boğazda damarların belirginleşmesi / Şah Damarı Tıkanıklığı | Şahdamarı Darlığı

Boğazda Damarların Belirginleşmesi

boğazda damarların belirginleşmesi

Şah damarı darlıklarının tedavi yöntemleri

Boynumuzun her iki yanında bulunan ve beynimize kan taşıyan iki önemli atardamarlara, karotis (şah damarı) adı verilir. Beynimizin beslenmesi için gerekli olan kanın çok önemli bir kısmı, şah damarları yoluyla taşınır. Şah damarı darlığı veya tıkanıklığının en sık rastlanan sebebi damar sertliğidir (ateroskleroz). Damar sertliği (damar kireçlenmesi) hastalığı, vücudumuzdaki tüm damarları etkilediği gibi şahdamarlarımıza da zarar vererek, darlık ve tıkanıkların oluşmasına neden olabilmektedir.

Damar sertliği ve şahdamarı darlığı için başlıca risk farktörleri:

  • Obesite (aşırı kilo)
  • Ailede kalp /damar hastalığı veya inme hikayesi
  • Hareketsiz yaşam stili
  • Sigara veya tütün kullanımı
  • Şeker hastalığı
  • Hipertansiyon
  • Yüksek kan kolestrol düzeyi
  • Aşırı alkol tüketimi

Şahdamarı Darlığı / Tıkanıklığı

Sağlıklı bir şahdamarının duvarı esnek yapıda, içi yüzeyi de pürürsüzdür. Hipertansiyon, yüksek kan kolestrol düzeyi, sigara kullanımı gibi bazı olumsuz faktörlerinin oluşması sonucunda şahdamarının duvarında yağ, kireç, kolestrol gibi maddeler birikmeye başlar. Bu maddelerin birikmesi sonucunda, şahdamarının duvarında kalın bir kireç tabakası (aterosklerotik plak) oluşur. Bu kireç tabakası, şahdamarının esnekliğinin kaybolup damarın sertleşmesine, iç çapının daralmasına ve damar içinden geçen kan akımının azalmasına neden olur. Şah damarındaki kan akımının kritik bir düzeyin altına düşmesi durumunda, beynin beslemesi bozulmaya başlar. Beyine giden kan akımın yetersiz kalması durumuna “iskemi” adını veriyoruz.

Şah damarında kireçlenme nedeniyle oluşan darlıklar, uygun şeklide ve zamanında tedavi edilmediği takdirde, ilerleyerek tam bir şah damarı tıkanıklığına ve kalıcı inme/felç gelişimine neden olabilir. İnme/ felç geçiren hastaların yaklaşık %30’unda sebep, şahdamarı darlıklarıdır.

Şahdamarı darlıkları, üç farklı şekilde inme/felç gelişimine sebep olabilir:

  • Şahdamarı duvarındaki kireç tabakası kalınlaşarak damarın tam olarak tıkanmasına ve beyine giden kan akımının tamamen kesilmesine neden olabilir.
  • Şahdamarındaki kireç tabakası üzerinde oluşan pıhtılar, beyine giden kan akımını engelleyebilir.
  • Kireçlenme tabakasından kopan küçük kireç parçaları, kan akımı ile birlikte ince beyin damarının içine kaçarak bu damarların ani tıkanmasına neden olabilir.

Damar sertliğinden daha seyrek olarak, travmaya bağlı damar yırtılması (diseksiyon), boyun bölgesine uygulanan ışın tedavisi (radyoterapi), fibromusküler distrofi gibi bazı damar hastalıkları, boyun damarlarında darlığa neden olabilir.

Şah damarı darlıkları ve tıkanıklarının belirtileri

Şahdamarı darlıkları, damar çapı ciddi oranda daralana kadar genellikle belirti vermeyebilir. Şah damarındaki darlığın kritik bir düzeye gelmesi sonucu beynin ihtiyacı olan yeterli kanın gitmemesi veya damar duvarındaki kireç tabakası üzerinde küçük pıhtıların gelişmesi nedeniyle, hastada geçici bazı şikayet ve belirtiler ortaya çıkmaya başlar. 24 saatte az süren ve kalıcı olmayan belirti ve şikayetlere “Geçici iskemik atak” adını veriyoruz. Şahdamarı darlığı olan bir hastada görülen geçici iskemik ataklar, genellikle karotis damarındaki kireç tabakasından kopan küçük pıhtı veya kireç parçacıklarının, küçük beyin damarları içine kaçıp, ani tıkanması sonucunda gelişir.

En sık görülen geçici iskemik atak şikayet ve belirtileri şunlardır:

  • Kolda, bacakta veya yüzde uyuşma, karıncalanma
  • Kolda, bacakta veya vücudun tüm yarısında kuvvet kaybı
  • Yüz yarısında felç, dudak kayması
  • Bulanık görme veya görme kaybı
  • Konuşma güçlüğü veya konuşamama
  • Konuşmanın peltekleşmesi
  • Sözcükleri bulup söyleyememe
  • Konuşulanları anlayamama
  • Şiddetli başdönmesi / denge kaybı
  • Bilinç kaybı

Geçici iskemik ataklar, “uyarıcı küçük inmeler” dir. Hastayı, yaklaşmakta olan bir kalıcı ve ciddi inme ve felç riski yönünden uyaran “öncü” ve “uyarıcı” ataklardır. Geçici iskemik ataklara neden olan karotis damarı darlığı, uygun şekilde tedavi edilmezse, hastada kalıcı iskemik inme / felç durumu gelişebilir.

Şah damarı darlıkları, ani ve kalıcı bir inme öncesinde şikayet oluşturmayabilir. Bu nedenle, 60 yaşından sonra veya damar sertliği için ikiden fazla risk faktörü olan kişilerde daha erken yaşlarda olmak üzere (doktor önerisi ile), şahdamarı kireçlenmesi / daralması yönünden check-up yapılması uygundur.

Şah damarı darlığı ve tıkanıklığı tanısı nasıl konulur?

Şah damarı darlıklarının teşhisi için yapılabilecek testler:

  • Doppler ultrasonografi
  • MR anjiografi
  • BT anjiografi
  • Kateter anjiografisi (DSA)

Şah damarı darlıklarının teşhisi için yapılabilecek testler

Şah damarı darlığı şüphesi olan hastalarda teşhis için yapılması gereken ilk test, boyun damarlarına yönelik bir Doppler ultrasonografi incelemesidir. Doppler Ultrasonografi’de şah damarı darlığı veya tıkanıklığı saptanan hastalarda tedavi planlaması için Manyetik Resonans Anjiografi (MRA), Bilgisayarlı Tomografi Anijografi (BTA) veya kateter anjiografisi (DSA) yapılması gerekebilir.


Şah damarı darlığı olan hastalarda kalıcı bir inme ve felç gelişme olasılığını oratadan kaldırmak için gerekli önlem ve tedaviler uygulanır.

Darlığın damar çapı olarak %50’ye ulaşmadığı hastalarda risk faktörlerinin kontrolü ve ilaç tedavisi yeterli olabilir:

  • Yaşam şeklinin değiştirilmesi: Hastanın sağlık durumuna uygun hareketli hayat stili ve hastaya uygun sağlıklı beslenme
  • Sigaranın bırakılması
  • Kan basıncı, kan şekeri ve kolestrol düzeylerinin kontrol altına alınması
  • Pıhtı önleyici ilaçlar (aspirin, kolpidogrel gibi)
  • Alkol kullanan hastalarda alınan miktarın kısıtlanması

Şahdamarındaki darlığın %70 düzeyine ulaştığı durumlarda ilaç tedavisi yetersiz kalır ve ilaç tedavisine ek olarak girişimsel bir tedaviye ihtiyaç duyulur. Yapılan çalışmalar sonucunda boyun atardamarlarında %70 ve üstü darlık gelişmiş hastalarda ilaç tedavisine ek olarak girişimsel bir müdahalenin yapılmasının, inme / felç geçirme olasılığını anlamlı oranda azalttığı görülmüştür. İnme önleyici bu müdahele, açık cerrahi (endarterektomi) veya stentleme yöntemiyle yapılmaktadır. Açık cerrahi (endarterektomi), kalp-damar cerrahları tarafından uygunan bir ameliyattır. Bu ameliyatta, şah damarı kesilerek açılır ve damar içinde içinde darlık oluşturan yağ ve kireç tabakası kazınarak çıkartılır.

Karotis stentleme işlemi, nöroradyologlar tarafından uygulanır. Şahdamarı stentleme, herhangi bir cerrahi kesi yapmadan damar içinden (endovasküler yolla) uygulanır. Hastanın kasık atardamarından çok küçük bir kesi ile girilerek, damar içinden şahdamarındaki darlık bölgesine ulaşılır. Şahdamarının daraldığı bölgede bir metal kafes (stent) açılarak, damar normal çapına geri döndürülür.

Karotis stentleme  <div><div><p><img src=

Yeditepe Üniversitesi Kozyatağı Hastanesi KVC Uzmanı, damar sertliğinin erken yakalanmasıyla, kalp krizi ve inme riskine karşı önlem alınabildiğini söylüyor. Tıkanıklığın en önemli belirtilerden biri olan bacaklarda görülen ağrılardır o yüzden zaman kaybetmeden uzmanına başvurmak gerekir.

Obezite, diyabet, hipertansiyon ve sigara içmek, damar sertliği için önemli risk faktörlerini oluşturuyor. Kalp damarlarının tutulmasıyla kalp krizi, şah damarının tutulmasıyla felç, bacak damarları tutulmasıyla uzuv kayıplarına neden olabiliyor. Tüm felç vakalarının yüzde 30’u şah damarı sertliğinden kaynaklanımonash.pwpe Üniversitesi Kozyatağı Hastanesi KVC Uzmanı, bacaktaki ağrıların, damar sertliğinin bir sinyali olabileceğine dikkat çekti.

 

"SİNSİ İLERLİYOR, BELİRTİ VERMİYOR"

Damar sertliğinin, çoğunlukla belirti vermeden ilerlediğini söyleyen uzmanımız, ilk belirtinin bacaklarda ağrı olduğunu belirterek, yaşanan ağrıya yönelik şunları söyledi:

“Bu ağrıyı başka ağrılarla karıştırmak mümkün değil. Zira en belirgin özelliği belli bir efor sonrası ortaya çıkması ve kişiyi yürüyemez noktaya getirmesi oluyor. Hasta bu durumu 'en fazla metre yürüyebiliyorum, sonra ağrıdan dolayı durmam gerekiyor' diye tanımlımonash.pw diyabet hastalarında sertlik, daha aşağıdaki damarlarda oluştuğu için ilk etapta ağrı görünmeyebiliyor. Damar sertliğinin ileri aşamalarda ise,hastalar istirahat sırasında bile ağrıdan yakınmaya başlıyorlar. Tedavisi de daha zor oluyor. Bununla birlikte,damar sertliğinin neden olduğu bacak ağrıları, damar sertliğinin sadece bacaklarda olduğu anlamına da gelmiyor. Henüz belirti vermemiş olsa bile bu hastaların kalp ve boyun damarlarının incelenmesi gerekli. Çünkü ateroskleroz vücuttaki tüm damarları etkileyebiliyor. Bu tür hastalarda hayati öneme sahip kalp ve boyun damarlarındaki aterosklerotik tutulumun değerlendirilmesi oldukça önemli. Dolayısıyla bacaklardaki ağrılar ciddiye alınması gereken bir belirtidir."

 

"BACAK AĞRISI VARSA, TIKANIKLIK BAŞLAMIŞ DEMEKTİR"

Bacaklarda ağrının ortaya çıkması, damar sertliğinin kritik darlık yada tıkanıklıklara yol açtığını gösteriyor. Ancak ağrı,spinal kanal darlıkları gibi farklı hastalıklarda da ortaya çıkabildiğinden ayırt etmek için hekime başvurmak gerekiyor. Damar sertliği (ateroskleroz) tanısı konulduğunda, ağrının çıkış şekline ve hastada yarattığı yaşam kalitesindeki bozukluğa göre tedavinin şekillendiğini söyleyen uzmanımız, şöyle konuştu:

“Bazı durumlarda, bacağa daha fazla kan gitmesini sağlayacak ilaç tedavisi yeterli olabiliyor. Böylece, ameliyat gerekmeden hastanın yaşam kalitesi yükseliyor. Daha ileri vakalar için balon, stent ya da cerrahi  yöntemlerden uygun olanıyla ağrısız bir yürüme sağlamak mümkün. Özellikle son yıllarda teknolojinin sağladığı imkanlarlacerrahi olmayanyöntemlerin kullanımı yaygınlaştı. Son dönemde cerrahlar, zorlu vakaları yoğunlukla tedavi ediyor. Burada önemli bir noktayı hatırlatmakta fayda var. Bu hastalara kalp hastası gibi yaklaşılması gerekiyor. Çünkü hastaların büyük çoğunluğu aterosklerozun bacakta oluşturduğu komplikasyonlardan değil, kalp krizi nedeniyle yaşamını kaybediyor. Hasta, eforla ilgili bir ağrı yaşıyorsa, yürürken ortaya çıkan ve yürümeyi engelleyen bir bacak ağrısı varsa, mutlaka hekime başvurulmalıdır."

Sorularınız için formu doldurabilirsiniz:



Kullanıcılar bunları da aradı:

 

Yayın Tarihi : 16/12/

Damar Belirginleşmesi Nedir? El &#;st&#;nde Damar Şişmesi Neden Olur, Tedavisi Nasıl Yapılır?

Damar belirginleşmesi sonucu vücudun çeşitli bölgelerinde bulunan damarlar dışarıdan görünebilecek şekilde ortaya çıkıyor. Bunun da pek çok farklı nedeni bulunuyor.

Damar Belirginleşmesi Nedir?

Bazı durumlarda farklı nedenlere bağlı olarak damar belirginleşmesi de yaşanabilir. Vücuttaki damarlar cildin altında olur ve görünmezler. Damarlar vücudun çeşitli bölgesinde görünür hale geldiğinde bunun pek çok farklı nedenleri bulunur. Cilt rengi açık olan kişilerde damar belirginleşmesi olabilir.

Cildin altında bulunan yağ tabakası inceldikçe yaşlılıkta da damarlar belirginleşebilir. Bu yüzden yaşlı kişilerin bacak ve vücutlarının bir kısmında belirgin damarlar ortaya çıkabilir. Özellikle egzersiz yapılırken de vücuttaki bazı damarlar belirgin bir hale gelebilir. Bunun da nedeni egzersiz yapılırken kasların yoğun olarak çalışmasıdır. Gebelik döneminde de bazı kaslar belirgin hale gelebilir.

El Üstünde Damar Şişmesi Neden Olur?

Damarların belirginleşmesi en çok ellerin üzerinde görülmektedir. Özellikle de yaşlılığa bağlı olarak ellerin üzerinde damarlar belirginleşebilir. Ellerdeki damar genişlemeleri bacak ve vücudun diğer bölümlerindeki damar genişlemelerinden daha farklıdır. El üzerinde yaşanan damar şişmeleri ağrılı olmasa da estetik açısından kötü bir görünüm oluşturmaktadır.

El üzerinde damar şişmesi kadınlara oranla erkeklerde daha fazla görülür. Ayrıca yaşlılarda ve koyu tenli kişilerde de el üzerinde damar şişmesi olabilir. Toplardamarlarda meydana gelen damar şişmeleri el üzerinde de görülebilir. Bu damar şişmeleri nedeni ile avuç içlerinde ve parmaklarda da şişmeler olabilir. İlerleyen boyutta ise kişiler çok basit bir tutma hareketini bile yapamazlar.

Ellerde Olan Damar Belirginleşmesi Tedavisi Nasıl Yapılır?

Genellikle yaşlılık zamanında görülen ellerde damar belirginleşmesi çeşitli tedavi yöntemleri ile giderilir. Damar genişlemeleri için skleroterapi yöntemi de kullanılmaktadır. Özellikle de el damarlarının üzerine de enjektör ile ilaç enjekte edilir. Bu şekilde damarlar da onarılmış olacaktır. Bu yöntem kullanılarak eldeki damar belirginleşmesi de giderilir.

Yanakta ve vücudun diğer yerlerinde çıkan kılcal damarlar çoğunlukla çevresel faktörlere bağlıdır. İkinci olarak, sıklıkla kişinin yapısal durumu (deri yapısı) genetik geçişler sorumludur. Ciddi sağlık problemi oluşturmayan kılcal damarlar genellikle görsel bozukluk sebebiyle tedavi edilmektedir. Bazı kılcal damarlar bulunduğu bölgede lokal ateş ve travma sonrası kanamalara sebep olduğu için tedavi endikasyonu oluşturmaktadır.

Kılcal Damar Çıkma Sebepleri

  • Açık ten rengine sahip olma

  • Güneş ışınlarına fazla maruz kalma

  • Sık sık alkollü içecek tüketmek

  • İçeriğinde steroid olan kremler kullanmak

  • Sık tıraş olan kişilerde cilt tahrişine bağlı olması

  • Yüzde geçirilen operasyonlar (burun dudak vs.) sonrasında

  • Sivilce ve aknenin ciltte meydana getirdiği enfeksiyon da kılcal damar çıkma sebepleri arasında gösterilebilir.

  • Bazı hastalıklara özellikle romatizmal hastalıklara (skleroderma, SLE) sekonder olarak çıkmaktadır.

  • En çok yanakta ve burun kökünde, güneşin en çok temas ettiği omuz ve göğüs bölgelerinde çıkmaktadır.

Göz Çevresi Mor Damarlar

Normal olarak tüm insanlarda var olan göz çevresi mor damarlar, bazı kişilerde görsel olarak belirgin hale gelmiştir. Şakak bölgesinde belirginleşen damarlarda bazen baş ağrısı olmaktadır ve tedavi sonrası bu baş ağrıları da geçebilir.

Yüzdeki ve Vücuttaki Kılcal Damarlarda Tedavi

Genel anlamda görsel bozukluk yaratan bu durum için kılcal damar tedavisi uygulanmaktadır. Tedavi, bireysel istek üzerine başlayıp devam eden bir süreçtir. Klinik anlamda kılcal damar bölgesinde ateşlenme ve travmaya bağlı kanama dışında problem yaratmaz. Başlı başına kişinin öz güvenini görsel anlamda etkilemesi tedavi endikasyonudur. Genellikle kendiliğinden kaybolmazlar. Hatta çevresel faktörlere fazla maruz kalmanın devam etmesi durumunda artış gösterirler.

Kliniğimizde kılcal damar tedavileri kılcal damarların çokluğuna bağlı olarak seanslar halinde yapılır. Başlıca kılcal damar tedavi yöntemleri:

  • Lazer tedavi uygulaması 

  • Radyo frekans ile tedavi uygulaması 

  • Köpük ve mikroskleroterapi tedavi uygulamaları

Lazer Tedavisi

Çeşitli lazer uygulamaları kılcal damar tedavisinde başarılı olmaktadır. İnce ve hassas ciltlerde lazer uygulamaları bazen kızarıklık yapabilmektedir. Kış ayları, kılcal damar lazer tedavisi için daha uygun olmaktadır.

Radyo frekans ile tedavi uygulaması

Bilindiği üzerine bu yöntemde tıbbi uygulamalar içine girmesiyle kılcal damar tedavisine bariz kolaylıklar sağlamıştır. Radyo frekans ile kılcal damar tedavisi, kendisine ait ince kılcal iğne ile doku altındaki kızarıklıklara kadar kılcalları yok etmektedir.

Köpük mikroskleroterapi tedavi uygulanması

Gözle görülebilen kılcal veya göz çevresi mor damarlara radyo frekans tedavisi uygulanmadan önce kılcal damarı besleyen damarlara skleroterapi yapılır.

 

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır