daginik yansima / 5. Sınıf Fen Bilimleri Işığın Yansıması konu anlatımı

Daginik Yansima

daginik yansima

kaynağı değiştir]

Şu ana kadar ışığı soğurmayan, beyaz cisimlerden bahsettik. Yukarıdaki model söz konusu maddenin soğurgan olduğu durumlar için de geçerlidir. Bu durumda yayılan ışınlar dalgaboylarının bir kısmını madde içinde hareket ederken kaybedeceğinden, renk açığa çıkacaktır.

Bu durumda dağılma, soğrulan dalga boylarını da belirleyeceğinden, bir bakıma maddenin temel özelliklerini de belirler.[6] Kırmızı mürekep şişesinin içinde siyah görünür. Canlı rengi ise ancak kâğıt gibi bir yüzeyin üzerine konulduğunda algılanabilir. Bunun temel sebebi ışığın kâğıttaki liflerin arasında kattettiği yolun bir milimetre civarında olmasıdır.

Öte yandan camdan gelen ışın birkaç santimetre yol aldığından, fazla soğurulmuştur. Bir cisim hem dağınık hem de düzgün yansıma gösterdiğinde, genellikle sadece dağınık yansımaya uğrayan kısmı renkli görünür.

Örneğin vişne sadece kırmızı ışığı soğurur, ve diğer tüm renkleri doğrusal biçimde yansıtır. Bu durum, metaller dışındaki maddelerin çoğunun kırıcılık indisi dalgaboyu ile çok az değiştiğinden ve bu yüzden tüm dalgaboylarının neredeyse aynı yoğunlukta yansıtıldıklarından, oldukça genel sayılabilir

Görünüşteki Önemi[değiştir

Düzgün ve Dağınık Yansıma

 

Cisimlerin yüzeylerinin farklı özelliklere sahip olması, ışınları farklı şekillerde yansıtmalarına neden olur. Cisimlerin sahip olduğu yüzey şekillerine göre düzgün yansıma ve dağınık yansıma olarak iki çeşit yansıma görülür. Işık kaynağı olmayan cisimlerin görülmesinin nedeni farklı yüzeylerde gerçekleşen düzgün ve dağınık yansıma olaylarıdır. Düzgün ve dağınık yansıma olayları nedeniyle cisimler daha parlak veya daha mat görünürler.


 

a) Düzgün Yansıma :


 

Düzgün ve parlak yüzeylere gelen paralel ışık ışınlarının çarptığı yüzeyden paralel yansımasına düzgün yansıma denir.


▪ Cisimlerin bir yüzeyde net görüntülerinin oluşması için düzgün yansımanın gerçekleşmesi gerekir.

▪ Işık ışınlarının geldiği yerin net olarak görülebilmesi için ışınların düzgün yansıma yapması gerekir.
 

▪ Düzgün yansıma sonucu yayılan ışınların görülebilmesi için gözün uygun bir yerde olması gerekir.


▪ Düzgün yansıma; ayna, buruşturulmamış alüminyum folyo, durgun su yüzeyi gibi düzgün ve parlak yüzeylerde gerçekleşir.


▪ Düzgün yansımaya uğrayan cisimlerden göze gelen ışık miktarı fazla olduğu için bu cisimler parlak görünürler.


▪ Düzgün yansıma sonucu yansıyan ışık ışınları istenilen bölgeye düşürülebilir.


 

ÖRNEKLER :


 


 


 

1- Rüzgârsız bir günde, su birikintisinde veya gölde cisimlerin görüntülerinin düzgün görülmesinin sebebi düzgün yansımadır.

2- Buruşuk olmayan alüminyum folyoda düzgün yansıma görülür.

3- Düzlem aynalarda düzgün yansıma görülür.


 

b) Dağınık Yansıma :


 

Pürüzlü yüzeylere gelen paralel ışık ışınlarının çarptığı yüzeyden birbirine paralel olarak yansımamasına dağınık yansıma denir.


▪ Dağınık yansıma sonucu cisimlerin bir yüzeyde net görüntüsü oluşmaz.


▪ Göz sağlığı ve cisimlerin renklerinin ve şekillerinin daha iyi görülmesi için dağınık yansıma gereklidir.

 

▪ Dağınık yansıma; kumaş, buruşturulmuş alüminyum folyo, dalgalı su yüzeyi, tahta, döşeme, kâğıt, duvar gibi pürüzlü yüzeylerde gerçekleşir.


▪ Dağınık yansımaya uğrayan cisimlerden göze gelen ışık miktarı az olduğu için bu cisimler mat görünürler.


  

kaynağı değiştir]

  1. ^Scott M. Juds (1988). Photoelectric sensors and controls: selection and application. CRC Press. s. 29. ISBN 9780824778866. 
  2. ^P.Hanrahan and W.Krueger (1993), Reflection from layered surfaces due to subsurface scattering, in SIGGRAPH ’93 Proceedings, J. T. Kajiya, Ed., vol. 27, pp. 165–174 27 Temmuz 2010 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi..
  3. ^H.W.Jensen et al. (2001), A practical model for subsurface light transport, in 'Proceedings of ACM SIGGRAPH 2001', pp. 511–518 27 Temmuz 2010 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
  4. ^Only primary and secondary rays are represented in the figure.
  5. ^Or, if the object is thin, it can exit from the opposite surface, giving diffuse transmitted light.
  6. ^Paul Kubelka, Franz Munk (1931), Ein Beitrag zur Optik der Farbanstriche, Zeits. f. Techn. Physik, 12, 593–601, see The Kubelka-Munk Theory of Reflectance 17 Temmuz 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
  7. ^Kerker, M. (1909). "The Scattering of Light". New York: Academic. 
  8. ^Mandelstam, L.I. (1926). "Light Scattering by Inhomogeneous Media". Zh. Russ. Fiz-Khim. Ova. Cilt 58. s. 381. 
kaynağı değiştir]

Dağınık yansıma genelde yüzeyin pürüzlü olmasından kaynaklanmaz. Işığın düzgün yansıması için düz bir yüzey gereklidir, fakat bu ışığın dağınık yansımasını engellemez. Örneğin bir mermerin yüzeyi ne kadar cilalanırsa cilalansın, hâlâ beyaz olarak kalacaktır. Cilalanması düzgün yansıma miktarını arttırsa da, ışık bir miktar dağınık yansımaya devam edecektir.

Dağınık yansımanın en genel mekanizması tam olarak yüzeyle ilgili değildir: dağınık yansıyan ışığa en büyük katkıyı yüzeyin altında bulunan saçılma merkezleri,[2][3] sağdaki şekil 1, sağlar. Eğer şeklin karı, çokgenlerin ise (şeffaf) buz kristallerini temsil ettiğini düşünürsek, elimizde sürekli çarpışarak ilerleyen, bir parçacığa çarpan, içine giren, yansıyarak ikinci parçacığa çarpıp içine giren, girişimlerle bu şekilde devam eden, ve böylece rastgele yönlerde girişen birincil, ikincil ve üçüncül gibi dalgaları oluşturan bir ışın demeti olduğunu varyasabiliriz.[4] Tüm bu ışınlar, ışığı soğurmayan kar kristalleri aralarından geçip, rastgele yönlerde yüzeye ulaşıncaya kadar ilerler.[5] Gönderdiğimiz ışığın tamamını geri alabildiğimizden karın beyaz olduğunu söyleyebiliyoruz. Olayı basitleşitmek adına ‘yansıma’lar üzerine durulmuş olsa da gerçekte ışığın saçılması parçacıkalrın arasındaki bir yerine birden fazla arayüzey arasında gerçekleşir, yine de temel mekanizma bir farklılık göstermez. Neredeyse tüm sıradan maddeler, onları meydana getiren ‘küçük’ şeylerden oluştuklarından dolayı, bu modelleme oldukça genel sayılabilir.

Mineral maddeler genellikle polikristalin yapıdadır: onları 3 boyutlu bir araya gelmiş kusurlu kristallerin bir mozaiği şeklinde tanımlayabiliriz. Organik maddeler genellikle kendi zar ve karmaşık iç yapılarıyla beraber, hücreler veya liflerden oluşur. Ve her arayüz, heterojenlik veya kusur, yukarıda belirtilen mekanizmayı oluşturacak şekilde yansıma, kırılme, ve saçılma olaylarını gerçekleştirebilir.

Çok az madde bu sözü edilen duruma uymaz: metaller, gazlar, sıvılar, camlar, şeffaf plastikler, mücevher ve tuz kristali gibi tekil kristaller, ve göz merceği ve kornea gibi bazı özel maddeler bunlara örnek gösterilebilir.

Bir yüzey hem düzgün hem de dağınık yansıma oluşturabilir: örneğin ev boyamada kullanılan boyalar bu duruma örnek teşkil ederken, diğer yandan mat boyalar neredeyse tamamen dağınık yansıma oluşturur.

Düzgün ve Dağınık Yansıma[değiştir

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır