Doktorlar, hastalarının rahatsızlıklarını doğru bir şekilde tespit edebilmek için bu testlerin yapılmasına ihtiyaç duyarlar. Crp testi de ihtiyaç duyulan testlerden biridir
Crp Nedir?
Cpr'nin açılımı C-Reaktif Protein'dir. Basit bir kan tahlili olarak vücuttaki yaygın iltihabı ve bunun şiddetini ölçmektedir. Crp testini, açlık ve tokluk durumları etkilememektedir. Herhangi bir zamanda yapılabilen bir testtir.
Crp Kaç Olmalı?
Yeni doğanlarda Crp düşüktür. Ancak bu değerler bir kaç gün sonra yükselir ve erişkin değerlerine ulaşır. Sağlıklı bireylerde Serum Crp düzeyi ortalaması mg/ L'dir. Yaşlanma ile birlikte Crp ortalama değeri mg/L'ye çıkabilir.
Sağlıklı kişilerin %90' ında Crp düzeyi mg/L'nin altında seyreder. mg/L üzerindeki Crp değerlerinin normal olmadığı hastalık belirtisi olduğu tıbben düşünülmektedir. Crp'nin sağlıklı bir bünyede beklenen normal değer aralığı litrede ,5 miligram arasındadır.
Yüksekliği ve Düşüklüğü Nedenleri
Kalp ve damarlara ilişkin sorunlar Crp yükseliğine neden olabilmektedir. Litrede 1 miligramdan az olan Crp düşük riske işaret eder. Litrede miligram arası olan Crp orta seviyeli risk; litrede 3 miligramdan fazla olan Crp yüksek riski ifade etmektedir. Litrede 10 miligramdan yüksek olan Crp, kalp krizi veya damar içi pıhtı sonrası felç gibi ani gelişen bir kalp sorununun varlığını gösterebilir. Yanıklar, darbe almak, yaralanmalar, enfeksiyonlar, iltihaplı eklem sorunları ve kötü huylu tümörler Crp yükseliğine yol açmaktadırlar.
Bunlara ek olarak göğüs, akciğer ve sindirim sisteminde ortaya çıkan kanserler Crp yüksekliğinin nedenleri arasında yer almaktadır. Ayrıca sigara dumanına maruz kalmak, çok hareketsiz kalmak, çevresel toksinlere maruz bulunmak, aşırı miktarda duygusal ve fiziksel stres altında olmak Crp yüksekliğine sebep olan diğer nedenler olarak ortaya çıkar.
Cerrahi müdahale sonrası hormon terapileri, doku ölümleri, organ nakillerinde organın vücuda uyum sağlayamaması ve doku yaralanmalarının Crp'yi yükselttiği araştırmalar ile meydana çıkmıştır.
CRP yüksekliği ayrıca, kalp atardamarlarında iltihaplanma olduğunu da gösterebilir. Bu durum ise kalp krizi riskinin daha yüksek olduğu anlamına gelebilmektedir.
Crp Düşüklüğü Nedenleri
Crp'nin düşük değerde olması vücutta kanser ve iltihap olmadığını gösterir ya da teşhisi konulan bir hastalığın tedavi edildiğini gösterir. Kullanılan bazı ilaçlarla da, kanda CRP düşüklüğü oluşturabilir.
Crp düşüklüğü genel olarak olumlu bir durumu işaret etmektedir.
Karaciğerde üretilen bir proteine CRP (C-reaktif protein) denir. Yüksek CRP seviyesi kandaki iltihap belirtecidir. Enfeksiyondan kansere birçok hastalık, CRP seviyesinin yükselmesine neden olabilir.
Kan değerlerindeki yüksek CRP seviyesi vücutta iltihabi reaksiyon veya bir enfeksiyon olduğuna işarettir. Ayrıca, kalp atardamarlarında iltihaplanma olduğunu gösterebilir ve bu da kalp krizi riskinin daha yüksek olduğu anlamına gelebilir. CRP seviyelerinin azalmasının da iltihabi reaksiyonun veya enfeksiyonun azalmaya başladığına işaret ettiğini söylemek mümkündür.
Laboratuvarda kan örneği alınarak CRP değeri ölçülür. CRP testi yapılan ortalama sağlıklı bir kişide CRP seviyesinin mg/L’nin altında olması beklenir. Normal değerler deneyin yapıldığı laboratuvardan laboratuvara farklılık gösterebilir.
CRP değerinin düşmesi için altta yatan hastalığın teşhis edilmesi ve tedavi planlaması yapılması gerekir. Altta yatan hastalık tedavi edildiğinde CRP değeri de tedaviye cevap olarak düşer. CRP değerini düşürmeye yönelik bir ilaç tedavisi yoktur.
Ancak belirgin hastalıkların tedavi edilmesi dışında yaşam alışkanlıklarını değiştirerek kalp damar ve diyabet gibi bir çok hastalığı önlemek mümkündür. Belirtilen tedbirleri uygulamak sadece CRP değerinin düşürülmesi değil sağlığı korumaya yöneliktir. Bu tedbirlerden bazıları şu şekildedir;
Sağlık kuruluşlarında hastaların tedavi edilebilmesi adına öncelikle hastalığın teşhis edilmesine yönelik belirli tetkikler yürütülür. Hastalıkların tanı ve takibinde oldukça değerli veriler sunan bu tetkikler arasında kanda çalışılan bazı parametrelerin önemi büyüktür. Özellikle enfeksiyon ve romatolojik hastalıkların tanı ve takibinde kullanılan bu kan tetkiklerinden biri CRP düzeyidir.
C-reaktif protein veya kısaca CRP, vücudun çeşitli hastalıklara iltihabi reaksiyon gösterdiği zamanlarda hücrelerce üretilerek kana salgılanan ve çeşitli biyokimyasal görevler üstlenen bir proteindir. Sağlıklı bir vücudun herhangi bir bölgesinde, vücut için yabancı olarak algılanan her türlü mikroorganizmaya, maddeye veya hücreye karşı vücudun bağışıklık sistemi harekete geçer. Tehdit olarak algılanan etkeni ortadan kaldırmak üzere iltihabi reaksiyon başlatır.
İltihabi reaksiyon gerçekleşirken bağışıklık hücrelerinin fonksiyonlarını desteklemek ve dokuların iç bölgesine daha rahat nüfuz ederek daha etkili şekilde tehditleri uzaklaştırmalarını sağlamak üzere belirli maddelerin üretimi artırılır veya azaltılır. Bu maddeler tıpta “akut faz reaktanları” olarak bilinir. İltihaplanma esnasında miktarı artanlar pozitif akut faz reaktanı olarak adlandırılırken salgılanması azalanlara ise negatif akut faz reaktanları denir. CRP, pozitif akut faz reaktanlarının başında gelir.
CRP molekülü, vücuda tehdit olan mikroorganizmaların hücre yüzeylerine tutunarak antikorların ve bağışıklıkta etkili olan kompleman adlı proteinlerin zararlı patojenlere daha güçlü tutunmasını ve vücuttan uzaklaştırılmasını sağlar. Klinikte ise CRP düzeyine göre hastalarda iltihaplanma olup olmadığı veya varsa ne şiddette gerçekleştiği tespit edilebilir. Yine tedavi alan hastalarda tedaviye yanıt verip vermediğine CRP düzeyine bakılarak karar verilebilir.
Sağlıklı bir kişide CRP düzeyi 0 – 10 mg/L olarak kabul edilir. Bu doğrultuda 10 mg/L’nin üzerinde hesaplanan durumlarda CRP yüksekliğinden söz edilir. Bununla birlikte CRP düzeyi altta yatan hastalık şiddeti ile orantılı olduğu ve çok çeşitli koşullarda CRP yüksekliği meydana gelebileceği için tespit edilen tüm CRP yükseklikleri ciddi sağlık sorunu anlamı taşımaz. Bu nedenle tetkik sonucunun uzman bir hekim tarafından değerlendirilmesi önem teşkil eder.
Aşağıdaki sağlık koşullarında CRP yüksekliği meydana gelebilir:
Her türlü enfeksiyonda CRP düzeyi yüksek çıkabilir. Tespit edilen CRP düzeyine göre altta yatan enfeksiyonun şiddeti paralellik gösterir. Bu bakımdan sepsis veya apse gibi ciddi enfeksiyon durumlarında daha yüksek CRP düzeyleri beklenirken, soğuk algınlığı veya basit virüs enfeksiyonlarında CRP düzeyi daha düşük bulunur.
Lupus, eklem romatizması, iltihaplı bağırsak hastalıkları veya oto-immün hastalıkların seyrinde CRP düzeyi yükselir. Yine CRP seviyesine göre hastalığın seyri takip edilebilir veya alevlenmeler tespit edilebilir.
Vücudun uğradığı her türlü fiziksel travmada, dokuların iyileşme süreci boyunca iltihabi reaksiyon gelişir ve CRP düzeyi artar.
Her türlü cerrahi veya girişimsel tedavi yöntemi sonrası CRP düzeyi önemli ölçüde artar. Bununla birlikte tedavi sonrası takipte CRP düzeyinde ciddi bir yükseliş yaşanması cerrahi sonrası gelişen ikincil bir sağlık sorunu açısından anlamlıdır.
Vücutta gelişen tümör hücreleri ile mücadelede iltihaplanma gelişmesi sebebiyle kanser hastalığında CRP yüksekliği tespit edilebilir.
Kalp-damar hastalıkları, diyabet, obezite, astım gibi kronik hastalıkların seyrinde vücudun fizyolojik mekanizmalarındaki bozulmalar nedeniyle kronik iltihabi reaksiyonlar gelişebilir ve CRP artabilir.
Bunların dışında yapılan çalışmalar uzun dönemde yüksek seyreden CRP düzeylerinin kalp damarlarında hasara yol açarak kalp krizi gibi kalp-damar hastalıklarının gelişme riskini artırdığını göstermiştir. Buna yönelik olarak yüksek hassasiyetli (high sensitive) CRP testi (hs-CRP) adı verilen, kanda daha az miktarda bulunan CRP düzeylerinin ölçülmesine imkan veren yeni bir kan tetkiki tanımlanmıştır. Bu tetkik ile hastalardaki kalp-damar hastalığı riski tespit edilebilir:
CRP düzeyi tek başında herhangi bir hastalık açısından tanı koydurmaz. Bununla birlikte, vücutta gelişen iltihabi reaksiyon hakkında bilgi veren değerli bir test olması sebebiyle, diğer tetkiklerle birlikte belirli hastalıklar açısından uyarıcı olabilmektedir. Bu doğrultuda CRP yüksekliği tespit edilen hastalarda enfeksiyon veya romatolojik (romatizmal) hastalıklara yönelik ek tetkiklere başvurulması gerekebilir. Tedavi alan veya hastanede takip edilen hastalarda tedaviye yanıtın değerlendirilmesi veya ek sağlık sorunlarının tespit edilebilmesi adına aralıklı CRP düzeylerinin takibi gerekebilir.
CRP yüksekliği enfeksiyon hastalıklarına bağlı geliştiği zamanlarda tedavide, etken organizmaya karşı etkili olan antibiyotikler kullanılır. Romatolojik hastalıklarda ise soruna direkt etki eden anti-inflamatuar ilaçlar tercih edilir. Cerrahi veya girişimsel tedavi gerektiren problemlerle ilgili müdahale sonrasında yara iyileşmesini desteklemek ve iltihaplanmanın önüne geçmek için aralıklı pansuman ile destek tedavilerin uygulanması ve anti-inflamatuar tedbirlerin alınması yararlıdır. Uzun dönemde CRP yüksekliği tespit edilen hastalarda kalp-damar hastalığı riskinin yükselmesi nedeniyle; kalp için dengeli ve sağlıklı beslenme alışkanlığının kazanılması, kilo verilmesi, sigara ve alkol tüketilmemesi, düzenli egzersiz yapılması gibi yaşam tarzı değişiklikleri tavsiye edilir.
Bebeklerde CRP Yüksekliğinin Nedenleri Nelerdir?
Genel anlamı ile iltihaplar ve enfeksiyon üzerinden ortaya çıkan CRP yüksekliğini tetikleyen, pek çok farklı unsur vardır.
Alt solunum yollarında ortaya çıkan enfeksiyonlar
İdrar yollarında bulunan enfeksiyon sorunu
Üst solunum yollarında meydana gelen enfeksiyonlar
Beyin zarında meydana gelen iltihaplanmalar
Lenf düğümlerinin bakteri nedeni ile iltihap kapması
Eklemlerde ortaya çıkan iltihaplar
Kan damarlarında meydana gelen iltihaplanma
Damar içi duvar kalınlaşması ya da kalp hastalıkları
Crohn ya da ülseratif kolit gibi çeşitli sindirim sistemi sorunları
Zatürre gibi farklı hastalıkların üzerinden yaşanan enfeksiyon
Tüm bu ve benzeri pek çok değişik nedenden dolayı bebeklerde CRP yüksekliği de meydana gelir. Ele alınan test ile sonucunda topuk kanı alınarak teşhis yapılır. Bu sayede hastalığın temeline bağlı olarak farklı tedavi yöntemleri de uzman doktor kontrolü altında ele alınır.
Çocuklarda CRP Nasıl Düşürülür?
CRP (C-reaktif protein) sözü edilen hastalıklar bakımından bir belirteçtir. CRP değerinin düşmesi için bu sorunun altında yatan tedavinin de planlanması gerekir. Altında yatan hastalık tedavi edildiği zaman CRP değeri de tedaviye yanıt vererek düşer. Doğrudan CRP değerini düşürmek için kullanılan bir ilaç tedavisi yoktur.
Belirgin hastalık hallerinin dışında yaşam alışkanlıklarında bazı önemli değişiklikler yaparak diyabet riskini ve kalp damar hastalıkları azaltmak da mümkündür. Diyabet ve kalp damar hastalıkları CRP değerinin yükselmesine yol açar. Bu hastalıklara önlem olarak da yaşam alışkanlıklarımızda değişiklik yaptığımız zaman dolaylı olarak CRP değerinin düşmesini de sağlayabilirsiniz. Bu alınan tedbirler ise, sadece CRP ile ilgili değil aynı zamanda genel sağlığı korumak için alınan tedbirlerdir.
CRP Değerinin Düşürülmesi için Dikkat Edilmesi Gerekenler
Sigarayı bırakmak ve olabildiğince sigara dumanından uzak durmak
Alkol tüketimi sırasında aşırıya kaçmamak
Tereyağı, margarin ve iç yağı yerine zeytinyağı gibi bitkisel sıvı yağlarla hazırlanmış olan gıdaları tercih etmek
Doymuş yağlardan ve yüksek kalorili gıdalardan kaçınmak
Süt, yoğurt ve peynir gibi süt ürünlerinin yağsız olanlarını ya da yarım yağlı olanlarını tercih etme
Kırmızı et tüketimini haftada yaklaşık 1 - 2 porsiyon ile sınırlandırmak, kırmızı et yerine daha çok tavuk ya da balık eti tercih etmek
İşlenmiş gıdalardan olabildiğince uzak durmak