atatürk ilkeleri ve bu doğrultuda yapılan inkılaplar / İlke ve İnkılapları

Atatürk Ilkeleri Ve Bu Doğrultuda Yapılan Inkılaplar

atatürk ilkeleri ve bu doğrultuda yapılan inkılaplar

İnkılapçılık İlkesi Doğrultusunda Yapılan İnkılaplar (Devrimler)


İnkılapçılık İlkesi Doğrultusunda Yapılan İnkılaplar (Devrimler): Atatürk Türk inkılâbını: “Türk milletini son asırlarda geri bırakmış müesseseleri yıkarak yerine milletin en yüksek gereklere göure ilerlemesini sağlayacak müesseseler koyma” olarak tanımlar. İnkılâpçılık batılılaşma ve çağdaşlaşma yolunda daima ileriye ve çağdaş uygarlığa yönelmektir. Toplumun ihtiyaçlarını karşılamak, yeni düzenlemeler yapmmak, bilimsel araştırmalar yapmak inkılâpçılığın gereğidir. İnkılâpçılığın en büyük gayesi Türk milletini ve Türk kültürünü çağdaş medeniyetler seviyesine çıkarmaktır.

İnkılapçılık İlkesi Doğrultusunda Yapılan İnkılaplar (Devrimler)

- Şapka Kanunu’nun çıkarılması
- Kılık-Kıyafette yapılan değişiklikler
- Latin Alfabesi’nin kabulü
- Latin Rakamları’nın kabulü
- Takvim, saat, ağırlık ve uzunluk ölçülerinin değiştirilmesi
- Hafta tatilinin Cuma gününden Pazar gününe alınması

- Okuma Sayısı: Bu yazı 75053 defa okunmuştur.

YORUMUNUZ

Cumhuriyetçilik ilkesi nedir, özellikleri neler? Cumhuriyetçilik ilkesi doğrultusunda yapılan inkılaplar hangileri?

Mustafa Kemal Atatürk, toplumu ve devleti çağdaş uygarlık seviyesine çıkarmak adına bir dizi inkılaplar gerçekleştirmiş ve bu inkılapların her biri de Atatürk’ün yürürlüğe koyduğu altı ilkenin bir ya da birden fazlasıyla kesişmiştir. Peki, cumhuriyetçilik ilkesi doğrultusunda yapılan inkılaplar hangileridir? Cumhuriyetçilik ilkesi ile ilgili Atatürk’ün söylediği sözler nelerdir? İşte, tüm detaylar…

Cumhuriyetçilik Nedir?

Atatürk’ün ilkeleri arasında ana ilke olarak öne çıkan cumhuriyetçilik ilkesi; egemenliğin bir zümre ya da bir grubun değil, halkın elinde olması manasına gelmektedir. Demokrasinin uygulanması için halkın yönetimde söz sahibi olmasını savunan cumhuriyet rejimine dayanan bu ilke ile, yöneticililerin halk oyu ile seçilmesi ve egemenliğin ulusa dayandırılması gibi esaslar kabul edilmiştir.

Atatürk’ün gerçekleştirmiş olduğu tüm devrimlerin temelini teşkil eden cumhuriyetçilik ilkesi, kişiye ait olan hak ve özgürlüklerin en üst düzeyde gerçekleşmesini savunmaktadır. Bu ilke ile birlikte, kişinin tüm kişisel hak ve özgürlükleri devlet tarafından güvence altına alınmış ve Türkiye Cumhuriyeti çatısı altında yaşayan tüm yurttaşların özgür, eşit ve bağımsız bir şekilde yaşayabilmeleri mümkün kılınmıştır.

Cumhuriyetçilik İlkesi Özellikleri

Yukarıda detaylı bir şekilde tanımını yaptığımız cumhuriyetçilik ilkesinin öne çıkan özelliklerini şu şekilde sıralayabiliriz:

  • Atatürk’ün altı ilkesi arasında ana ilke olarak yer alan cumhuriyetçilik; egemenliğin herhangi bir kişi ya da zümreye değil; halkta olmasını öngörmektedir.
  • Cumhuriyet rejiminde seçme ve seçilme hakkı tüm yurttaşlara tanınır ve halk, kendi egemenliğini bu seçimler üzerinden kullanır.
  • Demokratik yönetim anlayışını benimseyen cumhuriyetçilik ilkesi, monarşi ya da saltanat gibi yönetim biçimlerine karşıdır.
  • Halkın siyasi ve kültürel anlamda belirli bir olgunluk seviyesine ulaşmasını sağlar.
  • Yönetici ile yöneten arasındaki ilişkinin kopuk olmamasını sağlayan cumhuriyetçilik ilkesi ile millet ile devlet arasında bir bütünleşme sağlanır.

Cumhuriyetçilik İlkesi Doğrultusunda Yapılan İnkılaplar

TBMM’nin Açılması (23 Nisan 1920)

Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin temelinde yatan “Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir” ilkesinin, egemenliği belirli bir zümrenin elinden alıp halka vermesi sebebiyle, bu devrim doğrudan cumhuriyetçilik ilkesi ile ilgilidir.

Saltanatın Kaldırılması (1 Kasım 1922)

1922 yılında saltanatın kaldırılması ile birlikte Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin üzerine herhangi bir güç olamayacağı açıkça belirtilmiş ve egemenliğin bir kişide değil, halkın kendisinde olduğu vurgulanmıştır.

Cumhuriyetin İlanı (29 Ekim 1923)

Cumhuriyetin ilan edilmesi ile birlikte yeni Türkiye Cumhuriyeti’nin yönetim şekli belirlenmiş ve egemenlik yetkisi tamamen millete geçmiştir. Halkı oluşturan her bir yurttaşın, eşit olarak yönetimde söz sahibi olduğu bu rejimde, her birey devletin sağladığı imkanlardan eşit oranlarda faydalanma hakkını kazanmıştır.

Kadınlara Seçme ve Seçilme Hakkının Verilmesi (1930, 1933 ve 1934)

Türk toplumu içinde yer alan kadınlara seçme ve seçilme hakkının tanınması, millet egemenliği ile doğrudan bağlantılı olması sebebiyle cumhuriyetçilik ilkesi ile ilintilidir.

Cumhuriyetçilik İlkesi İle İlgili Atatürk’ün Söylediği Sözler

  • “Türk milletinin karakter ve adetlerine en uygun olan idare, cumhuriyet idaresidir.”
  • “Cumhuriyet, yüksek ahlaki değer ve niteliklere dayanan bir idaredir. Cumhuriyet fazilettir. Cumhuriyet idaresi, faziletli ve namuslu insanlar yetiştirir.”
  • “Cumhuriyet, yeni ve sağlam esaslarıyla, Türk milletini emin ve sağlam bir istikbal yoluna koyduğu kadar, asıl fikirlerde ve ruhlarda yarattığı güvenlik itibarıyla, büsbütün yeni bir hayatın müjdecisi olmuştur.”

Atatürk'ün Halkçılık İlkesi Nedir? Halkçılık İlkesi Özellikleri Ve Doğrultusunda Yapılan İnkılaplar

Atatürk ilkeleri en başında Cumhuriyet Halk Partisi'nin program ilkeleri olarak sunulsa da 1937 yılında bir kanun güvencesine alınmış ve anayasal olarak ülkenin ideolojisi konumuna getirilmiştir. İşte Atatürk ilkelerinden halkçılık ilkesiyle ilgili merak edilenler ve halkçılık ilkesi etrafında hayata geçirilen inkılaplar...

Atatürk'ün halkçılık ilkesi nedir?

Atatürk'ün halkçılık ilkesi aslında ülkenin yönetim biçimi olarak belirlenen demokrasinin idrak edilmesi için hizmet eden bir ilkedir. Halkçılık ilkesine göre halkın yönetimi halk tarafından yapılır ancak halkın menfaati doğrultusunda yapılır.

Halkçılık ilkesine göre devletin asli görevi halkın çıkarını korumak, refah ve mutluluğunu temin etmektir. Halkın hiçbir sınıfının diğer bir sınıf üzerine hâkimiyeti ve üstünlüğü bulunamaz. Bu da şu demektir: Türkiye Cumhuriyeti'nde hiç kimsenin hiç kimseye karşı dil, din, ırk, mezhep, cinsiyet, ekonomik güç açısından bir üstünlüğü bulunamaz. Kanun önünde herkes eşittir.

Halkçılık ilkesi özellikleri nelerdir?

  • Halkçılık ilkesi Cumhuriyetçilik ilkesi ve Milliyetçilik ilkesinin bir sonucudur.
  • Halkçılık ilkesine göre Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları kanun önünde eşittir. Kimsenin kimseden üstünlüğü bulunmaz.
  • Halkçılık ilkesinin gereği bir halkın yüksek refah seviyesine ulaşması için toplumsal hareket, dayanışma ve mesleki-sınıfsal yardımlaşma ve paylaşım oldukça önemlidir.
  • Halkçılık ilkesine göre devletin bekası için sosyal adalet, adaletli gelir dağılımı ve güçlü sosyal güvenlik gereklidir.
  • Halkçılık ilkesinin temeli demokrasidir. Demokrasi ilkesi gereği eşitlik mümkün olacaktır.

Halkçılık ilkesi doğrultusunda yapılan inkılaplar

  • Medeni Kanun'un kabul edilmesi
  • Aşar Vergisi'nin kaldırılması
  • Kılık Kıyafet Kanunu
  • Yeni Türk Harfleri'nin kabul edilmesi (Harf Devrimi)
  • Eğitimde ilköğretimin mecburi haline gelmesi
  • Cumhuriyet'in ilan edilmesi
  • Sosyal Hizmet Kurumları ve sağlık hizmeti veren sağlık örgütlerinin kurulması faaliyetlerine öncelik verilmesi.
  • Ülkede yaşayan azınlıkların da Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak kabul edilmesi ve imtiyazlarının sona erdirilmesi
  • Soyadı kanunun çıkarılması ve insanların unvan ayrıcalığından arındırılması

Halkçılık ilkesinin önemi ve sonuçları neler?

Atatürk ilkelerinden olan Halkçılık ilkesinin en büyük önemi halkın yeni devleti benimsemesini ve kendini bu devlete ait hissetmesini kolaylaştırmasıdır. Herkesin herkesle eşit haklara sahip olması ve belli kesimlerin hem ekonomik hem de kanun önünde ayrıcalıklı olmaması halkın her kesiminin Cumhuriyet'e olan bağlılığını arttırmaktadır.

Halkçılık ilkesi sayesinde ülkenin en ücra köşesindeki vatandaşın da en merkezi şehirde yaşayan vatandaşın da temel insanlık hakları olan sağlık hakkı, eğitim hakkı eşitlenmiştir. Eğitim tüm çocuklar için mecburi kılındığı için ücra köylerde yaşayan vatandaşların ikinci sınıf insan sayılmasının önüne geçilmeye çalışılmıştır. Halkçılık ilkesi sayesinde Anadolu'nun ücra bir köyünde yetişmiş bir çocuğun devletin imkanlarıyla aldığı eğitim sonucunda Cumhurbaşkanı olması bile artık mümkündür.

Halkçılık ilkesi doğrultusunda bir vatandaş bir konuda hakkını aramak istediğinde kanunlar onun hakkını korur. Belli bir zümreye ait olmasa da belli bir partinin destekçisi olmasa da kanunun ona sağladığı güçten yararlanabilir ve örselenmez.

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır