Vakitsiz öten horozun başını keserler; her işin olduğu gibi, her sözün de uygun bir yeri ve zamanı vardır. Uygun olan bir zamanda söylenmeyen, yerli yersiz ortaya atılan, densizce sarf edilen sözler birilerinin tepkisini çeker; rahatsızlığa neden olur, büyük zarara yol açar. Vakitsiz öten horozdan, ancak onu keserek kurtulan insanlar; yerinde ve zamanında konuşmayan insanı da cezalandırıp susturmakta hiç tereddüt etmezler.
Yırtıcı kuşun ömrü az olur; ona buna saldıran, zarar veren, onun bunun sırtından geçinen kimselerin düşmanı çok olur. Az zamanda, bunlar da düşmanlarının gazabına uğrarlar, hak ettikleri cezayı görürler.
Yılanın başı küçükken ezilmeli; daha küçükken tehlikeli olacağı, zarar vereceği anlaşılan bir şeyin, düşmanın veya bir durumun önüne hemen geçilmeli; büyümesine izin verilmeden
Yılana yumuşak diye el sunma; hiçbir şeyin dış görünüşüne bakarak bir eylemde bulunmamalı kişi. Kolay görünen iş çok zor, yumuşak huylu bir kimse çok sert, zararsız gibi görünen bir durum çok tehlikeli olabilir ve zarar görebilir insan.
Yavuz at, yemini (yavuz it ününü) kendi artırır; gayretli, girişken, çalışkan, görevini ihmal etmeyen, üzerine aldığı işi tam yapan kimseler bunun mükâfatını görürler.
Yatan aslandan, gezen tilki yeğdir; çok güçlü olup da çalışmayan, soylu olup da bir şeyler üretmeyen, tembel tembel oturup onun bunun sırtından geçinen kimselerden; güçsüz olup da çalışan, boş oturmayan ve geçimini sağlamak için uğraşan kimseler daha iyidir.
Tilkiye, Tavuk kebabı yermisin diye sormuşlar; Adamı güldürmeyin diye cevap vermiş; bir kimseye düşkün olduğu, çok sevip özlediği, elde etmek için yanıp tutuştuğu bir şeyi, “İster misin? Arzu eder misin?” diye sormak son derece yersiz, hatta abes ve gülünçtür.
Tilki tilkiliğini bildirinceye kadar post elden gider
1. İşlemediği hâlde suçlu görülen kimse, suçsuz olduğunu kanıtlayıncaya kadar yeterince ceza çeker.
2. Kurnaz ve düzenbaz kimse, sahasında ne kadar hünerli olduğunu gösterinceye kadar, kendisinden daha hilekâr birinin tuzağına düşer.
Tilkinin dönüp dolaşıp geleceği yer kürkçü dükkânıdır; meslek veya alışkanlık gereği olan bir sonuçtan kaçınılmaz. Daha önce kopup ayrılmış olsa da, kişi bağlı olduğu çevreye, işe veya bir alışkanlığa eninde sonunda, şu ya da bu sebepten ötürü döner.
Havlayan köpek ısırmaz; bağırıp çağırarak başkalarını korkutmak isteyen kimseden saldırı beklenmez. Kötülük yapacak kişi, bu niyetini gizli tutar; belli etmez ve gürültüye patırtıya yer vermez.
Dostluk, vefa, yardımlaşma ve dayanışma ile ilgili özlü sözler ve atasözleri
Ürümesini bilmeyen köpek, sürüye kurt getirir
1. Beceriksiz kimseler iyilik yapayım derken çoklukla hem kendilerini, hem de başkalarını zarara sokarlar.
2. Neyi, ne zaman, nasıl söyleyeceğini bilmeyen kimseler hem kendilerinin, hem de başkalarının başına dert açarlar.
Uyuyan yılanın kuyruğuna basma; şimdilik zararı dokunmayan kötü bir kimsenin yeni bir kötülük yapmasına fırsat vermek doğru değildir.
Yularsız ata binilmez; nasıl ki yularsız bir at zapt edilip yönlendirilemezse; bir kurala, bir disipline bağlı olmayan iş, kuruluş ya da kişi de idare edilip yönetilemez. Dolayısıyla kargaşanın, başıbozukluğun hüküm sürdüğü bir yerde işin başına geçmek doğru değildir.
Kaçan balık büyük olur; çok önemsiz, çok küçük de olsa, her nedense elden kaçırılan fırsat ah vah edilerek gözde büyütülür.
Öküze boynuzu yük değil; insan, kendi yakınlarının işleri ile kendi işlerini yük saymaz. Her ne kadar külfetmiş gibi görünüyorlarsa da, aslında yaptığı işler kişinin kendi yararınadır.
Şahin, sinek avlamaz; yüce amaçlar peşinde koşan ve kendini ona lâyık gören kimseler küçük, önemsiz, değersiz şeylerin ardına düşüp de vakit geçirmezler.
Sürüden ayrılanı (ayrılan kuzuyu, koyunu) kurt kapar (yer); herkesin tuttuğu yolu bırakıp ayrı bir yol tutturanlar, herkesin yaptığını yapmayanlar, ya da arkadaşlarının yardımıyla yapılan bir işten ayrılanlar büyük zarara uğrarlar.
Sinek pekmezciyi tanır; çıkarını kollayan, kendini düşünen, işinin ehli olan kimse, kimden yararlanacağını iyi bilir.
Sinek küçüktür ama mide bulandırır; önemsiz, küçük gibi görünse de, kötü ve olumsuz bir şey insan üzerinde iyi bir etki bırakmaz.
Sıçan geçer yol olur; küçük ve basit de olsa, olumsuz ya da kötü bir işin yapılmasına izin verilmemelidir. Eğer bir kez izin verilirse, sürekli yapılmaya başlar ve alışkanlık hâline gelir. Bu giderek gelenekleşir ve pek çok kimse o zararlı yolu takip eder.
Sıçan çıktığı deliği bilir; yasalara aykırı, yolsuz, gizli bir iş yapan kimse, kalkıştığı bu eylemin doğuracağı sonuçları önceden enine boyuna hesaplar; yakayı ele vermemek, yakalanmamak için gerekli önlemleri alır; nereye, ne zaman ve nasıl kaçacağını bilir.
Dostluk hakkında kompozisyon
Serçeden korkan darı ekmez; tehlikeleri gözünde büyüterek işe girişmekte çekingen davranan kimse, amacına ulaşamaz. Unutulmamalıdır ki, her işin kendine göre zor bir yanı vardır. Amacına kavuşmak isteyen de bunları göze almalıdır.
Kurt dumanlı havayı sever; kötü niyetli kimseler ortalıktaki karışıklıklardan yararlanma yoluna giderler. Çünkü o anda dikkatler dağılmıştır, kimin ne yaptığı belli değildir. Dolayısıyla kendilerine engel olacak kimselerin bulunmadığı bu ortamı sever ve bu ortamın oluşmasını istekle beklerler.
Kurda, Neden boynun kalın demişler; İşimi kendim görürüm de ondan demiş; kendi işini kendisi gören, başkasına bırakıp yaptırmayan kişinin içi rahattır; çünkü işin bütün yükü ve sorumluluğu ona aittir. Dolayısıyla hiç kaygılanıp üzülmez de, keyfine bakar.
Köpeksiz sürüye (köye) kurt dalar (iner); koruyucusuz kalan yere veya ülkeye düşman girer, saldırır, ne var ne yok hepsini talan eder. Eğer elinizdeki yeri ya da ülkeyi iyi koruyup gözetirseniz, düşman sizden uzak durur ve kötü sonlarla karşılaşmazsınız.
Köpek sahibini ısırmaz; Köpek bile kendisini besleyen, kendisini koruyan sahibine saygılı davranır. Peki, kişi ne kadar kötü olursa olsun iyilik gördüğü, geçimini sağladığı yere nasıl kötülük edecektir? O da nankörce davranıp zarar veremez.
Köpek ekmek veren kapıyı tanır; Şurası unutulmamalıdır ki, köpek bile kendisini besleyen yeri bilir; o yerin insanına karşı bunu iyi davranışlarıyla belli eder. O hâlde insan bunu görmeli ve bunun çok ötesinde olmalıdır. Kendisine iyilik eden, yardımcı olan kimselere karşı gerekli saygıyı göstermeli, nankörlük etmemeli ve kendisine uzanan şefkatli elleri unutmamalıdır.
Dostluk konulu bir hikâye
Koyunun bulunmadığı yerde keçiye Abdurrahman Çelebi derler; istenilen nitelikteki şey bulunamayınca onun daha düşük nitelikte olanına da razı olunur. Çünkü bir ihtiyaca, kalitesi düşük de olsa cevap verecektir.
Komşunun tavuğu komşuya kaz görünür; başka bir kimsenin malı, kişiye olduğundan daha değerli görünür. Çünkü insan nefsi doymak bilmez, başkasının elindekine imrenir. Hele insanlar birbirlerini çekemiyorlarsa birinin elindeki mal, diğerini sürekli rahatsız eder.
Kır atın yanında duran ya huyundan ya suyundan; kişi, kiminle arkadaşlık ederse, ondan etkilenir; onun alışkanlıklarına, düşüncelerine eğilim duyar; huyunu, gidişini kapar.
Kılavuzu karga olanın burnu boktan kurtulmaz; kişi öncelikle kime danışacağını, kimin peşinden gideceğini iyi bilmelidir. Çünkü seçtiği kişi kötü, işe yaramaz biri olabilir ve onun başını belâya sokabilir.
Kedi uzanamadığı (yetişemediği) ciğere pis (murdar) der; kimileri, çok istedikleri hâlde elde edemedikleri şeyi hor göstermeye kalkışırlar; beğenmiyor görünürler. Böyle davranmakla asıl yapmak istedikleri şey, kendi çaresizliklerinin ortaya koyduğu açığı kapatmaya çalışmaktır.
Kedinin boynuna ciğer asılmaz; kendisine güvenilmeyecek birine bir şey bırakmak, emanet etmek doğru değildir. Yoksa o şey ya zarar görür, ya da yok olur.
Keçiyi yardan uçuran bir tutam ottur; açgözlü, gözü doymaz, hırslı insanlar küçük bir çıkar için bütün varlığını tehlikeye atar.
Keçi nereye çıkarsa oğlağı da oraya çıkar; küçükler daima büyüklerini taklit ederler, örnek alırlar. Anne, baba ne yaparsa çocuk da onu yapar; hangi yola giderse çocuk da o yola gider.
Koyun can derdinde, kasap et derdinde; kötü bir duruma düşmüş, büyük zarara uğramış kimi kimseler acı içinde kıvranırken, kimileri de küçük yararlarını düşünürler ve hiç umursamadan bu durumdan istifade etmeye çalışırlar.
Kaz gelen yerden tavuk esirgenmez; büyük çıkarlar beklenen yer için küçük fedakârlıklar yapılmalı, kimi sıkıntılara girilmeli ve bundan kaçınılmamalıdır.
Katıra baban kim demişler, dayım attır demiş; kişi kusurlu yanının açığa çıkmasını istemez, bunu gizlemeye çalışır. Sadece iyi yanıyla görünmeye ve övünmeye gayret eder.
Kartala bir ok değmiş, o da kendi yeleğinden; kişi, hayatta karşılaşacağı en büyük kötülüğü çoklukla en yakınlarından görür.
Karga yavrusuna bakmış, benim ak-pak evlâdım demiş; yaptığı iş ne kadar kusurlu, çocuğu ne kadar çirkin olursa olsun, kişiye bunlar iyi ve güzel görünür. Başkalarının bu konuda ne diyeceği o kadar önemli değildir.
Karga, kekliği taklit edeyim demiş; kendi yürüyüşünü şaşırmış
İnsanlar yetiştikleri çevrenin eğitimini alırlar. Bu bakımdan görgüleri, beceri ve bilgileri, davranışları, yol ve yöntemleri birbirinden farklıdır. Buna rağmen kimi kişiler özenti hastalığına yakalanırlar ve onu bunu taklit etmeye başlarlar. Ancak bunu beceremezler, bunu beceremedikleri gibi tabiî davranışlarını da yitirir, gülünç duruma düşerler.
Kurt tüyünü değiştirir, huyunu değiştirmez; kötü, zalim kimseler kılık-kıyafetlerini, oturdukları ev ve yerlerini değiştirseler de huylarını değiştirmezler; onların bu kötü yapıları devam edip gider.
Kurt kocayınca köpeklere maskara olur; güçlü, kuvvetli bir kurt ile köpekler kolay kolay başa çıkamazlar, ondan çekinip korkarlar. Bunun gibi her bakımdan güçlü, kuvvetli iken herkesi korkutan, tedirgin eden, yıldıran kişi, bu gücünü-kuvvetini kaybettikten sonra onun bunun, aşağılık kimselerin eğlencesi ve oyuncağı hâline gelir.
Dostluk |
İçinde "dost" kelimesi geçen deyimler ve açıklamaları:
İçinde "dost" sözcüğü geçen atasözleri ve açıklamaları:
( 23 soru/yorum )
İçinde dost kelimesi geçen, dostluk ve dost ile ilgili atasözleri, deyimler, özlü sözler derlemesi.
Dost ile İlgili Atasözleri Deyimler Özlü Sözler
İnsan, hayatta ailesinden başka yakınlara da ihtiyaç duyar. Bu kişiler çevremizde edindiğimiz arkadaşlardır ve arkadaşlıklar zamanla dostluğa dönüşür. Uzun yıllardır toplumda söylene gelen dostluk ile ilgili deyimler, bize “dostluk” kavramının önemini göstermektedir. Asırlardır güncelliğini koruyan dostluk ile ilgili atasözleri de dostluğun ne demek olduğunu anlatmaktadır.
» Karga ile dost olanın yeri çöplüktür.
» Dost içten ağlar, dıştan güler. Düşman ise dıştan ağlar, içten güler.
» İyilerle dost ol, kötülerden emin olursun.
» Dost, acı söyler fakat doğru söyler.
» Düşenin dostu olmaz.
» Ağaç yaprağıyla, insan dostuyla güzeldir.
» Dostun attığı taş baş yarmaz.
» Dost yüzünden, düşman gözünden bellidir.
» Sevip dostuna, boşanıp kocana varma.
» Dost ile ye, iç, alışveriş etme.
» Yalnız taş duvar olmaz.
» Hayırlı dost, hayırsız hısımdan yeğdir.
» Dostluk başka, alış veriş başkadır.
» Dost dediğinin gölgesinde suç işlenir.
» Ananın dostu damattır, babanın dostu evlattır.
» Dost sanma şanlı vaktinde dost olanı, dost bil gamlı vaktinde elinden tutanı.
» Dostun attığı gül onulmaz yara açar.
» Dost dostun ayıbını yüzüne söyler.
» Ararsan dost ara, düşman ayağının dibindedir.
» Dost kazan dost; düşman anadan da doğar.
» Seyrek git sen dostuna, kalksın ayak üstüne.
» Düğün aşıyla dost ağırlanmaz.
» Hayırsız dost gereksiz posttur.
» Dost başa bakar, düşman ayağa.
» Belli düşman, gizli dosttan yeğdir (iyidir).
» Dost, alışverişte belli olur.
» Her şeyin yenisi, dostun eskisi makbuldür (güzeldir).
» Kara gün dostu az olur.
» Eski dost, kara gün bineği.
» Mert düşman, kötü huylu bir dosttan daha iyidir.
» Her yüzüne güleni dost sanma.
» Bin altının olmaktansa bir dostun olsun.
» Dost dostun eyerlenmiş atıdır.
» Aptalın dostluğu köy görününceye kadardır.
» Söyleme sırrını dostuna, dostunun dostu vardır, o da söyler dostuna.
» Dostunuzu sık sık ziyaret ediniz. Çünkü üzerinde yürünmeyen yollar, diken ve çalılıklarla kaplanır.
» Bir dost ancak kırk yılda kazanılır.
» Boğazı büyük olanın dostu olmaz.
» Dostun bin ise azdır, düşmanın bir ise çoktur.
» Dostu methedecek isen, yerecek yerini koy.
» Herkesle dost olanın dostu olmaz.
» Fakir dost, çabuk unutulur.
» Dostluk para ile alınıp satılmaz.
» İyi gün dostu olmak
» dost tutmak
» dost canlısı
» dostlar başına
» dostlar alışverişte görsün (diye)
» dostlar şehit, biz gazi
» düğün pilavıyla dost ağırlamak
» dostluk etmek
» İyi dostu olanın aynaya gereksinimi yoktur. Mevlana
» Ayıpsız dost arayan dostsuz kalır. Mevlana
» Dostlarınıza bir gün düşmanınız olabileceklermiş gibi düşmanlarınıza ise bir gün dostunuz olabileceklermiş gibi davranın. Bernard Shaw
» Güller laleler bütün çiçekler solar. Çelik ve demir kırılır ama sağlam dostluk ne solar ne de kırılır. Nietzsche
» Dostlarımla beraber olduğum zaman yalnız değilim. O dakikadan sonra da iki kişi değiliz. Pisagor
» Gerçek bir arkadaş iki gövdede yaşayan bir ruhtur. Aristo
» İyi dostluklar, temiz hesaplarla kurulur. Balzac
» Arkadaşlık her zaman gölge veren bir ağaçtır. Calvin Coleridge
» Dostluğun asıl faydası, her türlü acıyı çeke çeke dertleri dolmuş taşmış gönüllere, dertlerini döktürüp ferahlık vermesidir. Francis Bacon
» Dostluktan saygıyı kaldıran, onun en büyük süsünü kaldırmış olur. Cicero
» Dostluğun kolları, birbirimizi dünyanın bir ucundan bir ucuna kucaklayabilecek kadar uzundur. Montaigne
» Kırılmasından korktuğun için asla kullanmadığın pahalı bir Çin vazosu gibi değil; gerçek dostluk sağlam bir eşya gibidir, kaç kere kullanırsan kullan onu kıramazsın. Neale Donald Walsch
» Dostluk para gibidir, elde edilmesi kolay korunması zordur. Samuel Butler
» Dostluk, dünyayı bir arada tutacak bir tek bağdır. Woodrew Wilson
*** Dostluk ile İlgili Atasözleri Deyimler Özlü Sözler derlemesi hakkında söylemek istediklerinizi aşağıdaki yorum alanına yazabilirsiniz.
İçinde dost kelimesi geçen, dostluk ve dost ile ilgili atasözleri, deyimler, özlü sözler derlemesi.
İnsan, hayatta ailesinden başka yakınlara da ihtiyaç duyar. Bu kişiler çevremizde edindiğimiz arkadaşlardır ve arkadaşlıklar zamanla dostluğa dönüşür. Uzun yıllardır toplumda söylene gelen dostluk ile ilgili deyimler, bize “dostluk” kavramının önemini göstermektedir. Asırlardır güncelliğini koruyan dostluk ile ilgili atasözleri de dostluğun ne demek olduğunu anlatmaktadır.
» Karga ile dost olanın yeri çöplüktür.
» Dost içten ağlar, dıştan güler. Düşman ise dıştan ağlar, içten güler.
» İyilerle dost ol, kötülerden emin olursun.
» Dost, acı söyler fakat doğru söyler.
» Düşenin dostu olmaz.
» Ağaç yaprağıyla, insan dostuyla güzeldir.
» Dostun attığı taş baş yarmaz.
» Dost yüzünden, düşman gözünden bellidir.
» Sevip dostuna, boşanıp kocana varma.
» Dost ile ye, iç, alışveriş etme.
» Yalnız taş duvar olmaz.
» Hayırlı dost, hayırsız hısımdan yeğdir.
» Dostluk başka, alış veriş başkadır.
» Dost dediğinin gölgesinde suç işlenir.
» Ananın dostu damattır, babanın dostu evlattır.
» Dost sanma şanlı vaktinde dost olanı, dost bil gamlı vaktinde elinden tutanı.
» Dostun attığı gül onulmaz yara açar.
» Dost dostun ayıbını yüzüne söyler.
» Ararsan dost ara, düşman ayağının dibindedir.
» Dost kazan dost; düşman anadan da doğar.
» Seyrek git sen dostuna, kalksın ayak üstüne.
» Düğün aşıyla dost ağırlanmaz.
» Hayırsız dost gereksiz posttur.
» Dost başa bakar, düşman ayağa.
» Belli düşman, gizli dosttan yeğdir (iyidir).
» Dost, alışverişte belli olur.
» Her şeyin yenisi, dostun eskisi makbuldür (güzeldir).
» Kara gün dostu az olur.
» Eski dost, kara gün bineği.
» Mert düşman, kötü huylu bir dosttan daha iyidir.
» Her yüzüne güleni dost sanma.
» Bin altının olmaktansa bir dostun olsun.
» Dost dostun eyerlenmiş atıdır.
» Aptalın dostluğu köy görününceye kadardır.
» Söyleme sırrını dostuna, dostunun dostu vardır, o da söyler dostuna.
» Dostunuzu sık sık ziyaret ediniz. Çünkü üzerinde yürünmeyen yollar, diken ve çalılıklarla kaplanır.
» Bir dost ancak kırk yılda kazanılır.
» Boğazı büyük olanın dostu olmaz.
» Dostun bin ise azdır, düşmanın bir ise çoktur.
» Dostu methedecek isen, yerecek yerini koy.
» Herkesle dost olanın dostu olmaz.
» Fakir dost, çabuk unutulur.
» Dostluk para ile alınıp satılmaz.
» İyi gün dostu olmak
» dost tutmak
» dost canlısı
» dostlar başına
» dostlar alışverişte görsün (diye)
» dostlar şehit, biz gazi
» düğün pilavıyla dost ağırlamak
» dostluk etmek
» İyi dostu olanın aynaya gereksinimi yoktur. Mevlana
» Ayıpsız dost arayan dostsuz kalır. Mevlana
» Dostlarınıza bir gün düşmanınız olabileceklermiş gibi düşmanlarınıza ise bir gün dostunuz olabileceklermiş gibi davranın. Bernard Shaw
» Güller laleler bütün çiçekler solar. Çelik ve demir kırılır ama sağlam dostluk ne solar ne de kırılır. Nietzsche
» Dostlarımla beraber olduğum zaman yalnız değilim. O dakikadan sonra da iki kişi değiliz. Pisagor
» Gerçek bir arkadaş iki gövdede yaşayan bir ruhtur. Aristo
» İyi dostluklar, temiz hesaplarla kurulur. Balzac
» Arkadaşlık her zaman gölge veren bir ağaçtır. Calvin Coleridge
» Dostluğun asıl faydası, her türlü acıyı çeke çeke dertleri dolmuş taşmış gönüllere, dertlerini döktürüp ferahlık vermesidir. Francis Bacon
» Dostluktan saygıyı kaldıran, onun en büyük süsünü kaldırmış olur. Cicero
» Dostluğun kolları, birbirimizi dünyanın bir ucundan bir ucuna kucaklayabilecek kadar uzundur. Montaigne
» Kırılmasından korktuğun için asla kullanmadığın pahalı bir Çin vazosu gibi değil; gerçek dostluk sağlam bir eşya gibidir, kaç kere kullanırsan kullan onu kıramazsın. Neale Donald Walsch
» Dostluk para gibidir, elde edilmesi kolay korunması zordur. Samuel Butler
» Dostluk, dünyayı bir arada tutacak bir tek bağdır. Woodrew Wilson
*** Dostluk ile İlgili Atasözleri Deyimler Özlü Sözler derlemesi hakkında söylemek istediklerinizi aşağıdaki yorum alanına yazabilirsiniz.
Yaşantımızda sevincimizi olduğu gibi üzüntümüzü de en yakın arkadaşlarımızla paylaşmak isteriz. Bu durumlarda onların davranışları, yanımızda olup olmaması bize onlar hakkında ipucu verir. Ancak bu ipuçlarını atasözlerinde ve özlü deyimler de de bulmak mümkündür.
Arkadaşlık İle İlgili Atasözleri, Deyimler ve Anlamları Nelerdir?
Dostlukla İlgili Atasözleri Anlamları
Dostlukla ilgili sözler ve anlamalarını bu makale adı altında sizlere aktaracağız. Arkadaşlık bu yaşamda sahip olacağımız en kıymetli manevi varlıktır. Sırtımızı yaslayıp yaşayacağımızı aşmamıza yarar sağlar. Sevincimizi, üzüntümüzü ve tüm şeylerimizi kendisiyle paylaşırız.
Dostlukla ilgili sözler ve anlamalarını bu makale adı altında sizlere aktaracağız. Arkadaşlık bu yaşamda sahip olacağımız en kıymetli manevi varlıktır. Sırtımızı yaslayıp yaşayacağımızı aşmamıza yarar sağlar. Sevincimizi, üzüntümüzü ve tüm şeylerimizi kendisiyle paylaşırız.
Dostluk bugünümüzde çok önemli bir kavramdır, şayet emniyet edebileceginiz bir dostunuz varsa mutluluklarınızı da üzüntülerinizi de onunla paylaşabilirsiniz çünkü mutluluklar paylaştıkça çoğalır ve üzüntüler paylaştıkça azalır. bu amaçla insanlar dostlarına önem vermelidirler. şayet bir insanın gerçek bir arkadaşı varsa o insan dünyadaki en şanslı insanlardan birisidir çünkü arkadaş insana çok büyük destektir.
Atasözleri, atalarımızın engin tecrübelerine ve derin hasret yeteneklerine sahip olarak yaşama dair sözler olarak eğitici ve öğretici, öğüt edici ve ders verici sözlerdir. Daha sonradan makaleye aktarılan atasözleri derhal her alanda söylenmiş önemli sözlerdir.
Üzüm üzüme baka baka kararır: Bu atasözüne göre iki arkadaş birbirini her yönde etkileyebilir. Arkadaş iyi ise diğer arkadaşını da iyi yönde etkiler ve şekillendirir ancak arkadaş kötüyse arkadaşını da kötü yönde etkileyecektir ve kötü bir insan olarak şekillendirecekti. Çünkü arkadaşlar birbirlerini örnek alırlar.
Körle yatan şaşı kalkar; Arkadaşlar çok sık bir araya gelirler ve birbirleriyle zaman geçirdikçe birbirlerine benzemeye başlarlar.
Dost kara günde belli olur; Eğer iyi bir arkadaşa sahipseniz arkadaşınız zor zamanınızda hep yanınızda olur.
Bana arkadaşını söyle sana kim olduğunu söyleyeyim; Arkadaşlar birbirlerini yansıtırlar ve birbirlerine göre şekillenirler bu nedenle arkadaşlar birbirlerini yansıtırlar.
Dostluk ile ilgili atasözleri ve anlamları kısaca şu şekildedir:
*Abdalın dostluğu köy görününceye kadardır.: Çıkarı için yakınlık gösteren birini işini halledecek başka bir şey bulduğunda bu yakınlıktan vazgeçer anlamına gelen bir atasözü olarak kullanılmaktadır.
*Aç ile dost olayım diyen peşin karnını doyursun.: Yakınlık kurduğumuz kimsenin sağlama olanağı bulunmayan şeyi, beklentisiz bir şekilde kendimiz yapmalıyız anlamına gelen bir kelime olarak kullanılmaktadır.
*Aça sırrını dostuna dostunun da dostu vardır o da söyler dostuna…: Sırrın hiç kimseye söylenmemesi gerektiğini ve aksi durumda hemen yayılacağını anlatan bir atasözü olarak kullanılmaktadır.
*Arslan postunda gönül dostunda…: Her şey yerinde değerlidir anlamına gelen bir atasözü olarak kullanılmaktadır.
*Ata dostu oğla mirastır.: Baba dostlarının dostlukları yeni nesillerde de devam eder, çocukları da dost olur ve hatır bilir insanlar olurlar anlamına gelen bir atasözü olarak kullanılmaktadır.
*Bin dost az, bir düşman çok…: Dostun ne denli çok olursa olsun onlardan zarar gelmez fakat düşman az da olsa ondan mutlaka zarar gelir anlamına gelen bir atasözü olarak kullanılmaktadır.
*Dost acı söyler.: Yakınlarımız, eksikliklerimizi çekinmeden hemen söylerler anlamına gelen bir atasözü olarak kullanılmaktadır.
*Dost başa, düşman ayağa bakar.: İyi bir görüntü verebilmek için her zaman temiz olmak ve kaliteli giyinmek gerekir anlamına gelen bir atasözü olarak kullanılmaktadır.
*Dost dostun ayıbını yüzüne söyler.: Gerçek dost uyarmak ve kusur örtmek için dostuna yardım etmek için hatalarına ona o varken söyler anlamına gelen bir atasözü olarak kullanılmaktadır.
*Dost dostun eyerlenmiş atıdır.: Gerçek dost arkadaşının en zor zamanında ona yardım eden kişidir anlamına gelen bir atasözü olarak kullanılmaktadır.
*Dost kara günde belli olur.: Gerçek dost üzüntülü, zor zamanlarda arkadaşına yardımcı olur anlamına gelen bir atasözü olarak kullanılmaktadır.
*Dostun attığı taş baş yarmaz.: Dostun acı sözü ya da sert davranışı zarar vermez, anlamına gelen bir atasözü olarak kullanılmaktadır.
*Düğün aşıyla dost ağırlanmaz.: Ağırlamanın değeri, özel olarak hazırlanmasında, bir fedakarlık yapılmasındadır, anlamına gelen bir atasözü olarak kullanılmaktadır.
*Düşenin dostu olmaz.: Varlıklı kişi yoksullaşınca çevresindeki dostlarından kimse kalmaz anlamına gelen bir atasözü olarak kullanılmaktadır.
*Her şeyin yenisi, dostun eskisi…: Dostluk eskidikçe güç ve değer kazanır, anlamına gelen bir atasözü olarak kullanılmaktadır.
*Parayla dost bulunmaz.: Para kazanmayı bildiği halde, dost edinemeyen kişilere dostluğun önemini anlatan bir söz olarak bilinmektedir.