D Vitamini Eksikligi Kilo Aldirirmi
D vitamini eksikliği kilo vermeyi zorlaştırabilir
Uzman Diyetisyen Aysun İpek, D vitamini eksikliğinin kilo vermeyi zorlaştırabileceğini söyledi.
Kışın genelde kapalı ortamlarda durulduğunu belirten Diyetisten İpek, D vitamini eksikliği ile kilo problemleri arasındaki ilişki hakkında, "Kış mevsiminin yaklaşması ve havaların soğumasıyla birlikte, kapalı ortamlarda daha çok vakit geçirmeye başladık. Yaz dönemine oranla çok daha hareketsiz olabileceğimiz sonbahar, aslında hareketsizlik dışında metabolizmamızı yavaşlatarak ve kilo kaybı hızımızı düşürerek metabolik süreçte büyük rol oynamaktadır. Yapılan araştırmalarda D vitamini eksikliğinin, obezite ve fazla kilo ile yakından ilişkisi olduğu tespit edilmiştir. Bu yüzden D vitamini düzeylerinin tespit edilip destek sağlanması, zayıflamak isteyen ve obezite ile mücadele eden kişiler için çok önemlidir. D vitamini eksikliğinin nedenleri; yetersiz güneş ışığı, gıda kısıtlamasına bağlı eksiklik, emilimi etkileyen hastalıklar (çölyak, chron, kistik fibrozis), bazı ilaçlar, karaciğer ve böbrek hastalıkları, metabolik eksikliklerdir (obezite)" dedi.
D VİTAMİNİ DÜZEYLERİNE DİKKAT
Fazla kilolu ve obez kişilerde D vitamini düzeyinin düşük olduğunu söyleyen Uzm. Dyt. İpek, "Obezitede karaciğer yağlanması çok sık karşılaşılan bir durumdur, bu yüzden vücutta D vitaminin aktif hale gelmesi de zorlaşmaktadır. Ayrıca leptin hormonu dediğimiz tokluk mekanizmasını uyaran hormonun obezlerde fazla olması, vücutta D vitamini yapımını da olumsuz etkilemektedir. Yoğun miktarda yağ dokuda tutulan D vitamininin vücut tarafından kullanımı da azalmaktadır. Daha kapalı kıyafetlerin tercih edilmesi, güneş ışınlarından faydalanmaya engel olunmasıyla yine D vitamini düzeyini olumsuz etkilemektedir. D vitamini düzeyinize baktırın. Uygun D vitamini düzeylerinin 40 ile 60 ng/ml olduğunu unutmayın. 20 ve altında D vitamini eksikliği, 21 ile 29 arasında D vitamini yetersizliğidir. 30 ve üzerinde D vitamini ise yeterlidir. Seviyesi ’den yüksekse de D vitamini zehirlenmesi oluşur. Yılda bir kez D vitamini düzeyinize baktırın” diye konuştu.
“YAĞSIZ BESLENMEYİN”
Yağsız beslenmenin D vitamini gibi yağda eriyen vitaminlerin vücutta kullanımına olumsuz etki edeceğini vurgulayan Uzm. Dyt. İpek, sağlık için fiziksel aktiviteye, yaşa, cinsiyete ve hastalık durumuna uygun miktarda yağ tüketilmesini ve daha çok bitkisel yağların tercih edilmesi önerisinde bulunarak, D vitamini yüzde oranında güneşten elde edilir. Yüzde arasında ise sardalya, somon gibi yağlı balıklarda, süt, tereyağı, yumurta sarısı gibi besinlerde bulunur. Ancak bu besinleri beslenmenizde yüksek miktarda bulundursanız bile, D vitamini düzeyleriniz normale ulaşmayabilir. Bunun için güneş ışığına ihtiyacınız olacaktır. Güneşten faydalanamıyorsanız takviye kullanın. D vitamini düzeyiniz değerlendirilip tedavi planınız çizildikten sonra yapmanız gereken bu plana sadık kalmaktır. Doktorunuzun önerdiği dozda ve şekilde D vitamini kullanmanız oldukça önemlidir. Aksi takdirde D vitamini düzeyim normale dönsün diyerek yüksek dozda kullandığınız ürün sağlığınıza zarar verebilir" şeklinde konuştu.
“D VİTAMİNİ TAKVİYESİ DOKTOR TAVSİYEYLE ALINMALI”
D vitamini takviyesinin doktor tavsiyesiyle alınması gerektiğini belirten İpek, şunları söyledi:
"Vitaminlerin kilo alımına neden olduğu bilgisinin aksine, D vitamini kilo kaybınızda olumlu etkiye sahiptir. Yapılan araştırmalar yağ kütlesi fazla olan kişilerde D vitamini düzeylerinin düşük olduğunu gösterirken, kilo aldırdığı söyleminin bilimsel bir yanı yoktur. Zayıflama programlarında ve obezitenin beslenme tedavisinde hastaların veya danışanların kandaki düzeylerine göre kişiye özgü vitamin D takviyesi yapılması, aynı zamanda mutlaka açık havada fiziksel aktiviteyle desteklenmesi gerekmektedir.”
Yeterli miktarda D vitamini aldığınızda vücudunuz beyninize, tokluk hissinizden sorumlu olan leptin hormonu gönderecektir. Bu sayede daha az yiyerek daha fazla tok hissetmiş olursunuz
Güneş ışığı vitamini olarak da bilinen D vitamini, doğrudan güneş ışığına maruz kalması sonucu vücudunuz tarafından üretilir. Bunun yanında, kandaki vitaminin seviyesini yeterli düzeyde tutabilmek için D vitamini içeren belirli gıdaları ve takviyeleri de tüketebilirsiniz. Sizler, sağlıklı ve güçlü kemiklere sahip olabilmek için vücudunuzun D vitaminine ihtiyaç duyduğunu zaten biliyorsunuz. Bağışıklık sisteminde de önemli rolü olan D vitaminin inflamatuar bağırsak hastalıklarına olan etkisini duymuş muydunuz? Ulusal Sağlık Enstitüleri'ne (NIH) göre; yapılan araştırmalar, inflamatuar bağırsak hastalığı olan bireylerde D vitamini eksikliğine sıkça rastlandığını göstermektedir.Depresyona karşı biraz güneş ışığı
D vitamininin depresyonu önleme konusundaki başarısını göz ardı etmek mümkün değil. Yapılan çalışmalar neticesinde bilim adamları, D vitamini takviyesi alan depresyondaki kişilerin semptomlarında iyileşme olduğunu fark ettiler.Kilo kaybını artırır
D vitaminin iştah bastırıcı bir etkiye sahip olması, kalp hastalıklarını önlemede ve kilo verme çalışmada fayda sağlar. Hollanda VU Üniversitesi Tıp Merkezi ve Leiden Üniversitesi Tıp Merkezi'ndeki araştırmacılar, obezite ile düşük miktarda alınan D vitamini arasındaki ilişkiyi çözmek için çalışma yaptılar. Kıyıda köşede saklanan bu vitaminin faydaları arasında yer alan ve özellikle karın bölgesindeki yağları yakma etkisi ile vücudunuzda daha az yağ depolayacaksınız. Çünkü yeterli miktarda D vitamini alındığında vücudunuzun beyninize göndereceği tokluk hissinden sorumlu olan leptin hormonu ile daha az yiyecek ama daha fazla tok hissetmiş olacaksınız. Ancak yeterli miktarda D vitamana alınmadığında, kalsitrol ve paratiroit adlı hormonlarınızda oluşacak artış sonucunda yağları yakmak yerine depolamaya başlarsınız.Hastalıklarla savaşır
Vücuda yeterli miktarda D vitamini almak, kemiklerin ve dişlerin normal büyümesi ve gelişmesi, bunun yanında bazı hastalıklara karşı daha iyi direnç göstermesi açısından çok önemlidir.Cilt kırışıklıklarına iyi gelir
Aynı zamanda cilt onarıcı özelliği de bulunan D vitamini, kozmetik ürünlerinde de kullanılmaktadır.Güneşten faydalanın
D vitamini içeren besinleri düzenli bir şekilde tüketiyor olsanız da, bu yalnızca günlük ihtiyacınızın yaklaşık olarak yüzde 20'sini karşılar. İhtiyacınız olan miktarın geri kalanı için güneş ışığı ile buluşmanız gerekiyor.Kapalı ortama girmeyin
Gün içerisinde uzun süre kapalı ofis ortamlarında çalışan insanlar, hafta sonları da genelde kendilerini alışveriş merkezlerinin içerisine hapsediyorlar. Bu da güneşin yararlı ışınlardan uzak kalmak, yeterli miktarda D vitamini alamamak anlamına geliyor.
BU BESİNLERİSAĞLIKLI BESLENME LİSTENİZE EKLEYİN
Yumurta: 1 tanesi günlük ihtiyacınızın yüzde 10'unu karşılayan yumurta, önemli D vitamini kaynaklarındandır. Ton balığı: Hafızayı güçlendirmesiyle de bilinen ve lezzetli bir besin olan ton balığı da D vitamini açısından önemli kaynaklardandır. Portakal: C vitamini kaynaklarından olan portakal suyunun bir bardağı IU D vitamini içerir. Karaciğer: Demir ve protein açısından zengin olan karaciğer de D vitamini için iyi bir kaynak olarak gösterilmektedir. Süt, yoğurt, üzüm, avokado, ceviz, badem, zencefil, yeşil çay ve kültür mantarı hariç, topraktan kendiliğinden çıkmış ve güneş gören mantar türleri de D vitamini ihtiyacınızın bir bölümünü karşılamanızda yardımcı olur.
YETERİNCE D VİTAMİNİ ALIYOR MUYUZ?
D vitamini eksikliği; Kas zayıflığına, ağrıya sebep olabilir ve hatta kas lifleri tam olarak çalışmadığından kemik ağrıları yaşama durumunuz oluşabilir,
Yapılan birçok araştırma sonucunda depresyona neden olduğu kanıtlanmıştır. Kadın takipçilerime kötü bir haber; D vitamini eksikliği çeken kadınların depresyona girme risk oranı erkeklere göre iki kat fazlaymış.
Solunum problemleri ile karşı karşıya getirir. D vitamini, solunum yollarınızın düzgün bir şekilde çalışmasını sağlayarak sizi hastalıklardan korur ki özellikle astım problemi yaşayan çocukların D vitamini alması önerilir.
TERLEMEYE YOL AÇAR Sebepsiz yere sıcak basmasınasebebiyet verdiğini biliyor muydunuz?
Saç dökülmesine ve cilt problemleriyaşanmasına yol açabilir. Yapılanaraştırmalar neticesinde; D vitaminitakviyesi yapılan sedef ve vitiligo hastalarında,yaşadıkları belirtilen azaldığıgörülmüştür.
Son zamanlarda ekstra enerjiharcamadığınız halde sürekli terliyorsanız,D vitamini eksikliğiniz olabilir. Dvitamini eksikliğinde özellikle yüz bölgesindeaşırı bir terleme ve bu terlemeyebağlı olarak ortaya çıkan parlamagörülür.
Sıkça yaşanan baş ağrılarına vekendinizi yorgun hissetmenize sebebiyetverebilir. Çünkü vücudunuz enerjiüretebilmek adına D vitaminine ihtiyaçduyar ve eksikliğinde siz gününüzünbüyük bir kısmını yorgun olarak geçirebilirsiniz.
D vitamini; serotonin, nam-ıdeğer mutluluk hormonu salınımınıdirekt etkiliyor. Eğer küçük şeyler sizide rahatsız ediyorsa ve çok çabuk sinirleniyorsanız,aman dikkat; Dvitamini eksikliğiniz olabilir.
Bilinen bir gerçek varki; vücudunuz 30'lu yaşlarayaklaştığında kemik gelişiminidurduruyor. D vitaminieksikliği ise kemik gelişiminindaha erken yaşlardagörülmesine nedenoluyor. Vücudunuzunyeterli miktarda Dvitamini almamasısonucunda yumuşakkemikler (osteomalazi) veya hassaskemikler (osteoporoz) gibi sıkıntılar yaşamariski vardır.
Araştırmalar, kadınlarda D vitaminieksikliğinin kronik ağrılara yolaçabileceğini ortaya koydu. Ayrıca farklıaraştırmalar, fibromiyalji ağrıları ileD vitamini eksikliği arasında bağlantıolduğunu da ortaya koyuyor. Heriki araştırma sonucuna göre kronikağrıların bir sebebinin de D vitaminieksikliği olduğunu söyleyebiliriz.
Ayrıca, sporculardayeterli D vitaminiseviyeleri, antrenmansonrası ağrıyı önleyebilirve kas kurtarmahızını artırabilir.
VÜCUDUNUZDAKI SEVİYEYİ KONTROL ETTIRIN
Kullanmaktaolduğunuz bazı ilaçların (sara, kortizon, mantar enfeksiyonu vb.), D vitamini düzeyinin düşmesine neden olabileceğinden doktorunuzun kontrolünde vücudunuzdaki D vitamini seviyesini düzenli bir şekilde kontrol ettirmeniz gerekir.
İnsanlarda D vitamini üretimi; yaşadığı bölgeye, atmosfer koşullarına, derideki pigmentasyon durumuna, vücut ağırlığına, yaşa ve güneş koruyucu kullanım alışkanlığına göre değişiklik gösterir.
Son zamanlarda D vitaminin bu denli popüler olması ve pazar payındaki büyüme ile bazen tavsiye de abartılıyor. Ülkemizde geçmiş yıllarda özellikle de çocuklarda gereksiz D vitamini kullanımı sebebiyle pek çok sayıda 'D vitamini zehirlenmesi' vakasına rastlanıldığını biliyoruz.
İŞTAHSIZLIK GELIŞIR
D vitamini kullanımı yaş arası için günlük IU, yaş arası ve emziren kadınlarda ise günlük IU civarındadır. Gereksiz ve yüksek dozda alınan D vitamini, kalsiyum yüksekliğine sebebiyet verir. Kalsiyum düzeyinin yükselmesi ayrıca halsizlik, iştahsızlık, reflü, kabızlık gibi problemlere yol açar.
Yapmanız gereken şey; güneş kreminizi sürüp dışarıya çıkıp kendinizi güneş ışığının kollarına bırakarak bol bol D vitamini depolamaktır.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
Kilo Vermeyi Engelleyen Vitamin Eksiklikleri
Vitaminler hücrelerimizin yenilenmesi ve enerji üretimimiz için zorunlu maddelerdir. Vücudumuz vitaminleri kendiliğinden üretemez. Bu yüzden sağlığımız için gerekli olan vitaminleri ya yediğimiz yiyeceklerden veya çeşitli ilave vitamin ilaçlarından sağlamamız gerekir. Vitamin eksiklikleri günümüz koşuşturmalı şehir hayatında beslenme şeklimizin tek düze olmasından kaynaklı çoğu zaman farkında olmadığımız bir durumdur. Bu durumun sonucunu doğrudan görebileceğimiz gibi (saç dökülmesi, tırnaklarda kırılma) bazen de pek farkına varmadığımız ufak zorluklar çıkartırlar.
Özelilkle B6, folik asit (B9) ve B12 vitamini eksiklikleri sadece kilo vermemizi zorlaştırarak kendini belli edebilirler. Bazı insanlarda genetik olarak bu vitaminlerin emilimi bozuktur. Bu vitaminlerdeki eksiklikler homosistein denilen bir aminoasidin vücudumuzda artmasına neden olur. Homosistein özellikle kalp damar hastalıklarının artması ile ilişkili bulunmuştur. Homosistein aynı zamanda vüdumuzda fazla su tutulmasına , dolayısıyla kilo vermemize engel bir durum oluşturur. Yüksek B6,B9,B12 seviyeleri bu aminoasidin daha zararsız bir hale dönüşmesine neden olur, böylece yüksek homosistein seviyelesi normale iner.
Düzenli olarak her gün folik asit ( mg), B6 vitamini (10 mg) ve B12 vitamini ( mg) takviyesi almak kandaki homosistein seviyesini istenen düzeyde (9 mol/L ve altı) tutmayı kolaylaştırır.
Diyetinizde yeşil yapraklı sebzelere ağırlık vermek, baklagiller, balık, yumurta, süt ürünleri tüketmek ve alkolü azaltmak bu vitaminlerin eksiklikleriyle yüzleşmemenizi sağlayacaktır. Doğru seçimler yaparak homosistein yüksekliğini engelleyebilir böylece hem kalp damar hastalıklarından hem de obeziteden korunabilirsiniz.