PÜSKÜRTMEK
KÜSTÜRMEK, MÜŞAREKET, PÜSKÜRMEK, PÜSKÜRTME, SÜPÜRTMEK, SÜRTÜŞMEK, ŞÜKRETMEK
AKSETMEK, KÜSTÜRME, KÜSÜŞMEK, METREKÜP, MÜKTESEP, MÜREKKEP, MÜSTEŞAR, MÜŞTEREK, MÜTAREKE, PÜSKÜRME, SÜPÜRMEK, SÜPÜRTME, SÜRTÜŞME, SÜRÜTMEK, ŞAKKETME, ŞÜKRETME, TEREKKÜP, TEŞEKKÜR, TÜKÜRMEK, ÜRKÜTMEK
AKSETME, AŞERMEK, ATEŞKES, EKSTREM, EMEKTAR, KERAMET, KERTMEK, KRETASE, KÜKREME, KÜPEŞTE, KÜREMEK, KÜRÜMEK, KÜSTERE, KÜSÜŞME, MEKKARE, MÜSTEAR, REKAKET, SERPMEK, SÜPÜRME, SÜRTMEK, SÜRÜMEK, SÜRÜTME, TERAKÜM, TÜKÜRME, TÜREMEK, ÜRETMEK, ÜRKÜTME, ÜRÜŞMEK, ÜŞÜRMEK, ÜŞÜTMEK
AKTÜER, AŞERME, EKARTE, EKSPER, EKSTRA, EKSTRE, EMARET, ESARET, ESTAMP, KAKTÜS, KAMPÜS, KASKET, KAŞMER, KATMER, KEPMEK, KERKES, KERMES, KERTME, KESMEK, KESRET, KÜKÜRT, KÜREME, KÜRKAS, KÜRÜME, KÜSKÜT, KÜSMEK, MARKET, MASTER, MEKTEP, MERKAT, MERKEP, MERTEK, MEŞREP, METRES, MÜSKAT, MÜSPET, MÜŞTAK, PERTEK, PESETA, PÜRTÜK
AKREP, AMPER, ASKER, EKMEK, EKSER, EMARE, ERKEK, ERMEK, ESAME, ESMEK, ESMER, ESTER, EŞARP, EŞMEK, ETMEK, KAMER, KAMET, KARST, KASEM, KASET, KATRE, KEKRE, KEMER, KEMRE, KEPEK, KEPME, KEREM, KERES, KERTE, KESAT, KESEK, KESER, KESME, KESRE, KEŞAP, KEŞKE, KRAMP, KREMA, KÜKRE, KÜMES
AKSE, APRE, APSE, ARŞE, ATEŞ, EKME, EMEK, EMET, EPER, ERAT, EREK, ERKE, ERME, ERTE, ESER, ESMA, ESME, ESRE, EŞEK, EŞME, ETAP, ETEK, ETER, ETME, KAME, KAMP, KARE, KARS, KART, KASE, KASK, KAST, KAŞE, KEKA, KEKE, KEME, KERE, KESE, KESP, KETE
AKS, AKÜ, ARK, ARP, ARŞ, ART, ASK, AST, AŞK, ATE, EKE, EKÜ, EPE, ERK, KAK, KAM, KAP, KAR, KAS, KAŞ, KAT, KEK, KEM, KEP, KER, KES, KEŞ, KET, KÜP, KÜR, KÜS, KÜT, MAS, MAŞ, MAT, MET, PAK, PAS, PAT, PEK
AK, AM, AR, AS, AŞ, AT, EK, EM, ER, ES, EŞ, ET, KE, ME, PE, RA, RE, SE, ŞE, TA, TE, ÜS, MA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
çok öfkeli olmak anlamındadır. Bu deyim, günümüzde biraz anlam kaymasına uğrayarak, sinirli kimseler için kullanılır hâle gelmiştir.
Bir zamanlar tüccarın biri, sattığı malın parasını müşteriden alamamış. Alacağı oldukça da çokmuş. Tüccar, bir çıkış yolu bulamayınca son çare olarak mahkemeye başvurmuş. Borçlu olan adam mahkemeye çok kıymetli bir halıyla gelmiş. Amacı, bu halıyı hâkime hediye ederek para ödemekten kurtulmakmış.
Borçlu adam halıyı hâkime göstererek: — Halıma bak hâkim bey halıma, demiş.
Sıra tüccara gelmiş. O da konuşması bittikten sonra ağzındaki altınları göstermiş hâkime. Bunu yapmakla: “Bu altınlar senin demek istiyormuş.” aslında. Hâkim, işin farkına varmış. Ne yapsam diye düşünmüş. Sonra da çok geçmeden vermiş kararını.
Borçluya dönmüş ve konuşmaya başlamış; — Halına bakıp sana acıyorum acımasına, ama bu adamın da ağzı ateş püskürüyor, demiş. Bu deyim, “Çok sinirlenmek, normalden fazla öfkelenmek.” anlamında kullanılmaktadır.
Eski zamanlarda tüccarın birinin başka bir tüccardan yüklü bir alacağı varmış. Alacaklı tüccar parasını alamayacağını anlayınca dava açmış. Kadı bayağı rüşvetçi birisi imiş. Bunu bilen borçlu mahkemeye kıymetli bir halı ile gelip bunu kadıya göstermiş. Sıra alacaklı tüccara gelince tüccar da ağzındaki altınları kadıya göstermiş. Kadı epeyce düşündükten sonra borçluya dönerek:
– Haline bakıp sana acıyorum ama bu adamın ağzı da ateş püskürüyor, demiş.
Bu yazımızda sizlere Ateş Püskürmek deyiminin anlamını açıklıyor ve örnek cümle içinde kullanımını gösteriyoruz.
➡Anlamı ve Cümleiçinde kullanımı ise şu şekilde;
➡Ateş Püskürmek deyiminin anlamı:
Çok öfkeli olmak, ağır sözler söylemek anlamlarına gelen bir deyimdir. Çok sinirli olmak, çok öfkeli olmak, sürekli kızmak, bir durum karşısında aşırı sinirlenmek anlamlarına da gelen bir deyimdir.
➡Ateş Püskürmek deyiminin örnek cümle içinde kullanımları:
»Babam eve geç geldiğimi öğrenince ateş püskürdü.
»Öğretmen kopya çektiğimizi anlayınca ateş püskürdü.
»Teknik direktör hakeme ateş püskürmeye başladı.
➡Deyim Nedir :Duygu, düşünce ve durumları birkaç kelimeyle ifade eden kalıplaşmış özlü sözlere deyim denir
Deyimler, hem yazılarımıza hem de konuşmalarımıza derinlik katar
➡DEYİMLERİN ÖZELLİKLERİ
»En az iki sözcükten oluşur.
»Deyimler ilk anlamının dışında kullanılır.
»Kalıplaşmış sözlerdir. Herhangi bir değişikliğe uğramazlar.
»Kısa ve özlü sözlerdir.
»Genellikle mecaz anlam taşırlar
»Bir durumu yada olayı az sözle etkili bir biçimde belirtir.
»Atalarımızdan kalma sözlerdir.
Tüm Deyimlerin Anlamı ve Cümle İçinde Kullanımları İçin Tıklayınız
Bu Deyimle İlgili Yorumlarınızı ve Cümlelerinizi Aşağıdan Hemen Yazabilirsiniz.
Ateş Püskürmek ne demek Nedir, ne demek, anlamı,manası,cümle içinde kullanımı, türkçe, sözlük, hakkında detaylı bilgi,deyimin anlamı,deyimin açıklaması,deyimin manası, eş anlamlısı, türkçe sözlük,Türk Dil Kurumu (TDK) sözlüğü, tdk en güncel deyimler
Ateş Püskürmek deyimi nedir, Ateş Püskürmek deyiminin anlamı, Ateş Püskürmek deyiminin manası, Ateş Püskürmek deyiminin örnekli ve açıklamalı anlamı
ateş püskürmek
Öfkeyle çok kırıcı ve incitici sözler söylemek, çok öfkeli olmak, bağırıp çağırmak, ağır sözler söylemek demektir.
Örnek: “Öğretmen kapıyı kıran öğrencilere ateş püskürdü.”
Örnek: “Anlaşılan patron iyice kızmıştı bütün gün önüne gelene ateş püskürdü.”
DEYİM NEDİR?
Deyim, dil biliminde, kavramları, durumları hoşa giden bir anlatımla ya da özel bir yapı ya da söz dizimi içinde belirten ve çoğunlukla gerçek anlamlarından ayrı anlamlara gelen sözcüklerden oluşan kalıplaşmış sözcük topluluğu ya da cümledir. İki veya daha çok sözcükten kurulu bir çeşit dil ifadesi olan deyimler, duygu ve düşünceleri dikkati çekecek biçimde anlatan ad, önad, belirteç, yalın ve birleşik eylem görünüşlü dilsel yapılardır. Ya tam bir tümcedirler ya da bir söz öbeğidirler.
Diğer bir deyişle Deyim; Genellikle gerçek anlamından uzaklaşmış birden çok sözcükten oluşan, bir kavramı ya da durumu karşılayan kalıplaşmış sözcük gruplarına “deyim” denir.