ali kuşçu matematik / Ali Kuşçu Matematik Evi ve Köy Yaşam Merkezi

Ali Kuşçu Matematik

ali kuşçu matematik

y&#;zyılın astronomi ve matematik alimi: Ali Kuş&#;u

Matematik ve astronomi alanlarında Osmanlı Devleti'ne parlak bir çağ yaşatan ve yüzyıla damgasını vuran Ali Kuşçu, yıl önce bugün vefat etti.

Semerkant'ta dünyaya gelen Ali Kuşçu'nun babası Türkistan ve Maveraünnehir Emiri Uluğ Bey'in doğancıbaşısı Muhammed'dir. İlk eğitimini Semerkant'ta alan Ali Kuşçu, sonrasında Bursalı Kadızade Rumi'den ve Uluğ Bey'in kendisinden matematik ve astronomi derslerini aldı.

Rivayete göre, bir türlü ilme doymayan Ali Kuşçu, Uluğ Bey ve Kadızade'den izin alamama endişesiyle gizlice Kirman'a gitti. Orada birçok kitabın yanı sıra Nasirüddin-i Tusi’nin Tecridü’l-kelam adlı eseriyle şerhini de okuma fırsatı buldu ve daha sonra Tusi'nin eserini Şerhu't-Tecrid adıyla şerhederek Ebu Said Han'a takdim etti.

Kirman'da öğrenimini tamamlayan Ali Kuşçu, 'de Uluğ Bey'in kurduğu rasathaneye müdür oldu ve onun Zic (yıldızların yerlerini ve hareketlerini gösteren cetvel) isimli eserine yardım etti. Kirman'da kaleme aldığı Hallü eşkali'l-kamer adlı risalesini sunarak, Uluğ Bey'in takdirini kazandı. Bundan sonra ilmini ilerletmek üzere Uluğ Bey tarafından Çin'e gönderildiği ve dönüşünde dünyanın yüz ölçümünü, ayrıca meridyeni hesap ettiği biliniyor.

Uluğ Bey, oğlu Abdüllatif'in ihaneti yüzünden 'de öldürülünce Ali Kuşçu, Semerkant medreselerindeki derslerine son verdi ve Hacca gitmek üzere Tebriz'e geldi.

Akkoyunlu hükümdarı Uzun Hasan, Kuşçu'ya çok itibar etti ve onu Tebriz'de alıkoydu. Uzun Hasan, Osmanlılarla barış görüşmelerini yürütmek üzere elçi olarak Ali Kuşçu'yu Fatih'e yolladı. Ünlü bilgine hayran olan 2. Mehmet, kendisinden İstanbul'da kalmasını rica etti.

Kuşçu, bu daveti elçilik görevini bitirdikten sonra gerçekleştirebileceğini bildirdi ve Tebriz'e geri döndü. Bir süre sonra ise bütün ailesini alarak, İstanbul'a geri geldi.

Ayasofya'ya müderris olarak atandı

İstanbul'a dönüşünde Ali Kuşçu, Fatih tarafından görevlendirilen bir heyet tarafından sınırda törenle karşılandı. Ali Kuşçu'yu karşılayanlar arasında, zamanın uleması İstanbul Kadısı Hocazade Müslihü'd-Din Mustafa ve diğer bilim adamları da vardı.

İstanbul'a gelen Ali Kuşçu'ya altın maaş bağlandı ve Ayasofya'ya müderris olarak atandı. Bu tayin, İstanbul'da astronomi ve matematik alanındaki çalışmalara canlılık getirdi. Ali Kuşçu, burada Fatih Külliyesi'nin programlarını hazırladı, astronomi ve matematik dersleri verdi.

Ayrıca İstanbul'un enlem ve boylamını ölçtü ve çeşitli güneş saatleri de yaptı. Ali Kuşçu'nun medreselerde matematik derslerinin okutulmasında önemli rolü oldu. Verdiği dersler çok rağbet gördü ve önemli bilim adamları tarafından da izlendi. Ayrıca dönemin matematikçilerinden Sinan Paşa da öğrencilerinden Molla Lütfi aracılığı ile Ali Kuşçu'nun derslerini takip etti.

Çalışmaları kelam, dil bilgisi ve matematik, astronomi yönünde gelişen Ali Kuşçu'nun astronomi ve matematik alanında yazmış olduğu iki önemli eseri vardır. Bunlardan birisi, Otlukbeli Savaşı sırasında bitirilip zaferden sonra Fatih'e sunulduğu için "Fethiye" adı verilen astronomi kitabıdır. Eser, üç bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde, gezegenlerin küreleri ele alınmakta ve gezegenlerin hareketlerinden bahsedilir, ikinci bölüm yerin şekli ve yedi iklim üzerinedir. Son bölümde ise Ali Kuşçu, yere ilişkin ölçüleri ve gezegenlerin uzaklıklarını ele aldı.

Döneminde hayli etkin olan bu astronomi eseri, yeni bulgular ortaya koymaktan çok, medreselerde astronomi öğretimi için yazıldı. Ali Kuşçu'nun diğer önemli eseri ise Fatih'e atfen "Muhammediye" adını verdiği matematik kitabıdır.

Ali Kuşçu, 5 Şaban 'da (15 Aralık ) İstanbul'da vefat etti ve Eyüp Sultan Türbesi civarına defnedildi. Yetiştirdiği talebeler arasında torunu Mirim Çelebi ile Molla Lütfi gibi alimler de bulunuyor.

Fatih Sultan Mehmet'e ithaf ettiği iki kitap yazdı

Vefatının yılında AA muhabirine Ali Kuşçu'nun hayatı hakkında bilgi veren Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi (FSMVÜ) Edebiyat Fakültesi Bilim Tarihi Bölümü Başkanı Prof. Dr. Mustafa Kaçar, Kuşçu'nun İslam medeniyetinde yüzyıla damgasını vuran önemli bir bilim insanı olduğunu söyledi.

Prof. Dr. Kaçar, Kuşçu'nun bilimin birçok alanında faaliyet gösterdiğini belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bu alanlardan öne çıkan matematik ve astronomidir. Kuşçu, astronomiyi yeryüzü ve gökyüzü olmak üzere iki ayrı planda ele aldı. Matematikte, Harezmi matematiği ve Desimal sisteme ilişkin çalışmalar yaptı. Uluğ Bey'in kurmuş olduğu medresede çalışma imkanı bulan Kuşçu, matematik ve astronomi alanında çalışmalar yaptı. Ali Kuşçu, burada Uluğ Bey'in astronomi cetvelinin hazırlanmasında görev aldı. Kuşçu, matematik ve astronomi konusunda iki önemli eser yazdı. İstanbul'u İslamiyet'in yeni başkenti yapmak isteyen Fatih, Ali Kuşçu gibi bilim ve sanatta öne çıkmış bütün şahsiyetleri İstanbul'a davet etti. Ali Kuşçu, İstanbul'a geldiğinde yaklaşık 70 yaşındaydı. İstanbul'da ancak 4 yıl yaşadı ama bu kısa sürede birçok başarıya imza attı, bu süreçte Fatih Sultan Mehmet'e ithaf ettiği iki kitap yazdı. O dönemde Fatih Külliyesi'ndeki medreselerin kurulmasında görev aldı."

Kaçar, Ali Kuşçu'nun İstanbul'a gelmesinin çok büyük bir yankı uyandırdığını vurgulayarak, "Özelikle İstanbul'daki bilim insanları, onun matematik ve astronomi derslerini yakından takip etti. Onunla birlikte Uluğ Bey'in astronomi çalışmaları İstanbul'a gelmiş oldu. Matematikte çok önemli birtakım keşiflerde bulundu ama bunlar çok iyi bilinmiyor. yüzyılda Avrupa'da logaritmanın bulucusu olarak bilinen Napier, Kuşçu'nun çalışmalarından etkilenmiştir. Ondan 50 yıl sonra ortaya çıkan Kopernik ise güneş merkezli evren modelini sundu. Yani Batı dünyasına, İslam astronomisinin büyük bir katkısı oldu. Döneminde bilgisiyle herkesin hayranlığını kazanan Kuşçu, Osmanlı'nın matematik ve astronomi alanında temelini oluşturan bir bilim insanıdır. Eserlerine baktığımızda, araştırma ve gözlemlerinde çok hassas ve dakik olduğunu görüyoruz. Medrese eğitiminde de büyük katkısı oldu, medreselerin hiyerarşik bir yapıya kavuşmasına, akli ve nakli ilimlerin öğretilmesine katkı sundu." diye konuştu.

Ali Kuşçu'nun felsefeyle de yakından ilgilendiğini anlatan Kaçar, varlık felsefesi, kozmografya gibi konularda da araştırma yapan Kuşçu'nun çok yönlü bir bilim insanı olduğunu dile getirdi. 

Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.

Matematik ve astronomi geleneğinin temsilcisi: Ali Kuşçu

Ali Kuşçu, Timurlular devrinde Semerkant'ta yetişmiş önemli bir astronomi ve matematik bilginidir. Kuşçu'nun derslerini bilim insanları dahi takip etmiştir. Ali Kuşçu ayrıca Molla Hüsrev'le birlikte Semaniye medreselerinin programını hazırlamış; İstanbul'un boylamını 59 derece, enlemini de 41 derece 14 dakika olarak belirlemiştir. Ölüm yıl dönümü vesilesiyle Ali Kuşçu'nun hayatına dair bilgileri derledik.

Giriş Tarihi: Güncelleme Tarihi:

MATEMATİK VE ASTRONOMİ GELENEĞİNİN TEMSİLCİSİ

MATEMATİK VE ASTRONOMİ GELENEĞİNİN TEMSİLCİSİ

BİLİMSEL KİMLİĞİNDEN DOLAYI BÜYÜK İLGİ GÖSTERİLDİ

BİLİMSEL KİMLİĞİNDEN DOLAYI BÜYÜK İLGİ GÖSTERİLDİ

ALİ KUŞÇU'NUN BİLGİSİNE HAYRAN OLAN FATİH

ALİ KUŞÇU’NUN BİLGİSİNE HAYRAN OLAN FATİH

Ünlü Matematikçiler- Ali Kuşçu Kimdir? Matematiğe Neler Kazandırmıştır?

En ünlü matematikçiler Baire, Isaac Newton, David Hilbert olarak sıralanabilir. Bunun yanında Ali Kuşçu da en ünlü matematikçilerdendir. Peki matematik nedir? Matematik, kısaca açıklamak gerekirse nesnelerin şekillerini sayma ve ölçme, ifade etme gibi temel uygulamalardan gelişmekten gelen yapı, düzen ve ilişki bilimi olarak açıklanabilir.

Matematik, olguları ve normları modellemek için bilimde yaygın olarak kullanılmaktadır. Bu, deneysel yasalaştırılmış maddelerden nicel tahminlerin çıkarılmasını sağlar. Mesela, Newton'un yerçekimi kuralını matematikle ilgili hesaplamayla birleştirerek gezegenlerin hareketi yüksek doğrulukla tahmin edilebilmiştir.

Matematiksel olgunun herhangi bir deneyden bağımsız olması, bu tür tahminlerin doğruluğunun sadece modelin gerçekliği anlatmak için yeterliliğine bağlı olduğunu açıklar. Bu yüzden, bazı doğru olmayan varsayımlar ortaya atıldığında ya da ortaya çıktığında; bu, matematiğin doğru olmadığı değil, modelin iyileştirilmesi veya değiştirilmesi durumunun gerektiği anlamına gelir.

Mesela, Merkür'ün günberi teoremi Newton'un yer çekimi kuramı ile açıklanamaz. Ancak Einstein'ın genel görelilik kuramıyla oldukça yerinde bir şekilde anlatılabilir. Einstein'ın teorisinin bu deneysel doğrulaması, Newton'un yerçekimi kuralının (günlük yaşamda hala oldukça doğru olan) yalnızca bir yakınlık olduğunu göstermektedir.

Matematiğin Alanları

Matematik, doğa bilimleri, mühendislik, tıp, finans, bilgisayar bilimi ve sosyal bilimler içinde olmak üzere birçok konuda gereklidir. İstatistik ve oyun teorisi gibi matematiğin bazı alanları, uygulamalarıyla doğrudan bağlantılı olarak geliştirilir ve genellikle uygulamalı matematik adı altında gruplandırılır. Diğer matematiksel konular, herhangi bir uygulamadan bağımsız olarak geliştirilir.

Matematik pek çok alanda kullanılabilmesi ve aslında bu kullanımın da oldukça gerekli, zorunlu olduğu sebebiyle hala iyi bir şekilde öğrenilmesi gereken bir bilim dalıdır. Matematik bir bilimdir ve doğru uygulandığında oldukça verimli sonuçların alınabildiği bir bilimdir. Matematiğin alt dallarında yatan diğer dallar ise matematiğe hizmet eder. Bir matematikçi olmak da kolay değildir. Ali Kuşçu önemli bir matematikçidir.

Ali Kuşçu Kimdir?
 

Ali Kuşçu matematikçi, dilbilimci ve astronomdur. Oldukça dikkat çekici bir hayatı olduğu için hayatı pek çok kişi tarafından araştırılmaya devam etmektedir.

Ali Kuşçu senesinde günümüzde bugün Özbekistan'da yer alan Semerkant'ta bilinmeyen bir tarihte doğdu. Ali Kuşçu diye tanınan matematikçinin tam olarak ismi, Alâeddin Ali bin Muhammed el-Kuşçu'dur. Ailesi bu soyadını, o dönemde Uluğ Bey'in doğancı başı olan babası Muhammed'in resmî unvanından almıştır.

Ali Kuşçu,Bursalı Kadızade Rumi, Giyaseddin Cemşid ve Muinuddin Kaşi'nin verdiği derslere, kurslara katıldı. İran'ın Kirman şehrine taşındı ve orada Umman denizindeki fırtınalar hakkında bazı bilgilendirmeler ve araştırmalar yaptı. Kirman'da Hall-ü Eşkal-i Kamer ve Şerh-i Tecrid'i okudu ve bitirdi. Herat'a taşınarak Molla Cami'ye astronomi kursları verdi. Herat'ta bir süre öğretmenlik, hocalık yaptıktan hemen sonra Semerkant’a geri dönerek ay ile ilgili eserlerini Uluğ Bey'e anlattı ve gösterdi. Eserlere hayran kalan Uluğ Bey, eserin tamamını ayakta okudu. Uluğ Bey onu o zamanda "Semerkant Rasathanesi" olarak bilinen Uluğ Bey Rasathanesi'ne atadı. Uluğ Bey öldürülünceye kadar orada çalıştı.

Uluğ Bey'in ölümünden sonra Herat, Taşkent ve son olarak da İran'ın Tebriz şehrine gitti. Tebriz'de iken Akkoyunlu Hanı Uzun Hasan, onu Fatih Sultan Mehmet’e yaklaşık olarak yıllarında vekil olarak gönderdi. O zamanlarda Herat'ta Sultan Baykara hüküm sürmüş ve domine etmiş, ancak Kuşçu, Fatih Sultan Mehmet’in ilim ve bilim insanlarına ve aydınlara karşı hareketlerinden dolayı Herat'tan ziyade İstanbul'u tercih etmiştir ve istemiştir.

Ali Kuşçu İstanbul'a geldiğinde torunu Kutbuddin Muhammed'in daha sonradan büyük bir matematikçi ve astronom olmasını beklediği bir oğlu (Mirim Çelebi) vardı. Kuşçu, kurslarını ve aldığı dersleri İstanbul'da ilerletti. Adududdîn İci'nin dilbilim konusundaki ilk eseri olan Fâi'de fî el-vad adlı ünlü çalışması hakkında ‘Şerh el-risâlat el-vad'iyye’ yazdı.

Ali kuşçu hakkında daha detaylı bilgi için Ali kuşçu - vikipedi sayfasının incelemenizi tavsiye ederiz.

Ali Kuşçu’nun Çalışmaları
 

Kuşçu'nun çalışmaları, bilim camiasında oldukça büyük yankı uyandırdı. Eserin dünyanın her yerindeki el yazısı kütüphanelerinde binlerce kopyası bulunmaktadır. Ali Kuşçu daha sonra Nasirüddin et-Tusi'nin ‘el-Tecrîd fî 'ilm el-kelâm’ adlı eserindeki "Şerh el-tecrid"i bitirdi. O esere ilim camiasında "Şerh-i cedid" denir. İslam ülkelerinde metafizik, fizik, optik ve matematik hakkında yapılmış en önemli felsefi eser olarak kabul edilmektedir.

Ali Kuşçu, Astronominin Felsefeye Bağlılığına Dair isimli çalışmasında Aristoteles fiziğini reddederek doğal felsefeyi İslam astronomisinden sonuna kadar ayırarak astronominin salt ampirik ve matematiksel bir bilim olmasını sağlamıştır.

Bu konu hakkında Dünya fikrini araştırırken, Aristoteles'in sabit bir Dünya kavramına alternatifleri keşfetmesine izin vermiştir. Kuyruklu yıldızlar üzerindeki gözlemleri ve araştırmalarıyla Dünya'nın dönüşüne dair ampirik kanıtlar buldu ve spekülatif felsefenin yanı sıra ampirizm temelinde hareket eden Dünya teorisinin, sabit Dünya teorisi kadar doğru olduğu kanısına vardı. Ali Kuşçu ayrıca Nasir al-Din al-Tusi'nin gezegen modelini geliştirdi ve Merkür için alternatif bir gezegen modeli sundu.

Matematik bilimi görüldüğü üzere doğru uygulanıldığında ve zaman, vakit, emek ayrıldığında yeryüzünde bulunan ve doğru kabul ettiğimiz yasalardan çok daha farklı yasalar ortaya koymaktadır. Ali Kuşçu da bunun en etkili örneklerinden biridir. Görüldüğü gibi Ali Kuşçu hayatını matematiğe adamıştır. Ve bu adanmışlık ve merak sonucun sadece ülkesine değil, dünyaya da çok değerli şeyler kazandırmış, bilimin gelişmesine katkı sağlamıştır.

Bilimde acımasız olan bir diğer konu ise hayatınızı adadığınız ve içinden bulunmayanı bulmaya çalıştığınız, bu bilim havuzunda yaptığınız en ufak bir değişiklik ya da buluş size çok büyük emeklere mal olabiliyor. Fakat neredeyse tüm hayatınızı adadığınız bu uğraş sonucunda aldığınız en ufak bir sonuç, bilim camiasında sükse yaratmayabilir ya da çok fazla bir şeyleri değiştirmeyebilir. Fakat matematik biliminin ilerlemesi de diğer birçok bilimler gibi kümülatiftir yani yığılarak ilerler. Bir önceki buluştan ya da çalışmadan aldığımız sonucun bir diğer çalışmasının sonucuyla buluşması gibi ilerleyerek yıllar içinde bir dağ oluşturur ve bilim böylelikle ilerlemiş olur.

Matematik biliminin bu şekilde kümülatif ilerlemesine Ali Kuşçu da büyük ölçüde katkı sağlamıştır. Sadece matematik biliminin ilerlemesine değil, yaptığı çalışmalar sonucu ilerlettiği ve oldukça önemli bilgiler kattığı diğer alanlar da olmuştur. Ali Kuşçu hayatı boyunca kendini bilime ve araştırmaya adamıştır bu nedenle sadece tek bir alanda değil birçok alanda yani multidisipliner dediğimiz konularda onun ismini görebiliriz. Bu da onun hayatı boyunca kendi adanmışlığının ve emeklerinin bir sonucudur.

Sık Sorulan Sorular

 

Ali Kuşçu Kimdir?

Matematikçi olmasının yanında dilbilimci ve astronom olarak adını tarihe yazdırmıştır. Çoğunlukla matematik alanında yaptığı çalışmalar yapmıştır.

Ali Kuşçu’nun En Önemli Eserleri

Yaptığı bütün çalışmalar alanına katlamasını yanı sıra Fatih’e sunulduğu ‘Fethiye’ isimli astronomi kitabı önemli bir çalışmasıdır. Ayrıca Risale-Fi’l Hey ve Şerh-i Tici Uluğ Bey eserleri de bilindik eserleri arasındadır.

Ali Kuşçu’nun Yaptığı Çalışmalar Nelerdir?

Birçok faaliyeti ile ön plana çıkmakta olan Ali Kuşçu; güneş saati tasarlamış, İstanbul’un boylam ve enlem derecelerini tespit etmiştir. Ayrıca Dünyada Ay’ın haritasını çıkarmıştır. Uzay alanında da aktif bir çalışma sürdürmüş ve bu çalışmalarını duyurmayı başarmıştır.

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır