Kas ve eklem ağrıları, bireylerin günlük hayat kalitesini ciddi anlamda olumsuz etkileyebilen rahatsızlıkların başında gelir. Genellikle çok ciddi hastalıklara işaret etmemekle birlikte, kas-iskelet sistemine dair gelişen şikayetlerin şiddetlenmesi durumunda dikkat edilmesi gerekir. Bireylerde sık görülen ve hassasiyetle ele alınması gereken kas-iskelet sorunlarından biri de ense ağrısıdır.
Ense bölgesi, vücutta kafa ile gövde arasındaki bağlantıyı sağlayan ve çeşitli hayati dokuların yer aldığı, kritik anatomik bölgelerden biridir. Boyun ve sırt kasları ile bu kaslara ait ligaman ve bağlar ense anatomisinin temelini oluşturur. Omurganın en üst kısmını oluşturan servikal bölümü ensede yer alır. Kalpten çıkan temel atardamarların başında yer alan karotis arterleri (şah damar), soluk borusu ve yemek borusu da enseye yakın yerleşimlidir. Yine kol bölgesinde yer alan tüm kas gruplarının çalışmasından sorumlu sinirler, ense bölgesindeki sinir köklerinden başlar. Konumu ve dahilinde olan vücut dokuları sebebiyle, ense bölgesinde gelişen rahatsızlıklar ciddi sağlık sorunlarıyla ilişkili olabilir.
Ense ağrısı, bu bölgede yer alan çeşitli vücut dokularını ilgilendiren birtakım hastalıkların gelişim sürecinde ortaya çıkabilen bir klinik belirtidir. Bu bakımdan, ense ağrısından geçici ve hafif rahatsızlıklar sorumlu olabileceği gibi; dikkatle tedavi edilmesi gereken ciddi sağlık problemleri de ense ağrısı olarak belirti gösterebilir.
Belirli şikayetlerin ense ağrısına eşlik etmesi halinde daha ciddi sağlık sorunlarından şüphelenilmeli ve uzman bir hekim tarafından değerlendirilme yapılmalıdır. Aşağıdaki belirtiler ense ağrısına eşlik ettiği takdirde belirli hastalıkların işareti olabilir:
Ense ağrısının giderilmesi için rahatsızlığa sebep olan nedenin belirlenmesi gereklidir. Yapılan teşhise bağlı olarak spesifik tedaviler uygulanabilir. Bununla birlikte, özellikle kas-iskelet problemlerine bağlı gelişen ense ağrılarında, evde uygulanabilecek birtakım tedbirlerle şikayetlerin büyük oranda giderilmesi mümkündür. Bu doğrultuda, aşağıdaki yöntemler ense ağrısını dindirmede faydalı olabilir:
Bunlarla beraber, enfeksiyon varlığında antibiyotik tedavisi veya tümör gibi anatomik sorunlarda cerrahi tedavilerin yapılması gerekebilir.
Yalnızca tek taraflı olarak göz çevresinde gelişen, bazı dönemlerde sık tekrarlamasına rağmen aylarca hiç görülmeyen ağrılara küme tipi baş ağrısı adı verilir. Kimi zaman geceleri uykuya daldıktan 1-2 saat sonra da başlayabilen bu küme tipi ağrılar, alın ya da göz üzerinde başlayarak yanağa doğru yayılan çok şiddetli ağrılardır. Ağrı esnasında gözlerde yaşarma ve kızarma, göz kapağında düşüklük gibi belirtiler görülebilir.
Kadınlara oranla erkeklerde 5 kat daha fazla görülen küme tipi baş ağrıları ortaya çıktıktan sonra yarım saat ve 1 saat arasında geçse de ilerleyen saatlerde yeniden tekrarlar. Bu tür periyodik ataklar gün içinde ve takip eden haftalarda belirli aralıklarda devam eder. Ağrının şiddeti bazı zamanlar dayanılması çok zor hale gelebilir.
Küme tipi baş ağrıları migren ağrıları ile karıştırılabilir. Migren ağrısı yaşayanların ağrı süresince karanlık ve sessiz ortamlarda uzanmak istemesinin aksine, küme tipi ağrılar yatış halinde güçlendiği için, bu ağrıları yaşayan kişiler ayakta kalmayı tercih ederler. Küme tipi baş ağrıları, ağrının belirli bir zaman diliminin içinde kümelenmesi nedeniyle bu şekilde anılır. Ağrı dönemleri bir aydan dört aya kadar devam edebildiği gibi, küme dönemleri arasında aylarca hatta yıllarca boşluklar olabilir. Migren ya da gerilim tipi baş ağrıları stres ya da hormonal değişimler ile tetiklenebilirken, küme tipi baş ağrıları tetikleyiciler ile bağlantılı değildir.
Küme tipi baş ağrıları 24 saatlik bir gün içinde ya da yılın belirli mevsimlerinde sürekli şekilde tekrar ederek kendine göre bir döngü oluşturmaktadır. Bu nedenle vücudun biyolojik saatine etkisi olan beyin bölümü hipotalamusun, küme tipi ağrıların ortaya çıkışıyla alakalı olduğu düşünülmektedir. Hipotalamusta görülen anormallikler, küme tipi baş ağrılarının döngüsel hareketini ve zamanlamasını açıklayabilir.
Bu tip ağrıların tetiklenmesinin sebepleri arasında uyku ve yemek düzensizliği, ağız içinde kötü konumlanan yirmilik dişler, yanlış yapılmış diş kanal tedavileri, aşırı alkol tüketimi ve sigara tüketimi de bulunur. Küme tipi baş ağrısı yaşayan kişilerin atak dönemlerinde alkol tüketiminden uzak durmaları gerekir. Bunlarla beraber, kalp hastalığı tedavisinde kullanılan nitrogliserin gibi ilaçlar da ağrılara tetikleyici olabilir.
Küme tipi baş ağrıları hiçbir belirti vermeden aniden ve habersiz şekilde meydana gelmektedir. Ağrı esnasında en sık görülen belirtiler şunlardır:
Küme tipi baş ağrısı yaşayan hastalar oluşan ağrıyı oldukça can yakıcı ve keskin olarak tanımlamaktadır. Ağrının oluştuğu zamanlarda genellikle huzursuz olan ve atakları bir nebze de olsa yatıştırmaya çalışan kişiler oturmak, yürümek ya da başını tutarak öne arkaya sallanmak ister. Ağrı, sırt üstü uzanıldığında daha çok şiddetli hale geldiği için bu tür kişiler uzanmaktan kaçınır. Migren ağrılarına benzer şekilde, küme tipi baş ağrısı yaşayan bazı hastalarda mide bulantısı, ses, ışık ve kokulara karşı hassasiyet görülebilmektedir.
Küme dönemi ağrı atakları altı ile 12 hafta arasında sürebilir. Hastaların küme ağrısı atak dönemleri genellikle birbirleriyle tutarlıdır. Örnek vermek gerekirse, küme dönemleri her sonbahar başında başlayarak kış dönemi başında bitebilir.
Bu tipteki ağrılarda atak dönemine girildiğinde, ağrılar her gün ve gün içinde birden fazla kere tekrarlayabilir. Bazı durumlarda gece uykusuna geçildikten bir ya da iki saat sonra başlayan ağrı, kişiyi uykudan uyandıracak derecede şiddetli olabilir. Baş ağrıları genellikle aniden başlar ve aniden biter. Ağrı süresi 20 dakika ile birkaç saat arasında değişir. Bu tipteki baş ağrısının bitiminde, acının halen hissedildiği durumlar da gözlemlenmiştir.
Normalden çok daha şiddetli baş ağrısı yaşayan kişiler en kısa sürede bir sağlık kuruluşuna başvurmalıdır. Bu sayede hem ağrıların azaltılması için tedavi başlatılabilir, hem de ağrılara sebep olmasından şüphelenilen diğer hastalıklar araştırılabilir. Baş ağrıları, nadir olsa da damar genişlemesi, anevrizma veya beyin tümörünün habercisi olabilir. Özellikle yaşanan küme tipi baş ağrılarının dönemlerinde ya da şiddetlerinde değişme gözlemliyorsanız ve aşağıda belirtilen semptomlarınız varsa acil tıbbî yardım almanız önerilir:
Küme tipi baş ağrısının tanısı, hastanın şikayetlerinden, nörolojik bulgulardan ve göz çevresinde yaşadığı ağrıyı tanımlamasından sonra konur. Bunların akabinde, hastanın MR'ı çekilerek ağrıya neden olabilecek başka bir durumun (damarsal anomali, tümör vb.) olmadığı da saptanmalıdır. Ayrıca göz içi tansiyonun da yüksek olup olmadığının kontrol edilmesi gerekir.
Küme tipi baş ağrısı için standart bir tedavi şekli yoktur. Mevcut tedavi girişimlerinin çoğu ağrı şiddetini azaltmak, süresini kısaltmak ve atakları önlemek üzerine kuruludur. Ağrıların hızlı şekilde rahatlatılması ve önlenebilmesi bakımından çeşitli tedavi yöntemleri uygulanmaktadır. Bunlardan biri hastaya saf oksijen teneffüs ettirilmesidir. Güvenli ve kısa süren bu işlemin sonuçları 15-20 dakika içinde hissedilir. Bir başka tedavi yolu olarak lokal anestezi kullanılır. Burun yolu (intranazal) ile verilen lidokain gibi lokal anestezikler bazı hastalarda küme tipi baş ağrısına karşı etkili olmaktadır. (Küme tipi baş ağrısında tedavide Lidokoin ülkemizde pek kullanılmıyor. Onun yerine Medikal uygun tedaviler kullanılır.
Çok nadir de olsa, agresif baş ağrılarının mevcut tedavi yöntemleri ile yok edilemediği durumlarda ya da ilaçların yan etkilerinin vücuda zarar verdiği durumlarda cerrahi girişime başvurulmaktadır.
Tıp dünyası halen küme tipi baş ağrılarını önleme ve tedavi etme sürecini araştırmakta, beyin ve sinir simülasyonunun tedaviye yönelik başka türlerini incelemektedir.
Küme tipi baş ağrılarında, atak dönemine girildiği dönemdeki dayanılmaz şiddetteki ağrıları önlemek için yaşam tarzında birtakım değişiklikler yapılması da önerilmektedir. Bunlardan biri düzenli bir uyku rutini oluşturmaktır. Uyku düzeni değişikliklerinde küme ağrı atakları ortaya çıkabilir. Bu dönemlerde dahi her zamanki uyku rutinini takip etmek önem taşır.
Küme dönemlerinin başladığı zamanlarda alkol ve sigara tüketiminden mutlaka kaçınılması gerekir. Baş ağrılarını tetikleyen alkol ve sigara tüketimi, yaşanılan ağrıların şiddetini ve süresini de arttıracaktır.
Başın sağ tarafında ağrı neden olur bilmek isteyebilirsiniz. Çünkü bu ağrı sizin gündelik hayatınızı etkiler. Başın sağ tarafında zonklama ağrı ve göze vurması gibi şikayetleriniz varsa nasıl geçer diye araştırma yapabilirsiniz. Bu araştırma için doğru yerdesiniz. Başın sağ tarafının ağrıması sebepleri nelerdir sizin için araştırdık. Haberimizin kalan kısmında başın sağ tarafında ağrı neden olur, tek taraflı baş ağrısı neden olur gibi soruların cevaplarını başlıklar halinde detayları ile bulabilirsiniz.
Bir çok insanın hayatı boyunca en azından bir kere deneyimlediği başın sağ tarafında ağrı olması ve bazen de göze vurması genel olarak yaygın bir problemdir. Kişinin yaşadığı başın sağ tarafında olan ağrıya ek olarak yorgunluk, mide bulantısı, görme bozuklukları gibi başka semptomlar da eklenebilir. Her yıl yetişkinlerin yarısı baş ağrısı şikayeti ile hastanelere başvuruyor ve bunun sonucu olarak baş ağrısı en yaygın sağlık şikayetleri arasında yerini alıyor. Başın sağ tarafında meydana gelen ağrı nedenleri şu şekilde sıralanabilir:
-Nörolojik kaynaklı yani beyinde meydana gelen değişik sorunlar tek taraflı baş ağrılarına sebep olabilir.
-Omuriliğin üst kısmından kafa derisine giden sinirler hasar aldığında ya da iltihaplandığı zaman başın ve boynun arkasında keskin, göze vuran ağrı ve ışığa duyarlılık ortaya çıkabilir.
-Baş ve boyundaki atardamarlar iltihaplandığı zaman kas ağrısı ile birlikte şiddetli baş ağrısına neden olabilir.
-Beyin tabanındaki trigeminal sinirin bozulması yüzde ve kafada yoğun ağrıya neden olabilir.
-Reçeteli ya da reçetesiz satılan ilaçların yan etkisi olarak da baş ağrıları ortaya çıkabilir. Bazen bu ilaçlar ender de olsa başın sağ tarafında bıçak saplanır gibi ağrı hissedilmesine sebep olabilir.
-Migren, farklı hallerde kendini gösterebilir ve her insanı değişik etkiler. Migren bazen kafanın sadece bir tarafını etkileyebilir. Yani başın sağ tarafına bıçak gibi giren ağrı olarak hissedilebilir.
Buraya kadar olan kısım tek taraflı baş ağrısının en sık rastlanan nedenleriydi. Başın sağ tarafında ağrı için diğer nedenler şunlardır;
-Alerjiler
-Anevrizma
-Yorgunluk
-Stres
-Baş bölgesinden yaralanma
-Sinüs enfeksiyonları
-Diğer enfeksiyonlar
-Öğün tutarsızlığından dolayı oluşan kan şekeri seviyelerinde değişimler
-Tümörler
-Uykusuzluk
Kesin ve net bir sonuç için hastanelerin dahiliye yada nöroloji bölümlerine gidilip muayene olunması gerekir. Bu durum baş ağrısını sebeplerini bulunulması ve en hızlı tedavi süreçlerin belirlenmesinde son derece önemlidir.
Birçok kişi tek taraflı baş ağrılarını ilaçsız kesmenin yollarını araştırıyor. Tek taraflı baş ağrıları ile baş etmede ilaçsız çözümleri sizler için derledik. Baş ağrınız geçmez ise uzman bir doktora başvurmanızı tavsiye ederiz.
- Uykunuzu düzene sokmaya çalışın
- Yeterli miktarda su içtiğinizden emin olun
- Papatya, zencefil, yeşil çay gibi bitkisel çaylardan faydalanın
- Alın kısmına ya da başınızın arkasına soğuk veya sıcak su kompleksi uygulayan
- Ağrı olan bölgeye masaj yapın
- Nefes egzersizleri deneyin
- Ilık duş alın
- Yoğun ışıktan kaçınıp ortam ışığını düzenleyin
- Gürültüden uzak durun
- Stresle baş etmeye çalışın
- Başınıza alnınızın iki tarafından baskı uygulayın
BAŞ AĞRISI
Baş ağrısı günümüzde toplumda çok sık karşılaşılan bir şikayettir. Baş ağrısı sebepleri basit nedenlere bağlı olabileceği gibi hayatı tehdit edebilecek nedenlere de bağlı olabilir. Özellikle ağrı kesicilere yanıt vermeyen, yaşam kalitenizi etkileyen, uyku düzeninizi bozan baş ağrılarına sahipseniz bunun altında yatan sebebi araştırmak gereklidir. Örneğin bazı tip baş ağrıları vardır ki beyin tümörü, beyin kanaması veya anevrizma gibi yaşamı tehdit eden ciddi hastalıkların ilk, hatta bazı durumlarda tek belirtisi olabilir.
İYİ HUYLU BAŞ AĞRILARI
MİGREN: Beyin damarlarının bilinmeyen bir nedenle aniden daralmaları ve sonra genişlemeleri sonucunda oluşan baş ağrısıdır. Şiddetli ve zonklayıcı ağrıdır. Genellikle başın bir tarafında veya bir gözün arkasında hissedilir . Parlayan bir ışık görme hissi (aura) olabilir veya olmayabilir (görsel bir takım rahatsızlıklar, kol veya bacakta uyuşma) . Işığa ve/veya sese karşı hassasiyet , mide bulantısı ve/veya kusma görülebilir.
GERİLİM TİPİ BAŞ AĞRISI :Strese bağlı ağrılardır. Şiddetli olmayan, sürekli bir ağrıdır . Zonklama olmaz. Başta veya boyunda gerginlik hissi vardır. Yetersiz uyku, depresyon, strese bağlı olabilir.
KÜME BAŞ AĞRISI :Yılın belli dönemlerinde artan ve genelde tek göz ve çevresini tutan,erkeklerde sık görülen bir baş ağrısıdır. Genetik geçiş özelliği vardır.
TRAVMA SONRASI GÖRÜLEN BAŞ AĞRILARI :Genelde kafa travmalarından sonra görülürler. Belli bir süre sonra kendiliğinden düzelmeleri mümkündür.
EKSERSİZE BAĞLI AĞRILAR :Aşırı yorgunluk nedeniyle oluşan ağrılardır.
İLAÇLARA BAĞLI AĞRILAR :Bazı ilaçlar baş ağrısını tetikler.
YIYECEK VE ALKOLE BAĞLI AĞRILAR:Bazı gıdalar,örneğin fındık,çikolata ve benzeri gıdalar baş ağrısını tetikler. Özellikle mayalı içkiler,yani şarap,bira gibi içkiler baş ağrısını tetikleyebilir.
KADINLARDA ADET DÖNEMINDE YAŞANAN BAŞ AĞRISI: Çoğunlukla yumurtlama veya adet döneminde veya hemen önce veya sonra oluşur.
ALERJIYE BAĞLI BAŞ AĞRISI: Sinüslerin tıkanması söz konusudur. Gözlerde yaşarma ve kaşınma görülür. Başta zonklama tarzında ağrı vardır. Özellikle mevsim değişikliklerinden etkilenir.
SİNÜZİTE BAĞLI BAŞ AĞRISI: Burun kızarıklığı, burun tıkanıklığı, gözlerde sulanma, başında zonklama ana belirtiler olabilir. Bu tip başağrılarını kısaca sinüs başa ağrısı, allerjik baş ağrısı gibi değerlendirebiliriz. Burunda tıkanıklık, iltihabi burun akıntısı, dişlere vuran ağrı görülebilir.
GÖZ YORGUNLUĞUNA BAĞLI BAŞ AĞRISI:Alın kısmında görülür. Tedavi edilmeyen görme sorunları ve özellikle astigmat sebep olur. Gözlük kullanıldığı takdirde kontrol altına kolayca alınabilir.
BEYİN VE SİNİR SİSTEMİNDEKİ HASTALIKLARDAN DOLAYI OLUŞAN BAŞ AĞRILARI
BEYİN TÜMÖRLERİ:Tümörler kafatası içinde baskı yaparak,ağrıya hassas kısımların yani damar ve beyin örtülerinin etkilenmesi sonucunda baş ağrısına yol açarlar.Beyin dokusunun ağrı hissi yoktur.
HIDROSEFALİ: Beyin içindeki boşluklarda su birikmesi olayıdır. Baş ağrısı sebepleri arasında oldukça nadir olarak görülür.
BOYUNDAN GELEN AĞRILAR:Genelde boyun kireçlenmeleri nedeniyle olur.Enseden başlayarak kafanın arkasından tüm kafaya yayılırlar.
TEMPORAL ARTERİT:Kulak önünde deri altında bulunan damarın yani temporal arterin iltihaplanması söz konusudur.Doğal olarak ağrı bu çevrede hissedilir.
BEYİN KANAMALARI: Bir iki saati bulabilen baş ağrısıyla birlikte kol ve bacaklarda uyuşukluk, bulantı ve kusmanın birlikte olması gibi belirtilerin mutlaka ciddiye alınmalıdır. Bahar aylarında baş ağrılarının artmasının olağan olduğunu ancak, ağrının uzun sürmesinin ve ağrıyla birlikte diğer belirtilerin ortaya çıkmasının beyin kanamasına işaret edebilir.
MENENJİT:Beyin zarlarının iltihabıdır. Çok şiddetli ağrı vardır. Bilinç kapanması görülebilir.
TANSİYON YÜKSEKLİĞİ:Özellikle küçük tansiyon yüksekliğinde görülür. Eski vakalarda vücut duruma alıştığı için ağrı hissedilmez.Genelde yeni oluşmuş tansiyon yüksekliğinde hissedilir.
ARTERİOVENÖZ MALFORMASYON (AVM): AVM denilen beyindeki anormal damar yumakçıkları anne karnındaki bebeklerde gelişmekte ve yıllar içinde büyümektedir. Bu damar yumakçıklarında ani kanamalarla karşılaşılabilmektedir. Bu tür kanamalar beyin dokusuna vurgun olarak etki eder ve sonrasında beyinde ödem gözlenir. Bu dönemde kanama durdurulup boşaltılsa bile hayati fonksiyonların kazanılması mümkün olmayabilir. Bu sebeple erken tanı koyarak ve sebebe yönelik cerrahi ve damar içi girişimlerin ardından yaşamlarını normal olarak devam ettirmeleri mümkün olabilmektedir. Beyin kanaması geçirdikten sonra yapılacak cerrahi müdahalede hayati tehdit ve sakatlık oranı yüksek olabilmektedir. Bu nedenle saydığımız bulguları gençlerin öncelikle bu konularla ilgili hekimlerce en azından hayatlarında bir kere muayene edilmeleri ve muayene bulguları sonucuna göre gerekli laboratuvar tekniklerini kullanmaları gerekmektedir.
BU BELİRTİLER VARSA MUTLAKA ÖNEMSEYİN:
Etiketler:baş ağrılarıbaş ağrısıbaş ağrısı nedenlerikafa travmalarımigren