Buğday rüşeymi buğday başağının alt kısmında bulunan embriyodur. Beyaz ekmek dediğimiz ekmekte arındırılmış olduğundan çoğu vitamin ve mineraller de bulunmamaktadır. Zengin bir mineral ve vitamin deposu olan rüşeym özellikle bitkisel kökenli E ve B grubu vitaminlerin kaynağıdır. "Alpha-tocapherol" olarak adlandırılan "doğal E vitamini" buğday rüşeyminden elde edilmektedir.
Buğday ruşeymi, tanenin filizlendiği bölgedir. Muhteviyatında yüksek miktarda A,E ve B1 vitamini, lesitin, esansiyel yağ asitleri ve proteinler ile minerallerden çinko, manganez ve krom bulunmaktadır.
İçerdiği yüksek miktardaki E vitaminiyle buğday tohumu, özellikle saçların ve cildin parlaklığını korumak için birebirdir. Omega 6 yağ asidi içeren buğday tohumu eklem ağrılarını dindirmektedir. İçerdiği kolin, hafızayı güçlendiren bir nörotransmitter olan asetilkolinin üretimini sağlar. İçeriğindeki B vitamini beyin için de çok yararlıdır. Ayrıca demir, magnezyum, manganez, selenyum, çinko, omega 6 yağ asidi, kolin ve lif içerir.
Buğday Çiminin Faydalarını Biliyor Musunuz?
JUİCE PLANET VE BUĞDAY ÇİMİ İLE NASIL TANIŞTIM ?
Yaklaşık 3 sene önce İzmir Balçova Kipa Alışveriş Merkezi’nde bir başka diyetisyen arkadaşımla dolaşırken tesadüfen Juice Planet’in standını gördüm. Öncelikle fast food yiyecek alternatiflerinin dolup taştığı alışveriş merkezinde, diyetisyenler olarak böyle sağlıklı bir alternative sunulması hoşumuza gitti. Daha sonra ürünleri incelerken daha önce hiç rastlamadığımız: Buğday Çimi gözümüze çarptı ve sonrasında araştırmaya başladık. Araştırdıkça hayran kaldığım bu bitki, Juice Planet’in pek çok şişesinde yer alıyor. İşte bu yüzden ben de ilk blog yazımda sizlerle, Buğday Çimi hakkında birikimimi paylaşmaya karar verdim.
Buğday Çimi Nedir?
Buğday çimi; “Triticum Aestivum” türü buğday tohumlarının ilk çıkan yapraklarından elde edilir. Buğday çimi, 15-20 cm oluncaya kadar uzamaya bırakıldıktan sonra kesilip ve tohumundan ayrılarak elde edilir. Tohumundan ayrıldığı için gluten içermez. Şimdilerde popular hale gelen buğday çimi suyunun sağlık için kullanımı aslında çok da yeni sayılmıyor. İlk kez 1930 yılında, Kimyager Charles Schnabel düzenli olarak buğday çimi yedikten sonra etkisini farkediyor ve çeşitli deneyler yaparak “buğday çiminin vücut direncini arttırdığı” yönünde çalışmalar ortaya koyuyor. Bugün buğday çimi suyunun ve şırasının çok daha fazla faydası olduğunu biliyoruz.
Buğday Çiminin Faydaları Nelerdir?
Mutfaklarda birçok yemeğin ana malzemesi veya katkı malzemesi olarak kullanılan yarma nedir, faydaları nelerdir, hangi tariflerde kullanılır sorularının yanıtlarını merak ediyorsanız, toptan kuruyemiş platformu Kuruyemiş Borsası olarak en doğru yere geldiğinizi söyleyebiliriz.
Yarma buğday veya dövme adları ile de anılan yarma, kimi zaman yarma bulgur ile karıştırılabilmektedir. Ancak aslında yarma buğday ve yarma bulgur, tarımla ilgilenen kişilerin aralarındaki farkları net bir şekilde görebildiği iki farklı tahıl ürünüdür.
Bugünkü içeriğimizi inceledikten sonra siz de yarma buğday ile yarma bulguru ayırt edebilecek, yemeklerinizde ve tatlılarınızda hangisini kullanmanız gerektiğine daha kolay karar verebileceksiniz. O halde dilerseniz artık yarma nedir soruna birlikte yanıt arayalım.
Yarma, sert buğdayın kaynatılarak kurutulduktan sonra geleneksel tekniklerle dövülerek kabuğunun ayrılması ile elde edilen malzemedir. Temel olarak bulgur ile benzer yöntemler kullanılarak elde edilse de yarma, bulgurdan daha az emek gerektirmektedir.
Anadolu mutfak kültürünün vazgeçilmez ögelerinden biri olan yarma, genellikle aşure tatlısı ile özdeşleşmiş olsa da birçok farklı yemek ve tatlı tarifinde kullanılan, oldukça besleyici bir tahıl olarak karşımıza çıkmaktadır.
Dilerseniz yarma buğdayın Anadolu’da neden bu kadar tercih edilen bir besin olduğu konusunu bir sonraki başlık altında detaylı bir şekilde mercek altına alalım.
Daha önce de belirttiğimiz gibi yarma buğday veya diğer bir deyişle dövme buğday, yemek ve tatlı yapımında rastladığımız bir tahıl ürünüdür. Peki diğer tahıl ürünleri dururken neden yarma tercih edilmektedir?
Bunda elbette en başta yarmanın tarife kattığı lezzetin büyük bir rol oynadığını söylemek mümkün. Kendine has lezzeti ile tarifleri bambaşka bir boyuta taşıyan yarma buğday, özellikle bazı tariflerin olmazsa olmaz, ana malzemelerinden biri olarak değerlendirilmektedir.
Örneğin yarmanın olmadığı bir ayran aşı çorbası, buğday salatası, keşkek, aşure, buğday pilavı, tarhana veya toyga çorbası sanıyoruz ki düşünülemez. Bazı tariflerin yapımından önce haşlanması gereken, bazıları için ise yalnızca akşamdan suya bastırılması yeterli olan yarmanın lezzetinin yanı sıra sağlığa faydalarından dolayı da tercih nedeni yarattığını savunmak yanlış olmayacaktır.
Yarma nedir, artık biliyorsunuz. Fakat yarma buğdayı neden tüketmek gerektiği konusunu biraz daha aydınlatmakta yarar var.
Buğday, başlı başına en faydalı tahıl ürünlerinden biridir. Çoğu zaman pirinç yerine tercih edilen buğday ürünleri arasında sayabileceğimiz yarma buğday da buğday alerjisi olanlar dışında hemen herkesin beslenme düzeninde mutlaka yer vermesinde fayda olan ürünlerdendir.
Enerji verme özelliği bulunan buğday yarması, özellikle çocukların ve anne adaylarının tüketmesi gereken besinlerden biri olarak değerlendirilmelidir. Bağışıklık sisteminin desteklenmesine yardımcı olan yarma buğdayın sürekli ve düzenli tüketiminde birçok başka faydası ile de karşılaşabilmek mümkün.
Örneğin yapısındaki selenyum sayesinde cildin beslenmesine katkı sağlayan buğday yarması, saç derisi ve saç kökleri ile ilgili sorunların önlenmesi konusunda da etkili bir besindir. Ayrıca iştahı düzenleme özelliği bulunan yarma, fazla kilolarından rahatsızlık duyanlar için de mükemmel bir seçenek oluşturmaktadır. Yarma buğdayın diğer faydaları ise şu şekilde sıralanabilir:
Bitkisel kaynaklı protein kaynağı olarak tüketilebilecek yarma, günlük protein ihtiyacının önemli bir kısmını karşılamaya yardımcı olur. Bu yönüyle vejetaryenler için ideal bir besin haline gelen yarma buğdayı kurubaklagiller, et, süt yumurta gibi besinlerle bir arada tükettiğinizde ise protein kalitesini artırma şansı bulabilirsiniz.
Yarma, iyi bir A vitamini kaynağı olmasının yanı sıra B12 dışındaki B grubu vitaminler yönünden de zengin bir yapıdadır. Zihin sağlığını korumada etkili B grubu vitaminleri ise beyin hastalıklarına karşı kendinizi korumaya almanıza yardımcı olur. E vitamini ise göz rahatsızlıklarına karşı adeta bir kalkan oluşturmaktadır.
Kalp-damar sağlığı için büyük önem taşıyan besin lifleri, kandaki kolesterol düzeyinin düşmesine katkıda bulunur. Lifli bir besin olan yarma buğday da özellikle kardiyovasküler hastalığı olanlar için oldukça yararlı bir seçenek olarak karşımıza çıkmaktadır. Diğer yandan yarma buğdayın kandaki şeker seviyesini kontrol etmeyi desteklediğini de belirtmeden geçmeyelim.
Sindirim sisteminin vücuttaki görevini sorunsuz bir şekilde yürütmesine katkı sağlayan besinlerden biri olan yarma buğday, sindirim sistemi rahatsızlıkları yaşanmasının da önüne geçmeye yardımcı olur.
Yapısındaki sodyum oranının yok denecek kadar az olmasından dolayı yarma buğdayın hipertansiyon hastaları için de uygun bir besin olduğu savunulabilir. Ayrıca lifli yapısı sayesinde dövme veya yarma buğdayın hipertansiyon hastaları için faydalı bir besin olacağını da belirtmeden geçmeyelim.
Yarma nedir, yarma buğdayın sağlık üzerindeki etkileri nelerdir sorularının yanıtlarını öğrendiğinize göre bu mükemmel tahıl ürünü ile yapabileceğiniz leziz tatlar hakkında da bilgi vermek isteriz. İşte yarma buğday ile yapılabilecek başlıca tarifler…
Aşure tatlısı, bildiğiniz üzere yarma buğday kullanılarak yapılıyor. Aşure tarifi için aşurelik buğday olarak da adlandırabileceğimiz yarma buğdaydan yalnızca 2 su bardağı kadar kullanmanız yeterli olacaktır.
Buna ek olarak 1 çay bardağı nohut, 1 çay bardağı kuru fasulye ve damak zevkinize göre 2 çay bardağı kuru kayısı, 2 çay bardağı kuru üzüm, 2 çay bardağı kuru incir gibi kuru meyvelerle de aşure tarifinizi zenginleştirebilirsiniz. Aşurenin üzerini süslemek için de toz ceviz, nar gibi alternatifler kullanabilirsiniz.
Geleneksel aşure tarifi ve aşurenin tarihi hakkında bilgi sahibi olmak için ise buraya tıklamanız yeterli olacaktır.
Ülkemizde pek çok yörede özel günler için hazırlanan keşkek yemeği de yarma buğday kullanılarak yapılmaktadır. 1 kg aşurelik buğday (yarma buğday) ile hazırlayabileceğiniz keşkek için gereken diğer malzemeler ise 1 su bardağı nohut, 800 g tavuk eti veya kırmızı et, tuz ve tereyağlı salçalı sos.
Mis gibi kokusuyla iştahları kabartan keşkek lezzeti için ilk olarak etleri haşlayın ve bir gece önceden ısladığınız nohut ile yarma buğdayı ve tuzu da ete ilave edip üzerlerini 10 cm geçecek kadar su ekleyin.
Buğdaylar iyice lapa olana kadar pişirdiğiniz keşkeği tahta bir kaşık yardımıyla iyice ezdikten sonra servis tabağına alabilirsiniz. Üzerine tereyağlı ve salçalı sosu da gezdirdikten sonra keşkek tarifinizi afiyetle tüketebilirsiniz.
Nohuttan elde edilen leblebi çeşitleri ile ilgili bilgi edinmek için de buraya tıklamanızı öneririz.
Önceki yazıSonraki yazı
Buğdayın en dış kısmını oluşturan kabuğuna buğday kepeği denir. Yıkanmış ve kurutulmuş buğdaylar değirmende öğütülürken buğdaydan ayrılan bu kabuklu kısım da en az buğday unu kadar sağlıklı ve değerli bir besindir.
Buğday kepeğinde buğdayın kendisine göre çok daha fazla lif bulunur. Buğday kepeği özellikle B grubu vitaminleri açısından çok zengindir. Yüksek oranlarda tiamin, riboflavin, niasin ve folat içerir.
Buğday kepeğinin zengin B grubu vitamin içeriğinin detaylarına bir göz atalım. Her şeyden önce tiamin, diğer B grubu vitaminlerle birlikte vücudun, özellikle beynin, enerji üretiminde gerekli bir vitamindir. B vitaminleri aynı zamanda kan hücrelerinin oluşumu ve sağlıklı bir dolaşım sistemi için gerekli olan hidroklorik asidin üretiminde rol oynarlar.
Yetersiz B1 vitamini alımı yorgunluk, depresyon, gözlerde güçsüzlük, zihin bulanıklığı ve fiziksel koordinasyonda bozukluğa sebep olur. Ayrıca iştah dengesizliği, sindirim bozukluğu, kabızlık, yorgunluk, baş ağrısı, sinir ve dolaşım sistemi hastalıkları, kas krampları, ödem gibi sorunlara da yol açabilir. Şimdi gelelim buğday kepeğinin diğer faydalarına:
Yapılan araştırmalarda diyetin posa içeriği ile bazı hastalıkların oluşum sıklığı arasında da ilişkiler kurulmuştur. Buğdayın kepek bölümünün mide, bağırsak ve kolon kanserinin görülme riskini azalttığını ortaya koymuştur. Örneğin, az posalı diyet alan batı toplumlarında kalın bağırsak hastalıkları, kolit ve kanser, fazla posalı diyetle beslenen Afrika toplumlarından daha sık görülmektedir.
Önemini lifli gıdalar başlıklı makalemizde detaylandırdığımız diyet posası için değişik yaş ve özel durumlara yönelik tüketim standartları henüz belirlenmemiş olsa da, son literatürlerde kadınlarda 30, erkeklerde 38 gram posa alımı uygun görülmektedir. Gerekli miktarı almak için makarna tüketeceğiniz zaman tercihinizi kepekli makarnadan, ekmek tüketeceğiniz zaman ise tercihinizi kepekli ekmekten yana kullanmak akıllıca olacaktır. En sağlıklı ekmek de tabii ki kepeği ve ruşeymi içinde, en az işlenmiş buğdaydan elde edilir.
Fazla miktarda tüketilen buğday kepeği kalsiyum, demir, çinko gibi bazı minerallere bağlanarak bunların da vücuttan atılmalarına yol açabilir. Bu nedenle tüketim miktarına dikkat etmek gerekir.
Dyt. Mine Bilge Sefacı