devlet hastanesi hacamat / Ehil eller geleneksel sülük ve hacamat tedavisini geleceğe taşıyor

Devlet Hastanesi Hacamat

devlet hastanesi hacamat

Ankara Yenimahalle’de bulunan Gazi Mustafa Kemal Devlet Hastanesi’nin bir bölümü Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Uygulamaları (GETAT) Merkezi’ne dönüştürüldü. Hastane içerisine açılan GETAT Merkezi bünyesinde “Hacamat, Akupunktur, Mezoterapi, Proloterabi, Ozon Tedavi ile PRP” yapıldığı ifade edildi.

BOLU’DA DA SÜLÜK TEDAVİSİ YAPILIYOR

Bolu İzzet Baysal Fizik Tedavi Ve Rehabilitasyon Eğitim Ve Araştırma Hastanesi’nin de sosyal medya hesabından, “Hastane bünyesinde sülük tedavisinin yapıldığı” belirtilerek “Hastanemizin Geleneksel Tıp Merkezi’ni arayarak ozon tedavisi, hacamat tedavisi, sülük tedavisi ve diğer tedaviler hakkında bilgi alabilir veya randevu alabilirsiniz” denilerek bir duyuru paylaşıldı.

AKP DÖNEMİNDE SGK KAPSAMINA ALINDI

Ankara Tabip Odası (ATO) Genel Sekreteri Ali Karakoç, BirGün’e yaptığı açıklamada konuya lişikin şunları söyledi: “Biz bir sağlık meslek örgütü olarak ısrarla ‘tıbbın alternatifi olmaz’ diyoruz. Ülkemizde ve dünyada geleneksel uygulamalar adı verilen bu tür uygulamalar tıbbın yerine alamaz. Bunların bilimsel bir etkisinin olmadığını, bu alanda çalışmaların olmadığı ve hatta sülüğün kan emerek insan vücuduna çeşitli mikroorganizmaları enfekte edebileceğini düşünüyoruz. Bu tür uygulamalar, AKP iktidarlarıyla SGK ödeme prosedürlerine alınarak uygulanmaya başlandı. Defalarca bu durumu dile getirerek Bunun hastanelerde yaygınlaşmasını istemedik. Ancak, çağdaş hiçbir özelliği olmayan bir uygulamalar devam ediyor.”

BELGESELİNİ YAPTIRMIŞLARDI

Sağlık Bakanlığı’nın 20 Ocak’ta “Geleneksel ve tamamlayıcı tıp konulu” belgesel hazırlatmak için 1 milyon bin TL harcadığı ortaya çıkmıştı. Sağlık Bakanlığı’na bağlı Sağlığın Geliştirilmesi Genel Müdürlüğü, “Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Konulu Prodüksiyon Danışmanlık Hizmet Alımı” adı altında ihale düzenlemiş ve haleyi, Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Ankara Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Talha Geredeli’nin MTG Medya isimli şirketinin kazandığı açıklanarak “1 milyon bin TL’lik” ödeme yapılmıştı.

\n

Ankara Gazi Mustafa Kemal Devlet Hastanesi’nin bir bölümü “Hacamat Merkezi” haline getirildi. Bolu İzzet Baysal Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde de ‘sülük tedavisi’ yapıldığı ortaya çıktı

\n

Ankara Yenimahalle’de bulunan Gazi Mustafa Kemal Devlet Hastanesi’nin bir bölümü Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Uygulamaları (GETAT) Merkezi’ne dönüştürüldü. Hastane içerisine açılan GETAT Merkezi bünyesinde “Hacamat, Akupunktur, Mezoterapi, Proloterabi, Ozon Tedavi ile PRP” yapıldığı ifade edildi.

\n

BirGün'den İsmail Arı'nın haberine göreBolu İzzet Baysal Fizik Tedavi Ve Rehabilitasyon Eğitim Ve Araştırma Hastanesi’nin de sosyal medya hesabından, “Hastane bünyesinde sülük tedavisinin yapıldığı” belirtilerek “Hastanemizin Geleneksel Tıp Merkezi’ni arayarak ozon tedavisi, hacamat tedavisi, sülük tedavisi ve diğer tedaviler hakkında bilgi alabilir veya randevu alabilirsiniz” denilerek bir duyuru paylaşıldı.

\n

AKP döneminde SGK kapsamına alındı

\n

Ankara Tabip Odası (ATO) Genel Sekreteri Ali Karakoç, BirGün’e yaptığı açıklamada konuya şlişikin şunları söyledi: “Biz bir sağlık meslek örgütü olarak ısrarla ‘tıbbın alternatifi olmaz’ diyoruz. Ülkemizde ve dünyada geleneksel uygulamalar adı verilen bu tür uygulamalar tıbbın yerine alamaz. Bunların bilimsel bir etkisinin olmadığını, bu alanda çalışmaların olmadığı ve hatta sülüğün kan emerek insan vücuduna çeşitli mikroorganizmaları enfekte edebileceğini düşünüyoruz. Bu tür uygulamalar, AKP iktidarlarıyla SGK ödeme prosedürlerine alınarak uygulanmaya başlandı. Defalarca bu durumu dile getirerek Bunun hastanelerde yaygınlaşmasını istemedik. Ancak, çağdaş hiçbir özelliği olmayan bir uygulamalar devam ediyor.”

\n

Sağlık Bakanlığı bin liraya belgesel yaptırmış

\n

Sağlık Bakanlığı’nın 20 Ocak’ta “Geleneksel ve tamamlayıcı tıp konulu” belgesel hazırlatmak için 1 milyon bin TL harcadığı ortaya çıkmıştı. Sağlık Bakanlığı’na bağlı Sağlığın Geliştirilmesi Genel Müdürlüğü, “Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Konulu Prodüksiyon Danışmanlık Hizmet Alımı” adı altında ihale düzenlemiş ve haleyi, Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Ankara Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Talha Geredeli’nin MTG Medya isimli şirketinin kazandığı açıklanarak “1 milyon bin TL’lik” ödeme yapılmıştı.

\n

Devlet hastanelerinde 40 TL’ye modern hacamat

Sağlık Bakanlığı’nın geleneksel tıbbın merdivenaltında sağlıksız koşullarda uygulanmasının önüne geçmek amacıyla 2 yıl önce “Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Uygulamaları” adıyla yayınladığı yönetmelik sonrasında başlayan uygulama, Ankara, Kayseri ve İstanbul’da gerçekleştirilmeye başlandı. İstanbul’da ilk ve tek olan, Bağcılar Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde açılan “Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Merkezi” 4 ay önce tamamlandı ve 1 aydır faaliyette.

Merkezde, toplam 15 geleneksel tedavi yönteminden akunpunktur, kupa, sülük, larva (kurtçuk larvalarıyla tedavi), fitoterapi (bitkisel ilaçla tedavi) mezoterapi ve hipnoz yöntemleri de uygulanıyor. Kliniğe 1 ay içinde ’ü aşkın hasta başvurdu. Genellikle migren, depresyon ve bel fıtığı rahatsızlığı olanlar müracaat ediyor. SGK, geleneksel ve alternatif tedavi için hastanelere ödeme yapmıyor. Uygulama devlet güvencesinde yapıldığı için özel hastanelere göre tedavi ücretleri daha düşük tutulmuş. Seansı TL arasında. Bu ücret özel hastanelerde TL’den başlıyor.

‘DAHA ÇOK KADINLAR GELİYOR’

Gelen hastaların yüzde 60’ının kadın olduğunu belirten merkez yöneticisi Dr. Kanat Tayfur, “Genelde migren, depresyon, eklem ağrıları için geliyorlar. Otizm, davranış bozukluğu ve hiperaktivitesi olan çocuklara da tedavi uyguluyoruz. Migren tedavisinde akupunktur iğneleri ve pelin otundan yararlanıyoruz. Hastanın önce hikâyesini dinleyip bir program çıkarıyoruz. Ağrı noktalarına iğnelerle negatif basınç yapıyoruz. Kupa yani hacamat tedavisiyle de yine ağrı noktalarına hava basıncı yapıp vücuttaki kirli kanı çekiyoruz” diye konuştu.

Merkezde müzikle tedavi de yapılıyor. Müzik, polikliniğe giden hastanın hastalığına ve burcuna göre değiştiriliyor. Depresyon ve migren hastaları için Uşşak makamı çalınıyor, bu makam hastalarda sakinlik ve gevşeme sağlıyor. Poliklinikte ayrıca Türkiye’de yetişen endemik bitkinin sergisi de yapılıyor.

‘MİGREN AĞRILARIM AZALDI’

Merkeze giden 42 yaşındaki Hayriye Oğuzhan, 11 yıldır haftanın 6 günü migren ağrılarıyla yaşadığını söyledi. Bu zamana kadar ilaç tedavisini gördüğü kaydeden Oğuzhan, 1 hafta önce merkeze giderek tedaviye başladığını belirtip 4 seansta ağrılarının azaldığını ifade etti.

ÖZNUR KARSLI/GAZETE HABERTÜRK

Ehil eller geleneksel s&#;l&#;k ve hacamat tedavisini geleceğe taşıyor

Sağlık Bilimleri Üniversitesi (SBÜ) Ümraniye Eğitim ve Araştırma Hastanesi bünyesinde hizmet veren Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Uygulama Merkezi'nde (GETAT) hacamat, sülük, akupunktur ve ozon gibi geleneksel tedavi yöntemleri hijyenik ortamlarda, alanında uzman hekimlerce uygulanıyor.

Dünya Sağlık Örgütü tarafından etkinliği onaylanmış hacamat, sülük, ozon, akupunktur, osteopati, apiterapi, mezoterapi, homeopati gibi geleneksel yöntemler, Türkiye'de 7 yıl kadar önce yasal hale gelince merdiven altlarından modern hastanelere taşındı.

Böylece yüzyıllardır Anadolu’da uygulanan bu yöntemler, özel ve devlet hastanelerindeki sertifikalı ehil eller tarafından tatbik edilmeye başlandı. SBÜ Ümraniye Eğitim ve Araştırma Hastanesi de bunlardan biri. Hastane bünyesinde yaklaşık 5 yıl önce kurulan GETAT, bölgenin yanı sıra birçok farklı şehirden gelen hastaya da hizmet veriyor.

Temel kullanım amacı "hastalıktan korunma, sağlıklı ve iyi bir yaşam" olarak tanımlanan uygulamalar birçok hastalığın tedavisinde birincil veya yardımcı tedavi yöntemi olarak kabul ediliyor.

Merkez bünyesinde, hekimlerin ülkenin dört bir yanında bu alanda hizmet verebilmesine imkan sunan Sağlık Bakanlığı sertifikalı eğitim programları da düzenleniyor. Merkezde hijyenik bir ortamda, uzmanlarca yapılan uygulamalarla hastaların şifa bulması sağlanıyor.

"GETAT uygulamalarını yalnızca hekim olanlar yapabilir"

SBÜ Ümraniye Eğitim Araştırma Hastanesi Aile Hekimliği Eğitim Sorumlusu ve GETAT Merkezi hekimi Dr. Öğretim Üyesi Süleyman Ersoy, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Sağlık Bakanlığının 'den itibaren peyderpey çıkardığı kanun ve yönetmeliklerle GETAT uygulamalarını tanıdığını ve kontrol altına aldığını söyledi.

Merkezin de bu kapsamda hizmet vermeye başlayan ilk hastanelerden biri olduğunu dile getiren Ersoy, aktif olarak hacamat (kupa terapisi), sülük, akupunktur ve ozon terapi uygulamaları yaptıklarını söyledi.

Ersoy, burada aynı zamanda eğitim verildiğini ifade ederek, "Bu şu demek, geleneksel ve tamamlayıcı tıp uygulamalarını yalnızca Sağlık Bakanlığının ilgili yönetmeliğince hekim olanlar yapabilir. Hekim olmaları da yetmiyor, bizim gibi eğitim merkezlerine başvurarak Sağlık Bakanlığınca onaylanan bir sertifika edinmeleri gerekiyor." diye konuştu.

Konuya ilgi duyan hekimlerin Sağlık Bakanlığınca onaylanmış merkezlerde eğitimin ardından sertifika alarak uygulamaları yapabildiğini dile getiren Ersoy, şöyle devam etti:

"Sağlık Bakanlığı kontrol altına almadan önce özellikle hacamat için konuşmak istiyorum, yüz yıllardır halk arasında devam eden bir uygulamaydı. Sağlık profesyonelleri biraz konuya uzaktı, hatta bir kısmı ilgisizdi. Karşısında olanlar da vardı. Fakat hiç bir şey boşluk kabul etmez. Birileri gelir o boşluğu doldurur. Halk arasında bu uygulama yapılagelmekteydi ehil olmayan kişiler tarafından hijyenik olmayan ortamlarda. Maalesef bununla ilgili bir sürü müeyyide çıkmasına rağmen, hala bu uygulamaların tek tük de olsa devam ettiğini görüyoruz. Oysaki bunların bir kısmı cerrahi uygulamalar. Muhakkak hijyenik ortamda yapılması gerekiyor. Bunlarla ilgili komplikasyonlar ortaya çıkabiliyor. Hekim eşliğinde yapılması bu noktada önem arz ediyor. Sağlık çalışanları sonuçta bu işin eğitimini almış kişiler. Hem hekimler hem yardımcı sağlık personeli. Bu durumlarda ne yapması gerektiğini biliyorlar. Hastane ortamında yapılıyor. Her türlü sağlık desteği, herhangi bir beklenmeyen durumda söz konusu. Tamamlayıcı tıpla tedavi olmak isteyen hastalarımız merdiven altı, sağlık profesyonelliği olmayan naehil kişilere müracaat etmesinler."

"İnsanlık kadar eski bu uygulamaların fayda ettiği şüphesiz"

Dr. Öğretim Üyesi Süleyman Ersoy, Sağlık Bakanlığının tanıdığı yaklaşık 15 geleneksel ve tamamlayıcı tıp uygulaması olduğunu, her birinin değişik hastalıklarda kullanılabileceğini belirterek, "Hemen hemen geleneksel ve tamamlayıcı tıp uygulamalarının tamamı koruyucu hekimlikte de kullanılıyor. Hastalarımızın da bir kısmı bunu biliyor. Çünkü geleneksel olarak genel sağlık halini idame ettirme, bağışıklık sistemini destekleme ve toksinlerden arınma maksadıyla zaten bu bizde yüzyıllardır bilinen bir metot. Hastalarımız da bu maksatla başvurabiliyor." değerlendirmesini yaptı.

Koruyucu hekimlik dışında her uygulamanın kullanıldığı rahatsızlıklar olduğuna işaret eden Ersoy, alerjik rahatsızlıklar, sırt, bel ağrıları, fibrobiyalji, kronik baş ağrıları gibi birçok rahatsızlıkta hacamat tedavisini kullandıklarını söyledi.

Geleneksel tıp uygulamalarının çıkışının yüzyıllar öncesine uzandığını dile getiren Ersoy, sözlerini şöyle tamamladı:

"İnsanlık kadar eski bu uygulamaların fayda ettiği şüphesiz. Dünya Sağlık Örgütü'nün son yıllarda benimsediği bir strateji var. Dünya Sağlık Örgütü bu konudaki entegrasyonu tavsiye ediyor. Nedir? Günümüz tıbbıyla geleneksel tıp uygulamalarının entegre olması gerektiğini söylüyor ve bununla ilgili bir strateji benimsemiş. Özellikle modern tıbbın erişemediği, düşük sosyoekonomik bölgelerde insanlar geleneksel tıp metotlarına yaygın olarak müracaat ediyorlardı. Dünya Sağlık Örgütü de aslında Sağlık Bakanlığımızın ülkemizde yaptığı benzeri bir şeyi yapmaya çalışıyor. Bu uygulamaları kontrol etmeye, bunların ne kadar tıbbi olup, ne kadar gayritıbbi olduğunu değerlendirmeye ve güncel tıbba entegre etmeyi tavsiye ediyor. Her ikisi arasında bir tercihe gerek yok, hastamızın ihtiyacına göre günümüz tıbbını ve geleneksel tıbbı bir noktada buluşturarak hastalarımıza faydalı olmak esastır."

"Bir hekim olarak iyilik halini görünce eğitim almaya geldim"

Alerjik hastalıkları nedeniyle hacamat uygulaması yaptıran, aynı zamanda da GETAT uygulayıcısı olmak üzere eğitimlere katılan aile hekimi Dr. Murat Ardıç da düşüncelerini şöyle anlattı:

"Alerji ve uyku bozukluklarım vardı. Onun dışında böbrek rahatsızlığım olabiliyordu. Genel olarak hacamatı bunlar için yaptırıyorum. Ortalama yıldır yılda bir defa yaptırıyorum. Hacamatı yaptıktan sonra genel olarak bir rahatlama hissediliyor. Bu açıdan da bir süre bunun iyi geldiğini düşünerek tekrar yaptırmak istiyorsun. Bir hekim olarak da bir süre sonra bu iyilik halini görünce, çevreme, yakınlarıma ve hastalarıma da bunu uygulayabileceğimi düşündüğüm için de hocalarımdan eğitim almaya geldim. Hem bulunduğum şehirde hem de daha önce yaşadığım şehirlerde çok fazla merdiven altı uygulama yapıldığını duyduk. Ortamın hijyenik olmaması hastalarda daha fazla sıkıntılara sebep olabiliyordu. Bunları duyunca hekimler olarak bizlerin de bunları yapması gerektiğini düşündüğüm için en azından kendi adıma başlattım bunu."

Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır