beyaz küre birimi / Kan tahlili içerisinde WBC nedir? WBC yüksekliği ve düşüklüğü ne demek? - Sağlık Haberleri

Beyaz Küre Birimi

beyaz küre birimi

Wbc (Beyaz Küre) Nedir? Wbc Kaç Olmalı? Yüksekliği Ve Düşüklüğü Nedenleri

Kan tahlilleri için yapılan testlerde karşılaşılan WBC değerleri beyaz kan hücresi, lökosit ve akyuvar ile aynı manaya gelmektedir. WBC yani akyuvarlar, vücudumuzda enfeksiyonlarla mücadele etmekte görevlidir. Bu sebeple zamanla WBC değerinde artma ya da azalma görülebilmektedir. WBC değerlerinin normalin üzerine çıkması halinde lökosit yüksekliği, azalması halinde ise lökosit eksikliği denen durum meydana gelmektedir.

WBC (Beyaz Küre) Nedir?

Kan değerinde bulunan WBC / lökositlere, renk durumlarından dolayı beyaz kan hücreleri de denmektedir. Sağlıklı olan kişilerde WBC değerinin %1'i bu hücrelerden oluşmaktadır. Bazı hastalık durumlarında bu oran ciddi ölçülerde artış gösterebilmektedir.

WBC'nin farklı çeşitleri vardır. Bunlar farklı fonksiyonlar ile ilişkilendirilmiştir. Lenfosit, monosit, nötrofiller, eozinofiller ve bazofiller kan değerlerinde en yaygın olarak bulunmakta olan beyaz kan hücresi çeşitleridir.

WBC Yüksekliği

Bağışıklık sistemini uyarıcı etkiye sahip olan bakteriyal, viral ve parazit etkenli organizmalar ve bazı hastalık türleri kanda WBC değerinin yükselmesine sebep olabilmektedir. WBC değerinin yüksek gözlenmesi, vücut metabolizmasının bir hastalığın tehdidinde olduğunu ve savunmak için antikor üretmeye başladığının belirtisidir. WBC yükselmesine neden olan durumlar şunlardır:

- Enfeksiyonlu rahatsızlıklar ve bu hastalıklarda enfeksiyon oluşumu gözlenmesi
- Otoimmun sistemde gözlemlenen hastalıklar, bağışıklık sistemi sorunları
- Sigara kullanılması ile gelişen bronş rahatsızlıkları ( KOAH )
- Fiziksel stres veya mental
- Hamileliğin son ayları
- Alerjik reaksiyonlar
- Eklem iltihabı rahatsızlıkları
- Kortizon içerikli ilaç kullanımı
- Kansızlık (Anemi)
- Doku hasarları
- Kemik iliği rahatsızlıkları
- Tümör

WBC Düşüklüğü

Kan değerlerinde gözlemlenen WBC değerlerindeki düşük seviyede gözlemlenmesine lökopeni denmektedir. Bazı hastalıklar bu duruma sebep olabileceği gibi metabolizmada meydana gelen bozukluklar da bu durum oluşmasına neden olabilmektedir. WBC düşüklüğüne sebep olabilecek olası durumlar şunlardır:

- Karaciğer ve dalak organlarında meydana gelen hastalıklar
- Radyasyon etkisinde kalmak
- Damar hastalığı
- Kemik iliği rahatsızlıkları
- Bağışıklık sistemi rahatsızlıkları
- Virüs etkenli hastalıklar
- AIDS hastalığı (HIV virüsünün varlığı)
- Dengesiz beslenme
- Bakır, çinko, bakır ve mineral eksikliği
- Diüretik ilaç kullanımı
- Antibiyotiklerin kullanımı
- Anti tiroid ilaç kullanımı

Kanda WBC Nedir?

Beyaz kan hücreleri, akyuvarlar ya da bir diğer adıyla lökositler (WBC-White Blood Cell), tam kan sayım tahlillerinde incelenen bir parametredir. Vücuttaki görevleri; savunmada yer alıp enfeksiyonlarla savaşmaktır.

Vücudu mikrop, bakteri ve toksinlerden korumakla yükümlüdürler. Vücutta istilacıları aramak amacıyla kanda hareket ederler. WBC normalde kan damarlarında bulunur ancak tehlike durumunda dolaşım sisteminden çıkar ve ilgili bölgedeki antijeni yok eder. Yani hızlı bir savunma hattı oluşturarak, hastalığın belirtileri henüz oluşmadan çoğalıp harekete geçer. Akyuvar değeri, referans değerlerle kıyaslanarak ölçümlenir.


WBC Türleri

“WBC tahlili nedir?” dendiğinde beyaz kan hücrelerin sayısının ölçülmesini sağlayan testtir. Buna lökosit testi de denir. WBC, toplam kan hacminin yüzde 1’ini oluşturur. Beyaz kan hücrelerinin nötrofil, lenfosit, monosit, eozinofil ve bazofil olmak üzere 5 tipi vardır. Bunlar şöyle sıralanabilir:

Nötrofiller: Vücuda giren antijenlere ilk müdahaleyi yapan WBC türüdür.

Lenfositler: Vücuda yabancbir madde girdiğinde çoğalarak direk yanıt verir ya da bağışıklık sistemi hücrelerini uyarmak amacıyla kimyasallar salgılar ve hücrelerin yabancı organizmalara saldırmasını sağlar.

Monositler: Bakterilere saldırarak onları yok eder ve dokularda bulunan ölü hücrelerin temizlenmesinden sorumludur.

Eozinofiller: Allerjik reaksiyonların yol açtığı iltihaplanma sırasında sayıları artar.

Bazofiller: Parazitlerin sebep olduğu enfeksiyon durumunda sayıları artar.

Normal WBC Değeri Kaç Olmalıdır?

Yetişkin bir kişinin sahip olduğu lökosit sayısı (WBC) değişkendir ancak WBC normal değeri mikrolitre başına 4 bin ila 11 bin arasındadır.

Lökositler yaşa göre değişiklik gösterirler. 1 mikrolitre kanda bulunması gereken yaşa göre WBC değerleri:

  • 0 ila 1 ay: 9.000 – 30.000
  • 2 ila 12 ay: 5.000 – 19.500
  • 1 ila 3 yaş: 6.000 – 17.500
  • 4 ila 5 yaş: 5.500 – 15.000
  • 6 ila 15 yaş: 4.500 – 13.000
  • 15 yaş ve üzeri: 4.000 – 10.000

Yaş gruplarında bu referans değerlerinin dışına çıkması halinde, yüksek ya da düşük olmasına bağlı sağlık sorunları görülebilir.

WBC Yüksekliği Nedir?

Özellikle istenen kan tetkiklerinde çıkan sonuçlara göre WBC yüksekliği endişe yaratır ve akıllara “WBC kaç olursa tehlikeli?” sorusunu getirir. Genel olarak, yetişkinlerde bir mikrolitre kanda 11 binden fazla beyaz kan hücresi (lökosit) sayısının yüksek bir beyaz kan hücresi sayısı olduğu kabul edilir ve buna lökositoz adı verilir. “WBC yüksekliği neden olur?” sorusuna ise şu cevaplar verilir:

  • Hemoliz
  • Lösemi ve lenfoma
  • Alerjik reaksiyonlar
  • Hormon bozuklukları
  • Kalp krizi
  • Doku hasarı
  • Dalağın alınmış olması
  • Enfeksiyonlar (bakteriyel veya viral kaynaklı)
  • Kronik böbrek yetmezliği
  • Aşırı egzersiz
  • Romatoid artrit
  • Sigara kullanmak
  • Şiddetli duygusal ve fiziksel stres
  • Tüberküloz
  • Boğmaca
  • Çok yüksek kan şekeri (Şeker koması)

Ayrıca gebelikte, beyaz kan hücreleri yaklaşık olarak 13 bin ila 15 bin arasında seyreder. Kanda WBC yüksekliği takip edilmeli ve altta yatan durum kontrol altında tutulmalıdır. Yüksekliğin altında yatan bir sebep yoksa, doğumdan 2 hafta sonra normal seyrine dönmelidir.

WBC Düşüklüğü Ne Anlama Gelir?

Mikrolitre başına 4 binden az bir lökosit sayısı mevcutsa, vücudun enfeksiyonla olması gerektiği gibi savaşamayacağı anlamına gelebilir. WBC düşüklüğü lökopeni olarak bilinir ve bazı hastalıklara işaret eder.

Lökopeni, farklı hastalıklara bağlı olarak gün yüzüne çıkabilir. Bazı hastalık ve ilaçların yan etkisi olabileceği gibi ciddi hastalıkların da göstergesi olabileceği için önemsemek gereklidir. Bu yüzden tam kan sayımı neticesinde WBC değeri düşük çıkan kişilerin doktora görünmesi çok önemlidir. WBC düşüklüğü başlıca şu nedenlerle görülür:

Kemik İliği Sorunları: Kan hücrelerini üretiminden kemik iliği sorumludur. Düşük lökosit sayısının da altında yatan sebep çoğunlukla kemik iliği problemleri ile alakalıdır. Kemik iliği yetmezliği ve kanseri başlıca sebeplerdir. Kemoterapi, radyasyon gibi kanser tedavi yöntemleri de kemik iliğin WBC üretilmesini sekteye uğratabilir.

Otoimmün Bozukluklar: Lupus ve romatoid artrit gibi bazı otoimmün hastalıklar, vücudun kendi WBC’lerine saldırmasına ve yok etmesine neden olabilirler.

Enfeksiyon: Virüsler kemik iliğinizi etkileyebilir ve düşük lökosit oranına sebep olabilir. Kan enfeksiyonları, vücudun lökositleri normalden daha hızlı kullanmasına sebep olabilir. HIV, bir tür beyaz kan hücresini öldürür.

İlaçlar: Bazı ilaçlar ve antibiyotikler lökosit üretimini baskılayabilir

Beslenme: İyi bir şekilde beslenmemek veya folik asit, B12 gibi vitaminlerin düşük seviyelerde seyretmesi vücudun lökosit üretme şeklini etkileyebilir. Aşırı doz alkol tüketimi, vücudunuzdaki lökosit sayısını azaltabilir.

Dalak Sorunları: Dalak, WBC üretiminden de sorumludur. Enfeksiyonlar, kan pıhtıları ve diğer problemlerden ötürü dalak şişebilir ve normalden farklı çalışabilir bu da lökosit sayısının düşmesine neden olabilir. Dalakta meydana gelen büyüme WBC düşüklüğü yaratır.

Viral hastalıklar, karaciğer hastalıkları, sıtma ve verem gibi hastalıklar da WBC düşüklüğünün başlıca nedenlerindendir.

WBC Düşüklüğü Tedavisi

Tedavi için öncelikle eksikliğe neden olan etken bulunmalıdır ve ardından tedavi planı oluşturulmalıdır.

Viral hastalık kaynaklı olduğu takdirde, hastalık tedavisi tamamlandığında WBC sayıları da normale döner. Bağışıklık sistemindeki bir problemden kaynaklıysa, bağışıklık sistemi güçlendirici ilaçlar kullanılarak bir tedavi yolu çizilebilir. Bir ilacın yan etkisi olarak ortaya çıkmışsa, ilaca ara verilmeli ve kan değerleri izlenmelidir. Kemoterapi, radyoterapiye bağlı bir sebepse bir süre ara verilmeli ve değerlerin normale dönmesi sağlanmalıdır.

Bu tedavi yöntemlerinin yanı sıra hastanın sağlıklı bir beslenme planına uyması, kendini fazla yormaması da büyük önem taşır.

*Bu içeriğin geliştirilmesinde Tıbbi Direktörlük katkı sağlamıştır.
*Web sitemizdeki bilgiler kişileri tanı ve tedaviye yönlendirme amacı taşımaz. Tanı ve tedaviye yönelik tüm işlemlerinizi doktorunuza danışmadan uygulamayınız. İçeriklerde Acıbadem Sağlık Grubu'nun tedavi edici sağlık hizmetlerine yönelik bilgiler yer almamaktadır.

RANDEVU AL  

Lökopeni (Beyaz Kan Eksikliği): Nedir, Belirtileri, Neden Olur ve Nasıl Tedavi Edilir?

Lökopeni (Beyaz Kan Eksikliği) Nedir?

Lökopeni, kişilerin tam kan sayımı tetkikinde beyaz kan hücresi (WBC) sayısının normal sınırların altında tespit edilmesini ifade eder. Bağışıklık hücrelerindeki bu azlık kişinin enfeksiyon hastalıklarına karşı yatkın hale getirebileceği için önem arz eder.

Sağlıklı bireylerde normal kabul edilen beyaz kan hücresi sayısı aralığı 3,500-4,000 ile 10,000-11,000 arasında değişkenlik gösterebilir. Bu sayıların birimi mikrolitre kan hacminde yer alan hücre miktarıdır. 4000’in altında tespit edilen beyaz kan hücresi sayısı kişide lökopeni varlığına işaret ediyor olabilir.

Lökopeni ve nötropeni kavramları bazen birbiri yerine kullanılabiliyor olsa da bunun aslında yanlış bir kullanım şekli olduğuna dikkat edilmelidir. Lökopeni kavramı tüm beyaz kan hücrelerini içerisine alan ve bunların herhangi birindeki azalmayı ifade eden bir terim iken nötropeni kavramı ise beyaz kan hücreleri arasında en fazla bulunan nötrofil sayısındaki azalmayı ifade eder.

Nötrofiller, beyaz kan hücrelerinin yaklaşık olarak %55-70’ini oluşturur. Temel görevleri ise bakteri ve mantar kaynaklı enfeksiyon etkenleri ile mücadele edilmesidir. Nötrofillerin ardından kanda en sık bulunan beyaz kan hücresi virüslere karşı vücudun savunulmasını sağlayan lenfositlerdir. Beyaz kan hücreleri arasında en az sayıda bulunan hücre grubunu ise bazofiller oluşturur ve bu hücreler alerjen maddelere karşı iltihabi yanıt oluşumunda görev alır. Eozinofiller alerjik reaksiyonlar ve astım gibi hastalıkların gelişiminde rol oynadığı düşünülen beyaz kan hücresi grubudur. Boyut açısından incelendiğinde savunma hücrelerinin en büyükleri olan monositler ise bakteri, virüs ve mantarlara karşı mücadelesini sürdürür.

Lökopeni (Beyaz Kan Eksikliği) Belirtileri Nelerdir?

Beyaz kan hücreleri kemik iliğinde üretilen ve vücudun savunma fonksiyonlarının devam etmesi için kritik öneme sahip hücrelerdir. Bu hücrelerin sayısının azalması bireylerin hastalıklarla ve hastalık oluşturma potansiyeline sahip mikroorganizmalar ile mücadele yeteneğini olumsuz yönde etkileyerek çeşitli enfeksiyon belirtilerinin oluşmasına neden olabilir:

  • Ateş
  • Terleme
  • Üşüme, titreme

Bu ortak belirtiler dışında lökopeni ile oluşabilecek şikayetler bu durumun ortaya çıkmasındaki asıl neden ve hangi hücre grubunun etkilenmiş olduğuna göre farklılık gösterebilir.

Lökopeni (Beyaz Kan Eksikliği) Neden Olur?

Çeşitli sağlık sorunları kemik iliğinde beyaz kan hücresi üretimini etkileyerek veya bu hücrelerin ortadan kaldırılmasını hızlandırarak lökopeni durumunun oluşmasına neden olabilir:

  • Viral ve Bakteriyel Enfeksiyon Hastalıkları

Nezle veya grip gibi akut (ani başlangıçlı) viral hastalıklarda geçici bir lökopeni hali ortaya çıkabilir. Bu virüslerin bulaşı sonrası ilk dönemde kemik iliğinde beyaz kan hücrelerinin üretilme süreci olumsuz yönde etkilenir. Bu rahatsızlıklar dışında bazı ağır hastalıkların seyri sırasında vücudun beyaz kan hücrelerini kullanma hızında bir artış söz konusu olabilir. HIV gibi viral enfeksiyonlar sadece belirli tipte beyaz kan hücrelerini hedef alarak lökopeni halinin gelişimine neden olabilir.

Bakteri kaynaklı çeşitli enfeksiyon hastalıklarında da lökopeni durumu meydana gelebilir. Tüberküloz hastalığı bu rahatsızlıklar içerisinde yer alır. Özellikle kadın bireylerde bu ağır enfeksiyona yakalanma sonrasında lökopeni gelişimi için artmış bir risk söz konusudur.

Aplastik anemi, aşırı aktif dalak ve myelodisplastik sendrom gibi durumlar lökopeni gelişimi ile sonuçlanabilir. Kemik iliği kemiklerin merkezinde yer alan süngerimsi bir dokudur ve kan hücrelerinin üretimini gerçekleştirir. Bahsedilen rahatsızlıklara ek olarak bazı kanser türleri, kanser tedavisinde kullanılan kemoterapi ve radyasyon uygulamaları veya benzen ve pestisit (tarım ilacı) gibi kimyasallar ile maruziyet sonrasında da kemik iliği olumsuz yönde etkilenerek lökopeni gelişebileceği unutulmamalıdır.

Lösemi başta olmak üzere çeşitli kanser türleri kemik iliğinin hasarlanmasına neden olarak lökopeni gelişimine neden olabilir.

  • Otoimmün Rahatsızlıklar

Otoimmün rahatsızlıklar bağışıklık sisteminin kendi doku ve organlarına karşı giriştiği mücadeleyi ifade eder. Romatoid artrit ve lupus gibi rahatsızlıkların seyri sırasında beyaz kan hücrelerinin hedef alınması halinde kişilerde lökopeni gelişimi gözlenebilir.

Kostmann sendromu gibi konjenital (doğuştan gelen) rahatsızlıklar lökopeni halinin oluşmasına neden olabilir.

  • Beslenme Eksiklikleri (Malnütrisyon)

Vitamin ve mineraller genel olarak mikro besin maddesi olarak tanımlanırlar. Bu mikro besin grupları içerisinde yer alan B12 vitamini, folat, bakır ve çinko gibi maddelerin eksikliğinde lökopeni durumu meydana gelebileceği için dikkatli olunmalıdır.

Sarkoidoz, granülom adı verilen iltihabi oluşumlarla karakterize multisistemik bir rahatsızlıktır. Bağışıklık sisteminin aşırı aktif hale geçmesi ile vücudun çeşitli bölgelerinde ağır iltihabı durumlarla seyreden bu hastalık, kemik iliğini de etkisi altına alarak lökopeni gelişimine neden olabilir.

Bu sağlık problemlerine ek olarak bazı rahatsızlıkların tedavisi amacıyla kullanılan çeşitli ilaçların kullanımı sonrasında da kişilerde lökopeni geliştiği tespit edilebilir. Multiple skleroz (MS) tedavisinde kullanılan interferon türevi ilaçlar, bazı nöbet önleyici ilaçlar, bupropion etken maddeli sigara bırakma ve depresyon tedavisinde kullanılan ilaçlar, bazı antipsikotikler, steroid ilaçlar ve penisilin gibi bazı antibiyotikler, kullanımları sonrasında kemik iliğinin baskılanmasına ve dolayısıyla lökopeni gelişimine neden olabilecek ilaçlar arasında yer alır. Bu nedenle hekimlerin bilgisi ve reçetelendirmesi dahilinde olmayan ilaç kullanımlarından kaçınılması oldukça önemli bir konudur.

Lökopeni (Beyaz Kan Eksikliği) Teşhisi Nasıl Konulur?

Lökopeni teşhisi oldukça basit bir tetkik olan tam kan sayımında bu hücrelerin düzeyinin incelenmesi ile gerçekleştirilebilen bir tanıdır.

Lökopeni (Beyaz Kan Eksikliği) Tedavisi Nasıldır?

Lökopeni tedavisi hangi savunma hücresi tipinin etkilendiğine ve bu durumun oluşumundaki asıl nedenin ne olduğuna göre değişkenlik gösterebilir. Lökopeniye tedavi yaklaşımı kapsamında uygulanabilecek çeşitli yöntemler mevcuttur:

Lökopenisi olan bireylerde çeşitli ilaçların kullanımı ile vücutta bağışıklık sistemi hücrelerinin üretimi desteklenebilir. Lökopeni halinin gelişiminde enfeksiyon hastalıklarının etkili olduğunun tespit edilmesi halinde ise enfeksiyon etkenine yönelik olarak antiviral, antifungal ya da antibiyotik ilaçların reçetelendirilmesi gerekli olabilir.

Bazı kişilerde lökopeni gelişmesinin altında yatan sebep çeşitli sağlık sorunları nedeniyle kullanılan ilaçlar olabilir. Bu ilaçlar hekimlerin bilgisi ve önerisi dahilinde bu yan etkiyi gösterme ihtimali daha düşük olan alternatifleri ile değiştirilebilir.

  • Büyüme Faktörü Kullanımı

Kemik iliğinde bulunan kök hücrelerin uyarılması ve bu hücrelerden bağışıklık sistemi hücrelerinin üretimini desteklemek amacıyla kullanılan çeşitli büyüme faktörleri özellikle bazı genetik rahatsızlıklarda ve kemoterapi nedeniyle oluşan lökopeni olgularında olumlu sonuçlanabilen bir uygulamadır.

  • Beslenme Tarzı Değişiklikleri

Genel olarak ağır lökopenisi olan kişilerde tüketilen gıdalardaki bakteri düzeyinin düşük tutulması istenilir. Aynı zamanda sağlıklı ve dengeli beslenme kapsamında lökopenisi olan kişilerin vücudun vitamin ve mineral ihtiyacına daha fazla dikkat etmesi önerilir.

Beslenme tarzı değişikliğine ek olarak istirahat etmek, küçük de olsa her türlü kesiklere karşı önlem almak ve hastalık oluşturma potansiyeline sahip canlılarn bulunduğu ortamlarla temas sonrasında vücut hijyeninin tekrar sağlanması gibi yöntemler lökopenisi olan kişilerin ağır enfeksiyon durumlarından kaçınabilmesi adına gerçekleştirebileceği uygulamalar arasında yer alır.

Tüm bu özellikleri göz önüne alındığında lökopenisi olan bireylerin düzenli olarak kontrollerini yaptırmaları ve rutin olarak beyaz kan hücresi düzeylerinin incelenmesi önerilir.

Kan tahlili içerisinde WBC nedir? WBC yüksekliği ve düşüklüğü ne demek?

Haberin Devamı

WBC düşüklüğü NE ANLAMA GELMEKTEDİR?

Lökosit hücrelerinin düşük miktarda olması (lökopeni), bazı durumlarda görülür. Çeşitli hastalıklar ve metabolizma bozuklukları WBC düşüklüğüne neden olabilir.

Dalak ve karaciğerde ortaya çıkan hastalıklar

Radyoterapi (Radyasyon tedavisi) yada radyasyona maruz kalmak

Sistemik Lupus Eritematosus Hastalığı ( Kolajen Vasküler Damar Hastalığı )

Kemil iliği yetersizlikleri

Bağışıklık sistemi hastalıkları

Virüs kaynaklı enfeksiyonlar

HIV virüsünün neden olduğu AIDS hastalığı

Yetersiz beslenme

Vitamin, bakır ve çinko mineral eksikliği

Bağışıklık sistemini baskılayan ve devre dışı bırakan immunosupresif ilaçların kullanımı, bazı antibiyotik ilaçları, diüretik (idrar söktürücü) ilaçlar, anti tiroid (tiroid baskılayıcı) ilaçlar ve bazı ilaçların yan etkileri WBC düşüklüğüne neden olabilir.

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır