Son Güncellenme:
Çaldıran Savaşı, 23 Ağustos ′te Osmanlı Devleti ile Safeviler arasında Çaldıran ovasında yapılmıştır. Savaşı Osmanlı ordusu kazanmış, bunun sonucunda da Safevi tehdidi ortadan kaldırılmıştır. Osmanlı Devleti’nin Mısır’a kadar doğu yolu açılmıştır.
ÇALDIRAN SAVAŞININ NEDENLERİ
Savaşın birinci nedeni Osmanlı Devleti ile Safevi Tarikatı arasındaki kötü ilişkilerden kaynaklanıyordu. Şah İsmail’in babası Şeyh Haydar’ın ölüm haberini duyan Sultan II. Bayezid “Haydar'ın ölümünü işitmiş olmak sevincimi kat kat artırdı." demiştir.[Şeyh Haydar'ın müritleri olan Kızılbaşlar'a da "Haydar'ın yolunu şaşırmış sürüsü, Allah onlara lânet etsin!" diyerek nefreti körüklemiştir.
Osmanlı Sultanı II. Bayezid, Safevilerin Anadolu’da çok sayıda müritlerinin olması, eğitim için sık sık İran’a gitmeleri, Şah İsmail’in Kızılbaş inanışına sahip olması, komşu topraklarda hakimiyetinin artmasını tehlike olarak görüyordu. İlk olarak, Kızılbaşların İran’a gitmelerini engellemiş, gitmek isteyenlerin de idam edilmelerini emretmiştir.
’de Şah İsmail’in Erzincan’ı ele geçirmesiyle, durum daha da kritik hal almıştır. Erzincan, henüz Osmanlı topraklarında olmasa da Safevilerin Osmanlı sınırlarına dayanmaları, o dönem Trabzon sancakbeyi olan şehzade Selim’i çok rahatsız etmiştir. Şehzade Selim iki defa Erzincan’a sefer düzenlemiş ve Şah İsmail’in ganimetleriyle dönmüştür.
Şah İsmail, Yavuz Sultan Selim’in tahta geçmemesi için kardeşleri Şehzade Korkut ve Şehzade Ahmet’e destek veriyordu. Bu iki şehzadeyi kışkırtarak, isyan çıkarmalarını sağlamıştır.
Safevi Devletinin, Osmanlı’dan bilgi sızdırması, Memlükler ve Dulkadiroğullarıyla ittifak yapması, Anadolu içinde isyanlar çıkartmasını diğer nedenler olarak sayabiliriz.
ÇALDIRAN SAVAŞI NASIL YAPILDI?
Şehzade Selim (Yavuz Sultan Selim) babası II. Bayezid’in Safeviler karşısında etkisiz kalmasını kendine yediremeyerek, babasını tahttan indirerek, tahta geçmiştir. Öncelikle kardeşlerinin isyanını bastırarak, tahtını sağlama almıştır.
Yavuz Sultan Selim, İstanbul’a ilerleyen kardeşi Şehzade Ahmet’in isyanını bastırdıktan sonra, İstanbul’a dönmeyerek, İran’a doğru hareket etti. Osmanlı ordusunun üzerine geldiği haberini alan Şah İsmail, Anadolu’yu terk ederken geçtiği yerleri yakıp, yıkmaya başladı. Bundaki amaç, Osmanlı ordusunu yavaşlatmak, yıpratmak ve psikolojik olarak çökertmekti.
’de Yavuz Sultan Selim önderliğindeki Osmanlı Ordusu ile Şah İsmail önderliğindeki Safevi ordusu, İran sınırları içinde kalan Çaldıran Ovası’nda karşılaştılar. 23 Ağustos ’de Osmanlı ordusu, Safevi ordusunu büyük hezimete uğrattı. Şah İsmail, İran’dan kaçarak hayatını kurtarmıştır.
ÇALDIRAN SAVAŞI NASIL KAZANILDI?
Osmanlı ve Safevi ordularının yaklaşık olarak bin kişiydi. Bu denk güçlerden hangi ordunun galip geleceğini ancak savaş stratejileri ve askerlerin yetenekleri ile belirleyebilirdi.
Yeniçeriler, Osmanlı ordusunun en düzenli birliğini oluşturuyordu. Safevi ordusunun yarısından fazlası da mükemmel özelliklere sahip süvarilerden oluşuyordu. Aynı zamanda Osmanlı ordusu kilometrelik yolu yaya geldiği için çok yorgundu. Hızlı süvarilerden oluşan Safevi ordusu, stratejik olarak daha avantajlıydı.
Şah İsmail’in stratejisi, Osmanlı ordusunun yorgun düşmesi ve hızlı süvarileriyle bozguna uğratmaktı. Osmanlı ordusu da gönülle ve genç Azap askerlerinin hızlı manevralarıyla düşmanın düzenini bozmaları ve Yeniçerilerin üstün savaş yetenekleriyle savaşı kazanmak niyetindeydi.
Osmanlı ordusu, silah donanımı, özellikle sahra topçusunun ateş gücü ve yeniçerilerin mükemmel tüfek kullanmaları sonucunda savaşı kazandılar. Çaldıran Meydan Muharebesi bir gün sürdü. Şah İsmail, yaralı bir şekilde savaştan kaçarak, kurtuldu.
ÇALDIRAN SAVAŞININ ÖNEMİ
Osmanlıların savaşı kazanması sonucunda Bâtıni-Şii Safevi Devletinin Anadolu üzerindeki hâkimiyet emelleri son buldu. Böylece Anadolu güvenlik altına alınmış oldu.
Şayet savaştan Osmanlı Devleti yenik ayrılsaydı, Osmanlının hakimiyetine gölge düşecek ve zayıflayacaktı. Osmanlı tebaası olan Alevi Türkmenleri Safevi Devletine biat edecekti.
ÇALDIRAN SAVAŞININ SONUÇLARI
- Erzincan ve Bayburt Osmanlı egemenliğine geçti, Kemah Kalesi alındı.
- Dulkadiroğulları başta olmak üzere Doğu ve Güneydoğu Anadolu’daki beyliklere son verildi.
- Safeviler ile Memlüklerin bağlantıları kesildi. Bunun sonucunda da Yavuz Sultan Selim’in Mısır’a sefer düzenlemesi kolaylaşmış oldu.
II. Bayezid, ne kadar bazı önlemler alsa da bu soruna gerekli önemi vermemiştir ve sorun giderek büyümüştür. O dönem Trabzon'da sancakbeyi olan Şehzade Selim, babasının bu soruna önem vermemesinden dolayı isyan ederek tahtı ele geçirmek istemiş ama başarısız olmuştur. Daha sonra yeniden isyan eden Şehzade Selim, yeniçerilerin de desteğini alarak babasını tahttan indirmiş ve padişahlığını ilan etmiştir.
I. Selim, yılında tahta geçtikten sonra, Safevi Devleti ve Kızılbaşlar'la olan sorunları kökünden halletmek için kendini hazırlamıştır. İlk önce dönemin mütfülerine fetva çıkartıp, Kızılbaşlar'ın katledilmesini helâl kılmıştır.[26] Ancak Kızılbaş tabiri Osmanlı kaynaklarında; Safevi Tarikatı müridleri ve Kızılbaş askeri, Kızılbaş tarafı, Kızılbaş üzerine sefere çıkmak gibi tabirler doğrudan Safevî Devleti için kullanılır.[27]
Bu dönemde halk arasında Osmanlı yönetimine karşı derin bir hoşnutsuzluğun yaygın olduğunu gösteren bir belge bulunmaktadır. Şikayet biçiminde I. Selim'e verilen bu belgede, baskıyla alınan vergilere ve Osmanlı yönetimi tarafından yapılan adaletsizliklere değinilmiştir.[28]
Anadolu'da, I. Selim'in kardeşleri, Saruhan sancakbeyi olan Şehzade Korkut ve Konya, Amasya, Malatya taraflarında bulunan Şehzade Ahmet'in tahtta gözü vardı ve her ikisi de isyana hazırlanıyordu. Ahmed'in oğlu Alaüddin'in Bursa'yı işgal etmesi üzerine sefere çıkan Yavuz, Bursa'yı geri aldı ve Konya'ya yürüdü. Şehzade Ahmed, Konya'da çekilerek önce Amasya'ya, oradan da Kahta'ya (Adıyaman) kaçtı. Kahta'da, kişilik bir Kızılbaş ordusu da Şehzade Ahmed'in kuvvetlerini katıldı ve Şehzade Ahmed iyiden iyiye kuvvetlendi. Yavuz, Ahmed'i bir süreliğine sindirdikten sonra Saruhan'a yürüdü. Ancak Yavuz'un geldiğini önceden haber alan Şehzade Korkut ve yardımcısı Piyale Bey, Teke'ye (Antalya) kaçtılar ve buradan bir gemi ile Frenk diyarına (Avrupa) kaçmaya karar verdiler. Bir süre bir mağarada gizlenen Şehzade Korkut ve Piyale Bey, bir çobanın ihbarıyla yakalandılar ve idam edildiler.
Sadrazam Koca Mustafa Paşa, büyük bir ihanetin içindeydi ve sürekli Şehzade Ahmed'e bilgi sızdırıyordu. Koca Mustafa Paşa, Şehzade Ahmed'in isteğiyle ordunun bir kısmını terhis etti ve Amasya Valisi Mustafa Paşa'ya; I. Selim'in barış amacıyla, Amasya'yı Şehzade Ahmed'e terk ettiğini yazan sahte bir mektup gönderdi. Daha sonra Şehzade Ahmed hiç vakit kaybetmeden Amasya'yı ele geçirdi. Sadrazamın ihanetinin farkında olan I. Selim, Amasya olayında sonra Koca Mustafa Paşa'yı idam ettirdi ve yerine Hersekzade Ahmed Paşa'yı sadrazam yaptı.
Şehzade Ahmed, Amasya'yı ele geçirdi ve ordusunun komutanlığına Amasya Valisi Mustafa Paşa'yı getirdi. Elindeki büyük kuvvetle Amasya'dan hareket eden Şehzade Ahmed, batıya doğru ilerlemeye başladı. Saruhan yakınlarında I. Selim'in ordusuyla karşılaştı ve Selim'in önce kuvvetlerini yendi. Zafere çok yakınken geri çekilme emri verdi ve İstanbul'a yürüdü. Amacı başkenti ele geçirip padişahlığını ilan etmekti. Ancak I. Selim sefere çıkarken, yerine Şehzade Süleyman'ı (ileride Kanuni Sultan Süleyman) bırakmıştı ve yakın zamanda İstanbul'dan kişilik bir yeniçeri takviyesi istemişti. Şehzade Ahmed, İstanbul'a yürürken bu yeniçeri kuvvetiyle karşılaştı ve önden yeniçeri kuvvetinin arkadan da I. Selim'in kumandasındaki esas ordunun saldırılarıyla tüm askerlerini kaybetti. Daha sonra da yakalanan Şehzade Ahmed, idam edildi.
I. Selim, kardeşlerinin isyanını bastırıp iç birliği sağladıktan sonra Safeviler'in üstüne sefer yapmayı amaçlıyordu. İsyanları bastırdıktan sonra başkente dönmeyen I. Selim, Haziran ayında İran'a doğru ilerlemeye başladı.
Şah İsmail, İstanbul'daki casusluk şebekesi vasıtasıyla I. Selim'in üzerine geldiğini öğrendi ve önlemler almaya başladı. Ordu-yi Hümâyûn'ün (Osmanlı Ordusu) karşısına çıkmadan çekilmeye ve geçtiği yerleri yakıp yıkmaya başladı. Böylece Ordu-yi Hümâyûn'de iaşe sıkıntısı baş gösterecek ve harap yerlerde ilerlemekten bıkan askerler İstanbul'a dönmek isteyecekti. Aksi takdirde de büyük bir isyan çıkabilirdi.
I. Selim, kişilik bir orduyla İstanbul'dan hareket etmişti. Anadolu'da kişilik bir kuvvetle Ordu-yi Hümâyûn'e katılmıştı. I. Selim, kişilik bu kuvveti, ordunun iaşe ihtiyacını karşılaması ve gerekirse ihtiyat kuvveti olarak savaşa sokmak için için Kayseri ile Malatya arasına yerleştirdi.
Safevi hududunu geçen Osmanlı ordusu, sürekli harap yerlerden geçiyor ve iaşe sıkıntısı çekiyordu. Bu yüzden bazı hoşnutsuzluklar oluşmayı başlamıştı. Hatta bir gün, yeniçeriler isyan ettiler ve I. Selim'in çadırının (Otağ-ı Hümâyûn) etrafına sardılar. Birkaç ok da çadıra saplandı. Bunun üzerine askerlerin içine dalan I. Selim, meşhur bir nutuk çekti. Bu nutukta; isteyenlerin İstanbul'a dönebileceğini, isteyenlerinde kendisiyle gelip Şah İsmail'le savaşabileceğini söyledi. Gerekirse tek başına gideceğini de ekledi. Bu nutukla askerlerin kanında büyük bir galeyan meydana geldi ve ordu hızla ilerlemeye başladı. Nihayat Şah İsmail'in Çaldıran Ovası'na ordugah kurduğu haberi geldi ve Ordu-yi Hümâyûn'de Çaldıran Ovası'nda bir ordugah kurdu.
eğitim öğretim ile ilgili belgeler>konu anlatımlı dersler >tarih dersi ile ilgili konu anlatımlar >Osmanlı Devleti Tarihi Osmanlı İmparatorluğu İle İlgili Konu Anlatımlar
ÇALDIRAN SAVAŞI, NEDENLERİ, SONUÇLARI, ÖNEMİ, ÖZELLİKLERİ (4) (OSMANLI DEVLETİ YÜKSELME DÖNEMİ KONU ANLATIM, MUHTEŞEM YÜZYIL)
() (OSMANLI DEVLETİ, OSMANLI İMPARATORLUĞU İLE İLGİLİ KONU ANLATIM)
-Yavuz Sultan Selim Osmanlı Devletinin iki büyük tehlikenin tehdit ettiğini görmüştü.
-Bu iki tehlike monash.pwıt döneminde Anadoluda faaliyette bulunan Safeviler ve Memlüklülerdir.
-Yavuz Sultan Selim öncelikle Anadoluya yönelik bu tehditleri ortadan kaldırmaya başladı ve İran üzerine sefere çıktı.
Çaldıran Savaşı ()
Savaşın Sebepleri
1.Şah İsmailin Yavuz Sultan Selimin padişahlığı sırasında tebrik için elçi göndermemesi.
2.Şah İsmailin adamları aracılığıyla Doğu Anadoluda ayaklanmalar çıkarması.(Şiilik faaliyetleri)
yılında Çaldıran Ovasında Safevi Devleti ile yapılan savaşı Osmanlılar kazanmıştır.
Savaşın Sonuçları
monash.pwğu Anadolu Osmanlı egemenliğine girdi.
monash.pwlerin Doğu Anadoludaki (bilgi monash.pw) faaliyetleri bir süre önlenmiş oldu.
de Turna Dağı Savaşı ile Dulkadiroğulları beyliğine son verildi. Anadolu Türk siyasi birliği tekrar sağlandı.
TARİH DERSİ İLE İLGİLİ TEST SORULARI, SORU BANKASI SAYFASINI GÖRMEK İSTERSENİZ
>>>TIKLAYIN<<<
TARİH DERSİ İLE İLGİLİ YAZILI SORULARI SAYFASINI GÖRMEK İSTERSENİZ
>>>TIKLAYIN<<<
|