Gebelik sürecinde olanların ve bu döneme hazırlık yapanların aklına binlerce soru gelmektedir. Bu sorulardan biri de anne karnındaki bebek ne zaman annenin yediklerinden beslenir sorusudur. Bebeğin beslenmesi ve gelişimi için oldukça önem taşıyan beslenme, anne karnındaki bebeği etkileyecek kadar ciddi bir mevzudur. Gebeliği öğrenme ve gebeliğin son gününe kadar geçen süre arasında anne adayının ruhen ve bedenen çok iyi beslenmesi gerekir. Sağlıklı yiyeceklerle geçen öğünler, mutlu ve huzurlu saatler bebeğin beslenmesine yardımcı olur.
Peki, anne karnındaki bebek ne zaman anneden beslenmeye başlar? Rahim duvarında başlayan bu beslenme serüveni doğum anına kadar devam eder. Kordon sayesinde beslenmesini gerçekleştiren bebek doğduktan sonra anne sütüyle yahut mamayla büyümeye devam eder. Gebeliğin kaçıncı haftasında beslenme hissedilir ya da gerçekleşir diyorsanız; sizleri doktorların görüşlerinin yer aldığı bu yazımızı okumaya davet ediyoruz.
Sağlıklı bir gebelik süreci geçirmek isteyen tüm anne adaylarımız için burada anne karnındaki bebek ne zaman beslenmeye başlar sorusunu gidereceğiz. Her bebeğin sağlıklı beslenmesine ve sağlıkla dünyaya gelmesine bir nebze de bu bilgilerle yardım edeceğiz. Hamilelik sürecinde merak edilen konulardan biri, şimdi açıklığa kavuşuyor:
En doğru bilgiler ve sağlıklı sonuçlar için gebelik sürecinizi kontrol eden uzman doktorunuza veya diyetisyeninize danışınız. Sağlıklı günler dileriz…
Tat alma duyusu anne karnında başlamaktadır. Annenin sevdiği lezzetler, bebeğin dış dünyadaki beslenmesinde de dikkat çekmektedir. Özellikle de anne karnındaki bebeğin tadı alma gücü 9. haftasında daha da belirgin hale gelir. Anne bunu hissetmese dahi bebek annenin yediği besinlerin tadını alır.
Hamilelikte Kilo Alımı: 7 Popüler Soruda Tüm Merak Ettikleriniz!
Anne bedeni, hamilelik sürecinde bebeği her açıdan beslemek için yaratılmıştır. Hem doğum öncesinde hem de doğumdan sonra bebeğin ihtiyaçlarını karşılayacak kadar mükemmel olan anne bedeni, bebeğin sağlıkla büyümesini sağlamaktadır. Ten sıcaklığı ile bebek psikolojisi iyileşirken anne sütü ve kokusu sayesinde minicik bedenler de büyümeye devam eder.
Peki, rahim içindeki bebek acıkır mı? Bu duyguyu hissederler mi? Uzmanların açıklamalarına göre şöyle bir gerçek var:
Folik Asit Eksikliği, Faydaları, Nelerde Var? Folik Asit İçeren Besinler
Gebelik dönemi, sağlıkla geçmesi dilenen dönemlerden biridir kadınlar için. Anne adayının bu dönemde kendine çok iyi bakması gerekir. Günlük yaşamında faydalı ve sağlıklı besinleri ölçülü oranda tüketmelidir. Bazen doktor kontrollerinde bebeğin haftasıyla uyumlu kiloda olmadığı tespit edilebilir.
Bebek yakın zamanda iyi beslenmediyse; kilo alımı durabilir. Bu durumda doktor gerekli takviyeleri sunacaktır. Ancak beslenme yardımıyla da bebeğin kilo alması mümkündür. Peki, anne karnındaki bebeğin kilo alması için hangi besinlerin tüketilmesi önerilir? Şöyle bir inceleyelim:
En doğru bilgiler ve sağlıklı sonuçlar için gebelik sürecinizi kontrol eden uzman doktorunuza veya diyetisyeninize danışınız. Sağlıklı günler dileriz…
Hamile Diyeti Listesi: Diyetisyenden Beslenme İpuçları
Hamileliğin İlk Aylarında Nasıl Beslenmeli?
Hamilelikte Yasak Olan 12 Yiyecek ve İçecek
Hamilelikte Şişkinliğe Ne İyi Gelir, Nasıl Geçer?
Hamile Pilatesi: Ne Zaman Başlamalı? Faydaları Neler?
Hamilelikte Karın Ağrısı Neden Olur? Ne Zaman Başlar? Nasıl Geçer?
Bebeklerin 20. haftadan sonra rahim içinde en sık aldıkları pozisyon baş aşağı ve sırtı solda pozisyondur.
Bu tabii ki anne adaylarını şaşırtacak bir bilgi olacaktır çünkü klasik olarak “bebek başı aşağı dönmüşse doğum başlamış demektir, erken doğum olasılığı vardır” gibi söylentiler var. Halbuki gerçek şu ki, bebeğin yer çekimi etkisiyle ağır olan başı gebeliğin daha en erken dönemlerinden itibaren, 24. haftadan itibaren diyelim, 20-24 hafta arasında bu pozisyonu almaya başlıyor, başın aşağı doğru dönmesine bu nedenle olur.
Enteresan bir şekilde anne adayının esas büyük damarları anne adayından sağından geçtiği için bebek o bölgeyi rahatsız etmemek için vücuduyla sol tarafa doğru yaslanır, buna biz D1, yani Dorsal 1 pozisyon adını veririz ve çoğu bebek 30. haftadan itibaren, yüzde sekseni Dorsal 1 pozisyondadır ve doğum eylemine doğru, artık 38. hafta civarında sadece yüzde dördü baş yukarıdır, makat gelişidir yani, %96'sı da baş aşağıdır.
Baş aşağı olan bebeklerin %80'i sol tarafa doğru dorsal bir pozisyonda, yüzde 20'si de sağ tarafta, dorsal 2 pozisyondadır. Başın sol tarafta olmasının çok büyük avantajı var, ki genelde çoğunlukla da öyle oluyor, anne adayının büyük damarlarına baskı yapmasını bu şekilde engelliyor bebek.
Doğumlarını evde ebe yardımı ile yapmış ve son iki doğumunu tek başına gerçekleştirmiş, doğum bilgeliği ve doğumlara desteği tam kayınvalideme o dönemde dönmeyen bebekler olduğunda ne yapıyordunuz diye sorduğumda aldığım cevabı sizlerle paylaşmak isterim asıl açıklamalara geçmeden;
“Köyün güçlü – iri yapılı dört erkeğini çağırırdık, onlar bir sedirin üzerine çıkar, bebeği ters duran gebeyi baş aşağıya silkelerlerdi” dedi.
Şimdi ben sizin “yok artık” yorumlarınızın devamında daha yumuşak doğal yöntemleri yazıyorum.
Hipnoz- telkin- imajinasyon:Derin bir gevşeme hali diyebiliriz hipnoz için. Hipnozu uygulayan kişilerin telkinleriyle meditasyon benzeri bir hal gibi de düşünebilirsiniz. Korkulardan arınıp, gevşemeye yardımcı olup, bebeğinizin hareketlenmesine sebep olur. Rahatlatıcı bir müzik eşliğinde İmajinasyon, düzenli olarak gevşeme halinde bebeğin kolayca döndüğün hayal edilmesi de doğal bir yöntemdir. HypnoBirthing bu konuda iyi bir kaynaktır.
Rebozo tekniği: İspanyol ve Meksikalı ebelerin çoğunlukla başlarına ya da sırtlarına sardığı bir şaldır aslında. Hızlı bir gevşeme, rahatlama sağlayan bir metottur. Bedene direkt dokunulmadan şallar ile kıyafetiniz üzerinden rahatça yapılabilir. Bedeni gevşetir. Nefes alışverişini düzenlenir. Oksijen rahim kaslarına ve bebeğe daha rahat gider, bebeğin normal pozisyonuna gelmesine yardımcı olur.
Moxxa terapi: Asıl işleyişi akuprasör noktaları uyarmaktır. Üç bin yıldır da Çin tıbbında uygulanmaktadır. Puro gibi kalınlığı olan bir çubuktur ve yakılır. Ayak küçük parmak tırnağının yanında ki akuprasör noktaya sıcaklığını hissedecek derecede beş dakika süreyle tutulur. Diğer ayakta da aynı işlem yapılır. Bir hafta boyunca her gün iki tur- toplam yirmi dakika olarak uygulanır. Sonra doktor ya da ebe muayenesi olur, eğer dönmemiş ise dört beş gün ara verip tekrar yapılır. Burada amaç, akuprasör noktaya yapılan uygulama leğen kemiğinde ısınma sağlıyor, bu da bebeği harekete geçiriyor bebeğin dönmesini sağlıyor.
Karyopraktik uygulamaları: Karyopraktik Derneği “Kayropraktik nöromuskuler-iskelet sisteminin rahatsızlıklarının tanı, tedavi ve önlenmesinde ve bu rahatsızlıkların genel sağlık üstündeki olumsuz etkisi ile ilgilenen bir sağlık mesleğidir. Çıkık olmadan normal mekanik hareketliliğini yitirmiş eklemleri manipüle etmek, düzeltmek ve elle uygulanan teknikler üzerine yoğunlaşır” tanımlıyor. Burada önemli olan bir nokta uygulayıcının hamilelikte pelvik denge çalışabilen webster sertifikasına sahip olmasıdır. Bebek döndürmede, sırt ve bel ağrılarında da etkili bir yöntemdir.
Ters durmak: Kalça kemiklerinin yukarıda durmasını sağlamaktır. Ütü masasını koltuğa yaslayıp ters uzanmak, yoga pozları, su içinde ters durmak günlük yapılacak şekilde planlandığında bebeği harekete geçirmeye yardımcı olabilir.
Tüm doğal yöntemler denendi ancak bebek hala ters pozisyonda ise o zaman bizim ülkemizde doktorların- hepsinin olmasa da- uyguladığı bebeği anne karnında döndürülmesini sağlayan bir yöntem olan external cephalic version uygulabilir.
Eller anne karnında koyulur, bebeğin sabitlenemsi sağlanır. Ultrason klavuzluğunda bebeğin başını döndürmeye çalışır. Bebek kordonun baskı altında kalmaması ve bebeğin eşinin zarar görmemesi için bebeğin sağlığı sürekli monitöreden izlenir. Bu işlem için en iyi zaman, doğumdan hemen önce ya da henüz başladığı dönemdir.
2010 yılında Hollanda’da yapılmış olan araştırmada; 37. haftadan sonra makat prezentasyondaki fetusların eksternal sefalik versiyon ile baş gelişe çevrilmesinin sezaryen oranlarını azaltabilecek güvenli bir prosedür olduğunu gösteren bulgular mevcuttur. Ancak ülkemizde sıklıkla uygulanan bir yöntem değildir. Doktorunuzun bu konuda ki tecrübesi çok önemlidir.
Gebeliğin son zamanlarına kadar bebekler yan ya da makat pozisyonda olabilir. Yüz gebeden dört gebe oranında doğum anına kadar dönemeyen makat geliş dediğimiz bebekler vardır.
Bebeğiniz ters de olsa normal doğum yapabilirsiniz ya da ters duruşu etkileyen birçok sebeple sezaryen de olmanız gerekebilir. Bu dünyanın sonu değil, anneliğin başlangıcıdır.
Kaynaklar:
Vlemmix F. ve Ark., İmplementation of the external cephalic version in breech delivery. Dutch national implementation study of external cephalic version, BMC Pregnancy Childbirth. 2010; 10: 20
https://www.kayropraktikdernegi.com/kayropraktik-tanm
Mollahaliloğlu S. ve Ark., Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Uygulamalarında Yeni Dönem, Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Uygulamalarında Yeni Dönem
http://www.acupuncturebrooklyn.com/alternative-health/how-to-use-pole-moxahttps:/www.birthinternational.com/articles/midwifery/37-if-your-baby-is-breechhttp:/www.breech.co.uk/thetreatment.phphttp:/acupuncture.rhizome.net.nz/Downloads/Sample%20Chapter.pdf
BEBEĞİM NE ZAMAN DOĞACAK?
#Bebek Doğum Kanalına Ne Zaman Girer#Bebek Ne Zaman Döner#Hamilelikdogum
LinkedinFlipboardLinki KopyalaYazı Tipi
Anne Karnındaki Bebek Hareketleri Ne Zaman Hissedilir?
Yaklaşık 7 haftalık hamilelik, bebek zaten bazı basit hareketler yapmaya başlar. Ancak gerçek hareketlerin çoğu 10 hafta civarında başlar. Halihazırda çocuk sahibi olan annelerin çoğu, gebeliğin 16-18. Haftaları arasında bu hareketlerden haberdar olacaktır. Hamile kadınların yaklaşık dörtte Ancak 20 sonrası beklemek zorunda kalacaktır.
Bebeğin ilk hareketleri genellikle titreşim olarak tanımlanır. Bazı anneler ayrıca kelebeklere veya patlayan hava kabarcıklarına benzeyen hislerden de bahseder. Hamilelik ilerledikçe bu hareketler güçlenir. Bacakların ve kolların hareketleri kısa ve anidir. Bebek tüm vücudunu hareket ettirdiğinde, hamile kadınlar bebeklerinin dönüp döndüğünü hissettiklerini bildirirler. Bazı hareketler bazen görülebilir. Anne karnının büküldüğünü görebilir ve kısa bir süre dirseğini, ayağını veya elini görebilir.
Anne Karnındaki Bebeğin Hareketleri Kaçıncı Aydan İtibaren Fark Edilir?
Genel olarak, 32 kadar hareketler artar. Bu sıklık doğuma kadar aynı kalacaktır. Bebeğin hamileliğin sonlarında hareket etmek için daha az yeri olduğu için, hareketleri farklı hissedilebilir. Ayrıca daha küçüktürler ve omurgayı germek için rotasyonlar ve girişimlerle sınırlıdırlar. Bebek hareket ettiğinde anne için daha fazla rahatsızlık ve ağrıya neden olur.
Bebeğin hareketlerinin sıklığı, saatte 4 ila 100 arasında değişen büyük ölçüde değişir. Bu nedenle bazı bebekler diğerlerinden daha aktiftir. Bununla birlikte, bebeğin hareket sıklığını etkileyebilecek bazı faktörler vardır. Bazı anneler bebeklerinin akşamları daha aktif olduğunu bildirirler.
Bebek hareketini hissetmeden önce sabırlı olmak gerekir, çünkü ilk hareketleri anne tarafından hissedilen hamileliğin beşinci ayı civarındadır.
Bebek Hareketleri Yavaşlarsa endişe Edilmeli mi?
Bebeğinizin sürekli hareket ettiğini hissetmemeniz normaldir. Ayrıca ultrasonda, vücudunuzda farkında olmadan monitörde hareket ettiğini gördüğünüzü unutmayın. Aynı şekilde, özellikle aktif olduğunuz veya dikkatinizin dağıldığı günlerde onun hareketlerini hissetmeyebilirsiniz. 30. gebelik haftasından, etkin olup olmadığını ancak, en az 10 kez, günde (24 saat) bebeğinizin hareket hissetmek bekliyoruz.
26 haftadan sonra, bebeğiniz hareket etmiyor veya normalden daha az hareket ediyor gibi görünüyorsa, rahatlayın ve 2 saat boyunca hareketlerine dikkat edin. Sol tarafınıza uzanın ve bebeğinizin hareket ettiğini her hissettiğinizde bir kenara not edin.
Bu dönemde en az 6 farklı hareket fark etmelisiniz. Değilse, doğum yapacağınız doğum yerini hemen arayın veya bebeğinizin iyiliğinin değerlendirilmesi için doğrudan hastaneye gidin.
Bebek Hareketleri Neye Bağlıdır?
Hamilelik ilerledikçe, bebeğin hareketleri daha düzenli olacaktır. Bazen anne adayını rahatsız edebilseler bile, bu hareketler önemlidir çünkü fetüsün canlılığına tanıklık ederler. Aksine, bebek çok hareket ederse panik yapmayın. Etkinliği sağlıklı olduğunun bir işaretidir ve bu, doğumda mutlaka diğerinden daha gergin olacağı anlamına gelmez. Bebek aslında uyku evrelerini ve aktif olduğu uyanma evrelerini değiştirir.
Bebeğiniz de sizin gibi hareketli anlara ve dinlenme anlarına sahiptir. Bu yüzden önce ritmini belirlemeye çalışın. Doğal olarak, bebek uyurken hareketleri daha az önemlidir ve özellikle daha az reaktif olabilir.
Ancak genel olarak, kan şekerinde bir artış olduğunda, anne yedikten sonra Bebek heyecanlanır. Onu canlandırmak için şekerli su, meyve suyu içebilir veya şekerli yiyecekler yiyebilirsiniz. Çok soğuk bir içecek içmek de etkili olabilir. Göbek masajları, haptonomi seansları, şarkı söylemek ve hatta müzik çocuklarda duygu yaratır ve aynı zamanda kendilerini ifade etme isteği uyandırarak onları canlandırabilir. Bebek ayrıca iyi ve rahatlatıcı bir banyo yapmanın verdiği rahatlama hissine karşı da hassas olabilir çünkü bu vazodilatasyonu iyileştirir.