1. İlaç dozunu yeniden ayarlamak
Antidepresanların cinsel yan etkileri hemen her dozda görülebilir. Bununla birlikte, daha yüksek dozlarda cinsel yan etki riskinin artması doğaldır. Antidepresan kullanımından sonra cinsel yan etkiler belirgin hale gelmişse, tedaviyi düzenleyen doktor ilacın dozunu azaltabilir. Birçok hastada bu basit önlem bile, can sıkıcı hale gelen cinsel yan etkilerin önüne geçmek için kâfidir.
2. İlacı değiştirmek
İlacın dozajını değiştirmek, cinsel problemleri çözmede başarısız olursa, cinsel yan etkilere neden olma ihtimali daha düşük bir antidepresan ilaç ile tedaviye devam edilebilir.
3. İlaca zaman tanımak
Cinsel işlev bozukluğunun en basit çözümlerinden biri beklemektir. Genel bir kural olarak, antidepresanlara alışmak zaman alabilir ve bu yan etkilerin ortadan kalkması da haftalar sürebilir. Yeni kullanmaya başlanılan ilaca biraz zaman vermek mantıklıdır. Bazı yan etkiler bir süre sonra kaybolabilir.
4. Ek ilaca başlamak
Eğer yukarıda sıralanan önlemlerden hiçbiri cinsel yan etkilerinin önüne geçemediyse, mevcut antidepresan tedavinin yanına ek olarak yeni bir ilaç eklenebilir. Cinsel istekte azalmanın önüne geçebilmek için testosteron tedavisi verilebileceği gibi, sertleşme sorunu yaşayan erkeklerde penise kan akımını arttıran ilaçlar kullanılabilir.
#Antidepresan#Cinsel Yaşam#İlaç
LinkedinFlipboardLinki KopyalaYazı Tipi
Duloksetin, yaygın anksiyete bozukluğunun (YAB) tedavisinde plasebodan daha etkilidir. Annals of Internal Medicine'den bir inceleme, duloksetini sitalopram, essitalopram, sertralin, paroksetin ve venlafaksin ile birlikte birinci basamak ilaç tedavileri arasında listeliyor.
Aşağıdaki kontrendikasyonlar üretici tarafından listelenmiştir:
Bunlara ek olarak, FDA, triptanlar ve serotonin yollarına etki eden diğer ilaçlarla birlikte uygulandığında mümkün olabilecek yaşamı tehdit eden ilaç etkileşimlerini rapor etmiştir ve bu da serotonin sendromu için artan riske yol açmaktadır.