began ile ilgili cümleler / Begin (Başlamak) İle İlgili İngilizce Cümleler, Cümle Örnekleri

Began Ile Ilgili Cümleler

began ile ilgili cümleler

Begin 2. Ve 3. Hali Nedir? Begin Fiilinin İkinci Ve Üçüncü Zaman Halleri İle Örnek Cümleler

Haberin Devamı

 İngilizcede başlamak anlamına gelen diğer sözcükler şunlardır: 1- Start

 2- Set Out 3- Commence 4- Lay Down 

Begin 2. ve 3. Hali Nedir?

  1. Hali - He Began - Başladı
  2. Hali - He Begun - Başlamıştı 

Begin Fiilinin İkinci ve Üçüncü Zaman Halleri ile Örnek Cümleler

İkinci Hali ile Örnek Cümleler

 1- I began a new novel last night.

 Dün gece yeni bir romana başladım. 

 2- Finally, she began to admit her mistakes.

 Sonunda hatalarını itiraf etmeye başladı.

 3- We began to clean the house.

 Biz evi temizlemeye başladık. 

 4- I just began to read this novel by the author.

 Yazarın bu romanını yeniden okumaya başladım. 

Üçüncü Hali ile Örnek Cümleler

 1- However, our hopeful story had just begun.

 Oysa bizim umut dolu hikayemiz daha yeni başlamıştı. 

 2- They begun dating again last week with ex- girlfriend

 Eski sevgilisiyle geçen hafta yeniden görüşmeye başlamışlar.

İngilizcede Start ve Begin Arasındaki Farklar

Dil Bilgisi

Dil Bilgisi/ Kelime Bilgisi

Alper Onur
Mayıs 17, 2023

7 dakikalık okuma

İngilizcede “start” ve “begin” kelimeleri sıklıkla kullanılan eylemlerdir ve birçok insan bu kelimelerin aynı anlama geldiğini düşünür. Ancak, İngilizcede start ve begin arasındaki farklar ve bu kelimelerin doğru şekilde kullanılmaları önemlidir. İngilizcede start ve begin arasındaki farkları anlaman, İngilizce konuşma ve yazma becerilerinin gelişmesine yardımcı olacak. Bu yazıda; “start” ve “begin” kelimelerinin anlamlarını, kullanımlarını ve İngilizcede start ve begin arasındaki farkları detaylı bir şekilde ele alacağız.

İngilizcede start ve begin arasındaki farkları öğrenmek kadar, İngilizcedeki diğer kelimeleri öğrenmek de önemli. İngilizcede bulunan kelimeleri kolaylıkla öğrenebilmek için hemen sayfadaki formu doldur. Müşteri temsilcisi arkadaşlarımız seni hemen arasın veonline İngilizce kursuOpen English’i sana tüm detaylarıyla anlatsın. 

ingilizce start kelimesinin türkçesi nedir

İngilizce Start Kelimesinin Türkçesi Nedir?

İngilizcede start ve begin arasındaki farklardan bahsetmeden önce, start kelimesinin Türkçesini seninle paylaşmak istiyoruz. “Start” kelimesi; bir eyleme başlamak, bir işe girişmek, bir faaliyete başlamak anlamlarına gelen İngilizce bir fiil. Bu kelime, farklı bağlamlarda farklı anlamlar taşıyabiliyor ve kullanımı geniş bir alana yayılıyor.

Örneğin, “start” kelimesi bir yarışı başlatmak anlamında da kullanılabiliyor. Bu durum için, “The race will start at 2 pm” (Yarış 2’de başlayacak) gibi bir örnek verilebilir. Ayrıca, start, bir makineyi veya aracı çalıştırmak anlamında da kullanılabiliyor. Örneğin, “I can’t start my car” (Arabamı çalıştıramıyorum) gibi.

Ayrıca; “start” kelimesi bir projeye, işe veya göreve başlamak anlamında da kullanılabiliyor. Örneğin, “I’m starting a new job next week” (Gelecek hafta yeni bir işe başlıyorum) gibi bir örnek verilebilir. “Start” kelimesi aynı zamanda bir şeyin meydana gelmeye başlaması anlamında da kullanılabiliyor. Örneğin, “The rain started to fall” (Yağmur yağmaya başladı) gibi.

Son olarak, “start” kelimesi bir şeyin başlangıç noktasını ifade etmek için de kullanılabiliyor. Örneğin, “The marathon starts at the city center” (Maraton şehir merkezinde başlıyor) gibi.

“Start” kelimesi, farklı bağlamlarda farklı anlamlar taşıdığından, kullanım alanı oldukça geniş. Ancak, doğru şekilde kullanıldığında, bu kelime İngilizce cümlelerde oldukça yaygın olarak kullanılıyor.

İngilizcede start ve begin arasındaki farkları sıralamadan önce, İngilizce begin kelimesinin Türkçesinden de bahsetmek istiyoruz.

İngilizce Begin Kelimesinin Türkçesi Nedir?

İngilizce start kelimesi hakkındaki her şeyi öğrendin. Şimdi, İngilizcede start ve begin arasındaki farklardan bahsetmeden önce, biraz da begin kelimesinden bahsedelim. “Begin” kelimesi; bir eyleme başlamak, bir işe girişmek, bir faaliyete başlamak anlamlarına gelen İngilizce bir fiil. Bu kelime de start kelimesi gibi, farklı bağlamlarda farklı anlamlar taşıyabiliyor ve kullanımı geniş bir alana yayılabiliyor.

Örneğin, “begin” kelimesi bir konuşmaya veya bir etkinliğe başlamak anlamında kullanılabiliyor. Örneğin, “The speaker will begin the conference with a brief introduction” (Konuşmacı konferansa kısa bir tanıtımla başlayacak) gibi bir örnek verilebilir. Ayrıca, “begin” kelimesi bir iş, proje veya göreve başlamak anlamında da kullanılabiliyor. Örneğin, “We need to begin planning the project” (Proje planlamasına başlamamız gerekiyor) gibi bir örnek verilebilir.

“Begin” kelimesi aynı zamanda bir sürecin veya olayın başlangıcını ifade etmek için de kullanılabiliyor. Örneğin, “The movie begins at 7 pm” (Film saat 7’de başlıyor) gibi bir örnek verilebilir. Son olarak, “begin” kelimesi bir şeyin ortaya çıkışını veya başlangıcını ifade etmek için de kullanılabilir. Örneğin, “The storm began to brew in the afternoon” (Fırtına öğleden sonra oluşmaya başladı) gibi bir örnek verilebilir.

İngilizce start ve begin kelimelerinin Türkçelerini öğrendin. Şimdi, İngilizcede start ve begin arasındaki farkları öğrenme vakti!

İngilizce konuşmaya başlamak için hemen yan taraftaki formu doldur!

ingilizce start ve begin arasındaki farklar

İngilizcede Start ve Begin Arasındaki Farklar

“Start” ve “begin” kelimeleri İngilizcede benzer anlamlara sahip fiillerdir. Her ikisi de bir eyleme başlamak, bir faaliyete başlamak veya bir işe girişmek anlamlarını taşırlar. Ancak, İngilizcede start ve begin arasındaki farklar azımsanamayacak sayıdadır.

İngilizcede start ve begin arasındaki farklardan birincisi, “start” kelimesi İngilizcede daha sıklıkla kullanılır ve daha geniş bir kullanım alanına sahip olması. “Start” kelimesi, bir aracın çalıştırılması, bir yarışın başlaması veya bir şirketin faaliyete başlaması gibi anlamlarda kullanılabilir. ngilizcede start ve begin arasındaki farkları daha iyi anlatabilmemiz için bir örnek vermemiz gerekirse,İ “I need to start the car” (Arabayı çalıştırmam gerekiyor) veya “The company plans to start operations in the new market” (Şirket, yeni pazarda faaliyete başlamayı planlıyor) gibi örnekler verilebilir.

Öte yandan, İngilizcede start ve begin arasındaki farklardan biri olarak, “begin” kelimesi daha formal veya resmi bir durumu ifade etmek için kullanılır. İngilizcede start ve begin arasındaki farkları anlatabilecek örnekler olarak; “The meeting will begin at 10 am” (Toplantı saat 10’da başlayacak) veya “The concert began with a beautiful classical piece” (Konser güzel bir klasik eserle başladı) gibi örnekler verilebilir. İngilizcede start ve begin arasındaki farklardan bir diğeri ise “start” kelimesinin “begin” kelimesine göre daha hızlı, ani ve radikal bir değişikliği ifade etmesidir. İngilizcede start ve begin arasındaki farkları daha iyi anlatabilmemiz için bir örnek vermemiz gerekirse, “I started jogging every morning” (Her sabah koşmaya başladım) veya “The machine suddenly started shaking” (Makine aniden sarsılmaya başladı) gibi örnekler verilebilir.

İngilizcede start ve begin arasındaki farklardan biri de; “start” kelimesi daha çok fiziksel bir eylemi ifade ederken, “begin” kelimesi daha soyut veya zihinsel bir eylemi ifade etmesidir.  İngilizcede start ve begin arasındaki farkları daha iyi pekiştirmek için verilebilecek örnekler, “I started learning French last year” (Geçen yıl Fransızca öğrenmeye başladım) veya “She began to understand the importance of time management” (Zaman yönetiminin önemini anlamaya başladı) gibi örnekler olabilir.

 İngilizcede start ve begin arasındaki farkları senin için sıraladık. Sonuç olarak, “start” ve “begin” kelimeleri arasındaki farklar ince ama belirgindir. Her iki kelime de eyleme başlamak anlamını taşıdığından, hangi kelimeyi kullanacağın cümlenin gidişatına bağlıdır. İngilizcede start ve begin arasındaki farklar gibi öğrenilecek çok şey var. İngilizceye dair farklı bilgileri öğrenmek istiyorsan İngilizceyle İlgili 30 İlginç Bilgi başlıklı yazımızı mutlaka okumalısın.

ingilizce start ile kurulan örnek cümleler

İngilizce Start İle Kurulan Örnek Cümleler

İngilizcede start ve begin arasındaki farkları öğrendiğine göre, İngilizce start ile kurulan örnek cümleleri incelemeye başlayabilirsin. Böylece sen de İngilizce start ile ilgili cümle kurarken hiç zorluk yaşamazsın.

  1. Let’s start the meeting now. (Şimdi toplantıya başlayalım.)
  2. She started a new job last week. (Geçen hafta yeni bir işe başladı.)
  3. The car wouldn’t start this morning. (Araba bu sabah çalışmadı.)
  4. I always start my day with a cup of coffee. (Günüme her zaman bir fincan kahve ile başlarım.)
  5. The concert will start at 8 pm sharp. (Konser tam saat 8’de başlayacak.)

İngilizce Begin İle Kurulan Örnek Cümleler

İngilizcede start ve begin arasındaki farkları pekiştirmen için İngilizce begin ile kurulan örnek cümleleri incelemende fayda var. Şimdi, senin için, İngilizcede begin ile kurulan örnek cümleleri sıralayacağız.

  1. Let’s begin the class with a warm-up activity. (Sınıfa bir ısınma etkinliği ile başlayalım.)
  2. The movie will begin in 10 minutes. (Film 10 dakika içinde başlayacak.)
  3. I will begin my vacation next week. (Tatilime gelecek hafta başlayacağım.)
  4. The singer will begin her tour in Europe. (Şarkıcı, Avrupa turnesine başlayacak.)
  5. We need to begin preparing for the exam now. (Sınava hazırlanmaya şimdi başlamalıyız.)

Open English, İngilizce öğrenmekisteyenler için %100 online bir İngilizce kursu. Bu kurs; öğrencilere İngilizce okuma, yazma, dinleme ve konuşma becerilerini geliştirmeleri için birçok farklı kaynak ve materyal sunuyor. İngilizcede start ve begin arasındaki farkları öğrenmek isteyen öğrenciler, Open English’in dil bilgisi ve kelime dağarcığı konularına odaklanan derslerine erişerek bu isteklerini giderebiliyor. Open English’te yer alan canlı derslerde; öğrenciler kelime anlamlarını, kullanımlarını ve farklı örnekleri öğrenebiliyorlar.

Open English’te ana dili İngilizce olan eğitmenlerden alacağın İngilizce eğitimi sayesinde yalnızca İngilizcede start ve begin arasındaki farkları değil, İngilizceye dair her şeyi öğrenebilirsin. Eğitmenlerinin moderatörlüğünde açılan İngilizce konuşma sınıflarında ana dili İngilizce olan diğer öğrencilerle sohbet ederek İngilizce telaffuzunu güçlendirebilirsin. Sen de İngilizceyi en güzel şekilde öğrenmeye bir an önce başlamak istiyorsan bu sayfada bulunan iletişim formunu doldurman yeterli.

Share

İlginizi çekebilecek diğer yazılar


İngilizce-Türkçe sözlükte began'ın çevirisi

Suddenly the car began to slow down, the lights dimmed and the battery warning light came on.

Cambridge English Corpus kaynağından

In this case he was to win her over himself au (svayamevamanurajayet) by courting that began in her childhood.

Cambridge English Corpus kaynağından

The commission began by defining what rights could be preserved in the new reserve.

Cambridge English Corpus kaynağından

A song began to be indissolubly associated with a particular singer and a particular recording.

Cambridge English Corpus kaynağından

The turning point in growth was 1980, whereas economic liberalization began in 1991.

Cambridge English Corpus kaynağından

The differential income levels across income-status groups over a variety of characteristics were first widened but began to converge in a catch-up phase of growth.

Cambridge English Corpus kaynağından

He believed that thinking began when, on reflection, he found a certain memory picture recurring in a number of series.

Cambridge English Corpus kaynağından

Örneklerdeki görüşler Cambridge Dictionary'nin editörlerinin, Cambridge University Press'in ya da lisans sağlayıcılarıın görüşlerini temsil etmez.

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır