Yaprak sarması, hazırlaması uzun süren fakat sofrada yerini aldıktan sonra dakikalar içerisinde biten bir lezzet! Türk mutfağının olmazsa olmazı yaprak sarmasının lezzeti için elbette en önemli unsur, kullanılan asma yaprağı… Haziran ayıyla beraber asma yaprağının tam zamanı gelmişken, kendi salamura asma yaprağınızı hazırlamak isterseniz tarifimize buyrun! Asma yapraklarınız çoktan hazırsa, sizi Zeytinyağlı Yaprak Sarması tarifimize alalım!
Malzemeler:
1,5 kilogram taze asma yaprağı
1 su bardağı kaya tuzu
1 çorba kaşığı limon tuzu
Yaklaşık 1.5-2 İçme suyu
Yapılışı:
1- Asma yapraklarını ayıklayıp iyice yıkayın.
2- İçme suyunu tuz ve limon tuzu ile karıştırıp kaynamaya bırakın. Tuz taneleri iyice eridikten sonra ocaktan alıp ilk sıcağının geçmesini bekleyin.
3- Asma yapraklarını önce geniş ve biraz derin bir kabın içerisine yerleştirin. Üzerine hazırladığınız tuzlu suyu dökün.
4- Ara ara yaprakların yönlerini değiştirerek tamamı sarı renk alana kadar bekletin.
5- Yaprakların rengi iyice döndükten sonra (yaklaşık 10-12 saat sürebilir) yaprakları plastik bir bidona veya cam kavanozlara hafifçe bastırarak yerleştirin.
6- Hazırladığınız tuzlu sudan yaprakların üzerine kadar gelecek şekilde dökün. Ardından kavanozun kapağını sıkıca kapatın.
7- Hazırladığınız salamura yaprakları serin ve güneş almayan bir yerde saklamaya özen gösterin. Kullanmadan önce ılık suda fazla suyunu aldıktan sonra yaprak sarmalarınızı hazırlayabilirsiniz.
Salamura Asma Yaprağı Hazırlamanın Püf Noktaları Nelerdir?
1- Salamura asma yaprağı hazırlamanın en önemli püf noktası, kullanılacak olan yaprakların tazeliği ve kalitesidir. Eğer mümkünse, mevsiminde taze toplanmış yaprakları kullanmanızı öneririz.
2- Kullanacağınız yaprakların ince ve damarsız olmasına özen gösterin. Sert ve kart yapraklar piştiğinde lezzetsiz olacaktır.
3- Salamurada kullanacağınız tuzun kalitesi de çok önemlidir. Market tuzları yerine kaliteli bir kaya tuzu kullanabilirsiniz.
4- Kavanozları kapattıktan sonra havasını tamamen aldığınıza emin olun. Aksi taktirde kavanoz hava alırsa, asma yaprakları bozulacaktır.
5- Limon tuzu opsiyoneldir. Dilerseniz kullanmayabilirsiniz.
Salamura yöntemi, birçok besini mevsimi dışında da sağlıkla tüketmek amacı ile yüzyıllardır kullanılan bir saklama yöntemidir. Besinleri fermente etmek amacı ile kullanılan bu yöntem ile turşu, asma yaprağı, beyaz peynir ve zeytin yapımında sıklıkla tercih edilen yöntemdir. Mevsiminde asmalardan toplanan yaprakları, tuzlu suyun içerisine basarak uzun süre sağlıkla ve güvenle tüketebilirsiniz.
Geçmiş yıllarda köylerde büyük bir özenle hazırlanan salamura asma yaprağı, günümüzde gıda markaları tarafından geleneksel üretim şekline uygun koşullarda farklı boyutlarda ambalajlanarak satışa sunuluyor.
Genellikle yaz aylarında uygulanan salamura yöntemi ile yazın toplanan asma yapraklarının kışın da sağlıklı bir şekilde tüketilmesine imkân sağlıyor. Genellikle üzüm bitkisinin yapraklarının toplanarak tuzlu su içerisine basılması ile üretilen salamura asma yaprağı ürünleri ile lezzetli yemekleri her mevsim tüketebilirsiniz.
Sevilerek tüketilen zeytinyağlı sarmaların ham maddesi olan asma yaprağı, lezzetli tadının yanı sıra düşük kalori oranına sahip bir gıda maddesidir. Salamura asma yaprağının besin içeriği incelendiğinde; A, B6, C, E ve K vitaminleri ile demir, kalsiyum, lif, magnezyum, manganez gibi mineraller açısından oldukça zengindir.
Oldukça zengin bir besin içeriğine sahip olan salamura asma yaprağı, eşsiz aroması ve benzersiz lezzetinin yanı sıra insan vücudu için birçok fayda sağlamaktadır. Salamura asma yaprağının faydalarını sizler için araştırdık ve derledik.
Türk mutfağında sevilerek tüketilen dolmaların ve sarmaların ana malzemelerinden olan asma yaprağı, Türk mutfağının yanı sıra Yunan, Bulgar, Arap, Rumen ve Vietnam mutfağında da kullanılan bir besindir. İçeriğinde yüksek oranda tuz bulundurduğu için salamura asma yaprağını kullanmadan önce bir süre haşlayarak tuzundan arındırmanız gerekmektedir. Ardından lezzetine hayran kalacağınız zeytinyağlı sarmaları hazırlayabilirsiniz.
İlkbahar ve yaz aylarında taze haliyle kullanılan asma yaprağı, salamura edilerek kışında sağlıkla ve güvenle tüketebileceğiniz bir gıda maddesidir. Salamura asma yaprağını ağzı kapalı bir şekilde güneş ışığı almayan serin bir alanda güvenli bir şekilde saklayabilirsiniz.
Gıda markaları tarafından hijyenik koşullarda üretilen salamura asma yaprağı ürünlerinin fiyatları, ambalajının boyutuna göre değişkenlik göstermektedir. Geleneksel üretim şekline uygun koşullarda üretilen salamura asma yaprağı çeşitlerini Peynirci Baba online satış mağazamızda yer alan Salamura Asma Yaprağı Çeşitleri ve Fiyatları kategorisinden en ucuz satış fiyatları ile satın alabilirsiniz.
En Taze Salamura Asma Yapraklarını Sizlere Özel Fiyatlarla Satın Almak İçin Tıklayın
Taze uç yaprak kaliteli sarma yapabilmek için en önemlisidir. Karaot Köyü’nde topladığımız uç yaprakları size gönderiyoruz ve uç yapraklar ile ilgili bütün detayları yazımızda anlatacağız. Taze uç yaprak adı üstünde asmanın en uç kısımlarında bulunan yapraklardır. Asmanın en uç kısmında bulunan yapraklar neden önemlidir, diğer yapraklar olsa ne olur gibi sorular var. Bunların hepsini yazımızda detaylı bulabileceksiniz.
Asma ağaçları Nisan gibi yeşillenmeye ve yapraklar büyümeye başlar. Mayıs ayının başlarında yapraklar toplanır hale gelir. Aslında bu dönemde toplanan yapraklar oldukça kaliteli olur. Uç yaprak olmasa bile kalitesi çok yüksektir. İlk çıkan yapraklar olduğu için hepsi taze ve incedir.
Ancak Mayıs ayının sonunda ve Haziran ayında toplanan yapraklar kartlaşmaya (olgunlaşmaya) başlar. Bu sebepten dolayı uç kısımda bulunmayan yapraklar olgunlaşmıştır. Bu sebeple damarlı, olgun ve sert yapraklar olur. Ancak uç kısımda bulunan yapraklar yeni doğduğu için tazedir. Bu sebeple damarsız, taze ve ince yapraklar uç kısımlardan çıkmaktadır.
Asmanın uç kısımlarından toplanan yapraklar her zaman tazedir. Bağbozumuna yakın bir zamanda bile uç yaprak toplansa taze olacaktır. Bu sebeple özellikle uç yaprak tercih edilmektedir.
Ülkemizin en kaliteli üzümleri Manisa bölgesinde yetişmektedir. İzmir’in Manisa’ya yakın olan Kemalpaşa, Torbalı gibi ilçelerinde de kaliteli üzüm bağları vardır. Ege bölgesinde bulunan üzüm bağlarının çoğunluğu sultaniye cinsi üzümdür. Sultaniye üzüm çekirdeksiz beyaz üzümdür.
Sultaniye cinsi üzümün yaprağı çok fazla büyümez. Orta büyüklükte kalacaktır. Verim daha fazla üzüme gideceği için yapraklar çok fazla büyümemektedir. Aslında bu durum birçok ev hanımı için tercih sebebidir. Cins itibariyle çekirdeksiz üzümün yaprakları taze, damarsız olmaktadır. Uç kısımlardan toplandığı sürece en kaliteli bağ yapraklarıdır diyebiliriz.
Son yıllarda Tokat yaprağı ünlenmiştir. Tokat bölgesinde yetişen üzüm bağları, tamamen yaprak ticaretine dönmüştür. Üzümden daha fazla yaprak ticareti yapılmaktadır. Ülkemiz için birçok çeşitlilik yaratmış olsa bile Manisa-İzmir bölgesinde yetişen kalitede yaprak olması mümkün değildir. Cinsi itibariyle büyük boyutlu ve sert yapraklardır. Ama Manisa bölgesinde üzüm yaprağının ticareti ön planda tutulmadığı için Tokat yaprağı daha fazla ön plana çıkmaktadır.
Üzümler maalesef çok hassas ürünlerdir. Bu sebeple hastalıklardan çok fazla etkilenir. Sulama yoluyla veya püskürtme ile ürünlere çok yüksek miktarda ilaçlama yapılmaktadır. Aslında ilaçlama yapmadan üzüm yetiştirmek mümkündür ama üreticilerin %90’ı maalesef tarım ilacı kullanmaktadır.
Üzümlerde yapılan sulama faydalı gibi görünse de, üzüme ait kaliteyi düşürmektedir. Üzümlerde yapılan yüksek oranda sulama yüzünden meyve olması gerekenden çok daha fazla büyür. Bu sebeple kalitesini, aromasını, tadını kaybeder. Normalde çekirdeksiz sultaniye üzümde boğaz yakması hissetmeniz gerekir. Ancak son zamanlarda üretilen çekirdeksiz üzümlerde bunu hissetmeniz maalesef mümkün olmuyor.
Üzüm bağlarında yapılan ilaçlamaların büyük çoğunluğu yapraklara yapıldığı için çok büyük sorun teşkil etmektedir. Üzüm bağlarında Mayıs ayında uç kırma işlemi yapılır. Dalların uç kısımları kırılır ve gücün üzümlere gitmesi sağlanır. Bu işlemden hemen sonra yüksek oranda ilaçlama yapılır. Bu ilaçlama sonrasında yaprak toplanması yanlış ve tehlikelidir.
Karaot Köyü dünyanın en kaliteli toprakları arasında bulunan bölge içerisindedir. En kaliteli üzüm cinsi olan sultaniye üzümün yetiştiği topraklardır.
Köyümüzde yetiştirdiğimiz bütün ürünler gibi taze asma yaprakları da en üst seviye kalitededir. Özellikle kuru basım taze yapraklarımızı öneriyoruz. Piyasada kuru basım olarak yapımı çok yaygın bulunmamaktadır. Tuz ve limon miktarlarını istediğiniz gibi evde kendiniz ayarlayabilirsiniz.
Sosyal medya üzerinden bizi takip edebilirsiniz. Instagram adresi : karaotorganik
Ürünlerimiz hakkında daha fazla bilgi almak ve sipariş verebilmek için mağaza bölümünü ziyaret edebilirsiniz.
1.143
Türk Mutfağı’nın favori tatlarından biri olan yaprak sarmanın mimarı asma yaprağı, yazı müjdeleyen mayıs ayında toplanmaya başlıyor. Asma yaprağı, toplandıktan sonra çeşitli saklama yöntemleriyle sonraki dönemlerde yenmek üzere sofralarımızı taçlandırmaya devam ediyor. Salamura ve şişeleme asma yaprağını saklama yöntemlerinin başında geliyor.
Asma Yaprağı Seçerken Nelere Dikkat Etmeliyiz?
Asma Yaprağı Hangi Aylarda Toplanır?
Asma yaprağı yılda 2 kez, Mayıs ve Haziran aylarında toplanır. Bu aylardan önce toplanırsa henüz olgunlaşmamış, sonra toplanırsa çok olgunlaşmış demektir. Asma yaprağı genellikle beyaz üzüm yapraklarından tercih edilir. Beyaz üzümün yaprağı hem daha incedir, hem de damarları daha azdır.
Sarmalık Yaprak Nasıl Olmalı?
Asma yaprağı seçerken, hangi yemeklerde kullanacağınıza da dikkat etmeniz gerekir. Zeytinyağlı yaprak sarma yapacaksanız geniş ve ince yaprakları, etli sarma yapacaksanız daha küçük yaprakları tercih etmeniz gerekir. Eğer balık sarmak için kullanacaksanız, yaprağın boyu balığın boyutuna yakın olmalıdır.
Yapraklar Toplandıktan Sonra Ne Yapılmalı?
Asma yaprağını topladıktan sonra saklamak için 2 farklı yöntem kullanabilirsiniz.
Salamura: Asma yaprağının taze olarak tüketildiği mayıs ayında kışın tüketmek için yapılan salamura en yaygın saklama yöntemlerinin başında geliyor. Salamura yaparken taze yapraklar alınır. 10-15 yaprak parlak tarafları üst üste gelecek şekilde konularak “el” denilen demetler oluşturulur. Oluşturulan yaprak demetleri genişçe bir tepsiye alınır. Diğer taraftan tencerede tuzlu su kaynatılır. Kaynamış tuzlu su yaprakların üzerine dökülür. Suyun yaprakları kapatacak miktarda olması yeterlidir. 2-3 saat bu şekilde tuzlu suda bekletilen yapraklar çıkarılır hafifçe suyu sıkılır ve demetler nazikçe ikiye katlanarak cam kavanoza sıkıştırılarak doldurulur. Demetler arasına bir miktar tuz serpmek gerekir. Kavanoza hava kalmayacak şekilde yerleştirme işlemi bittikten sonra üzerine bol tuzlu su dökülerek varsa temiz bir taş yoksa da temiz bir buzdolabı poşeti yaprakların üzerine konur ve kapağı sıkıca kapatılır. Son olarak hazırlanan salamura yapraklar güneş almayan serin bir yerde muhafaza edilmeye başlar. Mayıs ve haziran ayında yapılan salamuralar kış boyunca sofralarda önerdiğimiz tariflerle afiyetle yenebilir.
Şişeleme: Şişelemede içleri tamamen kurutulmuş 1.5-5 lt’lik pet şişeler seçilir. Beşerli, onlu hazırlanan ‘eller’ parlak yüzeyleri pet şişenin dip kısmını görecek şekilde üst üste sıkıştırılarak pet şişe doldurulur. Şişelemede önemli detay şişenin içinde hava kalmayacak şekilde yaprakların doldurulmasıdır. Tüm eller şişeye konur ve kapak sıkıca kapatılır. Sonrasında ışık almayan bir yerde şişeler yaprakların renginin sarıya dönmesi beklenerek saklanır. Yaprakların rengi sarıya dönmeye başladığı dönemde şişenin kapağı oynatılarak şişede kalan hava varsa tamamen çıkarılır ve kapak sıkıca tekrar kapatılır. Bu şekilde yapraklarınızı uzun saklamaya devam edebilirsiniz.
Şunlara da göz atın;