balıklar kış uykusuna yatar mı / Kış Uykusu | ZaferDergisi.com

Balıklar Kış Uykusuna Yatar Mı

balıklar kış uykusuna yatar mı

Kış uykusu konusunda bilmediklerimiz



• Önümüzdeki günlerde ayılar, sincaplar, dağ sıçanları ve daha başka hayvanlar kış uykusundan uyanacaklar. Uzunca bir süre hiçbir şey yapmadan uyumak kulağa oldukça hoş gelebilir, ama kış uykusu yatıp dinlenmekten tümden farklı bir süreçtir.

•Kış uykusu, gerçekte, felç geçirmek gibi bir durumdur. Kış uykusuna yatan hayvanların beyinlerinde gri maddeye oksijen akışı normal düzeyin %2’si denli bir düşüş gösterebilir.

•Metabolik etkinlik ve kalp atışında da bir düşüş meydana gelir. Tarla sincabının uyanıkken dakikada 300 kez atan kalbi kış uykusuna yattığında aynı zaman dilimi içinde ancak üç dört kez atar.

•Kış uykusu salt kış mevsiminde tanık olunan bir olgu değildir: Madagaskar’ın tropikal iklim koşullarında yaşayan şişman kuyruklu cüce lemur yiyeceğin ve suyun kıt olduğu kurak mevsimlerde ağaç kovuklarına çekilerek yaklaşık yedi aylık bir uykuya dalar.

•Sıcak mevsimlere özgü uyuşukluk ya da yaz uykusuna kertenkeleler, salyangozlar ve kaplumbağalar da yatarlar.

•Balıklar bile kış uykusuna yatabilirler. Halk arasında Antarktika morinası olarak bilinen Notothenia coriiceps karanlık Antarktika kışlarında metabolik etkinliğini üçte iki oranında azaltarak zaman zaman denizin dibindeki bir çukurda günler boyunca süren bir uykuya dalar.

•Tıpta “torpor” adıyla bilinen, fiziksel etkinliğin bastırıldığı, uyuşukluk ya da cansızlık durumu kimi fare, yarasa ve kuş türlerinin günlük yaşamlarında tanık olunan bir durumdur. Kızıl boyunlu sinekkuşu geceleri metabolizmasını on kat azaltabilir ve sabah olunca da tünediği yerden ansızın fırlayıp uçabilir.

•Kış uykusu temelde bu tür bir uyuşukluk döneminin uzatılmış biçimidir. Ne var ki, bu türde bir uyuşukluğun tek başına kış uykusu olarak nitelendirilmesi yanlış olur.

•Uyuşukluk dönemine giren hayvanların beden sıcaklıklarında şaşırtıcı düzeyde düşüşlere tanık olunabilir. Kuzey kutbunda yaşayan tarla sincabının beden sıcaklığı yaklaşık -3 dereceye düşer

•Gerçek anlamda kış uykusuna yatan memeliler birkaç gün ya da haftada bir kendilerini ısıtmanın bir yolunu bulmak zorundadırlar.

•Kuzey kutup bölgesine özgü tarla sincabı, insanlarda daha çok bebeklerde yaygın olarak bulunan bir tür yağ ve kastan oluşan, yağlı doku depolarını devreye sokmak suretiyle kendini ısıtır. Bu dokular içinde meydana gelen metabolik tepkimeler enerji salımına ve buna bağlı olarak da kalp, akciğer ve beyin gibi organlarda birkaç derecelik bir ısınmaya neden olur. Ardından sincap titreyerek beden sıcaklığının normal düzey olan 36,7 dereceye dönmesini sağlar. Ancak bu yalnızca yarım günlüğüne bir geri dö-nüştür.

•Dağ sıçanları kış uykusundan uyanır uyanmaz 12-15 saatlik şekerlemelere dalarlar. Bu şekerleme dönemleri sıçanların kanlarını kaynatır. Bu dinlenme sürelerinde beyin etkinliği normal uyku sürecindeki etkinlik gibidir. Dağ sıçanları bu sürecin ardından beynin etkinliğinin hemen hemen tümden durduğu üç haftalık bir kış uykusuna yatarlar.

•Kış boyunca kovuğuna çekilen bir canlıdan ne beklenebilir? Amerika’ya özgü gebe bir kara ayı kış uykusundan uyanmasına gerek bile kalmadan doğum yapabilir.

•Bu ayılar yavrularının bakımı için de yerlerinden kalkmaya gerek duymazlar. Yavruları aylar boyunca bedenlerine depoladıkları yağlarla beslerler. Bu süreç doğum sonrası aşırı kilolardan kurtulmanın en etkili yolu olsa gerek.

•Ne var ki, anne ayı yavrularını korumaktan geri kalmaz. Ayıların boyunlarına radyo sinyalleri yayan vericiler yerleştiren mühendis Timothy Laske’ye göre, kış uykusundaki bir anne ayı, ininin yaklaşık 15 metre yakınına gelen birinin varlığını sezebiliyor. Kalp atışları ansızın hızlanan ayı uykusundan uyanıyor. Laske, “Kış uykusundaki bir ayının yanına gizlice yaklaşmak olanaksızdır,” diyor.

•Ormanda yürürken kış uykusunda bir ayıya rastlamak sanıldığından çok daha olası bir durum. Kimi ayılar kış mevsimini çalı çırpıları yığdıkları yaklaşık 1,5 metrelik açık bir alanda geçirirler.

•İlkyaz geldiğinde ya da kuraklık bittiğinde kış uykusuna yatan canlıların büyük bir bölümü, kaslarında ya da kemiklerinde belirgin bir körelme ya da yitim olmaksızın, yuvalarından ya da inlerinden çıkar.

• Bunu nasıl mı başarırlar? Colorado Üniversitesi biyotıp mühendislerinden Seth Donahue bu özelliğin kalsiyum alımını düzenleyen ve kemik yoğunluğunun korunmasına katkıda bulunan paratiroid hormonundan kaynaklanabileceğine inanıyor.

•İnsanların kış uykusuna yatmaları herhalde söz konusu değil. Ancak Donahue’nun araştırması omurilik zedelenmelerine ve kemik erimelerine çözüm getiren yeni sağaltım yöntemlerinin geliştirilmesine olanak tanıyabilir.

Rita Urgan Kaynak: Discover


Kış mevsimi yaklaştıkça, hava soğur, günler kısalır, yapraklar renk değiştirir ve yere düşerler, kar toprağın üzerini kaplar. İnsanlar sıcak alışveriş merkezlerinde ihtiyaçlarını alıp, sıcak arabalarında, sıcak evlerine gelirler. Üzerlerine kazaklar, hırkalar giyerler. İyi de, tabiatta doğal ortamda yaşayan hayvanlar kışı nasıl geçirir, hiç düşündünüz mü? Bir kısmı daha ılıman yerlere göçerler. Bu konuda kuşlar ve balıklar avantajlıdır. Bazıları kendilerini kışa adapte ederler, daha kalın yeni tüyler çıkarırlar. Hatta bazı tavşan türlerinde karda saklanabilmek için tüyler beyazlaşır. Bazıları yiyeceklerini önceden depoladıkları bir sığınak bulurlar. Bazıları da toprakta derin tüneller açarlar ama bazıları için de kış mevsimini uyuyarak geçirmekten başka çare yoktur. Genellikle ayıların kış uykusuna yattıkları bilinir ama bu doğru değildir. Gerçi ayılar kışın mağaralarda uzun uzun uyurlar ama bu kış uykusu değildir. Daha doğrusu kış uykusu bir çeşit uyku değildir.

Normal canlılarda uyanıkken ve uyku halindeyken, vücut ısısında ve metabolizmanın çalışmasında ciddi bir fark yoktur. Oysa kış uykusu, hayvanların hayat ile ölümü ayıran çizgiye kadar gelmeleri şeklinde tanımlanabilir.

Bazı hayvanların kış uykusuna yatmalarının iki sebebi vardır: Havanın çok soğuması ve yiyecek bulma güçlüğü. Soğuk havada yaşayabilmek için hayvanların daha çok enerjiye ihtiyaç duymalarına rağmen karlı kış günlerinde yiyecek bulma imkânı azalır. Kış uykusu bu zor mevsimde hayvanın enerji ihtiyacını azaltır, enerji tasarrufu sağlar.

Kış uykusu bildiğimiz şekilde uyumak değildir. Buna bilim dilinde ‘hibernasyon’ diyorlar. Vücut ısısının ortam sıcaklığına düştüğü bu durumu birçok balık türünde, kurbağalarda, sürüngenlerde, kuşlarda ve memelilerde görebiliyoruz. Hakiki anlamda kış uykusuna yatan bir hayvanı (hibernatör) gördüğünüzde, ölmüş olduğunu sanabilirsiniz.

Vücut ısıları sıfır dereceye kadar düşebilir. Bir dakika içinde sadece birkaç kez nefes alırlar, kalp atış hızı o kadar düşüktür ki, hissedilmez bile. Havalar ısındığında ise vücudun normal düzene geçmesi sadece birkaç saat alır. Kış uykusuna yatan hayvanlar, uyku süresince kendi vücutlarındaki yağı tükettikleri gibi ara ara uyanarak bulundukları yere yazdan stok ettikleri yiyeceği yiyenler de vardır.

Kış uykusu sırasında hayvanlar vücut ağırlıklarının yüzde kırkına yakınını kaybederler. Bu kaybın yüzde 90’ma periyodik olarak uyanmalardaki ısı üretimi ve enerji kaybı sebep olurken geri kalan yüzde 10 kayıp ise uyku sırasında olur. Kış uykusu kış boyunca sürmez. Hayvanlar havaların soğumaya başlaması ile birkaç günlük bir uyku periyoduna girerler. Kış mevsiminin şartları ağırlaştıkça bu periyotlar uzar.

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır