Arılarda Nosema Hastalığı dendiğinde eski yıllarda hiç arı ölümleri akla gelmezdi. O yıllarda nosema uzun süren kış günlerinde barsaklarda birikmiş olan atık maddelerin neden olduğu mikroorganizmalar arılarda güneşin ilk kendini gösterdiği günlerde dışkılama faaliyeti ile kendini gösterirdi. bir kaç beslenme sonucunda barsak faaliyetleri başlar ve barsaklardaki atık unsurlar dışarı atılarak hem arı rahatlar hemde koloni daha hızlı bir gelişme ortaya koyar.
Son yıllarda bu basit nosema hastalığının ortaya çıkmasının ardından daha ileri bir hastalık ortaya çıktı Arılarda Nosema Hastalığı ile ilgili birinci ve arıcıların çok rahatsızlık duymaması gereken nosema serena dan başka Arılarda Nosema Hastalığı serena denen bir başka hastalık daha son yıllarda ortaya çıkmıştır ki. Arıcıların korkulu rüyası olmuştur. bu rahatsızlık gitti gelmez hastalığı olarak tanımlanmaktadır.
Arıcılar arasında bu tabirle anılmasının nedeni çok kalabalık bir kadroya sahip olan bir arı ailesi bu hastalık mikropları ile karşı karşıya geldiklerinde çok kısa bir zaman dilimi içerisinde kadrolar azalmakta ve araziye giden arılar bir daha geriye gelememektediler. koloni son derece zayıflamaktadır. bir avuç arı ile ana arının çok kısa bir sürede kadro azalması ile ortaya çıktığını gören arıcılar kesinlikle arılarda nosema olduğu kanaatine hasıl olmalıdır.
Hangi Etkenler Arılarda Nosema Hastalığına Neden Olur?
Neden Arılarda Nosema Hastalığı ile mücadele etmek konusunda arıcılarımız imtina etmektedir. bu genellikle arıcıların bu hastalığı tanıyamadıklarından kaynaklanmaktadır. Nosema serena genellikle rutubetli ortamların yüksek olduğu yerlerde meydana gelmektedir. ancak bu hastalığın mikrobunun çok hızlı bir zaman diliminde çoğalıp uyku halindeki sürenin çok uzun sürebilmesi korkulu rüya haline gelen serena mikrobunun arıların gelişmesine ve yok olmasına neden olmaktadır.
Yapılacak olan iş arılarımızın ilkbahar ve sonbahar beslenmesinde kullanılacak olan besinlerin içine nosema mikrobunu ortadan kaldıracak olan bir yem katkı maddesinin kullanılması şekilinde olacaktır. Veteriner hekim Ömer Pekcanın ar ge çalışmaları ile arıların severek tükettiği tüketirken de hastalık mikroplarından kurtuldukları ve ciddi yumurtlama kabiliyetinin artmasına vesile olan içeriğii nosemaya son dedirtecek ürünlerin ortaya konduğu ürünleri kullanmak verim artırmaya neden olacaktır.
Bal Arılarında Nosema Hastalığı, Nosema apis isminde ki hücre içi bir parazit tarafından meydana getirilen ergin arı hastalıklarından olup tüm arı hastalıkları içinde en yaygın olanlarından birisidir. Arıların sindirim sisteminde bozukluk yaparak verim düşüklüğüne yol açarak ekonomik kayıplara neden olur. Bu hastalık arı ölümleri de yapmaktadır. Rutubetli yerlerde ve mevsimlerde nosemosis in görülme ihtimali daha fazladır. Hastalıkla genellikle yavruların çoğaldığı ilkbahar mevsiminde görülmektedir. Yaz mevsiminde ise görülme oranı azalmaktadır.
Nosema apis sporları arılar tarafından yutulduğunda, mide içinde 30 dakika içinde filizlenirler. Organizma daha sonra mide astarının hücrelerine nüfuz eder. Hücre içeriğini gıda kaynağı olarak kullanarak hızla çoğalmaya ve çoğalmaya devam eder. Konak hücrede 6 ila 10 gün içinde çok sayıda spor üretilir. Parazit ayrıca bitişik sağlıklı hücrelere nüfuz edebilir ve enfekte olabilir. Bu enfeksiyonu daha fazla yayıyor.
Yetişkin arıların normal sindirim süreci sırasında, mide astarının sağlıklı hücreleri mideye dökülür. Açık fırlatırlar ve sindirim enzimlerini serbest bırakırlar. Enfekte olmuş hücreler de bu şekilde dökülür, ancak nosema sporlarını sindirirler ve sindirim suyunu çıkarmazlar. Bu sporlar, mide astarının diğer sağlıklı hücrelerine bulaşabilir. Birçok spor, bağırsaklardan geçer ve arının dışkısında (dışkıda) bulunur.
Parazit soğuğa oldukça dirençli, sıcak ve kuraklığa karşı son derece duyarlıdır. Spor, arı dışkısında 2 yıl, balda ve ölü arıda 1 yıl, toprak da 44–71 gün canlı kalabilmektedir
Enfeksiyon normalde enfekte olmuş arılardan yeni nesil yetişkinlere geçmez. Bunun yerine genç arılar, kontamine tarakları temizledikçe sporları aldıklarında enfekte olurlar. Hastalığın bulaşmasında, ergin arıların dışkıları, kendileri, sular, hastalıktan ölen arılar, bulaşık bal, nektar, polenler, yabani arılar, kovan içine girip çıkan karınca ve diğer böcekler, kovan temizliğinde kullanılan arıcılık malzemeleri, bulaşık petek ve çerçeveler önemlidir. İşçi arı, erkek arı ve ana arı hastalığa yakalanabilir. Arı larva ve pupaları hastalığa yakalanmazlar. Bazı arı kolonileri parazit olsa dahi hastalanmayabilir.
Anasız kalma, yetersiz beslenme, polen ve nektar kaynaklarının yetersiz kalması, kalitesiz balla beslenme, hasta ana arının az yumurtlaması, kolonide Varroa Jacobsoni Hastalığı olması hastalığın şiddetini artırır.
Hastalık çevre şartlarına bağlı olarak hafif ya da şiddetli seyreder. Nosema hastalığı şiddetli olduğunda % ölüm yapabilir. Uzun süren şekli ise %10–30 meydana getirir.
Nosema hastalığı hızlı seyreden şekli, bahar aylarında görülür. Her yıl görülmeyebilir.
Yaz aylarında, çoğu bal arısı kolonisi, kolonide belirgin bir etkisi olmayan ya da hiç yok olan birkaç enfekte arı taşır. Sporlar taraklarda da kalabilir. Sonbahardaki hava değiştikçe, bu sporlar bir nosema salgını başlatabilir. Yılın bu zamanında arıların kaybı çok ağır olabilir.
Kış kayıpları da ağır olabilir. Kötü hava koşulları nedeniyle kovanlarında sınırlı olan enfekte arılar, tarakları kirleten kovanın dışına çıkarak dışkı ve sporlar ile iç kovanın içine girebilir. Bu, önceki sonbaharda üretilen sporlarla birlikte baharda enfeksiyona neden olur.
Bahar salgınları genellikle sıcaklığın artmaya başladığı Ağustos ya da Eylül ayının sonlarında başlar. İlkbaharın sonlarına veya yazın başlarına kadar sürebilirler.
Sıcak hava geldiğinde, hastalık daha iyi uçuş koşullarına bağlı olarak azalmaya başlar. Enfeksiyon kaynağı, arıların kovanın dışına dökülebilmesi ve böylece tarakların kontaminasyonunun azaltılması nedeniyle büyük ölçüde ortadan kaldırılmıştır.
Peteklerde ishalden kaynaklanan kahverengi lekeler, kovan içi ve dışında kahverengi lekeler fark edilir. Bunlar ince kalın lekeler tarzındadır. Bu tip lekeler, gıda ve çevreye bağlı olarak şekillenen arının dizanteri haliyle karıştırılabilir. Hasta arıların karınları şişkindir. Kovan önünde sürünürler, uçamazlar ve kanatları iki yana açık vaziyettedir.
İğneleme refleksi yoktur. Arıların yaşam süreleri kısalır. Felç olan arılar ölürler. Arılar dışkılarını uzağa yapacak kadar bekleyemediklerinde kovan içine, üzerine ve giriş kısmına bırakırlar. Hastalığın uzun sürmesi halinde kovanda genç arı sayısı artmasına karşın ergin arı sayısında azalma vardır. Bundan dolayı tarlacık gibi hizmetlerde aksamalar görülür. Kovanda yalancı ana problemi çıkabilir. Ana arının yumurta kalitesi azalır.
Nosema apis sporları bal veya polende oluşabilir. Araştırma raporları, bal arı işçilerinin kraliçe postalama kafeslerinde, kraliçe bankalarında ve kraliçe çiftleşme çekirdeklerinde nosemaya kraliçeler gönderebildiğini göstermektedir.
Veteriner Hekimi nize danışın.
Hastalıktan korunmak için koloniler güçlü tutulmalı, polen ve nektar kaynaklarına zamanında gitmeli, anasız, yaşlı ya da verimsiz ana arılarla çalışmamalıdır. İlkbahar ve sonbahar bakım ve ilaçlamaları düzenli yapılmalıdır. Hastalıklı arı aileleri pürmüzle yakılmış ya da kimyasal ilaçlarla dezenfekte edilmiş kovanlara aktarılmalıdır. Zayıf ve anasız koloniler birleştirilirken hasta olmamalarına dikkat edilmelidir. Kovanlar yerden 30–35 cm yüksekliğe konulmalı, havalandırmanın kolay olması için kovan hafif öne doğru meyilli olmalıdır.
Tags:arıarı hastalıklarıNosema apisNosema hastalığı
Arifağa Mahallesi'nde üretici Selami Kılıç, kovanlarına bakmak için geldiğinde yüzlerce arısının telef olduğunu gördü.
Durumun bildirilmesi üzerine bölgeye gelen Sakarya İli Arı Yetiştiricileri Birliği ekipleri, yaptıkları incelemede, arıların nosema hastalığından telef olduğunu belirledi.
Birlik Başkanı Mustafa Ör, Yönetim Kurulu üyeleriyle Kılıç'a "geçmiş olsun" ziyaretinde bulundu.
Ör, burada AA muhabirine yaptığı açıklamada, hastalığa neden olan "nosema apis" mikroorganizmasının, işçi arıların verimini azaltıp ömrünü kısalttığına dikkati çekti.
Arıların sindirim sistemi yoluyla hücresine giren bu sporların çoğalarak damarları patlattığını anlatan Ör, hastalığın bulaşmasını önlemek için peteklerin değiştirilmesi gerektiğini vurguladı.
Ör, "nosema apis" sporlarının asetik asit buharında öldüğüne dikkati çekerek, "Arılı koloniler ile arıcılıkta kullanılan ekipman ve boş kovanlara mutlaka yüzde 80 asetik asit tutulmalıdır." dedi.
Ilıman bölgelerde hastalığın kontrol altında tutulması gerektiğini ifade eden Ör, "Kontrol için iyi arıcılık düzenlemeleri, bal mumunun yenilenmesi, peteğin buhara tutulması, ısı uygulaması yapılması ve fumagilin kullanılması gerekmektedir. Bunların yapılmasıyla hastalığın zararlı etkisinden korunmak mümkün olmaktadır." diye konuştu.
Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.