4 aylık bir oğlum var. ses çıkarmakta çok zorlanıyor çok nadir olarak agu gıı gibi sesler çıkardı ama sayılı yani , sesli olarak fazla gülmüyor konuştuğumuzda falan tebessüm şeklinde gülüyor sadece. sürekli ilgileniyoruz konuşuyoruz ama sanki ses çıkarmakta zorlanıyor aaa uuu gibi sesler çıkarmıyor ııııılıyor sadece konuşmalarımıza karşılık vermek ister gibi ama ses çıkarırken zorlandığı için öksürüyor sonrada ağlıyor . 4 yaşında bir kızımda var o bebekken 3 aylıkken falan kendi kendine ses çıkarırdı agulardı,oğlum ise kendi halindeyken hiç ses çıkardığını aguladığını görmedim o yüzden bende bir problem mi var diye endişe ediyorum yoksa zamanı var mıdır daha. fiziksel olarak gelişimi çok iyi boy ve kilosu fazla bile. 2 aylıkken bir olay yaşadık havaleye benzer emzirdikten sonra kucağıma aldım gaz çıkarmak için kucağımdaa bir tarafına kasıldı ve bayıldı.hemen acile gittik oradaki doktor süt kaçmış olabilir o yüzden nefessiz kalmıştır dedi. içimiz rahat etmediği için özel hastaneye götürdük oradaki doktorda soğuk havale olabilir dedi kalp ultrasonu, beyin tomografisi ve eeg yaptırdık temiz çıktı sonuçlar bebekte bir problem yok dedi doktor. ses çıkarmamasının sebebi bu olaydan kaynaklanabilir mi acaba çok üzülüyorum çocuğumu öyle görünce konuşmak istiyor biz onunla konuşurken ama ses çıkaramadığı için hemen ağlıyor kafasını sağa sola sallıyor ne yapabiliriz bunlar normal mi? şimdiden çok teşekkürler...
Cevaplar (1)
Bir çocuk nörolojisi uzmanına göstermeniz uygun olur.
24 Aralık 2013 10:00
Bebeğiniz doğumundan itibaren hızla büyümeye başlar. Daha ilk haftadan itibaren bebeğinizdeki değişimi ve gelişimi gözlerinizle görebilir ve mucizeye an be an tanıklık edebilirsiniz. Bebekler özellikle 1. aylarını doldurduktan yani yeni doğan evresini atlatıktan sonra daha da hızlı büyümeye başlar… Ve bu dönemi takip eden günlerde ‘ilkler’ devri açılır. Bu ilkler arasında kuşkusuz en çok keyif veren minik bebeğinizin size gülümsediğini görmektir. İşte bebeğinizin ilkleri…
Bebeğinizin ilk gülümsemesini görmek size doyulmaz bir keyif yaşatır. Bebeklerin ilk gülücükleri 1 aylık olduklarında yüzlerinde belirir. Ama bu gülücük bilinçli değildir. Yani neşeli oldukları için gülmezler. Bu tamamen göz kaslarıyla ilgilidir. Göz kaslarını çalıştırmak için yüzlerinde gülümsemeye benzer bir durum oluşur. Bebeğinizin gerçek anlamda gülümsemesi 2 aylık olduğunda olacaktır.
İlk kahkaha genelde taklit üzerine gelişir. 4 aylık bebekler ses tellerini kontrol etmeye başlar ve duyduğu kahkahaları taklit eder. 1 yaşına gelene kadar da gülmek için farklı sesleri çıkaracak ve bir çok şekilde gülecektir.
Bebeğiniz 8 aylık olduktan sonra bir gün onu ayağını emerken bulabilirsiniz. Şaşırmayın. Bebekler bilgi toplamak için ellerine geçirdikleri her şeyi ağızlarına götürürler. Ancak bebekler için ayağı emmek ayrı bir yere sahiptir. Bebeğinizi bundan vazgeçirmeye çalışmayın çünkü bu aşama bir süre sonra kendiliğinden sonlanacaktır. Bunu hiç yapmasa da asla endişelenmeyin, çünkü her bebek diğerinden farklıdır.
6 aylıktan itibaren bebeğinizin dişleri çıkmaya başlar ilk başlarda ıslak bir tülbentle dişlerini silebilirsiniz 9-10 aylıktan itibaren ve bebekler çevresinde olan biten her şeyi taklit eder. Çocuğunuza diş fırçalama alışkanlığını bu aydan itibaren verebilirsiniz. Eğer yumuşak bir diş fırrçası satın alır ve dişlerinizi onun yanında fırçalarsanız o da sizinle birlikte diş fırçalamaya çalışacaktır.
Bebeğinizin ilklerinden bir diğeri de öpücük dağıtmak. Bebeğiniz 1. yaş gününe doğru öpücük vermeyi öğrenebilir. Bu da önemli bir gelişimin işaretidir. Çünkü öpücük vermek için aynı anda iki işi yapması gerekir. Hem elini ağzına götürmek, hem de dudakları ile eline öpücük kondurmak…
Yeni doğan bebeklerin işitme kaybı yönünden belli bir protokol çerçevesinde değerlendirilmesi ve takibi gereklidir. Özellikle bazı risk faktörlerinin varlığında bu değerlendirme oldukça önemli ve kritik olmaktadır.
Yeni doğan bebeklerin işitme kaybı yönünden belli bir protokol çerçevesinde değerlendirilmesi ve takibi gereklidir. Özellikle bazı risk faktörlerinin varlığında bu değerlendirme oldukça önemli ve kritik olmaktadır.
(konuşma lisan gelişimi)
Çocuğunuzda bu göstergelerden bir veya daha fazlası varsa, çocuğunuzun kulak muayenesi ve işitme testinin yapılması gereklidir. Bu herhangi bir yaşta, doğumdan hemen sonra bile yapılabilir. Bu faktörlerden hiçbirini belirlemediniz, fakat çocuğunuzun normal duymadığından şüpheleniyorsanız, çocuğunuzun doktoru endişelenmiyorsa bile çocuğunuzun işitmesi değerlendirilmelidir.
İşitme kaybı olmasa bile testin ona bir zararı olmaz. Ne var ki, çocuğunuzda işitme kaybı varsa, geç teşhis konuşma ve lisan gelişimini etkileyebilir.
Ayrıca bu risk faktörlerinden hiç biri olmasa bile işitme kaybı mevcut olabilir.
Ebeveynler ve onların anne, babaları onlarla en fazla vakit geçiren insanlar olarak bebeklerdeki işitme kaybını keşfedecek kişilerdir. Herhangi bir zamanda bebeğin işitme kaybı olduğunu düşünülecek olursa bunun doktor ile görüşülmesi gerekir. Bebeğin duyması herhangi bir yaşta test edilebilir. Bilgisayarlı işitme testleri yeni doğanları taramayı mümkün kılmaktadır. Bazı bebeklerin diğerlerine göre ortalamadan daha fazla işitme kaybı olasılığı vardır. Bu listedeki herhangi bir madde mevcutsa, çocuğa mümkün olan en kısa zamanda işitme testi yaptırmalıdır. Okula başlamadan önce tüm çocukların işitme testi ile değerlendirilmesi gereklidir. Bu yolla anne, baba veya çocuğun fark etmediği hafif işitme kaybı ortaya konabilir ya da tek kulaktaki bir kayıp saptanabilir. Böyle bir kayıp, belirgin olmasa da konuşma ve lisanı etkileyebilir. İşitme kaybı kulak kiri veya kulakta sıvı birikmesinden kaynaklanabilir. Bu tipte geçici işitme kaybı olan birçok çocuğun, ilaç tedavisi veya küçük bir cerrahiyle işitmesi düzeltilebilmektedir.
Geçici işitme kaybının tersine bazı çocukların kalıcı olan sinir kaynaklı işitme kayıpları vardır. Bu çocukların çok azı tamamen sağır olup çoğunluğunda bir miktar kullanılabilir işitme mevcuttur. Erken teşhis, erken işitme cihazı uygulaması ve özel eğitim programlarına erken başlamak, çocuğun mevcut işitmesini ve iletişim becerilerini en yüksek seviyeye getirmeye yardımcı olabilir.
Amaç: işitme kayıplarını ilk 3 ay içerisinde tespit ederek en geç 6 aylıkken cihaz uygulamasına başlayabilmektir. Tüm yeni doğan bebeklerin bir protokol çerçevesinde değerlendirilmesi gerekir.