Bademcik şişmesi için evde yapılacak bitkisel yöntemler vardır. Pek çok etkiye bağlı olarak bademcik şişmesi kişide meydana gelebilmektedir. Bademcik şişmesi yapılacak bitkisel kürler ile birlikte kısa süre içerisinde geçmektedir. Bademcik şişmesinin tipik olarak belirtileri bulunmaktadır. Boğazda tahribata ve solunum yolu enfeksiyonuna sebep olur.
Bademcik Şişmesine Ne İyi Gelir?
Gargara: Gargara yapmak bademcik şişmesine son derecede iyi gelmektedir. Tuzlu su ile birlikte evde gargara yaparak bademcik şişmesini engelleyebilirsiniz. Bademcik şişmesinin sebep olduğu boğaz enfeksiyonu ve boğaz iltihabı da tuzlu su ile birlikte geçmektedir. Tuzlu su ile gargara yapmak boğazda yer alan zararlı mikropların da ölmesine sebep olur. Hastalığa sebep olan ve boğazın şişmesini sağlayan mikropların vücuttan atılmasını sağlar. Böylece kısa süre içerisinde bademcik şişmesi geçer. Tuzlu su ile gargarayı günde 2 defa olmak üzere uygulayabilirsiniz.
Sarımsak: Her derde deva olarak bilinen sarımsak bademcik şişmesi tedavisinde de kullanılan doğal tedavi yöntemleri arasındadır. Sarımsağı çiğ olarak günde 1 kez olmak üzere bir diş tüketebilirsiniz. Sarımsak çok iyi bir mikrop öldürücüdür. Boğazda şişmeye neden olan zararlı mikroplardan arınmanızı sağlar. Böylece boğazı yumuşatır ve eski sağlığına kavuşmasını sağlar.
Ada Çayı: Bademcik şişmesine iyi gelen bitkisel çaylar bulunmaktadır. Ada çayı tam anlamı ile bademcik şişmesine en iyi gele bitki çayları arasında yer almaktadır. Ada çayını günde 2 kez tüketebileceğiniz en faydalı bitkisel çaylardandır. Eğer sürekli olarak bir bademcik şişmesi problemi ile karşı karşıyaysanız boğazı yumuşatmak ve kötü toksinlerden arınmak amacı ile ada çayı tüketebilirsiniz.
Portakal Suyu: Bol bol c vitamini içeren portakal suyu vücudun direncini sağlar ve soğuk algınlığına bağlı olarak gelişen bademcik şişmesinin de iyileşmesini sağlamaktadır. Portakal suyu son derecede faydalı ve bir o kadar da lezzetlidir. İstediğiniz kadar portakal suyu tüketerek bademcik şişmesi tedavisini kısaltabilirsiniz. Böylece iyileşmeyi hızlandıran portakal suyu bademcik şişmesinde en etkili bitkisel çözüm metotları arasındadır.
Tarçın Çayı: Bitkisel çayların boğaz şişmesine ve bademcik şişmesine son derece iyi geldiğini söylemiştik. Bir diğer iyi gelen bitkisel çay ise tarçın çayıdır. Tarçın çayı tam anlamı ile bir iltihap sökücü ve boğazda ki tahrişi önleyen bir bitkisel tedavi yöntemidir. Tarçın çayının aynı zamanda anti bakteriyel özelliği bulunmaktadır. Bademcikte yer alan bademciğin şişmesine sebep olan bakterileri öldürür ve yeni bakterilerin oluşmasını engeller. Tarçın çayını günde iki kez olmak üzere yapabilirsiniz. Son derecede faydalı olan bu bitkisel çay bademciklerinizi hızlıca iyileştirecektir.
Evde Yapılacak Yöntemler
Ihlamur: Evde ıhlamur kaynatarak bademcik şişmesini önleyebilirsiniz. Bademcik şişmesine son derecede iyi gelen ıhlamur bademciğin tahrişini önler ve şişkinliği de giderir. 1 bardak kaynar suyun içerisine 1 tatlı kaşığı ıhlamur ilave ederek içebilirsiniz. Ihlamuru günde bir kez olmak üzere içtikten sonra boğaz tahribatının da önüne geçtiğinizi ve hızlı bir iyileşme olduğunu göreceksiniz.
Taze Meyve Suyu: Soğuk algınlığından mütevellit boğaz ağrısı ortaya çıkabilmektedir. Bu durumda kişi konuşamayacak kadar bademcikleri şişer. Evde taze meyve sularını sıkarak bu tarz şikayetlerinizin önüne geçebilirsiniz. Taze meyve suyu vücut direncini toparlayan ve bademciklerin iyileşmesini hızlandırır.
Sıcak Kompres: Evde uygulayacağınız bir diğer yöntem ise sıcak komprestir. Sıcak su torbası veya bir kapta ısıttığınız bezi bademciklerinizin bölgesine tutun. Bu şekilde bademcik bölgesinde kan akışı hızlanacak ve daha hızlı iyileşmenizi sağlayacaktır. Sıcak kompresi günde 2 defa uygulayarak bademcik şişmesini engelleyebilirsiniz.
Bademcik Şişmesi Neden Olur?
Soğuk Algınlığı: Bademcik şişmesinin en önemli nedenleri arasında soğuk algınlığı yatmaktadır. Soğuk algınlığı bademciklerin şişmesine sebep olur ve boğazda tahribata yol açar.
Sinüzit: Sinüzit hastalığının yan etkisi olarak da bademcik şişmesi ortaya çıkabilmektedir. Sinüzit boğazda aynı zamanda tahrişe neden olduğu bilinmektedir.
Boğaz ağrısı, bu bölgede çeşitli nedenlerle oluşan kuruluk ve tahriş sonrası meydana gelen bir belirtidir. Okul çağı yaş grubundaki çocuklarda boğaz ağrısı, en sık karşılaşılan şikayetler arasındadır. Boğaz ağrısı, özellikle çocuğun beslenmesi ve konuşması sırasında ağırlaşabilir. Nezle ve grip gibi virüslere bağlı oluşan hastalıklar ile bakteriyel enfeksiyonlar boğaz ağrısının en sık karşılaşılan nedenleri arasında yer alır. Çeşitli nedenlerle oluşabilen boğaz ağrısı, genellikle ciddi bir seyir izlemez ve çoğunlukla kendiliğinden gerileme eğilimindedir. Bu gerileme dönemine kadar geçen süreçte hekimlerin önerisi dahilinde yapabileceğiniz çeşitli uygulamalar sayesinde çocuğunuzda ortaya çıkan şikayetlerin rahatlamasını sağlayabilirsiniz.
Çocuklarda boğaz ağrısı belirtileri, bu şikayetin oluşmasında rol oynayan asıl faktöre bağlı olarak değişkenlik gösterebilir. Çocuklarda boğaz ağrısı nedenlerinin başında viral enfeksiyonlar gelir. Hatta boğaz ağrısı birçok çocukta soğuk algınlığının ilk belirtisi olarak ortaya çıkar. Bazı çocuklarda ise viral enfeksiyonlar sırasında oluşan boğaz ağrısına, hafif ateş gibi diğer şikayetler de eşlik edebilir. Çocuklarda viral enfeksiyon nedeniyle oluşan boğaz ağrısına eşlik edebilen belirtiler şu şekilde sıralanabilir:
Virüslere bağlı oluşan boğaz ağrısına ek olarak Streptococcus pyogenes adı verilen bir bakteri nedeniyle de çocuklarda boğaz ağrısı meydana gelebilir. Bu enfeksiyon hali geliştiği takdirde genellikle çocukların bademcikleri kırmızı, büyük ve üzeri beyaz lekeli şekilde görünür. Boğazda meydana gelen iltihaplanma, çevre dokuları da etkisi altına alabilir. Streptococcus türü bakterilerle oluşan boğaz iltihabı genellikle okul çağındaki çocukları etkilese de her yaştan çocukta ortaya çıkabileceği için dikkatli olunmalıdır. Bakteriyel kaynaklı boğaz enfeksiyonları çocuklarda yetişkinlere göre daha sık görülür. Bu rahatsızlık açısından riskli grup özellikle 5-15 yaş arasındaki çocuklardır. Streptococcus bakterisi kaynaklı boğaz ağrısı şikayetine eşlik edebilen belirtiler, yaşa göre değişkenlik göstermekle birlikte genel olarak şu şekilde özetlenebilir:
3 yaşından küçük çocuklarda bu bakteri türü ile boğaz ağrısı oluşması, sık karşılaşılan bir durum değildir. Meydana gelmesi halinde ise genellikle hafif bir seyir izleme eğilimindedir. Gerekli durumlarda hekimler, bakteriyel boğaz enfeksiyonlarını takiben oluşabilen romatizmal ateş veya böbrek iltihaplanması gibi durumlara önlem almak amacıyla çeşitli antibiyotik ilaçların reçetelendirilmesine başvurabilir.
Çocuklarda boğaz ağrısı genellikle altta yatan bir durumun sonucu olarak meydana gelir. Ancak bazı çocuklarda çeşitli çevresel faktörlere bağlı olarak da boğaz ağrısı şikayeti oluşabileceği unutulmamalıdır. Çocuklarda boğaz ağrısı nedenleri genel olarak şu şekilde özetlenebilir:
Okul çağı çocuklarına ek olarak henüz yeni yürüme döneminde olan çocuklarda ve küçük bebeklerde de boğaz ağrısı şikayeti ortaya çıkabilir. Henüz kendisini tam olarak ifade edemediği dönemde bulunan çocuklarda, çeşitli belirtilerin varlığı incelenerek boğaz ağrısı şikayetine dair fikir elde edilebilir. Küçük çocukların boğaz ağrısı çekiyor olabileceğini gösteren belirtiler genel olarak şöyledir:
Bebeklerde ve küçük çocuklarda oluşan şikayetlerin hepsi pediatri hekimlerine bildirilmeli ve takip edilmelidir. Boğaz ağrısı şikayetine ek olarak aşağıda yer alan belirtilerin de oluşması halinde ise sağlık kuruluşlarına başvurularak uzman hekimlere muayene olunması gerekir:
Çocuklarda boğaz ağrısı şikayeti, hekimlerinin bilgisi ve önerisi dahilinde yapılabilecek çeşitli uygulamalar ile rahatlatılabilir. Çeşitli cihazlar kullanılarak çocuğun bulunduğu ortamın nem oranının artırılması yapılabilecek uygulamalar arasındadır. Havanın nemlendirilmesi ile çocuğun boğazındaki kuruluğun giderilmesi sağlanabilir ve tahrişe bağlı oluşan boğaz ağrısı şikayetinin hafifletilmesi sağlanabilir.
Ilık çorba ve çeşitli içeceklerin hazırlanması çocuklarda boğaz ağrısının dindirilmesi adına atılabilecek bir diğer adımdır. Aynı zamanda çocuğun yeterince dinlenmesine ve günlük sıvı tüketiminin artırılmasına da dikkat edilmelidir. Büyük çocuklarda dondurma gibi soğuk gıdalar boğaz ağrısı şikayetinin dindirilmesine katkı sağlayabilir. Boğaz pastili ve diğer sert şekerler özellikle 4 yaşından küçük çocuklarda boğulmalara neden olabileceği için kullanılmamalıdır.
Bisolduo Şurup ve Bisolduo Action Sprey 2 yaşından büyük çocuklarda öksürüğü rahatlatmaya ve boğaz ağrısını yatıştırmaya yardımcı olur. Bisolduo Şurup, boğaz tahrişine neden olan dış faktörlere karşı mukozayı kaplar, kuru öksürüğü rahatlatıp boğaz ağrısını yatıştırır. Bisolduo Action Sprey içeriğinde bulunan Ectoin sayesinde anında etki göstererek öksürüğü rahatlatır, boğaz ağrısını azaltır.
Bisolduo Şurup, içerisinde saf ve doğal bala ek olarak hatmi kökü bitkisinin kuru ekstresini içerir. Bal, yatıştırıcı etkileri sayesinde kurumuş ve ağrılı boğazın doğal şekilde sakinleştirilmesine yardımcı olur. Hatmi kökü ise yoğun kıvamı ile boğazın kaplanmasında faydalıdır. Gluten ve alkol dışında laktoz, yapay aroma ve koruyucu içermeyen Bisolduo Şurup aynı zamanda hoş bir tada sahiptir. Yetişkinler ve 2 yaş üzerindeki çocuklar için kullanımı uygun olan Bisolduo Şurup, 2-6 yaş arasındaki çocuklarda günde en fazla 3 defa olacak şekilde yarım tatlı kaşığı (2,5 ml) olarak kullanılabilir. 6-12 yaş arasındaki çocuklarda günde en fazla 3 defa olacak şekilde 1 tatlı kaşığı (5 ml) olarak tüketilebilir; yetişkinler ve adolesanlarda günde en fazla 6 defa olacak şekilde 1 tatlı kaşığı (5 ml) olarak tüketilebilir.
Bisolduo Action Sprey, soğuk algınlığı, öksürük ve boğaz tahrişinin ilk belirtilerinin tedavisi için kullanılabilir. Bisolduo Action Sprey semptomların kötüleşmesini önler, öksürüğü ve tahriş olmuş boğazı rahatlatır; ayrıca boğaz ağrısı ve ses kısıklığı gibi boğaz rahatsızlığı semptomlarını rahatlatır. Boğaz bölgesindeki kurumuş ve tahrişe uğramış dokunun nemlendirilmesini sağlayan Bisolduo Action Sprey, aynı zamanda bu bölgedeki mukozanın bariyer işlevini koruyarak yenilenmesine yardımcı olur. Bal ve hatmi kökü ekstresine ek olarak doğal Ectoin maddesini de içeren Bisolduo Action Sprey, soğuk algınlığı sonucu oluşan şikayetlerin bölgesel olarak hafifletilmesini destekler. 2 yaşından büyük çocuklar ve yetişkinler için uygun olan Bisolduo Action Sprey, 2-5 yaş arasındaki çocuklarda günde 3 kez, 1 defa püskürtülerek kullanılabilir. 6-11 yaş arasındaki çocuklar için günde 3 kez, 2 defa püskürtülerek kullanılan Bisolduo Action Sprey, bu yaş aralığının üzerindeki çocuklarda ve yetişkin bireylerde günde birkaç kez 4 defa püskürtülerek kullanılabilir.
Yayınlama Tarihi: 2021-11-10
Son güncellenme Tarihi: 2021-11-10
Bebeklerde daha az olmakla birlikte boğaz ağrısı tüm çocuklarda, özellikle kış ve bahar aylarında kreş, yuva ve okula gidenlerde çok sık görülür. Başta infeksiyon hastalıkları olmak üzere, yabancı cisim batması, tümör, yansıyan ağrı gibi birçok ciddi nedeni olabilir.
Boğaz iltihapları, infeksiyonları
Basit üst solunum yolları infeksyonları, nezle
Çocuklarda geçiş mevsimleri ve kışın, okul yuva, kreşlerde salgınlar halinde ortaya çıkan ve eksik olmayan en sık gözüken hastalıklardır. Virüslere bağlı oluşur ve hafif boğaz ağrısı yanında hafif ateş, salya sümük akıntı, hapşırma, göz yaşarması ve akıntısı, öksürük gibi sıkıntılara neden olur. Genellikle birkaç gün içerisinde kendi kendine şikâyetler azalır ve zamanla geçer. Ancak özellikle okul kreş gibi kapalı ve diğer çocukların olduğu yerlerdeki salgınlar her kış buralardaki çocukların 8-10 kez bu hastalıklara yakalanmasına neden olur. Antibiyotik kullanılmaması, ateş ve ağrı düşürücülerin yardımı ile hastalığın düzelmesini beklemek gerekir. Bulaşıcıdır hasta çocuklar ile aynı ortamda olmaktan ve temastan kaçınılmalıdır.
Akut Faringotonsillit adı verilen bademcik ve farinks (yutak) iltihabı çocuklarda en sık ciddi boğaz ağrısı yapan hastalıkların başında gelir. Erişkinlerde de görülür. Özellikle kış aylarında, kreş, yuva, okul gibi kapalı yerlerde salgınlara neden olan bu hastalıkta ciddi ağrı ile birlikte, genellikle hızla yükselen ateş, halsizlik ve iştahsızlık gibi sistemik hastalık bulguları vardır. Bu durumda Beta infeksiyonu olma olasılığı göz önüne alınarak tanı konulması gerekir.
Kısaca beta olarak bilinen A gurubu Beta hemolitik streptokok akut faringotonsillite ve buna bağlı boğaz ağrısına neden olan bir mikroptur. Virüsler gibi kreş, okul, yuva, kışla gibi kapalı yerlerde, boğaz ağrısına neden olan faringotonsillit salgınları yapar ve bulaşıcıdır. Tedavisinde hastalık sonrası kalp kapakçığı, böbrek ve eklem tutulumları gibi kalıcı hasara neden olmaması için penisilin veya penisilin kullanılamayan durumlarda yerine kullanılacak bir antibiyotik kullanılması gerekir.
Akut faringotonsillitin Beta mikrobuna bağlı olup olmadığını tespit etmek tedaviyi belirlemek için çok önemlidir. Bu ayırımı gösteren altın standart halen “boğaz kültürü” alınmasıdır. Son yıllarda yaygınlaşmaya başlayan hızlı testler de kullanılmakla birlikte hastalığın beta mikrobuna bağlı olduğunu bilerek tedavide antibiyotik başlanılması kültür sonucunu görerek yapılmalıdır.
Boğaz kültüründe beta üreyen bademcik iltihabında antibiyotik, penisilin iğnesi veya 10 gün ağızdan penisilin veya alerji varlığında yerine geçecek bir antibiyotik kullanılması gereklidir. Kültürde Beta mikrobu üremez ise toplumdaki bademcik iltihaplarında antibiyotik kullanmak gereksizdir ve ciddi yan etki, direnç gelişmesi, normal floranın bozulup hastalıklara neden olması açısından hatalıdır.
Grip ciddi bir sistemik hastalıktır betada olduğu gibi kısa sürede ciddi ateş, kırıklık, halsizlik, iştahsızlık, boğaz ağrısı ve öksürük gibi sıkıntılara neden olur. Salgınlara neden olur ve bulaşıcıdır. Nezle vs olarak adlandırılan basit üst solunum yolları infeksiyonlarından ayırt edilmesi gerekir. Boğaz ağrısı yanında bu bulgular varsa çocukların doktora götürülmesi gerekir.
Akut bademcik iltihabında olduğu gibi ani yükselen ateş, ağrı, halsizlik, iştahsızlık gibi infeksiyon hastalığı bulguları olmayan ancak boğazda, farinks (yutak)da hafif ve inatçı ağrı, takılma, yabancı cisim varlığı kronik farenjit dediğimiz rahatsızlığın bulgularıdır. Bu bir hastalıktan çok boğazın sigara, duman, toz, kuru hava, mide asiti kaçması, geniz akıntısı gibi dış ve iç etmenlerin neden olduğu bir tahrişe bağlıdır. Tahrişe neden olan etkenlerin kontrolü rahatsızlığı giderir. Ancak kronik farenjit özellikle erişkinlerde altta yatan kanser korkusu nedeni ile de çok fazla gereksiz antibiyotik ve ilaç kullanımı dolayısı ile zarara neden olur.
Erişkinlerde özellikle sigara içimine bağlı görülen üst solunum yolları kanserleri çocuklarda çok nadir ve özel hastalıklar dışında görülmez. Çok nadiren sarkom, lenfoma gibi kötü huylu veya papillom gibi iyi huylu tümörler görülebilinir ancak bunların varlığında da ağrı ile birlikte şişlik, kitle, yutma zorluğu, tıkanıklık gibi başka bulgulara da rastlanılır.
Özellikle küçük çocuklarda oyuncak, iğne gibi yabancı cisimlerin ağız alınması, daha büyük çocuklar ve erişkinlerde boğaza çekirdek, kılçık batması da gözden kaçabilir fakat özellikle yutarken ağrıya neden olur.
Özellikle kış aylarında okula yuvaya giden çocuklarda salgınlar halinde sıklıkla görülen üst solunum yolları hastalıklarında boğaz ağrısı yaygın görülür. Hemen paniğe kapılmaya ve acil müdahaleye gerek göstermez. Ancak ciddi ağrıya kısa sürede ortaya çıkan ve ilerleyen ateş, halsizlik, kırıklık gibi ciddi iltihap bulguları eşlik ederse grip, beta infeksiyonu gibi tedavi gerektiren daha ciddi bir hastalık düşünerek vakit geçirmeden doktora başvurmak, ve doktorunuzun önerisi ile kültür, kan sayımı gibi tetkikler yaptırmak gereklidir.
Özellikle bebekler, ancak tüm çocuklarda boğaz ağrısı ile birlikte nefes almada zorluk, ötme, belirgin hırıltı, morarma, nefes alırken göğüste ve boyunda içeri göçme, çekilme gibi solunum yolları tıkanıklığı bulgularından bir ya da fazlası varsa acil olarak bir hastaneye başvurmak gereklidir.