Zaten Destekçiyim
Kalp, vücudumuzdaki en güçlü kaslardan birisidir. Her 1 saatte yaklaşık defa kasılıp gevşeyen bu kan pompası, her 1 dakikada litre kanı yer değiştirir. Kalp, yorulmayan kaslardan birisidir ve 80 yıl boyunca yaşayan birinin kalbi ömrü boyunca milyar kez atacaktır. Yoğun bir şekilde egzersiz yapan atletlerde kalp, 1 dakikada daha az defa atar ve bu kişilerin ömrü genel olarak daha uzundur.
Hatta kalbi daha yavaş atanlar, genellikle daha uzun süre yaşarlar: BMJ Heart dergisinde yayınlanan bir makaleye göre, kalbi dakikada defa atan bireylerin herhangi bir zaman aralığında hayatını kaybetme ihtimali, kalbi dakikada 50 veya daha az kere atan bireylerden %51 daha fazladır (egzersiz ve kardiyovasküler hastalık farkları dikkate alındıktan sonra bile)!
Yapılan çalışmalara göre, farklı hayvanların kalp atışları da birbirinden farklıdır; ancak bu, her zaman ömürleriyle ilişkili değildir:
Görüldüğü üzere, birçok canlının toplam kalp atış sayısı yaklaşık olarak eşittir; ancak buna yönelik genel geçer bir kural olduğunu söylemek pek mümkün değildir.
Kalbiniz, kasılma gücü sayesinde kanı yaklaşık 9 metre kadar yükseğe fışkırtabilir. Ancak bunu vücudunuz içerisinde hissetmezsiniz; çünkü kalbinizin karıncık kaslarının güçlü bir şekilde kasılması sayesinde, bu basıncın çoğu damarlara yöneltilir ve geri kalanı kalın kalp kası duvarları tarafından emilir. Dolayısıyla bu güç, kanın damarlar içerisinde dolaşması için harcanmış olur.
Hayvanlar arasındaki en güçlü kalp kasının zürafalara ait olduğu düşünülmektedir. Çünkü zürafaların kalbi, yaklaşık metre yükseğe kan pompalamak zorundadırlar ve bu oldukça zor bir iştir. Dediğimiz gibi, kalplerimiz genelde serbest halde oldukça uzağa kan pompalayabilecek olsalar da, damar içi sürtünme ve bu basıncın doğru yönlendirilebilmesi oldukça zor bir iştir. Ancak en güçlü kalp konusunda güvenilir ve kapsamlı bir çalışma olmadığından, kesin bir sonuca varılamaz.
Alıntı Yap
Okundu Olarak İşaretle
Paylaş
Sonra Oku
Notlarım
Yazdır / PDF Olarak Kaydet
Bize Ulaş
Yukarı Zıpla
İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.
Soru & Cevap Platformuna GitBu İçerik Size Ne Hissettirdi?
Kaynaklar ve İleri Okuma
Bilimi Anlatmamıza Yardım Edin!
Her ay milyonlarca bilimsever, Evrim Ağacı olarak karmaşık bilimsel konuları basitçe anlatmamızdan ve ülkemizde bilim anlatıcılığını geliştirmeye yönelik yaptığımız kapsamlı çalışmalarımızdan faydalanıyor. Bütçenize zarar vermeden, aylık veya tek seferlik sadece 20₺ gibi miktarlarda bize destek olarak bu çabalarımızı destekleyebilir, Türkiye'de bilim okuryazarlığını güçlendirmemize katkı sağlayabilirsiniz.
Destek Ol
Neden Destek İstiyoruz?
Yetişkin bir bireyde kalp atım hızı dakikada 60 ila arasında olmalıdır. Eğer nabız sayısı 60'ın altına düşüyorsa bradikardi (kalbin yavaş atması) durumu söz konusudur. Bu hız 40'ın altına düşerse ya da 60’ın altında iken belirtilere yola açıyorsa tehlikelidir.
Bradikardi mutlaka dikkatle takip edilmelidir. Eğer kontrol altına alınmazsa bayılmaya, kalp yetmezliğine ve ani ölümlere yol açabilir. Genç insanlarda ve yoğun antreman yapan sporcularda nabız 60’ın altında olabilir ve bu bir soruna yol açmaz.
Bradikardi olunca kalbin oksijenden zengin kanı yeterli derecede pompalayamamasına bağlı olarak aşağıdaki belirtiler olabilir:
Bradikardiyi teşhis etmek için nabzın dakikada ne kadar attığını bilmemiz gerekir. Bunun için en basit yöntem nabza parmakla baskı yaparak atım sayısını hesaplamaktır. Ancak bu yöntem kesin teşhis anlamına gelmez. Kesin tanı ritim holteri ile konulur. Ritim holteri hastaya takılan ve 24 saat boyunca yaşanan ritim düzenini kayıt alan cihazdır. Daha fazla bilgi için ritim holteri yazımızı okuyabilirsiniz.
Bradikardinin tedavisi nedene yönelik yapılır. Altta yatan hipotiroidi, uyku apnesi,elektrolit bozukluğu gibi hastalıklar varsa önce bunların tedavisi yapılmalı; ilaçlara bağlı görülüyorsa ilaçların değiştirilmesi gerekir. Eğer tehlikeli boyutta bir yavaşlama söz konusuysa kalp pili takmak gerekebilir.
Kalbin Çalışma Mekanizmasını Biliyor Musunuz?
Kalp, göğüs boşluğu içinde her iki akciğer arasında büyük bir alanı kaplayan, en hayati organımızdır. Temel görevi, günde litre kanı, tüm doku ve organlara, dakikada vuruş arasında değişen bir hızla vücuda pompalamaktır. Yetişkin bir insan kalbinin büyüklüğü, yaklaşık olarak yumruğunun büyüklüğü ile eşdeğer sayılır. Uzunluğu 12 cm, genişliği 9 cm, arka çapı ise 6 cm. olup, içi boş kas yapısına sahiptir. Erkekte ağırlığı gram, kadında gram arasındadır.
Kalbin yapısında, kaslar, sinirler, kapakçıklar, kan damarları, koruyucu zar ve kaygan sıvı vardır. Üstte iki kulakçık, altta iki karıncık olmak üzere dört bölmelidir. Kalbin sağ tarafında kirli, sol tarafında temiz kan bulunur. Üstteki odacıklara kulakçık, alttaki odacıklara karıncık denir. Kulakçıklar ile karıncıklar arasında ve karıncıklar ile buradan çıkan damarlar arasında, 4 adet kalp kapağı bulunur. Kalp kapakları, kalp odacıkları içindeki kan akımını doğru şekilde yönlendiren, her kalp atımı ile birlikte açılıp kapanan yapılardır. Üç tip kan damarı vardır. Kan damarları vücuda kan taşımaktan sorumludur. Kalbin sol karıncığından insanın en büyük atardamarı olan ve tüm vücuda oksijenlenmiş kanı taşıyan damarlara atardamar, kanı vücuttan kalbe getiren damarlara, toplardamar denir. Atardamarlarla, toplardamarları birbirine bağlayan ve kanı hücrelere götüren damarlara ise kılcaldamarlar adı verilir.
Kalbimiz Nasıl Çalışıyor?
Kalbin kendisine özgü uyarı yaratan ve ileten, kan ve sinirlerden oluşan bir çalışma sistemi vardır. Sürekli kasılıp gevşeyerek çalışır ve ortalama olarak dakikada 70, günde ve yılda 38 milyon kez kasılarak, içindeki kanı vücuda pompalar. Kasılma sırasında ilk önce kulakçıklar kasılıp kanı karıncıklara pompalar, daha sonra ise karıncıklar kasılarak kanı kalpten vücuda pompalar. Peki kalbin çalışma döngüsü nasıl gerçekleşmektedir?
Kalbin sağ karıncığından, karbondioksit ve diğer zararlı maddeler bakımından yüklü olan kirli kan, akciğer atardamarıyla çıkar. Akciğerlerdeki kılcal damarlarda kan ile hava değişimi yapılır yani, karbondioksit verilip yerine oksijen alınır. Akciğer toplardamarları, temiz kanı alır. Temiz kan kalbin sol kulakçığına getirilir. Yeniden oksijen yüklenen kan, buradan alt tarafta bulunan büyük pompaya, yani sol karıncığa iletilir. Sol karıncıktaki temiz kan ise, aort ile tüm organ ve dokulara pompalanır. Doku kılcallarıyla madde alışverişi yapılır. Üst ve alt ana toplardamarlar, dokularda oluşan artık maddeleri kirli kan olarak kalbin sağ kulakçığına geri getirir ve döngü yeniden başlar.
Kalp döngüsünde meydana gelen tek bir aksaklık, kişinin yaşam dengesini alt üst edebildiği gibi, hayati tehlikeye neden olmaktadır. Kalp sağlığının bozulduğunu düşündüren belirtiler, ciddiye alınmalıdır. Bir uzmana başvurularak kalp hastalıklarının erken dönemde tedavi edilmesinin önemi büyüktür.