belgrad türk lokantası / Belgrad - Budapeste

Belgrad Türk Lokantası

belgrad türk lokantası

Sırplar Türk mutfağının lezzetlerini tadıyor

BELGRAD - GAZİ NOGAY

Sırbistan'ın başkenti Belgrad'da, Gaziantepli iki esnaf tarafından işletilen restoranda, baklava, kebap, köfte, pide, lahmacun, çorba ve demleme çayın da aralarında bulunduğu Türk mutfağına özgü lezzetler yoğun ilgi görüyor.

Yaklaşık 2 milyonluk nüfusuyla ülkenin en büyük kenti konumunda da bulunan Belgrad'ın Cumhuriyet Meydanı yakınlarındaki en işlek caddelerinden Vase Carapica'da faaliyet gösteren Türk restoranı, Sırplar ile burada yaşayan veya kenti ziyaret eden Müslümanların yanı sıra Macar, Roman ve Boşnakların ilgisiyle karşılaşıyor.

Restoranın ortaklarından Gaziantepli Aytaç Ay, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yaklaşık 3 yıl önce açtıkları restorana ilginin her geçen gün arttığını, Türk yemeklerinin Sırplar tarafından daha çok tercih edilmeye başladığını söyledi.

Restorandaki yemek ve tatlıların yapımında kullanılan malzemelerin büyük kısmını Türkiye'den temin ettiklerini belirten Ay, mutfakta Gaziantepli aşçıların çalıştığını ifade etti.

Kebap, pide, lahmacun ve bazı yemeklerde kullandıkları etleri Sırbistan'da helal et üretim sertifikasına sahip işletmeden aldıklarını vurgulayan Ay, "Sırpların ilgisi çok iyi. Müslümanlar da yoğun ilgi gösteriyor. Özellikle Araplar, Azeriler, gezmeye gelen Türkler bizi tercih ediyor. Kuru fasulye, alinazik, yoğurtlu kebap, karnıyarık, tas kebap, pide, lahmacun... Menümüz çok zengin. Türk mutfağına özgü ne isterseniz bulabilirsiniz" diye konuştu.

En çok baklava tüketiliyor 

Türk mutfağını ve ülkeyi tanıtmaya çalıştıklarını anlatan Ay, "Burada bir Türk restoranı açmak kolay değil. İlk başta hayli zorlandık. Yemeklerimiz baharatlı ve acı olduğu için Sırpların damak zevkine pek uymuyordu. Ancak şimdi insanlar alıştı. Artık rezervasyon yaptırıp, gruplar halinde geliyorlar" dedi.

Restoranda en çok baklavanın tüketildiğini bildiren Ay, malzemeleri Gaziantep'ten getirilen baklava satışlarının, bu tatlıyı çok seven Sırpların özel günleri ve bayramlarında arttığını kaydetti.

Sırpların demleme çayı beğendiğine işaret eden Ay, "Sırbistan'da demleme çay verilen tek işletme burası. Yemeğin dışında çay içmek için gelenler de var" ifadelerini kullandı.

Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.

Asıl şoku kapıları geçtikten sonra yaşıyoruz. Gurbetçi insanlarımızın vatana dönmek için verdikleri çaba ve bekleyiş bizi öyle üzüyor ki ilk fırsatta durup kendimizi toparlama ihtiyacı duyuyoruz. Yaklaşık 20 km uzunluğundaki kapı geçiş sırasını ne zaman yaparlar diye merak içinde kalıyoruz. Ayrıca dönüş için aynı sınır kapısını kullanmamak için verdiğimiz kararın doğru olduğunu da pekiştirmiş oluyoruz. Sırbistana geçtikten sonra ilk 30-40 km lik mesafede bir kaç tane, Türk lokantası olduğunu iddia eden mekan var. Biz ilkinde durduk. Çalışan bayan sırp ama güzel Türkçe konuşan biriydi. Kendi yemeğimizi hazırlamamıza çayları oradan içmemiz karşılığında izin verdiler. Daha doğrusu hoşgörü gösterdiler.

Dolmalar için Melek Hocaya teşekkürler

Güzel kahvaltı ve demli çayların ardından yolculuğa devam dedik. Yol bir süre sonra otobana dönüşüyor. Otoban ücreti girişte nakit olarak veya kredi kartı ile ödenebiliyor. Nakit olarak ödeyecekseniz EURO olarak vermenizde mümküm. Gişede ne kadar Sırp parası veya Euro ödemeniz gerektiği belirtiliyor. Yani kandırılma imkanınız yok. Yanılmıyorsam birinci mesafe için (Niş'e kadar) 8 Euro, ikinci mesafe için Niş-Belgrad arası 8 Euro alarak toplam 16 Euro ödeme yaptık. Nişe gelmeden önce büyük benzinliklerden bir kaçı daha Türkler tarafından işletiliyor. Onlardan birinde durup dinlenmek ve namaz kılmak için vakit geçiriyoruz. Bu arada rotamızı belirlerken yaptığımız araştırmalar veya kulaktan duyma şeylerle Belgrad'da konaklama konusunda çok tereddüt yaşadık. Oysa bu tereddütlerin boş yere olduğunu çok kısa zamanda anladık. Anlayacağınız Sırtların Türklere karşı bir kini olduğu vs konularına çok kulak asmayın. Belgrad harika bir şehir. Gece geç saatlere kadar cıvıl cıvıl her taraf. Kaleyi saat 24-1 gibi gezdik. Karanlık arka taraflarda bile bayanlar çok rahat bir şekilde dolaşırken gördük. Herkes kendini oldukça güvende hissediyor bence. Kalabalık bir cadde var. Caddenin soluna doğru sola aşağı inerseniz Osmanlı Döneminden Kalma güzel bir cami bulabilirsiniz.

       

Oldukça ucuz bir şehir. Alış-veriş konusunda çok fazla deneyimimiz olmadı ancak yemek ve konaklama konusunda uygun fiyatlar bizi şaşırttı. Tüm gezi konusunda -yeri gelmişken söylemek istedim-Bosna ve Sırbistan en uygun fiyatları bulabileceğiniz yerler. Kaldığımız yer merkeze bir buçuk km uzaklıktaydı. Yürüyerek bir çok yere gidilecek bir apart daire. bir oda bir mutfak ve banyo. Kendi yemeğimizi yapmak için her şey düşünülmüş. Tuzundan baharatına kadar her şey tam. Yanılmıyorsam 25 Euro gibi bir miktara bir gece konakladık. Belgrad'da karşılaştığımız en büyük sorun günlerden pazar olması sebebiyle Euro bozduramamış olmamız. Kredi kartı kullanarak alış-veriş yapmayı ilk başta akıl edemediğimiz için bir saat neredeyse susuz bıraktığımız Mirza neredeyse can vermek üzereyken su yetişti :) Seyahatiniz boyunca yeterli bakiyesi bulunacak bir kredi kartı eliniz ayağınız olacaktır. Eğer pazar gününe denk gelirse geziniz ve Sırp parası yaptırmak isterseniz meydanın altındaki büyük ana caddede gece geç saate kadar açık bir döviz bürosu olduğunu belirtmek isterim. Pazar günününü şehir turu yaparak geçirdik, kale vs bir sonraki güne kaldı derken tesadüfen kendimizi kalede bulu verdik. Aslında Tuna ile diğer nehrin birleştiği yeri arıyorduk. Sonra kalenin alt kısmının park olarak açık olduğunu ve gecenin son saatleri olmasına rağmen dolaşan spor yapan insanlarla dolu olduğunu görünce dolaşmaya başladık. Sonra surlarla çevrili iç kısma girip giremeyeceğimiz tereddütü ile yukarı tırmandığımızda ortalığın tabiri caizse ana baba günü olduğunu gördük.

 Aslında şehir meydanından ismini bilmediğim ve hep bahsettiğim sokağı, sokağın sonuna doğru sol tarafta olan camiyi gezmek ve namaz kılmak için dönmemiş olsaydık sokak doğruca kaleye çıkıyormuş. Sıcak yaz gününde değilde gecenin serinliğinde kaleyi aşağı yukarı güzelce gezdik. Surlara oturup aşağıyı Tunayı izleyen yüzlerce insan gibi yapıp dinlendik. Sabah ayrılmayı planlayarak otele dönmek için yola çıktığımızda internetten bu şehirde hırıstiyanlık dünyasının en büyük kadetrallerinden birinin olduğunu okuduk ve onu da görmek için geç saatler olmasına rağmen dolaşmaya devam ettik. Mimari yapısının Ayasofyayı andırdığı söylenebilir.

Bu arada aslında başta belirtmem gereken bir başka şey şimdi aklıma geldi. Yolculuğa başlamadan önce 3 Adam'ın farklı şehirlerde olması ve benim rahatsızlığım nedeniyle gittiğimiz yerlerde nereleri gezeceğimiz konusunda çok iyi bir araştırma ve planlama yapmadık. Biraz da macera olsun gibisinden kendimizi akışa bırakmak istedik. Gezi forumlarında ziyade tur organizasyonlarının sitelerinden tur planlarını inceleyerek aslında hızlı bir gezi yapmak için planlama yapabilirsiniz. Belgrada Nikola Tesla'nın evi ve çalışmalarını yaptığı bir müze bulunuyor. Burayı gezmek içinde vakit ayırmanızı tavsiye ediyorum.

Gece saat 2 gibi eve dönmek üzereyken sokakta Sırp polisinin dikkatini çekmemek için özel bir gayret sarf etmememizden midir nedir bilmiyoruz ama polis durdurup pasaportlarımızı sorma ihtiyacı duydu. Turist olduğumuzu ve gezmeye geldiğimizi anlayınca da neredeyse hiç kontrol etmeden iyi tatiller dileyip uzaklaştı. (Gerçi Ahmet'in pasaportu açıp ismini görünce Ahmet Abiymiş.. ben ne halt ediyorum diye telaşlanmadı da değil. Ahmet'i her yerde tanırlar )

Sabah geç yatmış olmamıza rahmen ve bir gün önceki yorgunluğa rağmen dinlenmiş uyanıyorum saat 6 gibi... Kalkıp güzel bir Ferdi baba şarkısı ile ekibi uyandırmaya kıyamayıp hem ekmek almak hemde arabaya düzen çekmek üzere aşığı iniyorum. Aslanda gece boyu araca park yerinde bir sıkıntı verirler mi yada hırsızlık vs olur mu endişelerini gidermek için de indim aşağıya. Oysa her şey yerli yerinde duruyordu. Diye bilirim ki gittiğimiz hiç bir yerde bu konuda sıkıntı yaşamayacağımızı anladık. Güzel bir suçuk yumarta faslından sonra yola koyulduk. Şehri çıkmadan Macaristana kadar yetecek yakıt almayı unutmadık. Macaristan'da fiyatlar biraz daha uygun. Bu arada otobanlar yerine yakıtınızı şehir içinden almanız daha az para vermeniz anlamına geliyor söylemiş olalım.

Düz düz ovalardan, verimli olduğu her halinden belli olan topraklardan geçerken buraları nasıl elimizde tutamamışız diye üzülüyoruz. Allah elimizdekine zarar zeval vermesin. Birliğimizi dirliğimizi daim etsin.

Sınır kapısına kadar keyifli bir yolculuk sürdük. Sınır kapısına geldiğimizde ise bizi Macar tarafında Macar ve Sırp zulmü karşıladı diyebilirim. Aslında yolculuğun başlangıcında Bulgaristandan bir giriş yaptık mı tamam... gerisi sınır mı gümrük mü fark bile edemeyiz diye hesap yapıyorduk ama malesef avrupa birliğine dahil olmayan ülkeler için geçişler yoğun ve zaman alıyor. Sırp tarafında kontroller 5 dk. mızı almadı. Ancak Macaristan kısmında kontrole geldiğimizde büyük bir şokla karşılaştık. AB için iki diğer ülkeler için tek gişe çalışıyordu. Önümüzde 20-30 araç vardı. Yarım saatte geçeriz diye düşündüğümüz geçişte bir saat olmasına rağmen aynı yerde oluşumuz sinirlerimizi bozdu. İlginçtir yan taraftan gelen Sırp araçlar hiç çekinmeden sıranın neredeyse en önüne giriyordu ve sıra bir türlü ilerlemiyordu. Kornalar, sitemler, protestolarsa Macar çalışanların neredeyse hiç umurunda bile olmuyordu. İkinci saatin içinde artık yeter diyoruz ve bir yan yol denemesi ile ve bir Sırpla kavga pozisyonuna gelme pahasına sıradan çıkıp ön tarafa kaynak çakıyoruz. Çekilin lannnn. Türkün inadı ve gücü. Aslında yaptığımız pekte mantıklı gelmiyor şimdi ama o an öyle çileden çıkmış durumdaydık ki yapacak başka bir şeyimiz yokmuş gibi gelmişti. Belgraddan Budapeşteye oradan da Bratislava-Viyanaya kadar tüm yollar bizim dulbe yol dediğimiz şekilde iki şeritli otoban. Macaristan gümrüğünü geçer geçmez Macar otoyollarını kullanmak için pul almanız gerekiyor. Satış noktasında size trasit geçiş yapacaksanız Avusturya içinde satış yapabileceklerini hatırlatıyorlar. Açıkçası almanızı da tavsiye ediyoruz. Tek Macaristan için 20, Avusturyada dahil 37 Euro gibi bir rakam kalmış aklımda. Macaristandan sonra Münihe kadar biz pul almadık. Münihte uğradığımız bir cami imamı ve cemaati ile yaptığmız sohbette bunun oldukça tehlikeli olduğunu ve yakalanmamız durumumunda mazeretimiz ne olursa olsun yüklü miktarda cezaya tabi olacağımızı öğrendik. Ayrıca Mühihte kurtulduk diye sevinirken Zürihe geçişimiz sırasında yeniden Avusturya topraklarına girişimizde de güzel bir otoyol ücreti ödemek zorunda kaldık. Yani anlayacağımız Macaritana girşinizde Avusturya ve Macaristan için mutlaka pul almayı ihmal etmeyin. Macaristan'a girişimizle birlikte yağmur merhaba diyor bize. Sanki hiç acelemiz yokmuş gibi yol üstünde Dechatlon'a uğrayıp masa tenisi oynuyoruz. Fiyatlara bakıyoruz ve nihayet Ahmet abinin ve Mirzanın şort ihtiyacını gideriyoruz. Bu arada Mirza Macar bize baya zorladı !!!! sözlerini diline doluyor. Yolculuk boyunca enerjinizin düştüğü anlar olacak mutlaka. İşte bu anları yaşadığımız anlarda Dj Mirza hemen teybe bir el atıyor ve ''' Yansın Geceler'' patlatıp enerjimizi yükseltiyor.

Budapeşte'de Ragıp karşılıyor bizi. Güzel bir İtalyan yemeği yedikten sonra bizim için ayarladığı konaklayacağımız yerin 2 kişilik olduğunu ve burada 4 kişi kalmamızın mümkün olmadığını öğreniyoruz. Bize kalsa tek yatak bile yeter diyoruz ama mekan kabul etmiyor. Bunun üzerine yer arayışına başlıyoruz. Bir kaç yer gezdikten sonra bir Türk işletmecinin açtığı pansiyona ulaşıyoruz. Macar çalışan bize 3 yataklı odanın 45 Euro olduğunu söylemesi bizi umutlandırıyor. Türk işletmeciyi arıyoruz. Belki ilave bir yatak ve biraz indirim alırız diye ama hayatımızın en üzücü sözleri ile karşılaşıyoruz. Aslında odanın 90 Euro olduğunu, çalışanın bize yanlışlıkla 45 Euro dediğini fakat hadi sizin hatırınıza 65 Euro olur sözleri bizi şok ediyor. Gece saat 23 suları. Oda biz tutmasak boş kalacak bir. İkincisi bir tanıdık aracı olmuş. Üçüncüsü Türküz. Dördüncüsü bize zaten 45 Euro fiyat verilmiş vs. vs. .. Ne kadar anlaşmaya çalışsakta vatandaşımız bir türlük ikna olmuyor. KATKISINDAN DOLAYI TEŞEKKÜR EDİYORUZ!!!!.. Yan tarafta başka bir pansiyonda çalışan ve Türkiye'den stajyer öğrenci olarak geldiğini öğrendiğimiz ismini hatırlayamadığım bir kardeşimiz oldukça ilgili ve yardım etmeye çalışıyor. Onun gayreti ile teselli bulup kendimizi Budepeşteyi gezmek üzere sokaklara atıyoruz. Gezebildiğimiz kadar gezip yola koyulma kararı ile. Ragıp harika bir rehber, harika bir insan, harika bir şöför.

Parlamento binası, aslanlı köprü, kale, elinde zeytin dalı tutan bayan heykelinin olduğu tepe, tuna kıyıları, şehir merkezi öyle heyecanlı ve hızlı gezildi ki anlatamam. Krep ile yapılmış harika bir tatlı var burada. Mutlaka yemenizi tavsiye ederim. Daha önceki gidişimde de yemiştim ama bu sefer başka bir tatlı geldi. Seyir tepesine çıkışımızla yağmurun bastırması keyfimizi bir kademe daha artırdı. Yağmur altında ışıl ışıl şehir önümüzde oldukça güzel bir seyir sundu bize.

Saat 2 gibi yola koyulduk ama ilerlemek ne mümkün. Öyle şiddetli yağıyor ki yağmur, değil araç sollamak normal yolda bile gitmek zorluyor bizi. O yüzden ilk bulduğumuz dinlenme tesisine sığıp araç içinde ikinci gecemizi geçirmek zorunda kalıyoruz. Daha önce söylemiştim sanırım ama bir kez daha yazmak istedim, istediğiniz istasyonda durup istediğiniz kadar dinlenebilirsiniz. Kimse necisiniz ne bekliyorsunuz vs. gibi konularla sizi rahatsız etmiyor. Diğer taraftan hiç değinmediğimiz bir konu tuvalet. Tuvaletlerde taharet musluğu olmaması elbette öncelikli sıkıntı. Pet şişe ile bunu hallettiniz diyelim. İkinci sıkıntı tuvaletlerin neredeyse tüm tesislerde ücretli olması. 1 Euro veya 50 cent olarak değişiyor ücretler. Yalnız birçok tesiste WC için ödediğiniz ücret sonrası size verilen  fişi yaptığınız alış-verişlerde indirim kuponu olarak kullanabiliyorsunuz.






Belgrad Esnaf Lokantası'nın Menüsü

Belgrad Esnaf Lokantası'nın henüz menüsü yok, menüyü ekleye tıklayarak sen de ekleyebilirsin.


Yorum Yaz

Yorumlar

Belgrad Esnaf Lokantası hakkında yorumlar ve incelemeler. 11 tane yorumdan oluşturulmuştur.


Avatarsız

aysunyalc 3 puan vermiş.


Belgrad Esnaf Lokantası'nı Paylaş

Belgrad Esnaf Lokantası, Göktürk'ün adresini, kordinatını paylaşın, listenize ekleyin.

Listeme Ekle
Listeme
Ekle
Facebook Paylaşımı
Facede
Paylaş
Twitter Paylaşımı
Twitterda
Paylaş
Konumu Paylaş
Lokasyonu
Gönder

Reytingi

Bir restoranın ne kadar popüler olduğunu gösterir. *Ayrıntılı ölçümler 2019 Ocak ayı başlamıştır.


Nisan 2023: 1

Şubat 2023: 1

Kasım 2022: 1

Kaç Kişi Buradaydı?

Bu sayfaya kaç kişi baktı, ölçüm başlangıcı 09 Temmuz 2019.

1136

BELGRAD İÇERİSİNDE AVRUPA KASABASI

Belgrad’ın Karşı Yakası –ZEMUN

Nasıl Giderim?

Belgrad’dan buraya Otobüsle 30 dk. Taksi ile gideceksiniz (pink taksi )1800 sırp dinarı ücreti var. Mayıs 2022 15 Euro 300 TL ortalama

Eski Belgrad’dan çıkıp yeni Belgrad’a köprüden geçiyorsunuz. Burada büyük bir Avm Önünden geçerek yeni Belgrad içerisinden geçerek Zemuna ulaşacaksınız.

Belgrad içerisinde hakim olan Komünizm havası burada da hissediliyor ancak burada yapıların boyları azalıyor. Özellikle mimaride elle tutulur bir farklılık göze çarpıyor. Orta avupa Avusturya-Almanya havası olduğunu söyleyebilirim. Zaten yıllarca burası Avusturya toprağı idi. Belgrad içerisinde bağımsız bölge olarak tampon görevi gördü. Belgrad, Türk hâkimiyetindeyken Zemun nehrin ötesindeki şehir olarak Habsburg Hanedanı’nın yönetiminde kalmış. Çok savaşlar gördü ancak çoğundan hasar almadan kurtuldu. Buna karşılık yine de tarif edilemez biçimde günlerdir sokaklarını arşınladığımız şehre de benzemiyor. 1930’lardan sonra Belgrad’a bağlanmış.

Zemunlular kendilerini hala Belgradlı değil Zemunlu olarak görüyorlar.

Zemuna ilk girdiğinizde Halk Bankasını göreceksiniz şaşırmayın;)Halk Bankasının buradan büyük bir plazasında bulunuyor Belgrad merkezde.

Zemunu keşfetmek için öncelikle o meşhur Saran Restoran’ın yanındaki patika yoldan yukarıya doğru biraz yürümek gerekli. Zaten bir şehri keşfetmek için yüreyeceksin. Belgrad daha düz bir şehirken burası daha engebeli. Şirin tek katlı dik çatılı Avusturya vintage mimarisi ve eski evleri arasından Milenyum Kulesine ulaşacaksın. Zemunun sembolik kulesine Buraya bilet alarak ücretli şekilde çıkabilirsiniz.

Milenyum Kulesi

Avala Kulesi

Sonrasında kendinizi dik merdivenleri olan mahallelere bırakın ve Zemun sokaklarında kaybolun. Çok büyük değil kaybolmazsınız zaten tüm yollar sizi çarşı denilen ana caddesine çıkaracak.

Sonrasında sahil şeridine yürüyün güzel güneşli bir havayı yakalarsanız buradan tuna ve sava manzarasın da Belgrad’ı görebilirsiniz.

Güvenli Şehir

Biz yakın bölgede yer alan ünlü Alman marketine gitmek istedik taksi bulamadığımız için yaklaşık 3 km yürüdük. Şehirde evlerin ve işyerlerin arasından yürüdük caddeler sokaklar çok güvenli hiç korkunuz olmasın.

Zemun’da Yeme-İçme Önerileri

Zemun Kasabası’nda birçok balıkçı bulunmaktadır. Açıktıysanız burada balık yemelisiniz. Cafe ve restoran seçenekleri çok fazla

Zemunun hemen meydanında halk pazarına denk gelirsiniz burayı ziyaret edin derim. Sırbistan’ın köy ve kasabalarından insanlar burada doğal meyve sebze ve hediyelik eşya satan dükkânlar açıyorlar. Uygun ekonomik ürünler bulabilirsiniz.

Mekân Önerileri

Restoran Ciribu Ciriba(Hokus pokus demekmiş)

Buranın yemekleri bölge insanları tarafından öneriliyor. Listenize alın derim. Sahile yürürken sağ tarafta kalacak girişi.

Masarikov Trg 6, Zemun, Belgrade 11080 Sırbistan

Web sitesi

E-posta

+381 65 5000230

Saran Restoran

En popüler en bilindik yeri biraz pahalıdır

Rezervasyonsuz yer bulmanın çok zor olduğu yerlerden biri. Sanırım şehrin en prestijli restoranlarından biri. Bize önceden rica ettiğimiz için nehir kenarında bir masa ayırmışlardı. Fiyatlar Belgrad’ın en pahalısı.

Kej Oslobodenja 53, Zemun, Belgrade 11000 Sırbistan

Web sitesi

E-posta

+381 11 2618235

Reka

Zemun bölgesinde yine popüler mekânlardan, güzel aile mekânı yöresel müzik yapıyorlar Sırp müzikleri eşliğinde akşam yemeği yiyebilirisiniz.

Kej Oslobodjenja 73 b Zemun, Belgrade 11080 Sırbistan

The Belgrade Fortress noktasına 4,1 km mesafede

Web sitesi

E-posta

+381 26 11625

 

Etiketler:#BELGRADİÇERİSİNDEAVRUPAKASABASI#belgradınkarşıyakası#belgradzemun#sırbistanzemun#zemun#zemundaneyenir#zemunkulesi

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır