Ananasın Kansere Faydası

Ananas, tropikal meyvelerden biridir ve hemen hemen herkes tarafından tüketilmektedir. Aynı zamanda şifa deposu olan ananas, C vitamini bakımından da oldukça zengindir. Bununla birlikte ananas sindirime iyi gelirken bir taraftan da antioksidan özelliği sayesinde koruma sağlamaktadır.

Oldukça lezzetli olan bu meyvenin dış kısmı dikenli kabuk şeklindedir, baş kısmı ise yeşil iri yapraklıdır. Oldukça besleyici ve lezzetli bir meyvedir. İçeriğinde bol miktarda C vitamini barındırır. Kalp rahatsızlığı ve kanser gibi hastalıkların oluşma riskini düşürmektedir. Ananasın insan sağlığı üzerinde faydaları oldukça fazladır. Aynı zamanda saç sağlığı, cilt ve kemik gelişimi için de çok faydalıdır. Ananas, pişmiş veya çiğ şekilde tüketilebilmektedir.

Ananasın Çeşitleri Nelerdir?

Ananasın 8 değişik çeşidi bulunmaktadır. Çeşitler içinde en fazla bilinen türü, ananas Comosus olarak adlandırılır. Bunun ile birlikte tüketilemeyen fakat lifi kullanılmakta olan Likidus türü ve etli tüketilebilen yabani ananas türleri de bulunmaktadır. İnsan sağlığı açısından oldukça faydalıdır. Dünyanın çeşitli yerlerinde yetiştirilmekte olan ananas meyvesi ve ananas suyu içeriğinde 16 farklı mineral bulunduruyor. Ayrıca, Ananas, tropikal iklimde yetiştirilmekte olsa da evde yetiştirebilmek mümkündür. Manavlardan bir adet taze ananas alarak yetiştirme işine başlayabilirsiniz.

Ananasın Sağlığa Yararları Nelerdir?

İçeriğinde vitamin ve mineraller mevcuttur. Bu vitamin ve mineraller enfeksiyonların azaltmasına ve kemiklerin kuvvetlenmesine katkı sağlar. Ananas faydalarını şu şekilde sıralayabiliriz;
Ananas enfeksiyonlara karşı antioksidanlar içerir: Bu meyvenin besin değeri oldukça fazladır. Bu yüzden içeriğinde antioksidan içermektedir. Tüketildiğinde bedenin oksidatif stresi engellemesine katkı sağlar. Hücre yıpranmasına sebep olan bazı moleküller bulunmaktadır. Kalp rahatsızlığı, şeker ve bazı kanser türlerinden meydana gelmektedir. Kalp rahatsızlığı, şeker ve farklı kanser gibi hastalık riskini azaltabilmektedir. 
Sindirim sistemine yardımcı olur: Ananas, lif ve su içermektedir. Bu yüzden kabızlığın oluşmasını engeller ve sindirim sistemini düzene sokar, bedenin proteinleri sindirmesine katkı sağlayan bir enzim olarak bilinen bromelain bakımından da güçlü bir meyvedir. Bu enzim yapıların iyileşmesinde de etkilidir.
Ananas yemek kilo vermeye yardımcı olur: İçeriğinde barındırdığı lif desteği ile kişiyi tok tutmaktadır. Bundan dolayı kilo vermede etilidir. Ayrıca metabolizma üzerinde de etkileri oldukça fazladır.
C vitamini içerir: İçeriğinde lif, potasyum ve C vitamini içermektedir. Bu yüzden kalp sağlığına fayda sağlar. Gribal hastalıklara iyi gelmektedir. Astım ve bronşit belirtilerini azaltır.
Şeker hastalığına iyi gelir: Diyabetli birçok insan glikoz seviyelerini sağlıklı bir aralıkta olmasını ister. Bu yüzden besin tüketirken oldukça dikkatlidirler. Karbonhidratı dengede tutmak kişinin sevdiği besinleri tüketmesi ile orantılıdır. Doğru miktarda tüketmek şekeri dengelemeye yardımcı olur.

Ananasın Sağlığa Zararları Nelerdir?

Ananasın faydası olduğu kadar zararları da bulunmaktadır. Dikkatli tüketildiği zaman fayda sağlar. Ananasın zararlarını şu şekilde sıralayabiliriz;

• Olgunlaşmış ananas tüketilmelidir.
• Olgunlaşmamış ananas tüketimi kusma, döküntü ve ishale neden olabilmektedir. 
• Bedende toksin birikimine sebep olmaktadır. Dudak, ağız ve dilde problemler oluşabilir.
• Seyreltici ve antibiyotik ilaçlar kullanılıyorsa tüketilmemelidir.

Ananas Hangi Vitaminleri İçerir?

Vitamin ve mineral bakımından oldukça çeşitlidir. Bundan dolayı sağlığa olumlu birçok etkisi vardır. Ananasın içeriği vitaminleri şu şekilde sıralayabiliriz;
C vitamini: Ananas meyvesi C vitamini bakımından oldukça zengindir. C vitamini, kanser hastalıkları, kalp hastalıkları, diyabete karşı mücadele etmeye katkı sağlar.
Manganez: Günlük manganez seviyesinin tamamından fazlasını içerir. Bu vitamin, metabolizmayı kuvvetlendirerek, kemik gelişimine destek olur. 
Lif: Günlük lif gereksiniminin yaklaşık olarak %10’luk bir kısmı bu meyve ile karşılanabilmektedir. Bağırsakların sağlıklı olabilmesi için lif gereksinimi önemlidir. Diyete yardımcı olur.
B vitaminleri: İçeriğinde B vitamini barındırmaktadır. Bu vitaminler, besinleri enerjiye dönüştürmektedir. Bunun ile birlikte bedenimizde bulunan organlara oksijen taşır.

Sayfa içeriğinde yer alan bilgiler yalnızca bilgilendirme amaçlıdır. İlgili sayfada tedavi edici sağlık hizmetine yönelik bilgiler içeren öğeler yer almamaktadır. Tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Kanserden koruyan yiyecekler & Ananasın faydaları

Bugün gelişiminde başlıca olarak genetik ve çevresel faktörler, kötü diyet alışkanlıkları, sigara, alkol ve kimyasal ajanların rol oynadığı kanserlerden korunmada son derece faydalı bir meyveden bahsedeceğim. ANANAS

Ananas, tropikal bir meyve yani sıcak iklimlerde yetişiyor. Başlıca Hawai, Honduras, Costa Rica, Fildişi, Gana, Tayland ve Malezya gibi tropik iklim ülkelerinde yetişir. Meyveyi ilk yetiştiren ünlü kaşif Kristof  Kolomb. Kolomb ayrıca bu meyveyi Avrupa'ya tanıtan kişi. Daha sonra Avrupa'da hızla yayılıyor.

Vücudumuz için gerekli olan birçok mineral ve vitamini bol miktarda içermesi ile çok yararlı bir meyve. Bol miktarda  demir, kalsiyum, vitamin A-B-C içerir. Ayrıca diğer gıdalarda nispeten az bulunan bir mineral olan manganezi bol miktarda içerir ki bu mineral kemiklerin gelişmesinde ve yara iyileşmesinde gereklidir, cilt sağlığında önemlidir, kan şekerini düzenler, çok önemli bir anti-oksidandır ve bağışıklık sistemimizin sağlıklı olmasında çok önemlidir.

Ananasın Genel Faydaları Nelerdir ?

Lokalize iltihap ve şişkinlikleri giderir : Proteinlerin sindiriminde rol oynayan bir enzim olan bromelain sayesinde hem sindirime yardımcı olur hem de iltihap ve şişkinlikleri de etkili bir biçimde önler. Ayrıca ananas suyu anti-inflamatuvar özellik gösterir, bu da romatoid artrit gibi romatizmal hastalıklardan korunmada, eklem iltihapları ve şişkinliklerinin önlenmesinde faydalıdır. Yerel halk arasında sinüzit, tonsilit, gut hastalığı, eklem iltihapları ya da yaralanma sonucu şişmelerinde bol bol ananas tüketilir.

Kanı sulandırır : Bromelain enzimi aynı zamanda kan pıhtılaşmasında rol alan trombositlerin birbirleriyle yapışkanlığını azalttığı için kan inceltici görevi görür. Bu nedenle özellikle aspirin, heparin ve warfarin gibi kan sulandırıcı ilaç kullananlar çok fazla ananas yememeli. Buna karşılık ailesinde erken damar tıkanıklığı, varis öyküsü olanlarda ise oldukça yararlı bir meyvedir.

Zayıflamaya Yardım Eder : Vücudumuzun ihtiyaç duyduğu birçok vitamin ve minerali içerir. Ananas ayrıca bol suludur ve bu su vücut yağını etkili bir şekilde eritir. Zayıflamak isteyen herkese her gün en az bir bardak ananas suyu tüketmelerini öneririm. Zayıflama ile ilgili diğer makalelerime buradan ulaşabilirsiniz.

Sindirim Kanalını Temizler

Saç ve Cildi Güzelleştirir:  Bol miktarda  B-C ve A  vitamini içerir ki buda saç ve cilt sağlığı için çok yararlıdır.

Tansiyon ve Lipid Düşürür

Kanserden Korur : Ananasda bulunan  ‘bromelain’ enzimindeki CCZ adlı bir molekülünün bağışıklık sistemini kanser hücrelerini yok etmek için harekete geçirdiği, CCS molekülünün de kanser türlerinin yüzde 30’unda işlevi bozulan bir proteini bloke ettiği saptanmıştır. Özellikle meme, akciğer, bağırsak, over ve cilt kanseri türlerinde etkili olduğu yönünde veriler gelmektedir.

Bromelain, vücuttaki proteinleri sindiren bir enzimdir ve böylelikle hazmı kolaylaştırır, mide asidini düzenler. Bu nedenle bazı Avrupa ülkelerinde hazımsızlık için ananas bitkisel preparatları piyasaya sunulmak üzere ruhsat almıştır.

Ananas aynı zamanda idrar sötürücü etkiyede sahiptir. Ananas suyunda ayrıca yağları yakan bazı enzimlerde vardır ve bu yönüyle sellülitde çok faydalı bir meyvedir. Sellülitten korunmada her gün en az bir bardak ananas suyu tüketin.

C vitamini deposudur :  Bir bardak ananas suyu günlük C vitamini ihtiyacının yaklaşık ortalama %40’nı ve manganez ihtiyacının hemen tamamını karşılar. Böylece saç ve deri daha sağlıklı olur, bağışıklık sistemi güçlenir,kanser ve birçok hastalığa neden olan oksidan maddelerle savaşılır, kemik dokusu güçlenir.

Ananas’ı Nasıl Tüketelim ?

Meyve olarak tüketilebileceği gibi meyve suyu şeklinde de tüketilebilir. Meyvenin kabukları çabuk soyuluyorsa ve parmağınızı bastırdığınızda hafifçe içe gömülüyor ve kokusu hissediliyorsa olgunlaşmış demektir. Özellikle lif almanızı da sağladığından kavun gibi dilimleyip yemeniz daha avantajlı olsada suyu da çok yararlıdır.

Ananas Besin Değeri : Her 100 gramında;

Ananas, eski çağlardan beri geleneksel halk tıbbının bir parçası olarak kullanılmaktadır. Bromelain dediğimiz madde ise ananas bitkisinde doğal olarak bulunan bir enzim kompleksidir. Proteinlerin sindirimini kolaylaştırabilen proteolitik enzimlerden oluşur. Bromelain, yaygın olarak ananas meyvesinde bulunsa da ananasın gövde ve saplarında da bulunur. Tam moleküler etki mekanizması bilinmiyor fakat yan etki göstermemesi ve güvenli kullanım geçmişi nedeniyle sağlık sorunlarının tedavisi için uygun olduğu evrensel olarak kabul edilmiştir. Bromelain aynı zamanda sağlığı geliştirmek amacıyla bir besin takviyesi olarak da sıklıkla kullanılmaktadır. Peki bromelainin sağlığımıza ne gibi etkileri vardır gelin birlikte inceleyelim.

CİLTTEKİ YARALARIN HIZLAİYİLEŞMESİNE YARDIMCI OLABİLİR

BROMELAIN, yumuşak doku yaralanmalarında doku onarımını destekleyerek yaraların iyileşmesini hızlandırabilir. Ayrıca kan trombositlerinin toplanmasını önleyerek ciltte oluşan damarlanma ve morluklar üzerinde olumlu etkileri vardır. Yapılan bir klinik çalışmada bromelain verilen boksörlerin yüzündeki morlukların, gözbebekleri, dudaklar, kulaklar, göğüs ve kollarındaki hematomların dört günde tamamen iyileştiği görülmüştür.

KALP SAĞLIĞINI DESTEKLER

Kalp sağlığı ve bromelain üzerine yapılan çalışmalarda bromelainin, miyokardiyal hasarı sınırlayarak kalp fonksiyonlarının iyileşmesini kolaylaştırabileceği, aorttaki kan akışını artırabileceği ve kalp krizinin derecesini düşürebileceği görülmüştür.

VÜCUTTAKİ İLTİHABIAZALTICI ETKİSİ VAR

Güçlü anti-inflamatuar etkileri sayesinde bağışıklık sistemini destekleyebilir, kronik inflamasyonun baskılanmasını ve osteoartrit gibi sağlık sorunlarında görülen semptomların hafifletilmesini sağlayabilir. Bazı bakteriyel enterotoksinlerin bağırsağa yapışmasını önleyerek ishale karşı koruma sağlayabilir. Ayrıca yapılan araştırmalarda antibiyotiklere ek olarak kullanıldığında pnömoni, bronşit, ülseratif kolit, selülit, sinüzit ve idrar yolu enfeksiyonlarının iyileşmesinde etkili olabileceği görülmüştür.

KANSERE KARŞIKORUYUCU ETKİ

İnflamasyon, kanser gelişiminde çok önemlidir. Bromelain de kronik inflamasyonun bastırılmasını sağlayarak kansere karşı koruyucu etki sağlayabilir ve kanserin ilerleyişini ve gelişmesini baskılamaya destek olabilir. Ayrıca bromelain tümör metastazı üzerinde de etkili olabilir. Tümör hücreleri, kendilerini trombositlerle çevreleyerek immün tanımadan korunurlar. Bromelain ise anti-trombosit etkisiyle kanser hücrelerinin trombosit kaplamasını kaldırarak onları bağışıklık sistemine maruz bırakır ve kanser metastazında inhibitör etki göstermeye çalışır. Bromelain bazlı kanser tedavisi üzerinde yapılan ve yapılacak çalışmalar, anti-mikrobiyal ajanlar ve sağlık takviyeleri için umut verici görünmektedir.

YÜKSEK TANSİYONA KARŞI SAVAŞIR

Hayvanlarda yapılan deneylerde bromelainin anti-hipertansif etki göstererek kan akışkanlığını artırırken damar duvarının oksijen ve besin maddelerine geçirgenliği artırdığı görülmüştür. Bu nedenle yüksek tansiyon üzerinde olumlu etkilerinin olduğu düşünülmektedir.