imha edildi. Büyük zafer, Türk topraklarının işgal kuvvetlerinden tamamen temizlenmesini sağladı. “Anadolu işgal edilemez” düşüncesi doğrulandı.

Türk milletinin esir edilemez bir millet olduğu yeniden ispatlandı. Türk’ün büyük devlet adamları ve komutanlar yetiştiren “asker millet” olduğu bir kez daha gözler önüne serildi.

Fotoğrafta bir süvari birliğinin safta duruşu görülüyor. Fotoğraf: AA (Arşiv)[Fotoğrafta bir süvari birliğinin safta duruşu görülüyor. Fotoğraf: AA (Arşiv)]

Askeri güçle kabul ettirilmek istenen Sevr Anlaşması, muharebe sahasında yırtılmış oldu. Lozan Barış Anlaşması'nın yapılmasını sağladı. Türkiye Misak-ı Millî'nin coğrafi hedeflerine ulaştı.

Zaferden 2 yıl sonra…

Büyük Önder Mustafa Kemal, 30 Ağustos 'te Şehit Sancaktar Mehmetçik Anıtı'nın temel atma törenine katılmak üzere Zafertepe Çalköy'e geldi. Törene katılanlara iki yıl öncesini hatırlattı ve Büyük Zafer'i şu cümlelerle anlattı:

''Afyonkarahisar-Dumlupınar Meydan Savaşı ve onun son parçası olan 30 Ağustos Zaferi, Türk tarihinin en önemli dönüm noktasıdır. Ulusal tarihimiz çok büyük, çok parlak zaferlerle doludur ama Türk ulusunun burada kazandığı zafer kadar kesin sonuçlu, yalnız bizim tarihimize değil dünya tarihine yeni bir adım vermekte kesin etkili bir meydan savaşı hatırlamıyorum. Besbellidir ki yeni Türk devletinin, genç Türk Cumhuriyeti'nin temeli burada sağlamlaştırıldı, ölümsüz yaşayışı burada taçlandırıldı. Bu alanda akan Türk kanları, bu göklerde uçuşan şehit ruhları, devletimizin, cumhuriyetimizin ölümsüz koruyucularıdır. Türk ulusu burada kazandığı zaferle, açığa vurduğu gücü ve istemiyle, bu belli gerçeği bir kere daha tarihin bağrına çelik kalemle koymuş bulunuyor.''

×

T.C. İÇİŞLERİ BAKANLIĞI

WEB SİTESİ GİZLİLİK VE ÇEREZ POLİTİKASI

T.C. İçişleri Bakanlığı tarafından işletilen monash.pw web sitesini ziyaret edenlerin kişisel verilerini sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu uyarınca işlemekte ve gizliliğini korumaktayız. Bu Web Sitesi Gizlilik ve Çerez Politikası ile ziyaretçilerin kişisel verilerinin işlenmesi, çerez politikası ve internet sitesi gizlilik ilkeleri belirlenmektedir.

Çerezler (cookies), küçük bilgileri saklayan küçük metin dosyalarıdır. Çerezler, ziyaret ettiğiniz internet siteleri tarafından, tarayıcılar aracılığıyla cihazınıza veya ağ sunucusuna depolanır. İnternet sitesi tarayıcınıza yüklendiğinde, çerezler cihazınızda saklanır. Çerezler, internet sitesinin düzgün çalışmasını, daha güvenli hale getirilmesini, daha iyi kullanıcı deneyimi sunmasını sağlar. Oturum ve yerel depolama alanları da çerezlerle aynı amaç için kullanılır. İnternet sitemizde çerez bulunmamakta, oturum ve yerel depolama alanları çalışmaktadır.

Web sitemizin ziyaretçiler tarafından en verimli şekilde faydalanılması için çerezler kullanılmaktadır. Çerezler tercih edilmemesi halinde tarayıcı ayarlarından silinebilir ya da engellenebilir. Ancak bu web sitemizin performansını olumsuz etkileyebilir. Ziyaretçi tarayıcıdan çerez ayarlarını değiştirmediği sürece bu sitede çerez kullanımını kabul ettiği varsayılır.

monash.pwşisel Verilerin İşlenme Amacı

Web sitemizi ziyaret etmeniz dolayısıyla elde edilen kişisel verileriniz aşağıda sıralanan amaçlarla T.C. İçişleri Bakanlığı tarafından Kanun’un 5. ve 6. maddelerine uygun olarak işlenmektedir:

  • T.C. İçişleri Bakanlığı tarafından yürütülen ticari faaliyetlerin yürütülmesi için gerekli çalışmaların yapılması ve buna bağlı iş süreçlerinin gerçekleştirilmesi,
  • T.C. İçişleri Bakanlığı tarafından sunulan ürün ve hizmetlerden ilgili kişileri faydalandırmak için gerekli çalışmaların yapılması ve ilgili iş süreçlerinin gerçekleştirilmesi,
  • T.C. İçişleri Bakanlığı tarafından sunulan ürün ve hizmetlerin ilgili kişilerin beğeni, kullanım alışkanlıkları ve ihtiyaçlarına göre özelleştirilerek ilgili kişilere önerilmesi ve tanıtılması.

 

monash.pwşisel Verilerin Aktarıldığı Taraflar ve Aktarım Amacı

Web sitemizi ziyaret etmeniz dolayısıyla elde edilen kişisel verileriniz, kişisel verilerinizin işlenme amaçları doğrultusunda, iş ortaklarımıza, tedarikçilerimize kanunen yetkili kamu kurumlarına ve özel kişilere Kanun’un 8. ve 9. maddelerinde belirtilen kişisel veri işleme şartları ve amaçları kapsamında aktarılabilmektedir.

monash.pwşisel Verilerin Toplanma Yöntemi

Çerezler, ziyaret edilen internet siteleri tarafından tarayıcılar aracılığıyla cihaza veya ağ sunucusuna depolanan küçük metin dosyalarıdır. Web sitemiz ziyaret edildiğinde, kişisel verilerin saklanması için herhangi bir çerez kullanılmamaktadır.

4.Çerezleri Kullanım Amacı

Web sitemiz birinci ve üçüncü taraf çerezleri kullanır. Birinci taraf çerezleri çoğunlukla web sitesinin doğru şekilde çalışması için gereklidir, kişisel verilerinizi tutmazlar. Üçüncü taraf çerezleri, web sitemizin performansını, etkileşimini, güvenliğini, reklamları ve sonucunda daha iyi bir hizmet sunmak için kullanılır. Kullanıcı deneyimi ve web sitemizle gelecekteki etkileşimleri hızlandırmaya yardımcı olur. Bu kapsamda çerezler;

İşlevsel:Bunlar, web sitemizdeki bazı önemli olmayan işlevlere yardımcı olan çerezlerdir. Bu işlevler arasında videolar gibi içerik yerleştirme veya web sitesindeki içerikleri sosyal medya platformlarında paylaşma yer alır.

Teknik olarak web sitemizde kullanılan çerez türleri aşağıdaki tabloda gösterilmektedir.

Oturum Çerezleri

(Session Cookies)

Oturum çerezleri ziyaretçilerimizin web sitemizi ziyaretleri süresince kullanılan, tarayıcı kapatıldıktan sonra silinen geçici çerezlerdir. Amacı ziyaretiniz süresince İnternet Sitesinin düzgün bir biçimde çalışmasının teminini sağlamaktır. (monash.pw_SessionId)

 

Web sitemizde çerez kullanılmasının başlıca amaçları aşağıda sıralanmaktadır:

  • • İnternet sitesinin işlevselliğini ve performansını arttırmak yoluyla sizlere sunulan hizmetleri geliştirmek,

5.Çerez Tercihlerini Kontrol Etme

Farklı tarayıcılar web siteleri tarafından kullanılan çerezleri engellemek ve silmek için farklı yöntemler sunar. Çerezleri engellemek / silmek için tarayıcı ayarları değiştirilmelidir. Tanımlama bilgilerinin nasıl yönetileceği ve silineceği hakkında daha fazla bilgi edinmek için monash.pw adresini ziyaret edilebilir. Ziyaretçi, tarayıcı ayarlarını değiştirerek çerezlere ilişkin tercihlerini kişiselleştirme imkânına sahiptir.  

monash.pw Sahiplerinin Hakları

Kanunun “ilgili kişinin haklarını düzenleyen” maddesi kapsamındaki talepleri, Politika’da düzenlendiği şekilde, ayrıntısını Başvuru Formunu’nu Bakanlığımıza ileterek yapabilir. Talebin niteliğine göre en kısa sürede ve en geç otuz gün içinde başvuruları ücretsiz olarak sonuçlandırılır; ancak işlemin ayrıca bir maliyet gerektirmesi halinde Kişisel Verileri Koruma Kurulu tarafından belirlenecek tarifeye göre ücret talep edilebilir.

 

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır

© 2024 Toko Cleax. Seluruh hak cipta.