duygu hastanesi kadın doğum saide / Hastane tavsiyesi (Gaziosmanpaşa): Page 3 - Happy Mom Forum

Duygu Hastanesi Kadın Doğum Saide

duygu hastanesi kadın doğum saide

YIL : 1 SAYI: 4 <br />

İMTİYAZ SAHİBİ<br />

Ekip Sağlık Hizmetleri<br />

monash.pwŞti. adına<br />

İsmail SEZER<br />

Genel Yayın Yönetmeni<br />

Ercan SEZER<br />

Editör<br />

Celil SEZER<br />

Yayın Danışma Kurulu<br />

monash.pwşe OKAN<br />

monash.pwÖzcan KARAKURT<br />

Op. Dr. Barbaros YURDAIŞIK<br />

monash.pw TOPAL<br />

monash.pwşim ÇELİK<br />

monash.pw ATAKIR<br />

Uzm. Dr. Alaattin AVCUL<br />

Uzm. Dr. Mübeccel GÜMRAH<br />

Uzm. Dr. Fethi ÖZBİR<br />

Op. Dr. Murat KARAKUŞ<br />

Sorumlu Yazı İşleri Müdürü<br />

Ramazan YILMAZ<br />

Reklam & Tanıtım<br />

Ahmet Suat ULUTAŞ<br />

Grafi k<br />

İstanbul Rek. Matbaacılık<br />

77 78<br />

Baskı ve Cilt<br />

Curnal Ofset<br />

01 56<br />

Yazışma Adresi<br />

Cengiz Topel Cad. No<br />

Küçükköy/monash.pwŞA/İST<br />

47 47<br />

D U Y G U H A S T A N E S İ S A Ğ L I K B Ü L T E N İ<br />

EDİTÖRDEN<br />

Herkese merhabalar,<br />

Bültenimizin 4. sayısı ile karşınızdayız.<br />

Bu sayımızda da, hem öncekilerde olduğu gibi hastanemizle ilgili bazı<br />

bilgileri, doktorlarımızın belli hastalıklarla ilgili yorumlarını ve yenilikleri sizlerle<br />

paylaştık, hem de bazı edebi, kültürel ve sanatsal bazı olay ve sunumlara<br />

değindik.<br />

Başhemşiremiz Gülşah hanım ile yapılmış bir röportaj ile başlayıp, Edip<br />

Cansever’in biyografisi ve harikulade bir şiiriyle devam ettik. Siyah Beyaz<br />

İstanbul’un bazı karelerini sizlere sergilerken, bunun bir hastane bülteninde<br />

oluşunu kendi içimizde epey bir tartıştık; lakin bu şehirde yaşayan herkesi,<br />

bu şehrin görüntülerinin bir şekilde ilgilendirdiğine kanaat getirip, yayına<br />

sunduk.<br />

Kendimizden haberler de verdik sizlere, mutluluk sebebi olaylardan, notunu<br />

düşerken dahi kederlendiğimiz üzüntü verici haberlere de değindik.<br />

Diyetisyenimiz İlksen hanım ve İşletme Müdürümüz Ahmet bey sizlerle<br />

bir süreliğine sohbet edecek, acil hekimimiz Burhan bey bizlere bir hekim<br />

gözüyle acilden bahsedecek.<br />

Umarız beğenir, keyif alırsınız.<br />

Bir sonraki sayımızda görüşmek dileğiyle.<br />

Celil SEZER<br />

w w w . d u y g u h a s t a n e s i . c o m . t r<br />

3


4 D U Y G U H A S T A N E S İ S A Ğ L I K B Ü L T E N İ<br />

Başhemşire Gülşah GÜRBÜZER<br />

Kısaca Kendinizi Bize Tanıtır mısınız?<br />

yılında İstanbul’da doğdum yılında <strong>Özel</strong><br />

Amiral Bristol Sağlık Kolejinden yılında da T.Ü.R.V.A.K<br />

Sinema TV okulun dan TV Programcılığı yapım-yönetim bö-<br />

lümünden mezun oldum. Halen sağlık kurumları işletmeci-<br />

liği okumaktayım. İstanbul’da birçok özel hastanede görev<br />

yaptım.4,5 yıl İsviçre’de kaldım, orada da hemşirelik mesle-<br />

ğini icra ettim.3yıl önce Türkiye ‘ye döndüm.2 aydır da <strong>Özel</strong><br />

<strong>Duygu</strong> <strong>Hastanesi</strong> Hemşirelik Hizmetleri Müdürü olarak görev<br />

yapmaktayım.<br />

İnsana değer veren ve mesleğini çok seven biriyim. Ta-<br />

mamı ile beni anlatan bir kurumda olup, yapmak istedi-<br />

ğim mesleği yapıyorum. Kendimi kelimelerle tanımlayacak<br />

olursam, çalışkanlık, başarma gücü ve inatçılık her şey den<br />

önce Allah’a sonra kendime olan inancımla istedikten son-<br />

ra başaramayacağı hiçbir şey olmayacağına inanan biriyim.<br />

İnsanların farkında olmadıkları, görmedikleri ve göremedik-<br />

leri şeyler için söyleyeceklerim var. Görmemeye itirazım var.<br />

İnatçılığıma gelince ayrıntıları görmekte =)<br />

w w w . d u y g u h a s t a n e s i . c o m . t r<br />

Bu Mesleği Seçmenizde Size Etkili Olan Kişiler Var mı?<br />

Tabi ki var, Canım Annem… Hemşire olmak aklımın<br />

ucundan dahi geçmezken, annemin daha ben 7 yaşınday-<br />

ken bir devlet hastanesinde ameliyat olması, beni içeri küçü-<br />

ğüm diye sokmamaları, babamın yaşımı büyük söylemesiyle<br />

onlarında kanmış gibi yapıp benim annemin yattığı odada<br />

annemi görmem işte her şey böyle başladı. Ne oda, ne bakım<br />

ne de ortam olması gerektiği gibi değildi, o gün annemin<br />

gözlerindeki ifadeyi, ve kollarında morluklar gördüğümde<br />

çok üzülmüştüm. Annem de bana ‘’hemşire olda bana sen<br />

bak ‘’dediği an ben küçük bir hemşireydim artık. Şimdi de bu<br />

noktadayım. Nur içinde yatsın Meleğim, Canım Annem onun


D U Y G U H A S T A N E S İ S A Ğ L I K B Ü L T E N İ<br />

desteğiyle hemşire oldum. En büyük şansım, sevmeyi ve se-<br />

vilmeyi bana öğreten bir aile de büyümek oldu. Hepsine çok<br />

teşekkür ederim.<br />

Mesleğinizi Tavsiye Eder misiniz?<br />

Kesinlikle ederim. Hemşireler için hayat gerçekten de<br />

kolay değil. Bulunduğunuz ortamda sizin yardımınıza, bir<br />

gülüşünüze ihtiyacı olan bir sürü insan var. Üstelik sürekli de<br />

bu böyle. Bu yüzden en başta insanı sevmek, insana değer<br />

vermek, merhamet, sabır gerek. Hemşirelik güç gerektirir,<br />

önsezi, duyarlılık gerektirir, insanı sevmeyi, iletişim kurabil-<br />

meyi ve değer vermeyi<br />

gerektirir. Bence Allah<br />

herkese hemşire olmayı<br />

nasip etmez. Bizler bu<br />

meslek için özel seçil-<br />

miş kişileriz ve işimizin<br />

kutsallığının farkında<br />

olarak, gülümsemeyi<br />

yüzümüzden hiç eksik<br />

etmeden ve toplum<br />

içinde saygınlığımızı art-<br />

tıracak şekilde insanlara<br />

davranmalı ve mesleğimizi icra etmemiz gerekir.<br />

Sizce Hemşirelik Hizmetleri Müdürünün En Önem Ver-<br />

mesi Gereken Şeyler Nelerdir?<br />

O kadar konu var ki! ama en önemlisi bize güvenip, bizim<br />

çatımız altına giren, bize kendilerini, ve sevdiklerini teslim<br />

eden insanlara kalplerinde çarpıntılar olmadan, elleri titre-<br />

meden bize güvenebileceklerini hissettirebilmektir.<br />

Hemşirelik hizmeti hasta ya da sağlıklı, genç ya da yaş-<br />

lı, zengin ya da yoksul tüm insanlara verilir ve tüm insanlar<br />

en kaliteli, en titiz, en güvenilir, en donanımlı, hizmeti almayı<br />

hak ederler. Bizim en büyük hedefimizde bu sağlık hizmetini<br />

w w w . d u y g u h a s t a n e s i . c o m . t r<br />

eksiksiz ve tam olarak hiçbir ayrım yapmadan tüm sevgimizi<br />

de katarak insanlara sunmaktır.<br />

Verdiğimiz sağlık hizmet çıtasını her alanda her gün biraz<br />

daha yukarı yükseltirken, çalışan memnuniyetini de en üst<br />

seviyeye çıkarmak, öncelikli konularımızdır.<br />

Bültenimiz Aracılığıyla Söylemek İstedikleriniz Nelerdir?<br />

Mesleğimizin kurucusu Florance Nightingal’in bize re-<br />

formcu yapısını en güzel anlatan ifadesi olarak söylediği gibi,<br />

Önce İnsan!<br />

Hemşirelik hizmeti<br />

hasta ya da sağlıklı,<br />

genç ya da yaşlı,<br />

zengin ya da yoksul tüm<br />

insanlara verilir.<br />

‘’Daha yaşanılası bir dünya, böyle bir dünya bize bağışlan-<br />

mayacak, o halde hiç duraksamadan bu dünyayı oluşturma-<br />

ya bizde çabalayalım.’’<br />

Sevgili Dostlarımız;<br />

5<br />

Güzellikleri görmezden<br />

gelirseniz çok kolay tükenir-<br />

siniz. Bazen bir şekilde hayat<br />

istediğimiz koşulları ve hayal<br />

ettiklerimizi yaşama ve bunları<br />

elde etme olanağı sunmaz. İn-<br />

san hayata biraz felsefik baka-<br />

bilmelidir. Hayatı güzel yönle-<br />

riyle görebilmeyi ve gülümse-<br />

meyi ihmal etmemelidir. Hayat<br />

bir tane! Sorunlara gülümseyerek varoluşlarının normal bir<br />

süreç olduğunu kabullenerek, çözüm amaçlı yaklaşabilmeli-<br />

yiz. Manevi güzellikleri görebilmeli ve koruyabilmeliyiz. Biz-<br />

leri insan yapan ve zengin kılan maneviyatımızdır.<br />

Hayat bir hüzün ve bir tebessüm arasında gidip gelen<br />

yaşamlardan ibaret değil mi?<br />

Hep mutlu sağlıklı ve gülümseyerek kalın diyor ve sevgi-<br />

lerimi sunuyorum


6 D U Y G U H A S T A N E S İ S A Ğ L I K B Ü L T E N İ<br />

Portre: Edip CANSEVER<br />

8 Ağustos ’de doğdu. İstanbul Erkek Lisesi’ni bitirdi.<br />

Kapalıçarşı’da turistik eşya ve halı ticareti yapmaya başladı.<br />

’dan sonra yalnızca şiirle uğraştı.Bodrumda tatildeyken<br />

beyin kanaması geçirdi, tedavi için getirildiği İstanbul’da 28<br />

Mayıs ’da yaşamını yitirdi.<br />

İlk şiiri ’te İstanbul dergisinde yayınlandı. Yücel, Fi-<br />

kirler, Edebiyat Dünyası, Kaynak dergilerinde çıkan ilk genç-<br />

lik şiirlerini “İkindi Üstü” kitabında topladı. Bu şiirlerde varlık-<br />

lı, her şeye yaşama sevinciyle bakan bir gencin avarelikleri,<br />

duyguları ön plandaydı. ’de “Nokta” dergisini çıkardı.<br />

Bu dergi genç şairlerle ve yazarlarla tanışmasını sağladı. İlk<br />

kitabından 7 yıl sonra yayınladığı “Dirlik Düzenlik” bu dö-<br />

nemin ürünüdür. Bu kitaptaki şiirlerde düşünceyi dil içinde<br />

eritmeye yönelen, özlü bir söyleyiş ve çarpıcı biçim arayan,<br />

toplumsal eleştiri için mizah aracını kullanan bir tutum gö-<br />

rüldü. ’de yayınlanan “Yerçekimli Karanfil” ile kendisine<br />

özgü bir şiir evreni kurdu. İkinci Yeni akımının özgün örnek-<br />

lerini verdi. Yenilik, Pazar Postası, Yeni Dergi gibi dönemin<br />

sanat yayınlarında şiirsel canlılığı besleyen şairlerden biri<br />

oldu. Şirinde zamanla sevinç yerini bunalıma, toplumsal<br />

dengesizlikleri eleştirme kaygısı yerini yıkıcı bir umutsuz-<br />

luğa bıraktı. “Dize işlevini yitirdi” gerekçesiyle yeni arayışla-<br />

ra yöneldi. Şiirde tiyatrodan esinlenen diyaloglar kullandı.<br />

“Nerde Antigone”, “Tragedyalar”, “Çağrılmayan Yakup” bu<br />

dönemin ürünleri. Yine de İkinci Yeni içindeki bazı şairler<br />

gibi anlamsızlığı savunmadı. Kapalı, anlaşılması güç, yine<br />

de anlamdan ayrılmayan bir şiire yöneldi. Çok farklı imgeler<br />

kullanırken bile düşünce öğesini gözardı etmedi. Yapıtlarına<br />

tutarlı bir bütünlük kazandırdı. Şiirinde düzyazı olanaklarını<br />

kullanmaktan da çekinmedi. Yalnız şiirleriyle değil tepkileri<br />

ve yaşama biçimiyle de kendisinden söz ettirdi. Sürekli ya-<br />

zan, yayınlayan bir şair olarak ilgileri hep üstünde tuttu. As-<br />

len Çankırı Atkaracalarlıdır.<br />

w w w . d u y g u h a s t a n e s i . c o m . t r<br />

Masa da masaymış ha<br />

Adam yaşama sevinci içinde<br />

Masaya anahtarlarını koydu<br />

Bakır kâseye çiçekleri koydu<br />

Sütünü yumurtasını koydu<br />

Pencereden gelen ışığı koydu<br />

Bisiklet sesini çıkrık sesini<br />

Ekmeğin havanın yumuşaklığını koydu<br />

Adam masaya<br />

Aklında olup bitenleri koydu<br />

Ne yapmak istiyordu hayatta<br />

İşte onu koydu<br />

Kimi seviyordu kimi sevmiyordu<br />

Adam masaya onları da koydu<br />

Üç kere üç dokuz ederdi<br />

Adam koydu masaya dokuzu<br />

Pencere yanındaydı gökyüzü yanında<br />

Uzandı masaya sonsuzu koydu<br />

Bir bira içmek istiyordu kaç gündür<br />

Masaya biranın dökülüşünü koydu<br />

Uykusunu koydu uyanıklığını koydu<br />

Tokluğunu açlığını koydu<br />

Masa da masaymış ha<br />

Bana mısın demedi bu kadar yüke<br />

Bir iki sallandı durdu<br />

Adam ha babam koyuyordu.


D U Y G U H A S T A N E S İ S A Ğ L I K B Ü L T E N İ<br />

İrritabl Barsak Sendromu<br />

İrritabl barsak sendromunda barsaklarda veya başka organlarda<br />

herhangi bir organik bozukluk yoktur. Laboratuar tetkikleri<br />

ve görüntüleme yöntemlerinde anormallik saptanmaz. Klinikte<br />

dışkılama ve gaz çıkarma ile geçen karın ağrısı, ishal ya da kabızlık<br />

gibi barsak alışkanlıklarının değişmesi ve karında şişlik ile rahatsızlık<br />

hissi vardır. Bazı hastalarda çok sulu ishal ya da kabızlık<br />

görülür. Hastaların bir kısmında ise hem kabızlık hem ishal görülür.<br />

Bu hastalık tehlikeli değildir ve tehlikeli komplikasyonlara<br />

yol açmaz ama yaşam kalitesini olumsuz etkiler. İşyeri, okul gibi<br />

yerlerde oldukça rahatsız edicidir. İç hastalıkları ve gastroenteroloji<br />

kliniklerine başvuru nedenleri arasında ilk sıralarda yer alır.<br />

Çoğu hasta doktor doktor gezer, çoğunun elinde yapılmış pek<br />

çok laboratuar testi, radyolojik görüntüleme tetkikleri hatta kolonoskopi<br />

raporları vardır.<br />

İrritabl barsak sendromunun nedenleri<br />

İrritabl barsak sendromunun nedeni, barsak duvarındaki<br />

kasların en küçük etkideki ya da etkisiz uyaranlarda bile kasılmasıdır.<br />

Yemek yeme ve gaz oluşumu sonucu barsaklarda aşırı<br />

cevaplar gelişir. Yapılan çalışmalar irritabl barsak sendromlu hastalarda<br />

barsaklarda gaz üretiminin artmadığını, bu hastalarda<br />

barsak sinirlerinin gaza duyarlılığının arttığını göstermiştir. Bu<br />

duruma yol açan neden tam olarak bilinmiyor.<br />

İrritabl barsak sendromunda risk faktörleri<br />

Cinsiyet, yaş, duygusal sorunlar ve stres, besinlere karşı has-<br />

sasiyet bazı hastalıklar ve bazı ilaçlar hastalığın sıklığını etkileyebilir.<br />

Hastalık her yaşta görülmekle birlikte 13 - 49 yaşları arasında<br />

daha sıktır. 50 yaşın üzerinde ise oldukça nadir görülür.<br />

Kişiyi hangi yiyeceklerin olumsuz etkilediğinin not alınması<br />

ve doktoruna bu kayıtlara göre bilgi verilmesi yararlı olur.<br />

İlaçların direkt ya da dolaylı olarak barsak üzerine etkileri<br />

olabilir. Bu nedenle ilaç kullanmadan önce mutlaka doktora danışılmalıdır.<br />

Birçok hastalıkta olduğu gibi stres hastalığın şiddetini<br />

arttırabilir. Bu nedenle “davranış terapisi” denilen ve stresle<br />

baş etme yollarından birisi olarak kabul edilen yöntemler, bazı<br />

hastalarda etkili olmaktadır. Bu yöntemler psikoterapi, bilişsel<br />

davranış terapisi, relaksasyon (gevşeme) terapisi gibi farklı uygulamaları<br />

içermektedir.<br />

Bazı yiyecekler barsakların faaliyetlerinin bozulmasına neden<br />

olabilir. Alkol, kahve, bazı baharatlar, bazı meyve ve sebzeler,<br />

süt, bu yiyecek ve içeceklere örnektir.<br />

Enfeksiyonlarda, başka bir hastalık geçirirken veya kadınlarda<br />

adet öncesi dönemde bazen hastalık belirtileri şiddetlenebilir.<br />

Kadınlarda hastalık daha sık görülmektedir. Stres, belirtileri<br />

artırabilir.<br />

Bazı kişilerin sindirim yolları süt ve süt ürünlerine, buğdaya,<br />

fruktoz veya sorbitole karşı hassastır. Yağlı besinler, karbonatlı<br />

içecekler ve alkol de sindirim sisteminde geçmeyen ve tekrarlayıcı<br />

bozukluklara yol açabilir. Bahsedilen besinler bu hastalığa<br />

neden olmamakla birlikte, şikayetleri artırabilir.<br />

İrritabl barsak sendromunun belirtileri<br />

Haftada en az üç kere ya da bir günde üç defadan fazla dışkılama<br />

şeklindedir. Dışkılama çok sert, cıvık şekilsiz veya keçi pisliği<br />

görünümünde olabilir. Hastalarda kramp şeklinde karın ağrısı<br />

görülür. Acil şekilde dışkılama hissi vardır. Dışkılama ya da gaz<br />

çıkarma ile rahatlama vardır. Kabızlık veya ishal olabilir. Bazen<br />

kabızlık ve ishal birbirini takip eder. Hastalar şikayetlerinin yemekten<br />

sonra veya stres durumunda arttığını belirtir.<br />

Dışkılama zamanı ve sıklığı değişmiştir. Dışkılama ile birlikte<br />

sümük şeklinde salgı olabilir. Bu hastalıkta kilo kaybı, kanama,<br />

ateş veya gece uyandıran dışkılama ihtiyacı görülmez<br />

İrritabl barsak sendromunun teşhisi<br />

Hastalığı teşhis etmek için diğer hastalıkların olmadığı ispatlanmalıdır.<br />

Bu hastalığın tanısı; hastanın şikayetleri, hastalığın<br />

bulguları ve hastadan alınan öykü çok önemlidir. İrritabl barsak<br />

sendromunda tanı için uygulanacak herhangi bir belirleyici tetkik<br />

yoktur.<br />

İrritabl barsak sendromunda, iyi bir düzeydeki doktor-hasta<br />

ilişkisi tedavinin esasını teşkil eder. Muayene olmaya gelen hasta<br />

güvenmek ve hastalığı hakkında iyi ve geniş bir bilgi almak ister.<br />

İrritabl barsak sendromunun gerçek bir hastalık olup olmadığı<br />

hekimler arasında tartışma konusu olmakla birlikte çoğu hekim<br />

bunu hastalık olarak kabul eder. Hastayı da buna ikna etmeli ve<br />

Uzm. Dr. Mübeccel GÜMRAH<br />

w w w . d u y g u h a s t a n e s i . c o m . t r<br />

semptomlarının gerçekten var olduğuna inandığını sözleri ve<br />

davranışları ile göstermeli, özellikle hastalığının hayatını tehdit<br />

etmediğine ve kansere sebep olmayacağına inandırmalıdır. Belirtilerin<br />

zaman zaman şiddetlenip, kaybolacağını ama hastalığın<br />

ömür boyu süreceğini kesinlikle söylemelidir.<br />

Hastanın vereceği bilgiler tanıda çok önemli bir yer tutar.<br />

Senelerdir devam eden karın ağrısı, ishal ve kabız dönemlerinin<br />

birbirini takip edişi, genel durumun bozulmaması önemlidir.<br />

Hastanın geceleyin karın ağrısı veya ishal ile uyanmaması organik<br />

bir barsak patolojisinden bizi uzaklaştırır.<br />

Hastalığın tanısında kolonoskopinin yeri yoktur. Kolonoskopi<br />

ve diğer laboratuvar tetkikleri hastaların klinik durumuna<br />

göre diğer hastalıkların ayırt edilmesi amacıyla kullanılır. Bu kararı<br />

verecek kişi hastanın doktorudur.<br />

Kime kolonoskopi yapalım?<br />

Dünya sağlık örgütü 50 yaş üzeri kadın ve erkeklerde kolonoskopik<br />

tetkiki özellikle kalın barsak kanseri taraması için<br />

öneriyor. Eğer ailede özellikle birinci derecede yakınlarda kalın<br />

barsak kanseri varsa kolonoskopik inceleme kanser tanısı alan<br />

kişinin tanı aldığı yaştan 10 sene önce yapılmalıdır. bunun dışında<br />

yaşa bakılmaksızın dışkılama alışkanlığında ani oluşan değişiklikler,<br />

kanama, durdurulamayan ishaller, gece uyandıran karın<br />

ağrısı ve dışkılama ihtiyacı gibi<br />

Tedavi<br />

Tedavi semptomatiktir. Yani belirtiler tek tek ele alınarak hastasına<br />

göre uygulanır. Her tedavi her hastada aynı etkiyi göstermeyebilir.<br />

İshalde diyetteki küçük değişiklikler bile fayda sağlayabilir.<br />

İshal için en iyisi suda eriyebilen lifl i yiyeceklerdir. Bunlar sindirim<br />

sisteminde daha uzun süre kalır. Bu gıdalar için örnek olarak<br />

yulaf ekmeği ve meyvelerin etli kısımları (kabukları değil) verilebilir.<br />

Bol su içmek de yararlıdır. Suyun özellikle yemekten 1 saat<br />

önce içilmesi de önerilir. Çünkü yemekle birlikte içilen su, sindirim<br />

sistemini daha hızlı terk eder.<br />

Kişiyi hangi yiyeceklerin olumsuz etkilediğinin not alınması<br />

ve doktoruna bu kayıtlara göre bilgi verilmesi yararlı olur.<br />

İlaçların direkt ya da dolaylı olarak barsak üzerine etkileri olabilir.<br />

Bu nedenle ilaç kullanmadan önce mutlaka doktora danışılmalıdır.<br />

Birçok hastalıkta olduğu gibi stres hastalığın şiddetini<br />

arttırabilir. Bu nedenle “davranış terapisi” denilen ve stresle baş<br />

etme yollarından birisi olarak kabul edilen yöntemler, bazı hastalarda<br />

etkili olmaktadır.<br />

Not: Yazı çeşitli kaynaklardan bir derlemedir.<br />

7


8 D U Y G U H A S T A N E S İ S A Ğ L I K B Ü L T E N İ<br />

Hastanemiz personellerinden<br />

Semra TEVİS<br />

Kısaca kendinizden bahseder misiniz?<br />

yılında Giresun Şebninkarahisar’da dünyaya geldim. İlkokulu kendi köyümde bitirdim. yılında evlenerek<br />

İstanbul’a geldim. yılında oğlum dünyaya geldi. ve yılları arasında 5 sene askeri hastanede çalıştım.<br />

ile yılları arasında mermercide çalıştım. yılında <strong>Özel</strong> <strong>Duygu</strong> <strong>Hastanesi</strong>’nde çamaşırhane personeli olarak<br />

çalışmaya başladım. Halen çalışmaya devam etmekteyim.<br />

Çalışma ortamında nelere dikkat ediyorsunuz?<br />

Öncelikle burası bir sağlık kurumu ve dolayısıyla temizlik de bizim için en önemli unsurlardan bir tanesi. Ortamımız<br />

hem hastalarımız hem de kendimiz için mutlaka temiz ve düzenli olmalı. Hastane çamaşırlarının yıkanmasında gerekli<br />

olan yıkama sürelerine ve hijyene önem veririz. İşimize öncelikle kendi işimiz gibi bakıp en önemli ayrıntıyı dikkate alırız.<br />

Bültenimiz aracılığıyla söylemek istedikleriniz nelerdir?<br />

Bülteniniz sayesinde hastanede yapılan tüm çalışmalar ve birimler hakkında bilgi ediniyor, hastanede yeni gelişmeleri<br />

bire bir takip etme fırsatı buluyoruz.<br />

w w w . d u y g u h a s t a n e s i . c o m . t r


D U Y G U H A S T A N E S İ S A Ğ L I K B Ü L T E N İ<br />

KBB Kliniği: Orta Kulak İltihapları<br />

Op. Dr. Barbaros YURDAIŞIK<br />

Orta kulak neresidir?<br />

Kulak 3 bölümden oluşur: dış kulak: kulak zarına kadar<br />

olan kısım, orta kulak: kulak zarı ile iç kulak arası kısım olup, 3<br />

tane kemik ( örs, çekiç, üzengi) içerir. Ostaki borusu ise geniz<br />

ile orta kulağı birbirine bağlar. İç Kulak ise duyma organını<br />

içeren bölüm olup en hassas kısımdır.<br />

Kaç tür orta kulak iltihabı var?<br />

1-Akut orta kulak iltihabı: Genellikle bir üst solunum yolu<br />

enfeksiyonunu takiben gelişen ve ateş, ağrı ile seyreden enfeksiyondur.<br />

Bebeklerde huzursuzluğun en sık sebeplerinden<br />

birisidir. Çocuklarda daha sık görülür ve özellikle 2 yaş<br />

civarında en sıktır.<br />

2-Kronik orta kulak iltihabı: 3 aydan uzun süren ve kulak<br />

zarının delik olduğu iltihaplardır. İki anan grupta incelenir:<br />

sadece orta kulak dokusunu tutan ve komplikasyonlara neden<br />

olmayan tubotimpanik iltihap tipi ile kemiği dahi tahrip<br />

ederek ilerleyen komplikasyonlara neden olan ve genellikle<br />

ACİL cerrahi müdahale gerektiren kolesteatoma tipi iltihap<br />

olmak üzere 2 tip var.<br />

Orta kulak iltihabıkolaylaştıran nedenler nelerdir?<br />

1-Kreşe gitme<br />

2-Evde sigara dumanı<br />

3-Biberonla beslenme<br />

4-Anne sütü ile beslenmeme<br />

5-Bağışıklık yetersizliği<br />

6-Yarık damak<br />

7-Büyük geniz eti<br />

8-Burun tıkanıklığı<br />

9-Alerji<br />

Orta kulağa mikroplar nasıl ulaşır?<br />

1-Ostaki borusu aracılığıyla genizden<br />

2-Kulak zarı delik ise dışarıdan bulaşır<br />

Orta Kulak İltihabının Belirtileri Nelerdir?<br />

1-Ağrı<br />

2-İşitme azlığı<br />

3-Huzursuzluk ( <strong>Özel</strong>likle bebeklerde)<br />

4-Ateş<br />

5-Dolgunluk<br />

w w w . d u y g u h a s t a n e s i . c o m . t r<br />

Orta Kulak iltihapları Nasıl Tedavi Edilir?<br />

Orta kulak iltihabı 2 çeşit mikropla olur<br />

1-Virüs olduğu düşünülürse antibiyotik verilmeden sadece<br />

ağrı kesici, ateş düşürücü ilaç ile burun açıcı ilaçlar verilir.<br />

2-Bakteri olduğu düşünülürse antibiyotik hastalığın şiddetine<br />

ve hastanın yaşına göre verilir.<br />

Kulak akıntısı varsa kulak damlaları da verilir.<br />

Sık Tekrarlayan Orta Kulak İltihaplarında Neler Yapılır?<br />

1-Düşük dozda koruyucu amaçlı uzun süreli antibiyotik<br />

verilebilir<br />

2-Kulak zarını çizilmesi veya kulak zarına tüp takılması<br />

3-Aşı yapılması (Grip aşısı, Pnömokok aşısı)<br />

4-Geniz etinin alınması<br />

Hangi Durumlarda Ameliyat Yapılır?<br />

Bu durumu İki guruba ayırıyoruz: Akut tekrarlayan durumlar,<br />

Kronik durumlar<br />

Akut tekrarlayan durumlarda; Geniz eti alınır kulağına tüp<br />

takılabilir. Kronik durumlarda ise; Kulak zarı delik olduğundan<br />

zar onarma ameliyatı yapılır. Gelişmiş komplikasyonlara<br />

göre ve hastalığın derecesine göre kulak kemikçikleri onarımı,<br />

kolesteatoma iltihabının gelişimine göre de kulak arkası<br />

kemiğin operasyonu yapılabilir.<br />

Ameliyat Olunmazsa Ne Olur?<br />

Kulakta sıvı birikimi söz konusu ise bu hastalarda geniz<br />

eti alınıp kulağa tüp takılmalı aksi halde kulak zarı çökmeye<br />

devam eder, kulak zarı tahrip olur. Kulak zarını tahrip olmasına<br />

bağlı işitme kaybı ve yeni tür iltihap ( kolesteatoma) gelişebilir.<br />

Eğer iç kulak zarar görürse kalıcı işitme kaybı oluşur.<br />

Akut (ani) orta kulak iltihaplarında menenjit, iç kulak iltihabı,<br />

mastoidit (kulak kemiği iltihabı) oluşabilir. Kronik orta kulak<br />

iltihapların ise tekrarlayan orta kulak enfeksiyonları olur. Bu<br />

durumda Kulak kemikçikleri erir, işitme kaybı artar ve burada<br />

gelişebilecek yeni bir iltihap türüne (kolesteatoma) bağlı<br />

komplikasyonlar ortaya çıkabilir (menenjit, beyin apsesi, yüz<br />

felci, iç kulak iltihabı…) Bu durumlar göz önünde bulundurulduğunda<br />

operasyonun zamanının ne kadar önemli olduğu<br />

aşikardır.<br />

Op. Dr. Mithat TOPAL<br />

9


10 D U Y G U H A S T A N E S İ S A Ğ L I K B Ü L T E N İ<br />

ŞEHİRDEKİ FOTOĞRAF<br />

Hiç şiir yazmamış olsa da bir heykeltraş aynı zamanda bir<br />

şairdir bence, resim yapmamış bir müzisyen de zannediyorum<br />

ki henüz eline fırça almamış bir ressam.<br />

Ben sanat dairesine adım atmış olanların birbirleriyle doğaları<br />

gereği akraba olduklarına inanıyorum. Onların, hayatı<br />

anlama ve yorumlama biçimleri, o daire içerisinde yer almanyanlara<br />

göre zannediyorum ki çok daha birbirine benzer.<br />

Sözgelimi bir tiyatro oyunu yazarının Kabataş sırtlarından<br />

Kızkulesine baktığında gördüğü, bir romancının o anda<br />

gördükleriyle nitelik olarak, diğer insanlara göre, daha çok<br />

benzeşir.<br />

Kendi fotoğraf anlayışım ve hikayemi anlatabilmek için, fotoğrafa<br />

geçiş sürecim üzerine yukarıdakilerden bahsetmeyi<br />

zorunlu gördüm. Çünkü benim için fotoğrafa başlayış hiç olmadı,<br />

ancak geçiş sözkonusuydu.<br />

Üniversitenin ilk yıllarında küçük bir tiyatro grubu için bir<br />

oyun yazmak durumundaydım ve ikinci perdenin ortalarına<br />

geldiğimde, yazdığım tüm sahnelerin, odanın içerinde keskin<br />

görüntülerle belirip belirip yıkıldığını farkettim. Bir süre<br />

sonra oyunu tamamlamam, aslında sadece her detayını kolaylıkla<br />

görebildiğim görüntülere bakıp, onları kağıda aktarmam<br />

demekti.<br />

Sonra bu “görüntüler”in fotoğrafını çekebilir miyim<br />

diye sorduğum an, benim fotoğraf serüvenimin başladığı<br />

andı.<br />

Her ne kadar, fotoğraf dairesine “kurgusal” fotoğrafı<br />

hayal ederek dahil oldumsa da, kendimi sokak çekerken<br />

buldum.<br />

Ben, içinde insan olmayan fotoğrafl a ilgilenmiyorum.<br />

Dahası içinde insan olmayan her fotoğraf eksiktir bence.<br />

Bu yüzdendir ki, dünyanın en güzel manzarası, en kötü<br />

portresi kadar kıymet taşımıyor gözümde. Yani insan<br />

olmalı diyorum karede; hiç olmadı gölgesi düşsün bir<br />

kenara, kendi olmasa da rüzgarda uçan şapkası girsin<br />

kadraja, yüzünü görmeyelim ama tükürüğü en azından<br />

uçuşsun havada.<br />

Sanat, kendisini dinleyen, izleyen, okuyan bir insan olmadığında<br />

nasıl ki onun “güzel” olduğunu söyleyebilecek<br />

bir şahitten mahrum kalırsa, bir şehir, sokak fotoğrafı<br />

da, içinde gezinen bir çift sevgili, bir çocuk olmaksızın,<br />

sadece bir yapıdır nazarımda.<br />

Makinamla sokağa çıktığımda, bu şehrin en mutlu adamıyım<br />

ben.<br />

Kendime ait bir yürüme parkurum var. Bu parkuru, her gün<br />

çevresindeki yeni sokak ve geçitleri de keşfetmemle birlikte,<br />

sürekli dallar veren kocaman bir çınara benzetiyorum. Yapım<br />

gereği çekinmek doğamda yok. Bu bana büyük kolaylık<br />

sağlıyor sokakta. Ben sokakta çekerken, insanlara çok sırnaşmam,<br />

çok muhabbet etmem, izin almam, onay beklemem.<br />

Arabesk bir “çeker giderim” halini daha doğru buluyorum.<br />

Hoşlanmayacak olduğunu hissettiğim kişiler, iyi fotoğraf verecekse<br />

“saygı”yı pek umursamıyorum. Saygısız da olabilirim<br />

iyi bir fotoğraf için. Genel kanı fotoğrafçının olabildiğince<br />

görünmez olması gerektiği yönündedir ama bence bazen de<br />

fotoğrafçı insanlar yokmuş gibi yapmalı.<br />

Evimde küçük bir baskı cihazım var. Fotoğraf hediye etmeyi<br />

bir alışkanlık haline getirdim. Renkli zarfl ara fotoğrafl arı<br />

yerleştirip, bir adrese postalamayı, bunu yaparken, fotoğraftaki<br />

kişiyle aramızda geçen konuşmaları bir gülümsemeyle<br />

hatırlamayı seviyorum.<br />

w w w . d u y g u h a s t a n e s i . c o m . t r<br />

Fotoğraf ve Yazı : Celil SEZER


D U Y G U H A S T A N E S İ S A Ğ L I K B Ü L T E N İ<br />

Sokak fotoğrafı literatürde kendi içinde dallara ayrılıyor.<br />

Ancak bence sokak fotoğrafı “durum” ve “olay” diye ikiye ayrılır.<br />

Örneğin iskele üzerindeki adamın bira şişesini bir martıya<br />

doğru atması bir olay iken, üzerinden martı geçen iskeledeki<br />

adam bir durumdur. Her ikisi de fazlasıyla ilgimi çekiyor.<br />

Tabii insanın gözünün gelişmesi ve kadraj anlayışının oturmasıyla<br />

birlikte, gördüklerini fotoğrafl ama şekli de değişiyor.<br />

Fotoğrafa ilk geçtiğim dönemde, iskeledeki adamı yakınlaştırıp<br />

çekmekle bir hüzün duygusu elde edeceğimi zannederken,<br />

şimdi o adamı, bir şehir silüetinin içerisinde, bir martının<br />

altında ve koyu siyah suların üzerinde, yani bir atmosferle<br />

birlikte fotoğrafl amayı, yakalamak istediğim bu hüzün duygusuna<br />

erişmek için daha uygun buluyorum.<br />

Şehirdeki fotoğraf, bir de bu İstanbul ise, hüznü içermeksizin<br />

ne kadar başarılı olur bilmiyorum.<br />

Bu bağlamda Ahmet Rasim’in “Manzaranın güzelliği hüznünde<br />

yatar” sözü benim için tam bir el feneri. Ancak buradaki<br />

mesele ise o hüzün duygusunu nasıl yakalayacağımızdır.<br />

Ben kendi fotoğrafl arım itibariyle bu duyguyu yakalayıp,<br />

yakalayamadığımı bilmiyorum ama nasıl yakalanabileceği ile<br />

ilgili bir fikrim var.<br />

Fotoğrafı çeken kişi neyi çeker aslında? Bence yine kendisini.<br />

Elinde makinayla şehirde fotoğraf arayan kişi bence<br />

farkında olmadan kendisini arar durur. Neşe içerisinde-ki bir<br />

fotoğrafçının fazla neşeli olmasını yakıştırmıyorum- dolanan<br />

bir fotoğrafçıyı, yine şehirdeki neşe çağırır ve o kişi onu bulur.<br />

Eğer bunu doğru kabul edersek, fotoğrafçı tüm neşesine rağmen,<br />

bir yerlerinde bir hüznü taşımadığı taktirde, şehirdeki<br />

hüznü farkedebilmesi yalnızca bir şans işidir.<br />

Bunu ben, hüznü en iyi yansıtan fotoğrafl arımı çektiğim<br />

günlerdeki kendi hüznümden biliyorum.<br />

Fazla uzatmadan ekipmanla ilgili de birkaç şey söylemek<br />

isterim.<br />

Ben, klasik manada “ekipman hiçbir şey, göz her şey” fikrine<br />

pek katılmıyorum. İnanın “mont blanc” marka bir dolmakalemi,<br />

parmaklarınız arasına alırsanız, yazmak isterseniz. Yazdığınız<br />

iyi olur kötü olur, o ayrıdır, ama yazarsınız; hatta yazmak<br />

için çıldırabilirsiniz.<br />

Ben fotoğrafa bir analog makina olan Canon A-1 ile başladım<br />

ve bir buçuk sene aralıksız bu filmli makinayı kullandım.<br />

Dijitale geçmem ikinci senenin başındaydı. Daha sonra birçok<br />

dijital makina kullandım; şu an Canon 5D Mark II taşıyorum.<br />

Bundan önceki makinamla kıyasladığım zaman, görüyorum<br />

ki bu makina bana neredeyse “çek” diye emrediyorum<br />

ve ben bu emri yerine getiriyorum.<br />

Yani benim inandığım, fotoğrafçı kendi imkanları dahilinde<br />

en iyi ekipmana sahip olmalıdır. Bu ona, bir fotoğrafçının,<br />

içinde bulunması gereken atmosferi yaşamasını sağlar.<br />

w w w . d u y g u h a s t a n e s i . c o m . t r<br />

11<br />

Objektifte ise aynı şeyi farklı şekilde düşünüyorum. Tek<br />

lens takıyorum makinama genelde. 20mm. En iyi fotoğrafl arımı<br />

da onunla çekiyorum. Zaman zaman uzaklık-yakınlık sorunu<br />

yaşasam da, bu lense “mecbur” kalmanın yaratıcılıkla bir<br />

ilgisi olduğunu düşünüyorum. Bir başka deyişle, mecburiyet<br />

yaratır, mecbur kalan yaratıcıdır, yaratıcılık mecburiyetten de<br />

beslenir, mecburen yaratır mecbur kalan.<br />

Lens çeşitliliğindense, bir lensin en iyisinin daha anlamlı<br />

olduğunu düşünüyorum.<br />

Tabii tüm bunların olması iyi fotoğrafı üretmek için yeterli<br />

olduğunu söyleyemeyiz. Ben fotoğrafçının diğer sanat dallarından<br />

da beslenmesi gerektiğine inanıyorum. Fotoğrafçı<br />

iyi bir kitap okuyucusu, iyi bir müzik dinleyicisi, iyi filmler seyircisi<br />

de olmalıdır aynı zamanda. Fotoğrafçı, bir uzak doğu<br />

resmine baktığında, en azından bir şeyler hissedebilmeli ve<br />

düşünebilmelidir de.<br />

Eğer bir Tarkovski filmi, ya da bir Vivaldi bestesi ilginizi çekmiyorsa,<br />

gözünüzün gelişmesi için dua etmelisiniz. Çünkü<br />

aslında gelişen göz değildir, gelişen sizsinizdir, içinde bulunduğunuz<br />

bilgi ve ruh durumu.<br />

İnanıyorum ki, bugün makinamızı elimizden bırakalım ve<br />

Dostoyevski’nin “Karamazov Kardeşler”ini okuyalım, kitap<br />

bittiğinde çektiğimiz şeyler değişecektir. Sokakta, nasıl ki<br />

kendinizi ararsınız, bununla birlikte içinizdeki her şeyi.<br />

Siz ne kadarsanız, sanıyorum ki fotoğrafınız da o kadar olacaktır.<br />

Kadrajdaki estetik kaygılarımız, resimden ve müzikten de<br />

beslenecektir. Hepimizin, fotoğrafl arını hayranlıkla izlediği<br />

Ara Güler’in “Babil’den Sonra Yaşayacağız” isimli bir hikaye kitabı<br />

yazarı olduğunu hatırlamakta fayda var.<br />

Benim fotoğraf anlayışım, kısaca yukarıda bahsettiğim temellerde<br />

yükseliyor.


12 D U Y G U H A S T A N E S İ S A Ğ L I K B Ü L T E N İ<br />

BİZDEN HABERLER BİZDEN HABERLER BİZDEN HAB<br />

Etkili İletişim Semineri<br />

İş ve bireysel yaşamımızda başarılı olmamızda karşımızdaki<br />

ve çevremizdeki insanlarla iyi bir iletişim kurmamızın<br />

önemi büyüktür. İyi iletişim kurabilmek için anlıyor ve anlaşılıyor<br />

olmak gerekir<br />

Eğitimin temel amacı özellikle sağlık kurumlarındaki<br />

çalışma ortamında kaynaklanan zorlukları aşmak için son<br />

derece basit, uygulanabilir, anlaşılır bir o kadar da doğru<br />

çözümler sunmak ve böylece hem hasta ve yakınlarıyla<br />

kurulan hem de iş yerinde verimsizliğe neden olan iletişim<br />

sorunlarını ortadan kaldırmaktır.<br />

Eğitim; yanlış anlamaları, nedenlerini, sonuçlarını ve<br />

doğru anlaşmanın gereklerini sunar.<br />

Birbirini doğru dinleme ve anlama becerilerinin yanında,<br />

empatik bakış açısı ile çatışmaların çözülebildiği bir<br />

ortam amaçlanmaktadır. Aynı zamanda stresi yönetmek<br />

içinde önemli ipuçları kazandırmaktır.<br />

Doğuma Hazırlık Kursu<br />

Hastanemizin<br />

ayda bir gün<br />

düzenlediği<br />

Doğuma Hazırlık<br />

Kursları verilmeye<br />

devam<br />

etmektedir.<br />

Hastanemizin<br />

ücretsiz bir hizmeti<br />

olarak bu<br />

kurslara katılan<br />

anne adaylarına<br />

verilen eğitimlerle<br />

doğuma<br />

hazırlanmaktadır.<br />

w w w . d u y g u h a s t a n e s i . c o m . t r


D U Y G U H A S T A N E S İ S A Ğ L I K B Ü L T E N İ<br />

ABERLER BİZDEN HABERLER BİZDEN HABERLER<br />

Tebrik Ederiz<br />

Hastanemiz Ebe Hemşirelerinden Hatun ÖZTÜRK İle Serhat<br />

KAHRAMAN’ın tarihinde Nikah törenleri<br />

gerçekleşmiştir. Nikah Şahitliğini Genel Müdür Ercan SEZER<br />

yapmıştır.<br />

w w w . d u y g u h a s t a n e s i . c o m . t r<br />

Hastanemiz hemşirelerinden Nebahat ŞERBETÇİ eşi Metin<br />

ŞERBETÇİ’NİN tarihinde saat de bir erkek<br />

bebekleri olmuştur.<br />

Facebook’daki üyemize teşekkürümüz<br />

<strong>Duygu</strong> <strong>Hastanesi</strong><br />

Grubunun ilk ()<br />

bininci üyesi Sn. Hatice<br />

Ceylan ARI olmuştur.<br />

tarihinde iletişim<br />

müdürü Sn. Celil SEZER<br />

tarafından hediyesi<br />

verilmiştir.<br />

monash.pw HASTANESİ<br />

monash.pw#!/duyguhastanesi<br />

Hastanemizde çalışan arşiv sorumlusu Ayşe Gündüz ile<br />

Serkan TÜRKMEN tarihinde düğün törenleri<br />

gerçekleşmiştir.<br />

Hastanemiz de genel muhasebe sorumlusu Ruhsar<br />

GÜLER’in girmiş olduğu sınavda başarı göstererek serbest<br />

muhasebe mali müşavirlik belgesini almıştır.<br />

Hastanemizde çalışan Yazı İşleri Görevlisi Dilek AKŞİT ile<br />

Samet ATİN tarihinde düğün törenleri gerçekleşmiştir.<br />

Hastanemizde Hasta Danışmanı olarak çalışan Nazlı SERT<br />

tarihinde Umut AY ile nişan törenleri gerçekleşmiştir.<br />

Hastanemiz Diş Hekimi Nesrin AKÇAY EVCİMEN ve eşi<br />

Melih EVCİMEN tarihinde kız bebekleri olmuştur.<br />

Hastanemiz’in Yemekhane Görevlisi Gülşen ÇİLOĞLU ve<br />

eşi Yavuz ÇİLOĞLU tarihinde saat de bir erkek<br />

bebekleri olmuştur.<br />

Hastanemiz’in Yazı İşleri Görevlisi İlkay YILMAZ ve eşi Ali<br />

YILMAZ tarihinde bir erkek bebekleri olmuştur.<br />

13


14 D U Y G U H A S T A N E S İ S A Ğ L I K B Ü L T E N İ<br />

BİZDEN HABERLER BİZDEN HABERLER BİZDEN HABER-<br />

Geçmiş Olsun<br />

Hastanemizde Satın Alma Yardımcısı Adem<br />

KARATOP’un kızı (Esma Nur) KBB Servisinde başarılı bir<br />

operasyon ile bademcik ameliyatı olmuştur.<br />

Hastanemiz hak ediş sorumlusu Gülzem’in DENİZ eşi<br />

Çetin DENİZ’in ve çocukları Bayramın 3.günü trafik kazası<br />

geçirmiştir.<br />

Hastanemizde Tanıtım Sorumlusu Gözde AĞGÜL’ün<br />

kardeşi Taner AĞGÜL Üroloji servisinde Dr. Ali Serkan KI-<br />

LIÇ tarafından başarılı bir operasyon ile ameliyatı olmuştur.<br />

Hastanemizde hasta danışmanı olarak çalışan Sema TE-<br />

MİZTÜRK rahatsızlığından dolayı ameliyat olmuştur. Ameliyatını<br />

Op. Dr. Cihat YILMAZ gerçekleştirmiştir.<br />

Vezne sorumlusu olarak çalışan Burcu MADEN’in annesi<br />

Saliha MADEN hastanemiz Kadın Doğum bölümünde<br />

ameliyat olmuştur. Ameliyatını Dr. Aylin ATAKIR gerçekleştirmiştir.<br />

Hastanemiz Vezne Görevlisi olarak çalışan Nurtaç ŞEN’in<br />

Kulak Burun Boğaz bölümümüzde monash.pw TOPAL<br />

tarafından burun ameliyatı gerçekleştirilmiştir.<br />

Hastalarımıza Geçmiş Olsun dileklerimizi sunuyoruz.<br />

Hastanemizden Ayrılanlar<br />

Aramıza Katılanlar<br />

Hastanemiz hemşirelerinden Ruken SOYLU görevinden<br />

ayrılmıştır.<br />

Hemşirelik Hizmetleri<br />

Müdürümüz Emel TÜYLÜ<br />

hastanemizden ayrılmıştır.<br />

Yerine Gülşah GÜRBÜZER<br />

göreve başlamıştır.<br />

Hastanemizin Doğumhane<br />

Personeli olan Fatma<br />

Öztürk Emekliliği sebebiyle<br />

hastanemizden ayrılmıştır.<br />

Hastanemizde hasta danışmanı olarak çalışan Ebru GE-<br />

DİK görevinden ayrılmıştır.<br />

Hastanemizde Acil Servis hemşiresi olarak çalışan Merve<br />

YAKIN görevinden ayrılmıştır.<br />

Hastanemiz Anlaşmalı kurumlarında çalışan Aslı UZUN<br />

görevinden ayrılmıştır. Yerine Vezne Görevlisi Ebru ÖZ-<br />

GÜN atanmıştır.<br />

Hastanemizde vezne görevlisi olarak çalışan Remziye<br />

CANÖRDEK görevinden ayrılmıştır. Yerine İbrahim PA-<br />

MUK aramıza katılmıştır.<br />

Hastanemiz hemşirelerinden<br />

Sümeyye KARACA görevinden<br />

ayrılmıştır.<br />

Hastanemizde çalışan<br />

Eczacı Hatice ERAYDIN görevinden<br />

ayrılmıştır. Yerine<br />

Yücel YEDİKARDEŞOĞLU<br />

göreve başlamıştır.<br />

Diş Hekimimiz Erdal VE-<br />

ZİROĞLU hastanemizdeki<br />

görevinden ayrılmıştır. Yeri- Med. Dt. Yaren KESKİN<br />

ne Diş Hekimi Yaren KESKİN göreve başlamıştır.<br />

Aramıza yeni katılan arkadaşlarımıza çalışmalarında<br />

başarılar diliyoruz.<br />

Görev Değişikliği<br />

Hastanemizin Göz Bölümünde hasta danışmanı olarak çalışan Dilek AKŞİT yazı işleri birimine atanmıştır. Yerine Acil<br />

Bölümünde Hasta Danışmanı olarak görev yapan Merve ERSİN alınmıştır. Çalışma arkadaşlarımıza yeni görev yerlerinde<br />

başarılar diliyoruz.<br />

w w w . d u y g u h a s t a n e s i . c o m . t r<br />

Başhemşire Gülşah GÜRBÜZER


Ayşe OKAN Başhekim / Mikrobiyoloji<br />

ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı<br />

Yeşim ÇELİK<br />

Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı<br />

Fethi ÖZBİR<br />

Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı<br />

Sevdinaz RASİMOĞLU<br />

Anestezi ve Reanimasyon Uzmanı<br />

Cihat YILMAZ<br />

Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı<br />

Hamit AFŞAR<br />

Radyoloji Uzmanı<br />

D U Y G U H A S T A N E S İ S A Ğ L I K B Ü L T E N İ<br />

DDOKTORLARIMIZ O K T O R L A R I M I Z<br />

Özcan KARAKURT<br />

Göz Hastalıkları Uzmanı<br />

Emine Aylin ATAKIR<br />

Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı<br />

Ayten USTA ÖZER<br />

Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı<br />

Murat İSMAİLOĞLU<br />

Anestezi ve Reanimasyon Uzmanı<br />

Ali Serkan KILIÇ<br />

Üroloji Uzmanı<br />

Burhan BİRLİKBAŞ<br />

Acil Hekimi<br />

Barbaros YURDAIŞIK<br />

Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı<br />

Ayten MURAT<br />

Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı<br />

Nuri ÖZER<br />

Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı<br />

Nesrin AKÇAY EVCİMEN<br />

Ağız ve Diş Sağlığı Hekimi<br />

Ali SOLMAZ<br />

Genel Cerrahi Uzmanı<br />

Alim ŞÜKÜR<br />

Acil Hekimi<br />

w w w . d u y g u h a s t a n e s i . c o m . t r<br />

Mithat TOPAL<br />

Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı<br />

Saide KARAAĞAÇLIOĞLU<br />

Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı<br />

Alaattin AVCUL<br />

Dahiliye (İç Hastalıkları) Uzmanı<br />

Yaren KESKİN<br />

Ağız ve Diş Sağlığı Hekimi<br />

Murat KARAKUŞ<br />

Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı<br />

Yusuf İMRANOĞLU<br />

Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı<br />

Şefi k BEKİR<br />

Dermatoloji (Cildiye) Uzmanı<br />

Emre TOPAL<br />

Kardiyoloji Uzmanı<br />

Mübeccel GÜMRAH<br />

Dahiliye (İç Hastalıkları) Uzmanı<br />

15<br />

Reyhan Başak GÜRPINAR<br />

Nöroloji Uzmanı<br />

Ayfer KAMBEROĞLU<br />

Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı<br />

İlksen Sena AKIN<br />

Beslenme ve Diyet Uzmanı


16 D U Y G U H A S T A N E S İ S A Ğ L I K B Ü L T E N İ<br />

Hastanemizde<br />

Destek<br />

Hizmetlerinin<br />

Önemi<br />

İşletmemizin genel çalışma prensipleri doğrultusunda bireylere<br />

kaliteli bir sağlık hizmeti sunarken, tıbbi faaliyetlerin<br />

yanı sıra idari ve destek hizmetlerimizle de bu sürece katkı<br />

sağlamaktayız.<br />

İş bölümünün en fazla olduğu kuruluşların başında sağlık<br />

kurumlarının olduğu söylenir. Bölgesinde vizyon ve misyonuna<br />

uygun etik kurallar içerisinde sağlık hizmeti veren<br />

<strong>Duygu</strong> <strong>Hastanesi</strong> olarak bu nitelikli sağlık sunumu sürecinde,<br />

işini en iyi şekilde yapmayı hedefl eyen kaliteli, nitelikli personel<br />

sayımızla ve uzman diyetisyen kontrolünde mutfak ve<br />

beslenme hizmeti ile hasta bakımına destek sağlamaktadır.<br />

Çamaşırhane hizmetlerimizle hem hasta bakımına hem<br />

de hastane genelinde temizlik ve hijyen oluşumuna katkıda<br />

bulunmaktayız.<br />

Satın Alma, ayniyat ve depo hizmetlerimizle kurum için gerekli<br />

tüketim maddeleri, ilaç, yiyecek, temizlik, benzeri tıbbi<br />

ve sıhhi malzeme, Demirbaş ve cihazların satın alma, depolama,<br />

sarf işleri ile her çeşit onarım işlerinin süratle yapılmasını<br />

sağlamaktayız.<br />

Teknik hizmetler; çok nitelikli teknik bilgi ve becerilere sahip<br />

yeterli sayıdaki ekip arkadaşlarımızla Teknik hizmetleri,<br />

bina eklentilerinin elektrik, sıhhi tesisat, makineler, tıbbi cihazlar<br />

ve klima tesislerini çalıştırma, bakım onarım işlerini üstle-<br />

nerek hemen hemen sorunsuz bir hizmet akışı sağlamaktayız.<br />

Bilgi işlem birimimizle elektronik ve teknolojik bilgi ve<br />

beceriye sahip kadromuz bilgisayarlar ve teknolojik cihazlardan<br />

yeterince faydalanmamız konusunda donanımsal bakım<br />

onarım desteğiyle sürece hız katmaktadır.<br />

Ulaşım hizmetlerimiz; gerek ambulans gerekse hastane<br />

hizmetlerinde kullandığımız diğer ulaşım araçlarında görev<br />

yapan şoför ve otopark görevlilerimiz aynı zamanda ilk<br />

yardım müdahale bilgisine de sahip olduklarına dair resmi<br />

kurumlarca verilen sertifi kalara sahiptirler.<br />

Güvenlik görevlilerimiz; yapmış olduğu güvenlik işiyle<br />

ilgili resmi kurumlardan belge almış sertifi kaya sahiptirler.<br />

Güvenlik kadromuzla tesis genelinde huzur ve güveni<br />

sağlayarak kurumsal bir sağlık hizmeti sürecine destek vermeye<br />

çalışmaktayız.<br />

Bu iş yelpazesindeki çalışmalarımızı bundan sonra da<br />

sistemli, prensipli ve bir bütünlük içerisinde daha bilinçli<br />

olarak sürdürmek hedefi miz olacaktır.<br />

İşletme Müdürü<br />

Ahmet Suat ULUTAŞ<br />

w w w . d u y g u h a s t a n e s i . c o m . t r


Çok ACİL<br />

D U Y G U H A S T A N E S İ S A Ğ L I K B Ü L T E N İ<br />

ACİL Amatörü olmayan sadece profesyonel bir ekip<br />

tarafından yapılması gereken hizmet<br />

ACİL Zamanla yarışıp, sabırla, bilgiyle, beceriyle başarıya<br />

ulaşılan bir hizmet<br />

ACİL Kapısında beklenip, umutla, duaların bir olduğu,<br />

hüzünle sevincin kardeş olduğu yer<br />

ACİL Hizmetin vitrini, ilk giriş kapısı<br />

ACİL Soruların cevap bulduğu, gidilecek yerlerin tarifl endiği<br />

ilk yer<br />

ACİL Dışarıda sirenlerin,hastane içinde acil siren olan mavi<br />

kodun verildiği yer<br />

ACİL Kırılan parçaların,yırtılan organların birleştiği ilk yer<br />

ACİL 24 saat gün ışıkların hiç sönmediği yer<br />

ACİL Kavgalarla, kargaşalarla, karmaşalarla sorunların yüksek<br />

sesle ifade edildiği sonra çözüldüğü yer<br />

ACİL Yaşamla ölüm arasındaki ince çizgiden bazen yaşama<br />

döndürülmenin gerçekleştiği yer<br />

ACİL Sedyelerin tekerlekli sandalyelerin dolaştığı yer<br />

ACİL Başları sarılı, kolları bandajlı, pansumanlı, pansumansız<br />

tedavinin yapıldığı yer<br />

w w w . d u y g u h a s t a n e s i . c o m . t r<br />

17<br />

ACİL Geceleri bir başka,gündüzleri bir başka çileyle dolu<br />

bir yer<br />

ACİL Bazen sabırla savaşı bekleyen ordular gibi sessiz,<br />

bazen aynı anda her yer den bir anda gelen yüksek sesle<br />

“yardım edin, yardım edin” feryadının yükseldiği yer<br />

ACİL Bazen bir trafi k kazası, bazen bir kalp krizi, bazen<br />

yüksekten düşen bir kişi, bazen arkadaşını döven bir er kişi<br />

bazen eşini döven bir zorba, çocuğunu getiren baba, ateşler<br />

içinde yanan bebe, nefes alamayan bir dede, dizleri bükülmeyen<br />

bir nene<br />

ACİL Paranın geçmediği herkesin dili, dini ırkı ne olursa<br />

olsun adının “hasta“ olduğu, bazen zamanın kısaldığı, bazen<br />

zamanın bitmek bilmediği, hüzünle sevincin, neşeyle acının,<br />

bilgi becerinin bir olup yoğrulduğu, insanın hiç gitmek<br />

istemediği, ne onsuz olunup, ne onla olunabilecek bir yer.<br />

ACİL Aciliyeti olup aceleciliği olmayan hizmet<br />

ACİL Bizim acilimiz; hostesimiz güzel yüzlü, veznemiz şirin<br />

sözlü, hizmetlimiz tertemiz, güvenliğimiz gürbüz mü gürbüz,<br />

sağlık ekibimiz becerikli, bilgili, Hizmetimiz güvenli, sağlık<br />

hizmetiyle memnuniyetiniz.<br />

ACİL ACİL ACİL …!


18 D U Y G U H A S T A N E S İ S A Ğ L I K B Ü L T E N İ<br />

Meme Kanseri<br />

<strong>Özel</strong>likle 40 yaş üstü bayanlarda daha sık görülen meme<br />

kanseri, kadınların korkulu rüyası haline gelmiştir. Bu hastalıktan<br />

en az zarar görerek kurtulmak mümkündür. Ben<br />

burada size meme kanserinin risk faktörleri, tanı ve tedavi<br />

yöntemleri ile bu hastalıktan korunmanın yollarından bahsedeceğim.<br />

Risk Faktörleri<br />

Kadın olmak, ilk adet’in erken yaşta görülmesi, menopoza<br />

geç girilmesi, dolayısıyla doğurganlık çağının uzun olması,<br />

çocuk sahibi olmama(emzirmeme), ailede(anne, kız kardeş,<br />

teyze) meme kanseri olması, başka bir hastalık sebebiyle radyasyon<br />

tedavisi almak, hormon tedavisi almak, alkol ve yağlı<br />

yiyecekler tüketmek. Tüm meme kanserlerinin yaklaşık % 25’i<br />

aileseldir. Genetik araştırma yapılarak ailesel meme kanseri<br />

görülme riski yüksek olan hastalarda kanser gelişmeden memenin<br />

alınması gerekebilir. Ailede meme kanseri hastasının<br />

sayısı arttıkça meme kanseri görülme riski 5 kata kadar artabilir.<br />

Çocuk sahibi olmama dolayısıyla emzirmeme kanserin<br />

riskini artırdığı gibi, emzirmenin, yapılan çalışmalarda meme<br />

kanserine karşı koruyuculuğu ispatlanmıştır.<br />

Bir kadında ömrü boyunca meme kanseri gelişme riski %<br />

12 civarındadır. 50 yaşından sonra risk 4 kat artar. Tüm meme<br />

kanserlerinin sadece %1’i erkeklerde görülür. Kadınlarda en<br />

çok yaşları arasında görülürken, erkeklerde yaşları<br />

arasında görülür.<br />

Tanı<br />

Meme kanserlerinin neredeyse % 90’ının tanısı hastaların<br />

meme ile ilgili bir şikayet ile doktora başvurması ile konur. En<br />

çok başvuru şikayetleri; memede ve veya koltuk altında ele<br />

gelen sertlik, ağrı, meme ucunda akıntı, kızarıklıktır.<br />

Bu şikayetlerle doktora başvuran hastaya mamografi, ult-<br />

rason ve MR çekilebilir.<br />

Şüpheli durumlarda<br />

biyopsi de<br />

yapılabilir.<br />

Tedavi<br />

Meme kanseri tedavisinin<br />

temelini<br />

ameliyat oluşturur.<br />

Memenin bir kısmı<br />

veya tamamıyla birlikte<br />

gerekli görülürse<br />

koltuk altındaki Op. Dr. Ali SOLMAZ<br />

lenf bezleri de alınır. Hastalığın evresine göre kemoterapi<br />

(ilaç tedavisi) radyoterapi(ışın tedavisi) ve hormon tedavisi<br />

verilir. Tüm bu tedavi yöntemlerinin hangisi veya hangilerinin<br />

verileceği hastalığın evresine göre değişir.<br />

Koruyucu Önlemler<br />

Maalesef meme kanserine karşı % koruyucu herhangi<br />

bir önleyici tedavi yoktur. Yalnızca emzirme ve egzersizin kısmen<br />

koruyucu etkisi ispatlanmıştır. Kendi kendine muayene<br />

ve mamografi taraması hastalığın tanısını erken aşamada koyarak<br />

tedavinin etkinliğini artırır. Bunun yanında erken tanı<br />

konulduğunda memenin sadece bir kısmının alındığı meme<br />

koruyucu cerrahiyi uygulama şansı da artar.<br />

Öneriler<br />

yaş arasında her ay 1 kez, tercihan adet bitimi sonrası<br />

duşta kendi kendine meme muayenesi yapmak. Memenizde<br />

veya koltukaltınızda herhangi bir sertlik, kızarıklık meme başından<br />

akıntı olursa doktorunuza başvurun.<br />

yaş arasında 2 yılda 1 defa, 50 yaşından sonra yılda 1<br />

kez mamografi çektirin…<br />

w w w . d u y g u h a s t a n e s i . c o m . t r


YILINDA KURULMUŞ OLAN FİRMAMIZ MEVCUT OLAN TÜRKİYE ATOM ENERJİSİ KURUMU LİSANS BELGESİ<br />

VE TECRÜBELİ, DİNAMİK KADROSUYLA<br />

RADYOLOJİ CİHAZLARININ YILLIK BAKIM, TEKNİK SERVİS VE YEDEK PARÇA İHTİYAÇLARINI<br />

KARŞILAMAKTADIR.<br />

HER MODEL VE YAŞTA monash.pw CİHAZ SATIŞIMIZ BULUNMAKTADIR.<br />

HER MARKA VE MODELDE monash.pw SATIŞ<br />

TEKNİK SERVİS VE YEDEK PARÇA HİZMETİ VERDİĞİMİZ CİHAZLAR.<br />

AMELİYATHANE C-KOLLU SKOPİ RÖNTGEN CİHAZLARI<br />

TOMOGRAFİ CİHAZLARI<br />

MR CİHAZLARI<br />

TEK MASA, TEK TÜP RÖNTGEN CİHAZLARI<br />

SKOPİ CİHAZLARI ( MİDE MASASI )<br />

MAMOGRAFİ CİHAZLARI<br />

OTOMATİK FİLM BANYO CİHAZLARI<br />

PORTÖR ARAÇLARI DİZAYN VE KURULUMU<br />

İRTİBAT İÇİN; SERHAT ÇINAR.<br />

/ - /


ACİL<br />

• 24 Saat Hizmet<br />

• Ambulans-Otopark<br />

LABORATUAR<br />

• Hemotoloji<br />

• Biyokimya<br />

• Mikrobiyoloji<br />

• Hormon<br />

RADYOLOJİ<br />

• Bilgisayarlı Tomogafi<br />

• Ultrasonografi<br />

• Röntgen<br />

• Mamografi<br />

• Renkli Doppler<br />

• 4 Boyutlu USG<br />

• Kısmi MR<br />

HİZMET BİRİMLERİMİZ<br />

POLİKLİNİK<br />

• İç Hastalıklar<br />

 Diyabet ve Metabolizma<br />

 Kolonoskopi<br />

 Endoskopi<br />

 Diyet ve Beslenme<br />

• Kardiyoloji<br />

 EKO (Eko Kardiyografi )<br />

 Eforlu EKG<br />

 Holter<br />

• Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları<br />

• Kulak Burun Boğaz Hastalıkları<br />

• Göz Hastalıkları<br />

• Dermatoloji (Cildiye)<br />

 Lazer Epilasyon<br />

• Plastik Cerrahi<br />

 Saç Ekim Merkezi<br />

• Ortopedi ve Travmatoloji<br />

• Genel Cerrahi<br />

• Beyin Cerrahi (Nöroşirurji)<br />

• Kadın Hastalıkları ve Doğum<br />

• Üroloji<br />

• Nöroloji<br />

 EEG / EMG<br />

Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon<br />

 Elektroterapi<br />

 Fizyoterapi<br />

 Rehabilitasyon<br />

DİŞ SAĞLIĞI<br />

 Diş Hastalıkları<br />

 Ortodonti<br />

 Çene Cerrahisi<br />

 Implant<br />

YOĞUN BAKIM ÜNİTELERİ<br />

• Erişkin Y.B.Ü<br />

• Koroner Y.B.Ü<br />

• Yenidoğan Y.B.Ü<br />

ANESTEZİYOLOJİ ve<br />

REANİMASYON<br />

CHECK-UP<br />

3 AMELİYATHANE<br />

3 DOĞUMHANE<br />

Cengiz Topel Cad. No: Küçükköy-Gaziosmanpaşa Telefon: () 47 47 Gsm: () 19 91<br />

Faks: () 81 07 [email protected] monash.pw

ACİL MÜDAHALE HEMŞİRELİK HİZMETLERİ BESLENME VE DİYET Portre: EDİP CANSEVER ORTAKULAK İLTİHAPLARI İRRİTABL BARSAK SENDORMU <strong>BÜLTEN</strong> EYLÜL • EKİM • KASIM • ARALIK YIL: 1 SAYI:4 • MEME KANSERİ DESTEK HİZMETLERİ ŞEHİRDEKİ FOTOĞRAF

Inappropriate

You have already flagged this document.
Thank you, for helping us keep this platform clean.
The editors will have a look at it as soon as possible.

Mail this publication

Loading

Delete template?

Are you sure you want to delete your template?

For this magazine there is no download available

Magazine: BÜLTEN - Özel Duygu Hastanesi

Saide Karaağaçlıoğlu

Saide Karaağaçlıoğlu

Kadın Hastalıkları ve Doğum

Bayan, Meslekte 39 yıl

Saide Karaağaçlıoğlu Hakkında

Saide Karaağaçlıoğlu, Kadın Hastalıkları ve Doğum uzmanı olarak İstanbul Gaziosmanpaşa ilçesinde Özel Duygu Hastanesi isimli sağlık kuruluşunda görev yapmaktadır.

İletişim Bilgileri

Eğitim Bilgileri

Tıp Fakültesi: İstanbul Üniversitesi,

Uzmanlık: Kadın Hastalıkları ve Doğum, İstanbul Taksim Eğitim ve Araştırma Hastanesi,

Randevu Bilgileri

Özel Duygu Hastanesi Özel bir sağlık kuruluşudur. Saide Karaağaçlıoğlu için () 11 00 nolu telefondan veya Özel Duygu Hastanesi internet sitesi üzerinden randevu bilgilerini alabilirsiniz.

Yakındaki Diğer Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Hekimler

İstanbul'da görev yapan Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Hekimler

İstanbul'da görev yapan Kadın Hastalıkları ve Doğum uzmanı bulundu. Görmek için tıklayın.

BÜLTEN - Özel Duygu Hastanesi

ACİL MÜDAHALE<br />

HEMŞİRELİK HİZMETLERİ<br />

BESLENME VE DİYET<br />

Portre: EDİP CANSEVER<br />

ORTAKULAK İLTİHAPLARI<br />

İRRİTABL BARSAK<br />

SENDORMU<br />

<strong>BÜLTEN</strong><br />

EYLÜL • EKİM • KASIM • ARALIK

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır