bilanço rasyo hesaplama / Yöneticiler İçin Bilanço Okuma ve Rasyo Analizi | Türev Danışmanlık

Bilanço Rasyo Hesaplama

bilanço rasyo hesaplama

Yapım İşlerinde Bilanço Yeterliği Nasıl Hesaplanır?

Bilanço, şirketlerin belirli bir tarihteki varlıklarını ve bu varlıkların sağlandığı kaynakları gösteren mali tablolardır. İhaleye teklif veren firmaların ekonomik olarak bu işi yapıp yapamayacaklarının değerlendirilmesi bilanço yeterlik hesaplamaları ile gerçekleştirilir. Yapım ihalelerinde ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin belgelerin ihale kapsamında istenme kuralları uygulama yönetmeliğinin Maddesinde belirtilmiştir. Buna göre yaklaşık maliyetin eşik değerin;

  1. 1/10’una kadar olan ihalelerde istenilmez
  2. 1/10’undan eşik değerin yarısına kadar olan ihalelerde istenebilir (idare takdirinde)
  3. Eşik değerin yarısına eşit ve üstündeki ihalelerde istenilmesi zorunludur.

İhale hazırlık programı, bilanço yeterlik hesaplamasını otomatik olarak gerçekleştirir. Bunun için öncelikli olarak şirket bilanço bilgilerinin programa tanımlanması gerekir.

Şirketimize ait bilanço bilgilerini Dosya menüsü altında yer alan Şirket Bilgilerini Düzenleme/Bilanço Bilgileri bölümünden gerçekleştiririz.

Yapım İşlerinde Bilanço Yeterliği - Şirket Bilanço Bilgileri

Yeni düğmesini kullanarak pencerede oluşan alanlara yıllık bilanço bilgilerini tanımlayın.

İhalede bilanço yeterliği isteniyorsa İhaleler ve Dosya Hazırlama bölümünde ihaleyi tanımlarken bilanço yeterliği istendiğini belirtin.

Yapım İşlerinde Bilanço Yeterliği - İhale Bilgileri

AMP İhale hazırlık programı uygulama yönetmeliğinin Maddesinde belirtilen aşağıdaki esaslar çerçevesinde bilanço yeterliğinizi otomatik hesaplar ve raporlandırır.

Bilanço veya Eşdeğer Belgeler

Madde

(3) Adayın veya isteklinin ikinci fıkra uyarınca sunduğu belgelerde;

  1. a) Belli sürelerde nakit akışını sağlayabilmesi için gerekli likiditeye ve kısa dönem (bir yıl) içinde borç ödeme gücüne sahip olup olmadığını gösteren cari oranın (dönen varlıklar/kısa vadeli borçlar) en az 0,75 olması (hesaplama yapılırken; yıllara yaygın inşaat maliyetleri dönen varlıklardan, yıllara yaygın inşaat hakediş gelirleri ise kısa vadeli borçlardan düşülecektir),
  2. b) Aktif varlıkların ne kadarının öz kaynaklardan oluştuğunu gösteren öz kaynak oranının (öz kaynaklar/toplam aktif) en az 0,15 olması (hesaplama yapılırken, yıllara yaygın inşaat maliyetleri toplam aktiflerden düşülecektir),
  3. c) Kısa vadeli banka borçlarının öz kaynaklara oranının 0,50’den küçük olması,

ve belirtilen üç kriterin birlikte sağlanması zorunludur. Sunulan bilançolarda varsa yıllara yaygın inşaat maliyetleri ile hakediş gelirlerinin gösterilmesi gerekir.

(4) Yukarıda belirtilen kriterleri bir önceki yılda sağlayamayanlar, son üç yıla kadar olan yılların belgelerini sunabilirler. Bu takdirde belgeleri sunulan yılların parasal tutarlarının ortalaması üzerinden yeterlik kriterlerinin sağlanıp sağlanmadığına bakılır.

(5) İhale veya son başvuru tarihi yılın ilk dört ayında olan ihalelerde, bir önceki yıla ait belgelerini sunmayanlar, iki önceki yıla ait belgelerini sunabilirler. Bu belgelerde, yeterlik kriterini sağlayamayanlar ise iki önceki yılın belgeleri ile üç önceki ve dört önceki yılın belgelerini sunabilirler. Bu durumda, belgeleri sunulan yılların parasal tutarlarının ortalaması üzerinden yeterlik kriterlerinin sağlanıp sağlanmadığına bakılır.

Yapım İşlerinde Bilanço Yeterliği Hesapları

Cari Oran Nedir? Cari Oran Hesaplaması Nasıl Yapılır?

Cari Oran Nedir?

Cari oran, şirketin dönen varlıklarının kısa vadeli borçlarını karşılama oranına denir. Cari oran, likiditesine bakılmaksızın bütün dönen varlıkların hesaba katılmasını da ifade etmektedir. Cari oran hesabı yapıldığında bütün dönen varlıklar hesaba katılır ve likidite oranları arasında yer alır. Diğer yandan cari oranın, işletmenin dönen varlıklarının kısa vadeli borçlarına yeterliliğini ölçtüğünü söyleyebiliriz. İşletmelerin kredi analizlerinin yapılmasında cari oran oldukça önemlidir.

Cari Oran Nasıl Hesaplanır?

Cari oran, aşağıdaki gibi hesaplanır:

Cari Oran = [Dönen Varlıklar Toplamı] / [Kısa Vadeli Yabancı Kaynaklar]

Cari oranın 1’ in altında olması demek, işletmenin dönen varlıklarının kısa vadeli yabancı kaynaklara yetersiz olması olarak yorumlanır. Bu yüzden genelde cari oranın 1’in üzerinde olması beklenir. Aynı zamanda cari oranın çok yüksek çıkması (örneğin 2 ve üstü) atıl olarak kalan likiditenin olduğuna yorumlanabilmektedir.

Konu ile ilgili içerik: Cari Hesap Nedir? Cari Hesap Takibi Nasıl Yapılır?

Cari Oran Neden Hesaplanır?

Cari oran hesaplamasıyla işletmelerin kısa vadeli borçlarını ödeyebilme gücü tespit edilir. Özellikle bankaya kredi başvurusunda bulunacak bir firma için kredi neticesinde cari oran değeri önemlidir. Cari oranın genel uygulamada beklenen oransal değeri 2’dir. Fakat bu oran, firmanın sektörüne, piyasa koşullarına, ülkenin ekonomik şartlarına ve firmanın analizinin yapıldığı dönemde herhangi bir yatırımı olup olmadığına göre değişir. Ülkemizde özellikle üretim yapan firmalarda bu oranın seviyesinde olması makul bir değer olarak kabul edilir.

hesap makinesi tutan adamı temsil eden bir görsel çalışması

Cari Oran Nasıl Yorumlanır?

Yukarıda cari oran formülüne değinmiştik (Cari Oran = Dönen Varlıklar / Kısa Vadeli Borçlar). Bu hesaplamada cari oranın 1 olması; firmanın sahip olduğu dönen varlıkları ile kısa vadeli borçlarını ancak ödeyebildiğini gösterir. 2 olması ise, firmanın kısa vadede ödemesi gereken borçlarının 2 katı kadar likit varlığa sahip olduğunu belirtir.

Cari oranın yüksek olması, satıcı ve bankalar gibi firmayakısa vadeli borç verenler açısından olumlu karşılanır çünkü bu durumda firmaborcunu rahatça geri ödeyebilecektir. Cari oranın düşük olması, firmanınfinansal durumuna temkinli yaklaşılması gerektiğini gösterir. Ayrıca, firmanınfaaliyetlerini kesintiye uğratma ihtimali doğurabileceği için olumlukarşılanmamaktadır.

Cari oran için genel olarak kabul gören eşik değerleraşağıdaki gibidir:

0 – 1, Cari Oran düşük seviyede

1 – 1, Cari Oran kabul edilebilir seviyede

1,85 ve üzeri:Cari Oran iyi seviyede

Bu eşik değerler arasında, oran ne kadar üst tarafa yakınsao kadar olumludur. Ayrıca, sadece bir döneme ait cari oranın tek başınadeğerlendirilmesi de yeterli olmayacaktır. Oranın bilanço dönemleri itibariyletrendi de takip edilmelidir.

Cari oranın 10 – 15 gibi aşırı yüksek olması da firmanın sahip olduğu nakdi, yeterli verimlilikte kullanamadığına veya yanıltıcı bir bilançoya işaret etmektedir. Genel eşik değerlerle beraber, cari oranın kaç olması gerektiğini sektör belirler.  Cari oran yorumlanırken diğer oranlarla beraber yorumlanması da önem taşımaktadır. Özellikle faaliyet oranları ile beraber değerlendirilirse cari oran yorumlaması kolaylıkla yapılabilir. Cari oranın ne kadar olumlu veya olumsuz olduğunu yorumlayabilmek için sektör ortalaması ile karşılaştırmak iyi bir analiz yapmaya yardımcı olur.

Finansal Yapı Analizi

Bilanço, şirketin finansal yapısını ifade eder ve bu tablo, şirketin varlıklarını hangi yollarla finanse ettiğini gösterir. Bu finansal yapının ne kadar sağlıklı olduğunu analiz etmek için bilanço kalemleriyle oluşturulan rasyolar kullanılır. Bu oranlar şirketin borçluluk yapısını ve bu borçluluğun sürdürülebilirliğini ölçmek için kullanılır.

Kaldıraç Oranı

Kaldıraç oranı, şirketin toplam yükümlülüklerinin toplam varlıklarına bölünmesi ile bulunur. Yani şirketin sahip olduğu varlıkların yüzde kaçının borçlar ile finanse edildiğini gösterir.

Kaldıraç oranının yüksek olması şirketin daha yüksek finansal riske sahip olduğunu gösterir. %70 üzeri kaldıraç oranına sahip şirketler riskli olarak sınıflandırılabilir. Daha muhafazakar yatırımcılar için bu oran %50 olarak kabul edilir. Kaldıraç oranı yükseldikçe şirketin finansman maliyetleri de yükselecektir ancak kaldıraç oranı tek başına finansal riski ölçmede yeterli değildir. Çünkü burada hesaba katılan yükümlülükler içerisinde faiz gideri üretmeyen ticari borçlar, ertelenmiş gelirler, çalışanlara sağlanan faydalar kapsamındaki borçlar gibi kalemler de bulunur.

Finansal Borç Oranı

Kaldıraç oranında faiz gideri üretmeyen borçlar da hesaba dahil edilir. Bu yüzden finansal borç oranı finansal riski ölçme ve değerlendirmede daha doğru bir veri olarak kabul edilir. Aşağıdaki formül ile hesaplanır:

Burada şirketin hem kısa hem de uzun vadeli finansal borçları toplanır ve bunların toplam varlıklar içerisindeki payına bakılır. Burada hesaba katılan borçların tamamı faiz giderine sahiptir ve bu oranın yükselmesi şirketin faiz giderlerinin artacağının göstergesidir. Özellikle faizlerin yüksek seyrettiği dönemlerde finansal borç oranının azalma eğiliminde olması yatırımcılar tarafından pozitif kabul edilir. Bu oranın %50 üzerinde olması şirketin finansal riskinin yüksek olduğunu gösterir. %50 üzerinde finansal borca sahip şirketlerde mutlaka gelirler içerisinde finansman giderlerinin payı kontrol edilmelidir. Yüksek faaliyet kârlılığına rağmen finansal borçluluk seviyesi dolayısıyla şirket net gelir elde edemiyor olabilir.

Faiz Karşılama Oranı

Bir şirketin kısa ve uzun vadeli borçlarını ödeyebilme gücünü gösteren oranların başında faiz karşılama oranı gelir. Bu oran şirketin faaliyet kârının, o şirketin faiz giderlerinin kaç katı olduğunu gösterir. Aşağıdaki formül ile hesaplanır:

Şirket borçlanmaya gittiğinde bu borçlanma ile birlikte bir faiz gideri oluşur. Faiz giderlerinin karşılanması ve borçların azaltılması için faiz giderinden kat be kat daha fazla FVÖK yaratılması gerekir. Faiz karşılama oranı bu faiz giderine karşılık kazanılan FVÖK'ü gösterir. Bu rasyonun küçülme eğiliminde olması olumsuz değerlendirilir. Rasyonun 2'nin altına inmesi ise borçları ödemede problemlerin oluştuğunu gösterir. Bu oranın 5 üzeri olması şirket için sağlıklıdır.

Likidite Oranı Nasıl Hesaplanır?

Bilgi kullanıcıları işletme ile ilgili alacakları kararlarda karlılık, nakit yaratma, borç ödeme gücü, aktif büyüklüğü ve dağılımı gibi konularda bilgi sahibi olmak isterler. Bunun için işletmenin performans ve mali yapısını geçmiş dönemlerin yanı sıra sektördeki diğer rakipleri ile de mukayese etmek için bir takım analiz sonuçlarına ihtiyaç duyarlar. Bu analiz sonuçları tek başına bir anlam ifade etmeyecektir. Çünkü oranlama yoluyla bulunan bu sonuçlar yorumlanmadan sadece sayılardan ibaret kalacaktır.

İlişkili olduğu düşünülen kalemlerin birbiriyle oranlanması mümkündür. Yani gelir tablosu kalemleri ile bilanço kalemleri kendi içinde oranlanabileceği gibi birbirleriyle de oranlanabilir. Bu oranlamalar neticesinde ulaşılan bilgilerin standart oranlar veya sektör ortalamaları ile mukayese edileceğinden karşılaştırma yapılacak olan bilgilerinde (standart oranlar, sektör ortalaması, rakip oranları vb.) bilinmesi gerekmektedir.

İşletmenin faaliyetlerini devam ettirebilmesi, alacaklıların da alacaklarını tahsil edip edemeyeceklerini değerlendirebilmesi açısından likidite oranları önem taşımaktadır. Likidite oranlarının kapsamı dönen varlıkların kısa vadeli yabancı kaynaklara oranlanması şeklinde tanımlamak mümkündür.

Dönen varlıklar ile kısa vadeli yabancı kaynaklar “Tekdüzen Hesap Planı” açıklamalarında aşağıdaki gibi ifade edilmiştir.

Dönen Varlıklar “nakit olarak elde ve bankada tutulan varlıklar ile normal koşullarda en fazla bir yıl veya işletmenin normal faaliyet dönemi içinde paraya çevrilmesi veya tüketilmesi öngörülen varlık unsurlarını kapsar.”
Kısa Vadeli Yabancı Kaynaklar “en çok bir yıl veya işletmenin normal faaliyet dönemi sonunda ödenecek yabancı kaynakları kapsar.”
Likidite ise, “vadesi gelen kısa vadeli borçları karşılayabilmesi açısından dönen varlıkların kalite ve yeterliliğinin bir göstergesi olarak ifade edilmektedir. Dolayısıyla likidite oranları olarak kabul görmüş oranlar, işletmenin kısa vadeli borç ödeme gücünü ölçmek ve net çalışma sermayesinin yeterli olup olmadığının belirlemek amacıyla kullanılmaktadır.” *
“Brüt çalışma sermayesi olarak da ifade edilen dönen varlıkların iki temel görevi bulunmaktadır.”

Bunlar;
1- Vadesi gelen yükümlülüklerin karşılanması; vadesi gelen kısa vadeli borçların ödenmesi,
2- Günlük işlemlerin yürütülmesinin sağlanmasıdır.
Net Çalışma Sermayesi (NÇS) günlük işletme faaliyetlerinin devam ettirilebilmesi için ihtiyaç duyulan net dönen varlık büyüklüğünü gösterir. Yani dönen varlıklar ile kısa vadeli borçlar ödendikten sonra kalan dönen varlık büyüklüğünü ifade eder.
Net Çalışma Sermayesi = Dönen Varlıklar – Kısa Vadeli Yabancı Kaynaklar
Dönen varlıklarının kısa vadeli borç toplamından küçük olması durumunda NÇS noksanı oluşacaktır. Bu noksan işletmenin günlük faaliyetlerinin sürdürülmesinde aksamalara sebebiyet verebilir. Temel likidite oranları cari oran, asit test oranı ve nakit orandır.

Cari Oran
Dönen varlıkların kısa vadeli yabancı kaynaklara oranlanmasıyla cari oran hesaplanır. İşletmenin dönen varlıklar ile kısa vadeli borçlarını ödeme gücünü ölçmek ve net çalışma sermayesinin işletme faaliyetleri için yeterli olup olmadığını belirlemek için kullanılmaktadır.
Cari Oran = Dönen Varlıklar / Kısa Vadeli Yabancı Kaynaklar
Cari oranın genel olarak “2” olması yeterli kabul edilmektedir. Diğer bir ifadeyle her 1 TL’lik kısa vadeli yabancı kaynağa karşılık 2 TL’lik dönen varlığın olmasıdır. Cari oranın 1’in üzerinde olması ise işletmenin hem kısa vadeli borçlarını ödeyebilme gücüne hem de NÇS’ye sahip olduğunu gösterir. Cari oran 1’den küçük ise işletmede NÇS noksanı var demektir. NÇS noksanın olması durumunda hem kısa vadeli borç ödeme gücü açısından hem de günlük faaliyetlerin sürdürülebilirliği açısından riskli olduğu söylenebilir.

Asit Test Oranı (Likidite Oranı)

Asit test oranı, cari oranın daha sağlıklı yorumlanabilmesi açısından önemlidir. Asit test oranı dönen varlıklar grubunda yer alan ve likiditesi diğer dönen varlıklara göre daha düşük olan stokların bu hesaplamaya dahil edilmemesiyle bulunan orandır. Cari orana göre daha hassas bir ölçüm sağlamaktadır.

Asit Test Oranı = (Dönen Varlıklar -Stoklar) / Kısa Vadeli Yabancı Kaynaklar Asit test oranı sonucunun 1 çıkması standart olarak kabul edilmektedir. Bu hesaplama sonucu ile işletmenin kısa vadeli yabancı kaynaklarının tamamının nakit ve likiditesi yüksek olan varlıklar ile ödenebileceğini göstermektedir. Yani her 1 TL’lik kısa vadeli yabancı kaynağa karşılık işletmede stoklar dışında 1 TL’lik dönen varlığın bulunduğunu göstermektedir. Asit-test oranının 1’den küçük çıkması durumunda kısa vadeli borçların ödenmesinde işletmenin stoklarına bağlı olduğu söylenebilir.

Nakit Oran

Nakit oran işletmenin faaliyetlerinden kaynaklanan alacaklarını tahsil edememesi, satışların durması durumunda işletmenin kısa vadeli borç ödeme gücünün nasıl olduğunun hesaplanmasından kullanılır. Nakit oranının hesaplanmasında alacakların ve stokların dönen varlık toplamından çıkartılması ile sadece nakit ve nakit benzeri unsurların (likiditesi yüksek dönen varlıklar) kullanılması ile bulunur. Nakit oran şu şekilde formüle edilebilir; (Hazır Değerler +Menkul Kıymetler) / Kısa Vadeli Yabancı Kaynaklar = 0,20 X 1 Nakit oran sonucunun 0,20 ile 1 arasında çıkması genel kabul görmüş bir durumdur. Oranın 1 çıkması, her 1 TL’lik kısa vadeli yabancı kaynak karşılığında işletmenin elinde 1 TL’lik hazır değer ile menkul kıymet toplamının olduğunu göstermektedir. Diğer bir deyişle işletmenin mevcut hazır değerleriyle (likiditesi yüksek varlıklar) kısa vadeli borçlarının tamamını ödeyebileceği anlamına gelmektedir.

Örnek: ABC A.Ş.’nin XX tarihli bilançosu ile cari dönem likidite oranları aşağıdaki gibi hesaplanacaktır.


1) Cari Oran = Dönen Varlıklar / Kısa Vadeli Yabancı Kaynaklar
Cari Oran = / = 1,
Bu oranın hesaplanmasındaki amaç işletmelerin kısa vadeli borçlarını ödeme gücünü ölçmek ve NÇS’nin yeterli olup olmadığını belirlemektir. Cari oranın 1, olması her 1 TL’lik kısa vadeli yabancı kaynağa karşılık 1, TL’lik dönen varlığın olduğu ve NÇS’nin yeterli olduğu sonucuna varılabilir.

2) Asit Test Oranı = (Dönen Varlıklar -Stoklar) / Kısa Vadeli Yabancı Kaynaklar
Asit Test Oranı = ( – ) / = 0,
Bu oranın genellikle 1 olması yeterli kabul edilmektedir. Asit test oranında her 1 TL’lik kısa vadeli yabancı kaynağa karşılık işletmenin stokları dışında 0, TL’lik dönen varlığın bulunduğunu göstermektedir. Bu durumda kısa vadeli borçların ödenmesinde işletmenin stoklara bağlı olduğunu söyleyebiliriz.

3) Nakit Oran = Hazır Değerler +Menkul Kıymetler / Kısa Vadeli Yabancı Kaynaklar
Nakit Oran = ( + ) / = 0,
Nakit oran sonucunun 0,20 ile 1 arasında olması arzu edilmektedir. Nakit oranın “1” olması, işletmenin kısa süreli borçlarını her durumda nakit olarak ödeyebileceğini gösterir. Yani işletmenin her 1 TL’lik kısa vadeli yabancı kaynak karşılığında 1 TL’lik nakit ve nakit benzeri varlığın sahibi olduğu söylenebilir. Bu durumda likidite fazlası var demektir. Bulunan bu oran ile işletmenin elinde her 1 TL’lik kısa vadeli borca karşılık 0, TL’lik hazır değer bulunduğunu göstermektedir. Bu oranlar değerlendirilirken işletmenin dönen varlık yapısı ile dağılımı (bazı işletmeler yapıları gereği duran varlık ağırlıklı olarak faaliyet göstermeleri gerekebilir) işletmenin içinde bulunduğu sektörün durumu, işletmenin satın alma ile satış politikalarının şekli, diğer mali kalemlerin birbiri ile olan ilişkileri vb. parametrelerin de dikkate alınması gerekebilir.

KAYNAKLAR

Çabuk, Adem, A. Banu Başar, Şerafettin Sevim, Arman Aziz Karagül, Arman Aziz Karagül & Cengiz Erol. Mali Analiz, Editor: Saime Önce, T.C. Anadolu Üniversitesi Yayını No: , Açıköğretim Fakültesi Yayını No: , Eskişehir, Şubat


İşbu yukarıda yer alan metnin (makale, görüş, sirküler, bülten, yorum vb. hangi ad ile tanımlandığının bir önemi olmaksızın) yasal olarak herhangi bir bağlayıcılığı bulunmayıp, bilgi verme amacıyla hazırlanmıştır. İşbu metnin tek yasal dayanak olarak kullanılması sonucu elde edilen bilgiler doğrultusunda alınan kararlar ve yapılan işlemler nedeniyle doğmuş / doğabilecek zararlardan Zeren Mali Müşavirlik Hizmetleri A.Ş.’nin (ZEREN MM) ve yazarın hukuki bir sorumluluğu bulunmamaktadır.

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır