deprem yönetmeliği 2022 / TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası

Deprem Yönetmeliği 2022

deprem yönetmeliği 2022

×

T.C. İÇİŞLERİ BAKANLIĞI

WEB SİTESİ GİZLİLİK VE ÇEREZ POLİTİKASI

T.C. İçişleri Bakanlığı tarafından işletilen www.icisleri.gov.tr web sitesini ziyaret edenlerin kişisel verilerini 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu uyarınca işlemekte ve gizliliğini korumaktayız. Bu Web Sitesi Gizlilik ve Çerez Politikası ile ziyaretçilerin kişisel verilerinin işlenmesi, çerez politikası ve internet sitesi gizlilik ilkeleri belirlenmektedir.

Çerezler (cookies), küçük bilgileri saklayan küçük metin dosyalarıdır. Çerezler, ziyaret ettiğiniz internet siteleri tarafından, tarayıcılar aracılığıyla cihazınıza veya ağ sunucusuna depolanır. İnternet sitesi tarayıcınıza yüklendiğinde, çerezler cihazınızda saklanır. Çerezler, internet sitesinin düzgün çalışmasını, daha güvenli hale getirilmesini, daha iyi kullanıcı deneyimi sunmasını sağlar. Oturum ve yerel depolama alanları da çerezlerle aynı amaç için kullanılır. İnternet sitemizde çerez bulunmamakta, oturum ve yerel depolama alanları çalışmaktadır.

Web sitemizin ziyaretçiler tarafından en verimli şekilde faydalanılması için çerezler kullanılmaktadır. Çerezler tercih edilmemesi halinde tarayıcı ayarlarından silinebilir ya da engellenebilir. Ancak bu web sitemizin performansını olumsuz etkileyebilir. Ziyaretçi tarayıcıdan çerez ayarlarını değiştirmediği sürece bu sitede çerez kullanımını kabul ettiği varsayılır.

1.Kişisel Verilerin İşlenme Amacı

Web sitemizi ziyaret etmeniz dolayısıyla elde edilen kişisel verileriniz aşağıda sıralanan amaçlarla T.C. İçişleri Bakanlığı tarafından Kanun’un 5. ve 6. maddelerine uygun olarak işlenmektedir:

  • T.C. İçişleri Bakanlığı tarafından yürütülen ticari faaliyetlerin yürütülmesi için gerekli çalışmaların yapılması ve buna bağlı iş süreçlerinin gerçekleştirilmesi,
  • T.C. İçişleri Bakanlığı tarafından sunulan ürün ve hizmetlerden ilgili kişileri faydalandırmak için gerekli çalışmaların yapılması ve ilgili iş süreçlerinin gerçekleştirilmesi,
  • T.C. İçişleri Bakanlığı tarafından sunulan ürün ve hizmetlerin ilgili kişilerin beğeni, kullanım alışkanlıkları ve ihtiyaçlarına göre özelleştirilerek ilgili kişilere önerilmesi ve tanıtılması.

 

2.Kişisel Verilerin Aktarıldığı Taraflar ve Aktarım Amacı

Web sitemizi ziyaret etmeniz dolayısıyla elde edilen kişisel verileriniz, kişisel verilerinizin işlenme amaçları doğrultusunda, iş ortaklarımıza, tedarikçilerimize kanunen yetkili kamu kurumlarına ve özel kişilere Kanun’un 8. ve 9. maddelerinde belirtilen kişisel veri işleme şartları ve amaçları kapsamında aktarılabilmektedir.

3.Kişisel Verilerin Toplanma Yöntemi

Çerezler, ziyaret edilen internet siteleri tarafından tarayıcılar aracılığıyla cihaza veya ağ sunucusuna depolanan küçük metin dosyalarıdır. Web sitemiz ziyaret edildiğinde, kişisel verilerin saklanması için herhangi bir çerez kullanılmamaktadır.

4.Çerezleri Kullanım Amacı

Web sitemiz birinci ve üçüncü taraf çerezleri kullanır. Birinci taraf çerezleri çoğunlukla web sitesinin doğru şekilde çalışması için gereklidir, kişisel verilerinizi tutmazlar. Üçüncü taraf çerezleri, web sitemizin performansını, etkileşimini, güvenliğini, reklamları ve sonucunda daha iyi bir hizmet sunmak için kullanılır. Kullanıcı deneyimi ve web sitemizle gelecekteki etkileşimleri hızlandırmaya yardımcı olur. Bu kapsamda çerezler;

İşlevsel:Bunlar, web sitemizdeki bazı önemli olmayan işlevlere yardımcı olan çerezlerdir. Bu işlevler arasında videolar gibi içerik yerleştirme veya web sitesindeki içerikleri sosyal medya platformlarında paylaşma yer alır.

Teknik olarak web sitemizde kullanılan çerez türleri aşağıdaki tabloda gösterilmektedir.

Oturum Çerezleri

(Session Cookies)

Oturum çerezleri ziyaretçilerimizin web sitemizi ziyaretleri süresince kullanılan, tarayıcı kapatıldıktan sonra silinen geçici çerezlerdir. Amacı ziyaretiniz süresince İnternet Sitesinin düzgün bir biçimde çalışmasının teminini sağlamaktır. (ASP.NET_SessionId)

 

Web sitemizde çerez kullanılmasının başlıca amaçları aşağıda sıralanmaktadır:

  • • İnternet sitesinin işlevselliğini ve performansını arttırmak yoluyla sizlere sunulan hizmetleri geliştirmek,

5.Çerez Tercihlerini Kontrol Etme

Farklı tarayıcılar web siteleri tarafından kullanılan çerezleri engellemek ve silmek için farklı yöntemler sunar. Çerezleri engellemek / silmek için tarayıcı ayarları değiştirilmelidir. Tanımlama bilgilerinin nasıl yönetileceği ve silineceği hakkında daha fazla bilgi edinmek için www.allaboutcookies.org adresini ziyaret edilebilir. Ziyaretçi, tarayıcı ayarlarını değiştirerek çerezlere ilişkin tercihlerini kişiselleştirme imkânına sahiptir.  

6.Veri Sahiplerinin Hakları

Kanunun “ilgili kişinin haklarını düzenleyen” 11. maddesi kapsamındaki talepleri, Politika’da düzenlendiği şekilde, ayrıntısını Başvuru Formunu’nu Bakanlığımıza ileterek yapabilir. Talebin niteliğine göre en kısa sürede ve en geç otuz gün içinde başvuruları ücretsiz olarak sonuçlandırılır; ancak işlemin ayrıca bir maliyet gerektirmesi halinde Kişisel Verileri Koruma Kurulu tarafından belirlenecek tarifeye göre ücret talep edilebilir.

 

Browsing: Türkiye Bina Deprem Yönetmeliği

Kurs açıklamasını video olarak izlemek için: https://youtu.be/ztkRNmYxlxQ Bu kurs serisi sizlere Türkiye Bina Deprem Yönetmeliği 2018’i A’dan Z’ye öğrenmeniz için…

Süneklik tanım olarak malzemenin, yapı elemanının veya yapının gözle görülür ciddi bir dayanım kaybı olmadan plastik şekil değiştirme yapabilmesine denir.…

Belli bir süre prizini almış bir beton yüzeyine taze beton dökülmesi sonucu iki beton arasında ortaya çıkan yüzeye soğuk derz…

Yumuşak kat olarak ifade edilen katın yanal rijitliği diğer katlara göre daha düşüktür. Bu nedenle de o kat düşeyde rijitlik…

Kısa kolon tanım olarak aynı katta bulunduğu kolonlardan daha kısa olan kolonlara denir. Bu tanımı biraz genişletip tasarlandığı boydan daha…

Deprem denilen olay, yer kabuğunun bir yerde kırılması sonucu açığa çıkan enerjinin etrafa dalga olarak yayılması sonucu yer kabuğunda hareket…

Tanım olarak rezonans; bir sistemin doğal titreşim frekansı/periyodu ile ona etkiyen kuvvetin doğal titreşim periyodu birbirine çok yakın veya denk…

Bu yazıda yerel zemin etki katsayısının ne olduğundan bahsedicem ama öncesinde konuyu daha iyi kavramanız için gereken temel bilgileri vericem.…

Bu yazıyı yazmaya beni iten şey ekşisözlük’te dolaşırken 2008 yılında yazılmış bir makaleye rastlamam ve o makalenin sonlarına doğru bir…

Mühendislik öğrencileri veya direkt olarak mühendisler tarafından iyi anlaşılmadığını düşündüğüm terimlerin başında geliyor rijitlik. Bu yüzden de rijitliğin ne olduğundan…

Deprem Yönetmeliklerinin Tarihçesi ve Mevcut Durum

Gökhan Tunç, Dr.

Depreme dayanıklı yapı tasarımının başlangıcı olarak 1868 yılında Amerika Birleşik Devletleri’nde (ABD) meydana gelen Hayward Depremi (tahmini büyüklüğü Mw=6.3 ile 6.7 arasında) (1,2)  referans gösterilebilir (Resim 1). Depremde oluşan can kaybı 30 kişi, maddi hasar ise günümüz rakamlarına göre 7 milyon ABD doları olarak gerçekleşmiştir (3).

Resim 1. 1868 Hayward Depremi (Kaliforniya, ABD): a. Genel görünüm, b. Adliye binası (URL 1,2).

Depreme dayanıklı yapı tasarımı ilkelerinin gelişimine dönük olarak ilk yönetmelik çalışmalarına 1906 yılında Mw=7.8 büyüklüğünde (1) San Francisco’da meydana gelen depremden sonra başlanmıştır (Resim 2). Bu depremde 700 ila 3.000 (1) arasında kişi hayatını kaybetmiş, depremin ülke ekonomisine yarattığı maliyet ise günümüz rakamlarına göre yaklaşık 9 milyar ABD doları olarak hesaplanmıştır.

Resim 2. 1906 San Francisco Depremi (Kaliforniya, ABD): a. genel görünüm, b. Presidio üssü askerleri deprem sonrası yıkılan sahada – arka planda kubbesi yıkılmış arşiv binası (URL 3,4).

ABD tarafından hazırlanan ilk deprem yönetmeliği 1927 tarihli Uniform Building Code (Tip Bina Yönetmeliği, UBC) olarak hazırlanan yönetmeliktir. Bu yönetmelik, 1925 yılında meydana gelen Mw=6.8 büyüklüğündeki Santa Barbara depremini takiben hazırlanmıştır (Resim 3). Santa Barbara depreminde yaklaşık olarak 13 kişi hayatını kaybetmiş, depremin ülke ekonomisine olan zararı ise günümüz rakamlarına göre 111 milyon ABD doları olarak hesaplanmıştır. 

Resim 3. 1925 Santa Barbara Depremi (Kaliforniya, ABD): a. Otel binası, b. Ofis binası (URL 5,6).

1927 tarihli ilk deprem yönetmeliğini sırası ile 1949 ve 1973 yıllarında hazırlanan UBC yönetmelikleri takip etmiştir. Bu son iki yönetmelik sırası ile 1933 Long Beach ve 1971 San Fernando depremlerinden kazanılan deneyimler dikkate alınarak hazırlanmıştır Bu depremlerden 1933 yılında meydana gelen Mw=6.4 büyüklüğündeki depremde yaklaşık olarak 120’ye yakın kişi hayatını kaybetmiştir. Deprem, günümüz rakamlarına göre toplamda 750 milyon ABD doları tutarında hasara neden olmuştur (Resim 4).

Resim 4. 1933 Long Beach Depremi (Kaliforniya, ABD): a. Genel görünüm, b. Belediye binası (URL 7,8).

1971 yılında meydana gelen ve farklı kaynaklara göre Mw=6.5 ile 6.7 büyüklüğündeki San Fernando Depremi’nde hayatını kaybeden kişi sayısı 65 olarak belirlenmiştir. Deprem, günümüz rakamlarına göre toplamda 500 milyon ABD doları tutarında yapısal hasara neden olmuştur (Resim 5).   

Resim 5. 1971 San Fernando Depremi (Kaliforniya, ABD): a. Genel görünüm, b. Hastane binası (URL 9,10).

ABD’deki deprem yönetmeliklerinin tarihsel gelişimi şu sıraya göre gerçekleşmiştir. Bu kapsamda hazırlanan ilk yönetmelik, 1906 yılında hazırlanan San Francisco Deprem Yönetmeliği’dir. Bu yönetmelikten 9 yıl sonra deprem hasarlarının yol açtığı maliyeti azaltmak amacı ile 1915 yılında kurulan The Building Officials and Codes Administrators, International (Bina Resmi Yetkilileri ve Yönetmelik Uzmanları, BOCA) ilk genel deprem yönetmeliğini oluşturmuştur. Bu organizasyonun hazırladığı deprem yönetmeliklerini iki ilave organizasyon tarafından hazırlananlar takip etmiştir. İlave organizasyonlardan ilki, The Standard Building Code (Standart Bina Yönetmeliği, SBC) diğeri ise The Uniform Building Code (Tip Bina Yönetmeliği, UBC) yönetmeliğini hazırlamıştır. Hazırlanan üç yönetmelikten BOCA genellikle ABD’nin orta batı ve kuzeydoğu eyaletlerinde, SBC güney ve güneydoğu eyaletlerinde, UBC ise batı yakası ve bazı orta batı eyaletlerinde kullanılmaktaydı. Yönetmeliklerin geçerli olduğu bölgelerin sınır çizgisi belli olmayıp çoğu zaman hangi yönetmeliğin kullanılması gerektiği yönünde karışıklıklar ortaya çıkmaktaydı. Bu yüzden 1990’lı yılların ortasında bu üç organizasyonun hazırladığı yönetmeliklerin birleştirilmesi amacı ile bir yeni bir organizasyon kurulmuştur. Yeni organizasyon bu kapsamda ilk birleştirilmiş deprem yönetmeliğini 2000 yılında International Building Code (Uluslararası Bina Yönetmeliği, IBC) adı altında yayınlamıştır. 2000 yılında yayınlanan yönetmelik, yürürlükte olan pek çok diğer özellikli standartlara atıfta bulunarak bina ve yapı tasarımının tek çatı altında birleştirilmesini hedeflemiştir. 2000 yılında yayınlanan ilk IBC yönetmeliği her üç yılda bir revize edilmektedir (en son yönetmelik tarihi 2015’dir). 

Deprem ülkesi olarak bilinen Japonya’daki deprem yönetmeliklerinin başlangıç tarihi ABD’dekine benzer şekilde yine 1920’li yıllar olarak görülmektedir. Bu ülkedeki ilk bina yönetmeliği 1920 yılında yürürlüğe girmiş, fakat deprem ile ilgili konuların yönetmeliğe girdiği yıl ise 1924 olarak gerçekleşmiştir. 1920 yılında hazırlanmış olan yönetmelik Urban Building Law of Japan (Japonya Kentsel Bina Yasası, UBL) olarak adlandırılmıştır. Adı geçen yönetmelik 1923 yılında meydana gelen Büyük Kanto depreminden sonra hazırlanmıştır (Resim 6). Büyük Kanto depremi Mw=7.9 büyüklüğünde gerçekleşmiş olup depremde yaklaşık olarak 142 bine yakın kişi hayatını kaybetmiştir. Deprem günümüz rakamlarına göre yaklaşık 5.5 milyar ABD dolar tutarındaki kayıpla Japonya’da o tarihe kadar en büyük maddi hasarlı doğal felaket olarak kayıtlara geçmiştir.                                    

Resim 6. 1923 Büyük Kanto Depremi (Japonya): a. Genel görünüm, b. Şehir Merkezi (URL 11,12).

1924 yılına ait Japonya Deprem Yönetmeliği sırası ile 1947, 1950, 1963, 1964, 1971, 1977, 1981 ve 1988 yıllarında revize edilmiştir. ABD’de olduğu üzere deprem yönetmelikleri, büyük ve yıkıcı depremlerden sonra güncellenmiş, böylelikle her defasında daha güvenilir bir yapı tasarımı elde edilmeye çalışılmıştır. 1924 yılına ait hazırlanan deprem yönetmeliğinde yapılan en büyük tasarımsal değişiklik 1981 yılında gerçekleşmiştir. 1981 yılında yayınlanan yönetmelikte depreme dayanıklı yapı tasarımı iki aşamalı tasarım haline getirilmiştir.  1981 yılındaki yönetmelik öncekilere benzer şekilde yine bir büyük depremden -1978 Miyagi-ken-oki depreminden- sonra hazırlanmıştır (Resim 7). 1978 yılında meydana gelen Mw=7.7 büyüklüğündeki depremde yaklaşık olarak 28 kişi hayatını kaybetmiştir. Depremin yarattığı maddi hasar ise günümüz rakamlarına göre 2.4 milyar ABD doları olarak belirlenmiştir. Deprem yönetmeliğinin teknolojik gelişmelere ve deprem hasarlarına bağlı değişimi isminde de değişime gidilmesine neden olmuştur. UBL olarak adlandırılan Japonya Deprem Yönetmeliği’nin ismi 1950 yılında Building Standard Law (Bina Yönetmelik Yasası, BSL) olarak değiştirilmiştir. 1981 yılında tasarımsal anlamda değişen yönetmelik daha sonra 1998 ve 2000 yıllarında yeniden revize edilmiştir. 

Resim 7. 1978 Miyagi-ken-oki Depremi (Japonya): a. Ofis binası-1, b. Ofis binası-2  (URL 13,14).

ABD ve Japonya’ya deprem aktiviteleri açısından benzerlik gösteren bir diğer deprem ülkesi ise Yeni Zelanda’dır. Bu ülkedeki ilk deprem yönetmeliği 1935 yılında hazırlanan Yeni Zelanda Yönetmeliği’dir (New Zealand Standard, NSZ). NZS95:1935 olarak adlandırılan bu yönetmelik, 1931 yılında meydana gelen Hawke’s Bay (Hawke Körfezi) depreminin ortaya çıkardığı can ve mal kaybından sonra yürürlüğe girmiştir (Resim 8). Mw=7.8 büyüklüğünde kaydedilen depremde 256 kişi hayatını kaybetmiştir. Depremin yarattığı maddi hasar ise günümüz rakamlarına göre 173 milyon ABD doları olarak belirlenmiştir. 1935 yılında hazırlanan ilk deprem yönetmeliği sırası ile 1939, 1955, 1965, 1976, 1982, 1989, 1992, 2008, 2010 ve 2011 yıllarında güncellenmiştir. Betonarme ve çelik binaların depreme dayanıklı tasarım ilkelerine ilk defa 1982 ve 1989 yıllarındaki yönetmeliklerde rastlanmaktadır.    

Resim 8. 1931 Hawke’s Bay Depremi (Yeni Zelanda): a. Genel görünüm, b. Yıkılmış bina (URL 15,16).

Deprem yönetmeliklerinin dünyadaki gelişimine bakıldığı zaman yine bir deprem ülkesi olan Şili’de 1935, Hindistan’da 1962 ve Çin Halk Cumhuriyeti’nde ise 1974 yılında ortaya çıktığı görülmüştür.  Yukarıdaki oluşuma benzer şekilde deprem yönetmeliklerinin yine can kayıpları yüksek olan depremlerden sonra güncellendiği göze çarpmaktadır. Örneğin, 1920 yılında Çin’in Haiyuan şehrinde yaklaşık olarak Mw=8.0 büyüklüğünde meydana gelen depremde 274 bine yakın kişi hayatını kaybetmiştir. Deprem günümüz rakamlarına göre yaklaşık olarak 240 milyon ABD doları tutarında hasara yol açmıştır (Resim 9). Bu tür yıkıcı depremlere rağmen, Çin’de deprem yönetmeliğinin kullanımına çok uzun yıllar sonra geçildiği görülmektedir.

Resim 9. 1920 Haiyuan Depremi (Çin): a. Genel görünüm, b. Yıkılmış konut binası (URL 17,18).

Dünya’nın deprem riski yüksek bazı ülkelerindekine benzer şekilde Türkiye’de deprem yönetmeliklerinin tarihçesine de bu yazıda özetle değinilmiştir. İlk Türk Deprem Yönetmeliği’nin tarihi 1940 olup 1939 yılındaki Erzincan depreminden sonra hazırlanmıştır (Resim 10). Dönemin İtalyan deprem yönetmeliğine benzer olarak hazırlanan ilk deprem yönetmeliğinde deprem hesabı yapının bulunduğu yerden bağımsız olarak tüm bölgeler için benzer şekilde yapılmaktaydı. 1939 yılında meydana gelen Erzincan depreminin büyüklüğü Mw=7.8 olarak hesaplanmıştır. Depremde yaklaşık olarak 33 bine yakın kişi hayatını kaybetmiş ve günümüz rakamlarına göre 345 milyon ABD doları tutarında hasar meydana gelmiştir.

Resim 10. 1939 Erzincan Depremi (Türkiye): a. Genel görünüm, b. Konut binası (URL 19,20).

1940 yılındaki ilk yönetmeliği 1944 yılında hazırlanan ikinci bir deprem yönetmeliği izlemiştir.  Bu yönetmelik, 1943 yılında meydana gelen Mw=7.7 büyüklüğündeki Tosya-Ladik depreminden sonra hazırlanmıştır (Resim 11).  Tosya-Ladik depreminde yaklaşık olarak 2.900 kişi hayatını kaybetmiş, depremin yarattığı hasarın günümüz rakamlarına göre yaklaşık maliyeti ise 320 milyon ABD doları olarak tespit edilmiştir.          

Resim 11. 1943 Tosya-Ladik Depremi (Kastamonu ve Samsun, Türkiye): a. Genel görünüm, b. Heyelan-konut binası (URL 21,22).

1944 yılında hazırlanan yönetmeliği sırası ile 1947, 1949, 1953 ve 1961 yıllarına ait yönetmelikler izlemiştir. 1942 yılında Türkiye için deprem bölgeleri haritası hazırlanmış, 1947 yılından itibaren yayınlanan deprem yönetmeliklerinde ise deprem hesapları yapının bulunduğu bölgenin depremselliğine bağlı hale gelmiştir. 1968 yılında yayınlanan deprem yönetmeliğinde günümüzde kullanılmakta olan modern hesap yöntemlerine yer verilmiştir. İlk kez bu yönetmelikte betonarme yapı elemanlarının minimum boyutlarına ilişkin sınır değerler getirilmiştir. Sünek yapı tasarımına (çekme kuvvetleri etkisi altındaki yapısal elemanların kopmadan önce üzerindeki yükü güvenle taşıyabilme yeteneği) ilişkin detaylar 1975 yılında yayınlanan deprem yönetmeliğinde yer almıştır. Bu yönetmelikte betonarme elemanların birleşim ve sarılma bölgeleri, sünek davranışa yönelik donatı detayları ve eleman boyutlarına ilişkin tavsiyelerde bulunulmuştur. 

1975 yılından sonra oluşturulan ilk kapsamlı deprem yönetmeliğinin tarihi 1997 yılı olarak karşımıza çıkmaktadır. 1997 deprem yönetmeliğinde sünek tasarıma ilişkin detayların uygulanması zorunlu hale getirilmiştir 1997 yılında kapsamlı halini alan deprem yönetmeliği, 1999 yılında meydana gelen Mw=7.4 ve 7.2 büyüklüklerindeki İzmit ve Düzce depremlerinden sonra bir kere daha 2007 yılında revizyona tabii tutulmuştur (Resim 12). 1999 yılında meydana gelen İzmit depreminde 17.500 kişi, yine aynı yıl Düzce’de meydana depremde ise 850’ye yakın kişi hayatlarını kaybetmiştir. Bu depremlerden ilkinde meydana gelen hasar miktarı günümüz rakamlarına göre yaklaşık olarak 9 milyar ABD doları, ikincisinde meydana gelen hasar miktarı ise 1 milyar ABD doları olarak hesaplanmıştır. Türkiye’de şu an yürürlükte olan deprem yönetmeliği 2007 yılına ait yönetmeliktir. Bu yönetmelikte bulunan hesap ve tasarım kurallarının birçoğu 1997 deprem yönetmeliği ile birlikte yürürlüğe girmiştir. 2007 yılında hazırlanan yönetmeliğe mevcut binaların değerlendirilmesi ve güçlendirilmesine yönelik bölümler eklenmiş, ancak 1997 yönetmeliğinin genel işleyişinde herhangi bir değişikliğe gidilmemiştir. 

Resim 12. 1999 İzmit ve 1999 Düzce Depremleri (Türkiye): a. Çok katlı binalar, b. Az katlı konut binaları (URL 23,24).

Deprem yönetmeliklerinde yer alan ve daha güvenli yapı tasarımını esas kılan hesap yöntemlerinin tarihçesine de bu yazıda kısaca değinilecektir. Buna göre dünyadaki belli başlı ülkelerdeki deprem hesap yöntemlerinde meydana gelen değişim aşağıdaki kronolojik sıraya uygun olarak gelişim göstermiştir. Bu gelişim süreci Türkiye’deki yönetmelikler için de benzer sırayı takip etmiştir. Öncelikle, 1900 ile 1910 yılları arasında deprem yatay kuvvetinin yapı kütlesi ile orantılı olduğu ortaya çıkarılmıştır.  Daha sonra, 1940-1950’li yıllar arasında ise yapı periyotlarının bina veya yapı tasarımına olan katkıları anlaşılmış ve tasarım bu anlayışa uygun olarak değişime uğramıştır. 1960 ila 1970’li yıllar arasında ise süneklik ve emniyet gerilmeleri kavramları geliştirilmiştir. 1980-1990 yılları arasında ise mukavemet ve taşıma gücü yöntemleri oluşturulmuş, emniyet gerilmeleri yönteminden sınır değerler yöntemine doğru değişim tasarıma yansıtılmaya başlanmıştır. Daha sonra ise sınır değerler yöntemi yerine özellikle 1997 ile 2000 yılları arasında Performansa Dayalı Analiz (PDA) yöntemi depreme dayanıklı yapı tasarımı projelerinde tavsiye niteliğinde kullanılmaya başlanmıştır. 

Deprem yönetmeliklerinde meydana gelen önemli sayılabilecek gelişimlerden biri yukarıdaki paragrafta da belirtildiği üzere hesap yöntemleri ile ilgili olanıdır. Bu kapsamda PDA, hesap yöntemi olarak özellikle ABD’nin batı kıyısı, Japonya ve Yeni Zelanda’da kullanılmaya başlanmıştır. Yöntem, bu ülkelerin bazılarında zaruri bazılarında ise tavsiye niteliğinde kullanılmaktadır. Örneğin, Japonya’da adı geçen yöntem zaruri olarak kullanılmaktadır. Fakat ABD’de bu hesap yöntemi zaruri bir yöntem yerine tavsiye niteliğindeki yardımcı yönetmelik olarak özellikle San Francisco ve Los Angeles şehirlerine özgü olarak yüksek katlı bina tasarımında kullanılmaktadır. 

Yukarıdaki ülkelere benzer şekilde, Türkiye’de de PDA yöntemi depreme dayanıklı hesap yöntemi olarak kullanılmaktadır. Bu kapsamda, PDA yöntemi on yıla yakın süredir taslak yönetmelik olarak özellikle İstanbul’da yapılan yüksek katlı binaların projelendirilmesinde kullanılmaktadır. Üzerinde çalışılan bu hesap yöntemi büyük bir olasılıkla 2018’in ilk çeyreğinde yürürlüğe girecek yeni deprem yönetmeliğinde (Türkiye Bina Deprem Yönetmeliği, TBDY 2018) zaruri bir yöntem olarak yer alacaktır. Bu tür çalışmalar ile amaçlanan deprem performansının çok daha gerçekçi tahmin edileceği türden yöntemlere yönetmeliklerde yer verilmesi olarak özetlenebilir. 

Sonuç
Yeni deprem yönetmeliğinde kullanılacak yöntemlerin birçoğunun analitik hesap ve tasarımı çok daha karmaşık bir hale getirdiği bilinen bir gerçektir. Dolayısıyla, karmaşıklaşan yönetmeliğin proje ve uygulama aşamalarında oluşturacağı sorunların mutlaka yürürlüğe girmeden önce çözümlenmesi veya tartışılması gerekmektedir. Bu konuda en önemli husus inşaat mühendisliği eğitimi alan lisans öğrencilerinin eğitilmesi ile ilgili olanıdır. PDA yöntemi neredeyse hiçbir üniversitenin inşaat mühendisliği lisans müfredat programında yer almamaktadır. Üniversitelerin yüksek lisans programları incelendiğinde ise sadece birkaç üniversitede bu yönteme ait teorik altyapının verildiği görülmüştür. Dolayısıyla yönetmeliğin uygulamasına ait oldukça endişe verici bir sürecin inşaat mühendisliği eğitimi alan kişileri beklediği aşikardır. Öyle ki, yönteme ait gerekli teorik detaya sahip olacak deneyimde inşaat mühendisi sayısının Türkiye geneli için iki haneli rakamlarla tarif edilebileceği bile yazarın katıldığı pek çok teknik toplantıda öngörülmektedir. Bu durum yapısal tasarımı yapılacak pek çok projenin teorik altyapıya yeterli ölçüde sahip olmayan inşaat mühendisleri tarafından güvenilirlik ilkesine uygun olmayacak şekilde tasarlanacağı anlamına gelmektedir. Özetle, gerekli teorik altyapı oluşturulduktan sonra gerekli yasal uygulama yürürlüğe girmelidir. Yazar tarafından da benimsenen bu işleyiş, sağlıklı bir tasarımın olmazsa olmazıdır. 

Notlar
1. Deprem büyüklükleri moment büyüklüğü olarak tanımlanmıştır. Bu büyüklük cinsi için MW notasyonu bilim çevresi tarafından yaygın olarak kullanılmaktadır.

2. Ondalık sayılar nokta, binli sayılar ise virgülle ayrılmıştır. Örnek; 6.2 (Altı onda iki) ve 3,000 (Üç Bin)

3. Maddi hasarlar, “doğrudan hasarlar” olarak depremin olduğu yılda belirlenen rakamların 2017 yılına dönüştürülmesi ile elde edilmiştir.

4. Yazar, yazıya yaptığı değerli katkılardan dolayı Sayın Tuğrul Tanfener’e teşekkürü bir borç bilir.

Kaynaklar

  • Daniell, J. E.; Wenzel, F.; Khazai, B.; “The Cost of Historic Earthquakes Today – Economic Analysis since 1900 through the use of CATDAT”, Australian Earthquake Engineering Society 2010 Conference, Perth, Batı Avustralya, 2010.
  • Fenwick, R.; MacRae G.; “Comparison of New Zealand Standards used for Seismic Design of Concrete Buildings”, Bulletin of the New Zealand Society for Earthquake Engineering, Vol. 42, No. 3, 187-203, Eylül 2009.
  • Ghosh, S. K.; “Seismic Design Provisions in U.S. Codes and Standards: A Look Back and Ahead”, PCI Journal, 94-99, Ocak-Şubat 2002.
  • Ishiyama, Y.; “Earthquake Damage and Seismic Code for Buildings in Japan”, the 25th Anniversary Symposium of CISMID Lima, Peru, 17-18 Ağustos 2012.
  • İlki, A.; Celep, Z.; “Earthquakes, Existing Buildings and Seismic Design Codes in Turkey”, Arab J. Sci. Eng., 37:365–380, 2012.
  • MacRae, G.; Clifton, C.; Megget, L.; “Review of NZ Building Codes of Practice”, Report to the Royal Commission of Inquiry into the Building Failure Caused by the Christchurch Earthquakes, Ağustos 2011.
  • MCEER; “The Marmara, Turkey Earthquake of August 17, 1999: Reconnaissance Report”, The Multidisciplinary Center for Earthquake Engineering Research, University of Buffalo, NY, ABD, 2000.
  • Mollick, M. A. A.; “Seismic Design Provisions of Buildings in Japan”, Journal of the Civil Engineering Division, The Institution of Engineers, Vol. CE23, No. 1, Bangladeş, 1995.
  • NBS Special Publication 592; “An Investigation of the Miyagi-ken-oki, Japan, Earthquake of June 12, 1978”, U.S. Department of Commerce, Ekim 1980.
  • Öztürk, S.; “A New Empirical Relation between Surface Wave Magnitude and Rupture Length for Turkey Earthquakes”, Earth Sci. Res. J. Vol. 18, No. 1, 15 – 26 Haziran 2014.
  • Pampal, S.; Özmen, B.;” Türkiye Deprem Bölgeleri Haritalarının Gelişimi”, Altıncı Ulusal Deprem Mühendisliği Konferansı, İstanbul, 105-116, 16-20 Ekim 2007.
  • PEER Tall Buildings Initiative—Task 2; “Background of Seismic Codes and Performance Expectations”, Workshop, 18 Nisan 2007.
  • Priestly, M. J. N.; “Performance Based Seismic Design”, 12 WCEE 2000, Auckland, Yeni Zelanda, 30 Ocak-4 Şubat 2000.
  • Rossberg, J.; Leon R.T.; “Evolution of Codes in the USA”, 44th Meeting, Joint Panel on Wind and Seismic Effects (UJNR), Gaithersburg, MD, USA, 20-21 Şubat 2013.
  • Tunç, G.; Tanfener, T.; “2007 ve 2016 Türkiye Bina Deprem Yönetmeliklerinin Örneklerle Mukayesesi”, 3. Ulusal Yapı Kongresi, Ankara, 25-26 Kasım 2016.
  • Wang, Y.; “A New Round of Update in Seismic Design Code of China”, the 14th World Conference on Earthquake Engineering, Pekin, Çin, 12-17 Ekim 2008.
  • URL 1. http://www.sfgate.com/bayarea/article/Hayward-Fault-is-our-deadliest-a-tectonic-time-2496282.php#photo-2661911
  • URL 2. http://seismo.berkeley.edu/blog/2008/10/21/today-in-earthquake-history-hayward-1868.html
  • URL 3. http://www.huffingtonpost.co.uk/2015/07/23/san-francisco-earthquake_n_7855128.html
  • URL 4. http://www.rsvlts.com/2016/04/18/1906-san-francisco-earthquake-photos/
  • URL 5. http://framework.latimes.com/2013/06/28/1925-santa-barbara-earthquake/#/0
  • URL 6. https://www.sbhistorical.org/quake-the-1925-earthquake-in-santa-barbara/
  • URL 7. https://www.flickr.com/photos/mytravelphotos/sets/72157627369387449/
  • URL 8. https://www.flickr.com/photos/mytravelphotos/sets/72157627369387449/
  • URL 9. http://museumsanfernandovalley.blogspot.com.tr/2016/02/45-years-ago-1971-sylmar-earthquake-did.html
  • URL 10. http://latimesblogs.latimes.com/lanow/2012/02/sylmar-earthquake-anniversary-dam-almost-collapse.html
  • URL 11. http://apjjf.org/2013/11/20/Richard-J.-Samuels/3941/article.html
  • URL 12. http://edition.cnn.com/2015/04/27/world/gallery/ten-deadliest-earthquakes/index.html
  • URL 13. http://sendai-resilience.jp/en/bosaikankyo/
  • URL 14. Miyagi-Ken-Oki, Japan, Earthquake, June 12, 1978. Peter I. Yanev, ed. 1978, 165 pp.
  • URL 15. http://edition.cnn.com/2016/05/16/architecture/napier-art-deco-architecture/index.html
  • URL 16. www.archway.archives.govt.nz/ViewFullItem.do?code=23458896
  • URL 17. http://economictimes.indiatimes.com/slideshows/nation-world/worlds-worst-natural-disasters-in-the-past-100-years/haiyuan-earthquake/slideshow/20837586.cms
  • URL 18. http://images.complex.com/complex/image/upload/c_limit,w_680/fl_lossy,pg_1,q_auto/it6rcgrarcgjir5ltokc.jpg
  • URL 19. http://www.haberturk.com/galeri/yasam/425172-turkiyedeki-buyuk-depremler
  • URL 20. http://www.sabah.com.tr/galeri/turkiye/felaketin-ardindan-23-yil/31
  • URL 21. http://www.istanbultimes.com.tr/guncel/degismez-gercegimiz-deprem-h36173.html
  • URL 22. http://www.yazicam.com/yazdirilabilir-sayfa-h-yazdir899.html
  • URL 23. http://www.bik.gov.tr/kandilli-yakin-zamanda-yedinin-uzerinde-bir-deprem-olacak/
  • URL 24. http://www.deprem.gov.tr/galeri/6

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır