bitlis in meşhur halk oyunları / Bar (halk oyunu) - Vikipedi

Bitlis In Meşhur Halk Oyunları

bitlis in meşhur halk oyunları


BİTLİS HALK OYUNLARI

Bitlis yöresi halk oyunları renkliligi ve özgünlügüyle Dogu Anadolu Bölgesi halk oyunları içerisinde
önemli bir yeri vardır.
Yöre insanının zor kosullar içindeki sevdaları ayrılıkları, ölümler, doga
olayları karsısındaki duygulanısları halk oyunlarına yansımıstır. Oyunlar genelde insanın mertlik,
birlik-beraberlik ve insan sevgisi duygularını ifade eder.

Bitlis&#;te halk oyunlarını kadınlar ayrı erkekler ayrı oynarlar, birlikte oynamazlar. Ancak halayda
oynayanların yakın akraba olması halinde aile içinde kadın erkek birlikte oyun oynayabilirler.
Oyunlar, koreografik düzenleme yönünden çesitlilik gösterir. Sıralarda baglantılar, çesitli
biçimlerde olur. Degirmenci'de, Govenk'te, Nare'de, Temiraga'da oyuncular, birbirlerini

parmaklarından tutar, Hımhimi'de kol kola girer, Tenzere'de parmaklar kenetlenir. Barlarda eller
taraklanır. Düz halayda oyuncular birbirlerine sarılır. Yallı'da tutusmalar omuzdandır. Tiringo,
Papuri oyunlan kadınlı, erkekli karma oynanır. Karma oyunlarda



kadınlı erkekli dizilisler degisik
olur. Nanaylar'da iç içe halkalar olusturulur. Erkekler, çogunlukla iç halkadadır. Oyunlar çabuk ve
karmasıktır. Devinimler zengindir. Yöre oyunlarında rastlanan bir özellik de, degisik biçimlerdeki
el vurusmalardır. Mutki Harkustası'nda, Çiftler yan yana dururken el vurustururlar. Meryem
Harkustası'nda ise ters yönden gelen çiftler birbirlerini bir boy geçtikten sonra dönüp ellerini
vurusturur, sonra elleri yukarda giderler.

Tüm oyunlar yerel giysilerle davul, zuma, baglama, kaval, tef esliginde oynanır. Bazılarında
oyuncular, müzige sözle katılır. Halay bası halayı mendille idare ettigi gibi nara atarak da halayı
idare eder. Bitlis&#;te halay çekilirken atılan naralar bir baskadır. Genelde halay basının tey, tey,
hopba, yallah naralarına halayda bulunan oyuncular hep birlikte &#;habress&#; narası ile &#;tıssi&#;
fısıltısıyla katılırlar. Bu naralar figür geçislerinde ve oyun bitirislerinde atılır.



BITLIS YÖRE OYUNLARI

Govend (Güvenk)

Yöre insanının agır baslılıgını, vakur ve ciddiyetini, hareketlerle en güzel anlatan oyunlardandır.
Dügünlerde gelin ve damadın birlikte oynadıkları tek oyundur. Oyun gelinle güvey (damat) ailesini
tanıstırmayı amaçlar. Bu oyunun sade ve agır havası damadın en sevinçli anında bile agır
baslılıgını gösterir. Bu aile kültürü ve geleneklerin sergilenmesinde çok seylerin anlatıldıgı bir
görüntüdür.
Çünkü; Bitlis&#;te gelinle damat dügüne, hatta gerdek gecesine kadar birbirlerini hiç görmezler.
Gelin ve damat dügün sonrası evlerine atla veya yaya olarak getirildiklerinden dolayı yorgun
olmaları, gelinin de evine yabancı olması nedeniyle oyun bu yüzden çok agır oynanmaktadır.
Kadınlar karsılama biçiminde oynadıgı gibi, karma olarak da oynanmaktadır. Halay türü bir
oyundur.



GOVEND - GÜVENK (oynanışı)
1. Müzik
2. Ritim (2/4)
3. Birinci adım; a. Sağa ve sola yaylanma.
b. Sağ ayakla öne doğru hareket etme.
c. Geriye doğru hareket etme,
d. Yerimizde sağ ayak önde olacak şekilde öne geriye sekme yapma.
4. İkinci adım;
a. Serçe parmaklarla tutuşma.
b. Sağa doğru sağ ayakla yarım daire oluşturarak yürüme.
5. Üçüncü adım; Kollar ayağın ritmine göre sağa sola öne hareket etme.


Meyroki

Meyroki oyununda, ileri gidislerde düz bir gidis yerine önce saga dogru bir yürüyüs sonra sola
dogru bir yürüyüsle yay çizilir. Bu, sarhosların fazla içtikten sonra yolda yürümelerini andırır.
Bunun için oyuna mey: içki, ro: yol ve ki tamlama eki ile içki yolu anlamını tasıyan bir isim
konulmustur.
Meyroki oyunu için ikinci bir rivayet vardır. Meyroki oyununa konu olan meyro adı cinsi isim
bozmasından meydana gelmis bir kahramandır. Meyro&#;nun asıl adı Meyrem&#;dir. Ama halk kolaylık
olsun diye Meyrem&#;i Meyro olarak çevirir. Meyro, meydanda davul zurna çalınca köy delikanlıları
ile birlikte kendinden geçer, kendinden degisik figürler katarak oyunlar oynar. Bu, halkın çok
hosuna gider. Herkesin dilinde Meyro&#;nun oyunları vardır. Halk her seferinde Meyro&#;nun oynadıgı
oyunlar manasında Meyroki deyip geçer. Bu isim böylece günümüze kadar gelir. Hem kız hem
erkekler arasında oynanır. Sertlik göstermez. Daha çok titreme ve gösteris oyunudur.


MEYROKİ
1. Müzik
2. Ritim (2/4)
3. Birinci adım;
a. Sol ayakla iki vuruş yapmak
b. Sol ayakla sek ki üç yapmak.
c. Sol ayak burun ucuyla öne doğru vuruş yapmak,
d. İlerde iki defa burun ucu vurup zıplayıp dönmeye hazırlanmak
4. İkinci adım;
a. Sek ki üçle geriye gelmek.
b. Elleri çırparak ileri gidip figür yapmak.
5. Geriye dönüşte eleri kalçaya atıp sekerek yerine gelmek.


 B. PEYRİJVAN
1. Müzik
2. Ritim (2/4)
3. Birinci adım;
a. Sol ayak burun ucuyla ön sağa doğru vuruş yapmak.
b. Sol ayakla sağ sola doğru sekerek ileriye hareket etmek,
c. İleride iki defa sol ayağı vurup dönmek,
4. İkinci adım; a. Geriye doğru sekerek yerini almak,
b. Tekrar aynı figürlerle ileriye gidip,
c. Önde üç defa öne, yarım sağa doğru çöküş yapmak,
d. Çöküşten sonra kalkıp sekerek yerine gelmek,





Garzane

Halay bölgesi karakteristik oyunlarından olan halaya
Bitlis&#;te GARZANE denir. Önemli özellikleri; sürekli
omuz titretme, sert ayak figürleri ve yumusak bas
devinimleridir.

Burası da Garzan denilen bölgeye yakın oldugu için
orada yaygın bir oyun oldugu için bölgenin ismine
hitaben GARZANE adı verilmistir.

GARZANE (oynanışı)
1. Müzik
2. Ritim (4/8)
3. Birinci adım;
a. Sek iki üç sol Ayak üzerine zıplayarak sağ ayağı yukarı doğru çekme.
b. Sağ ayağı üzerine düşüp sol ayak yukarı çekme.
c. İki ayak parmak üzerinde titre titre yapmak.
4. İkinci adım;
a. Zıplayarak çift ayak üzerine düşerek sek iki üç sayısını çıkarmak.
b. Öne doğru eğilerek ileriye hareketi sağlamak.
5. Üçüncü adım; İleriye doğru sekerek hareket etmek.
6. Dördüncü adım; Geriye doğru sekerek hareket etmek







DELLO
1. Müzik
2. Ritim (3/4)
3. Birinci adım;
a. Sağ topuk vuruş
b. Sol topuk vuruş.
c. Sağ topuk burun vuruş,
d. Sek ki üç yürüme.
4. İkinciadım;
 a. Öne arkaya vuruş.
b. Sek ki üç yaparak el çırpma.
5. Sek ki üç yaparak öne arkaya vuruş yapma .

B. KAVAŞ
1. Müzik
2. Ritim (2/4)
3. Birinci adım;
a. Sağ topukla titreyerek vuruş yapmak.
b. Sol topuk titreyerek vuruş yapmak,
c. İleriye düz ve sert adımlarla yürümek,
d. Geriye ayakları sallayarak gelmek,
4. İkinci adım;
a. Sol topuğu zıplayarak vurmak,
b. Tekrar ileriye sekerek yürümek,
c. Ve ilerde son vuruşları sağa sola vurmak,
d. Arka arkaya dönerek geriye gelmek,










Harkuşta

Dügünlerde bütün köy halkı ve civar köylerden gelenler köy meydanında toplanırlar. Bu alanda
durup dinlenmeden, bıkıp usanmadan saatlerce oyunlar oynanır. Bu arada köyün bekar
delikanlıları civar köylerden ve kendi köylerinde bulunan yetiskin kızlara kur yapmak isterler.
Harkusta &#;vurus&#; anlamındadır. Oyunlar içinde sertlik
hakimdir. Iki tarafa ayrılan gençler sanki bir savas
meydanındaymıs gibi karsısındakine düsman gibi
bakarak, müzigin ritmine uyarak kıran kırana bir
gösteri yaparlar. Sert vurma ve vurulan ellerden ses
çıkarma kızlar arasında çok ragbet görür. Ve oyunun
baslıca özelligidir. Oyunda tamamen sertlik ve
ciddiyet hakimdir.

HALKUŞTA
1. Müzik
2. Ritim (5/4)
3. Birinci adım;
a. Sağ ayağı öne atarken sol kol serbest olarak sağa doğru sağlamak.
b. Sol ayağı geriye atarken sağ kol sola doğru sağlamak,
c. Sol ayak topuğu vururken elleri de beraber çırpmak,
4. İkinci adım;
a. Sek ki üç yaparak ileri doğru hareket etmek,
b. Karşısındaki rakibin eline vurmak,
c. İki rakip ortada buluşarak birbirilerinin eline vurmak
d. Tekrar iki gurup halindeki rakipler çember şeklinde birbirini kovalamak,
e. Karşılaştıkları anda ise birbirlerinin eline vurmak.


DEĞİRMENCİ

1. Müzik
2. Ritim (4/4)
3. Birinci adım;
a. Önce sağa sonra sola diz ve öne doğru kırmak,
b. Sol ayakla öne doğru hareket etmek,
4. İkinciadım;
a. Geriye doğru sağ ve sol ayak burun uçlarıyla vurup geriye gelmek.
b. Geride üç defa önce sağ sonra sola ve öne doğru çöküp kalmak..






Seppe (Sepê)

Seppe olarak yazılmasına karsın halk diline sepê olarak yerlesmis olup daha çok bu sekilde
telaffuz edilmektedir. Halay yöresi oyunlarının en karakteristik oyunu olup; Bitlis yöresinin tek
figürlü geçis veya giris oyunudur. Erkek oyunudur.
Se :üç pê ayak anlamına geldiginden oyunun adı &#;üç ayak&#; olarak da kullanılır.
Üç ayak oyununun baslıca özelligi; sag ayagın öne dogru sallanmasından sonra, bir es yapıp sol
ayakla bir duraklama yapılması ve sonra hemen yine sag ayagın üçlemesine geçilmesidir.
Oyunda tutusmalar omuzdandır.

SEPPE  (oynanışı)
1. Müzik
2. Ritim (4/4)
3. Birinci adım;
a. Sol topuğu vurarak ayak değiştirme
b. Sol ayak üzerinde üç kez sekme,
c. Yarım daire şeklinde yürüme, d. Sağ ayak üzerinde sekme,
4. İkinci adım;
 a. Düz yürüme,
b. Sol ayak üzerinde ileriye doğru yürüme,
c. Sağ ayak üzerinde ileriye doğru sekme, d. Sol ayak üzerinde sekerek geriye doğru yürüme


Tiringo

Ellerde kırmızı ve beyaz mendiller vardır. Mendiller sallanarak saga sola, ayaklar saga-sola
çapraz atılarak oynanır. Erkek oyunudur.
Tiringo'nun bitimi Papuri'nin baslangıcını teskil eder.

TRİNGO
1. Müzik
2. Ritim (4/8)
3. Birinci adım
a. Sağa sola çapraz adımlarla sekerek oynamak.
b. Yerinde sekerek oynama.
c. İleriye doğru sekerek yürüme
d. Vücudu sağa sola döndürerek oynama
e. Yan durup sol ayak üzerinde zıplayarak oynama,
4. İkinci adım; a. İki elde mendil tutarak oynama.
b. Mendille ayakları aynı ritimde sallama.
c. Sağ ayağı kaldırıp sol ayak üzerine çökme.

Pappori (Papuri)

Pappori genellikle ayak figürleriyle oynanan bir oyun oldugu için Pappo: ayak, -:ismin &#;i hali ve &#;r:

kaynastırma harfidir. Bütün figürler ayakta toplandıgı için bu ismi almıstır. Kısaca ayak oyunu
anlamında kullanılır. Karma bir oyundur.
Diger oyunlar arasında nare, çarsıda atlas, memos, bolag attım havaya, temiraga, dello, botane,
adley, gezai ve dokuz ayak yer almaktadır.


 GAZALI
1. Müzik
2. Ritim (4/4)
3. Birinci adım;
a. Sağ ayakla sekerek yana doğru yürümek
b. Sek ki üç sayısını yaparak sol ayağı sağa atmak,
4. İkinci adım;
a. Sekerek gidip iki sağa iki sola yaylanmak.
b. Tekrar sek ki üç sayısını çıkararak yana doğru ilerlemek.

B. PAPURĠ
1. Müzik
2. Ritim (4/4)
3. Birinci adım;
a. Sağ ayakla sağa doğru sekerek hareket etmek.
b. Sol ayak topuğunu vurmak, c. Sağ ayak burun ucuyla üç vuruş yapmak,
4. İkinci adım;
a. Sağa doğru sek ki üç sayısıyla ilerlemek,
b. Sek ki üç sayısıyla el çırpmak,


AŞIRMA

1. Müzik
2. Ritim (3/3)
3. Birinci adım;
a. Sol ayakla sağa doğru yürümek
b. Sağ ayakla sol ayağa destek verip yürümek
4. İkinci adım;
a. Vücudu yarım sağa dönerek yürümek.
b. Öne geriye hareket yapmak.
5. Hareket halindeyken seklerle yürümek.

B. TEMİRAĞA
1. Müzik
2. Ritim (4/4)
3. Birinci adım;
a. Sağ ayakla hafif ileriye doğru sallamak.
b. Sol ayağı ileriye hafif ileri doğru sallamak,
c. Sağa doğru dört adımla yürümek,
4. İkinci adım;
a. Tekrar geriye doğru dört adımla yerine gelmek,
b. Aynı figürle zıplayarak ileri gitmek,
c. Sekerek tekrar geriye doğru gelme



BITLIS KOSTÜMÜ

Tamamen el dokuması olan erkek giysileri, &#;Gej&#; denilen tiftik kılından dokunan kumasla yapılır.
Halkoyunlarında oldugu gibi yöresel giysilerde de bir zenginlik ve çesitlilik bulunmaktadır. Bitlis
halkı, yöresel giysilerini çok yönlü düsüncelerle seçmis ve kullanmıstır.

Kadın Giysileri:

Kadın giysileri oldukça genis bir zenginlik gösterir. Giyilen giysiden kadının evli mi, bekar mı,
zengin mi, nisanlı mı oldugunu anlamaya yarayan özellikler mevcuttur.
Kadınların kullandıgı giysiler kısaca sunlardır:

1 &#; Baş

Kofi:

Basa geçirilen fes benzeri, kenarları çuhaya benzeyen kumasla çevrilmis, tepe kısmı ipek veya
benzeri ipliklerle elde islenmistir. Kofinin çevresinden sırta ve omuzlara dogru sarkan püsküller
bulunur. Alın tarafına gelen kısmına ise &#;Tikme&#; adı verilen küçük altınlar (genellikle çeyrek altın)
dizilir.


Merheme (Leçek &#; Laçik):

Saçlar görülmeyecek sekilde boydan boya basa örtülen ince, beyaz ve sık dokunmus örtüdür.
Etrafı elle örülmüs oyalar veya pullarla çevrelidir.

Pusu:

Serpus da denilen bu giysi, basın çevresine alından geçirilmek
Suretiyle merheme üzerine sarılır. Sol tarafta dügümlenerek
asagıya dogru sarkıtılır. Bazı yörelerde birden fazla oldugu da
görülmektedir.

Hızma:

Tek burun deligine veya burnun iki tarafına madenden yapılma
(genellikle gümüsten), içten vidalı veya geçmeli olarak takılan bir
çesit süs esyasıdır.
Halk Bilimi Çalısmaları-Bitlis Yöresi

Tikme:

Kırmızı veya siyah renkli, kofiden daha kısa kenarlı olup basa giyilen bir giysidir. Bu giysi, alın
hizasında olup üzeri, Hamidiyelerle süslü, zenginlerin giydigi bir baslık seklidir.

2 &#; Boyun

Özellikle genç kızların boyunlarına bol miktarda ve degisik sekil ve renklerde boncuk asılır. Bu
adet köylerde yapılmakta ve halen de devam etmektedir. Zengin olanlar, bunların dısında ip
sekline getirilmis olan kumasın üzerine kulplu altın takarlar.

3 &#; Vücut

Fistan:

Genellikle kadife veya satenden yapılmıs elbisedir. Bu elbiselerin üzerine renkli islemelerle çesitli
motifler veya sırma islemeler yapılır. Kolları uzun, belden asagısı genis ve uzundur.

Cepken:

Fistan üzerine giyilen, kadife veya diger kumaslardan yapılan yarım boy giysi veya yelektir.
Cepken degisik renklerde oldugu gibi, uzaktan bakıldıgında göz alıcı bir sekildedir.

Kemer:

Fistanın üzerinde takılan, kalın deriden yapılan ve &#;palaska&#; adı verilen kemerdir. Fistanın, ön
taraftan iki ucu bu kemerin altına sokulur. Nedeni; hem uzun olan etegin yere sürünmesini
önlemek, hem de iç kısma giyilen diger elbiselerin görünmesini saglamaktır.

3 &#; Ayaklar

Köy kadınları ayaklarına yünden örünmüs degisik renkteki çorapları giyerler. Ayakkabı olarak
&#;Trabzon&#; adı verilen lastik ayakkabı, aynı tipte yapılmıs renkli naylon ayakkabı veya ender de
olsa Harik giyilir. Eski tarihlerde köy kadınları ayaklarına halhal takarlardı.





Erkek Giysileri

1 &#; Baş

Puşu:

Kadınlarda olduğu gibi erkekler de bu giysiyi kullanmaktadırlar. Özel kumaştan yapılarak, renk ve dokunuşlarına göre isimlendirilirler. Siyah, mavi, mor, beyaz, kırmızı puşu, altuniye ve desenli puşu şeklinde isimlendirilirler.

Egal:

Erkeklerin kış aylarında başlarına bağladıkları, yün ve pamuktan dokunan, siyah ve mor renkli giysilerdir.

2 &#; Vücut

Köynek:

Erkeklerin iç kısma giydiği, desenli kumaştan yapılan düğmeli bir giysidir.

Şal:

Tiftik yününden yapılmış özel pantolondur. Her tarafı bol paçalı olup, ayağın üzerine kadar uzanır. Bele, pamuk ipliğinden yapılmış &#;uhçur&#; la bağlanır. Kemer takılanlara rastlamakta mümkündür. Halk Bilimi Çalışmaları-Bitlis Yöresi

Şapik:

&#;Gej&#; (tiftik keçisinin kılları ile dokunan, mekik sayısına göre kalitesi değişen, kışın sıcak, yazın serin tutmasıyla özellik gösteren, yöreye mahsus bir kumaş) adı verilen özel kumaştan yapılır. Ceket gibi kullanılan düğmesiz bir giysidir. Önü ve kol altları açıktır (yaz aylarında giyildiğinde hava almayı sağlar). Kol ağızları geriye doğru kıvrık olup, renkli kumaştan yapılır. Bu giysiler; el tezgahlarında, yün ve tiftikten dokunur. Kollarda ayrıca &#;Cellahi&#; adı verilen, bir metre boyunda, beyaz kumaştan yapılmış ve kola pazu kısmından bağlanan kol bağı bulunur. Şapikin içine yarım dik veya yakasız iç gömleği giyilir. Bu gömleğin kollarında 50 &#; 60 cm. uzunluğunda, beyaz kumaştan yapılmış, 3 &#; 5 cm. eninde bir ek kumaş bulunur. &#;Salte&#; adı verile bu ek parça, şapik giyildikten sonra geniş olan kolların devamlı olarak aşağıya doğru düşmemesini, yapılan işe mani olmaması için şapikin üzerine sarılarak dirsek hizasında bağlanır. Bu yeleğin her iki yanı işlemelidir. Yine yeleğin her iki yanında el işiyle yapılmış cep bulunur.

Aba:

Keçi derisinden yapılmış, kolsuz ve tüylerle kaplı, kış aylarında soğuktan korunmak amacıyla giyilen bir giysidir.

3 &#; Ayak

Harik:

Üstü keçi tüyünden örülmüş, altı ise kendir ipinden dokunan bir ayakkabıdır. Serin tutması nedeniyle genellikle yaz aylarında giyilir.

Çorap:


Düz beyaz, renkli, veya desenli olarak yünden örülür.

Çarık:

Manda derisinden yapılır. Kadın ve erkekler dört mevsimde de giyerler. Uzun deri ip bağları ile bileğe bağlanırlar. Anadolu&#;nun yabancı olmadığı bir giyecektir.







Oyunlarımız hakkında azda olsa bilgi edindik,
Şimdi de yalnız kadınlar tarafından oynanan oyunlarla ve yalnız erkekler tarafından oynanan oyunları ayıralım.


Yalnız Kadınlar Tarafından Oynanan Oyunlar 

Bitlis Halk oyunlarında kadın oyunları karakter olarak erkek oyunları ile birliktelik arz eder. Ancak, kadın oyunları daha yumuşak, narin, erkek oyunları hızlı, sert ve zorlu hareketlerden oluşur.

Kadın oyunları davul zurna eşliğinde oynandığı gibi, genelde kadın çalgıcıların (defçi) çaldıkları tef (def) eşliğinde oynanır. Oyuncular, kadın defçinin defle tuttuğu ritimle birlikte söylediği türkü eşliğinde oyunlarını oynarlar. Oyuncuların da türkülere katıldığı görülür. Kadınlar oyunlarında genelde birbirinin belinden tutarak oyunları oynarlar. Bu, kadın oyunları ile erkek oyunlarını bir birinden ayıran önemli bir unsurdur.

a)      Baloh Attım Tevaye

En az dört, beş kişiyle sıra hilinde eller yan da tutularak sıkı düzen içerisinde oynanan bu oyun, türkülü oyun grubu oyunlarındandır. Oyun, sağ ayak hafif ileride ve dizden kırık, yürüme yönünde gidişlerle oynanır.

Baloh attım tevaye ha ha ninna

Başledi oynemağe ha ha ninna

Ninna ellerin mali ha ha nina

Küçük beylerin mali ha ha ninna

Ele vır tozi çıhsın ha ha ninna

Düşmanın gözü çıhsın ha ha ninna

Ninna ellerin mali ha ha ninna

Küçük beylerin mali ha ha ninna

b) Memmi (Memmoş)

Tekli oynanan oyunlarınızdandır. Memmi oyunu tek kişi tarafından oynandığı gibi karşılıklı iki oyuncu tarafından da oynanır. Düğün, tören veya toplantılarda en güzel oynayan oyuncular tarafından oynanılan bu oyunda oyuncuların iki elinde mendil bulunur. Defçinin söylediği türküye göre titreme, ileri ve geri hareketler ve çökme figürleri yapılır.

Kaih gidah belesıne memmi

Erenler mehlesıne memmi

Öle bir yar sevmişem memmi

Kurbanem men sesine memmi

Memmi heyranın olem memmi

Memmi kurbanım olem memm

Memmi yesirin olem memmi

Mehlede deli uşağ memmi

Kerem et hek kavuşağ memmi

Evden izin çıhmezse memmi

Aldırmiyah savuşah memmi

Memmi heyranın olem memmi

Memmi kurbanın olem memmi

Memmi yesirin dem memmi

c) Dümme

Yarım daire veya düz sıra halinde, eller bel den kavranarak sağ ayak hafif ileride ve sağ ayak üzerinde dizlerden az kırık oynanır. Oyun soldan sağa doğru yürünerek oynanır, gittikçe hız artırılarak oyun bitirilir. Türkülü bir oyundur. Bu oyun Kars ve Ardahan&#;da aynı isim altında oynanmaktadır.

ç) Meyremo (Meryem)

Yarım daire halinde türkü eşliğinde kadın oyunu olarak oynandığı gibi karma olarak da oynanılır. Bu oyunda, oyundan ziyade oyunun türküye alıştırılması söz konusudur. Oyun, ağır ve düz olarak üç figürle bir müddet sürdükten sonra giderek hız arttırılarak diz çekme figürüyle desteklenir bir kaç tekrardan sonra sona erer. Bu oyunun Mahmut Ragıp Gazimihal&#;ın Türk halk oyunları kataloğu adlı kitabında &#;den sonra ilde görüldüğü yazılıdır. Türkünün ilk iki sözü derlenebilmiştir.

d) Memyane

Tek düz sıra biçiminde veya yarım daire bi çiminde, belden tutuşarak oynanır. Bu oyunu muzda, türkü eşliğinde oynan ılan oyunlardan dır. Sağ ayak hafif önde ve sallanmalarla sol dan sağa doğru gidilerek oynanan türkülü bir oyundur.

e) Nare

Yarım daire biçiminde el ele tutuşarak belden kavranarak sıkı düzen içerisinde oynanan bir oyundur. Yalnız kadınlar ve yalnız kekler arasında oynandığı gibi karma olarak da oynanan türkülü oyunlardandır. Diz kırma . yaylanmayla oynanılan ağır ve sade figürlü bir oyundur.

Nare nare hey nare nare

Acımdan karınım ağre nare

Narenin kaşı güzü nare

Meni ciger dan yağe nare

Nare nare hey nare nare

Acımdan karnım ağre nare

f) Güvengin Yolları (Küvenk, Kövent)

Düz sıra veya yarım daire biçiminde tutuşarak veya serçe parmaklardan tut. oynanılır. Dört zamanlı bir oyundur. Türkü eşliğinde oynanılır. Oldukça ağır adımlarla oynanılan, bu oyun düğünlerde özellikle gelin damadın oynatıldığı (güvenge çekildiği)  Gelinler oynarken anne evinden ay hüznüyle ağladığından bu oyuna &#;gelin ağlatma oyunu&#; da denir.

Güven gin yollannda güvengin yollarında

Çimeydım göllerinde, çimeydım göllerinde

Hey anam hey

İlik dümme oleydım ilik dümme oleyd

0 yarın kollerinde o yarın kollerinde

Hey anam hey

Güveng yolu bu mudur güveng yolu bu mudur

Desti dolu su mudur desti dolu su mudur.

Hey anam hey

Gittin ki tez gelesin gittin ki tez gelesin

Tez gelişin bu mudur tez gelişin bu mudur

Hey anam hey

g) Kına

Yarım ay biçiminde dizilip serçe parmaklar ile tutularak oynanılan türkülü bir oyundur.

Gelin  ve damadın kınalarının yakılması esnasında oynanan bu oyunda, adımlar esnek ve yavaştır. Oyun dört zamanlı bir oyundur.

Kıneyi getir ane

Parmağın batır ane

Bu gece misafirem

Koynunde yatır ane

Ağaç başı kuşpuni

Oldum yarın düşküni

Baş açık yalın ayak

Yole düştüm kış gün





Erkek Oyunları


a) Koçceri (Köççeri)

Bitlis&#;in tek düz sıra biçiminde oynanan oyunlarından olup yarım daire biçiminde de oy nanılır. Oyun esnasında türkü söylenir. Oyun, el ele tutuşarak soldan sağa doğru oynanır. Bu oyunda diz kırma, yaylanma ve sallanma figür leri vardır.
b) Hırpani
Bu oyunda oyuncular el ele tutuşurlar. Oyu nun formu düz sıra biçimindedir. Dizden yay lanma ve vücut titreme figürleri vardır. Türkülü oyundur. ki bölümden oluşan bu oyun ağırdan başlayıp gittikçe hızlanır. Hırpani oyunu Grani
oyunu ile aynı özellikleri taşır.

c) Koç Halayı
Yalnız kadın ve erkeklerce oynandığı gibi karma olarak da oynanır. Bu oyunun formu da karşılıklı düz sıra biçimindedir. Oyunculardan bir grup ileri giderken diğer grup geriye yürür ve oyun bu şekilde devam eder. El ele tutuşarak sıkı düzen içereninde karşılıklı iki grubun söz değişimleri ile oynanır. Bir grup türkü söylerken karşı grup oynar ve türkü söyleyen grubun türküsünün sözlerinin bittiği son heceden alarak türküyü tekrar söylerler bu biçimde tekrar söylenilen türkü ve manilere Berite monash.pw sözleri ve atışmaları istenildiği kadar karşılıklı söylenebildiği için oyun uzun sürer. Oyuncuların sustuğu, türkü söylemedikleri zamanlarda çalgı devreye girer. Genelde köylerimizde tef eşliğinde oynanan bir oyundur.
Koç koçe koçler katıldı Bal ile şeker karıldı
Yar yare işmar edende 0 yar o yare satıldi
Yar satıldı yar satıldı İki can cane katıldı




ç) Dıldıl (Sarhoş Halayı)

Bu oyunun da formu yarım daire biçiminde dir. Oyuncular birbirini omuzdan tutarak oynarlar. Oyun ağırdan başlanarak yürüme adımı yönünde yana doğru üç ileri bir geri adımla g tikçe hızlanan yaylanmalar ve ayak atma gürleri ile desteklenen hareketli bir oyundur. bu oyunda, belli aralıklarla zurna uzun ha. çaldığı zaman oyuncular hep birlikte ayak açık duracak biçimde sağa ve sola yaylanma yaparlar. Oyuncuların içinden sesi güzel ol uzun hava söyler, sus yerlerinde di oyuncular &#;Tey Tey&#; der bölüm sonun da&#;habres&#; çekilerek yürünür ve çalgı başlar. Oyun ve türkü ile süslenen bu oyundaki sallama hareketleri sarhoşun sallanmasına benzetildiği için oyuna sarhoş halayı denmiştir.



Halk Oyunları



d) Garzane (Karzani, Garzoni)

Bu oyun Bitlis halk oyunlarının temel oyunlarından biridir. Hakkari, Muş, Siirt, Van iller benzer biçimde oynanılan Garzane oyunu . - Bitlis&#;teki oynanışı daha farklıdır. Oyun düz s biçiminde oynanır. Tavır ve usluk yönün: seyredenleri etkiler. Bu oyun en az k oynanılır. Oldukça hareketli ve zorlu bir oyundur.

e) Ağır Güvenk (Ağır Küvenk, Bitlis Bari)

Yöre insanının ağır başlılığını, vakar ve ciddiyetini, hareketlerle en güzel anlatan oyunlardandır. İsminden de anlaşılacağı gibi ağır oyun (Ağır Güvenk)dur. Düğünlerde geline ve damadın birlikte oynadıkları tek oyun Bu oyunun sade ve ağır havası damadın en sevinçli anında bile ağır başlılığını gösterir. Bu aile kültürü ve geleneklerin sergilenmesinde çok şeylerin anlatıldığı bir görüntüdür. Ağır Güvenk oyunu sanki oyunlara adapte olmak ve ısıma  için oynanan bir oyun gibidir. Oyunda ağır adım hızını ifade etmektedir. Ağır Güvenk oyunu  Van, Muş, Siirt illerinde de benzer şekilde oynanmaktadır.

YARARLANILAN KAYNAKLAR
T.C. M.E.B. Yayınları
Bitlis il Kültür ve Turizm Müdürlügü
Bitlis Valiligi
Koyunlu Ohin Beldesi
HALK BILIMI KURULU
Esref GÜNDOGDU
İstanbulcagdas
Burcu AKÇIL
Turgut Kenan ÇATALKAYA

kaynağı değiştir]
Yüzyılların ardından kopup gelen bir vakar
Kahramanlık, yiğitlik, erlik destanıdır bar
Bu oyunda gör bizi, geçme sakınıraktan
Gözün varsa seçersin, bar'da karayı ak'tan
Bir savaş seyri vardır, Dadaşın her bar'ında
Görünce kanın kaynar, o an damarlarında
Doyum olmaz bir görsen, Köroğlu'nun barı'nı
Güvenirsin görünce, düşünmezsin yarını
Dumlu'dan taa Basra'ya çağlayan selimiz var
Bahtımız kara değil, bugün Karasu kadar
Bingöl yaratmadı mı, kan çağlayan Aras'ı
Hazar çalkalanırken, kanar Türk'ün yarası
Aman Aras, han Aras, Bingöl'den kalkan Aras
Al başımdan sevdanı, Hazar'da çalkan Aras
Dadaş çelik bir yaydır, onu germeye gelmez
Çağlayan bir sel olur, dağlara da baş eğmez
Yayla bulutu gibi, yükselir yavaş yavaş
Sonra birden sel olur, köpürür coşar Dadaş
Doğu'nun sınır taşı, Erzurum'un Dadaşı
Efesi var İzmir'in, eğilmez Türk'ün başı
Barbaşı sallarken gönülden mendilini
Gözüne al Dadaşım, gönülden sevdiğini
Dinle, davul ne diyor dan dan dan
Ben bu sese vurgunam can can can
Canlar yurdundur elbet, her can vatana kurban
Atalar yurt sevmeyi davuldan öğrendiler
Bu ilk bar'ın adına sarhoş barı dediler
Dadaşlar ağır ağır bir halka çevirdiler
Yurda kurban yiğitler, bu halkaya girdiler
Gönülden tutuşanlar, hepsi de sarhoştular
Seven sarhoştur elbet, içse de içmese de
ses yok, donmuş dudaklar, gözler halkalanıyor
Ufuklar bayraklaşmış, cihan dalgalanıyor
Dan dan dan
Kanlar kaynaştıran bir ses çıktı zurnadan
Dağlar gibi Dadaşlar, kımıldandı durmadan
Tanrım, bu ne duruştur, gözler şimşekleşiyor
Kırat kişniyor, neden toprakları eşiyor
Silkin Palandöken, dök başından kar'ını
Dadaş oynarken, senin gösterir vakarını
Vur davulcu, candan coşsun Dadaşım
Çal zurnacı, oynasın Dadaş, dönüyor başım

Kaynakça[değiştir

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır