Bağırsak, mide ile anüs arasında kalan kısma denmektedir. Memelilerde ve insanlarda kalın bağırsak ve ince bağırsak olmak üzere 2 bölümden oluşmaktadır. İnce bağırsak; On iki parmak bağırsağı, İleum, Jejunum olmak üzere 3 bölümdür.
Kalın bağırsak ise; Rektum, Çekum, Kolon olmak üzere 3 bölüme ayrılmaktadır.
İnce bağırsaklarda, emiliş ve sindirim işlevi gerçekleşmektedir. Buradaki besinler, küçük moleküllere ayrılarak, bağırsağın iç yüzeyi tarafından emilir ve kana karışır. Kalın bağırsakta ise, ezilen posaların organik olmayan tuzlarını ve suyunu emme görevini yapmaktadır. İşe yaramayan posalar, rektum kısmından geçerek anüs tarafından dışarı atılmaktadır.
Vücudumuzun her kesiminde olduğu gibi bağırsağımızda da çeşitli hastalıklar meydana gelmektedir. Bağırsağımızda oluşan hastalıkları aşağıda tek tek ele alacağız.
İnce bağırsak kısmının bitiminden itibaren son bağırsak kısmına kadar olan yerde, kalın bağırsağın tamamen ya da bir kısmının iltihaplanmasıyla oluşan bir bağırsak hastalığıdır. Kolit, mükoz kolit, basit kolit ve ülseratif kolit olmak üzere 3 gruba ayrılır. Basit kolitte, ishale sebebiyet veren kalın bağırsağın akut tahrişinden kaynaklanarak oluşmaktadır. Mükoz kolit ise, kalın bağırsağın sahip olduğu mukoza kısmının iltihaplanmasıdır. Ülseratif kolitte ise, sinirsel nedenlere bağlı olarak kalın bağırsağın mukoza kısmında ülsere neden olma durumu görülmektedir.
Kolit’in Belirtileri
Kolit hastalığının belirtileridir. Ayrıca kolitte herhangi bir ağrı hissedilmemektedir.
Bağırsak tıkanmalarına Meus adı verilmektedir. Meus 4 şekilde ortaya çıkabilmektedir. Bunlar;
İnvagination: Kalın ve ince bağırsakların birbiriyle iç içe geçerek tıkanması sonucu oluşur
Etranglement: Bağırsakların fıtık kesesinde boğulması sonucu oluşmaktadır.
Mekanik İleus: Bağırsaklarımızın tümör ve yukarıdaki iki şekilde tıkanması sonucu oluşan bir hastalıktır.
Paralitik İleus: Bağırsak gazlarının ve dışkılarının dışarı çıkamama durumudur.
Bağırsak Tıkanmalarının Belirtileri
Kişilerde sıkıntı, stres, üzüntü gibi çevresel faktörlerden dolayı sinir sistemlerinin belli süre ile bozulması hastalığıdır. Bu hastalıkta bağırsaklarda bulunan mukoza salgısının seviyesi yükselmiş , peristaltizm seviyesi ise ya artmıştır ya da azalmıştır
Spastik Kolon’un Belirtileri
Spastik kolon hastalığı bazen ishal bazen de ağrılı kabızlık şeklinde belirtiler göstermektedir.
Meckel çıkmazı dediğimiz hastalık ince bağırsak kısmının en son bölümünde bulunan kesenin tıkanması, kanaması veya iltihaplanması sonucu ortaya çıkmaktadır.
Meckel Çıkmazının Belirtileri
Meckel Çıkmazının teşhisi zor olmakla birlikte, belirtiler divertikülün tıkandığı, iltihaplandığı ya da kanadığı zaman ortaya çıkmaktadır. Tıkanıklık zamanı, karnın üst sağ kısmında acı ve ani ağrılar oluşmaktadır.
Chron hastalığı, sindirim kanalı kısımlarında görülen bir iltihap çeşididir. İnce bağırsağın en son kısımlarında veya kalın bağırsak kısmında görülmektedir.
Chron Hastalığının Belirtileri
Bağırsak solucanları genel olarak, çocuklarda görülmekle birlikte anal bir kaşında sebebiyet vermekte ve sıkça görülmektedir. Bulaşıcı bir hastalıktır.
Bağırsak Solucan’ın Belirtileri
Bağırsak solucanının belirtileri arasındadır. Fakat, bazen bu hastalığa yakalanan çocuklarda herhangi bir belirti görülmemektedir.
Kalın Bağırsak Kanseri hakkında bilgi almak isterseniz eğer ki; İlgili linke tıklayabilirsiniz.
Bağırsak hastalığı olan kişilerin hastanelerin Genel Cerrahi ve Gastroenteroloji kliniklerinden randevu almaları uygundur. Karın ağrısı, ishal, kabızlık, şişkinlik, mide bulantısı; Bağırsak hastalıklarında oldukça sık görülen semptomlar arasındadır. Dışkıda kan görmek, ateş ve kilo kaybı da bağırsakla ilgili sorun yaşayan kişilerde rastlanabilen durumlardandır. Bağırsak ağrısı çoğu zaman mideye vuran bir ağrıdır. Eğer bağırsak ağrısı çekiyorsan muhtemelen mideniz de ağrıyordur. Bu durumda mide ile beraber ağrının karın ve kasık bölgelerine vurması da karşılaşılan bir semptomdur.. Bağırsaklarda yara olmasının en yaygın belirtisi iltihaptır. Mide bulantısı, yüksek ateş ve kusma gibi pek çok belirtinin yer aldığı bağırsakta yara şikâyetleri, kişiden kişiye de değişkenlik gösterebilir. Dışkıda görülen kan, herkesi korkutur ve akla kötü hastalıkları getirir. Kalın bağırsakta ya da kolonda, kimusta var olan su emilir. Kalın bağırsakta tuzlar aktif taşıma ile emilir, su da osmoz yolu ile bunları takip eder. Sindirilmemiş posa ve kalın bağırsak içinde yaşayan bakterilerden oluşan dışkı rektuma doğru gider, anüsten atılana dek orada depolanır. En önemli tetkik dışkı örneği testidir. Hastanın bağırsaklarına daha detaylı şekilde bakmak amacı ile doktor tarafından kolonoskopi de uygulanabilir. Ayrıca, BT veya MRG gibi radyolojik görüntüleme yöntemleri de hastalık tanısında kullanılmaktadır.Bağırsak Hastalıkları Hangi Bölüm Bakar?
Kalın Bağırsak Hastalıklarının Belirtileri Nelerdir?
Kalın Bağırsak Ağrısı Nereye Vurur?
Bağırsakta Yara Olduğu Nasıl Anlaşılır?
Kalın Bağırsak Ne Görevi Görür?
Bağırsak Hastalıkları Hangi Testle Anlaşılır?
Yayınlanma:
Bağırsak hastalıkları; karın ağrısı, ishal, mide bulantısı, yorgunluk gibi belirtiler ile kendini gösteriyor. Akut veya kronik durumlar ve kabızlık, divertiküler hastalık ve irritabl bağırsak sendromu dahil olmak üzere çok çeşitli hastalıkları kapsayan bağırsak hastalıkları için hangi bölüme gidilir? İşte cevabı…
BAĞIRSAK HASTALIKLARININ TANIMI
Bağırsak hastalıkları Onikiparmak bağırsağından (duodenum) rektuma kadar bağırsakların herhangi bir bölümünü (ince veya kalın bağırsak) etkileyen hastalıklardır. Terim, akut veya kronik durumları kapsar ve kabızlık, divertiküler hastalık ve irritabl bağırsak sendromu dahil olmak üzere çok çeşitli hastalıkları kapsar.
BAĞIRSAK HASTALIKLARI İÇİN HANGİ BÖLÜME GİDİLİR?
Bağırsak hastalığı olanların hastanelerin Genel Cerrahi ve Gastroenteroloji polikliniklerinden randevu almaları gereklidir.
İlginizi ÇekebilirBağırsak florasını bozan faktörler neler?İlginizi ÇekebilirBağırsak kanseri belirtileri nelerdir?GülkabızlıkKadın
Yemek borusu, mide, bağırsaklar, karaciğer, pankreas ve safra kesesi sindirim sistemini oluşturan organlardır. Sindirim sistemi içerisinde bulunan tüm organları ve bu organlardan kaynaklı hastalıkları inceleyen bilim dalı da gastroenterolojidir. 0-18 yaş arasındaki tüm çocukları bu alanda kontrol ve tedavi eden birim ise çocuk gastroenteroloji birimidir.
Farklı hastalıklardan dolayı oluşabilecek gastroenterolojik sorunların belirtileri arasında en sık rastlananlar kusma, ishal, karın ağrısı, kabızlık, sarılık ve iştahsızlıktır. Doğduktan sonra başlayan kontrol sürecinde anne ve babaların herhangi bir sorun ile karşılaştıklarında çocuk gastroenteroloji bölümüne başvurması gerekmektedir. Her hastalıkta olduğu gibi gastroenterolojik hastalıklarda da erken teşhis ile çocukların tedavi edilmesi gerekmektedir. Erken teşhis, ileride yaşanacak çeşitli rahatsızlıkların önüne geçmeyi sağlamaktadır.
Çocuk gastroenteroloji doktorları aynı zamanda çocukların beslenme düzeni ile ilgili olarak da hizmet vermektedir. Beslenme bozukluklarının neden olduğu rahatsızlıkların önüne geçmek amacıyla verilen bu hizmete ek olarak gerekli görüldüğünde endoskopi ya da gastroskopi gibi işlemler de yapılabilmektedir. Tıbbi görüntüleme cihazları ile yapılan bu işlemler teşhis ve tedavi sürecinde önemli rol oynamaktadır.
Çocuklarda kabızlığa oldukça sık rastlanmaktadır. Karın ağrısı ve iştahsızlık belirtileriyle kendini gösteren kabızlık, kimi çocuklarda zorlanmadan dolayı hemoroid rahatsızlığına da yol açmaktadır.
Kabızlığın her zaman altında bir sebep bulunmamaktadır; ancak bazı kabızlıkların altında farklı hastalıklar yatabilmektedir. Bunlardan bazıları tiroit bezinin az çalışması, kalsiyum düşüklüğü ya da yüksekliği, çölyak hastalığıdır. Bebeklikten tuvalet eğitimine geçiş sürecinde de kabızlık ile karşılaşmak mümkündür. Erken başlanan tuvalet eğitimi çocuğun ruhsal ve bedensel olarak hazır olmamasından dolayı kabızlığı doğurmaktadır.
Kabızlık kadar ishal de çocuklarda yaygın bir hastalıktır. Çocukların yaşına göre değişen dışkılama sayısının üstüne çıkıldığı zaman doktora başvurulmalıdır. Susuzluktan kaynaklanan akut ishaller 3-4 gün içerisinde sonlanabilmektedir. Ancak susuzluğun yanı sıra tuz kaybı, dengesiz ve yetersiz beslenmeden kaynaklı kronik ishal, bağışıklık sistemini zayıflamaktadır. 14 günü bulan kronik ishallere; orta kulak iltihabı, idrar yolu enfeksiyonu, menenjit gibi rahatsızlıklar da sebep olabilmektedir. Çocuklarda karın ağrısı, ateş, gaz gerginliği gibi belirtilerde geç kalınmadan doktora başvurulmalı ve ishale sebep olan nedene göre tedavi sürecine başlanmalıdır.
Yiyecek ve içeceklerin midede oluşturduğu asidin, yemek borusuna ya da ağıza geri gelmesine reflü denmektedir. Asit kimi zaman geri geldiği yoldaki dokulara da zarar verebilmektedir. Çocuklar yetişkinlere oranla daha sık beslendikleri için erken yaşlarda reflünün görülmesi oldukça doğaldır. Olması gereken büyümenin görülmemesi, yemek öncesi ya da sonrasında huzursuzluk, yemek yerken acı çekmesi, ağız kokusu, horlama, ağız açık uyuma, ses kısıklıkları, geniz etinin büyümesi, diş problemleri reflünün göstergeleri arasındadır; ancak her çocukta bu belirtiler farklılık göstermektedir.
Halk arasında karaciğer iltihaplanması olarak bilinse de sarılığın başka nedenleri de olabilmektedir. Yenidoğan bebeklerde sarılık da oldukça yaygın bir hastalıktır. Doğduğu andan itibaren 1 aya kadarlık dönemde görülebilen yenidoğan sarılığı, doğal bir durum olarak kabul edilip çoğu zaman başka bir hastalığa yol açmamaktadır. Karaciğer ya da kan hastalıklarından dolayı oluşan ve 2 haftadan uzun süren bir sarılık mevcutsa çocuk gastroenteroloji doktorları tarafından gerekli tetkikler yapılmaktadır.
Karaciğere bağlı sarılığın önüne geçmek için çocuklara doğar doğmaz hepatit A ve B aşısı yapılmaktadır. Bu aşılar sayesinde ülkemizde neredeyse hiç hepatit B’ye sahip olan çocuk görülmemektedir.
Sindirim sistemi hastalıklardan biri olan çölyak hastalığında; kişi glütenli yiyecekler yediğinde bağışıklık sistemi ince bağırsağa zarar vermektedir. Doğum, gebelik, stres, enfeksiyon gibi sebepler bu hastalığa neden olsa da genellikle genetik bir hastalık olarak bilinmektedir. Uzun süre anne sütü ile beslenen kişilerde bu hastalık diğerlerine oranla daha geç görülebilmektedir. Herkeste aynı belirtiyi göstermeyen hastalık sadece yetişkinlerde değil çocuklarda da karşımıza çıkabilmektedir. Çölyak hastalığının; kronik ishal, açık ve kötü kokulu dışkı, kilo kaybı, kansızlık, karın ağrısı, boy kısalığı, büyüme geriliği, davranış değişikliği, diş çürükleri gibi farklı belirtileri bulunmaktadır.
Kanda glütene karşı antikor seviyesini ölçmek bir teşhis yoluyken ince bağırsak biyopsisi kesin tanı olarak kabul edilmektedir.
Süt ve süt ürünlerinde bulunan laktozun sindirilememesinden dolayı meydana gelen laktoz intoleransı, 10 insandan 1’inde görülebilmektedir. Sadece süt ve süt ürünlerinde değil anne sütünde de bulunan laktozu sindiremeyecek kadar laktaz enzimi eksikliğinde ortaya çıkan bu hastalığın gaz, ishal, bulantı, karın ağrısı, şişkinlik gibi belirtileri vardır. Bu belirtiler genellikle laktozlu ürünlerin tüketilmesinden 30 dakika ila 2 saat arasında kendisini göstermektedir. Hidrojen nefes testi laktoz intoleransı teşhisinde kullanılan yöntemken bu yöntem bebeklerde pek sık kullanılmamaktadır. Bunun yerine hastalık, dışkıda laktoz şekerinin görülmesi ya da dışkının asidik özelliğine göre teşhis edilmektedir.