borik asit vajinit / Vajinal Enfeksiyonlar • monash.pw Onbaşıoğlu

Borik Asit Vajinit

borik asit vajinit

Kronik Mantar Enfeksiyonu

Vulvovaginal kandidiazis (VVK) etkeni Candida albikans adı verilen bir mantardır. Kandida kadınların %25'inde normal vaginal flora içinde monash.pwaginal kandidiazisli vakaların %%92'sinden Candida albicans monash.pw hastalığın ortaya çıkmasında daha az oranda ise diğer kandida türleri etkendir. Üreme çağındaki kadınların yaklaşık %75'ini etkileyen fırsatçı bir mantar enfeksiyonudur. Tekrarlayan vulvovaginal kandidiazis (kronik vulva vaginal kandidiazis:KVVK) ise premenopozal kadınların %5 - % 8'ini etkiler. KVVK tanısı koyabilmek için her yıl bu hastalığın dört veya daha fazla tekrarlaması gerekir.

Tekrarlayan Vajinal Mantar Enfeksiyonunun Belirtileri

Klinikte vulvada ödem, vaginada ödem ve peynirimsi süt kesiği gibi akıntı monash.pwum ile vaginal muayene yapıldığı zaman cilt ve mukozalar üzerinde beyaz renkli, yerinden kolay sıyrılmayan bu tipik akıntı gözlenebilir. KVVK'li kadınların büyük kısmında şiddetli ve çok rahatsız edici boyutlara varan oranda vulvada kaşıntı monash.pw kaşıntının ve enfeksiyonun şiddeti,mantar organizmasının sayısı ile uyumlu değildir. Vaginada irritasyon, idrar yaparken yanma ve sızlama olur, bu şikayet özellikle vulvada kaşıntıya bağlı olarak oluşan sıyrıklar mevcutsa daha belirgin hale monash.pw derisinde çok yaygın kızarıklık (eritem), ödem olan hastalarda vücut direncini düşüren şeker hastalığı gibi önemli bir metabolik hastalık mutlaka araştırılmalıdımonash.pw kötü koku olmasa bile sıklıkla mantar enfeksiyonu ile birlikte değişik mikroplar da ürer ise hastalar kötü kokudan da şikayet edebilir.

Tekrarlayan Vajinal Mantar Enfeksiyonunun Bulaşma Şekli

Vaginal mantar enfeksiyonu kişilerin normal vagen florası içinde mevcut olan mantar hücrelerinin çeşitli nedenlerle çoğalması sonucu oluşur. Genellikle cinsel yolla geçen bir hastalık olarak bilinmesine rağmen ortaya çıkması için cinsel ilişki şart değildir, bakirelerde, küçük kız çocuklarında bile görülebilir.Özellikle yaz aylarında plaj kumları arasında üreyen mantar-candida da enfeksiyona neden olabilir.

Tekrarlayan Vajinal Mantar Enfeksiyonunun Risk Faktörleri

KVVK çok fazla nedene bağlı olmakla birlikte vakaların yaklaşık % 50' sinde sebebi tesbit edilemez. KVVK oluşmasına neden olan risk faktörleri arasında antibiyotik kullanma, doğum kontrol hapları, sık cinsel ilişki, ticari vulvovaginal solüsyonların kullanılması, vaginal kandidiazisin yetersiz tedavisi, hormon ilaçları, gebelik, DM ve HIV enfeksiyonu gibi immün sistemi etkileyen hastalıklar sayılabilir. Hormonal dalgalanmalar ve antibiyotik kullanmak en çok VVK ve KVVK'e neden olan faktörlerdir.. Hormonal dalgalanmalar özellikle gebelik, adetin luteal fazı, oral kontraseptif kullanmak ve hormon replasman tedavilerini kapsar. Tanımlanmamış doğuştan veya sonradan oluşan immün yetersizlik VVK kadar KVVK olasılığını da artırmaktadır. Ayrıca genital bölgenin havalanmasını bozan ve devamlı ıslak kalmasına neden olan naylon iç çamaşırlar, aşırı kilolu olmak (obesite) mantar enfeksiyonuna zemin hazırlar.

Tekrarlayan Vajinal Mantar Enfeksiyonunda Tanı

Birçok çalışmada KVVK'li hastaların hemen hemen yarısı semptomatik olduğu halde değerlendirmede kandida kültürü negatif sonuç vermektedir. Özellikle KVVK'li hastalarda bu durumda, potasyum hidroksit veya salin mikroskopik inceleme ile tipik fungal formlar görülerek tanı kesinleşmonash.pwum hidroksit ile incelemede kandida sporları veya hifleri bulunmasa bile bu durum enfeksiyon olmadığı anlamına gelmez ve hasta klinik bulgulara ve şüpheye bağlı olarak tedavi monash.pwa araştırması için vaginal kültür alındığı taktirde sonucu saat içinde çıkar. Hastaların kendi başına KVVK tanısı koyması hatalı olabilir ve yanlış tedavi sonucunda vulvada irritasyon ve kontakt dermatit gelişebilir.

Tekrarlayan Vajinal Mantar Enfeksiyonununda Tedavi

Klinik olarak belirti veren VVK ve KVVK vakaları gebeler dahil tedavi edilmelidir. Özellikle sık tekrarlayan KVVK vakalarında mutlaka altta yatan neden araştırılmalı ve bu neden ortadan kaldırılmalıdır.

Lokal olarak uygulanan tedavilerde (imidazole ve azol grubu ile) VVK vakalarının en az % 80'i tedaviye cevap verir. Oysa ki KVVK vakalarında tedevi başarısı azdır. KVVK'li bazı kadınlara natrium tetraborate (Borax) ile vaginal duş yapmaları önerilir. Bazı kadınlarda ise Tea Tree Oil'li tamponlar kullanılabilir fakat bu tedavi de sık sık allerjik reaksiyona neden olabilir. Erkek partnerlerin oral kavitesinde , penisinde veya seminal sıvısında bulunan mantarlar tedavi edilirse KVVK'li kadınlarda mantar enfeksiyonunun tekrarlama şansı daha azdır.

Pratik olmayan , emniyetsiz, kanıtlanmamış tedavi seçeneklerinin uygulanması da hastalığın yayılmasına neden olur. Bugüne kadar bu hastalığın standart bir tedavi şekli bulunamamıştır. Bu konuda asıl tartışma; KVVK teşhisi her konduğunda tedavi etmek, ilaçları aralıksız kullanmak veya profilaksi amacıyla ilaçları periyodik kullanmak seçeneklerinden hangisinin daha uygun olduğu konusudur. Her bir atağın tedavisi için oral flucanazol ile lokal olarak kullanılan azoller birlikte emniyetli ve pratik bir seçenektir. Profilaksi için oral ketoconazole lokal miconazole ve oral itraconazole kullanılabilir. KVVK'de en etkili tedavi stratejisi kronik supresyon (baskılanma) programıdır. Pratikte oral veya vaginal azol antifunugal ajanlara 14 gün devam edilir. Supresyon safhasında en uygun tedavi haftada bir kez oral olarak verilen fluconazole mg tedavisidir. KVVK'in supresyonu için oral flucanazol mg haftada bir kez, 6 ay devam eden tedavide başarı şansı %90'a yakındır. Alternatif tedaviler ise günde bir kez oral olarak verilen ketoconazole mg veya gün aşırı oral olarak verilen itraconazole mg yine alternatif olarak topikal (intravaginal) azole preparatları günde bir defa uygulanabilir. Supresyon rejiminde başarı oranları % 90'dan daha büyüktür.

Albikans olmayan diğer kandida türü olan Candida glabrata ise KVVK'li kadınlarda nadir görülür, kronikleşmeyen akut enfeksiyonlarda Candida glabrata daha çok görülür. Asıl sorun Candida glabratanın azol antifungal ajanlarına karşı çeşitli derecelerde dirençli olmasıdır. Lokal olarak iki hafta boyunca her gün mg Boric asit uygulanması enfeksiyonu akut olarak kontrol edebilir, fakat Candida glabratanın azol antifugal ajanlarına karşı nisbi direnci yüzünden etkili bakım rejimleri kullanılamaz. Erkek partner sünnetsiz ise ya da mantara bağlı balanitis (sünnet derisi altında olan penis başının iltihabı) semptomları varsa tedavi edilmelidir. KVVK vakalarında cinsel partnerin de tedavisi oral mantar ilaçları ile eş zamanlı tedavi edilmelidir.

Gebelikte Vulvovaginal Kandidiazis

Gebelerde VVC insidansı, gebe olmayanlara göre kat daha fazladır. Gebelikte değişen hormonal ortam enfeksiyonun tekrarlamasına ve tedavinin zorlaşmasına neden olur. Lokal olarak kullanılan antifungal ilaçların büyük bir kısmı haftadan daha uzun peryotta verilirse daha etkili olur. Buna rağmen clorimazole ile olan tek doz tedavi de gebe kadınlarda etkili olabilir. Vaginal antifungal tedavide sistemik emilim çok az olduğu için gebelikte vaginal antifungal tedavi güvenlidir. Gebelikte yalnızca topikal tedavi önerilmektedir. Gebelikte oral antifungal ilaçlar önerilmez. Ketoconazole gibi oral triazol grubu ilaçlar süte geçtiği için emziren kadınlarda kullanılmaz.

Candida Glabrata  (Torulopsis glabrata)

Vulvo vajinal kandida enfeksiyonlarının büyük bir kısmında etken candida albikans olmakla beraber,  vakaların yaklaşık 'inde Torulopsis glabrata gibi diğer Candida türleri de etken olabilir.

 Candida glabrata en çok immün sistemi zayıflamış kimselerde ortaya çıkan fırsatçı enfeksiyondur. En sık HIV pozitif kimselerde ve yaşlılarda görülür. Uzun süre, haftada bir Flucanazol kullananlarda, uzun süre candida albicans tedavisi olanlarda, azol bileşikleri kullananlarda albicans harici candida türleri üreyebilir; özellikle candida glabrata tespit edilebilir. Candida glabrata enfeksiyonları sık sık bakteriel vaginozis enfeksiyonları ile birlikte  görülebilir; vajen PH’sı alkali olur.

Vulvo vajende, ürüner sistemde, kan dolaşımında (candidemia) tespit edilebilir.   Enfeksiyon kronikleşirse deri, saçlı deri ve kana yayılabilir. Bütün vücuda yayılan kandida enfeksiyonu oldukça tehlikeli olup, hastane bakımı gerektirir.

Bir yıl içinde antibiyotik tedavisi olmadığı halde en az 3 – 4 kez spesifik candida enfeksiyonu olması halinde kandida enfeksiyonunun tekrarladığı (rekürrent) kabul edilir.

   Tedavi:

   Candida Glabrata’nın neden olduğu semptomatik ürüner sistem enfeksiyonlarında amphotericin B (blood irrigation) veya fluconazole ile etkili bir şekilde tedavi edilebilir. Fluconazole tedavisi mg/day 14 gün devam (candida albikans enfeksiyonu tedavisi gibi). Amphotericin B, fungal enfekssiyon tedavisi sırasında hastalarda mortaliteye neden olabilir.

   Vulvovajinal tedavide, Boric acid mg jelatin kap, 14 gün boyunca günde bir kez intravajinal olarak uygulandığında hastaların %70’i tedaviye cevap verir; geri kalan %30’unda semptomlar tekrarlar. Bu durumda Nistatin vajinal suppozituvar ünite/gün kullanılır. Bu tedavilerde de başarısızlık olursa Candida Glabratanın yüksek derecede sensitif olduğu  Topikal flucytosine 14 gün boyunca günde bir kez uygulanır. Flucytosine ile tedavide lokal toksisite görülmesi, pahalı olması ve rezistans gelişmesi potansiyeli olduğundan fazla tercih edilmez. Hastalar Boric asit ve flucytosine tedavisine cevap vermezse, boric asit, flucytosine, Nystatin tedavisine kombine olarak oral itraconazole de ilave edilir.  

   Vajinal enfeksiyonda ilk aşama tedavi alternatifi terconazole 7- gun krem kullanmaktır, tedavi gerekirse tekrarlanabilir; tedavide kür oranı % 40’dır, rekürrent sıktır.

   Kronik enfeksiyonlar için ikinci aşama tedavisi: Boric asit vajinal suppoituvarlardır. İrritasyona karşı vitamin E kullanılabilir. Borik asit cilt ve saçlı deri enfeksiyonu için de kullanılabilir.

Asemptomatik kandidaüri genellikle tedavi edilmez, fakat renal transplantasyon yapılan hastalarda, nötropenik hastalarda ve idrar yoluna sonda takılacağı zaman ya da ürüner sistem cerrahisinden önce asemptomatik kandidaüri tedavi edilmelidir.

Değerli Meslektaşlarım bu hafta kısaca Amerika’da vulva ve vajinanın iltihaplanması tedavisinde kullanılan supozituvar formunda bir preparatı beraberce inceleyeceğiz.



Vajinit, vajinal mukozanın iltihabı (enflamasyonu) ve jinekologlara en sık başvuru sebebi olan hastalıklardan birisidir. Vajinit, ergenlik çağındaki kadınların %90’unu etkilemekte ve olguların %30’unda ise iki veya daha fazla enfeksiyon beraber seyretmektedir 1,2,3.



Vajinal akıntı, normal durumlarda vajina ortamının nemli kalmasını sağlayan berrak ve yumurta akını andıran bir salgıdır. Hamilelik, cinsel uyarım ve yumurtlama gibi doğal şartlarda vajina salgısı artabilir, ancak bu normal bir durum olduğu gibi herhangi bir yakınmaya da neden olmaz. Bu sebeple vajinal akıntının artması her zaman bir hastalık belirtisi olduğunu göstermez.



Vajinal akıntının miktarının artması, renginin ve kıvamının değişmesi ile birlikte kaşıntı, yanma ve kötü koku da hissediliyorsa, bu belirtiler özellikle günden fazla sürüyorsa vajinal akıntı bir sorunun varlığına işaret ediyor olabilir.



Vajinit genelde hayati tehlike yaratan bir hastalık değildir. Ancak zamanında, ve doğru şekilde tedavi edilmez ise daha ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir.



Vajinit oluşumundan sıklıkla (%90) üç etken sorumludur:



- Mantarlar (Candida albicans)



- Bakteriler (Gardnerella vaginalis)



- Parazitler (Trichomonas vaginalis)



Bunların dışında Chlamydia ve Micoplasma grubu bakteriler, Neisseria gonorrhoea, Escherichia coli, Giardia lamblia, Balantidum coli, Entamoeba histolytica ve Ureaplasma urealiticum vajinit tablosundan sorumlu olabilecek mikroorganizmalardır4.



Vajinit oluşumunda rol oynayan faktörlerin başında normal vajinal ortamın (floranın) bozulması ve pH’ın değişmesi gelmektedir.



Bu etkenlerden bazen ikisi, bazen de hepsi birarada bulunduklarında karma (mikst) vajinal enfeksiyonlardan söz edilir.



En sık görülen vajinit tipleri mantarların sebep oldukları kandidal vulvovajinit, bakterilerin sebep oldukları bakteriyel vajinoz ve parazitlerin sebep oldukları trikomonal vajinittir.



Sık rastlanan bir vajinit türü olan kandidal vulvovajinitin etkeni büyük çoğunlukla Candida albicans olarak adlandırılan maya mantarlarıdır. Candida albicans, sağlıklı kişilerin deri ve mukoz membranları ile normal florasında bulunan organizmanın doğal direncinin bozulması sonucu enfeksiyona neden olan mantarlardan en önemlisidir. Bu vajinit türü erişkin kadınların yaklaşık %75’inde yaşamları boyunca en az bir defa meydana gelmekte, %’sinde de iki veya daha fazla kez tekrarlanmaktadır1.



Kandidal Vulvovajinitin Belirtileri;



Temel belirtisi vajina çevresinde şiddetli kaşıntı ve tahriştir. Buna bağlı olarak ayrıca dış cinsel organlarda kızarıklık ve şişlik, yoğun ve az miktarda peynirimsi akıntı da mevcuttur2.



Normalde ağız, boğaz, bağırsak içi (kolon) ve vajina florasında bulunan bu mantar, vücuttaki dengeleri değiştiren hamilelik, şeker hastalığı (diyabet), obezite durumlarında, doğum kotrol ürünleri, sperm öldürücüler (spermisit), rahim içi araç (RİA) ve yoğun antibiyotik kullanımında hastalığa sebep olur5.



Bu enfeksiyonlarının tedavisinde mantarlara karşı kullanılan ağızdan uygulanan veya vajinal yolla kullanılan antifungal adı verilen ürünler kullanılmaktadır.



Vajinit Oluşumunu Kolaylaştıran Etkiler;



Dar ve sıkı sentetik giysilerin kullanılması



Hamilelik (hormonal dengenin değişmesi)



Şeker hastalığı



Doğum kontrol haplarının kullanımı



Yanlış temizlik alışkanlıkları



Bağışıklık sistemi yetersizliği gibi nedenler vajinit oluşumunu kolaylaştıran etkenlerdir.



Vajinitten Korunmak İçin Alınması Gereken Önlemler;



Temizlik, hastalıktan korunmada temel faktördür. İç çamaşırların her gün değiştirilmesi kaynatılıp ütülenmesi yararlıdır.



Vajinanın sabun veya intim duşlarla sık sık yıkanması vajinanın koruyucu tabakasını bozarak iltihabi hastalıkların yerleşmesine neden olur. Uzun süre tampon ve ped kullanımı da olumsuz bir etkendir.



Genel banyolara ve aşırı klorlu havuzlara girilmemeli, umumi tuvaletler ve ortak tuvalet temizlik malzemeleri kullanılmamalıdır.



Dış cinsel organ temizliğinde yıkama ve kurulama önden arkaya doğru yapılmalıdır. Bu yöntemle mikroplardan zengin bölge olan anüs çevresinden vajinaya mikropların taşınması önlenebilir.



Giysi seçimi hastalıklardan korunmada önemli bir faktördür. Sentetik elyaflı iç çamaşırları, pantolon gibi çok sıkı ve dar giysiler az hava aldıkları ve vajina çevresinin ısı ve nemini arttırdıkları için özellikle mantar gelişimini arttıran etkenlerdir. Mayo gibi uzun süre ıslak olarak taşınan giysiler de aynı nedenle zararlıdır. Bu nedenle rahat giysiler ve pamuklu iç çamaşırları tercih edilmelidir.



Kimyasal temas, lokal alerji ve aşırı duyarlılık sonucu vajina ortamını değiştirerek vajinite yol açabilir. Bu nedenle parfümlü tuvalet kağıtlarının kullanımından kaçınmak gerekir.



Uzun süreli ve kontrolsüz antibiyotik kullanımı sık görülen vajinit sebeplerinden biri olduğu için antibiyotikler sadece doktor kontrolünde kullanılmalıdır.



Beslenme alışkanlıkları da vajinit için hazırlayıcı olabilir. Özellikle bol şekerli besinlerle beslenme sonucu kan şekeri artacağından hastalık oluşumu kolaylaşabilir.



Cinsel ilişki sonucu oluşabilecek tahriş, enfeksiyonların gelişimini kolaylaştırabileceği ve ağrı da her tür vajinittte sık rastlanan bir bulgu (olduğu) için, diğer vajinit tiplerinde de tedavi süresince cinsel ilişkiden kaçınılmalıdır.



Kronik vulvovajinit tedavisinde borik asit supozituvarı;



Rp



Boric Acid ,0 mg


Polyethylene Glycol Base 1,71 g




Polyethylene Base formülü;



Rp.


Polyethylene Glycol 65%


Polyethylene Glycol 35%


Veya


Polyethylene Glycol 60%


Polyethylene Glycol 40%


Formülde yer alan maddeler;



Asit borik- Acide borique [DCF; FP]- Acido borico [FU]- Boric acid [BP; INCI; NF; monash.pw];



Borik asit zayıf bakteriyostatik ve fungustatik etkili bir ilaçtır. Topikal olarak kullanılır. Oftalmik preparatları gözdeki iritasyon ve enflamasyonun tedavisinde kullanılır. Topikal preparatları tahriş olmuş cildin rahatlatılması, cilt zedelenmeleri, yanıklar ve ciltteki diğer iritasyon olgularında yararlı olur. Candida glabrata ve diğer albicans olmayan türlerin neden olduğu vajinal kandidiyazis çoğu zaman topikal borik asit tedavisine olumlu yanıt verir. Özellikle ciltte zedelenme olduğunda topikal olarak uygulanan borik asit preparatları sistemik toksisiteye neden olabilir. Günümüzdeki kullanımı daha etkili ve daha az toksik ilaçların bulunması nedeniyle eski önemini kaybetmiştir. Göz damlalarında çoğu zaman boraks ile tamponlayıcı ve antimikrobik etkisi için kullanılır. DİKKAT! Gerek borik asit gerekse boraks sistemik etki için (dahilen) kullanılmazlar.



DİKKAT! Eczacıların hastalara toz borik asit vermemeleri önerilir. Toz halde %5'ten fazla borik asit içeren preparatlar toksisite riski nedeniyle zedelenerek derisi sıyrılmış veya akıntılı cilt yüzeylerine uygulanmamalıdır. Borik asitli preparatlar bebekler ve küçük çocuklarda kullanılmamalıdır.



Borik asit fungustatik ve bakteriyostatik özellikleri olan zayıf bir topikal anti-enfektif ajandır. Borik asitin antibakteriyel ve antifungal etkilerinin kesin mekanizması bilinmemektedir. Borik asit stafilokok ve streptokoklara karşı yavaş bakteriyostatik etki gösterir. Vajinadaki etkisinin vajina pH'sını artırmasına bağlı olduğu düşünülmektedir. Vajina pH'sının artma mantar hücresinin duvarından penetrasyonu artırır ve hücre duvarının yapısının bozulmasına neden olur.



İnflamasyonlu gözde hafif etkili bir antiseptik olarak uygulanan borik asit (ör. çözelti veya pomat şeklinde) hafif asidik özellik gösterir ve sıklıkla antiseptik etkisi için kullanılır. Bakteri hücre duvarı proteinlerinin koagülasyonuna yol açarak hücre membranının geçirgenliğini bozar. %5'lik sulu çözeltileri fagositik etki gösterirken, %'lik çözeltisi bakterilerin çoğalma ve gelişmesini önler.



Borik asit oral yoldan kaza ile alındığında akut zehirlenmeye neden olur. Bulantı, diyare, abdominal ağrı, cilt ve mukoza membranlarında eritemli döküntü ve deskuamasyon görülebilir. SSS'de stimülasyon veya depresyon ortaya çıkar. Konvülziyonlar ve hiperpireksi görülebilir. Böbreklerde tübüler nekroz yapabilir. Ölüm gün içinde dolaşım kollapsı ve şoka bağlı olarak ortaya çıkar. Tekrarlanan kullanımda, vücuttan atılımının yavaş olması nedeniyle kümülatif olarak birikirek kronik toksisiteye neden olabilir. Kronik zehirlenme belirtileri anoreksi, gastrointestinal rahatsızlıklar, debilite, konfüzyon, dermatit, menstrüel bozukluklar, anemi, konvülziyonlar ve alopesidir. Özellikle küçük çocuklarda borik asit çözeltilerinin kazayla içilmesi veya zedelenmiş geniş cilt bölgelerine uygulanmaya bağlı olarak ölüm olguları bildirilmiştir. Bu nedenle borik asitli preparatlar bebekler ve küçük çocuklarda kullanılmamalıdır. Borik asit'in talkta %5 ve oral hijyen için kullanılan müstahzarlarda %'ten yüksek konsantrasyonda bulunmaması önerilir. Borik asit içeren talk pudraları 3 yaşın altındaki çocuklarda kullanılmamalıdır. Borik asit içeren preparatlar zedelenmiş veya sıyrılmış geniş geniş cilt bölgelerine uygulanmamalıdır. Vücut boşluklarının borik asit içeren preparatlarla yıkanması toksisite riski nedeniyle artık önerilmemektedir. Borik asit ve boraks inhale edildiğinde pulmoner iritasyon yapan maddelerdir. Zehirlenme tedavisi semptomatiktir.



Borik asit gastrointestinal kanaldan (kaza sonucu alındığında), zarar görmüş ciltten, yaralardan ve mukoza membranlarından absorbe olur. Sağlam cilt üzerine topikal olarak uygulandığında hemen absorbe olmaz. Absorbe olan miktarının yaklaşık %50'si idrarla 12 saat içinde atılırken, geri kalan bölümü de gün içinde atılır.



Borik asit kokusuz beyaz kristaller veya parlak pulcuklar halinde ya da elle dokunulduğunda kayganımsı bir his veren beyaz kristalize bir toz halinde bulunur. °C'de ısıtıldığında su kaybeder ve yavaşça metaborik asit (HBO2)'e dönüşür. °C'de ısıtıldığında tetraborik asit (H2B4O7)'e ve daha yüksek sıcaklıklarda ısıtıldığında ise boron trioksit (B2O3)'e dönüşür. Suda , kaynar suda , alkolde , kaynar alkolde ve gliserinde (%85) oranında çözünür. Borik asit gliserin ile tek başına olduğundan daha asidik bir kompleks meydana getirir. Karbon dioksitsiz sudaki %'lük çözeltisinin pH'sı arasındadır. Sulu çözeltileri sıkıca kapatılmış kaplarda saklanmalıdır.



Topikal olarak uygulandığında bu çözeltilerin, yağlı baz içeren (krem/pomad) formlara kıyasla daha büyük bakteriyostatik aktiviteye sahip olduğu bilinmektedir.



Polietilen glikoller- Makrogol- Carbowax- Polyoxyethylene glycols;



Polietilen glikoller topikal preparatlarda ve supozituvarlarda kullanılan suda çözünür sıvağlardır. Ayrıca çözücü, taşıyıcı, çözünürlük arttırıcı, tabletlerde bağlayıcı ve lubrikan, film tabletlerin kaplanmasında plastizer olarak da kullanılırlar. Makrogol gibi bazı tipleri oral yoldan elektrolitlerle kombine halde laksatif olarak kullanılır. Polietilen glikoller, etilen oksit ve suyun kondenzasyon ürünleridir. Ortalama molekül ağırlığı arasındaki polietilen glikoller berrak, renksiz ya da hafif sarı renkte, viskoz sıvılardır. Hafif karakteristik kokulu ve acı maddelerdir. Ortalama molekül ağırlığı 'in üzerinde olan polietilen glikoller beyaz ya da beyaza yakın renkte, değişik kıvamda katı ya da toz halinde bulunurlar. Hafif bir karakteristik kokuları vardır. Viskoziteleri molekül ağırlığının artmasına bağlı olarak artarken, higroskopiklikleri azalır. Örneğin PEG ve üzeri polietilen glikoller higroskopik değildir. Polietilen glikollerin tümü suda çözünür ve kendi aralarında her oranda karışırlar. Sıvı tipleri aseton, alkoller, benzen, gliserin ve glikollerde çözünür. Katı tipleri aseton, diklorometan, etanol ve metanolde çözünür; alifatik hidrokarbonlar ve eterde güç çözünür; sabit yağlarda ve sıvı parafinde pratik olarak çözünmez. Polietilen glikol gibi molekül ağırlığı yüksek olan tipleri sulu çözeltilerde jel oluşturur.



Polietilen glikol’ün fitil bazları çok popülerdir. Çünkü suda çözünebilir ve kullanımı kolaydır. Mükemmel stabiliteye sahiptirler ve ilaçları vajinal veya rektal boşlukta eriyerek vücut sıvılarıyla kolaylıkla karışırlar.



Formülün hazırlanması;



Malzemeler tartılır veya ölçülür. Polietilen glikol karışımını C’de eritilir. Borik asidin parçacık boyutu ince bir toz haline getirilir. Borik asit tozu eritilmiş polietilen bazına ilave edilir ve iyice karıştırılır. Birkaç derece soğutularak oda sıcaklığında bir fitil kalıbının içerisine dökülür. Sertleşinceye kadar beklenir. Fitiller uygun bir ambalaja konarak etiketlenir.



Peg süpozituvar bazı, yüksek molekül ağırlıklı peg veya peg eritilerek hazırlanabilir. Peg veya Peg ilave edilir ve eritilip iyice karıştırılır. Serin yerde saklanmalıdır.



Kullanılışı;



Borik asit vajinal supozituvarı, kronik mikotik vulvovaginiti tedavisinde kullanılır.



Saklama; Hava geçirmeyen ambalajlarda, ışığa dayanıklı kaplarda paketleyin. Polistren ambalajlarda paketlenmemesi geremektedir.



Sadece vajinal kullanım için etiketlenmelidir. Tavsiyeler doğrultusunda kullanılır. Öngörülen doz aşılmamalı ve çocukların erişemeyeceği yerlerde saklanmalıdır.



Stabilite; İmal tarihinden itibaren 6 ay içerisinde tüketilmelidir.



Mikotik vulvavajinitli hastaların çoğunluğu yeni antifungal ajanlara iyi yanıt verir; Ancak tekrarlayan veya kalıcı enfeksiyon şeklinde gelişen vakalarda ve de daha önce yaygın kullanılan antifungal ajanlara yanıt vermeyen hastaların tedavisinde Borik asidin %98 oranında iyileştirici etkisi olduğu görülmüştür.



mg borik asit supozituvarı günde iki kez vajinal yolla verilir.



Borik asitin bir vajinal kontraseptifde ( nonoksinol 9) kombinasyonununda antagonistik etkileri olabileceği de ilginçtir. Sonuç olarak, vajinal kontraseptiflerin borik asit vajinal supozituvar ile eşzamanlı olarak kullanılmaması gerekmektedir.



İyi bir hafta dileğiyle



Kaynaklar:



1- Egan, ME, Lipsky, MS. Diagnosis of Vaginitis; American Family Physician, Sep 1; 62(5):


2- Hetal B Gor, Vaginitis: Differential Diagnoses & Workup. Updated: May 19,


VAJİNAL ENFEKSİYONLAR

Normal vajinal flora nedir

Üreme çağındaki kadınların normal vajinal florasında farklı bakteri mevcuttur.

Bu vajinal ekosistem içerisinde bulunan laktobasil türündeki bakteriler östrojenin etkisiyle artan glikojeni kullanıp laktik asit ve hidrojen peroksit gibi maddeler salgılayarak tipik olarak vajinal pH’yı ,5 arasında yani asidik tutarlar.

Böylece 37 derece sıcaklığa sahip, kapalı bir ortam olan vajinada buraya yerleşmek isteyen mikroorganizmalara engel bir ortam oluşmuş olur.

 

Vajinal florayı /ekosistemi neler bozar

Antibiyotik kullanımı: Laktobasillerin kaybına sebep olup fırsatçı mantar enfeksiyonlarına sebep olur.

Adet dönemi: Kan, fırsatçı bakteriler için çok iyi bir kültür ortamı oluşturur.

Gebelik: Yüksek östrojene bağlı olarak vagina epitelindeki glikoz miktarı artışı sonucunda mantar enfeksiyonu artar.

Menopoz: Azalan östrojene bağlı olarak glikojen de azalır ve sonuçta vajinal pH’nın asidik ortamda kalmasını sağlayan maddenin azalmasına neden olur.

Uzun süre küvette veya kaplıcada sıcak suyun içinde kalmak

Cinsel aktivite: Tipi ve sıklığı önemlidir. Kadın eğer korunmasız anal seks yapıyorsa, seks oyuncakları kullanıyorsa, kısa zamanda çok sık ilişkide bulunuyorsa bu tür cinsel davranışlar enfeksiyon oluşmasına neden olabilir.

Vajinal enfeksiyon çeşitleri

Bakteriyel vaginosis

Tüm akıntıların %’sini oluşturur.

Etken Gardnerella vajinalis’tir

Ortaya çıkmasının esas sebebi vajinal ekosistemin bozulmasıdır.

Gebelerde erken doğum ve erken suların gelmesi riskini arttırır.

Kötü kokulu vajinal akıntı görülür.

Adet ve cinsel ilişkiden sonra balık kokusu tipiktir.

Salinle hazırlanan ıslak preparatta clue cell görülmesi tanı koydurucudur.

Tedavisinde ağızdan veya lokal antibiyotikler kullanılır.

Eş tedavisine gerek yoktur.

 

Kandida enfeksiyonu

Bu enfeksiyonların %90 sebebi Candida albicans’tır

Gebelik, diabet, obezite, antibiyotik kullanımı, sıkı giysiler, sentetik çamaşır kullanımı gibi vajinal bölgeyi ılık ve nemli tutan uygulamalar yatkınlığı arttırır.

Mantarlar tipik olarak östrojenli dokuya gereksinim duyduğundan üreme çağında daha sık görülür.

En sık şikayet kaşıntıdır, yanma, idrar yaparken ve ilişki sırasında ağrı da oldukça sıktır.

Tipik olarak çökelek veya peynir şeklindeki koyu kıvamlı, kokusuz akıntıya sebep olur.

Cinsel yolla bulaşan hastalık olmadığı için partner tedavisi gerekmez.

Tedavide ağızdan veya lokal olarak uygulanabilen mantar ilaçları kullanılır.

Bu tedavilerle yüksek oranda iyileşme sağlanır ancak hastaların %’unda tedaviden 1 ay sonra enfeksiyon tekrarlar. Bu durumda mantar ilaçları ile tedavi 6 ay gibi uzun süre devam ettirilir.

Glabrata tipi ise tüm mantar ilaçlarına dirençli olup vajinal borik asit ile tedavi edilirler.

 

Trikomonas vajiniti

Trikomonas vajiniti cinsel yolla bulaşan protozoa’dır ancak ortak kullanılan eşyalarla da bulaşabilir.

Pelvik inflamatuar hastalık, endometrit, infertilite, dış gebelik, erken doğum ile ilişkilidir.

Akıntı; bol miktarda, kötü kokulu, köpüklü, rengi sarı yeşilden griye kadar değişir.

Vajna üst kısım ve rahim ağzında kızarıklığa sebep olur.

Tanı akıntının mikroskobik muayenesi ile konur.

Tedavide antibiyotikler kullanılır

Eş tedavisi gereklidir.

Trikomonas tanısı alan kadınlar diğer cinsel yolla bulaşan hastalıklar için de taranmalıdır.

 

Atrofik Vajinit

Azalmış östrojen seviyelerine bağlı olarak vajina epitelinin atrofisidir.

Menopoz sonrası ve puberte öncesi dönemde daha yaygın olmakla birlikte doğum sonrası dönemde emzirmeyle birlikte yükselen prolaktin hormonunun östrojen ve progesteronu baskılaması sonucu da görülür.

Meme kanseri hastalarının tedavisinde kullanılan Tamoxifen ve aromataz inhibitörleri de anti-östrojen olmaları nedeniyle bu kişilerde de atrofik vajinit görülür.

Östrojen, vajinanın normal yapısını belirlemede çok önemli bir rol oynamakta ve östrojen seviyeleri azaldığında hücresel glikojendeki kayıp laktik asit kaybı ile sonuçlanır. Dolayısıyla normalde asidik olan vajen pH’sı yükselir, vajen epiteli incelir, bağ dokuda elastisite kaybı oluşur. Bu da vajinanın kısalması ve daralmasıyla sonuçlanır.

Üriner sistem de etkilenebilir ve atrofik değişiklikler sergileyebilir.

Azalmış vajinal akıntı, kuruluk, kaşıntı, yanma, ilişki sırasında ağrı şikayetleri görülür.

Ayrıca sık idrara çıkma, tekrarlayan idrar yolu enfeksiyonları ve idrar kaçırma da üriner şikayetler arasındadır.

Östrojenin olmadığı ortamda diğer vajinal enfeksiyona sebep olan mikroorganizmalar da vajinite sebep olabilir.

Tedavide vajinanın restorasyonunu sağlamak için lokal veya ağızdan östrojen tedavisi verilir.

BORİLİFE Borik Asit 2x Ml BORİLİFE BORİK ASİT 2X ML

Sağlıkla alakalı problemlerde her zaman iyi gelecek ürünlere ihtiyaç duyulur. Günlük hayatı zorlaştıran problemleri ortadan kaldırmak önceliktir. Kadınların yaşadığı bazı sağlık sorunları genel hayatlarında oldukça zorlar. Borilife Borik Asit 2x ml vajinal enfeksiyonları önlemek ve iyileştirmek üzere kullanılır. Özel bölge olduğu için içeriği ve kullanım şekli oldukça önemlidir. Ürün aynı zamanda vajina florasını da korumaya yardımcı olur. Bu sayede hem rahatlama sağlar hem de koruma oluşturur. Ürünün içerisinde iki adet ml sprey vardır. Büyük olmayan yapısıyla birlikte rahatça saklanabilir. İçerisinde doğal özlerden oluşmuş yapısıyla iç rahatlığı sunar. Aplikatörü sayesinde de kolay kullanım sağlar. İki şişe içinde iki aplikatör bulunur. Yapısıyla da kolaylık sağlar. Bu ürün sayesinde vajinal enfeksiyonundan rahatlıkla kurtulabilirsiniz.

  • 2 adet ml şişe
  • Kolay kullanım
  • Rahatlama

Sağlıklı Borilife Borik Asit 2X ml Özellikleri

Sağlıklı Borilife Borik Asit 2X ml Özellikleri

Kadınsal hastalıklar, günlük hayatı zorlaştıran sorunlardır. Daha çabuk normale dönmek için ürünler kullanılır. Hem çabuk etki göstermesi hem de koruması ürün seçimi yaparken önemli rol oynar. Borilife Borik Asit 2X ml kullananlar da bu ürünün özelliklerinden oldukça memnundurlar. Ürün içeriği olarak doğal özlerden oluşur. Bu sayede herhangi bir katkı maddesi bulundurmaz. Jel formunda olduğu için kaygan bir yapısı vardır. İçerisinde bulunan 2 adet şişe tek alımda uzun süre kullanım imkanı sağlar. İçerisindeki aplikatörler sayesinde kolayca kullanılabilir. Ürünün kullanılması oldukça kolaydır. Ürünü açtıktan sonra iyice çalkalayıp aplikatörü yerleştirdikten sonra uygulayabilirsiniz. Günde 1 kere kullanılır. Doğal ürünlerin uzun süre kullanılması alışkanlık haline getirir. O yüzden doktor tavsiyesine göre kullanılması tavsiye edilir. Bu şekilde bir sağlık sorunu yaşıyorsanız bu ürüne bakabilir ve bu sorundan kurtulabilirsiniz.

Kaliteli Borilife Borik Asit 2x ml Avantajları

Kaliteli Borilife Borik Asit 2x ml Avantajları

Bir sağlık sorunu yaşandığında bu problemi ortadan kaldırmak için en hızlı çözüm aranır. Bir de bunun kadınsal hastalıklar olduğunda normal hayata geri dönüşü yapabilmek için sorununun tamamen ortadan kalkması istenir. Borilife Borik Asit 2X Ml yorumları da memnuniyetlerin fazla olduğunu gösterir. Daha önce satın alan müşterilerin yazdığı yorumlar sayesinde ürün detayları ve özelliklerini kolayca öğrenebilirsiniz. Yorumlar satın almayı düşünen müşterilere iyi bir kılavuz olur. Bu sayede müşteri memnuniyetin oldukça fazla olduğu bir üründür. Vajinal bölgede yaşanan enfeksiyonu hemen iyileştirmesiyle ve korumasıyla iki etkiyi bir arada bulundurur. Bu sayede tek bir ürün ile iki işi başarabilirsiniz. İçerisinde bulunan 2 şişe sayesinde de avantajlı fiyata birden fazla ürünü satın alabilirsiniz. Hem sağlıklı içeriği hem de kaliteli yapısı sayesinde siz de bu spreyi tercih edebilirsiniz.

Her Bütçeye Uygun Borilife Borik Asit 2x ml Fiyatı

Her Bütçeye Uygun Borilife Borik Asit 2x ml Fiyatı

Borilife Borik Asit 2X Ml fiyatı bütün özellikleri göz önüne alınarak hesaplanır. Yaşanılan kadınsal sıkıntıların tedavisine yardımcı olan bir formüle sahiptir. Bu sayede oldukça yardımcıdır. Ürün içerisinde iki adet bulunması sebebiyle tek seferde yüksek verim elde edilir. Ürünün aplikatörü sayesinde kolay kullanım imkanı sağlar. Dokusu sayesinde de konforlu bir kullanım imkanı sağlar. Doğal özlerle birleştirilerek üretilen bu sprey, içerik olarak da sağlıklıdır. Set halinde bir kutu içinde satılır. Bu sayede sağlık sorununuzu çözmek için evinizde ya da günlük hayatınızı nerede geçiriyorsanız orada sizi rahatlatmak için hazır halde bekler. Avantajlı fiyatlarıyla Trendyol üzerinden Borilife Borik Asit 2X Ml satın alarak vajina sorunlarınızı kısa süre içerisinde çözebilirsiniz. Bu sayede hayatınıza kaldığınız yerden devam edebilir ve sorunsuz bir şekilde kişisel hijyeninizi sağlayabilirsiniz.

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır