kaynağı değiştir]
Geometri, Atatürk tarafından ilk defa Türkçegeometri terimleri kullanılarak yılının sonunda yazılmış olan 44 sayfalık kitap.[1][2]
Agop Dilaçar kitabın baskısına yazdığı önsözde, kitabın yazılış hikâyesini anlatır. yılının sonbaharında Atatürk, Özel Kalem Müdürü Süreyya Anderiman ve Agop Dilaçar'ı Beyoğlu'ndaki Haşet Kitabevine gönderir ve Fransızca geometri kitapları aldırır. Kitaplar gelince uzmanlarla beraber gözden geçirmiş ve geometri kitabının ilk çalışmalarına başlamıştır. Kış ayları boyunca Dolmabahçe Sarayı'nda bu kitap üzerine çalışan Atatürk'ün hazırladığı kitap Kültür Bakanlığı tarafından yılında yayımlanmıştır. Atatürk, kitabında Arapça ve Farsça kökenli bazı geometri terimlerine; boyut, uzay, yüzey, düzey, çap, yarıçap, kesek, kesit, yay, çember, teğet, açı, açıortay, içters açı, dışters açı, taban, eğik, kırık, çekül, yatay, düşey, dikey, yöndeş, konum, üçgen, dörtgen, beşgen, çokgen, köşegen, eşkenar, ikizkenar, paralelkenar, yanal, yamuk, artı, eksi, çarpı, bölü, eşit, toplam, oran, orantı, türev, alan, varsayı, gerekçe gibi günümüzde hâlâ kullanmayı sürdürdüğümüz Türkçe karşılıklar bulmuştur. Kitabın yazarının Atatürk olduğu kitapta belirtilmemiş; kapağında sadece "Geometri öğretenlerle, bu konuda kitap yazacaklara kılavuz olarak Kültür Bakanlığı’nca neşredilmiştir" şeklinde bir not düşülmüştür.
Osmanlı döneminde üçgene müselles, alana Mesaha-i sathiye, dik açıya zaviye-i kaime, yüksekliğe kaide irtifaı deniliyordu. Üçgenin alanını için "Üçgenin alanı taban uzunluğu ile yüksekliğinin çarpımının yarısına eşittir" tanımı yerine, "Bir müsellesin mesaha-i sathiyesi, kaidesinin irtifaına hâsıl-ı zarbinin nısfına müsavidir" tanımı kullanılıyordu.[3]
Çember: Muhit-i Daire
Atatürk, matematiği iyi bildiği ve sevdiği için, terim devrimine matematikten başlamıştır, denilebilir. Atatürk'ün yılında yayınlanan geometri kitabında kullanılan yeni terimler ayrıntılarıyla açıklanmış ve üzerlerine örnekler de verilmiştir. Bu kitap geometri öğretenlere ve bu konuda bilgi edinmek isteyenlere kılavuz olarak kültür bakanlığınca yayınlanmıştır. Atatürk bu eserde günümüzde kullandığımız terimleri türetmiştir.
Çarpan: Mazrup
Bölme: Taksim
Bölüm: Haric-i Kısmet
Dikey: Amudi
Çıkarma: Tarh
Limit: Gaye
Çarpanlara Ayırma: Mazrubata Tefrik
Ondalık: Aşar’i
Piramit: Ehram
Sadeleştirme: İhtisar
Prizma: Menşur
Bölen: Maksumunaleyh
İşte Ulu Önder Atatürk’ ün matematik dünyasına kazandırdığı terimler:
İlke adamı olan Atatürk bunları hoş görmüş hatta hatta sevinmiştir de. Yeter ki ortaya koyduğu ilke sarsılmasın yerine eski terimlere dönülmesin.
Parabol: Kat’ı Mükafti
Pay: Suret
Atatürk’ün matematiğe olan ilgisi üstün zekası ve yetenekleri ilk olarak matematik öğretmeni Yüzbaşı Mustafa Efendi tarafından keşfedilmişti. Atatürk’ün yaşamında matematiğin önemi matematik öğretmeninin Kemal ismini vermesinden çok ötedir. Atatürk askeri öğrenimi süresince matematikle sistemli bir şekilde ilgilenmişti. İlerleyen zamanlarda da bu ilgisi devam etmiş önce “geometri” kitabı yazmış , sonra Sivas'da Sivas Kongresi’nin yapıldığı lise binasında bir geometri ( Hendese ) dersine girmiştir.
Atatürk sadece siyasi ve idari alandaki dehası ile değil, sayısal dünyadaki üstün başarısı ile de eşsiz bir liderdi.
Fransızca “hypothese’in karşılığı olan Osmanlıcıdaki” faraziye’nin yerine Atatürk, Türkçe “varsayı” terimini türetmiş ve sonradan bu terim varsayım” biçimini almıştır
Teğet: Hatt-ı Mübas
Atatürk’ ün ortaya koyduğu terimlerden bir takımı bugün kullanılırken bazıları çıkmış yerini daha uygunlara bırakmıştır. Örneğin; “tümey açı” yerine “tümler açı” , “bütey açı” yerine “bütünler açı” da olduğu gibi.
Atatürk’ ün bulduğu bunlar gibi bir çok terim günümüzde hala geçerliliğini korumakta ve matematiği bizler için daha anlaşılır kılmaktadır. Atatürk’ ün amacı daima daha uyguna doğru ilerlemekti. Önerilen görüşleri haklı görünce hemen benimserdi.
Çarpı: Zarb
Askerlik ocağından gelen Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk aynı anda büyük bir eğitimci de olup yurdun kültür sorunlarıyla da fazlasıyla ilgilenmiştir.
Bölünebilme: Kabiliyet-i Taksim
Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun, IŞİD ile kendilerinin savunduğu İslam arasında değil derece farkın olduğunu söylemesinin ardından akıllara Matematik Dehası Ulu Önder Atatürk geldi. Atatürk'e neden eşsiz bir lider denildiği bir kez daha anlaşıldı.
Matematik zekasını hayatının tüm alanında başarıyla kullanan Türkiye Cumhuriyeti'nin Kurucusu Ulu Önder Atatürk, ilk defa Türkçe Geometri terimleri kullanarak yılının sonunda 44 sayfalık bir Geometri kitabı da yazmıştır.
Son Dakika Haberleri