bandırma vapurunun özellikleri nelerdir / Gemi-Maketleri Haberleri - Son Dakika Yeni Gemi-Maketleri Gelişmeleri

Bandırma Vapurunun Özellikleri Nelerdir

bandırma vapurunun özellikleri nelerdir

Bandırma Vapuru

Bandırma VapuruMustafa Kemal Atatürk'ü 9. Ordu Müfettişi olarak kurmayları ile birlikte İstanbul'dan Samsun'a getiren gemidir.

Vapurun tarihi[değiştir

Bandırma Vapuru'nun hikâyesi

Büyük Britanya'da inşa edildi.
Önce İngiltere sonra da Yunanistan bayrağıyla denizlerde yük ve yolcu taşımacılığında kullanıldı.
Türk bayrağıyla ise bir ulusun kaderini taşıdı.
Bandırma Vapuru

16 Mayıs 'da İstanbul'dan hareket eden Bandırma Vapuru, vardığı Samsun'da Mustafa Kemal Paşa'nın başlattığı kurtuluş mücadelesinin sonunda İngiltere ile Yunanistan'ın yanı sıra Fransa ve İtalya'nın Türkiye işgali sona erdirildi.

yıl önce bu saatlerde taşıdığı bir ulusun kaderiyle Karadeniz'de yol alan Bandırma Vapuru, asil görevini tamamlamasının ardından 6 yıl boyunca posta taşıma hizmetinde bulundu. Ne yazık ki 'te hurdaya çıkarılarak parçalandı.
Net bir fotoğrafı bile olmayan Bandırma Vapuru'ndan geriye asil göreviyle başlayan kurtuluş mücadelesinin ardından kurulan Türkiye Cumhuriyeti kaldı.

*  Bandırma Vapuru'nun net bir fotoğrafı bulunmuyor. Bunun yanı sıra ona ait olduğu düşünülen bazı düşük çözünürlüklü fotoğraflardaki geminin gerçekten Bandırma Vapuru olup olmadığı konusunda şüpheler bulunuyor.

Bir ulusun kaderini belirleyen Bandırma Vapuru yolculuğu, ne yazık ki bugüne kadar bir sinema filmi veya TV dizisi haline getirilmedi.
Atatürk'ün Samsun'a çıkışının 'üncü yılında 'İlk Adım: ' adında bir film çekileceği gündeme geldi.
Filmi Abdullah Oğuz yönetecek, Halit Ergenç 'Mustafa Kemal Paşa'yı canlandıracaktı.
'te denize indirilen bir tanker, Tuzla'daki tersanede Bandırma Vapuru'nun birebir kopyası olacak şekilde yenilenecekti.
Ne var ki yüksek maliyeti nedeniyle çekimlere başlanamadı. Zira o günlerde konuştuğum Abdullah Oğuz, yüksek maliyeti nedeniyle 'İlk Adım: 'un çekilmesi adına pek umutlu değildi.
Belki gün gelir, Bandırma Vapuru'nun 3 günlük yolculuğu bir sinema filmi veya TV dizisine yansır.

13 Kasım 'de I. Dünya Savaşı'nın İtilaf Devletleri arasında yer alan Birleşik Krallık, Fransa, İtalya ve Yunanistan İstanbul'u işgal etti.
Ardından Fransızlar; Çukurova, İngilizler; Merzifon, Samsun, Şanlıurfa, Gaziantep, Kahramanmaraş, İtalyanlar; Antalya, Konya, Yunanlılar ise İzmir bölgesini de işgal etti.

Yunan Ordusu, İzmir Limanı'na çıkarken görülüyor.

İŞGAL ORDULARININ İSTANBUL'DAKİ ASKERİ GÜCÜ
Büyük Britanya: 67 savaş gemisi ve asker
Fransa: 22 savaş gemisi ve asker
İtalya: 10 savaş gemisi ve asker
Yunanistan: 1 savaş gemisi ve asker
TOPLAM SAVAŞ GEMİSİ:
TOPLAM ASKER:  

İstanbul'un işgali sırasında işgal ordularının İstiklal Caddesi'ndeki geçit töreni.

Karadeniz'de bir Pontus Rum devleti kurmak isteyen Pontus Rum Cemiyeti, İstanbul ve Anadolu'nun işgal edilmesini fırsat bilip amaçları için faaliyetlerini artırdı.
Bölgedeki Türklerin Pontus Rum Cemiyeti'ne bağlı çetelere karşı verdiği mücadeleden rahatsız olan İngilizler, Sadrazam Damat Ferit Paşa'ya baskı yapmaya başladı.

30 Nisan 'da 9'uncu Ordu Müfettişliği'ne getirilen Mirliva Mustafa Kemal Paşa, iç huzuru sağlamak, silah ve cephaneleri toplamak, vatandaşlara silah dağıtılmasını engellemek ve bunu yapan kuruluşları ortadan kaldırmak üzere görevlendirildi. İngilizler, Pontus Rum çetelerine karşı mücadeleyi sona erdirmek için uğraşacağını sansın Mustafa Kemal Paşa, kurtuluş mücadelesi için planlarını çoktan yapmıştı bile.

* Mirliva: Günümüzde tuğgeneralliğe denk gelen askeri rütbe. 'Paşa' unvanı, mirliva rütbesiyle kazanılırdı. 

Samsun, Sivas, Van, Trabzon ve Erzincan'daki mülki memurlara Mustafa Kemal Paşa tarafından yapılacak olan tebligata uymaları konusunda genelge çıkartıldı. Mustafa Kemal Paşa, Samsun'da başlayacak olan görevi sırasında kendisine eşlik edecek olan asker ve memurların kimler olacağını belirleyerek listeyi Savaş Bakanlığı'na sundu.
Mustafa Kemal Paşa'nın görevi için Bandırma Vapuru tahsis edildi.

BANDIRMA VAPURU
Yapım Yılı:

Yapım Yeri: Glasgow - İskoçya
Boyu: metre
Ağırlığı: ton

İlk adı Trocadero olan gemi, Londra merkezli Dousey & Robinson adlı şirket tarafından Londra limanına yük gemisi olarak tescil edildi.
Trocadero, Yunan armatör H. Psicha tarafından satın alınarak Pire Limanı'na tescil edildi.
H. Psicha, geminin adını Kymi olarak değiştirdi. 
Seyir hatası nedeniyle Erdek'te kayalıklara bindirdi ve baş taraftan karaya oturdu. H. Psicha'nın gözden çıkardığı Kymi'yi satın alan kaptanı Andreadis uzun uğraşlar sonrasında gemiyi karaya oturduğu yerden kurtarıp onarılması için Haliç'e götürdü. 
Osmanlı İdare-i Mahsusa'nın satın aldığı gemi, Panderma adı verildikten sonra Tekirdağ, Mürefte, Şarköy , Karabiga, Erdek arasında yük ve yolcu seferleri yapmaya başladı.
. Osmanlı İdare-i Mahsusa , Osmanlı Seyr-i Sefain İdaresi olunca Panderma adı Bandırma olarak değiştirildi.
I. Dünya Savaşı sırasında nakliye görevindeyken Mürefte - Şarköy açıklarında İngiliz HMS E denizaltısının saldırısına uğradı. Torpidonun isabet etmemesiyle batmaktan kurtuldu.

SAMSUN ROTASI ŞİŞLİ'DE ÇİZİLDİ
Mustafa Kemal Paşa'yı ve görevlendirilen diğer asker ve memurları Samsun'a taşıyacak olan Bandırma Vapuru'nun kaptanlığına 1 Mayıs 'da İsmail Hakkı (Durusu) atandı.

41 yaşındaki Bandırma Vapuru'nun Karadeniz'in hırçın dalgalarına karşı güçsüz kalacağı yönünde düşünceler olsa da kurtuluş mücadelesini başlatmak için Samsun'a gitmek Mustafa Kemal Paşa için elzemdi.
Mustafa Kemal Paşa ile Kaptan İsmail Hakkı Şişli'deki evde bir araya gelerek rota üzerine çalıştı. 'Ne olur ne olmaz' düşüncesiyle kıyıya yakın bir şekilde yol alma konusunda mutabık kaldılar.

Kaptan İsmail Hakkı Durusu ( - )

Bandırma Vapuru'nun yolculuğa hazır hale getirilmesinden sonra 14 Mayıs'ta gemide yolculuk edecek olanların isimleri Savaş Bakanlığı tarafından boğazların kontrolünü elinde bulunduran İngiliz işgal kuvvetleri komutanlığına gönderildi.  Zira Bandırma Vapuru'nun İstanbul Boğazı'ndan Karadeniz'e açılması için İngiliz işgal kuvvetleri komutanlığından vize alınması gerekiyordu.

Bandırma Vapuru ile Karadeniz'e açılacak olan 49 görevli, 5 sivil, 25 mürettebattan oluşan listenin 15 Mayıs'ta onaylanması sonucu yola çıkışı vizesi verildi. Bandırma Vapuru'nda aynı zamanda 18 at bulunuyordu.

İngilizlerin Bandırma Vapuru'nun Karadeniz'e çıkabilmesi için verdiği vize.

Mustafa Kemal Paşa, 16 Mayıs 'da Sultan Vahideddin ile Yıldız Sarayı'nda görüştükten sonra Beşiktaş Akaretler'de oturan annesi Zübeyde Hanım ve kız kardeşi Makbule Hanım'a veda etti. Daha sonra da Beşiktaş'taki iskeleden bindiği askeri sevk motoruyla Kız Kulesi yakınlarındaki Bandırma Vapuru'na ulaştı. İngilizler, demir almadan önce Bandırma Vapuru'na çıkarak yolcu ve yük kontrolü yaptı.

Bandırma Vapuru, yapısal olarak benzerlik gösteren başka gemilerle karıştırılıyor. Fotoğrafta görülen Gelibolu Vapuru da Bandırma Vapuru ile karıştırılan gemiler arasında bulunuyor.

Mustafa Kemal Paşa'nın annesi Zübeyde Hanım'a veda ederken söylediklerini Makbule Hanım (Atadan) şöyle aktarmıştı; "Anne, ben yarın Anadolu'ya gidiyorum. Buraların hali belli değil. Selanik nasıl elden gittiyse buralar da öyle olabilir. Ben, kurtarmaya çalışacağım. Elimden ne gelirse onu yapacağım. Fakat bu işte tehlike çoktur. Hesapta ölmek, gidip gelmemek vardır. Bana hakkını helal et… Sen de bunları iyi dinle Makbule. İşler fenaya dönerse, sakın buradan ayrılmayın. Bütün paranızı sarf edersiniz, paranız biterse, halılarınızı, kıymetli eşyanızı satarsınız. Bir kere daha söylüyorum. Ne olursa olsun yola çıkmaya kalkmayacaksınız. Başaramazsam zaten sizi öldürürler, o zaman elbet, ben de ölmüş olurum."

Makbule Hanım ( - ) Zübeyde Hanım ( - ) Mustafa Kemal Atatürk ( - )

Kaptan İsmail Hakkı, Karadeniz'i pek tanımıyordu. Ayrıca pusula tam randımanlı çalışmadığı için mümkün olduğu kadar kıyıları takip ederek yol alınıyordu. Sahili takip ederek Sinop'a ulaşıldı.

Bozuk pusulası nedeniyle Bandırma Vapuru ile daha fazla yol almak iyiden iyiye riskli bir hal alınca Samsun'a kolaylıkla gidilebilecek bir yol olup olmadığı soruşturuldu. Bir an önce Samsun'a varmak isteyen Mustafa Kemal Paşa, kara yoluyla ulaşmanın günlerce süreceğini öğrenince yola Bandırma Vapuru ile devam etme kararı aldı.

Yine kıyıya yakın bir rota takip edilerek 19 Mayıs 'da sabah saat 'te Samsun'a varıldı. Pontus Rum çetelerine karşı olan mücadeleyi sona erdirmekle ilgili resmi görevini bahane ederek Anadolu'ya ayak basan Mustafa Kemal Paşa, hiç vakit kaybetmeden kurtuluş mücadelesine girişti. Valilere, bağımsız mutasarrıflıklara, Erzurum'daki 15'inci Kolordu, Ankara'daki 20'nci Kolordu ve Diyarbakır'daki 13'üncü Kolordu Komutanlıkları ile Konya'da İkinci Ordu Müfettişliği'ne gönderdiği genelgeyle işgale karşı tepki gösterilmesini tavsiye etti. Bu tavsiye sonrasında da Anadolu'da işgale karşı mitingler düzenlenmeye başlandı.

AMASYA GENELGESİYLE KURTULUŞ SAVAŞI BAŞLADI
Düzenlenen mitingler nedeniyle İstanbul'a dönme emri alan Mustafa Kemal Paşa, çağrılara kulak asmayarak Anadolu'da kurtuluş mücadelesinin tohumlarını ekmeye devam etti.

Mustafa Kemal Paşa, ulusal egemenlikten söz ettiği Amasya Genelgesi'ni 21 - 22 Haziran'da hazırlayıp 9'uncu Ordu Müfettişi sıfatıyla imzaladı. Bir ihtilal bildirisi niteliğindeki genelgede İstanbul Hükümeti'nin işgal kuvvetlerinin kontrolünde olduğu belirtilirken milleti yine milletin kendisinin kurtaracağının altı çizildi. Böylelikle de amacının belirtildiği, yönteminin belirlendiği Kurtuluş Savaşı başlamış oldu.

Amasya Genelgesi

HURDAYA ÇIKARILDI
Bandırma Vapuru, Samsun seferini tamamladıktan sonra posta hizmetlerine devam etti. 'te Osmanlı Seyr-i Sefain İdaresi tarafından hizmet dışı bırakılan Bandırma Vapuru, 'te armatör Bozmacı İlhami'ye (Söker) satıldı. 47 yaşındaki Bandırma Vapuru, bozulan motorunun tamirinin çok yüksek maliyeti nedeniyle hurdaya çıkarılarak Haliç Tersanesi'nde parçalandı.

'un 80'inci yılı olan 'da Bandırma Vapuru'nun benzerinin yapılmasına karar verildi. Dönemin Samsun Valisi Metin İlyas Aksoy tarafından alınan kararla Samsun Büyükşehir Belediyesi ve Samsun İl Özel İdaresi tarafından aslına uygun biçimde inşa edildi. 18 Mayıs 'te Samsun'da müze olarak hizmete açıldı.

Samsun'daki Bandırma Vapuru Müzesi.

Bandırma Vapuru ile Samsun'a giden Görevli Asker ve Memurlar
9'uncu Ordu Kıt'aları Müfettişi Mirliva Mustafa Kemal Paşa
3'üncü Kolordu Kumandanı Miralay Refet Bey
Erkânıharbiye Reisi Miralay Kâzım Bey
Sıhhiye Müfettişi Miralay İbrahim Tali Bey
Erkânıharbiye Kaymakamı Arif Bey
Erkânıharbiye Binbaşı Hüsrev Bey
Topçu Müfettişi Binbaşı Kemal Bey
Sıhhiye Müfettiş Muavini Binbaşı Refik Bey
Yaver Piyade Yüzbaşı Cevad Abbas Efendi
Piyade Yüzbaşı Mustafa Vasfi Efendi
Piyade Yüzbaşı Ali Şevket Efendi
Piyade Yüzbaşı Mümtaz Efendi
Piyade Yüzbaşı İsmail Hakkı Efendi
Tabip Yüzbaşı Behçet Efendi
Piyade Mülâzım-ı Evvel Hayati Efendi
Piyade Mülâzım-ı Evvel Arif Hikmet Efendi
Yaver Topçu Mülâzım-ı Sani Muzaffer Efendi
Mülâzım-ı Evvel Abdullah Efendi
Müşavir-i Adlî Ali Rıza Bey
Tabur Hesap Memuru Rahmi Efendi
Tabur Hesap Memuru Ahmed Nuri Efendi
Sınıf-ı Sani Faik Efendi
Zabit Vekili Tahir Efendi
Sınıf-ı Rabî' Memduh Efendi
Kıdemli Çavuş Osman Nuri oğlu Ali Faik Efendi
Kıdemsiz Çavuş İbrahim İzzet oğlu Atıf
Çavuş Ali oğlu Musa
Çavuş Mustafa oğlu Kemal
Çavuş Kemal oğlu Mustafa
Onbaşı Tevfik oğlu Adem
Onbaşı Ali oğlu Rıfat
Onbaşı Rıfat oğlu Ali
Nefer Hüseyin oğlu Mehmed
Nefer Ahmed oğlu Emin
Nefer Mustafa oğlu İsmail
Nefer İbrahim oğlu Ömer
Nefer Kerim oğlu Mehmed
Nefer Hasan oğlu Ulvan
Nefer Mehmed oğlu Mehmed
Nefer Mehmed oğlu Hasan
Nefer Mehmed oğlu Durmuş
Nefer Mehmed oğlu Ali
Nefer Abdullah oğlu Musa
Nefer Abdullah oğlu Mehmed
Nefer Şakir oğlu Nuri
Nefer Hasan oğlu Hüseyin
Nefer Bekir oğlu Mahmud
Nefer İhsan oğlu Mehmed Lütfi
Nefer Abdullah oğlu Ali

Yolcu ve mürettebat listesinin bir bölümü.

Bandırma Vapuru'ndaki Siviller
Sinop Mutasarrıfı Mazhar Tevfik Bey
Piyade Yüzbaşı Mustafa Vasfi Efendi'nin eşi Aliye Hanım, kızı Nefise ile oğulları Mithat ve Salih

Bandırma Vapuru'nun Mürettebatı
Kaptan Kayserili İsmail Hakkı Bey
İkinci kaptan Üsküdarlı Tahsin Bey
Kâtip İsmail Bey
Güverte lostromosu Hasan Reis
Serdümen Temel Şükrü Efendi
Serdümen Basri Ali Efendi
Ambarcı Ahmet Hasan Efendi
Ambarcı Maksut Süleyman Efendi
Tayfa Cemil Süleyman Efendi
Tayfa Rahmi Hüseyin Efendi
Tayfa Temel Mesut Efendi
Başmakinist Hacı Süleyman Bey
İkinci makinist Süleyman Bey
Vinççi Osman Emin Efendi
Vinççi Galip Ali Efendi
Ateşçi Halil Yusuf Efendi
Ateşçi Mansur Arif Efendi
Ateşçi Bahri Mehmed Efendi
Kömürcü Mehmed Hasan Efendi
Kömürcü Mehmed Ali Efendi
Birinci kamarot Tevfik Muharrem Efendi
İkinci kamarot Mehmed İbrahim Efendi
Muavin kamarot Ahmet Muhtar Efendi
Kamarot yamağı Halit Mustafa Efendi
Aşçı Hacı Hamdi Osman Efendi

yılında Trocadero ismiyle İskoçya’da inşa edilen ve yılında Bandırma ismini alan, Mustafa Kemal Paşa’nın 16 Mayıs tarihinde başlayan Anadolu yolculuğunda kendisi ve karargâhını taşıması nedeniyle tarihe mal olmuş gemidir.

İskoçya’nın Glasgow şehri yakınlarında bulunan Paisley kasabasındaki Phoenix Works tersanesinde, Hugh MacIntyre&Co şirketi tarafından inşa edilmiştir. Buhar motoruyla çalışan ve ton ağırlığındaki geminin uzunluğu (tûlu) metre ( kadem), genişliği (arzı) metre ( kadem) ve derinliği (umku) ise metre ( kadem) ölçülerindeydi. Birinci mevki kamarasında 20, ikinci mevki kamarasında ise 16 yatak mevcuttu.

Yunan bandırasına geçen geminin ismi Yunanca ‘dalga’ demek olan Kymi’ye çevrildi. yılında Osmanlı idaresine geçti ve önce Panderma, sonrasında ise Bandırma ismini aldı. Bu esnada posta hizmeti için kullanıldı. yılında yeni Türk devletinin kurulmasıyla birlikte Türk Seyrisefain İdaresi tarafından devralındı. yılına dek posta hizmetinde kullanılan gemi, bu tarihte motorunun ciddi bir arıza yapması nedeniyle Seyrisefain İdare Meclisi’nin 5 Kasım tarihli ve sayılı kararı uyarınca enkaz halinde Balat’ta faaliyet gösteren gemi sökümcüsü İlhami Bey’e satıldı ve parçalandı.

Bandırma’nın Yolculuğu

16 Mayıs tarihinde İstanbul’dan Samsun’a yolculuk eden Mustafa Kemal Paşa ve maiyeti, İtilaf Devletlerinin talebi ve İstanbul Hükümetinin görevlendirmesi sonucu, Karadeniz bölgesindeki karışıklıklara son vermek amacıyla 9. Ordu Müfettişliğine tayin edildi. Ancak kendisi, verilen görev ve emrin dışına çıkarak Türk ulusal kurtuluş savaşını başlatmış ve bu tarihten itibaren Millî Mücadele’nin lideri olarak tarih sahnesine çıkmıştır.

Bandırma Vapurunun yolculuğu dört gün sürmüştür. 19 Mayıs tarihinde Samsun’a varmasıyla tarihi yolculuğunu tamamlayan gemide Mustafa Kemal Paşa’nın dışında, karargâhında bulunan 18 kişilik bir heyet de yer almıştır:

1-      Kurmay Albay Refet Bey (Bele; 3. Kol. K.)

2-      Kurmay Albay Manastırlı Kazım Bey (Dirik; Müfettişlik Kur. Bşk.)

3-      Dr. Albay İbrahim Tali Bey (Öngören; Müfettişlik Sağlık Bşk.)

4-      Kurmay Yarbay Mehmed Arif Bey (Lakabı ‘Ayıcı’; Kurmay Bşk. Yardımcısı)

5-      Kurmay Bnb. Hüsrev Bey (Gerede; Karargâh Erkan-ı Harbiyesi İstihbarat ve Siyaset Şubesi Müdürü)

6-      Topçu Bnb. Kemal Bey (Doğan; Müfettişlik Topçu K.)

7-      Dr. Bnb. Refik Bey (Saydam; Sağlık Bşk. Yardımcısı)

8-      Yzb. Cevad Abbas (Gürer; Müfettişlik Başyaveri)

9-      Yzb. Mümtaz (Tünay; Kurmay Mülhakı)

  Yzb. İsmail Hakkı (Ede; Kurmay Mülhakı)

  Yzb. Ali Şevket (Öndersev; Müfettişlik Emir Subayı)

  Yzb. Mustafa Vasfi (Süsoy; Karargâh K.)

  Ütğm. Hayati (Kurmaybaşkanı Emir Subayı ve Müfettişlik Kalem Amiri)

  Ütğm. Arif Hikmet (Gerçekçi, Kurmay Mülhakı, sonra 3. Kor. K. Yaveri)

  Ütğm. Abdullah (Kunt; İaşe Subayı)

  Tğm. Muzaffer (Kılıç, Müfettişlik İkinci Yaveri)

  Birinci Sınıf Kâtip Faik (Aybars; Şifre Kâtibi)

  Dördüncü Sınıf Kâtip Memduh (Atasev; Şifre Kâtibi Yardımcısı)

Ayrıca kaptan olarak ise İsmail Hakkı (Durusu) ve 25 kişilik mürettebat da gemide görev almıştır.

Bandırma Vapurunun Büyüklüğü Tartışmaları

Bandırma vapuru ile ilgili tartışmalar, vapurun büyüklüğü konusunda yaşanmıştır. Vapurun tarihi kaynaklarda yazıldığından daha büyük olduğu yolunda bir takım tartışmalar yakın zamana dek gündemde kalmış, ayrıca Mustafa Kemal Paşa’nın zorlu bir yolculuk yapmadığı, hatta Osmanlı Devleti ve özelde padişah VI. Mehmed Vahdettin tarafından gizli görevle yollandığı ve aslında güvenli ve konforlu bir vapur olan Bandırma ile seyahat ettiği sıkça gündeme getirilmiştir.

Bu tür tartışmaların ortaya çıkmasındaki en önemli etken, Bandırma’nın, tarihi seyahatini tamamladıktan bir süre sonra parçalanması ve geminin günümüze ulaşan kesin bir fotoğrafının/görselinin bulunmamasıdır. Bununla birlikte tarihi kaynaklar ve yolculuğa tanık olanların söylemlerinde görülen ortak nokta, Bandırma’nın küçük ve konforsuz bir gemi oluşu ve seyahat etmesine yardımcı olacak bir takım ekipmanlarının düzgün çalışmadığı yönündeki söylemlerdir.

Yolculuğa katılanlar arasında hatıratı en erken olan, sonradan Mustafa Kemal Paşa’ya İzmir’de gerçekleştirilmek istenen bir suikast tertibine de (İzmir suikastı) katılıp idam edilecek olan Yarbay Mehmed Arif Bey’dir. tarihli Anadolu İnkılabı Mücahedat-ı Milliye Hatıratı isimli eserinde vapurdan “küçük vapurumuz” şeklinde bahsetmektedir. Yolculuğa Karargâh Erkan-ı Harbiyesi İstihbarat ve Siyaset Şubesi Müdürü olarak katılan Hüsrev Bey (Gerede) ise anılarında, ufacık vapurun Karadeniz’in dalgalarında sallandığından bahsetmektedir. Müfettişlik Başyaveri Cevat Abbas (Gürer) ise, vapurun güçlükle, hep sahil boyunca yol alarak dört günde zorlukla Samsun’a vardığını söyleyerek vapurun küçük oluşu ve yolculuğu zor tamamladığına dikkat çeker. Yıllar sonra Hayat dergisine anılarını anlatan Kurmay Mülhakı Arif Hikmet Bey (Gerçekçi) de benzer ifadeleri kullanır ve Karadeniz’in hırçın dalgaları arasında Bandırma Vapurunun, fındık kabuğu gibi oynamaya başladığını söyler. Ayrıca Mustafa Kemal Paşa’nın Kaptanla konuşmasında geminin eksiklerinden bahsedildiğini belirtir. Konuşmada kaptanın ilk defa Marmara Denizi’nin dışında görev aldığı, geminin önceden belirlenmiş bir rotasının olmadığı, buna sebep pusulanın olmayışı, paraketenin (geminin hızını saptamaya yarayan alet) ise bozuk oluşunu göstermiştir. Gerçi başka hatıratta pusulanın yok değil bozuk olduğu belirtilmiştir ve bu durum akla daha yatkın görünmektedir. Yine de geminin hayli eksik bir düzende seyahat ettiği, bu eksiklerin kaptan tarafından yolculuk öncesinde ilgililere bildirildiği ancak gerek ülkenin içinde bulunduğu olumsuz şartlar gerekse de vurdumduymazlık sonucu gereken tamiratın gerçekleşmediği anlaşılmaktadır. Müfettişlik İkinci Yaveri Muzaffer Bey (Kılıç) ise vapurun küçüklüğünün yanı sıra eski oluşundan da bahsetmiştir. Mustafa Kemal Paşa ve İbrahim Tali hariç herkesi denizin tutması, küçük bir gemideki seyahatin güç koşullarda devam ettiğini göstermektedir. Kaldı ki Bandırma’nın yolculuğa çıktığı tarihte 41 yaşında olması ve yılında hurdaya ayrılması onun eski, güven vermeyen ve rahatsız edici bir taşıt olduğunun kanıtıdır.

Bandırma Vapurunun yolculuğunu zahmetli ve tehlikeli kılan bir başka gelişme de İtilaf Devletleri veya özelde İngilizlerin gemiyi batırma ihtimalidir ve bu durum hemen tüm hatırata yansımıştır. Anlaşıldığı kadarıyla Mustafa Kemal Paşa, geminin batırılma ihtimalini Vahdettin’in damadı İ. Hakkı Okday’dan haber almış, bu haberin gemi yolcuları arasında duyulması sonucu yolculuğun gergin geçtiği, bu nedenle Mustafa Kemal Paşa’nın Kaptan’a, belirli bir rota takip etmeyip kıyı boyunca seyahat etmesini söylediği, olası bir tehlike anında gemiyi karaya oturtma emri verdiği anlaşılmaktadır. Bu olasılık gerçekleşmese de yolculuğun gergin ve zorlu geçmesine yol açan unsurlardan bir tanesini oluşturmuştur.

Bandırma Vapurunun Karadeniz’e çıkmadan önce durdurulması ve İngilizler tarafından aranması da Türk Milli Mücadele tarihinin önemli noktalarından bir tanesini oluşturur. Yine alınan bir ihbar sonucu, Mustafa Kemal Paşa ve arkadaşlarının bu aramalar sonucu alıkoyulacakları ve Karadeniz’e çıkmalarına izin verilmeyeceği duyulmuş, gemi gerçekten de aranmış ancak gergin bir bekleyişin sonucunda alıkoyulma gerçekleşmemiştir.

Bandırma Vapurlarının Karıştırılmasına Yol Açan Gelişme

Bandırma ile ilgili tartışmaların ortaya çıkmasındaki bir başka etken, Osmanlı mülkiyetinde birden fazla Bandırma isimli geminin olmasıdır. Tarihi Bandırma gemisi, tarihinde inşa edilen Medway isimli bir gemiyle karıştırılmaktadır. Bu gemi, tonluk Bandırma’nın aksine groston ağırlığındaydı. yılında Bandırma ismini alan Medway’in tarihi Bandırma ile karıştırılması bu isim benzerliğinden kaynaklanmaktadır.

Bandırma Vapurunun bulunması ve teşhir edilmesi amacıyla birkaç girişimde bulunulmuştur. Bunlardan ilki, Cumhuriyet’in Yıl Kutlamaları nedeniyle, Ankara Halkevi tarafından İnkılâp Müzesi kurulması girişimiyle gerçekleşmiştir. Seyrisefain Müdüriyeti’ne gönderilen yazıda, “…Gazi Hazretlerini ilk defa Samsuna götüren(in) hangi vapor (vapur) olduğu, süvari ve çarkçısı ve içinde çalışanların kimler olduğu, vaporun adı, kaç günde Samsuna gitmişlerdir (gittikleri) ve bu vapor halen duruyor mu pilan (plan) ve resimleri veyahut küçük bir modeli varmıdır, mezkur vaporun ab’adı nedir, diğer vaporlardan başka farikai mümeyyizesi (ayırt edici özelliği) mevcutmudur” soruları yöneltilmiştir. Gerekli bilgilerin verildiği cevap yazısında ayrıca, geminin enkaz halinde satıldığı ancak tarihi bir nam ve haysiyeti bulunduğu için ileride alınacak gemilerden birine Bandırma isminin verilmesinin düşünüldüğü belirtilmiş, bu nedenle asıl Bandırma’nın pirinçten mamul ve (Bandırma) ismini ihtiva eden levhasının yeni alınan gemiye asıldığı bilgisine yer verilmiştir. Yazışmalardan anlaşıldığı üzere, yılında bir müze kurulması gündeme gelene dek Bandırma’nın tarihi öneminin farkına varılmamış ve vapur, o tarihe dek çoktan parçalanıp yok olmuştur.

Yeni Bandırma’nın Medway olduğu anlaşılmaktadır. Osmanlı denizcilik envanterine geçmiş Bandırma ismini taşıyan dört gemi içerisinde yalnızca Medway, -gerçek Bandırma’nın söküldüğü ’den, yazışmaların yapıldığı ’e dek- Bandırma ismini almıştır ( yılında). Bu geminin Bandırma ismini taşırken bazı fotoğraflarının çekilmesi ve yayınlarda Bandırma’nın büyüklüğüne kanıt olarak kullanılması da yakın zamana dek yaşanan karışıklığın ve Bandırma Vapurunun büyüklüğü ile ilgili tartışmaların ortaya çıkışına zemin hazırlamıştır.

Vapurun müze olarak muhafazası ile ilgili bir diğer girişim 28 Ağustos tarihinde Celal Bayar’ın Cumhurbaşkanlığı sırasında yaşanmıştır. Sonradan ismi Ülgen olan ve Denizcilik Bankası’nca hizmet dışına çıkarılmış olan Bandırma (veya eski adıyla Medway) adlı vapurun “tarihi kıymeti dolayısıyla ve eski adı ile müze olarak muhafaza edilmesinin” uygun olacağı düşünülmüştür. Görüldüğü üzere eski Bandırma (Medway), yeni adıyla Ülgen, tarihi Bandırma vapuru ile karıştırılmaktadır. Ancak Denizcilik Bankası Müdürü ile görüşüldüğünde gerçek ortaya çıkmış ve mevcut Ülgen’in tarihi Bandırma vapuru olmadığı ve o vapurun söküldüğü belirtilmiştir. Dolayısıyla devletin, Bandırma’yı bulma ve teşhir etme girişimi her iki seferde de sonuçsuz kalmış ve vapurun söküldüğü gerçeği anlaşılmıştır.

Bugün vapurun orijinal çizimleri temel alınarak yapılan bir kopyası, Samsun Büyükşehir Belediyesi tarafından satın alınarak müze haline dönüştürülmüş ve 19 Mayıs tarihinde ziyarete açılmıştır.

Umut KARABULUT

KAYNAKÇA

Atatürk’ün Yaveri Cevat Abbas Gürer, Cepheden Meclise Büyük Önder ile 24 Yıl, 5. Baskı, Der. Turgut Gürer, Gürer Yayınları, İstanbul

“Bandırma Polemiğine Nokta”, Milliyet, 7 Mayıs

“Bandırma Vapuru”, Meydan Larousse, 2. Cilt, s

BARDAKÇI, Murat, “Tarihimizin Gidişatını Değiştiren Bandırma Vapuru Hüzünlü Bir Gemidir: Devlet, Bandırma’nın Bir Zamanlar İsmini Bile Unutmuştu”, Habertürk, 19 Mayıs

GERÇEKÇİ, Arif Hikmet, “İstanbul’dan Samsun’a Cehennemi Saat”, Hayat, S 21,

Hüsrev Gerede’nin Anıları, Kurtuluş Savaşı, Atatürk ve Devrimler, 4. Baskı, Haz. Sami Önal, Literatür Yayınları, İstanbul

Miralay Mehmet Arif Bey, Anadolu İnkılâbı, Millî Mücadele Anıları (Mücahedat-ı Milliye) (), Haz. Bülent Demirbaş, Arba Yayınları, İstanbul

OKDAY, İsmail Hakkı, Yanya’dan Ankara’ya, 2. Baskı, Sebil Yayınları, İstanbul

ÖZAKMAN, Turgut, Vahidettin, M. Kemal ve Millî Mücadele, Yalanlar, Yanlışlar, Yutturmacalar, 8. Basım, Bilgi Yayınevi, Ankara

PULUR, Hasan, “Panderma’dan Bandırma’ya”, Milliyet, 7 Aralık

T.C. Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri Başkanlığı Cumhuriyet Arşivi,  /, 27 Şubat ; /, 28 Ağustos

TEVETOĞLU, Fethi, Atatürk’le Samsun’a Çıkanlar, Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları, Ankara

19/06/ tarihinde monash.pw adresinden erişilmiştir

Görüntülenme Sayısı

kaynağı değiştir]

  1. ^"İlkadım'ın Simgesi: Bandırma Gemisi". monash.pw 20 Nisan tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 20 Nisan &#;
  2. ^Vahidettin, Mustafa Kemal ve Millî Mücadele, monash.pwım, sayfa , Bilgi Yayınevi, Turgut Özakman)
  3. ^T.Özakman Vahdettin Mustafa Kemal ve Millî Mücadele sayfa , dipnot

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır