başkent sardes / One moment, please...

Başkent Sardes

başkent sardes

Macera kaldığı yerden devam ediyor…

Kahramanlarımızın geçtikleri kapı, ne yazık ki umdukları gibi onları evlerine kavuşturmadı. Aksine, onları Lidya’nın başkenti Sardes’e getirdi.

Bu kitapta kendilerini Sardes’te bir birine rakip iki kozmetik ustası olan Bakkaras ve Mitrades’in çırakları olarak bulan kahramanlarımız, eğlenceli ve bir o kadar da sırlı bir maceranın içine dalıyorlar. İdare etmeleri gereken ustaları, bulmaları gereken geçiş kapıları ve tabii ki atlatmaları gereken Arbalet gibi bir baş belaları var.  

***Bu, sıradan bir mahalledeki, sıradan çocukların, sıradan bir günde başlarına gelen “en sıra dışı” macera…

 

Eser Adı: Zamanın Kapıları 3    

Eser Alt Başlığı : Sardes

Yazar Adı : K. F. Cöngevel

Yayınevi : Q Yayınları

Türü : Gençlik Fantastik Roman

Katkıda Bulunanlar:

Editör: Yusuf Yıldız

Kitaptan Çarpıcı Başlıklar:

Cilt Bilgisi: Karton kapak

Kağıt Bilgisi: Kitap kâğıdı

Sayfa Sayısı: 160

Kitap Boyutu: 13,5 x 21 cm

ISBN No: 978-605-73100-3-3

Barkod No: 978-605-73100-3-3

Bonus
Taksit Taksit Tutarı Toplam Tutar
1 50,00 ₺ 50,00 ₺
World
Taksit Taksit Tutarı Toplam Tutar
1 50,00 ₺ 50,00 ₺
Maximum
Taksit Taksit Tutarı Toplam Tutar
1 50,00 ₺ 50,00 ₺
CardFinans
Taksit Taksit Tutarı Toplam Tutar
1 50,00 ₺ 50,00 ₺
Axess
Taksit Taksit Tutarı Toplam Tutar
1 50,00 ₺ 50,00 ₺
Paraf
Taksit Taksit Tutarı Toplam Tutar
1 50,00 ₺ 50,00 ₺

Sardes: History, Architecture and Urbanization

The ancient city is located between the Tmolos Mountains and the Hermus Plain east of the Pactolus River valley. A massive stone and mudbrick fortification wall of the late Lydian period, some 18-20 m thick, extends down from the slopes of the acropolis, one of the northern spurs of the Tmolos, towards the plain enclosing an area of 108 hectares. According to Herodotus, Herakles was the legendary founder of the city and the Heraklid dynasty going back to the late Bronze Age (Herodotus I.7). Croesus, the last Lydian king was defeated by the Persian King Cyrus in 547 BCE. The Persian rule at Sardis, lasted two centuries until the city was “liberated” by Alexander the Great in 334 BCE (Arrianus, Anabasis, 1.17.3-6). The city and the region were made a part of the Seleucid Empire when Seleukos I Nikator defeated Lysimachus in the Battle of Kourepedion in 281 BCE. Upon Seleukos’ death, his son Antiochus I and his queen Stratonike settled in Sardis it a regional western capital of the Seleukid Kingdom until its defeat in the Battle of Magnesia in 189 BCE by the combined forces of Pergamon and Rome. We believe that the construction of the temple in the Artemis sanctuary commenced soon after the conquest of Sardis by Seleukos, possibly under the leadership of queen Stratonike who lived in Sardis. 

City planning of Sardis never followed popular grid-iron models; rather, topographical opportunities seem to have dictated the shape of the city producing a more flexible and organic arrangement. A major east-west road marking the course of the Persian Royal Road connecting the coast with the inland divided the plain and the northern foothills of the acropolis – in effect, creating an “upper city” and a “lower city.” The upper city was probably the preferred neighborhood of the wealthier classes. Lydian era terrace walls of fine limestone preserved up to 6-7 m high and possibly connected to each other by stairs, ramps, and tunnels, were uncovered at several locations on acropolis slopes. Massive terraces probably supported large residences or palaces, one being possibly the ‘Lydian Palace’ (mentioned in Pliny and Vitruvius as Croesus’ palace later turned into a gerousia or senior’s meeting place: Pliny, NH 35, 172; Vitruvius, 2.8.9- 10). A major addition of the Hellenistic period was the theater, enlarged with a two-story columnar skene frons during the Roman period; the stadium that extends west beyond the stage building was added around the same time. Inscriptions and ancient sources mention an agora and stoa, gymnasium, and a mint from Lydian and Hellenistic periods, but their locations are unknown. There was considerable settlement outside the city walls at all periods (the latter removed during the Persian period), especially along the Pactolus valley, including a gold refining workshop/sanctuary presided over by a Lydian altar of Kybebe from the sixth century BCE. 

The Roman era was ushered in by the devastating earthquake of AD 17 which elicited fiscal relief from Rome. Many Roman era buildings are characterized by large, vaulted structures typical of Roman construction, such as the stadium. Notable among them is a midfirst century CE Imperial cult temple (Vadi-B temple, an octastyle Corinthian pseudodipteros) elevated on a vast rectangular colonnaded enclosure approached by an axial, monumental staircase; an early second century bath-gymnasium complex of the symmetrical imperial type featuring a ceremonial hall displaying a colonnaded aediculae in two stories; an eastwest marble colonnaded avenue which received a monumental city gate in late Roman times. For monumentality and cultural importance, the most outstanding monument of GrecoRoman Sardis was the Temple of Artemis. The cult of Artemis was introduced to the city from Ephesus in the late sixth century or so, when a monumental altar was built in the sanctuary against the backdrop of the acropolis. The temple, started ca. 280-270 BCE, might have been intended to be a dipteros like the archaic dipteroi of Ionia. Only the long allmarble cella, facing west, was finished. Work resumed to complete the temple as an Ionic peripteros after the visit of Sardis by Hadrian and Sabina in AD 123/24, an honor which culminated by the granting of the city its second neokoros privilege. Besides starting the construction of the monumental peripteros the cella was divided into two, Artemis retaining her western chamber while the cult of the emperors (with their colossal portrait icons) moved into the new eastern one. The east side seems to have been finished with all its columns, but ironically, the western, Artemis side was never completed. With a pteroma of unequal with around the cella, and spacious and open six-column pronaos porches at the ends, the plan of the Artemis temple at Sardis does not follow the standard pseudodipteral plan of Hermogenes at Magnesia or its Hellenistic and Roman followers. 

Sardes Antik Kenti

Makedonya Tatil

Sardes Antik Kenti, Manisa‘nın Salihli ilçesine bağlı Sart Mahallesi sınırlarında yer alan, Lidya Krallığına başkentlik yapan görkemli bir şehir. Lidyalıların dünya tarihinin akışının değişmesine neden olduğu sikke adı verilen ilk madeni parayı bastığı kent, İran’dan başlayan 2 bin 400 km uzunluğundaki Kral Yolu’nun da Anadolu topraklarındaki son durağı.

Antik Çağın ünlü matematikçisi Thales’in MÖ 660’lı yıllarda imza attığı mükemmel kanalizasyon sistemine sahip olan Sardes, aynı zamanda bölgede Mezopotamya dışındaki en büyük savunma duvarı ile çevrili yerleşim yeri özelliğini taşıyordu. Kentte, 1900’lü yılların başında Amerikalılar tarafından başlatılan kazılarda hamam, Artemis Tapınağı, sinagog ve agora ortaya çıkarılmış.

Sardes Antik Kenti

Sardes Antik Kenti, Manisa

İÇİNDEKİLER REHBERİ ▽gizle

Sardes Antik Kenti, Manisa kent merkezine 65 km uzaklıkta, Salihli ilçesine bağlı Sart Mahallesinde yer alıyor. Lidya Krallığının başkenti ve sikkenin doğum yeri olan Sardes, adı hayal edilemeyecek bir zenginlikle özdeşleşen Krezüs’ün (Karun) doğduğu ve ömrünün büyük bölümünü geçirdiği bir şehirdi.

Antik dönemde dünyanın önde gelen şehirlerinden biri olan Sardes, birçok farklı özelliği ile pek çok medeniyete örnek olmuş. İran’ın Susa şehrinden başlayan ve Anadolu topraklarında sona eren, 2 bin 400 km uzunluğundaki Kral Yolu’nun son durağı olan Sardes, Antik Çağın ünlü matematikçisi Thales’in imzasını taşıyan mükemmel kanalizasyon sistemi ve kent planı ile de tanınıyor.

Thomos (Bozdağ) Dağlarının eteklerinde, Ege Denizi kıyısından Anadolu’nun iç kısımlarına doğru ilerleyen yolların üzerinde, stratejik bir noktada olan Sardes, günümüzde de İzmir-Uşak-Afyonkarahisar-Ankara Karayolu üzerinde yer alıyor. Gediz Nehrinin suladığı bereketli bir ovada yer alan şehirdeki en eski insan yerleşimi ise günümüzden 5 bin yıl öncesine uzanıyor.

Demir Çağında Lidya Krallığına başkentlik yapan Sardes, bulunduğu ovanın 300 metre üzerinde yükselen bir kale görünümü taşıyor. Kentin Akropolis’inin eteğinde yer alan Paktolos Nehri, şehre güzellik ve zenginlik satan altın ve suyun da kaynağı.

Tarihte para basan ilk devlet olan Lidya, dünya ticaretinde de önemli bir yere sahip. Yaklaşık 100 yıl gibi bir sürede Anadolu’nun en güçlü devletine dönüşen Lidyalılar, bu güç ve şöhretle başkent Sardes’i de dünyanın adını sıklıkla andığı bir merkeze dönüştürmüş.

Antik Yunan ve Roma efsanelerinde altın taşıyan nehir olarak bilinen Paktolos Nehri, efsaneye göre dokunduğu her şeyi altına çeviren Frigya Kralı Eşek Kulaklı Midas’ın yıkandığı yer olarak kabul ediliyor. Yıkandıktan sonra üzerindeki tüm altını nehre bırakan Midas’ın bıraktığı altınlar yıllar boyunca Sardes kentini beslemiş ve gelişimine katkı sağlamış.

flyista

Hızlı gelişimi ve zenginliği ile bir hayli göç alıp kalabalıklaşan Sardes’te bu hızlı gelişmeye bağlı olarak MÖ 1. yüzyılda tüm altın stoklarının bittiği biliniyor. Buna rağmen uzun yıllar boyunca Altın Sardes olarak anılan kentte günümüzde Sart Çayının yanında sıralanan altın işleme atölyeleri hala görülebiliyor.

sardes antik kenti tarihçesi

MÖ 546’da Lidya Krallığının yıkılışıyla birlikte Perslerin egemenliğine giren Sardes’in tüm zenginliği de Persler tarafından yağmalanmış. MÖ 334’te Makedonyalı Büyük İskender’in eline geçen kent sonraki yıllarda birkaç kez el değiştirse de MÖ 133’de Roma İmparatorluğu sınırlarına dahil olmuş.

Roma İmparatorluğu döneminde en zengin ve ihtişamlı dönemini yaşayan Sardes, MÖ 17 yılında yaşanan büyük depremle yerle bir olmuş. Sonraki dönemde Bizans İmparatorluğu egemenliğine giren Sardes, önemli bir piskoposluk merkezine dönüşmüş. Anadolu’da inşa edilen ilk 7 kiliseden biri Sardes’te Artemis Tapınağının arkasına inşa edilmiş.

Anadolu’ya gerçekleşen Arap akınları (Sasaniler) sırasında 615 yılında tahrip edilen Sardes, 14. yüzyıldan itibaren Osmanlı’nın parçası oldu. 1910 ile 1914 yılları arasında Amerika Birleşik Devletleri’nden gelen uzman arkeolog ve tarihçiler tarafından gerçekleştirilen kazı çalışmalarında bulunan eserlerin birçoğu New York Metropolitan Müzesinde sergileniyor.

Tarihi geçmişi günümüzden 5 bin yıl önceye uzanan Sardes Antik Kenti, Roma ve Bizans gibi büyük imparatorluklar içinde önemli bir merkez görevi görmüş. Şehirde Bizans döneminden birçok yapının görülmesi bu dönemde yapılan hizmet ve yatırımların göstergesi olarak kabul ediliyor.

Hristiyanlığın batıya yayılmasında önemli bir rol oynayan Anadolu’daki 7 kiliseden birisinin de bulunduğu Sardes Antik Kenti’nin kalıntıları arasında, anıtsal bir Hamam-Gymnasion (hamam ve spor merkezi) Kompleksi, Artemis Tapınağı, Sinagog, Kilise, Altın Arıtma Atölyeleri, Agora (Çarşı) ve Akropol (Üst Yerleşke) bulunuyor.

1. Hamam-Gymnasion Kompleksi

sardes antik kenti manisa
 Roman Gymnasium

Hamam-Gymnasion Kompleksi, Roma döneminde, MS 2. yüzyılda inşa edilmiş. Sardes Antik Kentinin sembolü haline gelen yapı hamam, avlu ve spor alanı olmak üzere 3 ana bölümden oluşuyor. Ayrıca antik dünyanın en büyük üçüncü havrası (sinagog) da bu kompleksin içerisinde yer alıyor. Sinagog ise MS 3. yüzyılda inşa edilmiş.

2. Artemis Tapınağı

sardes artemis tapınağı
Sardes Bizans Kilisesi

Artemis Tapınağı, İyon düzeninde inşa edilen, Roma İmparatorluğunun Hristiyanlığı kabul edişine kadar önemini taşıyan bir yapı. Hristiyanlığın kabulünün ardından zarar gören tapınağın içerisinde bulunan Roma İmparatorunun eşi Faustina heykelinin başı günümüzde Londra’daki British Museum’da sergileniyor.

3. Doğu Roma Dükkanları

sardes antik kenti hakkında bilgiler

Doğu Roma Dükkanları, kentin büyük beyaz mermerlerle kaplı ana caddesi olan Roma Caddesi boyunca uzanıyor. Dükkanların ısıtmaları termal sistem ile sağlanmış. Dükkanların içerisinde günümüzde de görülebilen pişmil topraktan yapılan kalın su borularının içerisinde geçen termal sıcak su kentteki havuzların doldurulması için de kullanılmış. Şehir, bu özelliği ile termal su ile ısıtma yapan ilk kent olmuş.

4. Lidya Tümülüsleri

Lidya Tümülüsleri, Bintepeler Kraliyet Mezarlığı olarak da anılan, Sardes Antik Kenti ile güneyindeki Marmara Gölü arasında yer alıyor. Dünyanın en büyük tümülüs alanı olarak kabul edilen bu mezarlığa sadece devletin önde gelenleri ve soylu kesimin gömülmesine izin veriliyordu. Mezarların büyüklüğü ölen kişinin toplumdaki konumuna göre değişiyordu. Alandaki en büyük mezarın Kral Alyattes’e ait olduğu düşünülüyor.

sardes antik kenti nasıl gidilir

Sardes Antik Kenti giriş ücreti ve ziyaret saatleri

🗺 Adres: Sart Mahallesi, Salihli, Manisa
📲 sardes.muze.gov.tr ☎️ 0 (236) 7243557
Sardes Antik Kenti ziyaret saatleri: Sardes Antik Kenti, yaz döneminde (1 Nisan–1 Ekim) 10.00–19.00; kış döneminde (1 Ekim–1 Nisan) 08.00–17.00 saatlerinde ziyarete açık. Antik Kent, haftanın 7 günü ziyarete açık.
🔐 Sardes Antik Kenti giriş ücreti: Sardes Antik Kenti giriş ücreti 14TL. Müze Kart geçerli.

Sardes Antik Kenti, İzmir-Ankara Karayolu üzerinde, Salihli’ye bağlı Sart Mahallesi sınırlarında yer alıyor. Salihli yönünden gelişlerde Sart içerisinden geçen asfalt yolun sağında ve solunda antik kente ait kalıntıları görebilirsiniz. Yolun sağ tarafında Sardes Antik Kenti, yolun sol tarafında ise Artemis Tapınağı yer alıyor.

flyista

Sardes Antik Kenti, Manisa’ya 60 km, Salihli’ye 9 km, İzmir‘e 85 km, İstanbul‘a 476 km, Ankara‘ya 499 km, Antalya’ya ise 365 km uzaklıkta. Antik kente en yakın havalimanı 104 km uzaklıktaki İzmir Adnan Menderes Havalimanı. İzmir-Uşak-Afyonkarahisar-Ankara güzergahını kullanan tüm otobüsler Salihli’den geçiyor. Salihli ile Sart arasında ise düzenli dolmuş seferleri yapılıyor.

Sardes Antik Kenti, tarihte bilinen ilk parayı basan Lidya Krallığının başkenti. Dünya ticaretinde devrim yapan kent, ünlü Kral Yolunun da Anadolu’daki son durağıydı. Roma İmparatorluğu döneminde büyüyüp, zenginleşen Sardes, Frigya Kralı Eşek Kulaklı Midas’ın efsanesine de ev sahipliği yapan bir yer.

Seyahat Yazarı, Blogger. “Yolda olmak” duygusuna âşığım Aslında veteriner hekimim, ayrıca bilgi yönetimi okudum, marka yönetimi üzerine MBA yaptım. 14 yıl çalıştığım şirketimle yolum 2009'da ayrılınca, tekrar bir işe girmek yerine hayallerinin peşine düşüp, uzak masal ülkesi Yeni Zelanda’ya gittim. 22 ay boyunca ülkeye dönmeden Okyanusya ve egzotik Asya ülkelerinde seyahat ettim. O zamandan bu yana tam zamanlı seyahat edip gezi rehberleri hazırlıyorum.

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır