edebiyat eser yazar ezberleme / Eser-Yazar Eşleştirmelerinde 15/15 Yapabilecek misin?

Edebiyat Eser Yazar Ezberleme

edebiyat eser yazar ezberleme

Edebiyat Yazar Eser nasıl ezberlenir?

İçindekiler:

  1. Edebiyat Yazar Eser nasıl ezberlenir?
  2. Edebiyat eserleri nelerdir?
  3. AYT edebiyat hangi yazarlar?
  4. AYT Yazar Eser kaç soru çıkıyor?
  5. YKS Yazar Eser nasıl çalışılır?
  6. Edebiyat ve şiir denilince akla ne geliyor?
  7. Edebiyatın ilişki içinde olduğu bilim dalları nelerdir?
  8. AYT edebiyat hangi konular var?
  9. AYT edebiyat konuları nelerdir?
  10. YKS edebiyat konularına nasıl çalışılır?
  11. Divan edebiyatı hangi edebi döneme aittir?
  12. Bütün bilim dalları nelerdir?
  13. Edebiyat ve bilim arasındaki ilişki nedir?

Edebiyat Yazar Eser nasıl ezberlenir?

Edebiyat Dersi İçin 4 Adımda Yazar - Eser Ezberleme Tekniği
  1. 1) Yazarları Kategorize Et. Öncelikle edebiyat tarihindeki bütün yazarları bir kâğıda yazmanız gerekiyor. ...
  2. 2) Eserleri Yaz. Burada dikkat edilmesi gereken önemli bir nokta var. ...
  3. 3) Hikaye Yarat. İşte geldik en keyifli ve en önemli bölüme. ...
  4. 4) Tekrarla.

Edebiyat eserleri nelerdir?

Edebiyat eseri, bir dil ürünü olan yazılı ve sözlü eserlerin tümü. Bu bakımdan bir gazete haberinden sanat değeri taşıyan hikaye, roman, deneme, fıkra türüne kadar her türlü yazı edebiyat eserisayılır.

AYT edebiyat hangi yazarlar?

Yusuf Has Hacip: Kutadgu Bilig çok kez sorulmuştur.
  • Kaşgarlı Mahmud: Divan'ı Lügati't Türk en çok sorulanlardan bir tanesidir. ...
  • Şeyhi: Harname ve Hüsrev'i Şirin. ...
  • Şeyh Galip: Hüsn'ü Aşk çok sorulmaktadır. ...
  • Fuzuli: Leyla ile Mecnun ve Şikayetname çok sorulmaktadır. ...
  • Nefi: Siham'ı Kaza soru olarak çok kullanılmaktadır.
Daha fazla öğe...

AYT Yazar Eser kaç soru çıkıyor?

Bu bölümde öğrenciler; 24 soruTürk Dil ve Edebiyat,10 soruTarih-1,6 soruCoğrafya-1 sorumlu olacaktır.

YKS Yazar Eser nasıl çalışılır?

7 Adımda YKS Edebiyat Nasıl Çalışılır?
  1. Hedefi belirleyerek hedefe göre plan yapmalısınız. ...
  2. Edebiyatta nerede olduğunuzu bilin. ...
  3. Çalışırken akıllı not alma tekniklerini kullanmalısınız. ...
  4. Konu çalışmaya ayırdığınız kadar soru çözmeye de önem vermelisiniz. ...
  5. Seçtiğiniz sınava hazırlık kitaplarına dikkat edin.
Daha fazla öğe...

Edebiyat ve şiir denilince akla ne geliyor?

Üstelik edebiyat denilince aklasadece şiir gelmiyordu. ... Türkçede bugün hem literatür hem de edebiyatkavramı vardır. TDK, edebiyatkavramının şu şekilde tanımlamıştır : “isim Olay, düşünce, duygu ve hayallerin dil aracılığıyla sözlü veya yazılı olarak biçimlendirilmesi sanatı, yazın (II), gökçe yazın” .

Edebiyatın ilişki içinde olduğu bilim dalları nelerdir?

Edebiyatöncelikle psikoloji, sosyoloji, tarih, felsefe gibi sosyal bilimlerle doğrudan ilişki içindeyken fizik, kimya, biyoloji gibi deneysel bilimlerle dolaylı bir ilişki içindedir.

AYT edebiyat hangi konular var?

AYT Edebiyat Konuları
  • Güzel Sanatlar ve Edebiyat.
  • Metinlerin Sınıflandırılması
  • Şiir Bilgisi.
  • Söz Sanatları
  • İslamiyet Öncesi Türk Edebiyatı
  • İslam Uygarlığı Çevresinde Gelişen Türk Edebiyatı
  • Halk Edebiyatı
  • Divan Edebiyatı
Daha fazla öğe...

AYT edebiyat konuları nelerdir?

AYT Edebiyat Konuları
  • Güzel Sanatlar ve Edebiyat.
  • Metinlerin Sınıflandırılması
  • Şiir Bilgisi.
  • Söz Sanatları
  • İslamiyet Öncesi Türk Edebiyatı
  • İslam Uygarlığı Çevresinde Gelişen Türk Edebiyatı
  • Halk Edebiyatı
  • Divan Edebiyatı
Daha fazla öğe...

YKS edebiyat konularına nasıl çalışılır?

7 Adımda YKS Edebiyat Nasıl Çalışılır?
  1. Hedefi belirleyerek hedefe göre plan yapmalısınız. ...
  2. Edebiyatta nerede olduğunuzu bilin. ...
  3. Çalışırken akıllı not alma tekniklerini kullanmalısınız. ...
  4. Konu çalışmaya ayırdığınız kadar soru çözmeye de önem vermelisiniz. ...
  5. Seçtiğiniz sınava hazırlık kitaplarına dikkat edin.
Daha fazla öğe...

Divan edebiyatı hangi edebi döneme aittir?

Klasik edebiyat, yüksek zümre edebiyatıolarak da bilinen Divan edebiyatı, Türklerin 13. ve 19. yüzyıllar arasında Anadolu'da oluşturdukları İslam kültürünün ortak özelliklerini yansıtan, geniş ölçüde Arap ve Fars edebiyatlarının etkisini taşıyan bir dönemdir.

Bütün bilim dalları nelerdir?

Sosyal bilim dallarıarasında; arkeoloji, antropoloji, tarih, coğrafya, ekoloji, etnoloji, psikoloji, sosyal psikoloji, hukuk, iktisat, felsefe, sosyoloji gibi bilim dallarıbulunurken. Fen bilimleri arasında astronomi, biyoloji, fizik, kimya, matematik gibi bilim dallarımevcuttur.

Edebiyat ve bilim arasındaki ilişki nedir?

Edebiyatda bilimde insana yöneliktir, insan içindir. Edebiyatkendi alanındaki üretiminde öznel bir bakışla güzelliğe ulaşmayı, kişiye estetik zevk kazandırmayı amaçlar. Bilimise deney, gözlem, araştırma vb. yöntemlerle gerçeğe ve doğru bilgiye ulaşmayı amaçlar.

Eser-Yazar Eşleştirmelerinde 15/15 Yapabilecek misin?

Haberler

Test

Genel Kültür Testleri

Eser-Yazar Eşleştirmelerinde 15/15 Yapabilecek misin?

Türk edebiyatının önemli eserlerine ve bu eserlerin yazarlarına ne kadar hakimsin? Bu eser-yazar eşleştirmelerinde 15/15 yapabilecek misin?

Hazırsan;

Haydii!

1. "Saatleri Ayarlama Enstitüsü" hangi yazara aittir?

2. "Saray ve Ötesi" hangi yazara aittir?

3. "Sevgiye On Ölüme Beş Kala" eseri hangi yazara aittir?

4. "Seyahatname" hangi yazara aittir?

5. "Sırça Köşk" hangi yazara aittir?

6. "Susuz Yaz" eseri hangi yazara aittir?

7. "Şair Evlenmesi" eseri hangi yazara aittir?

8. "Taaşşuk-ı Talat ve Fitnat" eseri hangi yazarımıza aittir?

9. "Kırık Hayatlar" eseri hangi yazarımıza aittir?

10. "Kiralık Konak" adlı eser hangi yazara aittir?

11. "Mono Rosa" eseri hangi edebiyatçıya aittir?

12. "Sisler Bulvarı" eseri kime aittir?

13. "Sizin Hiç Babanız Öldü mü?" adlı eser kime aittir?

14. "Göğe Bakma Durağı" hangi edebiyatçıya aittir?

15. "Kuş Koysunlar Yoluna" eseri kime aittir?

Bu içerikler de ilgini çekebilir;

Yorumlar ve Emojiler Aşağıda

Yazar-Eser Ezberlerken Kitapsız Toplum Olduk

 

Şarkı ezberlenir, türkü ezberlenir, parola ezberlenir, sure ve dua ezberlenir. Bu ezberlemeler belli bir amaca yöneliktir. Ortada ezberlenecek türde bir metin vardır, zamanı gelir ezberiniz işinize yarar. Ezberinizdeki şey şarkıysa icap eder söylersiniz, sure ve duaysa ibadet ederken okursunuz, parola ise kullanırsınız. Bir de maruz kalarak “ezberlediğimiz”, hakikatini sorgulamadığımız bilgi ya da düşünce kırıntıları vardır, onlar da inanca ve kanaate dönüşüp hayatımızı belirler. En tehlikelisi budur, ancak bu tür ezber başka bir bahis. Yazının konusu olan ezber, insanın oturup çokça tekrar etmek suretiyle bir metni ezberlemesi biçiminde gelişen ezber.

Peki şarkı, türkü, dua gibi “Yazar-Eser” diye bir metin türü mü var?

Yok da var.

“Orhan Kemal’in başlıca eserleri; “Ekmek Kavgası, Murtaza, Hanımın Çiftliği, 72. Koğuş”tur... ” vb.

Bu ezber neden yapılır?

Sözel ve eşit ağırlık alanından üniversite sınavına hazırlanan öğrenciler sınavda bu konuda sorulacak soruları cevaplamak zorunda oldukları için.

Üniversite sınavında öğrencilerin biyografi ve bibliyografi bilgisini ölçmeyi amaçlayan bu sorular neredeyse yarım asırdır soruluyor. 70’li yıllardan itibaren sorulan bu soru tarzını 30 yıldır tecrübe ile biliyorum. Sözel ve eşit ağırlık alanından sınava hazırlanan öğrenciler yaklaşık 50 yılldır, edebiyat dersine ayırdıkları zamanın büyük kısmını “yazar-eser ezberleme”ye ayırıyor. Bu emek ve zamana karşılık da ilgili konudan 2-3 soru çıkıyor. Bir soru bir puanın ne anlama geldiğini bilen kaygılı öğrenciler “2-3 soru için bu emeğe değmez” diyemiyor ve trajikomik bir ezberleme işine girişiyorlar.

Yazar-eser ezberlemenin kendine has yöntemleri var: Yazarak ezberleme, karşılaştırma-gruplandırma yoluyla ezberleme, seçici ezberleme, küçük kartlarla ezberleme, absürt hikayelere dönüştürerek ezberleme, animasyonla ezberleme gibi.

Google’da arama motoruna “yazar eser ezberleme” yazıp arattığınızda 0.3 saniyede 73 bin sonuç çıkıyor. Ne kadar yaygın ve yerleşik bir ezberleme çeşidi olduğunu buradan da anlayabiliriz.

Son yıllardaki en popüler yazar eser ezberleme yöntemi ise yazarın eserlerini absürt bir biçimde hikayeleştirerek bu absürtlüğün zihinde kalıcı etkisini kullanıp ezberleme yöntemi.

Orhan Pamuk “Kar”lı bir günde “Masumiyet Müzesi”ni “Cevdet Bey ve Oğulları” ile gezerken “Benim Adım Kırmızı” dedi.

Haldun Taner “Huzur Çıkmazı”nda “Fazilet Eczanesi”ne girip “Yaşasın Demokrasi” diye bağırdı. Bu sırada “Şişhaneye Yağmur Yağıyordu” ve “On İkiye Bir Var”ken “Keşanlı Ali” destan yazdı.

İnternette yapacağınız basit aramalarla bu teknikle ilgili Orhan Pamuk ve Haldun Taner örneklerinde olduğu gibi çok sayıda absürt hikayeleştirmeye rastlayabilirsiniz. Dahası okul, etüt merkezi, hazırlık kurslarında bir çok edebiyat öğretmeni bu yöntemle oluşturdukları komik-absürt hikayelerle öğrencileri sınava hazırlıyor. Konuyla ilgili çok sayıda doküman, animasyon, görsel ve videoya rastlamak da mümkün. Maalesef bu durum bir ders işleme biçimine dönüşmüş durumda.

Yaklaşık elli yıldır değişmeyen “Aşağıdaki sanatçı-eser eşleştirmelerinden hangisi yanlıştır?” tarzında öğrencinin yazarların eserlerini bilip bilmediğini soran soru tipinin amacı, ölçmeye çalıştığı şey nedir?

Fatih-Harbiye, Sinekli Bakkal, Kırık Hayatlar, Kiralık Konak, Kuyruklu Yıldız Altında Bir İzdivaç, Türk Edebiyatında İlk Mutasavvıflar, Yeni Hayat gibi eserleri ve Fakir Baykurt, Talip Apaydın, Mahmut Makal, Yaşar Kemal, Semiha Ayverdi, Nahit Sırrı Örik gibi sanatçıları tanıyıp onların eserlerinden en az birini okuyan öğrencileri seçmek, o öğrencileri diğerlerinden ayırmak.

Ancak bu soru tipi ile beklenilen sonuca ulaşmanın imkânı yok. Yani öğrenciler bu tarz sorular sorulacak diye o sanatçıları tanıyamaz, eserlerini de okuyamaz. Bu pratik olarak mümkün değildir. Sadece şimdi yaptıkları gibi yazarların ve eserlerin isimlerini ezberler. Bu soru tipinin edebiyat, sanat, fikir, kitap kavramlarıyla da olumlu bir ilişkisi yok. Hiçbir romancı okurlar kitabımı okumasın ama kitabımın adını ezberlesin; hiçbir şair, şiirimi okumasınlar ama şiirimin ismini bilsinler gibi akıl ve mantık dışı bir motivasyona sahip değildir.

Beklenilen olumlu sonuca ulaşılamamasının sebebi nedir?

Kitap okuma alışkanlığımızın olmaması, kitapla ilişkimizin sorunlu olması gerçeğini bir yana bırakalım. Bunlar da sebepler arasında, ancak asıl sebep şu: Lise öğretimi boyunca öğrenciler “baştan sona Türk edebiyatı tarihi” okuyor. Bu bağlamda yüzlerce şair ve yazar; binlerce eser var. 4 yıl içinde çocukların bu yazar ve şairlerden birer kitap okuması zaten mümkün değil.

En azından belli başlı yazarları okusunlar, denilebilir. “Belli başlı yazarlar” “Her ihtimale karşı, ayrıntı bir soru gelir, herkesi geçmeliyim, tüm soruları doğru cevaplamalıyım.” motivasyonu ile “tüm yazarlara” eviriliyor. Dershane, kurs, özel ders, veli, öğretmen, öğrenci sınırları belli olmayan “belli başlı yazarları” ne olur ne olmaz diye “tüm yazarlar ve tüm eserleri” şekline dönüştürüyor. Zaten “belli başlı yazarlar” diye somut bir liste de yok. Türk edebiyatı dersinin müfredatında yazar-eser ezberleme diye bir başlık da yok. Öğrenci dört yıl boyunca gördüğü Türk edebiyatı tarihinin konusu olmuş tüm yazar ve eserlerden sorumlu. O zaman da asla gerçekleşmesi mümkün olmayan bir sonuç ortaya çıkıyor: Şöyle bir soru soralım, şu yazarları tanıyan ve şu eserleri okuyan öğrencileri diğerlerinden ayıralım.

O soruyu sorma amacına uygun öğrenci, yani o kitabı okuyan öğrenci belki 100 binde bir öğrencidir. Ancak tuhaf biçimde o yazarın o eseri yazdığını ezberleyen öğrenci 100 binde 15-20 bin öğrencidir. Bu durumda okuyan öğrencinin ezberleyen öğrencilerden bir farkı olmuyor. Hatta ezberlemek okumaya göre daha avantajlı bir durum oluşturuyor. İki kitap okuyana kadar 2 bin maddelik bir liste ezberleyebilirisiniz.

Yani öğrenciler bu şair ve yazarları tanıyacak, onların eserlerini okuyacak… Gerçekleşmesi “asla” mümkün olmayan bir hayal. Bu hayal; sanat, edebiyat, fikir, kitap bağlamında da herhangi bir “değer” ifade etmiyor.

Sanatçı ve eserleri tuhaf, komik bir şekilde hikayeleştiriyorsunuz. Ve sanatçının eserleri aklınızda kalıyor. Size sorulunca da cevap veriyorsunuz. Ezberiniz nispetinde başarılı oluyorsunuz. Sınav sonunda da bunları unutuyorsunuz. Sonuç bu. Peki bunun faydası ne?

Fayda: Bir faydası olmadığı gibi üstelik bazı zararları var.

Zarar: Edebiyat, kitap kelimesini duyunca ilgisiz ve uzak duran bir nesil... Bir yıl boyunca zamanının büyük bir kısmını binlerce maddeden oluşan uçsuz bucaksız bir listeyi ezberlemeye harcayan bir genç düşününün. Ne teorikte ne de pratikte faydası olan bir emek israfı, nihayetinde edebiyat ve kitap kavramlarına karşı olumsuz duygular beslenmesine yol açıyor. Üstelik kitapla arası pek olmayan bir toplumsal iklimi de hesaba katarsak doğacak sonuçları daha kolay tahmin edebiliriz.

“Ne olsun, edebiyattan soru sorulması mı, çocukların kitap okuma yeterliliği ölçülmesin mi, öğrenciler yazar ve şairlerimizi tanımasın mı? Bunlar nasıl ölçülecek?” diye sorulabilir. Edebi kavram ve terimlerle ilgili metin üzerinde uygulamaya yönelik sorular soruluyor zaten, bu konuda bir problem yok. Kitap okuma ve anlama becerisi paragraf sorularıyla ölçülüyor, bunda da bir problem yok. Şair ve yazarları tanımaya gelince “yüz temel eser” tarzında başyapıt sayılacak ve lise öğretimi boyunca okunmasında fayda mülahaza edilecek belli sayıda yazar ve eserden oluşan bir liste hazırlanıp buradan sorulacak soru adedi belirlenip okumaya teşvik ederek bir yöntem geliştirilebilir, bu da uzmanların üzerinde çalışarak halledecekleri bir meseledir. (Tabi bu listenin hazırlanışı sırasında ortaya çıkacak ideolojik tartışmalar da ayrı bir konudur.)

Yüzlerce yazar, bunlara ait binlerce eser. Hiçbir biçimde izahı olmayan bitimsiz bir ezberleme çabası. Üstelik ciddi mahzurları olan bir ezberleme. Maalesef bu konu kimsenin gündeminde değil. Öğretmenler, sınava hazırlık için içerik üreten yayıncılar, öğrenciler, veliler, eğitimi yönetenler, akademisyenler yani konuyla ilgili olanlar her şey gayet normalmiş, olması gerekenler oluyormuş gibi bir tavır içinde. Ya olan biten gayet normal, olması gerektiği gibi ve bende bir sorun var ya da herkes sorunu görüyor ancak kimse umursamıyor. Bu sırada geleceğimize yazık oluyor. Edebiyattan ve kitaptan hızla uzaklaşan “sözelci, eşit ağırlıkçı” bir nesil kalabalıklaşıyor. Toplumsal hayatın “yönetimden eğitime” tüm sosyal sahalarında söz sahibi olan insanların çoğunun “sözel ve eşit ağırlık” kökenli olduğunu, bu insanların çoğunun da kitapla aralarının olmadığını unutmayalım.  Diplomalı insanların kitapla yaşadıkları bu yaygın ve yerleşik problem, öğrencilik geçmişlerindeki travmatik yazar-eser ezberleme eziyetiyle ve edebiyat dersi tecrübeleriyle yakından ilgilidir. Aralarında sebep-sonuç ilgisi kurmak gayetle mümkündür. Bu yazar-eser ezberleme tuhaflığı öğrenciyle kitap arasındaki ilişkiyi olumsuz biçimde tesis eder. Tabi ki öğrenci ve kitap arasındaki ilişkinin sağlıksız gelişimi sadece bununla ilgili değildir. Çocuklara kitap okumanın gereği anlatılırken yaygın şekilde kullanılan bir söylem vardır: “Kitap okursanız kelime dağarcığınız gelişir, kavrama hızınız artar, paragraf sorusu çözerken zorlanmazsınız, matematik, fizik, kimya sorularını çözerken de bu işinize yarar. Soruları daha iyi anlarsınız. Daha kolay cevaplarsınız. Ve sınavlarda çok net yapar başarılı olursunuz.” Edebiyat öğretmenleri “bile” bu söylemi kullanır. Bu söylem öğrenci ve kitap arasındaki ilişkiyi yakın dönemde akademik başarıyı önceleyen bir “çıkar ilişkisi” biçiminde geliştirir. Evet, düzenli kitap okumanın belirtildiği biçimde basit faydaları vardır. Bir insanın yaşamını baştan sona belirleyecek olan önemli, entelektüel bir faaliyeti “çok net yaparsınız” sıradanlığı ile pazarlamak kitabı değersizleştiren, basitleştiren, yakın hedefe ulaşıldığında da kitabın yok sayılmasını doğuran bir yaklaşımdır. Halbuki “kitap ve okur” ilişkisi bir yaşam biçimi şeklinde kurulması gereken, hayat boyu gelişmeyi hedefleyen, net sayısını değil de “hakikat ve insan” arasında kurulacak bağı tesis etmeye çalışan bir ilişkidir. Sınava hazırlanırken zorla kitap okuyan öğrenciler üniversite ve sonrasında ellerine pek kitap almazlar. Kitap okuyup çok net yapmışlar, üniversite kazanıp diploma almışlar ve kitap işlevini tamamlamıştır. Bu tarz bir öğrencilik yaşayıp öğretmen olmuş insanlar arasında yapılacak “kitap okuma” konulu bir istatistik çalışması büyük ihtimalle ürkütücü sonuçlar verecektir.

Hülasa öğrencilerle kitabı bir araya getirmeye çalışırken kitaba dair kullandığımız bu sağlıksız dil; yazar-eser ezberleme tuhaflığıyla ve kitapla başı hoş olmayan toplumsal iklimle birleşince “kitapsız toplumun” duvarlarını tahkim ediyor. Sosyal hayatımızın “kitapsız” bir iklimi besleyecek biçimde üretiliyor olması gelecekte daha büyük tehditlerin bizi beklediğini gösterir. Bunu öngörmek zorundayız. Öngörmek de herkesten önce yetki ve sorumluluk sahibi insanların görevidir.

Yazar-eser konusunda binlerce öğretmenin, yüzbinlerce öğrenciye aylar boyunca absürt hikayeler etrafında papağan gibi ezber yaptırmalarının akılla, bilimle, pedagoji ile bir izahı olmalı. Eğer bir izahı yoksa bu tuhaflığı akıl ve vicdan sahiplerine havale ediyorum.

 

 

 

 

 

Facebook'ta Paylaş Twitter'ta Paylaş Whatsapp'ta Paylaş Telegram'da Paylaş

EDEBİYAT ŞAİR- ESER EZBERLEMESİ ÇOK KOLAY YÖNTEM

  • Teğmen
    184 Mesaj
    Konu Sahibi
    Arkadaşlar öncelikle şairlerin eserlerini bir kagıda yazın ve bunlar hakkında bir hikaye düşünün

    bu hikayeyi resim şekline getirip altına hikayenizi yazın örnek verecek olursak kendi yaptıgım

    bir hikaye olan ZİYA GÖKALP eserlerini sunuyorum. eserleri : altın ışık,kızıl elma,yeni hayat,dogru yol,malta mektupları,

    türk töresi,türkçülügün esasları,türk medeniyeti

    şimdi benim hikayemde resim de var ama onu çizemem şu anda ve başlıyorum

    ziya gökalp newtonun 3 yasası olan kızıl elma, yeni hayat ve altın ışıgı ögrenince çok şaşırıyor.

    ziya gökalp malta mektuplarını arkadaşlarına ulaştırmak için dogru yolu seçmek zorunda oldugunu biliyor.

    ziya gökalp malta mektuplarını vermeye giderken yolda bir türk köyüne rastlıyor burada bulunan türkler ziya gökalp e

    türk töresi,türkçülügün esasları ve trük medeniyet tarihi hakkında bilgi veriyor bundan etlilenen ziya gökalp yoluna devam ediyor.

    işte bu şekilde bunun resmide var resimli yaparsanız hemen resim aklınıza geliyor tak diye buluyorsunuz. hikayeler ne kadar saçma olursa

    o kadar akılda kalır. bu şekilde çok şair eser yaptım kesinlikle hikayeler unutulmuytor sonuçta kendi hikayeleriniz.

    not:piyasada bununla ilgili yapılmış olan çalışmalar vardır herkesin fiyat bakımından gücü yetmeyecegi için

    kendi hikayelerimizi kendimiz yapalım düşüncesinde oldum ben

    denemeye deger

    SAYGILAR







  • Yüzbaşı
    607 Mesaj
    Çok iyi bir konuya barmak basmışsın dostum Direkt öyle ot gibi ezberlemeye kalkışmayın. Hikayeleştirin, şifreleyin, yapın bir şeyler. Ama soru çözmeyi unutmayın!
  • Yüzbaşı
    373 Mesaj
    Bütün edebiyatı şifrelemeye çalışan biri olarak
    Ben de şifrelemiştim ama biraz küfürlüydü. Şöyle bişi:

    Ziya ''Gö*''Alp gö* alp yine bir bahçeden elma çalmak için ev beğenmektedir. Bu sefer karşısına "kızıl elma"yla dolu olan bir bahçe gelir. Çok gö* olduğundan bu bahçeden de elma çalmaya çalışır. Tam elmayı yiyecekken bir "altın ışık" onu alır ve artık gö*lük yapamayacağı "yeni hayat"a "doğru yol" alır. Ziya artık gö* değildir ve kendini maltada bulur. Ailesine, sevdiklerine maltadan mektuplar yazar.(malta mektupları.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi burakarca -- 9 Mayıs 2012; 9:53:40 >
  • Teğmen
    184 Mesaj
    Konu Sahibi
    quote:

    Orijinalden alıntı: Black_Ops

    Çok iyi bir konuya barmak basmışsın dostum Direkt öyle ot gibi ezberlemeye kalkışmayın. Hikayeleştirin, şifreleyin, yapın bir şeyler. Ama soru çözmeyi unutmayın!

    aynen soru çözülmezse işe yaramaz
  • Yüzbaşı
    607 Mesaj
    quote:

    Orijinalden alıntı: burakarca

    Bütün edebiyatı şifrelemeye çalışan biri olarak
    Ben de şifrelemiştim ama biraz küfürlüydü. Şöyle bişi:

    Ziya ''Gö*''Alp gö* alp yine bir bahçeden elma çalmak için ev beğenmektedir. Bu sefer karşısına "kızıl elma"yla dolu olan bir bahçe gelir. Çok gö* olduğundan bu bahçeden de elma çalmaya çalışır. Tam elmayı yiyecekken bir "altın ışık" onu alır ve artık gö*lük yapamayacağı "yeni hayat"a "doğru yol" alır. Ziya artık gö* değildir ve kendini maltada bulur. Ailesine, sevdiklerine maltadan mektuplar yazar.(malta mektupları.

    Hocam naptın sen ya




  • Binbaşı
    1545 Mesaj
    quote:

    Orijinalden alıntı: burakarca

    Bütün edebiyatı şifrelemeye çalışan biri olarak
    Ben de şifrelemiştim ama biraz küfürlüydü. Şöyle bişi:

    Ziya ''Gö*''Alp gö* alp yine bir bahçeden elma çalmak için ev beğenmektedir. Bu sefer karşısına "kızıl elma"yla dolu olan bir bahçe gelir. Çok gö* olduğundan bu bahçeden de elma çalmaya çalışır. Tam elmayı yiyecekken bir "altın ışık" onu alır ve artık gö*lük yapamayacağı "yeni hayat"a "doğru yol" alır. Ziya artık gö* değildir ve kendini maltada bulur. Ailesine, sevdiklerine maltadan mektuplar yazar.(malta mektupları.





  • Süresiz olarak uzaklaştırıldı.
  • Yüzbaşı
    532 Mesaj
  • Teğmen
    184 Mesaj
  • Yüzbaşı
    339 Mesaj
    quote:

    Orijinalden alıntı: burakarca

    Bütün edebiyatı şifrelemeye çalışan biri olarak
    Ben de şifrelemiştim ama biraz küfürlüydü. Şöyle bişi:

    Ziya ''Gö*''Alp gö* alp yine bir bahçeden elma çalmak için ev beğenmektedir. Bu sefer karşısına "kızıl elma"yla dolu olan bir bahçe gelir. Çok gö* olduğundan bu bahçeden de elma çalmaya çalışır. Tam elmayı yiyecekken bir "altın ışık" onu alır ve artık gö*lük yapamayacağı "yeni hayat"a "doğru yol" alır. Ziya artık gö* değildir ve kendini maltada bulur. Ailesine, sevdiklerine maltadan mektuplar yazar.(malta mektupları.

    kardeş edebiyatı zayıf olan ve nefret eden biri olarak ulan tmye geçsem böle full cıkarırmıyım die dsündüm =D bak bi konuyu acan arkadasın hikayesini bide seninkini okudum aklımda kalanlar sunlar :
    Doğru yol,altın ışık,kızıl elma,malta mektupları.Bunları ezberledim bile :D diğer arkadaşın dediği gibi keşke bunu tarih ve coğrafyaya uygulasakta bi konu açsak falan işe yarar bence =)))tarih-coğrafya-edebiyat bunlardan nefret ederim çnkü ezber derslerdir.ezberim kötüdür.sayısalcıyım.sadece türkçeyi severim ve yaparım.




  • Teğmen
    237 Mesaj
    quote:

    Orijinalden alıntı: burakarca

    Bütün edebiyatı şifrelemeye çalışan biri olarak
    Ben de şifrelemiştim ama biraz küfürlüydü. Şöyle bişi:

    Ziya ''Gö*''Alp gö* alp yine bir bahçeden elma çalmak için ev beğenmektedir. Bu sefer karşısına "kızıl elma"yla dolu olan bir bahçe gelir. Çok gö* olduğundan bu bahçeden de elma çalmaya çalışır. Tam elmayı yiyecekken bir "altın ışık" onu alır ve artık gö*lük yapamayacağı "yeni hayat"a "doğru yol" alır. Ziya artık gö* değildir ve kendini maltada bulur. Ailesine, sevdiklerine maltadan mektuplar yazar.(malta mektupları.

    daha bunu bir ömür unutmam lan, ne psikopat adamlarsınız




  • Yüzbaşı
    349 Mesaj
  • Teğmen
    184 Mesaj
  • Yüzbaşı
    354 Mesaj
    quote:

    Orijinalden alıntı: burakarca

    Bütün edebiyatı şifrelemeye çalışan biri olarak
    Ben de şifrelemiştim ama biraz küfürlüydü. Şöyle bişi:

    Ziya ''Gö*''Alp gö* alp yine bir bahçeden elma çalmak için ev beğenmektedir. Bu sefer karşısına "kızıl elma"yla dolu olan bir bahçe gelir. Çok gö* olduğundan bu bahçeden de elma çalmaya çalışır. Tam elmayı yiyecekken bir "altın ışık" onu alır ve artık gö*lük yapamayacağı "yeni hayat"a "doğru yol" alır. Ziya artık gö* değildir ve kendini maltada bulur. Ailesine, sevdiklerine maltadan mektuplar yazar.(malta mektupları.

    Hocam çok iyi bu ya.Artık sittinsene unutmam :)
  • Onbaşı
    38 Mesaj
  • Yüzbaşı
    421 Mesaj
  • Binbaşı
    1782 Mesaj
    quote:

    Orijinalden alıntı: burakarca

    Bütün edebiyatı şifrelemeye çalışan biri olarak
    Ben de şifrelemiştim ama biraz küfürlüydü. Şöyle bişi:

    Ziya ''Gö*''Alp gö* alp yine bir bahçeden elma çalmak için ev beğenmektedir. Bu sefer karşısına "kızıl elma"yla dolu olan bir bahçe gelir. Çok gö* olduğundan bu bahçeden de elma çalmaya çalışır. Tam elmayı yiyecekken bir "altın ışık" onu alır ve artık gö*lük yapamayacağı "yeni hayat"a "doğru yol" alır. Ziya artık gö* değildir ve kendini maltada bulur. Ailesine, sevdiklerine maltadan mektuplar yazar.(malta mektupları.





  • Süresiz olarak uzaklaştırıldı.
    quote:

    Orijinalden alıntı: burakarca

    Bütün edebiyatı şifrelemeye çalışan biri olarak
    Ben de şifrelemiştim ama biraz küfürlüydü. Şöyle bişi:

    Ziya ''Gö*''Alp gö* alp yine bir bahçeden elma çalmak için ev beğenmektedir. Bu sefer karşısına "kızıl elma"yla dolu olan bir bahçe gelir. Çok gö* olduğundan bu bahçeden de elma çalmaya çalışır. Tam elmayı yiyecekken bir "altın ışık" onu alır ve artık gö*lük yapamayacağı "yeni hayat"a "doğru yol" alır. Ziya artık gö* değildir ve kendini maltada bulur. Ailesine, sevdiklerine maltadan mektuplar yazar.(malta mektupları.

    YÜCE TÜRKÇÜ BÜYÜK DÜŞÜNÜR ZİYA GÇKALP HAKKINDA GÖ* DİYEMEZSİN ARKADAŞIM O HİKAYEYİ ÇEVİRİR MONTE EDERLER BİR TARAFINA..
    HERKES HADDİNİ BİLECEK ULAN !!




  • Er
    13 Mesaj
  • yeni mesaja gitYeni mesaj
    Bilgi ikonYeni mesajları sizin için sürekli kontrol ediyoruz, bir mesaj yazılırsa otomatik yükleyeceğiz.Bir Daha Gösterme

Benzer içerikler

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır