atatürk ün ilke ve inkılapları nedir / Atatürk İlkeleri nelerdir? Atatürk İlkelerinin kısaca açıklamaları

Atatürk Ün Ilke Ve Inkılapları Nedir

atatürk ün ilke ve inkılapları nedir

kaynağı değiştir]

Atatürk, Devletçilik ilkesini, Halkçılık ilkesi ile bağlantılı olarak değerlendirmektedir.[33] Yoksul, yüzyıllardır ihmal edilmiş olan halkın kalkınması ve çağdaş yaşam düzeyine ulaşması için yılları arasında, kalkınma için gerekli yatırımları yapması özel girişimcilerden beklendi. Ama bu işlevi yerine getirmeye özel kişilerin yeterli parası, yeterli deneyimleri ve yeterli teknolojik birikimi yoktu. Atatürk ülkeyi kalkındırmak, halkı çağdaş uygarlık düzeyine ulaştırmak için "Devletçilik" ilkesini benimsedi. Böylece hem üretim artırılacak, sanayi gerçekleştirilecek ve ülke içindeki serbest piyasa toparlanana kadar devlet ekonomiye müdahale edecekti.

Atatürk tüm bu ulusal ekonomiyi inşa etme döneminde yabancı sermayeye hiç de düşmancıl yaklaşmamış, aksine "ülkesi üzerinde emelleri olmayan bütün sermayedarlarla ve ülkelerle" işbirliği yapıldığını ve yapılacağını söylemiştir.[34]

Bu ilke Atatürk'ün ulusal ekonomiyi, sağlam temeller üzerine oturtma amacına yönelik olarak "İktisaden zayıf bir ulus, fakirlik ve sefaletten kurtulamaz. Toplumsal ve siyasi felaketten yakasını kurtaramaz." felsefesine dayalı şekilde yerini almıştır. Atatürk bu ilkenin amacını "Özetle, bizim izlediğimiz devletçilik, bireysel emek ve çalışmayı esas tutmakla birlikte, mümkün olduğu kadar az zaman içinde milleti zenginliğe ve ülkeyi bayındırlığa ulaştırmak için milletin genel ve yüksek menfaatlerinin gerektirdiği işlerde özellikle ekonomik alanda devleti bizzat ilgili tutmaktır."[35] diyerek açıklamaktadır.

Devrimcilik (İnkılapçılık)[değiştir

Atatürk ilkeleri nelerdir? Atatürk ilkeleri ve kısaca açıklamaları

Herhangi bir dış baskı ya da öykünmeden uzak ve tamamen milli gereksinimlerden beslenerek hazırlanmış olan Atatürk ilkeleri ve açıklamaları nasıldır? Atatürk ilkeleri hakkında merak edilen tüm sorulara sizler için yanıt aradık. İşte, tüm detaylar…

Atatürk İlkeleri Kaç Tane?

Gerek Türkiye Cumhuriyeti’nin gerekse de bu cumhuriyetin ferdi olan Türk milletinin sosyal, ekonomik, hukuki ve siyasal alanda gelişmesini, çağa ayak uydurmasını amaç edinmiş olan Atatürk ilkelerinin sayısı 6’dır. Türkiye Cumhuriyeti’nin temelini teşkil eden bu 6 ilke sayesinde, Türkiye Cumhuriyeti hızlı bir kalkınmanın ve çağdaşlaşmanın adımlarını atmayı başarmış; dünya üzerinde güçlü bir devlet olarak kendine yer edinmeyi başarmıştır.

Atatürk İlkeleri Nelerdir?

Türk ulusunun o günkü ve gelecekteki tüm ihtiyaçlarını karşılayacak bir düşünce sistemi olan Atatürk ilkeleri şunlardır:

  1. Cumhuriyetçilik
  2. Milliyetçilik
  3. Halkçılık
  4. Devletçilik
  5. İnkılapçılık
  6. Laiklik

Atatürk İlkeleri ve Açıklamaları

Cumhuriyetçilik

Devletin idare edilmesinde milli egemenlik ve iradeyi esas kılan bir yönetim şekli olan cumhuriyet; halkın kendi kendini yönetebilmesi sebebiyle demokrasinin en gelişmiş biçimi olarak ifade edilmektedir. Egemenliğin herhangi bir kişi, bir grup ya da bir zümre ile paylaşılmadığı bu sistemde, millet kendi seçtiği temsilcileri aracılığıyla egemenlik hakkını kullanmaktadır.

Milliyetçilik

Atatürk ilkelerinden bir tanesi olan milliyetçilik; Türk milletini bir kültür, dil ve ideal olarak birbirine bağlayan ve ırkçılığı reddeden bir anlayışa sahiptir. Atatürk’e göre millet, geçmişte bir arada yaşamış gelecekte de bir arada yaşama inancında ve kararında olan insan topluluğudur. Buradan hareketle Atatürk’ün bahsettiği milliyetçilik herhangi bir ırk, din ayrımı gözetmeyen ve aynı vatana sahip olan insan topluluğunu tamamen kapsamaktadır.

Halkçılık

Halkçılık ilkesi; Türk toplumu içinde yaşayan herhangi bir ailenin, grubun ya da zümrenin ayrıcalık sahibi olamayacağı ve herkesin yasalar önünde eşit yurttaş olarak yer alacağı görüşünü savunmaktadır. Tamamen ulusal egemenliği ön planda tutan, halkın refahı ve mutluluğunu önceleyen ve tüm ulusun, devletin sağlamış olduğu hizmetlerden eşit ölçüde yararlanmasını hedefleyen halkçılık ilkesi, çağdaş bir demokrasinin yerleşmesine aracılık etmektedir.

Devletçilik

Devletçilik; milli mücadele ve Kurtuluş Savaşı’nın ardından kurulmuş olan Türkiye Cumhuriyeti’nin en kısa sürede kalkınmasını ve özellikle ekonomik alanda, toplum içinde yaşayan bireylerin kendi başlarına yapamayacağı yatırımların devlet eliyle yapılmasını esas alan bir Atatürk ilkesidir. Dönemin gereksinimlerine uygun olarak hazırlanmış bu ilkeye göre bireysel ekonomik faaliyetler de büyük bir öneme sahiptir. Bu anlayışa göre devlet, bireysel girişim ve yatırımların yetersiz kaldığı anlarda devreye girecek ancak bireylerin ekonomik alanda özgürlüklerinin önünde herhangi bir engel oluşturmayacaktır.

İnkılapçılık

İnkılapçılık ya da bir diğer ifadeyle Devrimcilik ilkesi; akıl, bilim ve ihtiyaçlar doğrultusunda sürekli bir çağdaşlaşmayı ön görmesi sebebiyle dinamik bir sistemdir. Çağdaş uygarlık seviyesine ulaşabilmek ve o dünyada kendine yer bulabilmek için olmazsa olmaz olarak görülen İnkılapçılık ilkesi, sahip olduğu bu anlayışla medeni bir toplum yaratma hedefine yönelmektedir.

Laiklik

Toplum içinde din ve vicdan özgürlüğünün sağlanması, kişilerin dini tercihleri ne olursa olsun onlara eşit davranılması ve herhangi bir dini inancın dayatılmaması anlamına gelen laiklik ilkesi; bu sebeple devletin herhangi bir dini referansla hareket etmemesini ve toplum içindeki tüm dinlere eşit mesafede durmasını öngörmektedir.

kaynağı değiştir]

Ana madde: Atatürk milliyetçiliği

Atatürk'e göre millet, geçmişte bir arada yaşamış, bir arada yaşayan, gelecekte de bir arada yaşama inancında ve kararında olan, aynı vatana sahip, aralarında dil, kültür ve siyasi birlik olan insanlar topluluğudur. Atatürk'ün tanımladığı milliyetçilik; din ve ırk ayrımı gözetmeksizin, ulus tanımını vatandaşlık ve üst kimlik değerlerine dayandıran sivil milliyetçi[8][9][10] bir vatanperverlik anlayışıdır.[11][12][13]

Afet İnan'ın Medeni Bilgiler isimli kitabında Atatürk kendi millet tanımını açıklamış bu tanımın içine ırk, etnik köken ve din gibi hususları katmamıştır.

Atatürk, milleti “Türkiye halkı, ırken[14] veya dinen veya harsen birleşik ve yekdiğerine karşı hürmet ve fedakârlık hisleriyle dolu ve mukadderat ve menfaatleri ortak olan bir toplumsal hey’ettir” diyerek tarif etmektedir.[15] Ayrıca Atatürk, Ziya Gökalp gibi Türkçülerin hars-medeniyet ayrımına katılmamış ve "medeniyet, harstan başka bir şey değildir" yorumunu yapmıştır.[16]

Atatürk milliyetçiliğini yansıtan Anayasası'nın maddesinde "Türk Devleti'ne vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkes Türk'tür." denmektedir.[17] Atatürk, Vatandaş İçin Medenî Bilgiler kitabında millet tanımını "Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran Türkiye halkına Türk milleti denir."[18] şeklinde yapmıştır.

Halkçılık[değiştir

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır