Cümbür cemaat ifadesi, (belki cümbüş sözcüğünden kontaminasyon yoluyla) cumhur cemaat deyiminden bozunmuştur.
Bu kelimeye benzer bazı kelimelere göz atın; cümle, cümle âlem, cümle bilgisi, cümle kapısı, cümlecik, cümlecik, cümlesi, cümleten
Veya Cümle kelimesi hakkında ayrıntılı bir arama başlatmak için buraya tıklayın.
Rastgele kelime göster
İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.
Cümle: Sözcüklerin yan yana gelerek bir duyguyu, bir düşünceyi, bir isteği, bir işi, kısacası bir yargıyı tam olarak anlatabilir duruma gelmiş biçimine cümle denir.
Burada, cümlenin anlam yönü aşağıda belirtilen başlıklar altında ele alınıp açıklamalarla ve örnek sorularla üzerinde durulacaktır.
ÖZNEL ANLATIM
Doğruluğu ya da yanlışlığı kişiden kişiye değişen, doğruluğu tartışılan düşüncelerin anlatıldığı yargılara öznel yargı denir. Bu yargıların kullanıldığı anlatıma da öznel (subjektif) anlatımdenir. Bu cümlelerde (yargılarda) bence ifadesi vardır.
* İzmir, tarihi ve doğal güzellikleriyle eşsiz bir şehrimizdir.
* Şair söyleyiş güzelliğiyle türkü tadında bir şiir sunuyor bize.
* Konferansa katılanların saçma sapan fikirleri beni iyice sıkmıştı.
* Yazar, sürükleyici anlatımı ve ilginç betimlemeleriyle okuyucuyu olayın içinde yaşatıyor.
* Çatık kaşları, yaralı yüzüyle insanı ürküten bir havası vardı.
Örnek Soru-1
(I) Cevdet Kudret, denemelerini topladığı kitabına “Kalemin Ucu” adını vermiştir. (II) Kapak resmini çizen Ferruh Doğan, Cevdet Hoca’nın elindeki kalemi “ok” olarak yorumlamış. (III) Gerçekten Cevdet Kudret, kalemini, hedefi tam on ikiden vuran bir ok olarak kullanmıştır. (IV) O, bu eserinde sözü edilen okları, son otuz yılın edebiyat ve eğitim sorunlarına yöneltmiştir. (V) Bu oklar, yara açan oklar değil, aydınlanmayı sağlayan düşünce oklarıdır.
Yukarıda numaralanmış cümlelerin hangilerinde “öznelik” söz konusudur?
A) I. ve III. B) II. ve IV. C) III. ve IV. D) III. ve V. E) II. ve V.
Örnek Soru-2
Aşağıdaki cümlelerden hangisi, sözü söyleyenin kişisel düşüncesini içermemektedir?
A) Yazarın son romanı herkesçe ilgiyle okunacak bir nitelik taşıyor.
B) Dergi son sayısında Türk edebiyatının sorunlarına yer vermiş.
C) Sanat, insanın içindeki güzelliklerin dışa yansıtılmasıdır.
D) Özgün bir eserde hem bireysel hem de toplumsal konular anlatılır.
E) Bir şeyin şiir değeri kazanabilmesi için gerçeklerden uzaklaşması şart değildir.
NESNEL ANLATIM
Doğruluğu ya da yanlışlığı kişiden kişiye değişmeyen, deney ve gözleme dayanan tarafsız yargılara nesnel yargı denir. Bu yargıların kullanıldığı anlatıma da nesnel (objektif) anlatım denir. Nesnel yargılarda duygu ve izlenimlere yer verilmez.
Örnek Soru-1
3. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde “nesnel bir anlatım” söz konusudur?
A) Yazın, kamp için ormanlık yerler, sahiller tercih edilir.
B) Türkiyenin başkenti İstanbuldur.
C) Boğaziçi zamanla güzelliğinden çok şey kaybetti.
D) Yunus’un şiirinde insanın içini ısıtan bir sıcaklık vardır.
E) Halkın en büyük eğlence kaynağı, televizyondaki yarışmalardır.
Not: B şıkkında verilen bilgi yanlıştır; fakat cümlede nesnel anlatım vardır.
Örnek Soru-2
(I) Anadolu’nun değişik yerlerini gezen Faruk Nafiz, gözlemlerini çok başarılı bir biçimde dile getirir. (II) Şiirlerini okurken sanki kendinizi bir filmi izliyormuş gibi hissedersiniz. (III) Zaman zaman kağnıların tekerlek seslerini, kimi zaman da rüzgarın uğultusunu dinletir size. (IV) Halk onu belki de şiirde çok başarılı olduğu için sadece şiirleriyle tanır. (V) Ancak onun şiirlerinin yanı sıra tiyatro dalında yapıtları da vardır.
Numaralanmış cümlelerin hangisinde “nesnel” bir yargı söz konusudur?
A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.
KOŞULA (ŞARTA) BAĞLILIK
Bir olayın, durumun gerçekleşmesi için daha önceden olması gereken başka bir durumun varlığına koşulluk denir. Bu tip cümle anlamlarında hangi şartla? sorusunu temel cümleye sorduğumuzda gerçekleşmesi gereken koşulu bulabiliriz.
Örnek Soru-1
Aşağıdaki cümlelerden hangisinde “şart” anlamı yoktur?
A) Şöyle güzel bir çay demlesen de içsek
B) Oraya gidebilirim ama sizinle.
C) Babasını çağırırsa olacakları düşün.
D) Onları evde bulabilirsiniz, dışarı çıkmadılarsa.
E) Çalışmalarını artırmadıkça başarılı olması mümkün değil.
Örnek Soru-2
(I) “Biçim” ile “öz” sorunu burada da karşımıza çıkıyor. (II) Bir konuyu, sözgelimi şiir tekniğini anlatırken ilkin biçim öğeleri üzerinde durmak yerinde olur. (III) Ama bu kadarı yeterli değil elbet de, boş bir kalıp olan bu biçimin içi herhangi bir öz ile doldurulmalıdır. (IV) Bir eser, biçim ile öz kaynaşmadıkça sanat değeri taşımaz. (V) İçinde öz bulunmayan bir biçim nasıl boş bir kalıp olmaktan ileriye geçemezse biçime bağlanmayan herhangi bir öz de sanat dışı bir kavramdır.
Numaralanmış cümlelerden hangisi, koşul anlamı içermektedir?
A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.
Örnek Soru-3
(I) Bir öğrenci grubu, yapmak istedikleri araştırmayla ilgili düşüncelerini açıkladıklarında farklı tepkilerle karşılaştılar. (II) Öğrencilerin düşüncelerini beğenenler olduğu kadar düşüncelerine birçok kusur bulanlar da oldu. (III) Öğrenciler, çalışmalarını yeniden düzenlediler ve ilgililere sundular. (IV) Çalışma konusuna yönelik eleştiri yine bitmemiş hatta çalışmayı destekleyenlerin bile sesini bastırmıştı. (V) Öğrenciler, sonunda “Bize güvenin. Düşüncelerimiz işe yaramazsa başka bir şey deneriz.” demek zorunda kaldılar.
Parçadaki numaralı cümlelerin hangisinde bir koşul bildirilmiştir?
A) I B) II C) III D) IV E) V
SEBEP-SONUÇ (NEDEN-SONUÇ) İLİŞKİSİ
Bu tür cümlelerde, yargılardan biri, diğerinin gerçekleşmesine neden olmaktadır. Bir de eylemin hangi gerekçeyle yapıldığını bildiren cümleler de neden sonuç ilişkisi vardır. Bu tür cümlelerde neden-sonuç bildiren eylemlerin her ikisi de yapılmış, tamamlanmış, bitmiştir. Bu tip yargıları bulmak için yükleme niçin? sorusu sorulabilir.
Salıncağın ipi kopunca çocuk yere düştü. cümlesinde çocuğun yere düşmesininin nedeni Salıncağın ipinin kopmasına bağlanmıştır.
Örnek Soru:
(I) Osmanlı dönemindeki Batılılaşma hareketi kent kültürünün de değişmesine neden olmuştur. (II) Saraydan başlayarak toplumun bütününe yansıyan yenilik düşüncesi, eski hayat tarzının değişmesinde etkili olur. (III) Özellikle İstanbul ve İstanbul halkı değişimden çok etkilenmiştir. (IV) Yerli ve yabancı sermayenin gösterdiği ilgi, değişik kültürlerin yaşandığı bir kent ortaya çıkarır. (IV) İstanbul’daki sosyal hayatının farklılaşması yazarların da dikkatini çeker.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde neden-sonuç ilgisi yoktur?
A) I B) II C) III D) IV E) V
AMAÇ-SONUÇ İLİŞKİSİ
Öznenin işi, hareketi gerçekleştirme amacı ve sonucu cümle içinde verilir. Bu tür cümlelerde için, diye, üzere, dolayı, ötürü, maksadıyla ifadeleri sıkça geçer. Bu ifadelerden bazıları sebep-sonuç bildiren cümlelerde de geçebilir. Amaç-sonuç cümlelerinde hangi amaçla? hangi maksatla? soruları sorulabilir.
DOĞRUDAN (DÜZ) ANLATIMLI CÜMLELER
Doğrudan anlatımlı cümlelerde herhangi bir konuda bir kişinin görüş ve düşünceleri hiçbir değişikliğe uğratılmadan verilir. Bu cümle genellikle tırnak içinde gösterilir.
DOLAYLI ANLATIMLI CÜMLELER
Bir kişinin sözünün söylendiği biçimde değil de, bazı değişiklikler yapılarak aktarıldığı cümlelerdir.
ÜSLUP VE İÇERİK (KONU) CÜMLESİ
Yazarın yapıtında neyi anlattığı konuya (içerik) girer; bu konuyu işlerken kullandığı sözcükler ve cümleler, dili kullanma biçimi/tarzı üsluba girer.
Ayrıca bkz. ⇒ Konu Nedir? Tema Nedir?
Üslup ile ilgili örnek sorular:
Örnek Soru-1
Aşağıdakilerden hangisinde yazarın üslubundan söz edilmektedir?
A) Ozansoy’un en takdir ettiğim yanı, sanata olan saygısı ve sevgisiydi.
B) Geçmiş değerlere bağlı olmakla birlikte yeniliğe de daima açık, usta bir şairdi o.
C) Şiirde de nesirde de kelimeleri israf etmekten kaçınır, sözü gereksiz yere uzatmazdı.
D) “Düşündüğüm Gibi” adlı düz yazıları; “Yakarış”, “Zaman Saati” ve öteki şiir kitaplarıyla bugün bile okunabilecek bir yazarımızdır.
E) Ozansoy ileride anılacak, ama sanatseverler tarafından ve yalnız sanatı için.
Örnek Soru-2
(I) Öykü, boyutu ne olursa olsun, doğaya ve insana özgün bir bakış, bir eleştiridir. (II) Yaşamımıza yeni anlamlar, yöntemler, yorumlar getiren bir yazın sanatıdır. (III) Bir insanın birkaç dakikası, koskoca bir olayın küçücük bir parçası, bir olaylar panoraması anlatılır öyküde. (IV) Bu arada yazar, öyküsünde kendi dünya görüşüne de yer verir. (V) Hepsinden önemlisi konuyu aktarırken kısa, çarpıcı ve inandırıcı bir söyleyişi yeğler.
Yukarıdaki numaralanmış cümlelerin hangisinde “üslup” la ilgili bir yargı vardır?
A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.
AŞAMALI DURUM BİLDİREN CÜMLELER
Bir olayın, durumun olumlu ya da olumsuz yönde giderek değiştiğini anlatan cümlelerdir.
KİNAYELİ ANLATIMLI CÜMLE
Bir gerçeği ortaya koymak amacıyla sözü imalı olarak tam karşıtı gelecek biçimde kullanmaktır. Atasözlerinde, özdeyişlerde ve deyimlerde kinaye yoğun olarak bulunur.
» ATASÖZÜ
Atasözü: Çok önceleri söylenmiş olup dilden dile, nesilden nesile geçerek günümüze kadar gelmiş, öğüt bildiren, atalarımızın hayat tecrübelerini yansıtan ve milletin ortak malı haline gelmiş olan sözlerdir.
Atasözlerin Özelliklerini Şöylece Özetleyebiliriz:
» ÖZDEYİŞ (VECİZE)
Özdeyişler, ünlü kişilerin, devlet adamlarının, sanatçıların söylemiş oldukları kısa fakat anlamca zengin olan sözlerdir.
» DEYİM
Bazen bir olay veya durumu ifade etmek için, o olay veya durumu birebir karşılayacak kelimeler kullanmayız da; çağrışım yaptıracak söz grupları kullanırız. Bunu da ifademize sanat ve akıcılık kazandırmak için yaparız.
Örneğin: Bir insanın telaşlı olduğunu anlatmak için telaşlıdır demeyiz de Etekleri tutuşmuş ifadesini kullanırız , ama herkes bu kişinin telaşlı olduğunu anlar.
Deyimlerin Özellikleri:
*Deyimler en az iki kelimeden oluşur. (Kalp kırmak)
Dikkat! Deyimlerle ilgili soruları çözebilmek için deyimlerin ifade ettikleri anlamları bilmemiz gerekir. Bu nedenle bazı atasözü ve deyimleri gözden geçirmek gerekir.
TANIMLAMA CÜMLESİ
Herhangi bir şeyin ne olduğunu anlatan Bu nedir? sorusuna cevap verebilen cümlelere tanım cümlesi diyoruz.
Kitap, size istediğiniz zaman ders vermeye hazır bir öğretmendir. cümlesinde kitap nedir? dediğimizde İstediğiniz zaman ders vermeye hazır bir öğretmendir. cevabını alabiliriz.
ÖN YARGI (PEŞİN HÜKÜM) CÜMLESİ
Bir olay veya kişiyle ilgili değişik sebeplerden dolayı önceden edindiğimiz olumlu veya olumsuz yargılardır. Kısaca özetlersek ön yargı, sonuçla ilgili önceden karar vermektir.
ÖNERİ (TAVSİYE) CÜMLESİ
Bir konudaki eksikliğin giderilmesi için teklif getirmeye öneri adı veriyoruz.
cümlesi bir öneri cümlesidir.
VARSAYIM CÜMLESİ
Bir durumun sonucunun ne olduğunu bilmeden onu kendimize göre bir sonuca bağlamaya varsayım diyoruz.
KARŞILAŞTIRMA CÜMLESİ
Karşılaştırma, aralarında anlamca ilgi (ilişki) olan iki kavramı benzerlik ya da zıtlık yönünden kıyaslamadır.
Sütten beyaz dişleri var. cümledeki dişlerin beyazlığı, sütün beyazlığıyla karşılaştırılmıştır.
BİRLİKTELİK (BERABERLİK) İLGİSİ İÇEREN YARGILAR
Bu ilgi, çeşitli edat ve bağlaçlarla (ile, ve) sağlanır.
DİĞER ANLAM İLGİLERİ İÇEREN YARGILAR (İstek, Karşılıklı Yapma, Beğenme vb.)
YORUM CÜMLESİ
Özneldir. Olay veya durumu bir görüşe göre değerlendirmedir.
cümlesinde bence ifadesi vardır. Bunun için öznel bir yargı yapılmıştır. Kısaca olay veya durum kişiye göre değerlendirilmiştir.
ÜSLÛP (BİÇEM) İLE İLGİLİ CÜMLELER
Üslup, sanatçının dili kullanma biçimi, anlatım şeklidir. Bir sanat eserinin nasıl oluşturulduğu ile ilgili bilgi içeren yargılardır. Her sanatçının kendine göre bir üslûbu vardır.
cümlesinde yazarın dili kullanma biçimine değinilmiştir.
Ayrıca bkz. ⇒ Üslup ve Çeşitleri
DEĞERLENDİRME CÜMLESİ
Herhangi bir durumun iyi ya da kötü yönlerini ortaya koymadır. Nesnel bir yargı söz konusudur.
cümlesinde nesnel bir yargı söz konusudur.
AYNI YA DA YAKIN ANLAMLI CÜMLELER
Bu konu başlığımızla ilgili olarak, bize sorulan sorularda farklı sayıdaki cümlelerin ifade ettiği, içerdiği anlamın benzeri veya hemen hemen aynısı istenir.
CÜMLE OLUŞTURMA
A) Karışık Olarak Verilen Sözcüklerle Cümle Kurma
Bu tür sorularda bir cümleyi oluşturan sözcükler karışık olarak verilir. Daha sonra bu sözcüklerle anlamlı veya kurallı bir cümle oluşturulması istenir, veya sözcüğün sırası sorulur.
Dikkat! Bu tip sorularda ilk işimiz; önce yüklemi bularak cümlenin sonuna getirmek sonra da sırasıyla öznenin bulunması ve tümleçlerin önem ve görevlerine göre cümlede uygun yerlere konmasıdır.
Örnek Soru:
1. çöp kutusuna
2. atmayı
3. öğrenebilseler
4. keşke
5. çöplerini
6. insanlar
Yukarıda karışık olarak verilen sözcüklerden anlamlı ve kurallı bir cümle oluşturulursa sıralama nasıl olur?
A)
B)
C)
D)
E)
B) Karışık Olarak Verilen Cümle Parçacıklarının Sıraya Konması
Bu tür sorularda cümleyi oluşturan tamlamalar ya da cümlecikler karışık halde verilir. Bizden istenen bu parçacıkları anlamlı ve kurallı bir cümle durumuna getirmektir. Şıklardan hareket ederek, yargı bildiren (yüklem) kelime grubunu sona yerleştirip sıralama yapabiliriz.
Örnek Soru-1
(I) eğitildikleri mesleklerde çalışmaları
(II) toplumun ihtiyaçları açısından eğitilmeleri
(III) ülkemizin kalkınması açısından bireylerin
(IV) kritik ve büyük önem taşımaktadır
(V) üretken ve verimli olmaları
Numaralı sözler, hangi sıralamayla anlamlı bir cümleye dönüşür?
A) II-III-I-V-IV
B) III-II-I-V-IV
C) I-III-II-IV-V
D) III-I-II-V-IV
E) III-I-V-II-IV
Örnek Soru-2
I. önceden düşünür
II. bütün araştırmacılar
III. duyurulması istenen bulgunun
IV. bilim dünyasında
V. duyurulmaya değer olup olmadığını
Numaralı sözler, hangi sıralamayla anlamlı bir cümleye dönüşür?
A) III-IV-V-II-I
B) IV- III- II- V-I
C) IV-III-V-II-I
D) II- IV -III- V -I
E) II-III-IV-V-I
C) Eksik Cümlenin Tamamlanması
Bu konuyla ilgili sorularda, boş bırakılan yerlerin cümlenin anlamı ve yapısına göre uygun kelimelerle tamamlanması istenmektedir. Böyle sorularda yapacağımız ilk iş, seçeneklerdeki sözcüklerin, cümledeki boşlukları en anlamlı ve kurallı şekilde tamamlanmasına dikkat etmektir. Bunun için de cümlede boş bırakılan yerlere söz dizimi kuralına uygunluk gösteren sözcükler konulmalıdır.
Kelimelerin çekim durumlarına, tamlamaları parçalamamaya, kelimenin anlam özelliğine dikkat edilmelidir ki cümle en anlamlı ve kurallı bir yapı kazansın.
Örnek Soru-1
Kimi ansiklopediler ve bilimsel kitaplar, kaynakların iyi ve anlatılanların doğru yüzünden büyük insanları harekete geçiren fikirlere yönelik bilgiler içermektedir.
Parçanın anlamlı bir bütün olması için boş bırakılan yerlere hangi sözcükler sırasıyla getirilmelidir?
A) saptanması anlaşılması etkili
B) bulunması aktarılması kalıcı
C) belirlenmesi kullanılması güçlü
D) araştırılması açıklanması yanlı
E) değerlendirilmemesi yorumlanmaması yanlış
Örnek Soru-2
Kapsamlı bir konu dağa benzer; Tırmandığında yalnızca seçtiğin tarafı, uzaktan baktığında sadece genel hatlarını ve tek bir yanını, üzerinden uçarsan üst kısımlarını görebilirsin.
Anlam bütünlüğünün sağlanması için boş bırakılan yere hangi cümle getirilmelidir?
A) kimse böyle bir konuyu araştırmak istemez.
B) küçük parçalara bölünmelidir.
C) zirveye ulaşmak için yol haritası gerekir.
D) tamamını görmeniz mümkün değildir.
E) tırmanırken attığınız her adım, sizi daha çok yorar.
Ayrıca bkz. ⇒ Benzer Konular