Bebeği olan ailelerin yaklaşan yaz ayları hakkında en çok düşündüğü soruların başında “yaz aylarında bebekler gece nasıl giydirilmeli” geliyor. Yaz aylarında bebeklerin nasıl giydirileceği konusunda aile büyükleri farklı farklı tavsiyelerde bulunuyor ve kafanızı karıştırıyor olabilir. Peki, bebekler yaz aylarında nasıl giydirilmeli?
Yaz sıcakları giderek yaklaşıyor. Son yıllarda ülkemizde mevsimlerin giderek farklı bir hal almasıyla yaz sıcakları bunaltıcı düzeylere ulaşmaya başladı. Bu sıcak yaz günlerinde bebekleri nasıl giydirmek gerekiyor diye düşünüyor olmalısınız. Onları nasıl giydireceğimizi öğrenmeden önce bebeklerin ne zaman üşüdüğünü bilmemiz gerekiyor.
Yeni doğan bebeğin dünyamıza alışması zaman almaktadır. Anne karnındaki sıcaklığa alışan yeni doğan bebek ilk 1 ay boyunca ısıya karşı duyarlı olur. Bu bir aylık süreçte yeni doğan bebeğin vücudu ilk kez tanıştığı bu yeni dünyanın dış koşullarına adapte olmayı öğrenir. Bir ay boyunca yeni doğan bebeklerin giyiminde hassasiyet gösterilmesi gerekmektedir. Bu süreçte bebeklerin bir kat fazla giydirilmesi, bebek şapkası, bebek çorabı gibi kıyafetlerin de kullanılması önemlidir.
Yeni doğan bebek kıyafetleri seçerken organik pamuğun tercih edilmesi yaz aylarında en doğru tercih olacaktır. Organik pamuktan üretilen kıyafetler yumuşak yapısıyla yeni doğan bebeğin hassas cildinin korunmasına yardımcı olur.
İlginizi Çekebilir: Bebek Uyku Tulumu Tavsiyesi
Bir ayın ardından yeni doğan bebekler tıpkı bizim gibi dış ortam sıcaklığına uyum sağlar. Bu sebeple kat kat giydirilmesi bebeği yaz aylarında bunaltabilir ve terlemesine sebep olabilir. Çocuk sağlığı uzmanlarının da belirttiği gibi bebeğim üşütmesin diyerek bir ayını doldurmuş bebekleri kat kat giydirmenize gerek kalmamaktadır. Özellikle yaz aylarında bebeklerin terlememesi için kat kat giydirilmemesi ve organik pamuktan üretilmiş organik bebek kıyafetleri tercih edilmesi tavsiye edilmektedir. Elbette havadaki ani sıcaklık değişimlerinden korunmak için her zaman yanınızda bebek hırkası gibi kıyafetler bulundurabilirsiniz.
Bebekler yazın uyurken eğer hava sıcaklıkları çok yüksekse kalın giydirildiğinde rahatsız olabilir. Bu yüzden bebeğinizin rahat etmesi ve güzel bir uyku uyuyabilmesi için ince ve terletmeyen organik pamuktan üretilen yazlık bebek uyku tulumu tercih etmenizi tavsiye etmekteyiz. Yaz aylarında bebeklerin gece uyurken terlememesi için organik pamuk terletmeyen özelliği ile hem terlemeyi önler hem de yumuşak yapısıyla bebeğinizin hassas tenini korur.
Little Yucca’nın organik yazlık bebek uyku tulumu modellerini inceleyerek bebeğinizin yaz gecelerinde rahat bir uyku çekmesini sağlayabilirsiniz.
0 comments
Okuma Süresi: 4 dakika
Annelerin ve babaların bebeklerinin sağlığı ve mutluluğu için düşünmesi gereken pek çok nokta vardır. Bunların şüphesiz başında bebeklerin giyimi gelmektedir. Bebekler kendilerini ifade edebilecek yaşa gelene kadar ebeveynleri onların giyimini düşünmelidir.
Sizler için mevsimlere göre bebek giyimi nasıl olmalı açıklayalım;
Yaz aylarında bebek giyiminden önce dikkat edilmesi gereken konu bebeğin direkt olarak güneşe maruz bırakılmaması konusudur. Bebeğinizin narin cildine zarar vermeyecek şekilde direkt güneş ışığı almadan serin yolculuklar yaptığına eminseniz, gelin listemizi birlikte inceleyelim;
Anne babalar için kış aylarında bebeğine ne giydireceğini bulmak şüphesiz diğer mevsimlere göre daha zordur. Bebeğin üşümemesi gerektiği için çok kalın giysiler giydirmek isterler ancak çok fazla kalın ve kat kat giydirmek de iyi değildir. Kış mevsiminde bebek giyimi konusunu beraber inceleyelim;
Yaz ve kış aylarında minik bebeklerinize, rengârenk ve birbirinden modern kıyafetler giydirmek için Mayoral, Carter’s, Caramell, Moi Noi markalarının sevimli ve kullanışlı giyim ürünlerini inceleyebilirsiniz.
Bu bilgiler ışığında bebeğiniz için yapacağınız akılcı kıyafet seçimlerinin en sevimli modelleri Welcome Baby web sitesinde sizleri bekliyor.
Yenidoğan bebeklerin bakımında ısı koruma önemli konulardan biri. Yenidoğan bebekler, cilt altı yağ dokusu henüz yeterli kalınlıkta olmadığından, vücut ısısını uzun süre koruyabilecek durumda olmuyor. Çıplak bırakıldığında veya soğuk ortamlarda vücut ısısı kolayca düşebiliyor. Diğer taraftan ter bezleri de olgun olmadığından, fazla ısıtıldığında terleyememe ve vücut ısısının kontrolsüz olarak yükselmesi söz konusu oluyor.
Yenidoğan bebeğin vücut ısısı, koltuk altından ölçüm yapılıyorsa 36,,5 derece arasında olmalı. Kulaktan ölçülen ısı bundan 0, derece daha yüksek bulunabilir. Kaloriferli ve ısı yalıtımlı evlerde genelde aşırı sıcak ve kuru ortam kış bebeklerini zorlarken, sobalı evlerde odalar arası ısı farkı problem olabilir. Bebeğin odasında sıcaklık derece idealdir. Merkezi ısıtma sistemleri nedeniyle hava aşırı kurumuşsa, bebek odasında ıslak bir parça havlunun kurudukça ıslatılarak bulundurulması sorunu çözecektir. Buna rağmen kuruluk nedeniyle burun tıkanıklığı yaşanırsa, serum fizyolojikli damlalarla burun temizliği yapılabilir. Bebek cildi de kuruluktan etkilenir. Banyoda cildi kurutmayan ürünler kullanılabilir ve sonrasında uygun losyon veya bebe yağları ile nemlendirme yapılabilir.
Bebek odası kışın da güneş alabilen, pencere açılarak havalandırılabilen bir oda olmalı. Soğuk havalarda bile evin havalandırılması gerekiyor. Odalar arası ısı farkının yaşandığı evlerde, bebeğin gereğinde çıkarılabilecek birkaç kat ile giydirilmesi ve ısı değişikliğine göre katların azaltılıp artırılması gerekiyor. Yenidoğan bebek için tenine temas edecek pamuklu bir badi ve üstüne ayaklı bir tulum en uygun kıyafet olarak tavsiye ediliyor. Tulum kalınlığı ısıya göre penyeden kadifeye kadar değişen dokularda seçilebilir. Uyuturken çok kalın giydirilmemesi, üzerine polar gibi hafif ama sıcak tutan bir battaniye ya da hafif bir yorgan örtülmesi gerekiyor.
Bebeğin ısıtıcılara çok yakın ve ağır örtüler altında yatırılmasının sakıncaları var; özellikle ilk günlerde uyanma zorlukları, emmeme, halsizlik gibi durumlara yol açabiliyor. Bebekle kışın sokağa çıkılması gerektiğinde, normal ev kıyafetinin üzerine giydirilebilen içi izolasyonlu tulum tarzında giyeceklerin tercih edilmesi gerekiyor. Mutlaka şapka kullanılmalı, rüzgârlı zamanlarda kulakları da içine aldığından emin olunmalı. Araba koltuğu ya da pusete kemerlerle bağlanabilen, zarf gibi bebeği sarabilen aparatlar, dışarıda vakit geçirilmesi gerektiğinde çok yararlı oluyor. Soğukta, rüzgârda kalınacak ise bebeğin açıkta kalan yüz bölgelerine soğukla teması azaltacak uygun kremler sürülmesi yararlı olur. Arabada bebek bir kat soyulmalı ya da araba fazla ısıtılmamalı.
Tüm yenidoğanlar, ilk hafta boyunca bağışıklık açısından duyarlıdır. Bu nedenle, özellikle enfeksiyonların sık olduğu kış mevsiminde kalabalıktan uzak tutulması gerekiyor. Anne baba ve evdeki birinci derece yakınlar dışında, kucak ve yakın temastan kaçınılması gerekiyor. Özellikle el temizliğine çok dikkat etmekte fayda var. Kış aylarında iç mekan, dış mekan arasındaki ısı farklılıklarına karşı bebeklerin daha hassas olduğunu, kalabalık ve kapalı ortamlarda hastalıklarla karşılaşma olasılığının yükseldiğini unutmayın.
Dışarıdan gelen ev sakinlerinin bebekle ilgilenmeden önce özellikle el temizliklerine dikkat etmeleri, sigara içilmemesi, hastayken evde maske takılması ve evin sık sık havalandırılması önemli. Emziren annelerin solunum yolu hastalıklarına yakalanmaları durumunda, emzirirken maske kullanmaları, bebekle yakın temas etmemeye çalışmaları gerekiyor. Böyle dönemlerde emzirme, bebeğin annenin bağışıklığından yararlanabilmesi için önem kazanıyor. Sütle solunum yolu enfeksiyonu bulaşmadığını da anımsatmakta fayda var. Kış mevsiminde doğan bebekler için dikkat edilecek başka bir konu da D vitamini desteği. Güneş, D vitamininin en önemli kaynağı olduğundan özellikle uzun süre güneş görülemeyen aylarda anne sütü alan bebeklerin D vitamini ile desteklenmesine özen gösterilmeli.
Çarman, "Çocuğun üzerinin açılmış olmasından çok cildi, saçı, yastığı, pijaması nemli mi terlemiş mi diye gözlemlemek doğrudur. Çocuğun üzerini açmasından çok aşırı terlemesi, ayrıca çok fazla örtünme ile gelişebilecek sıcaklık hissinden dolayı öksürmesi dikkate alınmalıdır. Çocuk üzerini çok fazla açmaya başladıysa çocuğu çok fazla örtüyorsunuz demektir" uyarısında bulundu.
Çocukların direncine bağlı olarak kışın hastalanma oranlarının daha fazla olduğunu aktaran Çarman, çocuklarda kış döneminde daha çok enfeksiyon ve mikrobik hastalıklar görüldüğünü söyledi.
Kış hastalıklarından en çok çocukların etkilendiğini belirten Çarman, kışın vücut direncini kıran nedenleri, "Soğuğa bağlı olarak cildin kuruması ve direncinin zayıflaması, burun ve ağız içini döşeyen mukoza dokularının kuruması, koruyucu mekanizmaların iyi çalışamaması, beslenmede daha ağır ve sağlıksız besinlere yönelme ve hareketsizlik" olarak sıraladı.
Çocukların ellerini sık sık yıkaması sağlanmalı
Çocuklarda görülen kış hastalıkları arasında grip, nezle, orta kulak iltihabı, bademcik enfeksiyonu ve sinüzit gibi üst solunum yolu enfeksiyonlarının sayılabileceğini anlatan Çarman, şöyle konuştu:
"Tedaviye erkenden başlanmazsa daha ciddi sağlık sorunlarına neden olabilir. Çocuklarda enfeksiyonların erken dönemde tedavi edilmemesi ya da gelişigüzel alınan antibiyotiklerle atlatılmaya çalışılması, kalp kası ve böbrekleri etkileyen romatizmal ateş ya da orta kulak enfeksiyonu gibi hastalıklara neden olabilir.
Kış mevsiminde çocuklarda soğuk algınlığı, boğaz enfeksiyonları, sinüzit ve larenjit gibi üst solunum yolu enfeksiyonlarının yanı sıra bronşit ve zatürre gibi alt solunum yolu enfeksiyonlarında da artış olur. Bu artışın en önemli sebepleri arasında ise okul hayatı ve havaların soğumaya başlaması yer alır.
Özellikle okula yeni başlayan ana sınıfı ve birinci sınıf öğrencilerinin çeşitli virüs ve bakterilere karşı bağışıklıkları henüz tam gelişmemiş olur. Çocukları kış hastalıklarından korunmak için; çocukların ellerini sık sık yıkamasını sağlanmalıdır. Bağışıklık sistemini güçlendirmek için bebekler emzirilmelidir."
Çarman değerlendirmesini şöyle sürdürdü:
"Çocukların meyve ve sebze tüketimini artırılmalıdır. Haftada defa balık yemesini sağlanmalı. Abur cubur gıda tüketiminde uzak tutulmalıdır. Çocuklar sigara içilen ortamdan uzakta tutulmalıdır. Bağışıklık sisteminin mikroplara karşı her zaman hazırlıklı olması için aşılarını eksiksiz yaptırılmalıdır. Çocukların yaşadığı ortamın ısısı iyi ayarlanmalı ve aşırı kuru hava olmamalıdır. Çocuklarda kış hastalıkları için bu tür önlemler alınmalı. Önlemlere rağmen kışın çocuğunuz çok sık hastalanıyorsa bir uzmana başvurun. Çocuklarda kış hastalıklarından korunmak için salgınlara karşı da dikkatli olmak gerekir."
Dışarıya çıkarılan bebeklerde güçlü bağışıklık sistemi gelişir
Çarman, aşırı sıcak yaşam alanları, havasız alışveriş merkezleri ve kalabalık ortamlar kış mevsimde özellikle çocuklar açısından hastalık açısından dezavantajı olduğunu belirterek, şunları kaydetti:
"Bebeklerin vücutlarındaki antikorların devreye girip, daha dirençli olmasını sağlayacak soğuk algınlıkları, ufak enfeksiyonlar kapması da çok normaldir. Vücut direnci ve kuvvetli bir metabolizma için emzirmek, C vitamini desteği sağlamak, düzenli uyku, sağlıklı beslenme kadar açık hava da çocuklar ve bebekler için gereklidir.
Yaz ya da kış dönemi fark etmeden düzenli olarak temiz havaya çıkmak, temiz hava, oksijen ve egzersiz de bağışıklık sistemlerini geliştirmek güçlendirmek için oldukça gereklidir. Kışın soğuktan koruyacak kadar giydirmek, yazın güneş ışığı ve aşırı sıcaktan koruyacak zamanlarda temiz hava almak için dışarıya çıkarılan bebekler ve çocuklarda güçlü bağışıklık sistemi gelişir, enfeksiyonlara daha az maruz kalır ve uyku kalitesi artar."
Çocuğun üzerine üşür diye fazladan örtülen örtüler boğucu bir his yaratır
Çocuklar ve bebeklerin gece boyunca yetişkinlere göre daha az üşüme hissi duyduklarını belirten Çarman, çocuğun üzerine üşür diye fazladan örtülen örtülerin rahatlatma değil aksine sıkıntı ve boğucu bir his yaratacağını belirterek, "Çocuğun üzerinin açılmış olmasından çok cildi, saçı, yastığı pijaması nemli mi terlemiş mi diye gözlemlemek doğrudur. Çocuğun üzerini açmasından çok aşırı terlemesi, ayrıca çok fazla örtünme ile gelişebilecek sıcaklık hissinden dolayı öksürmesi dikkate alınmalıdır. Çocuk üzerini çok fazla açmaya başladıysa çocuğu çok fazla örtüyorsunuz demektir. Bunun yerine üzerine çok fazla battaniye yorgan örtü örtmemek, hava alan vücut sıcaklığını koruyacak kadar örtmek yeterli olacaktır."
Bebeklerin ve çocukların yaşam alanlarının ideal sıcaklı değerinin derece arasında değiştiğini anlatan Çarman, yeni doğan bebeklerde derecenin, 6 aydan büyük bebeklerde ise derece seviyesinde olduğunu kaydetti.
Çarman, "Bu değerlerden sıcak olursa oda içindeki nem oranı azalacak ve odanın havası kuruyacaktır. Bu durum bebeklerin ve çocukların solunum yollarını etkiler ve burun tıkanıklığı, uyku düzeninde bozulmalar yaşanabilir. Ayrıca terlemeye neden olacağı içinde hasta olma ihtimali artar. Tersine oda ısısı soğuk olursa üşürler. Soğuk bebeklerin ve çocukların gelişimini olumsuz etkileyebilir. Uyku ve yeme düzenleri bozulabilir" diye konuştu.