B17 Vitamin Hapı Fiyatı

Laetril daha çok amigdalin veya B 17 vitamini olarak bilinir. Laetril, amigdalinin saflaştırılmasıyla oluşturulmuş bir maddedir.Birçok meyvede çiğ kuruyemişte bulunur. Laetril, kanserin tedavisi için yapılan çalışmalarca karşımıza çıkmıştır. Bu iddiayı destekleyici az da olsa çalışma mevcuttur. Bu yazıda bu konuyu daha yakından inceleyeceğiz.

Laetril nedir?

Laetril, ilk kez 1952 yılında Dr. Ernst T. Krebs tarafından bulunan bir maddedir. Çiğ kuruyemişlerde, sebzelerde, tohumlarda doğal olarak bulunan maddenin saf halidir. Laetril, enjeksiyonla veya hap yoluyla alınabilir.1970’ li yıllarda tartışmalı olarak kansere tedavi olabileceği öne sürülmüştür. Ancak Amerika’ da etkisiz ve hatta zehirli olabileceği iddiasıyla yasaklanmıştır. Vücutta hidrojen siyanüre dönüşen bu madde hücrelerin oksijen kullanmasını engelleyerek onları öldürmektedir. Bazı teoriler bu maddenin kanser hücreleri için böyle davranarak kanser hücrelerini yok edeceğini öne sürmüştür. Ancak bazı çalışmalar bu etki için yeterli kanıtın olmadığını bulmuştur.İlginç bir şekilde çalışmalar ağrıları azaltığı, kan basıncını düşürdüğü ve bağışıklığı desteklediğini bulmuştur.

Kanserle nasıl mücadele eder?

Vücudumuz laetrili 3 bileşiğe parçalar: hidrojen siyanür, benzaldehit ve prunazin. Sağlık açısından asıl fayda sağlayan madde hidrojen siyanür olarak tespit edilmiş ve daha çok araştırmalar onun üzerine olmuştur.

Ancak besin eksikliklerini giderme ve kanserle savaşma konusundaki elde edilen veriler maalesef net değildir.

Laetrilin potansiyel faydaları nelerdir?

Çoğu araştırma laetrilin kanser üzerine etkilerine odaklanmışken, bazı çalışmalar laetrilin doğal formu olan amigdalinin başka faydaları olabileceği yönünde olmuştur. Kan basıncını dengelediği, bağışıklığı güçlendirdiği ve ağrıları azalttığına dair çalışmalar vardır.

Kansere çare olabilir mi?

Çoğu çalışma açıkça laetrilin insan ve hayvan deneylerinde kanser tedavisi için etkisiz olduğu saptamıştır. Kanseri tedavi ettiğini ortaya koyan çalışmaların bilimsel çalışma statüsünde olmadığı raporlanmıştır. Fazla dozda kullanımının toksik etki gösterebileceği ve ölüme neden olabileceği belirtilmiştir. Sonuç olarak, kansere bir umut olarak araştırılan B17 vitamini olarak da adlandırılan laetril, birçok ülkede FDA tarafından siyanür zehirlenmesine yol açabileceği gerekçesiyle yasaklanmıştır. Yanlış dozda kullanımının zehirlenmeye ve ölüme yol açabileceği keşfedilmiştir. Bilimsel kaynaklar dışında maddelerin ve gıdaların yan etkileri bilinmeden ve uzmana danışmadan kullanılması sakıncalıdır.

Vitamin B-17 aslında bir vitamin değildir. Bu yüzden b-17 vitaminin alınması normal büyüme ve beslenme için elzem değildir, sağlıklı bir vücut fonksiyonu için b-17'ye ihtiyacınız yoktur. Genellikle laetrile olarak adlandırılan vitamini B17 hapı, pek çok alternatif tıp meraklısı tarafından, etkili bir kanser savaşçısı olarak görülür. B-17 vitaminin kansere karşı faydalı olduğu fikrini benimseyenler, b17 vitamininin kanser hücrelerine öldürdüğüne, vücudun bağışıklık sisteminini takviye ederken meydana gelecek kanseri de önlediğine inanırlar. B17 vitamini hapını kullanmak çeşitli zararları da beraberinde getirdiğinden, potansiyel tehlikeleri mutlaka bilmelidir.

B17 vitamin hapı FDA (Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi) tarafından onaysızdır

B-17 vitamini hap şeklinde piyasada  “amigdalin” veya “laetrile” isimleriyle satıştadır. Bu ilaçların satışı ABD ve Avrupa’ nın birçok ülkesinde yasaklanmıştır. Yapılan bilimsel araştırmalar sonucunda piyasadaki laetrile tabletlerde sağlığa zararlı kimyasallar tespit edilmiştir. Ulusal Kanser Enstitüsü tarafından yayınlanan makalede Meksika menşeili laetrile bileşiklerin bakteri ve diğer zararlı maddeleri içerdiği tespit edilmiştir.

Siyanür zehirlenmesi

b17 vitamini üzerine yapılan araştırmalarda bu vitaminin ilaç olarak alınmasının bazı kişilerde siyanür zehirlenmesine neden olduğu saptanmıştır. Ulusal Kanser Enstitüsü tarafından 1970'lerin sonlarında yapılan bir çalışmada laetrile alan altı hastanın iki siyanür zehirlenmesinden öldüğü belirlendi. Nefes darlığı, halsizlik, baş ağrısı, baş dönmesi, zihin bulanıklığı, ağız içinde ve ciltte kızarmalar olası siyanür zehirlenmesi belirtilerindendir. Şiddetli siyanür zehirlenmesinde ise iş komaya girmekten, ölüme kadar gidebilir.

Laetrile'nin yan etkileri

Laetrile bağlı istenmeyen reaksiyonlar, siyanür zehirlenmesine çok benzer ve çeşitli sağlık komplikasyonlarına hatta ölüme bile yol açabilir. Ulusal Kanser Enstitüsü'ne göre,  B17 vitaminin yan etkileri arasında bulantı, kusma, yürüme güçlüğü, ateş ve bilinç bulanıklığı da bulunmaktadır.

Kayısı çekirdeği ve kanser

İngiltere Kanser araştırma merkezi günde 50 gram laetrile tüketmenin yahut 50-60 tane kayısı çekirdeği içi yemenin, aşırı b17 vitamini yüklemesine neden olup ölüme bile yol açabileceğini bildiriyor. ABD Gıda ve İlaç İdaresi  ve İngiltere Kanser merkezi  B17 için güvenli bir oran bildirmemişlerdir.

B-17 kullanırken belirli yiyecekleri ve vitaminler tüketmek, toksik reaksiyon riskini artırabilir. B17 vitamini alırken meyve çekirdeği içi (kayısı, şeftali, acı badem vb.) veya yüksek doz C vitamini alan hastalarda siyanid zehirlenmesi ile gelen sakatlık hatta ölüme yol açabilen ciddi yan etkiler tespit edilmiştir.

not:doktorunuza danışmadan asla b17 vitamin hapı kullanmayın.

b17 Vitamini nedir, hangi yiyeceklerde bulunur? tıklayınız

B17 vitamini Eksikliği Belirtileri Nelerdir? Tıklayınız

B17 Hangi Meyve Ve Sebzelerde Bulunur? Tıklayınız

Satıcı :

Koleksiyona Ekle

126 favori

• Bu ürün tarafından gönderilecektir.
• MALATYA TURGUT ÖZAL ÜNİVERSİTESİ TARAFINDAN GELİŞTİRİLMİŞTİR. Kayısı çekirdeği ekstraktlarının antioksidan, antimikrobiyal ve kolon, meme, karaciğer tümör hücrelerinin gelişimini engelleyici etkisi gösterilmiştir.
• Karaciğer hasarı oluşturulan ratlara öğütülmüş kayısı çekirdeği verilmesi ile hasarın biyokimyasal ve histolojik olarak gerilediği bildirilmiştir.
• Deney hayvanlarına iki farklı türde (lenfosarkoma ve Ehrlich karsinoma) tümör transplantasyonu yapılan ve yemle birlikte kayısı çekirdeği yedirmenin etkilerini gözlemlediği çalışmanın sonuçlarında her iki tümör türünde de tümör boyutlarının küçüldüğünü ve ratların yaşam sürelerinin uzadığını gözlemlemiştir. Aynı çalışmada kayısıların 100-110 derece ısı ile muamele edilmesinin ANTİTÜMÖRaktivitede azalma meydana getirmediği ancak intoksikasyonu azaltabilceği belirtilmiştir.
• Siklofosfamid ile immun baskılama oluşturulan ratlarda kayısı çekirdeği yağının etkisini araştıran bir başka çalışmada araştırıcılar kayısı yağı ile muamele edilen ratlarda serumda IgA, Ig M ve Ig G seviyelerinin arttığını, IL-2, IL-12 ve TNF-a gibi sitokinlerin salınımının arttığını gözlemlemiştir. Karaciğer dokusu incelemelerinde ise oksidatif stresin azaldığını ve diğer organlarda immun baskılama kaynaklı dejenerasyonun engellendiğini raporlamışlardır.
• Cerrahi yolla göz kuruluğu oluşturulan ratların gözlerine kayısı çekirdeği ekstraktı katkılı göz damlaları kullanarak çekirdek ekstraktının etkisi incelenmiştir. Söz konusu çalışmada çekirdek ekstraktı uygulanan grupta göz salgısının arttığı, korneanın kuruluk etkilerinden korunduğu, gözde koruyucu tabaka olan müsin salgısının arttığı ve son olarak TNF-a ekspresyonun azaldığı belirtilmiştir.
• Farklı ekstraksiyon yöntemleri ile elde edilen kayısı çekirdeği ekstraktlarının DİYABETİK ratlar üzerinde etkilerinin araştırıldığı çalışmada çekirdek ekstraktlarının hepsinin insulin ve kan şekeri seviyelerini düzenlediğini ve ekstraksiyon sırasında kızıl ötesi ışınlama yapılan çekirdek ekstraktlarının daha az toksik olduğunu bildirilmiştir.
• Serviks KANSERİ hücre serileri (HeLa) üzerine saf amigdalinin uygulandığı bir çalışmada amigdalin uygulanan hücrelerin canlılığında azalma, Bcl-2 ekspresyonunda azalma, Bax ve Caspase 3 proteinlerinde artışla beraber kanserli hücrelerin apopitoz hızında artış görülmüştür. Aynı çalışmada deney hayvanlarına transplante edilen HeLa kanser dokusunda amigdalin uygulaması sonucunda tümörlü dokunun büyümesinin engellendiği bildirilmiştir...

ÜRÜNÜN TÜM ÖZELLİKLERİ

Ürün Değerlendirmeleri

Ürün Bilgileri

KAYISIR Prebiyotik Acıkayısı Doğal Ekstresi B17 Amigdalin

• MALATYA TURGUT ÖZAL ÜNİVERSİTESİ TARAFINDAN GELİŞTİRİLMİŞTİR. Kayısı çekirdeği ekstraktlarının antioksidan, antimikrobiyal ve kolon, meme, karaciğer tümör hücrelerinin gelişimini engelleyici etkisi gösterilmiştir.
• Karaciğer hasarı oluşturulan ratlara öğütülmüş kayısı çekirdeği verilmesi ile hasarın biyokimyasal ve histolojik olarak gerilediği bildirilmiştir.
• Deney hayvanlarına iki farklı türde (lenfosarkoma ve Ehrlich karsinoma) tümör transplantasyonu yapılan ve yemle birlikte kayısı çekirdeği yedirmenin etkilerini gözlemlediği çalışmanın sonuçlarında her iki tümör türünde de tümör boyutlarının küçüldüğünü ve ratların yaşam sürelerinin uzadığını gözlemlemiştir. Aynı çalışmada kayısıların 100-110 derece ısı ile muamele edilmesinin ANTİTÜMÖRaktivitede azalma meydana getirmediği ancak intoksikasyonu azaltabilceği belirtilmiştir.
• Siklofosfamid ile immun baskılama oluşturulan ratlarda kayısı çekirdeği yağının etkisini araştıran bir başka çalışmada araştırıcılar kayısı yağı ile muamele edilen ratlarda serumda IgA, Ig M ve Ig G seviyelerinin arttığını, IL-2, IL-12 ve TNF-a gibi sitokinlerin salınımının arttığını gözlemlemiştir. Karaciğer dokusu incelemelerinde ise oksidatif stresin azaldığını ve diğer organlarda immun baskılama kaynaklı dejenerasyonun engellendiğini raporlamışlardır.
• Cerrahi yolla göz kuruluğu oluşturulan ratların gözlerine kayısı çekirdeği ekstraktı katkılı göz damlaları kullanarak çekirdek ekstraktının etkisi incelenmiştir. Söz konusu çalışmada çekirdek ekstraktı uygulanan grupta göz salgısının arttığı, korneanın kuruluk etkilerinden korunduğu, gözde koruyucu tabaka olan müsin salgısının arttığı ve son olarak TNF-a ekspresyonun azaldığı belirtilmiştir.
• Farklı ekstraksiyon yöntemleri ile elde edilen kayısı çekirdeği ekstraktlarının DİYABETİK ratlar üzerinde etkilerinin araştırıldığı çalışmada çekirdek ekstraktlarının hepsinin insulin ve kan şekeri seviyelerini düzenlediğini ve ekstraksiyon sırasında kızıl ötesi ışınlama yapılan çekirdek ekstraktlarının daha az toksik olduğunu bildirilmiştir.
• Serviks KANSERİ hücre serileri (HeLa) üzerine saf amigdalinin uygulandığı bir çalışmada amigdalin uygulanan hücrelerin canlılığında azalma, Bcl-2 ekspresyonunda azalma, Bax ve Caspase 3 proteinlerinde artışla beraber kanserli hücrelerin apopitoz hızında artış görülmüştür. Aynı çalışmada deney hayvanlarına transplante edilen HeLa kanser dokusunda amigdalin uygulaması sonucunda tümörlü dokunun büyümesinin engellendiği bildirilmiştir...

---

Ürün Özellikleri

• AromaAromasız
• FormKapsül