kaynağı değiştir]
Ana madde: Sait Faik Hikâye Armağanı
Sait Faik, yaşamının son yıllarında çeşitli edebiyat matinelerine de katıldı. Bu matinelerden biri de Darüşşafaka Lisesi'ndeydi. Lise'de yapılan ilk toplantının konuğu Fazıl Hüsnü Dağlarca olmuş ve ikinci toplantıya konuk olması için Abasıyanık'ı ikna etmişti.[165] Matineden sonra okulu da gezen Sait Faik, eve döndüğünde annesine mallarını kimsesiz çocuklara güzel imkânlar sağladığını düşündüğü Darüşşafaka'ya bağışlamayı teklif etti.[166][167]
Abasıyanık'ın annesi Makbule Hanım, Sait Faik'in ölümünden sonra, 8 Kasım 1954'te hazırladığı vasiyetinde mal varlıklarının çoğunu ve yazarın eserlerinin telif hakkını bu cemiyete bıraktı. Bu vasiyetnamenin bir maddesinde de her sene dönemin ileri gelen edebiyat ustalarından oluşacak bir jürinin, o sene içerisinde yazılmış en iyi öyküyü seçerek ona Sait Faik ve Makbule Abasıyanık Hikâye Mükafatı vermesini istedi.
Ödül ilk kez 1955 yılında verildi. Ödülün para armağanı 1960 yılına kadar Varlık Yayınları'nca karşılandı. 1960'tan 1963'e kadar kesintiye uğrayan ödül Makbule Hanım'ın vefatından sonra 1964 yılından itibaren Darüşşafaka Cemiyeti tarafından düzenli olarak verildi.[168]
1978 yılından itibaren, ölüm yıldönümü olan 11 Mayıs'ı izleyen ilk pazar günü Burgaz Adası'nda "Sait Faik'i Anma Günü" düzenlenmektedir.[169] Bu günde ayrıca o yılın Sait Faik Hikâye Armağanı sahibine ödülü de verilmektedir.[169]