Dede kelimesi dilimizde kullanımda olup anlamı merak edilen kelimeler arasında yer alıyor. Kelimelerin anlamı ve kökeni hakkında araştırma yapmayı sevenler bu kelimeye ilişkin araştırma yapıyor. Türk Dil Kurumu'na (TDK) göre çeşitli anlamları olan dede kelimesi, Türkçe'de tek başına ya da farklı cümleler ile beraber kullanılabilir. Bu noktada, dede kelimesi ne demek ve TDK'ya göre anlamı nedir sorularının yanıtlarını arayanlar doğru yerdeler! Peki, dede kelimesinin kökeni ne dede kelimesinin kaç anlamı var, TDK'ye göre anlamı nedir? İşte, merak edilenler!
DEDE NE DEMEK? TDK'YE GÖRE ANLAMI
Dede kelimesi, dilimizde oldukça kullanılan kelimelerden birisidir. TDK'ye göre dede kelimesi anlamı şu şekildedir:
- Torunu olan erkek, büyükbaba, büyükpeder
- Büyükbabadan başlayarak geriye doğru atalardan her biri
- Mevlevi tarikatında çile doldurmuş olan dervişlere verilen unvan
- Yaşlı erkeklere söylenen bir seslenme sözü
DEDE KELİMESİ CÜMLE İÇERİSİNDE DOĞRU KULLANIM ÖRNEKLERİ
- Dedenin kabri yanında bir çukur kazılmış.
DEDE KELİMESİ KULLANILAN ATASÖZÜ VE DEYİMLER
- dede (veya dedesi) koruk yer, torununun dişi kamaşır
DEDE KELİMESİNİ İÇEREN BİRLEŞİK KELİMELER
dededen kalma, aydede, koyun dede, Bektaşi dedesi
Galip Dede’nin Hüsn ü Aşk’ı, Türk edebiyatının en çok işlenen ve okunan mesnevilerindendir. Tasavvufî bir eser olan Hüsn ü Aşk’ta olay örgüsünü oluşturan her karakter, temsilî bir anlam taşımaktadır. Hüsn ve Aşk’ın yanı sıra Sühan, Hayret, İsmet ve Gayret gibi karakterler, alegorik bir anlam ve işleve sahiptir. Bu karakterlerden biri de Monlâ-yı Cünûn’dur. Hem monla hem de cünûn kelimeleriyle oluşturulan bu karakter, Hüsn ile Aşk’ın ilk hocalarıdır. Aşk yolculuğuna çıkacak kişinin ilk öğretmeninin delilik hocası olması, bu karakterin mesnevideki anlamı ve işlevi hakkında bazı ipuçları vermektedir. Monlâ-yı Cünûn, onlara rıza dersi ve teslimiyet dersi öğretir. Aşk’ı yolculuğa sevk eden fetvayı da o verir. Bu sebeplerden dolayı mürşit olarak yorumlanmıştır. Mektep hocası olmasından dolayı Hz. Mevlana olarak da değerlendirilmiştir. Monlâ-yı Cünûn, Hüsn ü Aşk’tan başka Galip Dede’nin Dîvân’ında bir yerde geçmektedir. Bu durum Monlâ-yı Cünûn’un, Galip Dede’nin şiirinde genel bir karakter olduğunu düşündürmektedir. Monlâ-yı Cünûn’un Galip Dede şiirindeki yeri, önemi ve neyi temsil ettiği bu çalışmanın konusunu oluşturmaktadır. Bu çalışmada Monlâ-yı Cünûn’un kim olduğu ve cünûn kavramının, İslâm ve tasavvuf literatüründeki yeriyle birlikte bu karakteri nasıl temellendirdiği ele alınmakta; Monlâ-yı Cünûn’un Galip Dede şiirinde Hüsn ü Aşk’tan hareketle neyi/neleri temsil ettiği tartışılmaktadır.