Gastrit kısacası mide zarı iltihaplanması demektir. Mide ise yenilen yemeklerin tampon görevini görmek ile görevli organdır. Yiyecekler mideye geldikten sonra asidik yapıdaki su ile sindirilir. Midede ayrı olan sindirim enzimleri de bulunur.
Antral Gastrit Nedir, Belirtileri Nelerdir?
Antrum adı verilen yani mide çıkışından hemen önceki yerde görülen gastrit çeşidine antral gastrit denilmektedir. Bu gastrit çeşidi, akut ya da kronik şekilde ortaya çıkabilir. Bunun belirtileri ise buna göre şekil almaktadır. En sık görülen gastrit formu antral olandır ve tüm gastritlerin %80 kadarlık kısmı bu türde ortaya çıkmaktadır. Bu gastritin ortaya çıkma nedeni ise helicobacter pylori bakterisidir.
Kronik Gastrit ise mide zarı iltihabının düzenli aralıklarla tekrarlanmasına verilen addır. Bu hastalık genellikle net bir belirti vermese de en sık belirtileri, yemekten sonra geğirme ve şişkinlik gibi hafif belirtilerdir.
Farklı nedenlere bağlı olarak ortaya çıkan bu hastalık A, B ve C tipi şeklinde ortaya çıkabilir.
A Tip Gastrit: Bir diğer adı Otoimmün Gastrit'tir. Vücuttaki bağışıklık sisteminin mide mukoza hücrelerine saldırısı sonucu meydana gelen bir akut gastrit çeşididir.
B Tip Gastrit: Diğer adı Bakteriyel gastrit olan bu tür, bakteriyel enfeksiyon sonucu ortaya çıkar. Bakteri türü olarak ise çoğunlukla helicobakter pylori sorumlu tutulur.
C Tip Gastrit: Toksik ya da kimyasal madde tahribatı sonucunda ortaya çıkar. Genellikle uzun süreli ilaç kullanan kişilerde görülür. İlaçlar dışında bu hastalığı tetikleyen nedenleri; aşırı alkol tüketimi ve biliyer reflü denilen hastalıktır. Biliyer reflü ise safraya ait olan sıvının onikiparmak bağırsağından mideye geri gelme durumudur.
Tedavisi Nasıl Yapılır?
1. Bu hastalıktaki ilk önce yapılması gereken mideyi rahatsız eden her türlü şeyden uzak durmak gerekir. Kahve, alkol, sigara bırakılmalıdır.
2. Belirtiler normalden çok şiddetli ise birkaç gün yemek yeme bırakılmalıdır. Zaten doğrudan olarak gastrit hastalığı gün yüzüne çok çıkarsa kişinin iştahı kesilmektedir.
3. Belirtiler hafif olduğunda ise mideyi yormayacak şeyler tüketilmelidir. Küçük öğünler yenilmelidir.
4. Strese bağlı olarak ortaya çıkabilen bu hastalık, yoga ve meditasyon gibi kas gevşetici olarak tercih edilebilir.
KİŞİSEL VERİLERİN ELDE EDİLMESİ VE İŞLENMESİ İLE İLGİLİ BİLGİLENDİRME FORMU
Acıbadem Sağlık Hizmetleri ve Ticaret A.Ş. (“Acıbadem”) ve Acıbadem’in hakim ve bağlı şirketleri (hepsi birlikte “Acıbadem Grubu” olarak anılacaktır.) tarafından, 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (“Kanun”) ve ilgili mevzuat kapsamında Veri Sorumlusu sıfatıyla, kişisel verileriniz, aşağıda açıklanan çerçevede ve 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu, 663 sayılı Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşlarının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname, Özel Hastaneler Yönetmeliği ve Sağlık Bakanlığı düzenlemeleri ve sair mevzuata uygun olarak işlenebilecektir.
1. Kişisel Verilerin elde Edilmesi, İşlenmesi ve İşleme Amaçları
Kişisel verileriniz Acıbadem Grubu tarafından sağlanmakta olan kamu sağlığının korunması, koruyucu hekimlik, tıbbî teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin yürütülmesi, sağlık hizmetleri ile finansmanının planlanması ve yönetimi amaçlarıyla ve Acıbadem Grubu şirketlerinin faaliyet konularına uygun düşecek şekilde; sözlü, yazılı, görsel ya da elektronik ortamda, çağrı merkezi, internet sitesi, sözlü, yazılı ve benzeri kanallar aracılığıyla elde edilmektedir. Sağlık verileriniz başta olmak üzere özel nitelikli kişisel verileriniz ve genel nitelikli kişisel verileriniz, Grup tarafından aşağıda yer alanlar dâhil ve bunlarla sınırlı olmaksızın bu maddede belirtilen amaçlar ile bağlantılı, sınırlı ve ölçülü şekilde işlenebilmektedir:
Acıbadem Grubu tarafından elde edilen her türlü kişisel veriniz (Özel nitelikli kişisel veriler de dahil fakat bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) aşağıdaki amaçlar ile işlenebilecektir:
İlgili mevzuat uyarınca elde edilen ve işlenen Kişisel Verileriniz, Acıbadem veya Acıbadem Grubu’na ait fiziki arşivler ve/veya bilişim sistemlerine nakledilerek, hem dijital ortamda hem de fiziki ortamda muhafaza altında tutulabilecektir.
2. Kişisel Verilerin Aktarılması
Kişisel verileriniz, Kanun ve sair mevzuat kapsamında ve yukarıda yer verilen amaçlarla Acıbadem ve Acıbadem Grubu tarafından Acıbadem Grubu’na dahil olan şirketler ile, Özel sigorta şirketleri, Sağlık bakanlığı ve bağlı alt birimleri, Sosyal Güvenlik Kurumu, Emniyet Genel Müdürlüğü ve sair kolluk kuvvetleri, Nüfus Genel Müdürlüğü, Türkiye Eczacılar Birliği, Mahkemeler ve her türlü yargı makamı, merkezi ve sair üçüncü kişiler, yetki vermiş olduğunuz temsilcileriniz, avukatlar, vergi ve finans danışmanları ve denetçiler de dâhil olmak üzere danışmanlık aldığımız üçüncü kişiler, düzenleyici ve denetleyici kurumlar, resmi merciler dâhil sağlık hizmetlerini yukarıda belirtilen amaçlarla geliştirmek veya yürütmek üzere işbirliği yaptığımız iş ortaklarımız ve diğer üçüncü kişiler ile paylaşılabilecektir.
3. Kişisel Veri Elde Etmenin Yöntemi ve Hukuki Sebebi
Kişisel verileriniz, her türlü sözlü, yazılı, görsel ya da elektronik ortamda, yukarıda yer verilen amaçlar ve Acıbadem’in faaliyet konusuna dahil her türlü işin yasal çerçevede yürütülebilmesi ve bu kapsamda Acıbadem’in akdi ve kanuni yükümlülüklerini tam ve gereği gibi ifa edebilmesi için toplanmakta ve işlenmektedir. İşbu kişiler verilerinizin toplanmasının hukuki sebebi;
Ayrıca, Kanun’un 6. maddesi 3. fıkrasında da belirtildiği üzere sağlık ve cinsel hayata ilişkin kişisel veriler ise ancak kamu sağlığının korunması, koruyucu hekimlik, tıbbı teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin yürütülmesi, sağlık hizmetleri ile finansmanının planlanması ve yönetimi amacıyla, sır saklama yükümlülüğü altında bulunan kişiler veya yetkili kurum ve kuruluşlar tarafından ilgilinin açık rızası aranmaksızın işlenebilir.
4. Kişisel Verilerin Korunmasına Yönelik Haklarınız
Kanun ve ilgili mevzuatlar uyarınca;
Mezkûr haklarınızdan birini ya da birkaçını kullanmanız halinde ilgili bilgi tarafınıza, açık ve anlaşılabilir bir şekilde yazılı olarak ya da elektronik ortamda, tarafınızca sağlanan iletişim bilgileri yoluyla, bildirilir.
5. Veri Güvenliği
Acıbadem, kişisel verilerinizi bilgi güvenliği standartları ve prosedürleri gereğince alınması gereken tüm teknik ve idari güvenlik kontrollerine tam uygunlukla korumaktadır. Söz konusu güvenlik tedbirleri, teknolojik imkânlar da göz önünde bulundurularak muhtemel riske uygun bir düzeyde sağlanmaktadır.
6. Şikayet ve İletişim
Kişisel verileriniz teknik ve idari imkânlar dâhilinde titizlikle korunmakta ve gerekli güvenlik tedbirleri, teknolojik imkânlar da göz önünde bulundurularak olası risklere uygun bir düzeyde sağlanmaktadır. Kanun kapsamındaki taleplerinizi, “https://www.acibadem.com.tr/acibademonline/hastaverilerinkorunmasi.html” web adresindeki “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Uyarınca Başvuru Formu” nu doldurarak;
Kanun kapsamındaki taleplerinizi, https://www.acibadem.com.tr/acibademonline/hastaverilerinkorunmasi.html web adresindeki “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Uyarınca Başvuru Formu” nu doldurarak ve formda belirtilen usullerle tarafımıza iletmenizi rica ederiz.
Halk arasında mide iltihabı olarak adlandırılan gastrit her yaşta insanı etkisi altına alabiliyor. Gastrit kendini midede yanma, ağrı ve şişkinlik olarak gösteriyor. Gastritin en yaygın sebeplerinin başında ise helibakter pilori, sigara kullanımı, alkol tüketimi, yaygın romatizmal ağrı kesici alımı da gastrite zemin hazırlayabiliyor. Teşhisle birlikte tedaviye hızla cevap veren gastrit, ihmal edildiğinde kanser gibi ciddi tablolarla sonuçlanabiliyor. Mide kanseri, dünyada kansere bağlı ölüm nedenleri arasında 2. sırada, görülme sıklığı olaraksa 4. sırada karşımıza çıkıyor.
Sebze ve meyvelerden fakir beslenme, yüksek tuz, tütsülenmiş ve beklemiş yüksek miktarda nitrat içeren gıdaların tüketimi mide kanserine zemin hazırlayabiliyor. Alkol ve sigaraya bağlı mide tahrişleri de bu olasılığı güçlendiriyor. Helikobakter pilori ise mide kanserini 3 - 6 kat arttırıyor. Tek başına kanser sebebi olmayan helikobakter pilori, intestimal metaplazi ve atrofik gastrit yaparak kanserin ilerlemesine neden olabiliyor. Midenin asit üretmemesi olarak bilinen sağlık sorunu atrofik gastrit ve vücudun yeteri kadar B12 vitaminine sahip olmamasından dolayı pernisiyöz anemi de mide kanserine zemin hazırlayan faktörler arasında sayılıyor. Ayrıca nitrozamin (nitrit ve aminlerin kimyasal birleşmesi sonucu oluşan kanserojen maddeler) ve safra asitleri de kansere gidişatı kolaylaştırır. Barret özofagus (reflü sonrası yemek borusunun alt kısmındaki normal mukozanın atipik mide-bağırsak mukozasıyla yer değiştirmesi), mide polipleri, genetik anormallikler ve ailede kanser sıklığı da diğer mide kanseri faktörlerdendir. Genellikle 50 - 60 yaşlarındaki bireylerde artış gösteren mide kanseri, gençlerde de görülebiliyor.
Çoğunlukla hiçbir belirti vermeden sinsice ilerleyen ve ancak ileri dönemlerde fark edilebilen bir hastalıktır. Giriş ve çıkış bölgelerinde olan kanserler erken, mide gövdesindeki kanserler ise geç belirti verirler. Mide ağrısı, erken doyma, şişkinlik, bulantı, kusma, zayıflama, ağız veya rektal yolla kanama, mide çıkışı tıkalı ise inatçı kusma, anemi ve lenf bezlerinde büyüme gibi semptomlarla kendini belli edebilir. Ayrıca B12 eksikliği, karaciğer testlerinde bozulma ve albumim düşüklüğü gibi laboratuvar testleri ile de ortaya çıkabilir. Bu nedenle sıradan mide yakınmaları dahi ciddiye alınmalı ve bir dahiliye ya da gastroenteroloji uzmanına başvurulmalıdır. Endoskopik inceleme teşhisin konulmasına destek sağlayacaktır.
Geçmeyen mide ağrıları, kanamalar, inatçı bulantı ve kusmalar, kilo kaybı, anemi ve karın ağrıları yaşanıyorsa mutlaka gastroskopi yaptırılması gerekir.
Sindirim yolunda oluşan kanserli veya anormallikler (lezyonlar), endoskopik mukozal rezeksiyon ile çıkarılabiliyor. Bu yöntem, erken evrede tanı koyulan mide kanseri vakalarına endoskopik ultrasonografi yapıldıktan sonra uygulanabiliyor.
Cerrahi ameliyatlar, mide kanserinde en fazla tercih edilen tedavi yöntemidir. Gastrektomi olarak adlandırılan bu yöntemle mide kısmen veya tamamen alınır. Bu yöntemle ayrıca mide çevresindeki bazı dokular da alınabilir. Tedavide, tümörün evresine göre cerrahi yöntem ile kemoterapi arasında yer değişikliği yapılabilir.
Mide kanseri tedavi yöntemlerinden bir diğeri de kemoterapidir. Kemoterapi, ilaç kullanımı ile kanserli hücrelerin öldürülmesi olarak açıklanabilir. Sistemik bir tedavi yöntemi olan kemoterapide verilen ilaçlar kan yoluyla vücuda salınır. Kanser aşırı derece yayılmamışsa, kanserin temizlenmesi, midenin bir kısmının alınması kemoterapiyle birlikte önerilebilir.
Mide kanserine tam anlamıyla neyin yol açtığı bilinmediği için hastalığı önlemenin kesin bir yolu yoktur. Ancak günlük yaşamınızda yapabileceğiniz birkaç değişiklik kanser riskini azaltmanıza destek olacaktır.
Midenin antral bölgesinde mide astarının kronik gastrit sonucunda aşınmaya başlaması ile birlikte kan kusma ve diğer belirtiler yoğun olarak görülecektir. Ülser gibi hastalıklar oluşabilir.
İçindekiler
Eroziv Antral Gastrit Endoskopi Görüntüsü
Eroziv antral gastrit oluşması daha çok kronik olarak gastrit sorunu yaşamakta olan hastalarda görülmektedir. Midenin antrum bölümü içerisinde gastrit oluşması durumunda Eroziv antral gastrit meydana gelmektedir. Kronik olarak gerçekleşecek gastrit oluşması daha çoğunlukta helikobakter virüsünden kaynaklanacaktır. Mide mukozasına yerleşmiş olan bu virüs zaman içerisinde mide zarının iltihaplanmasına neden olacak bir durum gelişimine neden olacaktır. Kişilerde tedavi edilmemesi durumunda hastalık ilerleyecektir. Hastalığın ilerlemesi durumunda mide zarı ve midenin mukozasında deliklerin açılmasına ve yaranın oluşmasına neden olur. Hastaların tedavisi yapılmaması ve beslenmesine dikkat etmemesi durumunda ülser oluşacağı gibi mide kanserinin görülmesi de söz konusu olabilir. Tedavisinin gerçekleşmemesi durumunda hastalık ilerleyecek ve antral bölgede meydana gelen gastrit mide astarında ki iltihaplanma özellikle de midenin yanında bulunan pankreasa yayılması sonucunda bulbit ortaya çıkacaktır.
Hastalığın oluşması ile birlikte sıklıkla kişilerin mide astarında iltihaplanma sonucunda aşınma söz konusu olur. Özellikle de antral bölgede gelişmesi durumunda eroziv gelişmesi söz konusu olacaktır.
Gastrit hastalığına sahip olan kişilerde meydana gelen belirtiler arasında karın bölgesinde şiddetli ağrının olmasına neden olacak durum gelişecektir. Kişilerin kronik gastrit gelişimi durumunda bu belirtiler hızla insanların hayatı içerisinde ortaya çıkmayacaktır. Zaman içerisinde belirtilerin ortaya çıkacak olması ve zaman içerisinde belirtilerin şiddetlenecek olduğu da bilinmelidir. Eroziv gastrit hastalarında sıklıkla şu belirtiler yoğun olarak görülmektedir.
Midenin antral bölgesinde bulunan mide zarının aşınmaya başlaması ile birlikte ortaya çıkacak olan eroziv gastrit gelişimi ile birlikte hastalarda ciddi belirtilerin ortaya çıkması da söz konusu olur.
Özellikle kusma sırasında kan gelmesi ve çok koyu renkli dışkı yapması neticesinde kişilerde müdahale edilmesi gerekmektedir.
Eroviz antral gastrit oluşması nedenleri arasında gastrit hastalığının kronik olarak ortaya çıkmasına neden olacak bakteri sonucunda gelişecektir. Kişilerin ayrıca viral enfeksiyonlar yaşaması sonucunda ya da sindirim bozuklukları neticesinde de kişilerde gastrit oluşmasına neden olacak mide zarında iltihaplanma görülecektir. Ayrıca şu nedenlerden dolayı da meydana gelebilir.
Kişilerin çoğunluğunda helikobakter isimli bakterinin neden olduğu mide zarında aşınmanın oluşmaya başlaması ile birlikte ortaya çıkacak olan eroziv gastrit hastalığını tetikleyecek bir durum ise kişilerin stresli bir yaşama sahip olmaları olacaktır. Bu nedenle de hastaların stresten olabildiği kadar uzak durmaları önerilmektedir.
Alkol ve sigara mide zarının etkilenmesinde ve iltihaplanmasında etkili olur. Bu nedenle de sigara ve alkol kullanımını olabildiği kadar kişilerin azaltması tavsiye edilmektedir.
Hastalarda gastrit belirtisinin artması ve kan kusmaya başlaması gibi semptomlar ortaya çıkması durumunda kişilere ilk olarak bakteriden kaynaklanıp kaynaklanmadığını tespit etmek için bir takım testler yapılmalıdır. Özellikle de hastalara yapılacak olan endoskopik görüntüleme ile midenin içerisine bakılacaktır. Bu işlem sırasında midenin astarının aşınmasına neden olan bakterinin tanısının konulması için endoskopik yöntem sırasında mideden doku örneği biyopsisi alınacaktır. Hastalığın her zaman için uygun tedavisinin doktor tarafından başlatılabilmesi için midenin antral bölgesinde ki mide zarının aşınmasının tanısı konulması gerekmektedir. Ayrıca tanıyı koymak için endoskopik görüntüleme dışında mide röntgenine ve mide ultrasonuna da bazı hastalarda ihtiyaç duyulabilir.
Hastalığın tedavisi için tanı konulmasının ardından ilk olarak bakteriye rastlanması sonucunda bu bakterinin ölmesi için doktor antibiyotik tedavisine başlayacaktır. Hastaların yaşam tarzında ciddi bir değişiklik yapmaları ve diyet programına girmesi gastrit oluşmasını engelleyecektir. Kişilerin her zaman için stresi hayatlarından çıkarmaları gerekmektedir. Doktor tarafından reçete edilecek olan ilaçlar midenin asit salgılanması sonucunda sindirimi sağlayacaktır. Fakat bu asit çok fazla olması durumunda kişilerde gastrit gelişimine zemin hazırlar. Bu durum içerisinde midenin asit salgılanmasını azaltmak için bazı kimyasal ilaçların kullanımı hastalığın tedavisinde ve hastanın sağlığına kavuşmasında çok etkili olacaktır. Kişilerin mide iltihabını azaltmak amacıyla E vitamini içeren yiyecekler tüketmesi ve gün içerisinde sıvı alımına çok dikkat etmesi gerekmektedir.