çanakkale zaferi ile ilgili kısa yazı / 18 Mart Çanakkale Zaferi ile İlgili Yazı

Çanakkale Zaferi Ile Ilgili Kısa Yazı

çanakkale zaferi ile ilgili kısa yazı

kaynağı değiştir]

Deniz harekâtları[değiştir

Çanakkale Zaferi 18 Mart anlam ve önemi, ile ilgili bilgi, hakkında yazı. 18 Mart Çanakkale Şehitlerini Anma Günü hakkında yazı.

canakkale-zaferi
ÇANAKKALE ZAFERİ (18 MART)

Çanakkale Zaferi Türk tarihinin kaderini değiştiren bir kahramanlık destanıdır.

Birinci Dünya Savaşı’nda İtilaf Devletleri’nin amacı Çanakkale Boğazı’nı geçerek İstanbul’u ele geçirmekti. Böylece ortakları olan Rusya’ya askeri yardım kolaylıkla gönderilebilecekti. Aynı zamanda İstanbul’un işgali ile de Anadolu ve Rumeli arasındaki irtibat kesilecek ve Osmanlı Devleti daha çabuk savaş dışı bırakılacaktı.

18 Mart saldırısı, Çanakkale Boğazı’nın karadan yardım görmedikçe geçilemeyeceğini gösterdi. Bunun üzerine Anzak (Avusturya – Yeni Zelanda), Cezayirli, Hintli askerlerden oluşan orduyla, İngilizler Gelibolu Yarımadasına çıkartma yaptılar. Düşman kuvvetleri silah ve teknik bakımdan çok üstündü. Fakat, Anafartalar Grup Komutanı Mustafa Kemal’in komutasındaki Türk askerlerinin üstün mücadele gücü karşısında, ağır bir yenilgiye uğradılar.

Bu kanlı savaş 18 Mart 1915 sabahı başlamıştır. On altı İngiliz ve Fransız savaş gemisi Çanakkale Boğazına girerek tabyalarımıza şiddetli top ateşi açtı. Saat 14 sularında Çanakkale yanmaya başlamış, tabyalar ile telefon bağlantıları kesilmişti. Toplarımızın bir kısmı kullanılamaz duruma gelmişti.

Türkler karadan top atışı ile karşılık vermekteydiler. Bir gece önce Nusret Mayın gemisi ile Boğaz sularına mayın döşenmişti. Düşman gemileri bu mayınlara çarparak batmaya başladılar. Öte yandan kimi Fransız gemileri de top atışlarımızdan büyük hasar görmüştü.

İngiliz ve Fransızlar Çanakkale Boğazı’nı geçemeyeceğini anlamışlar ve geri dönmüşlerdir. Türkler 18 Mart akşamına doğru bu savunma savaşını kazandılar. Bu başarı tarihe Çanakkale Deniz Zaferi diye geçti ve her 18 Mart günü kutlanmaya başladı.

Türk askerleri başta Mustafa Kemal önderliğinde Conkbayırı, Anafartalar, Arıburnu zaferlerini de kazanarak düşman güçlerine büyük ders verdiler. Düşman güçleri 9 Ocak 1916 akşamı geri dönüp gittiler.

Çanakkale Zaferi Türk askerinin eseridir. Türk Milleti, kendi toprakları üzerinde yenilmeyeceğini bütün dünyaya bu zaferle ispatladı.

Çanakkale Savaşı

ÇANAKKALE ZAFERİ “18 Mart”

I. Dünya Savaşı (1914-1918) insanlığın felâketini hazırladı. İngilizler, Fransızlar İtilâf Devletleri; Almanlar, Bulgaristan İttifak Devletleri adını aldı. Tank, top, tüfek, zırhlı gemilerle yapılan bu savaşta birçok cephede kanlı çarpışmalar oldu.

Osmanlı Devleti Almanların yanında savaşa katıldı. Hatta Alman generalleri Osmanlı ordusuna komuta ediyordu. İtilâf Devletleri Çanakkale ve İstanbul Boğazlarından geçmek, zor durumda olan o zamanki dostları Rusya’ya yardım etmek istediler. En güçlü donanma ve çok sayıda gemiyle Çanakkale Boğazı’na girdiler. Fakat Türk topçusu, Mehmetçik: “Çanakkale geçilmez!” dedi. Nusret mayın gemisi düşman gemilerini’mayınları ile bir bir denizin dibine gönderdi (18 Mart 1915).

Çanakkale’yi geçemeyen düşman Gelibolu yarımadasına asker çıkardı. İngilizlerin sömürgelerinden getirdikleri, savaşçı oluşlarıyla tanınan Anzaklar da kara savaşlarında Mehmetçik’in süngüsüne dayanamadılar. Avustralya’dan, Yeni Zelanda’dan getirilen bu zavallı askerler, Mustafa Kemâl’in kumanda ettiği Arıburnu, Anafartalar, Conkbayırı savaşlarında kesin yenilgiye uğradılar. Bu savaş sırasında bir şarapnel parçası Mustafa Kemal’in göğsüne çarptı, ancak cebindeki ata yadigârı cep saati O’nu yaralanmaktan, belki de ölmekten kurtardı.

Vatan topraklarını aziz kanlarıyla sulayan şehitlerimize, gazilerimize şükran duyuyoruz. Çanakkale Savaşları’nda canlarını veren atalarımızın anısına Çanakkale Şehitler abidesi dikildi.

İngiliz Fransız askerlerinden Çanakkale savaşlarında yaşamlarını yitirenlerin anısına anıtlar dikilmiştir. Tâ uzaklardan gelip topraklarımızda anlamsız bir savaşla! hayatını kaybeden düşman askerleri için Atatürk:

Çanakkale Savaşı Mesajları

Topraklarımızda yatan savaşçılar bizim konuklarımızdır, rahat uyusunlar.” diyecek kadar hoşgörülü davranmıştır: Tıpkı Dumlupınar savaşından sonra esir olarak karşısına getirilen Yunan komutanı Trikopis’in elini sıktığı, avuttuğu, konuk ettiği gibi.

Çanakkale Zaferi sonunda İstanbul, düşmanın eline geçmekten kurtuldu, beklediği yardımı alamayınca Rusya’da çarlık dönemi sona erdi, İngiltere’de kendine çok güvenen Churcill, iktidardan düştü; bütün dünya: “Çanakkale geçilmez!” görüşünü benimsedi.

kaynağı değiştir]

Sadrazam (Başbakan) ve Hariciye Nazırı Sait Halim Paşa Avusturya-Macaristan İmparatorluğu'nun Sırbistan'a savaş ilanından bir gün önce 27 Temmuz akşamı geç saatlerde Alman Büyükelçisi'ni çağırtmış, iki devlet arasında Rusya'ya karşı bir savunma antlaşması yapma teklifinde bulunmuştur. Yirmi dört saate kalmadan Almanya bu teklife olumlu yanıt vermiştir.[47] Bu mutabakat üzerine Osmanlı İmparatorluğu, Almanya'nın Rusya'ya savaş ilan etmesinden bir gün sonra, 2 Ağustos 1914 günü Almanya ile bir ittifak antlaşması imzalamıştır.[43][48][not 6] Eylül sonları ve Ağustos başlarında İstanbul'daki Birleşik Krallık Büyükelçisi izin kullanmaktaydı. Dolayısıyla Britanya'nın bu olaylar üzerine müdahalesi oldukça sınırlı kalmış olmalıdır.[49] Antlaşmadan sadece Sadrazam (Başbakan) ve Hariciye Nazırı Sait Halim Paşa'nın, Harbiye Nazırı Enver Paşa'nın, Dahiliye Nazırı Talat Paşa'nın ve Meclis-i Mebusan Başkanı Halil Bey haberdardır. Diğer meclis ve hükûmet üyelerinin, dahası Sultan Mehmet Reşat'ın dahi haberi yoktur.[50]

Antlaşmanın imzalanmasında Osmanlı İmparatorluğu'nun savaş hazırlıkları tamamlanana kadar tarafsız görünmesine karar verilmiştir. Diğer deyişle antlaşma gizli tutuldu, Osmanlı "silahlı tarafsızlık" ilan etti. Ertesi gün ise seferberlik hazırlıklarına başlanmıştır.[51]

Antlaşmanın ana teması Osmanlı İmparatorluğu'nun Avusturya ve Sırbistan arasındaki çekişmede tarafsız kalması, bu çatışma Almanya ve Çarlık Rusyası arasında bir savaşa yol açarsa Almanya yanında savaşa girmekti. Diğer yandan Almanya, Osmanlı İmparatorluğu'nun toprak bütünlüğünü korumayı kabul etmektedir. Aslında bu antlaşma imzalandığında Almanya ile Çarlık Rusyası zaten savaş durumuna geçmiş bulunmaktaydılar.[46]

Ekim ayı başlarında Almanya'nın savaşta kısa süre içinde kesin sonuç alma umutları sönmeye başlamıştı. Alman ordularının Batı Cephesi'nde durdurulmaları, Çarlık ordularının Galiçya'da başarılı harekâtları durumu sıkışık hale getirdi. Bu durumda Almanya, kilitlenmiş durumu başka bir bölgedeki girişimlerle çözmenin yollarını aramıştır. Bu girişimlerin ip uçları Yakın Doğu'da aranmaya başlandı. Alman İmparatoru Alman Üst Komutanlığı'na emri, Osmanlı Kabinesi'nin oluru alınamazsa bile durum bir oldubittiye getirilerek Osmanlı İmparatorluğu'nun fiilen savaşa çekilmesinin sağlanması yönündedir.[52] Sonuç olarak Almanya ile ittifak antlaşması imzalandıktan hemen sonra Osmanlı İmparatorluğu'nun bir an önce fiilen savaşa girmesi konusunda Alman baskıları başlamıştı. Bu baskılar aralıksız sürmüştü. Örneğin Alman Krupp Fabrikaları'nda hazırlanan dört adet 28 cm’lik sahil topuna Alman Denizcilik Bakanlığı el koyduğu 11 Eylül 1914 tarihli telgrafla İstanbul'a bildirilmiştir. Alman Denizcilik Bakan Vekili'nin Berlin ataşemiliteri Cemil Bey'le bir görüşmesindeki sözleri çok nettir, "Süveyş'e hareket ediniz, sahil toplarını alırsınız"[53]

Almanya'nın, Osmanlı İmparatorluğu'nun bir an önce savaşa fiilen girmesi yönünde baskısının bir taktik nedeni de Kafkasya Cephesi'ndeki Osmanlı askeri tehdidinin Almanya'nın Galiçya Cephesi kuvvetleri karşısındaki baskıyı hafifleteceğinin hesaplanmasıdır.[46] Ekim ayına gelindiğinde Birleşik Krallık ve Rusya'nın seferberlik hazırlıkları tamamlandığı ve cepheye daha fazla kuvvet getirdikleri görülmektedir. Almanya'nın kısa sürede Batı'da kesin sonuç elde etme planı bütünüyle başarısız olmuştur. Buna bağlı olarak Osmanlı'nın savaşa girmesi yönünde baskılar artıyordu.[54] Öte yandan Britanya Osmanlı İmparatorluğu'nun toprak bütünlüğünü garanti ediyor, kapitülasyonlar'ın kaldırılmasına olumlu yaklaşıyor ve mali yardım öneriyordu. Osmanlı İmparatorluğu zaten 17 Ağustos'ta kapitülasyonları kaldırdığını ilan etmişti.[55]

Almanya'dan, bir an önce savaşa fiilen girilmesi yönündeki baskılar, Enver Paşa tarafından savaş hazırlıklarının henüz tamamlanmadığı gerekçesiyle oyalanıyordu. Ancak iki Alman savaş gemisinin girişimi, bir oldubitti durumu yaratarak Osmanlı İmparatorluğu'nun fiilen savaşın içine çekmiştir.[56]

Goeben ve Breslau harekatı[değiştir

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır