Haberler 18.04.2023 - 01:32
Son Güncelleme : 18.04.2023 - 01:42
Sarımsak İçli Dışlı, Soğan Yalnız Başlı Ne Demek?
Cevap: anlaşan kimselerin birbirlerinden saklısı gizlisi yoktur, başkasıyla böyle bir yakınlık kuramamış olan tek başına kendi yaşantısı içinde kalır.
Sarımsak İçli Dışlı, Soğan Yalnız Başlı atasözü ile ilgili Google aramalarda en çok sorulan sorular şunlardır: Sarımsak İçli Dışlı, Soğan Yalnız Başlı atasözünün anlamı ne demek? Sarımsak İçli Dışlı, Soğan Yalnız Başlı cümlesinin kısaca açıklaması nedir? Sarımsak İçli Dışlı, Soğan Yalnız Başlı atasözünün TDK anlamı nedir? Sarımsak İçli Dışlı, Soğan Yalnız Başlı atasözünün hikayesi
Web sitemizdeki çerezleri (cookie) kullanıcı deneyimini artıran teknik özellikleri desteklemek için kullanıyoruz. Aynı zamanda analitik çerezler de kullanıyoruz. Çerezleri reddetmek istiyorsanız detaylı bilgi için tıklayınız.
"Salataların ve kısırın vazgeçilmez lezzeti olan yeşil soğanın aynı zamanda insan sağlığına pek çok faydası bulunmaktadır. Güçlü bir antioksidan özelliği bulunan yeşil soğanın suyu tam da doğal bir ağrı kesici olarak bilinmektedir. Uzak Doğu ülkelerinde çok fazla tüketilen yeşil soğanın insan sağlığı için inanılmaz faydaları bulunur. Yeşil soğanın faydaları nelerdir, hangi hastalıklara iyi gelir sizler için bu içeriğimizde derledik."
Mutfakların vazgeçilmezi olan yeşil soğan hem pişirilmiş hem de çiğ olarak tüketilebilmektedir. Kuru soğanın zamanla toprağın yüzeyine çıkardığı ve gelişimini tamamladığı besine yeşil soğan ismi verilmektedir. Daha çok salata malzemesi olarak tüketilen yeşil soğan başlı başına bir mucizedir.
Yeşil soğanı tüketirken bir çok kişi sadece yapraklarını tüketir ve kök kısmını çöpe atar. Oysa tüm şifası yeşil soğanın aslında kökündedir. Bu yüzden yeşil soğanın kökünü atmamak gerekiyor.
FİLİZLENMİŞ SOĞANI YEMEYİN!
Öte yandan uzmanların kuru soğanla ilgilide bir uyarısı bulunuyor. Eğer kuru soğan filizlenmiş yani çimlenmişse sakın yemeyin!
Yemek.com'da yer alan bilgilere göre; Filizlenmiş soğanın ise yenilmesi son derece zararlıdır. Filizlenmiş soğanın ne kendisini ne de filizlerini tüketmeniz sağlık açısından faydalıdır. Filizlenmiş soğan çürümüş anlamına gelmektedir.
İlgili Haberler
İnsan beslenmesinde önemli yeri olan soğan, ülkemizin mutfağında da sıklıkla kullanılıyor. Taze ve kuru olarak tüketilebilen sebze, mineral ve vitamin açısından zenginliği ile tanınıyor. Kültür sebzesi olarak, üretimi ve tüketimi her geçen gün artarak devam ediyor. İki yıllık bir sebze olan soğan, genellikle birinci yılında yumru, ikinci yılında tohum oluşturuyor.
Monocotyledone sınıfından, alliaceae familyasından, allium cinsinden, allium cepa L türünden olan soğan bitkisi, müstakil köklü olarak tanınıyor. Her kök, gövdeye ayrı ayrı bağlanıyor. Yaşlanan kökler çatallaşarak zaman içinde saçak kök görünümü kazanıyor. Yüzlek köklü olması ile ayırt ediliyor. Soğanların köklerinin %75’i toprağın ortalama 20-25 cm derininde gelişiyor. Dar bir açıyla toprağa yerleşen bitkiler, bu özellikleri sayesinde dar alanlarda bile sık bir şekilde yetiştirilebiliyor. İnce uzun ve beyaz renkli olan köklerin yanında 10-50 cm boyda gövde uzanıyor. Yaprak ve başlar çevre şartlarına bağlı olarak 20 ile 60 cm kadar boy alabiliyor. Yapraklar griden yeşile kadar geniş renk yelpazesi sunuyor.
Milli Eğitim Bakanlığı’nın kaynaklarına göre, soğan çeşitleri, temelde iki kategoride inceleniyor. Yazlık soğan ve kışlık soğanlar, temel iki sınıfı oluşturuyor.
Soğan, kuzey bölgelerin sıcak kuşaklarından başlayarak ılıman ve sıcak iklimlere kadar geniş alanda yetiştirilebiliyor. Soğuklara dayanıklı olmasıyla tanınan soğan, kısmen zahmetsizce yetiştiriliyor. Bitkinin dayandığı soğukluk derecesinin -8 ile -10 aralığında olduğu not düşülüyor. Soğan yetiştiriciliğinde, ışıklanma süresi ve sıcaklık üretimi kısıtlayan faktörler arasında sıralanıyor. Sebze erken gelişim döneminde serin havaya ihtiyaç duyuyor. Baş bağlama ve başın büyümesi için sıcaklık yüksekliği şart görülüyor. Erken gelişmede 12.8, baş bağlama evresinde 18-21, baş olgunlaşmasında 24-27 derece sıcaklık istiyor. Tohumların çimlenmesi için toprak sıcaklığın 0’ın üstünde olması, çıkış için 20-25 dereceye ulaşması gerekiyor.
Soğan yetiştiriciliği için toprak seçerken besin değeri ve toprak cinsi önemseniyor. Soğan, hafif karakterli topraklardan tınlı ve hafif killi topraklara kadar birçok toprak çeşidinde üretilebiliyor. Doğal olarak gevşek yapıda olan, su tutma kapasitesi geniş, kök sisteminin yayıldığı derin, humuslu ve kolay işlenebilen tınlı topraklar tercih ediliyor. Yüksek asiditeye karşı duyarlı olan soğan, 6,0 ile 6,5 pH arasında yetiştiriliyor.
İstanbul Tarım İl Müdürlüğü’nün soğan yetiştiriciliği belgesine göre, ekim zamanı, çeşidin kısa gün, orta gün veya uzun gün çeşidi olmasına göre değişiyor. Kısa gün soğan çeşitleri, 10 eylül-10 ekim arasında ekiliyor. Orta gün soğan çeşitleri ile uzun gün soğan çeşitlerinin ekim zamanı, aynı döneme denk geliyor. İkisi de tohum halinde ocak ve mart ayları arasında ekiliyor.
Soğan yetiştiriciliği, tohumdan, fideden, kıska yani arpacıktan ve tepe soğanı üzerinden yapılabiliyor. Dört farklı üretim çeşidi de ülkemizde tercih ediliyor. Soğan üretiminde kullanılan yöntemlerin üçü çiftçilerimiz tarafından kullanılırken, biri akademik çalışmalar için yapılan yetiştirmelerde uygulanıyor.
Soğan yetiştiriciliği sırasında kültürel işlemler de yapılıyor. Yüzeysel köklü bir bitki olan soğan, ortalama 40-50 cm derinlikte yetişiyor. Eğer sürekli rutubetli bir toprakta yetiştiriliyorsa çok sulama zararlı görülüyor. Çok sulama, ekinlerin dayanıklılık sürelerini olumsuz etkiliyor. Baş bağlamadan olgunlaşmaya kadar geçen zaman aralığında, tam olgunluğa kadar, haftada bir kez sulama işlemi yapmak yeterli oluyor. İki sulama arasındaki süre, toprağa, iklime bağlı olarak değişiyor. Olgunlaşma evresinde ise sulama yapılmıyor. Masura usulü soğan yetiştiriciliği yapılıyorsa karık sulama, düzde yetiştirme yapılıyorsa yağmurlama sulama tercih ediliyor. Son yıllarda en verimli sulama teknikleri arasında gösterilen damlama sulama da soğan yetiştiriciliğinde kullanılıyor.
Adana Tarım İl Müdürlüğü’nün soğan yetiştiriciliği belgesine göre, soğan yetiştiriciliği sırasında en sık görülen hastalıkların başında mildiyö ve soğan sürme hastalığı geliyor. Soğanda en çok rastlanan zararlılar ise soğan sineği ve soğan sap nematodu oluyor. Hastalık ve zararlı görülmesi durumunda, dayanıklı çeşitlerin ekimi, hasta ekinlerin imhası gibi kültürel önlemler alınıyor. Ayrıca mücadelede kimyasal savaşçılardan da yararlanılıyor. Ortalama sıcaklık 16 dereceye ulaştığında, nem %80’i bulduğunda ilaçla mücadeleye başlanıyor. İlk hastalık belirtileri görüldüğünde ihmal edilmeden ilaçlama öneriliyor.
Soğan yetiştiriciliği sırasında ihtiyaç duyduğunuz tüm tarımsal girdiler için Tarfin Mobil uygulamasını kullanabilirsiniz. Çiftçilerimizin ürün fiyatlarını kolaylıkla karşılaştırdığı, en avantajlı alışverişi yapabildiği Tarfin’de peşin veya vadeli alışveriş seçenekleri de bulunuyor. Siz de Türkiye’nin dört bir yanındaki 500’ü aşkın satış noktasına gelerek Tarfin ile tanışabilirsiniz.
Tarfin satış noktaları ve güncel kampanyalar hakkında bilgi almak için telefon numaranızı bırakın, sizi arayalım.
Benzer Haberler
İneklerin zayıflaması için birçok farklı neden var. İnekler neden zayıflar öğrenmek, en sık görülen nedenler hakkında bilgi edinmek için hemen tıklayınız.
Devamını okuGüneydoğu Anadolu Bölgesi’nde yetişen tarım ürünleri neler öğrenmek için hemen tıklayın. Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin tarım bilgileri Tarfin Blog'ta.
Devamını okuHibrit tohum nedir, ne işe yarar merak ediyor musunuz? Hibrit tohumun normal tohumdan farkları ve daha birçok bilgi yazımızda sizlerle.
Devamını okuTalebinizi Aldık. Teşekkür Ederiz.
Size en kısa sürede ulaşacağız.