canan karatay prensipleri / Canan Karatay: Bunu yiyen 95 yaşına kadar yaşar

Canan Karatay Prensipleri

canan karatay prensipleri

Canan Karatay Diyeti Yemek Seçimi ve Pişirme Teknikleri

  • Hazırlanan yemeklerde kesinlikle un ile hazırlanan terbiyeler kullanılmamalıdır.

  • Yemekler altı kısık ocakta uzun sürede pişirilmelidir. Kuru soğan ya da biber gibi sebzeler yağda kavrulmadan direkt tencereye diğer malzemeler ile atılarak pişirilmelidir.

  • Yemekleri pişirmek için cam, emaye, çelik, fırın tepsisi ya da emaye kaplı döküm tencereler tercih edilmelidir. Alüminyum, teflon, fırın poşeti ya da mikro dalga pişirme yöntemlerinden kaçınılmalıdır.

  • Mikser ya da blender tarzı el aletleri yemeğin işlem görmesine neden olabileceğinden mümkün olduğunca kullanılmamalıdır. Bu tür el aletleri sebzelerde bulunan liflerin yok olmasını sağlayarak yemeği sağlıksız bir hale dönüştüreceği için karıştırma işlemleri daha çok tahta kaşık ya da el çırpıcıları ile yapılmalıdır.

  • Pişirilen yemeklerde sızma zeytinyağı, inek, koyun ya da keçi sütünden elde edilmiş tereyağı veya kuyruk yağları kullanılmalıdır. Tereyağı ev ortamında hazırlanarak yemekler için gönül rahatlığı ile kullanılabilir.

  • Özellikle kızartma ve sıcak yemeklerde soya, ayçiçeği ya da kanola yağları asla kullanılmamalıdır. Bu yağlar ısıya maruz kaldığında doğallıklarını kaybederek trans yağ özelliğini alır. Trans yağlar vücut için oldukça zararlıdır. Karaciğer yağlanması gibi ciddi sağlık problemlerine yol açabilirler.

  • Margarin şekline dönüştürülmüş sıvı yağlarda da oldukça fazla oranda trans yağa dönüşüm olacağından margarin kullanımından da kesinlikle uzak durulmalıdır.

  • Et, balık gibi ürünlerin kızartılması kesinlikle kızgın yağda yapılmamalıdır. Bu tür ürünler için ızgara tekniği kullanılmalıdır. Şayet kızartma yapılacaksa da çok kısık ocakta, çok az bir sıvıyağ ile kızartılmalıdır.

  • Izgara yöntemi kullanılacaksa ürünlerin yanmasına izin verilmemelidir. Ayrıca odun ve kömür isine maruz bırakılmamalıdır.

  • Yemekler için buğulama yöntemi oldukça sağlıklı bir seçim olacaktır.

  • Yemeklere pişirme esnasında eklenen su miktarı oldukça sınırlı tutulmalıdır. Bu sayede yemeklerin besin değeri yok olmaz ve yemekler daha lezzetli olur.

  • Yemeklerin besin değerini koruması ve daha sağlıklı olması için pişirme işlemi günlük gerçekleştirilmelidir. Yemeği birkaç günlük hazırlayarak devamlı ısıya maruz bırakmak oldukça tehlikeli bir davranıştır.

  • Yemeklerde kullanılan tuz miktarı oldukça az olmalıdır. Kaya tuzu ya da deniz tuzu kullanılmalıdır.

  • Yemeklere salça ilave edilecekse ev yapımı salçalar tercih edilmelidir. Katkı ve koruyucu madde içeren salçalar kullanılmamalıdır.

  • Mayonez ya da ketçap tarzı soslar yemeklere lezzet katmak için asla kullanılmamalıdır. Yemekler için kullanılacak soslar evde hazırlanmalıdır.

  • Yemek pişirildikten sonra lezzet katmak için tercihe göre baharat ilavesi yapılabilir.

  • Taze balık oldukça sağlıklı bir seçimdir. Ancak konserve balıklardan kaçınılmalıdır.

  • Limon oldukça sağlıklı bir meyvedir. Bu nedenle salata, çorba, yemeklerde suyu kullanılabilir. Limon asitli bir içeriğe sahip olduğu için yemeklerin midede daha fazla kalmasına yol açabilir. Kullanılan limonun organik olmasına dikkat edilmelidir. Limon her zaman taze sıkılarak kullanılmalıdır.

  • Keten tohumu çok fazla olmamak kaydı ile azar azar yemek ya da yoğurt gibi gıdaların içine eklenerek kullanılabilir. Keten tohumu kabızlık için kullanılabileceği gibi aşırı tüketimlerde ishal yapabilir. Bu nedenle bilinçli tüketilmelidir.

  • Yemeklerin yanında ekmek, pirinç pilavı ya da makarna gibi gıdalar asla tüketilmemelidir.

  • Çay, kahve gibi içeceklere kesinlikle tatlandırıcı ilave edilmemelidir.

  • Ceviz, badem ve fındık gibi yemişler mutfaklardan eksik edilmemelidir. Fakat bu tür yemişlerin kavrulmamış olanları tüketilmelidir.

  • Canan Karatay: Bunu yiyen 95 yaşına kadar yaşar

    Rize’de öğrencilerle buluşan İç Hastalıkları ve Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Canan Karatay, sağlıklı beslenme konusunda önerilerde bulundu. “Kendine iyi bak” konulu söyleşi programında çay ve fındığın insan sağlığı ve beslenmesi için yararlı olduğunu kaydeden Karatay, "Bol bol şekersiz çay için, fındık yiyin" dedi.

    "Bol çay için, hamsiyi kızartmayın"

    Yaz aylarının yaklaştığını ve sağlıklı beslenmenin günümüzde daha bir önemli olduğunu kaydeden Prof. Dr. Karatay, öğrencilere beslenirken nelere dikkat edilmesi gerektiği konusunda açıklamalar yaptı.

    Karadeniz’in milli yemeği hamsiye de değinmeden geçmeyen Karatay şu önerilerde bulundu:

    "Karadeniz insanı bol bol hamsi yiyor ama hamsiyi kızartmamalısınız. 'Kızartmayın' deyince bana kızıyorlar ama kızartınca sağlık için tehlikeli oluyor. Kızartma kanserojendir, tehlikedir. Hamsinin her tür yemeğini yiyebilirsiniz. Öte yandan, köy tereyağı sabah akşam yiyebilirsiniz. Sabah akşam eritip içebilirsiniz. Fındık, çay çok önemli. Bol bol fındık tüketip, çay içebilirsiniz. Fındık, fıstık çıtır çıtır, hem kan yapar, hem ısıtır. Fındık doğanın hem mineral, vitamin, karbonhidrat, omega3 deposudur. Bunun yanında çay da çok önemli. Bol bol çay içeceksiniz. Şekersiz olmak kaydıyla Bol bol çay içebilirsiniz. Çay dinç tutar. En güçlü antioksidan vardır içerisinde. Onun için bol bol içmenizde fayda vardır. Çay da kahve de öneriyorum" dedi.

    “Kuyruk yağı içip uzun yaşıyorlardı”

    Yıllardır bilinen veya yapmayın denilen bazı şeylerin aksine bütün Anadolu´da sabah öğlen kavurma yeme kültürünün olduğunu hatırlatan Karatay, "Kavurmayı yağı ile beraber yemelisiniz. Kuyruk yağı ile birlikte yenmeli. O zaman dinç olur, dağlara çıkar inersiniz” diye konuştu. Yumurta sarısı ile beraber bol köy yağı ile yenmesi gerektiğini belirten Karatay şöyle konuştu:

    “Beraber yenecek. Kavurma da kuyruk yağı ile beraber yenecek. Bu Anadolu´da adettir, kuyruk yağını eritip içerler ve de yaşına kadar yaşarlar. 'Yağ dokunuyor kalp hastalığı yapıyor' deniyor. Hangi yağ? Trans yağlar ya da margarin dediğimiz yağlar tehlikelidir. Yoksa senelerdir asırlardır yediğimiz köy tereyağları neden tehlikeli olsun. Evvel yoktu, rivayet yeni çıktı."


    Canan Karatay Başbakan hakkında konuştu

    Prof. Dr. Canan Karatay, yeni kaleme aldığı "Anne Adayları ve Hamileler İçin Karatay Diyeti" adlı kitabını tanıtmak amacıyla basın toplantısı düzenledi.
    Tanıtımın ardından gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtlayan Karatay, Sağlık Bakanlığı'nın özellikle diyetisyenlere getireceği yayın iznini içeren sertifika programını değerlendirdi.

    Sözlerine İslam halifelerinden Hz. Ömer'den bir kıssayı hisseyi aktararak başlayan Canan Karatay, "Hz. Ömer diyor ki, 'Bir insanın şöhretine ve görünüşüne aldanma. Namaz ve niyazına bakma. Aklına ve doğruluğuna bak.' Hz. Ömer'in sözü. Şimdi bana diyorlar ki 'Karatay çıktı, emekli oldu, bir kitap yazdı, meşhur olmak istiyor. İşte televizyon televizyon dolaşıyor. Televizyon gülü oldu' diyorlar vesaire. Tabi herkes fikrini ifade etmekte haklı. Ben Tıp Fakültesine yılında girdim. Ve o zamandan beri her yaz tatilinde denize gitmedim, yazlığa gitmedim, köylere gittim ve köylerde hasta baktım" diye konuştu

    "Tabii ki karar alırlarsa uygulanabilir"

    Karatay, Sağlık Bakanlığı'nın televizyon ekranına çıkacak olan uzman hekim ve doktorlara getirilecek olan sertifika zorunluluğuna ilişkin "Sağlık bakanlığı ne istiyorsa tabi ki yapabilir. Ben ona karışmıyorum. Bekleyip göreceğiz. Tabi ki karar alırlarsa uygulanabilir. Benim onların düşüncesine saygım var. Ama şeker yüklemesinde hamile olmasa dahi insanlar bayılıyor. Ben annelerin ve çocukların bayılmasına karşıyım. Özellikle gebelerin bayılmasına karşıyım. Çünkü çok büyük zararları oluyor. Şeker hastalığı yani gebelik şekeri dediğimiz gebelik şekeri ciddi bir rahatsızlık, ciddi bir hastalıktır. Onun için önlem almamız lazım diye düşünüyorum. Ayrıca gebelik şekerinin tanısının konulabilmesi için çok daha kolay yollar varken niçin o yapılıyor diye ona itiraz ediyorum. Tabi bakanlığın kendi tutumudur" dedi.

    "Bakanlığın çıkaracağı bir kural varsa bekleyip gereceğiz"

    Karatay, "Fakat mesela; annenin ileri derece de kilo almasını önlemek yeterlidir. Bu başka ülkelerde de uygulanıyor. Annenin rutin olarak günlük açlık ve tokluk seviyesinin takibi yapılması gerekiyor. Şeker yüklemesinin ayrıca tam kesin teşhisinin olmadığı da söyleniyor. Bakanlıkta bunu söylüyor. Kesin bunun teşhisi yoktur diye halbuki şeker hastası olmadan da annelere şeker teşhisi konulabiliyor bu testle. Ve yapılan araştırmalarda bunu gösterdi ki şeker hastası olmayan annelere sen şeker hastasısın denilerek onları strese sokuyorlar. Onun için buda tartışmalı bir hale geldi. Bakanlığın çıkaracağı bir kural varsa bekleyip gereceğiz. Karar ne ise ona uyarız" şeklinde konuştu.

    "Yasak ekrana gelebilir. Yalnız ben susmam" 

    Bir gazetecinin 'Konuşma yasağı gelirse ne olacak' şeklindeki soru üzerine Karatay, "Konuşma yasağı getirilirse bana hiçbir şey olmayacak; sizlere bir şeyler olacak. Ben konuşmaya devam ederim" diyerek yanıtladı
    "Yasak ekrana gelebilir. Yalnız ben susmam" diyen Canan Karatay, "Ben ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarım. Hangi dernek beni durduracakmış şaşarım" şeklindeki esprili sözleri katılımcıları güldürdü.

    "Ben bir profesörüm, profesörü hiç kimse susturamaz"

    Profesörü kimsenin susturamayacağını belirten Karatay, "Ben bir profesörüm, profesörü hiç kimse susturamaz. Profesör olabilmek için birçok imtihanlardan geçmişim, ama çıkıp da şu okulda konuşamazsın diyemezler. Ben okullara çok gidiyorum ve öğrencilere o kadar çok faydalı oluyor ki hedefim o benim. Yani halk sağlığı için konuşuyorum" dedi.

    "Başbakana Karatay prensipleri uygulanıyor"

    Başbakan Ahmet Davutoğlu'na 'Karatay Prensipleri'nin uygulandığını ifade eden Karatay, "Başbakanımız yakışıklı, şık, genç, dinç, gayet sağlıklı gözüküyor. Karatay Prensipleri uygulanıyor. Her şeyi doğal yiyor, 'Pakete girmiş hiçbir şeyi yemiyorum' diyor. Doktoru da 'Marketten de hiçbir şey almıyor' diyor. Ben bunu söylüyorum, ben yanlış bir şey söylemiyorum" ifadesini kullandı.

    Canan Karatay caps'leri 

    nest...

    oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır