Ekomya kabuğu (Du Zhong) geleneksel Çin tıbbında sırt ve bacak tedavilerinde kullanılan bir bitki türüdür. Aynı zamanda Çin bitkisel tedavi yöntemleri içerisinde ilk 50ye giren temel bitkilerden biridir.
Çin efsanelerine göre, çok fakir bir adam olan Du Zhong yaşamını sağlamak için odun kesiyordu. Zaman zaman sırtının aşağı kısmı ile kaslarında ağır çalışmasının sonucu olarak şiddetli ağrılar oluşuyordu.
Bir gün dağlarda odun keserken, sırtındaki ağrı tekrarladı. Ağrının şiddetiyle bir ağaca sarıldı ve gerindi, o sırada farkında olmayarak ağacın özünden bir parça emdi. Ve ağrısı kısa bir süre sonra kayboldu.
“Ağrıdan neredeyse ölmek üzere gibi hissediyordum fakat bir parça ağaç kabuğunun özünden emince tamamen kayboldu” diye düşündü. Ağaca tekrar merakla baktı ve bu ağacın diğerlerinden farklı olduğunu fark etti. “Belki bu benim sırt ağrılarım için iyi birşeydir” diye düşünerek bir parça ağaç kabuğunu evine götürdü.
Du Zhong daha sonra sırt ve bacak ağrısı çeken komşusuna da bu ağaç kabuğundan önermeye karar verdi. Kaynatılmış ağaç kabuğundan birkaç bardak içen komşusu da ağrılarından kurtuldu.
Zamanla diğer köylerdeki insanlarda bu hikayeyi duydular. Sırt ağrısı çekenler Du Zhong’u ziyarete gelerek tedavi oldular. Ve tedavi edici özelliği olan bu ağaç kabuğuna Du Zhong adı verildi.
Çin tıbbında, ekomya önce toplanır ve kurutulur. Daha sonra dilimlenerek içindeki özün ortaya çıkması sağlanır. Daha sonra kaynatılarak öz haline getirilir.
Bu öz genellikle diğer bitkilerle kombin edilerek bir tonik haline getirilir. Bu tonik vücuttaki yang enerjisinin artmasını sağlar. Sırt ağrıları, baş ağrıları, baş dönmesi, zayıf bacaklar, ve ayrıca karaciğer ve böbrekler için oldukça faydalıdır.
Du Zhong çorbaya katılarakta içilebilir.
, Eflatun Basım Dağıtım Yayıncılık Danışmanlık Yatırım ve Tic. Ltd. Şti. olarak yılının Eylül ayında, ulusal ve uluslararası yayıncılıkta marka olma hedefiyle yayın hayatımıza başladık ve 10 yıl içerisinde bu hedefimizi gerçekleştirebilmiş olmaktan gurur duyuyoruz. Akademik yayıncılıkta Türkiye’de bir mihenk taşı olmak için çıktığımız uzun soluklu yolda, eğitim ve kültür alanına ilişkin her konuda “Daha iyi nasıl olabilir?” sorusunu daima soran, yenilikçi bir anlayışla ilerlemeyi ilke edinen Efil Yayınevi, dünyadaki pek çok önemli üniversite kütüphanelerinin kataloglarında yayınlarının yer bulmasıyla bu çabasının karşılığını almaya devam ediyor. Türkiye’deki ve dünyadaki bilim insanlarının ve yazarların eserlerinin, kaliteden ödün vermeden toplumla buluşturulması misyonunu üstlenerek, eğitim ve dolayısıyla yaşam kalitesinin artırılması için büyük bir titizlikle çalışıyoruz. Türkiye’deki üniversitemizde görev yapan öğretim üyeleri ve öğrenciler için alan programlarına uygun ders kitabı ve kaynak kitap eksikliğine çözüm arayarak, üniversitelerin eğitim-öğretim programlarına yönelik ilgili alandaki güncel bilimsel araştırma ve incelemeleri içeren, ders içeriğine uygun, öğrenciler için doğru ve yeterli bir kaynak olma niteliğine sahip eseri yayımlamayı ve yaptığımız araştırmalar ve sizlerden gelecek çeviri yayın önerileri sonucu belirlediğimiz, alanında önemli eksiklikleri giderecek yayınları Türkçeye ve Türkiye’ye kazandırmayı hedefliyoruz. Ders kitabı yazmak ve çeviri yapmak zor bir süreçken, yazılan ve çevrilen kitabı yayımlatmak için doğru bir yayınevi bulmanın da bir o kadar zor olduğunun bilincindeyiz. Yazarlarımıza, yayınevleriyle daha önce yaşamış olabilecekleri olumsuz deneyimleri tekrar yaşatmama kararlılığı ve alanında bir marka olmanın sorumluluğu ile çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Çeşitli alanlardaki akademisyenlerden oluşan Yayın ve Danışma Kurulumuz, alan editörlerimiz ile kaliteli yayıncılığın merkezi olma yolundaki hedeflerimiz doğrultusunda ’ün üzerindeki yayınımızla emin adımlarla ilerlemeye devam ediyoruz. Akademik yayınlarımızın yanı sıra, yılı Ekim ayında, alanda önemli bir eksikliği gideren, İktisat ve Toplum Dergisi ile dergi yayıncılığına başladık. Aylık ve düzenli olarak çıkmakta olan İktisat ve Toplum Dergisi, güncel iktisat konularının ele alındığı, iktisat ve diğer disiplinlerden Türk ve yabancı akademisyen ya da uzmanların makaleleriyle ve felsefe, kültür-sanat alanlarındaki çok değerli yazıların yayımlandığı bir dergidir. Yayın hayatına başladığı yılından itibaren arşivlenmesi gereken bir dergi olma özelliği ile geniş bir okuyucu kitlesine ve iktisatta önemli bir role sahip olmayı başarmış bulunmaktadır. Kültür-sanat ve çocuk edebiyatı yayıncılığında yayınevimize gelen yoğun talepler ve bu alanlarda yayın hayatına kazandırılması gerektiğine inandığımız yayınları da okuyucularımızla buluşturabilmek için Kitapsaati Yayınları ile şiir, roman, söyleşi, anı, çocuk kitapları, deneme gibi edebiyat türlerinin yanı sıra; sağlık, beslenme, diyet, hobi, spor, kişisel gelişim gibi çeşitli alanlarda çeviri ve telif yayınlar yapmaya başladık. Kısa sürede, Kitapsaati Yayınları’nı da okuyucularımızın takdiriyle bir marka haline getirdik. yılında ise, akademisyenlerden gelen istek ve yayın gücümüze dayanarak Efil Ekonomi Araştırmaları Dergisini çıkardık. A. Smith’ten K. Marx, D. Ricardo, J. M. Keynes ve M. Friedman’a değin uzanan iktisat teorisi geleneğine bağlı kalan farklı yaklaşımlara açık bir kimliğe sahip ve yılda 4 defa yayımlanan EfilJournal ile amacımız, iktisat teorisi politikasında yeni açılımları ve yaklaşımları yaratacak yazıları yayımlamak ve akademi dünyası ile genç akademisyenleri tanıştırmaktır. Çalışmalarımızda yardım ve desteğini bizden esirgemeyen yazarlarımıza, okurlarımıza ve tüm iş ortaklarımıza teşekkür ederiz. Saygılarımızla, Genel Yayın Yönetmeni
EFİL YAYINEVİ
3 Sosyal Bilimler 77 Fen Bilimleri 89 Sağlık Bilimleri 95 Eğitim Bilimleri Beslenme ve Diyet Kültür-Sanat Hobi
KİTAPSAATİ YAYINLARI
Kitapsaati
İKTİSAT VE TOPLUM DERGİSİ
İktisat ve Toplum Dergisi
EFİL EKONOMİ ARAŞTIRMALARI DERGİSİ
Efil Ekonomi Araştırmaları Dergisi
Yayın Dizini e-kitap Dizini
s osyal bilimler
SERMAYE BÖLÜŞÜM BÜYÜME Yazar: Yılmaz Akyüz
Yılmaz Akyüz, uluslararası üne ulaşmış, çok güçlü bir iktisatçıdır. Türk iktisat yazınına büyük katkı getiren bu çok değerli kitabının üç temel niteliğini vurgulayacağım: Kitapta sermaye teorileri, bu yetenekli bilim adamı tarafından sorunların özüne inilerek, çözümleme yöntemi ön planda tutularak incelenmektedir. - Prof. Dr. Tuncer Bulutay
İKTİSAT ISBN: Boyut: 16x24 cm Sayfa Sayısı: 3. Basım
y a y ı n e v i
s o s y a l
b i l i m l e r
Sermaye Bölüşüm Büyüme, iktisadi düşüncenin üç anaokulunu; klasik, Keynesgil ve neoklasik iktisat akımlarını, sermaye (veya değer), bölüşüm ve büyüme sorunsalları üzerinde odaklanarak ve ilk kaynaklardan çağdaş yorumlara uzanan bir kapsam içinde inceliyor. Yılmaz Akyüz bu çalışmasıyla bir sosyal bilim olarak iktisadı öğrenmek isteyen ve öğreten herkes için vazgeçilmez bir kaynak, içerik ve düzey bakımından dev bir yapıt ortaya koymuştur. - Prof. Dr. Korkut Boratav
Ben üçüncü baskıya birkaç nedenle çok sevindim: Birincisi, fiyat, bölüşüm, büyüme konularındaki farklı teorik yaklaşımları, konunun zorluğuna karşılık derinlemesine ele alan, açıklayan ve değerlendiren bir kitabın yeniden bulunabilir olması. İkincisi, “Yılmaz Akyüz’ün Sermaye Bölüşüm Büyüme adlı kitabı sizde var mıdır?” gibi sorulara muhatap olup ne yanıt vereceğimizi bilememekten kurtulmak… - Prof. Dr. Ercan Uygur
FİYAT MEKANİZMASI VE MAKROEKONOMİK DENGESİZLİKLER Yazar: Yılmaz Akyüz
e f i l
Yılmaz Akyüz’ün Fiyat Mekanizması ve Makroekonomik Dengesizlikler adlı kitabı, bence öncü bir kitap. Kitap, geniş bir ufuk açıyor. Bir kere belirsizliği, iktisadi yaşamın ayrılmaz bir parçası olarak ele alıyor. Dolayısıyla yanılmanın, karar almanın çok önemli bir ögesi olduğunu vurguluyor. Böylece denge durumunda karar almanın verdiği rahatlığın olmadığı bir ortamda piyasaların nasıl çalıştığı sorusunu ele alıyor. Sorunun yanıtı arandığında piyasalarda dengesizliğin olağan dışı ya da geçici bir durum olmadığını ortaya koyuyor. Piyasa ekonomisinde miktar sinyallerinin, en az fiyat sinyalleri kadar önemli olduğu, hatta bazı durumlarda daha da önemli olduğunu gösteriyor. Buradan da yaşadığımız makroekonomik sorunların çözümünde farklı yollar aranması gerektiği ortaya çıkıyor. İKTİSAT ISBN: Boyut: 16x24 cm Sayfa Sayısı: 2. Basım
4
Sermaye Bölüşüm Büyüme, edebiyatta “nehir roman” adıyla tanınan türler gibi, bir “nehir eser”dir. Bu eserde büyüme ve bölüşüm sorunsalı, salt bugünün kavşağında algıladığımız biçimiyle ele alınmamakta, bir tarihsel perspektife oturtularak sunulmaktadır. Böylece eser, bugünkü bilgilerimizin öncüllerini sergilemekle kalmamakta, köklü bir iktisadi analiz geleneğinden gelecekte filizlenecek düşüncelerin de önünü açmaktadır. - Prof. Dr. Oktar Türel
Bu kitabın çok bir ilginç özelliği daha var: Tazeliğini koruyor -Hasan Ersel
İKTİSADİ ANALİZ Yazar: Asaf Savaş Akat
İKTİSAT ISBN: Boyut: 16x24 cm Sayfa Sayısı: 2. Basım
Yazar: N. Gregory Mankiw Çeviri Editörü: Ömer Faruk Çolak
ISBN: Boyut: 22x24 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
b i l i m l e r
MAKROEKONOMİ Yazar: Abel, Bernanke, Croushore Çevirmen: Cemal Balcı Çeviri Editörü: Ömer Faruk Çolak Makroekonomi, yaşanan son kriz ile birlikte herkesin konuştuğu bir konu haline geldi. Bu, bir taraftan olumlu, diğer taraftan ise olumsuz bir gelişme oldu. Olumlu oldu, çünkü artık ekonomik sorunlar geniş kitlelerce tartışılır ve anlaşılmaya çalışılan konuların başında gelmeye başladı; olumsuz oldu, çünkü herkes kendini ekonomist zannetmeye başladı. Bu durum ekonomi eğitimini daha önemli kılar iken, akademisyenlere de büyük sorumluluk yükledi, çünkü artık kuru iktisat kuramını anlatarak dersi tamamlamak mümkün olmaktan çıktı. Öğrenciler artık makroekonomik sorunların çözümlerini ve buna yönelik alternatif iktisat politikalarını da merak eder hale geldi. Abel, Bernanke ve Croushore’un birlikte yazdıkları bu kitap, makroekonomiye bu çerçevede yaklaşıyor. Yazarlardan Ben S. Bernanke, kriz döneminde ABD Merkez Bankası’nın (FED) başkanıydı. Dolasıyla, büyük bir krizi idare eden kişi olarak, krize yönelik alınan makroekonomi politikalarını küresel ekonomi ölçeğinde yönetti. Kitapta bu deneyimi de bulacaksınız.
s o s y a l
İKTİSAT
Gregory Mankiw’in Makroekonomi kitabı, tüm dünyada ders kitabı olarak geniş kabul görmüştür. Kitap bugüne kadar altı baskı yaparken başta Almanca, Fransızca, İtalyanca, İspanyolca, Çince, Rusça, Japonca ve Portekizce olmak üzere 16 dile çevrilmiştir. Elinizde tuttuğunuz Türkçe çeviri de altıncı baskıdan yapılmıştır. Mankiw’in Makroekonomi kitabını bu kadar önemli kılan nokta, kitabın öğrenci ve öğretici dostu olmasıdır. Kitap, makroekonomideki son gelişmeleri teorik olarak anlatırken ekonomideki gerçekleşmelere ilişkin verdiği örneklerle de teorik bilginin ayakları üzerine basmasını sağlamaktadır. Kitapta konular anlatıldıktan sonra her bölümün sonuna özet, anahtar kelimeler ile problemler ve uygulama soruları koyulmuştur. Öğrenciler, bu sorulara yanıt vererek bilgilerini pekiştirebilirler.
y a y ı n e v i
MAKROEKONOMİ
e f i l
Batı Avrupa’da kapitalizm ve sanayinin gelişmesinin kendisi için yarattığı tehdidi, bugün kendisinden daha gelişmiş bir ekonomiye sahip pek çok ülkeden önce hisseden Osmanlı-Türk toplumu, yıllık bir çabaya rağmen, kapitalistleşme /sanayileşme sürecinin bir noktasında takılmışa benziyor. Türk insanının güncel yaşamında, kapitalizmi kapitalizm yapan kurumların önemli bir bölümünün yokluğu bir yana, kapitalizm öncesi ideolojik ve politik yapının etkisi hâlâ güçlüdür. Bu koşullarda eleştirel bir yaklaşımın, kapitalizmi bir türlü doğuramayan bir toplumun yaşadığı sancılı bunalım içinde oluşan geçmişe yönelik tepkilerden kendisini ayırt etmesi zorunlu oluyor. Bu kitap, ekonomiyi farklı bir bakış açısı ve yöntem ile analiz etmektedir. Asaf Savaş Akat kitaba, iktisatta yöntem sorunu ile başlıyor ve kapitalizmi analiz ediyor. Yapılan analiz yabana atılmayacak kadar önemlidir. Okuduğunuzda sizde bunun farkına varacaksınız.
İKTİSAT ISBN: Boyut: 25x25 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
5
MAKRO İKTİSAT VE YENİ MAKRO İKTİSAT Yazarlar: Bernhard Felderer-Stefan Homburg Çevirmenler: Osman Aydoğuş
İKTİSAT
MODERN MAKROEKONOMİ
TEMELLERİ, GELİŞİMİ VE BUGÜNÜ
Yazarlar: Brian Snowdon-Howard R. Vane Çeviri Editörü: Barış Kablamacı
e f i l
Bu eser, yaşadığımız ekonomik düzenin açıklanmasında temel alınan ana akım iktisat okullarını karşılaştırmalı ve derinlikli bir şekilde analiz ederek günümüzdeki makroekonomik yapının temel yapı taşlarını sunmaktadır.
İKTİSAT ISBN: Boyut: 16x24 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
6
Kitap, ileri lisans ve lisansüstü makro iktisat derslerinde ciddi bir boşluğu dolduracaktır. Son olarak, kolay anlaşılmak amacına uygun olarak kitapta, ileri matematiksel tekniklerden mümkün olduğunca kaçınılmaya çalışılmıştır; bununla birlikte konuların “saf teorik” bir anlayışla ve analitik bir şekilde ele alınmasına bağlı olarak belli ölçüde matematiğin kaçınılmaz olduğu ve makro iktisat kitaplarında ve makalelerde matematiğe yer verildiği de dikkate alınarak kitabın sonunda, özellikle lisansüstü öğrencilere yönelik çok faydalı bir Matematiksel Ek’e yer verilmiştir.
ISBN: Boyut: 13,5x19,5 cm Sayfa Sayısı: 2. Basım
y a y ı n e v i
s o s y a l
b i l i m l e r
Bu kitap, Makroökonomik und Neue Makroökonomik başlıklı kitabın Almanca son baskısının Türkçe çevirisidir. Kitabın, özellikle son çeyrek yüzyılda giderek daha fazla birbirine benzeyen ve yeknesaklaşan “standart” ders kitaplarından en önemli farkı, sorunları konular temelinde ve tek bir doktrinin uzantısı olarak değil, belli başlı tüm iktisat doktrinleri (yaklaşımları) çerçevesinde ele almasıdır. Bu kitap, temel makro iktisadi teorileri tarihsel çıkış sırasına göre tartışmayı; bunları temellendirmeyi ve eleştirmeyi ve son olarak karşılaştırmalı olarak farklarını ortaya koymayı amaçlamakta ve bunu başarıyla yapmaktadır.
Yazarlar, bu okulların teorik yapılarını detaylı bir şekilde anlatmalarının yanı sıra Keynes ve Klasik Okul arasındaki tartışma üzerine Robert Skidelsky ile, Ortodoks Keynesyen Okul üzerine James Tobin ile, Ortodoks Monetarist Okul üzerine Milton Friedman ile, Yeni Klasik Okul üzerine Robert E. Lucas Jr. ile, Reel İş Çevrimi Okulu üzerine Edward C. Prescott ile, Yeni Keynesyen Okul üzerine N. Gregory Mankiw ile, yeni politik makroekonomi üzerine Alberto Alesina ve ekonomik büyüme araştırmalarının rönesansı üzerine Robert M. Solow ve Paul M. Romer ile temsil ettikleri okullara dair söyleşiler gerçekleştirerek bu düşünce akımlarının hangi koşullar içerisinde, hangi sorunlara çözüm bulma amacıyla ortaya çıktıklarını göstermişlerdir. Kitapta ayrıca Post Keynesyen Okul ve Avusturya Okulu üzerine olan bölümler, bu okulların önemli isimleri olan Paul Davidson ve Roger W. Garrison tarafından yazılmıştır. Dünyada pek çok üniversitede lisans ve lisansüstü eğitimde ders kitabı olarak okutulan Modern Makroekonomi, aynı zamanda araştırmacılar için de temel bir eser niteliğindedir.
SORULARLA MAKRO İKTİSAT
KPSS A KAMU KURUM SINAVLARI BANKA SINAVLARI
Yazar: Hakan Yetkiner
e f i l
İKTİSAT ISBN: Boyut: 16x24 cm Sayfa Sayısı: 2. Basım
s o s y a l
MODERN MİKRO İKTİSAT Yazar: Nazım Kadri Ekinci
b i l i m l e r
Bu kitap, birbiriyle ilgisi kurulamayan bilgiler yığını değildir. Aksine kitapta, bir ana tema etrafında okuyucuya mikro iktisadın temel aletleri ve bunların ana konuların çözümlenmesinde nasıl kullanılacağı anlatılmaktadır. Kitabın ana teması, piyasa mekanizmasıdır. Piyasa mekanizması, toplumsal yaşamın özünü oluşturan mübadelenin koordinasyonu mekanizmasıdır. Kitap, iktisat teorisinin piyasa mekanizmasına ilişkin çözümlemelerinin nasıl yapıldığını ulaşılabilir bir şekilde ortaya koymaktadır. İktisat teorisinde bütün çözümlemelerin temelinde, rasyonel birimlerin seçim yapma problemi yer alır. Mübadele de zaten rasyonel bireylerin amaçlarına ulaşmak için gerekli intibakların yapılabilmesini mümkün kılar. Kitapta, rasyonel seçim yapma problemi ve bu problemin çözümünden iktisat teorisinin temel aletlerinin nasıl türetildiği adım adım ortaya konmaktadır. Seçim yapma probleminin klasik anlatımından sonra farklı bilgi kümeleri ile seçim yapmanın ve buna bağlı olarak piyasa mekanizmasının çözümlenmesinin nasıl farklılaştığı anlatılmaktadır. Ulaşılabilirlik hedefi ile çelişmeyen her durumda sonuçlar, ilgili model çerçevesinde türetilmeye çalışılmıştır. Böylece okuyucuya, analiz aletlerinin nasıl kullanıldığı gösterilmektedir. Gene geliştirilen modellerin ne tür problemlere karşılık geldiğini okuyucuya hissettirmek amacıyla konu bağlamında günlük yaşama uygun göndermeler yapılmıştır. Kitap, gerekli çabayı harcayan herkese mikro iktisadın nasıl yapıldığını gösterecektir.
y a y ı n e v i
İktisat öğrencilerinin ulaşabileceği pek çok İngilizce ve Türkçe orta düzey makro iktisat ders kitabı piyasada mevcuttur. Sorularla Makro İktisat kitabı, iki nedenden dolayı piyasada yer alan diğer kitaplardan farklı. Birincisi kitabın formatı, temel Keynesyen makro iktisadı öğrenmek isteyen her düzeyde öğrencinin kendi başına çalışabileceği şekilde tasarlandı. Her makro iktisadi konu, mikro bölümlere ayrıldı ve bu bölümler de soru şeklinde tanımlandı. İkincisi bu kitap, herhangi bir makro iktisat ders kitabını tamamlayacak şekilde kullanılabileceği gibi aynı zamanda diğer tüm makro iktisat ders kitaplarından bağımsız olarak kendi başına da okunabilir. Kitabın bu iki işlevi birden yerine getirmesine yardımcı olan özelliği, çok sayıda analitik, şekilsel, cebirsel ve sayısal örneğin olmasıdır. Sorularla Makro İktisat kitabı, orta düzey makro iktisadı öğrenmek isteyen herkes için bir başvuru kitabı niteliğindedir. İdari bilimlerde okuyan ve ikinci sınıf makroekonomi dersi alan tüm öğrenciler için vazgeçilmez bir kaynak niteliğindedir. İktisat bölümünde yüksek lisans yapmak isteyen ve/veya araştırma görevlisi olmak isteyen tüm öğrencilerin bu kitabı mutlaka çalışması gerekir. Doktora ve meslek sınavlarına hazırlanan iktisadi ve idari bilimler öğrencileri için de bu kitap, mutlaka yanlarında bulundurmak isteyecekleri bir kaynaktır. Bu baskıda eklediğimiz örnek KPSS soruları ve yanıtları, meslek sınavlarına hazırlanan tüm öğrenciler için başka bir kaynakta bulamayacakları detayda açıklamalar içermektedir.
İKTİSAT ISBN: Boyut: 22x24 cm Sayfa Sayısı: 2. Basım
7
PARASAL İKTİSAT KURAM VE POLİTİKA Yazar: Fatih Özatay Ülkemizde okutulan yabancı kaynaklı kitaplarda, Türkiye gibi gelişmekte olan piyasa ekonomilerinin kendilerine has sorunları ya hiç tartışılmıyor ya da bunlara şöyle bir değinilip geçiliyor. Para politikası uygulamaları anlatılırken ve merkez bankalarının kurumsal özellikleri incelenirken ağırlıklı olarak ABD Merkez Bankasının veya Avrupa Merkez Bankasının uygulamaları ve kurumsal özellikleri üzerinde duruluyor; doğal olarak Türkiye’ye ilişkin veriler yer almıyor.
İKTİSAT ISBN: Boyut: 22x24 cm Sayfa Sayısı: 5. Basım
PARA POLİTİKASI STRATEJİSİ Yazar: Frederic S. Mishkin Çeviri Editörü: Ömer Faruk Çolak “Saygın akademisyen ve ekonomi politikası yapıcılığında öncü Frederic Mishkin, Para Politikası Stratejisi kitabında hem gelişmiş hem de yükselen piyasa ekonomileri ile ilgili para politikası araştırmalarının yanı sıra araştırmaların yorumlarını ve geçmiş on yılını da ortaya sermektedir. Ampirik, dikkatli ve dengeli araştırmaları onu, enflasyon hedeflemesinin pragmatik ve esnek halinin hem ABD hem de pek çok ülke için en uygun para politikası olduğu sonucuna götürmektedir. Bu kitap, ‘Para politikası neden başı çekmektedir?’ sorusunu anlamak isteyenlerin okuması gereken bir kitaptır.”
y a y ı n e v i
s o s y a l
b i l i m l e r
Elinizde tuttuğunuz bu kitap, iktisat yazınında gelişmekte olan piyasa ekonomilerinin sorunlarına ilişkin yapılan katkıları da göz önünde bulunduruyor ve Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasının uygulamalarına ve politikalarına özel bir önem veriyor. Hem parasal iktisadın hem de Türkiye’de olan bitenin anlaşılması açısından Türkiye’nin makroekonomik verilerini gözler önüne seriyor, bu veriler arasındaki ilişkileri inceliyor ve o verilerin neden öyle oluştuklarını tartışıyor. Para politikasının, para arzının değiştirilerek yürütüldüğü temel varsayımından yola çıkan parasal iktisat alanında yazılmış çoğu ders kitabının aksine çağdaş merkez bankalarının, para arzını değil de kısa vadeli faiz haddini değiştirerek para politikasını yürüttükleri olgusunu özellikle vurguluyor. Bu kitap, sizi bu alanda yeni bir yolculuğa davet ediyor.
e f i l
- Stanley Fischer, İsrail Merkez Bankası Başkanı “Frederic Mishkin, para politikasını hem akademik düzeyde hem de uygulama düzeyinde anlayışımızın gelişiminde çeyrek yüzyıldan daha fazla katkısı olanlardan biridir. Bu kitapta toplanmış olan çalışmalar, söz konusu dönem içerisinde bu alandaki temel düşüncenin nasıl geliştiğini çok yakından tanımlayan entellektüel yörüngeyi ana hatları ile belirlemektedir. Para politikasını yeniden ele almak veya ilk kez okumak isteyenler için belirli bir düzende sunulan turne gibidir ve bunların bir kitapta yer alması, ihtiyaç duyulduğunda hemen başvurulacak ve güncelleme sağlayacak bir fırsattır.” - Benjamin M. Friedman, William Joseph Maier Professor or Political Economy, Harvard University
İKTİSAT ISBN: Boyut: 16x24 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
8
“Frederic Mishkin`in güncel makalelerinden oluşan bu derleme, para politikasına yönelik günümüz fikirlerini ele almak için en iyilerinden biridir. Bu eser, teorik öngörüş ile gözlemlerin başka bir deyişle dünya genelinde merkez bankacılığı uygulamalarının birlikteliğini tanzim eden çok geniş pratik bilgiyi akli süzgeçten geçirmektedir. Ayrıca okuyucuyu uzman olmayanların da katılabileceği günümüzdeki tartışmaların kalbine götürmektedir.” - Michael Woodford, John Bates Clark Professor or Political Economy, Columbia University
KALKINMA EKONOMİSİ Yazar: Feride Doğaner Gönel
e f i l
Dünya tarihi içerisinde yirminci yüzyıl, büyük bir dönüşüm yüzyılı olarak anılacak. Bu dönüşüm, hepsi de insanlık adına girişilmiş pek çok olumlu ve olumsuz ögeyi barındırıyor; peş peşe savaşların, acımasız soykırımların, katliamların, imzalanan ve ulusların kaderlerini bir anda değiştiren barış antlaşmalarının, refahın ancak kimi zaman refah adına izlenen politikalar sonucu ortaya çıkan yoksulluğun ve giderek artan bir gelir farklılığının, teknolojinin adeta “mucizeler” saflarında yer alan olağanüstü ilerlemesinin, ancak aynı teknolojinin şehirleri yıkan, insanları öldüren yüzünün tanıklığı var bu yüzyılda
Hemen hemen tüm ders kitaplarının hegemonik neoklasik ekonomi yazınına hizmet verdiği bir ortamda yapılabilecek olan, öncelikle ve sadece olguların sorgulanmasına çalışmaktır. Bu çalışma, bu tür bir çabanın kapısını aralamaya çalışıyor
İKTİSAT ISBN: Boyut: 16x24 cm Sayfa Sayısı: 3. Basım
s o s y a l
FARKLI BOYUTLARIYLA TÜRKİYE’DE KALKINMA
Editör: Selahattin Bekmez
b i l i m l e r
İktisat politikalarının temel hedefi, ülkelerin refah düzeyini artırmak, yani ülkeleri daha üst düzeydeki bir kalkınma seviyesine ulaştırmaktır. Konuyu bu bağlamda değerle ndirdiğimizde, meselenin sadece ekonomik büyüme ile sınırlandırılamayacak kadar önemli olduğunu; ayrıca eğitim, sağlık, gelir dağılımı, bireysel mutluluk vb. birçok kavramı da içine alan oldukça kapsamlı analizler yapılması gerekliliğini görmekteyiz. Bu yüzden, sadece ekonomik büyüme kavramının ön plana çıkarılıp, kalkınma kavramının geride bırakılıyor olması, ekonomiler hakkında yanlış kanıların oluşmasına neden olabilmektedir. Kitap, bu ayrımı tüm incelikleriyle yapıyor olmanın yanında, kalkınmayı etkileyen faktörler üzerinde de yoğunlaşmak suretiyle, okuyucularına uzun vadeli perspektif oluşturma konusunda da yardımcı olacak nitelikler taşımaktadır. Kitap, öncelikle kalkınma kavramının teorik altyapılarını sunmakta, daha sonra ise Türkiye ve dünyada kalkınmanın farklı boyutlarını irdelemektedir. Kitabın her bölümü, alanında uzman akademisyenlerce yazılmış olup, farklı ekonomik olguların kalkınma üzerindeki etkilerinin teker teker analiz edilmesi amaçlanmıştır. Ayrıca kitap, Türkiye ekonomisinin diğer ekonomilerle kıyaslanması da yapılmak suretiyle ülkemizin dünyadaki durumu hakkında çıkarsamalar yapmamıza da imkân sağlayacak niteliktedir. Kitap, bu alandaki önemli boşluğu doldurmaya namzet olup, hem lisans hem de lisansüstü derslerde okutulacak düzeyde analizler içermektedir. Kitabın tüm akademik camiaya hayırlı olması temennisiyle…
y a y ı n e v i
Dar tanımıyla ekonomik kalkınma, temelde insanoğlunun ekonomik koşullarının zaman içerisinde nasıl değiştiğini ve değiştirmek için neler yapabildiğini gösterir; ancak, insanoğlunun daha iyi, daha mutlu bir yaşama olan gereksinimi, bizi ekonomik olandan farklı, daha geniş bir tanım yapmaya zorlar. Dolayısıyla ekonomik kalkınma tanımının içine sadece ekonomik koşulların değil, şüphesiz bu koşulların da büyük ölçüde belirleyici olduğu, insanoğluna ait sıkıntıların, acıların, açlığın ve hastalıkların, eğitimin, hak ve özgürlüklerin, kültürel açıdan yeterliliklerin ve yetersizliklerin, kısacası insanoğlunun yaşamı ile ilgili unsurların girmesi gerekir. Bu nedenle hem ekonomik hem de ekonomi dışı faktörler, ekonomik kalkınma kavramı içerisinde bir arada değerlendirilmelidir.
İKTİSAT ISBN: Boyut: 16x24 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
9
DIŞ TİCARET KURAMLARININ EVRİMİ Yazar: Şiir Erkök Yılmaz
s o s y a l
b i l i m l e r
Bu çalışmanın amacı, Merkantilistlerden günümüze ekonomik düşüncenin geçirdiği evrimi dış ticaret ekseninde sergilemektir. Ekonomi politikalarını belirleyen, ekonomik çıkarlardır. Kuramlar bu politikalara temel hazırlar. Dış ticaret, deniz aşırı ticaretin ekonomik hayata damgasını vurması ile birlikte kuramlardaki yerini almaya başlamıştır. Sanayi toplumlarına geçilmesi fazla üretim sorunlarını gündeme getirince serbest dış ticaret politikaları ortaya atılmıştır. İlerleyen kapitalizmin yarattığı sınıf çatışmaları emperyalizme; sanayileşme sürecine sonradan katılan ülkelerin pazar arayışları koruyucu dış ticaret politikalarına yol açmıştır. İki Dünya Savaşı arasında sanayileşmiş ülkelerin kendi iç ekonomik sorunları, dış ticaret politikalarının iç ve dış dengeyi birlikte sağlama çabaları doğrultusunda biçimlendirilmesini zorunlu kılmıştır. Dış ticaret, sanayileşmiş ülkelerde büyüme modellerine, az gelişmiş ülkelerde kalkınma modellerine eklemlenmiştir. Bütün bu politika dönüşümleri dış ticaret kuramlarından da izlenebilir.
İKTİSAT
Bu kitabın amacı, yalnızca, dış ticaret kuramlarındaki gelişmeleri aktarmak değildir. Dış ticarete yüklenen işlevin evrim geçirmesine bağlı olarak iktisadi düşüncede, dolayısıyla dış ticaret kuramlarında ortaya çıkan değişimleri anlatabilmektir.
ISBN: Boyut: 16x24 cm Sayfa Sayısı: 4. Basım
DIŞ TİCARETE GİRİŞ DERS NOTLARI
y a y ı n e v i
Yazarlar: Ayşegül Atabey-Taha Bahadır Saraç-Abdulkadir Develi Bilindiği gibi yüzyılın son döneminde dünya siyasi sınırları yeniden şekillenmiş, her alanda liberalleşme eğilimleri artmıştır. Bilhassa Doğu Bloku’nun çöküşü ile birlikte iktisadi ve siyasi yeni blokların oluşması; yapılan ticaret anlaşmaları; her alanda yeni pazarların açılması ve gelişmesi ile ortaya çıkan mal ve sermaye hareketleri; uluslararası ticareti, bütün ülkeler için daha önemli hale getirmiştir.
e f i l
Siyasal ve ekonomik hayattaki bu gelişmelerin yoğunlukla yaşandığı bir bölgede bulunan Türkiye de şüphesiz bu gelişmelerden etkilenmektedir. Üstelik yüzyılın yaklaşık son kırk yılını AB’ye girme çalışmaları ile geçiren Türkiye’nin bu dönemde yaşadığı siyasi ve iktisadi krizleri aşma ve dönüşüm çabaları, ortaya çıkardığı birçok etki yanında Türkiye ekonomisi açısından dış ticareti önemli bir konu haline getirmiştir. Bu dönemde hem büyük hem de küçük ve orta ölçekli işletmelerde, dış ticaret bilgisine ve dış ticaret uygulama elemanlarına olan talep artmıştır.
İKTİSAT ISBN: Boyut: 16x24 cm Sayfa Sayısı: 2. Basım
10
Bu talebin karşılanması için birçok kurumla birlikte yüksek öğrenim kurumlarının ilgili bölümlerinde ve bu arada Meslek Yüksek Okullarında da mevcut programlara ek, dış ticaret dersleri açılmıştır. Bu amaca yönelik olarak hazırlanan Dış Ticarete Giriş Ders Notları, temel dış ticaret bilgilerini içermekte olup dış ticaret konusunda başlangıç bilgilerini sunmayı amaçlamaktadır.
İKTİSADİ BÜYÜME VE BÖLÜŞÜM TEORİLERİ THE ECONOMICS OF GROWTH AND DISTRIBUTION Yazar: Erinç Yeldan “Bu kitap, benim ekonomik büyüme ve bölüşüm hakkında yazılmasını uzun zamandır beklediğim kitap“ -Gerald Epstein, Massachusetts Üniversitesi e f i l
“Yeldan’ın yeni büyüme kitabı, gelecek kuşaklardaki öğrencilerin daha gerçekçi, daha eleştirel ve böylece daha başarılı olmaları için heterodoks düşünceden yola çıkmaktadır.”
“Bu kitap, küreselleşme ve ülkeler arasındaki ve içindeki gelir farklarını açıklayan faktörler hakkındaki mevcut tartışmaları anlamak isteyen herkes için zorunlu bir okuma kitabıdır.” -Yılmaz Akyüz, UNCTAD
ISBN: Boyut: 22x24 cm Sayfa Sayısı: 2. Basım
s o s y a l
“Anlaşılması kolay bir üslupla ayrıntıya inen ve gerçek dünyadan verilerle teoriyi destekleyen ve okuyucunun ekonomik fenomenleri açıklamalarla kavramasını sağlayan bir kitaptır.”
İKTİSAT
y a y ı n e v i
-Jomo K. S., Birleşmiş Milletler
-Dr. Orhan Kurmuş
b i l i m l e r
“Sonunda Adam Smith’in yıl önce hem büyüme hem de onun eşit olmayan bölüşümünü açıklamak için başlattığı incelemenin modern bir versiyonu, küresel ekonomik kalkınmayı anlamanın önemli bir kaynağı ortaya çıktı. Bu sıradışı kitap; teori, politika ve tarihi ustaca ve eşsiz bir biçimde bir araya getirerek açıklayıcı ve güçlü bir anlatım ortaya koymaktadır. Bu kitap; iktisat, kalkınma ve kamu politikası öğrencileri için bir zorunlu okuma eseridir.” -Daniel Barbezat, Amherst College “Bu kitap, ekonomik büyümeye dengeli, titiz ve ampirik geri planı olan bir
giriş sunmaktadır. Kriz zamanlarında, hem ekonomide hem de iktisatta okuyucular, alternatif teorik yaklaşımları bilmeyi ve matematiksel alıştırmaların ötesine geçmeyi arzu ederler.” - Roberto Frenkel, CEDES ve Buenos Aires Üniversitesi “Kitap; çok iyi düzenlenmiş, çok iyi yazılmış, çağdaş ekonomik büyüme teorileri ile birlikte bölüşüm sorunlarını da kapsamlı ve anlaşılır bir biçimde ele alan bir eserdir.” - Mustafa Özer, Anadolu Üniversitesi, Eskişehir.
İKTİSAT ISBN: Boyut: 16x24 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
11
BÜYÜME TEORİSİNİN GELİŞİMİ VE TÜRKİYE’NİN BÜYÜME SORUNLARI Yazar: Vedit İnal
s o s y a l
b i l i m l e r
Türkiye Gayrisafi Yurtiçi Hasılası’nın ve kişi başına Gayrisafi Yurtiçi Hasılası’nın dünya sıralamasındaki yerleri, son 40 yıldır aşağı yukarı aynıdır. Kore’de, Çin’de, Hindistan’da görülen gelişmeye benzer bir gelişme yoktur Türkiye’de. Ülkeler, son 50 yıldır büyüdükleri hızda büyümeye devam ederlerse ileriki yıllarda da bir değişme olması beklenmemelidir. Bu kitap, Türkiye’nin daha hızlı bir büyüme gösterip ülkeler sıralamasında öne geçebilmesi için neler yapılması gerektiğini tartışmak amacıyla yazılmıştır. Sorunun cevabı büyüme teorisinin detaylı bir biçimde incelenmesiyle bulunabilir. Kitabın ilk kısmında, büyüme teorisinin işaret ettiği büyüme sağlayıcı faktörler detaylı bir biçimde incelenmekte; ikinci kısmında da Türkiye’nin incelenen bu faktörler açısından, rakiplerine ve ilişki içinde olduğu ülkelere göre ne durumda olduğu araştırılmaktadır.
İKTİSAT ISBN: Boyut: 16x24 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
TEK EKONOMİ ÇOK REÇETE
KÜRESELLEŞME, KURUMLAR VE EKONOMİK BÜYÜME
y a y ı n e v i
Yazar: Dani Rodrik Çevirmen: Neşenur Domaniç “Dani Rodrik, ekonomik kalkınmaya ilişkin sorunlara özenli ekonomik analizler uygulamak ve aklıselimle yaklaşma konusunda öncüdür. Bilgisi, bildiklerimiz ve bilmediklerimizle ilgili anlayışı, alçak gönüllülüğe ve pragmatizme işaret etmesi, bağlantıları dikkate alması, bütün bu niteliklerin kitaptaki bölümlere nüfuz etmiş olması, kitabı hem akademisyenler hem de uygulamacılar için uygun hale getiriyor. “ -A. MICHAEL SPENCE, Ekonomi Dalında Nobel Ödülü Sahibi, Stanford Üniversitesi
e f i l
“Belki de Tolstoy mutlu ve mutsuz aileler konusunda haklıydı; fakat aynı kural gelişmekte olan ekonomiler için geçerli değil. Başarı öykülerinin hepsi aynı değil. Hızlı ekonomik büyüme için pratik, evrensel bir formül bulunmuyor. Dani Rodrik’in temel iddiası bu ve bunu birçok örnekle güçlü ve inandırıcı bir biçimde ortaya koyuyor.” -ROBERT M. SOLOW, Ekonomi Dalında Nobel Ödülü Sahibi, Massachusetts Teknoloji Enstitüsü
İKTİSAT ISBN: Boyut: 16x24 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
12
“Tek Ekonomi Çok Reçete ekonomik kalkınma konusunda, Julia Child’ın Fransız mutfağı konusunda yaptığını yapıyor. Child, müstakbel aşçılara nasıl mükemmel şef olabileceklerini öğretti. Dani Rodrik ise iktisatçılara ve politika planlayıcılara başarılı ve sürdürülebilir kalkınma programlarını nasıl inşa edeceklerini öğretiyor. Kalkınma iktisadının ustaca uygulanmasını telkin edip öğretiyor.” -GEORGE AKERLOF, Ekonomi Dalında Nobel Ödülü Sahibi ve Koshland İktisat Profesörü, Kaliforniya Üniversitesi, Berkeley
AKILLI KÜRESELLEŞME Yazar: Dani Rodrik Çevirmen: Burcu Aksu Yüzyıllardır iktisatçılar, finans ve ticarette küreselleşme konusunu öne çıkarmaktalar; ancak küresel bir ekonomi ve serbest ticaretin her zaman avantajlı olmayabileceğine ilişkin sürekli uyarı işaretleri de mevcuttur. Baskı noktaları nerelerdir? Bunlarla ilgili ne yapılabilir?
Yazar: Dani Rodrik
ISBN: Boyut: 16x24 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
s o s y a l b i l i m l e r
Küresel mali krizin ertesinde iktisat bilimi eleştirilerin gözde hedefi hâline gelmiş bulunuyor. İktisatçılar adamakıllı yeriliyor ve sahip oldukları nüfuz kamuoyu tarafından alaya alınıyor. Yine de, iktisatçıların sunduğu hizmetler her zamankinden daha fazla talep ediliyor. Bu çelişkiyi çözmek için iktisadın kuvvetli ve zayıf yönlerini anlamamız gerekiyor. Dani Rodrik iktisatçıların “model” olarak adlandırdığı çok sayıda teorik çerçevenin iktisatta bir arada yer almasının iktisadın kuvvetli yönünü oluşturduğunu ileri sürüyor. İktisatçılar gerçek dünyaya ilişkin çeşitli ve olasılıkla çelişkili modelleri akıllarında tutacak şekilde eğitim alırlar. İşlerini düzgün yaptıklarında iktisatçıların dünyayı anlamalarını, onu daha iyi bir yer hâline getirmek için faydalı önerilerde bulunmalarını ve bilgi birikimlerini zamanla arttırmalarını sağlayan şey budur. Kısaca söylemek gerekirse, iktisadı – fizikten ya da diğer doğa bilimlerinden farklı olmakla birlikte – “bilim” yapan budur; fakat senkretizm (kaynaştırıcılık) rahat bir ruh hâli değildir; iktisatçılar yersiz bir güven ve kibir duygusu karşılığında bundan vazgeçerler – özellikle de devlet politikasıyla ilgili sorunlarla karşılaştıklarında. İktisatçılar geçici heveslere ve modalara kapılmaya yatkındırlar ve çoğu defasında, kendi disiplinleri tüm zamanlarda ve mekânlarda geçerli olacak bir model bulmaktan başka bir şeyle ilgilenmiyormuş gibi hareket ederler. İktisadın modellerden meydana gelen bir derleme olduğunu dikkate almazlar. Farklı türde modeller arasında yollarını bulmak ve hangi modelin hangi koşullarda geçerli olduğunu anlamak zorunda kaldıklarında, aldıkları eğitim onları yarı yolda bırakır. İdeolojiler ve siyasal tercihler sık sık modeller arasından yapılacak seçimlerdeki analizlerin yerini alır. Dolayısıyla bu kitap hem iktisadı savunuyor hem de onu eleştiriyor. İktisatçıların toplumsal fenomenler hakkındaki düşünce biçimleri büyük faydalar sağlıyor; fakat beceriksiz iktisatçılar tarafından kullanıldığında, iktisadın esnek ve bağlamsal yapısı onun yumuşak karnını oluşturuyor.
İKTİSAT
y a y ı n e v i
İKTİSADI ANLAMAK
e f i l
Dani Rodrik konunun arka planını, altın standardının dönüm noktası olan Bretton Woods Anlaşması ve Washington Mutabakatı ile on yedinci yüzyıldaki kökenlerinden günümüze kadar inceliyor. Ekonomik küreselleşmenin, gelişmiş ülkelerde benzeri görülmemiş refah düzeyleri sağlamasına, Çin ve Asya’nın diğer ülkelerindeki yüz milyonlarca fakir işçi için bir nimet olmasına rağmen dayanıksız sütunlar üzerinde duran bir kavram olduğunu ileri sürüyor. Bunun uzun dönemli sürdürülebilirliği belirli değildir. Rodrik’in tezlerinin özü, temel bir “üçlü çelişki”dir; demokrasi, kendi kaderini tayin etme ve ekonomik küreselleşmeyi eş zamanlı olarak gerçekleştiremez. Hükümetlere çok fazla güç verirseniz himayecilik elde edersiniz. Piyasalara çok fazla özgürlük verirseniz fayda sağlamasını beklediğiniz kişilerin çok az sosyal ve politik destek verdiği istikrarsız bir dünya ekonomisi elde edersiniz. Rodrik; azami küreselleşmeyi değil, akıllı küreselleşmeyi savunuyor.
İKTİSAT ISBN: Boyut: 14x21 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
13
DOĞAL İKTİSAT
NEDEN İKTİSAT NEREDEYSE HER ŞEYİ AÇIKLAR
s o s y a l
b i l i m l e r
Yazar: Robert H. Frank Çevirmen: Tuncel Öncel
İKTİSAT ISBN: Boyut: 13,5x19,5 cm Sayfa Sayısı: 2. Basım
HER GÜN KARŞILAŞTIĞIMIZ MUAMMALARIN ARKASINDAKİ SIRLARI KEŞFEDİN. Kahverengi kabuklu yumurtalar, neden beyaz olanlardan daha pahalıdır? Buzdolabının lambası varken buzluk kısmında neden lamba olmaz? Kamikaze pilotları neden kask takıyorlardı? CEVABI BASİT: EKONOMİ. Ekonomi sadece sınıflarda öğretilen veya bankalarla ilgili olan bir şey değildir. Sinema ekranından sokaklara kadar her yerde karşımıza çıkar, yaptığımız ve gördüğümüz her şeyi etkiler. Hatta hayatın en ilgi çekici ve anlaşılmaz bazı yönlerini bile açıklayabilir. Ekonomist Robert Frank yıllardır öğrencilerini, özel ürün tasarımından cinsel cazibenin kaprislerine kadar gündelik hayatta karşılaşılan çeşitli garip durumları ekonomiyi kullanarak açıklamaları için teşvik ediyor. Bu kitapta Robert Frank, gündelik hayatın en kafa karıştırıcı yönlerinin nasıl olup da aslında (ekonomik) akla tamamen uygun olduğunu göstermek amacıyla bu soruların en ilgi çekici olanlarını ve bunları yanıtlarken kullanılan ekonomi ilkelerini bizlerle paylaşıyor. “Büyüleyici… hayattaki en garip bilmecelerin bazılarını cevaplıyor.” -Daily Mail “Cebimizdeki o soğuk, trink paranın nasıl olup da dünyamızı döndürdüğünü anlatıyor.” -Independent “Açık büfe yemeklerden birinde olduğu gibi tekrar tekrar geri dönebilirsiniz.” -New York Times “Büyüleyici, zihin açıcı ve çok eğlenceli.” -Steven Pinker
DARWIN EKONOMİSİ y a y ı n e v i
Yazar: Robert H. Frank Çevirmen: Haldun Paltalı
e f i l
ÖZGÜRLÜK, REKABET VE KAMU YARARI
“’lerin henüz başındayken lisans düzeyinde davranışsal iktisat dersi verenlerden biri de bendim. Karşıma çıkan ilk mesele, öğrencilerin derse kaydolmasını sağlayabilecek ilgi çekici bir isim bulmaktı. Sonunda dersin adını ‘Rasyonel Seçimden Sapmalar’ koymaya karar verdim. Haliyle o dönemde standart bir ders içeriği de mevcut değildi. Çokça düşündükten sonra dersin içeriğini iki geniş başlık altında toparlamaya karar verdim: ‘Rasyonel Seçimden Pişmanlıkla Sapmalar’ ve ‘Rasyonel Seçimden Pişman Olmadan Sapmalar’. Birinci başlığın altına, insanların yatkın olduğu birçok sistematik bilişsel hatayı belgeleyen çalışmaları koydum. ‘Rasyonel Seçimden Pişman Olmadan Sapmalar’ başlığının altında ise insanların standart rasyonel seçim modellerinin öngörülerinden pişmanlık duymaksızın sapmalarını betimleyen çalışmaları sıraladım.”
Robert H. Frank bu kitabında, son on yıldır iktisatçıların kaçış alanı haline gelen “Davranışsal İktisat” konusunu masaya yatırıyor. Bu alandaki akademisyenler, çalışmalarını büyük ölçüde iktisat ve psikolojinin kesişiminde sürdürmekteler. Frank buna biyolojiyi de eklemekte ve Darwin’den yola çıkarak iktisat teorisinde rasyonellik ve rasyonel davranış biçimlerini analiz etmektedir. Bunu yaparken de kendi deneyimlerinden yararlanmaktadır. Frank, davranışsal iktisada nasıl bulaştığını şöyle ifade etmekte:
İKTİSAT ISBN: Boyut: 13,5x19,5 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
14
Robert H. Frank’ın Darwin Ekonomisi kitabını en az Doğal İktisat kitabı kadar ilgi ile okuyacaksınız.
MARX’IN İNTİKAMI Yazar: Meghnad Desai Çevirmen: Gökçer Özgür
e f i l
“Bu kitap kızdırmayı ve kışkırtmayı amaçlıyor” Seçkin bir iktisatçı ve alıştığımız sıradışı insan Meghnad Desai, yaşamının büyük bir kısmını Sol’un savunucusu olarak geçirdi. Bu kitap, Thatcherizm’in meydan okumasının, Sovyet sisteminin çöküşünün ve İngiliz İşçi Partisi’nin piyasa odaklı siyaseti benimsemesinin başlattığı bir gözden geçirme döneminin sonucudur; bu olaylar Desai’yi, “demokratik sosyalizm yolunun sonuna gelindiğini” kabul etmeye itmiştir.
-Development Policy Review “Sol’dan gelen eleştirilerden biri, ‘toplumsal kapitalizmi’ umut etmenin aşırı iyimser olduğuydu belki de; ancak elimizdeki tek şey kapitalizm ve Meghnad Desai’nin kitabı, Marx’ın İntikamı’nın zamanlaması mükemmel.” -William Keegan, The Observer
İKTİSAT ISBN: Boyut: 13,5x19,5 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
y a y ı n e v i
“… aydınlatıcı, akla uygun ve pek çok bilgi içeren bir kitap; zaman zaman kışkırtıcı ve eğlenceli, ama hepsinden öte dünyanın geldiği yer ile ve ekonomik dünyamızı, yükselen öz bilinçle ele almamızı sağlayan yargının hataları ve dönüm noktaları ile ilgili düşündürücü.”
s o s y a l
MARKSİST İKTİSAT TEORİSİ
b i l i m l e r
Yazar: Meghnad Desai Çevirmen: Nail Satlıgan Meghnad Desai’nin kitabı, canlı bir ihtiyaçtan doğmuştur: Gelişmiş kapitalist ülkelerin, neoklasik gelenek içinde eğitim gören iktisat öğrencilerine Marx’ın iktisat teorisini bir bütün olarak ve bildikleri analiz araçları ile ilişkisini de kurarak anlatmak. Ancak, buradan hareketle kitabı sıradan bir ders kitabı gibi görmek yanlış olacaktır, çünkü Desai, Marksist iktisadı yaşayan bir teori olarak ele alıyor ve bir yandan eksiklik ve hatta yanlışlıklarını vurgularken öte yandan kapitalizmin çağımızdaki dinamiğini de açıklayacak yönde geliştirilmesi için öneriler getiriyor. Türkiye’de de Marksist iktisada ilgi her geçen gün artarken iktisat eğitimi bütünüyle Anglosakson geleneğini sürdürüyor. Bu açıdan kitabın, Türkiye’de önemli bir boşluğu dolduracağını sanıyorum. -Asaf Savaş Akat İKTİSAT ISBN: Boyut: 13,5x19,5 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
15
EKONOMİ HAYDUTLARI
YOLSUZLUK, ŞİDDET VE ULUSLARIN YOKSULLUĞU Yazarlar: Raymond Fisman-Edward Miguel
Çevirmen: Tuncel Öncel
s o s y a l
b i l i m l e r
“Fisman ile Miguel’in yeni kalkınma iktisatçıları kuşağının en iyi ve parlak temsilcilerinden olduklarını zaten biliyordum. Bu kitap sayesinde büyük birer yazar ve hafiye de olduklarını öğrendim. Yolsuzluk ve şiddet konularında artık bıkkınlık vermiş eski analizleri geride bırakan, bu konuları daha iyi kavramamızı sağlayan dâhice yollar buluyorlar. Dünyada yoksulluğu ve şiddeti umursayan hiç kimsenin göz ardı edemeyeceği canlı bir öykü anlatıyorlar.” -William Easterly, The White Man’s Burden’ın yazarı “Ekonomi Haydutları, yoksulluk, suç ve yolsuzluk arasındaki önemli bağlantıları ortaya çıkararak, yaşadığımız dünyanın ne kadar küçük ve iç içe geçmiş olduğunu görmemize yardım ediyor.” -Dan Ariely, Predictably Irrational’ın yazarı
İKTİSAT ISBN: Boyut: 13,5x19,5 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
“Ekonomi Haydutları, iktisadi kalkınmanın karanlık yüzüne yapılmış büyüleyici bir keşif gezisi. Dünyanın en yaratıcı iktisatçılarından ikisi, iktisat hafiyeliği alanındaki dikkat çekici yeteneklerini kullanarak şiddeti, yolsuzluğu ve yoksulluğu en beklenmedik yollarla inceliyorlar. New York şehri park cezaları, Suharto’nun nezle olması gibi görünüşte alakasız olan olaylar, dehaları sayesinde dünyanın gerçekte nasıl işlediğini anlamakta kullanılabilecek güçlü araçlar hâline geliyorlar. İktisatla ilgili bir kitap, nadiren bu kadar eğlenceli ve önemli olmuştur.” -Steven D. Levitt, Görünmeyen Ekonomi’nin ortak yazarı
KARL MARX’DA İKTİSADÎ BÜYÜME y a y ı n e v i
MARX’IN GÖRÜŞLERİ VE HARROD’LA KARŞILAŞTIRMA
e f i l
Yazar: Sencer Divitçioğlu
İKTİSAT ISBN: Boyut: 13,5x19,5 cm Sayfa Sayısı: 2. Basım
16
Sencer Divitçioğlu, kitabın önsözünde şöyle demektedir: “Marx’ta toplumların iktisadi ve sosyal evrimi teorisi yanında bir de günümüzün anlamı ile kapitalizme has iktisadî büyüme teorisi var mıdır? Varsa bu teorinin, daha kesin, daha mükemmel modern analiz metotlarının ışığı altında yeri nedir ya da başka bir deyiş ile modern analizin çerçevesi içinde Marx’ın büyüme teorisi nasıl bir şekil almaktadır? İncelememiz, bu sorulara cevap vermeye çalışacaktır. Esas olarak Das Kapital’deki Marx, bizi ilgilendirmektedir. Bütün araştırmalarımız boyunca Das Kapital’den bir İktisadî Büyüme Teorisi çıkarmaya çalışacağız. Tabiatıyla, bu eserin çizdiği sınırlar içinde kalmak şartıyla, Marx’ın diğer eserlerine de ara sıra atıflar yapılacaktır. Her şeyden önce Schumpeter’in Marx’larından Peygamber, Hoca ve Sosyolog Marx’ları, iktisadî no man’s land’in dışında bıraktığımızı söylemeliyiz. Öte yandan araştırmamızda bununla da yetinmeyip iktisatçı Marx’ı bile parçalara ayırmaktayız. Mesela bir kıymetçi Marx, bir bölüşümcü Marx incelememizin dışında kalacak, sadece büyümeci Marx ilgimizi çekecektir. Öyle ise Marx; ancak iktisadî no man’s land’in büyümeci Marx’ı olarak incelememize girecek ve bu yoldan akademik öğretilerle karşılaştırılacaktır.” Hocaların hocası Sencer Divitçioğlu’nun klasik bir çalışma haline gelen bu kitabı, içeriği ve analizleri ile hâlâ güncelliğini koruyor.
İKTİSAT KURAMININ GEÇMİŞİNE BİR BAKIŞ Yazar: Mark Blaug Çeviri Editörü: Ömer Faruk Çolak
İKTİSAT ISBN: Boyut: 16x24 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
s o s y a l
Beşinci baskı, daha önceki baskılarda yer verilen iktisadın yedi büyük kitabına ilişkin Okuma Kılavuzları’nın yanı sıra Walras’ın Saf İktisadın Öğeleri ve Keynes’in İstihdam, Faiz ve Paranın Genel Teorisi’ne dair Okuma Kılavuzları’nı da içeriyor. Smith, Ricardo ve Marx hakkındaki bölümlere küçük, ama önemli eklemeler yapıldı. Marjinal verimlilik kuramı, genel denge kuramı ve refah iktisadı hakkındaki bölümlerde ise büyük değişiklikler gerçekleştirildi. Modern makro iktisadın ele alınışı büyük ölçüde değiştirildi ve “İleri Okuma İçin Notlar” hem budandı hem de güncelleştirildi.
y a y ı n e v i
Bu kitap nasıl okunmalı? Bu sorunun yanıtı, kitabın “baştan sona” okunması gerektiğidir; ancak bu yanıt, kitapları şöyle bir karıştırmayı, kitapların şu ya da bu sayfasını seçip okumayı seven okuru hiçbir zaman tatmin etmeyecektir. Bu tür okurlara, argümanın birikimli bir şekilde oluşturulduğunu ve sonraki bölümlerin, öncekilerde sunulan bilgilerin öğrenildiği varsayımıyla yazıldığını hatırlatmak gerek: Kitapta daha önce anlatılanlara dair sayısız özet bulunmaktadır; ama yine de hiçbir bölüm bütünüyle bağımsız değildir. Kısacası bu kitap, hem geçmişin hem de günümüzün iktisadını öğrenmek içindir ve iflah olmaz göz atıcının ödeyeceği ağır bir bedel bulunmaktadır.
e f i l
Bu kitap, Adam Smith’ten John Maynard Keynes’e –aslında David Hume’dan Milton Friedman’a– uzanan bir iktisadi düşünce tarihi kitabı; ancak bu kitapta tarih, belirli bir farklılıkla anlatılıyor. Birincisi, iktisadi öğretilerin değil, iktisat kuramının tarihi anlatılıyor; yani kitap boyunca konu dışı, eğlenceli tarihsel göndermeler ya da renkli biyografik atıflarla sulandırılmadan kuramsal analize odaklanılıyor. İkincisi kitap, öğrencileri ilk elden büyük iktisatçıların yazdıklarına aşina kılmak amacıyla ana iktisadi metinlerden dokuz tanesine –Smith, Ricardo, Mill, Marx, Marshall, Wicksteed, Wicksell, Walras ve Keynes– yönelik ayrıntılı “Okuma Kılavuzları” içeriyor.
İKTİSATTA YÖNTEM Yazar: Mark Blaug Çevirmen: Levent Konyar
b i l i m l e r
Bu kitap, iktisadın doğası hakkında bir incelemedir. Başlangıç bölümlerinde bilim felsefesindeki güncel düşünceler ve yöntem üzerine yazılanların bir değerlendirmesi sunulmaktadır. Profesör Blaug, daha sonra refah ekonomisinin mantıksal statüsü gibi zorlayıcı bir sorunu ele alarak okuyucuyu iktisatta öne çıkan konuların anlaşılmasına yöneltmektedir. Ardından önde gelen iktisat tartışmalarını içeren bir dizi vaka çalışması bunu izlemektedir. Burada amaç, iktisatçıların üzerinde anlaşmaya varamadığı önemli sorunları çözmek yerine yöntem sorununa daha çok dikkat çekerek iktisattaki anlaşmazlıkların nasıl daha çok aydınlatılabileceğini göstermektir. En son bölüm, dağılan uçları bir araya getirmekte ve modern iktisatta neyin yanlış olduğu hakkında yazarın görüşünü vermektedir. Profesör Blaug’un bu kitabı, gözden geçirilmiş ve güncelleştirilmiş yeni baskısından Türkçeleştirilmiştir. Blaug kitapta makroekonomi, genel denge kuramı ve dış ticaret kuramı konularındaki son gelişmeleri tartışmaktadır.
İKTİSAT ISBN: Boyut: 16x24 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
17
İSTİKRARSIZ BİR EKONOMİNİN İSTİKRARI
s o s y a l
b i l i m l e r
Yazar: Hyman P. Minsky Çevirmen: Oğuz Esen
İKTİSAT ISBN: Boyut: 16x24 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
“Hyman Minsky kariyerinin önemli bir kısmını, finansal sistemlerin esas itibariyle spekülatif saldırılara karşı savunmasız olduğunu ve bu saldırılar yeterince kalıcı olduğu takdirde bunların krizlerle sonuçlanmasının kaçınılmaz olduğu fikrini geliştirmeye harcamıştı Aslında ‘Minsky Anı’, Wall Street’de bir slogan haline gelmişti.” -The Wall Street Journal “Yirmi beş yıl önce çoğu iktisatçı, finansal kuralsızlaştırma ve finansal yeniliklerin erdemlerine methiyeler düzerken Hyman P. Minsky adında bildiğini okuyan başına buyruk biri, Wall Street’e ilişkin olumsuz bakışını koruyordu. Aslında o, bankacıların, aracıların ve diğer finansörlerin dönem dönem ekonominin tümünü alevler içinde bırakan kundakçı rolünü oynadıklarını belirtmişti.” -John Cassidy, The New Yorker “Konut kredisinden büyük bir kredi krizine giden güzergah, zayıf bir ekonomi ve çöken finansal modeller… Bunların hepsi Hyman Minsky’nin öngörüleri ile önceden görülebilmişti. Onun çalışması, üzerinde hareket ettiğimiz zeminin ve önümüzdeki yolun anlaşılmasında temel olmaya devam etmektedir.” - George Manus, Baş İktisat Danışmanı, UBS Yatırım Bankası “Eski bir sorunu yeniden gündeme getirmenin zamanı gelmiştir: Ekonomiler özünde ne kadar istikrarsızdır? Günümüzün çağdaş iktisatçılarının rehberliğinden feyz alacağımıza geçmişin devlerinden bazılarına dönmemiz gerekir. Hyman Minsky’nin çalışması, bu konuda özellikle isabetli bir seçim olacaktır.” -Jeff Madrick, The New York Times
y a y ı n e v i
FEODALİTE VE KLASİK DÖNEM OSMANLI ÜRETİM TARZI Yazar: Mehmet Ali Kılıçbay Modern Türkiye, yıllık Osmanlı mirasından soyutlanamaz. Bu olgunun bilinci içinde, “bugünü anlamanın” bir yöntemi olarak bu kitapta, Osmanlı üretim tarzını oluşumu içinde incelemeye uğraştık.
e f i l
Osmanlı üretim tarzının niteliğini belirleyebilmek için en uygun karşılaştırma nesnesinin feodal üretim tarzı olduğu kanısındayız. Bu kanıya varmamızın nedenlerinden birisi, soyut düzeyde feodal üretim tarzının anlaşılması konusunda oldukça büyük mesafenin alınmış bulunması ve somut düzeyde sağlıklı bir karşılaştırma yapmaya olanak verecek yeterlikte malzemenin var olmasıdır. Osmanlı üretim tarzının niteliği üzerindeki çalışmalar, son yıllarda yeni bir ivme kazanmıştır. Başlangıçta Batılı bilim adamlarının tekelinde olan “Osmanlı araştırmaları”, son otuz yıldan beri ülkemizde de artmaya başlamıştır. Bu, çok mutluluk verici olmakla birlikte bunun, aydınlanmamıza önemli ölçüde katkıda bulunduğu söylenemez.
İKTİSAT ISBN: Boyut: 16x24 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
18
Bu çalışmada, Osmanlı sisteminin oluşum ve olgunluk dönemi olan arasının iktisadi dokusu, feodal üretim tarzıyla karşılaştırılarak incelenmektedir. Osmanlı sisteminin neden Batı modelinden farklı olduğu ortaya koyulmaktadır. Böylece kitap, Osmanlı sisteminin “klasik” adı verilen dönemini, izleyen “bozulma” dönemi ile bu “bozulmuş” sistemin tasfiyesi niteliğindeki Modern Türkiye’nin de konumunu ve kişiliğini belirlemektedir.
EKONOMİK TEORİ VE ANALİZİN TARİHİ Yazar: Ahmet Ertuğrul
e f i l
Sosyal bilimler kategorisi içerisinde sayılan ekonomi bilimi, modern anlamıyla insanın ekonomik davranışlarını piyasa mekanizması içerisinde inceler. A. Smith ve diğer klâsik ekonomistlerde ve Marshall’da gördüğümüz bu anlayış, ekonomik teori ve analizin tarihi ile ilgili önemli bir sınırlamayı da zorunlu olarak ortaya koymaktadır. Yani insanın ekonomik davranışı ile piyasa mekanizması veya kavramının birlikte düşünülmesi. Bu anlamda modern ekonomik teori ve analizin, Smith’in piyasa mekanizmasının düzenleyici rolünü keşfetmesiyle başladığı genelde kabul edilir. Bu çizgide klâsik ve neoklâsik ekonomistlerin çalışmalarının ortaya koyduğu düşünce, teori ve analizlerdeki gelişmeler büyük ölçüde bu kitabın konusu olmuştur. Bu ortodoks çizgi dışında piyasa mekanizmasının yetersizliğini, alternatiflerini, ekonominin diğer sosyal bilimler ve kurumsal yapı ile ilişkisini öne çıkaran heterodoks çizgideki çalışmalar da dengeli bir şekilde kitap kapsamına alınmıştır.
İKTİSAT ISBN: Boyut: 16x24 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
s o s y a l
Kitapta teori ve analize katkılar, olabildiğince matematik tekniklere dayalı çıkarsama ve kanıtlamalara girmeden yalın halleriyle, dayandıkları vizyon ve esaslar dikkate alınarak aktarılmaya çalışılmıştır. Dolayısıyla kitap, matematik ve teknik ayrıntılardan olabildiğince arındırılarak hazırlanmıştır. Bu haliyle çalışmanın; ekonomi bilimine aşinalığı bulunan, başlangıç düzeyinde ekonomi bilgisi sahibi herkes tarafından, en azından çoğu bölümlerinin, rahatlıkla okunup değerlendirilebileceğini düşünmekteyim.
y a y ı n e v i
Kitapta Smith’in Wealth of Nations’ı, modern ekonomik teori ve analizin başlangıç tarihi olarak kabul edilmiştir ve ağırlıklı olarak bu tarihten sonrası incelenmiştir; ancak Smith’e temel oluşturan, Antik Yunan dönemine kadar uzanan tarihsel, sosyal ve ekonomik analizde kullanılan önemli kavramlarla ve yaklaşımlarla ilgili entelektüel birikim de kapsam içerisine alınmaya çalışılmıştır.
POST-KEYNEZYEN İKTİSAT Yazar: Mehmet Fatih Cin
b i l i m l e r
Elinizdeki kitap, günümüzde Ortodoks iktisat anlayışını yansıtan ve dünya üniversitelerinde egemen olan alternatifsiz iktisat söylemine ve çözümlemelerine, Heterodoks karşı çıkışın kısa bir analizini sunmaktadır. Yazar, adına “Post-Keynezyen İktisat” denilen ve iktisat çevrelerinde giderek artan bir ilgiyle karşılanan bu görüşleri okuyucuyla buluşturuyor. Son yıllarda yabancı kaynaklarda sıkça karşılaştığımız bu görüşler, Türkiye’de hem yeterince bilinmiyor hem de bu konuyu ele alan çalışmalar konusunda ciddi sıkıntılar bulunuyor. Post-Keynezyen İktisat, bu konudaki temel boşluğu gidermeye yönelik ilk adımı atmış durumda. Örneğin; gerçek dünyada fiyatların belirlenmesi, parasal genişleme süreci ve ekonomi üzerindeki etkileri, büyüme kuramı ve iktisat politikası alanlarında standart ders kitaplarında bulamayacağımız açıklamalar okuyucuyla buluşturuluyor. Meslekten olan okuyucuya sunulan teknik açıklamalar dışında meslekten olmayan okuyuculara da hitap eden çalışma, iktisadi olguları alternatifsiz bir açıklamayla sunan neoklasik kurama, ihtiyacı çok duyulan bir seçeneği de sunmuş durumda. İKTİSAT ISBN: Boyut: 16x24 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
19
KÜRESEL FİNANS VE MAKRO İKTİSAT Yazar: Vural Fuat Savaş
Bu kriz sadece dünya ekonomisini sarsmakla kalmamış, geleneksel iktisat teorisinin temellerini de sarsmıştır. Önceleri iktisatçılar böyle bir krizin gelmekte olduğunu neden göremediler gibi sorularla başlayan eleştiriler, daha sonra geleneksel makro teorinin ne kadar gerçekçi ve ne kadar güvenilir olduğunu sorgulamaya yönelmiştir. İki dünya krizi de, geleneksel makro teorinin “finans piyasalarının daima dengede olacağını” öne süren görüşünün yanlış olduğunu göstermişti. Öyleyse geleneksel teori neden bu yanlış yoldan yürümeye devam ediyordu? İKTİSAT ISBN: Boyut: 13,5x19,5 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
Bu soru, iktisatçıları geleneksel iktisadın dayandığı temel varsayımları incelemeye yöneltti ve şaşırtıcı sonuçlara ulaştırdı. Geleneksel iktisat teorisi; gerçek dünya ile ilgisiz, soyut varsayımlara dayanıyordu ve bu yapısıyla geleneksel iktisadın, gerçek dünyayı yönlendirmede güvenilir bir teorik çerçeve oluşturması olanaksızdı. O halde ne yapılması gerekiyor? Bu kitap, okuyucuyu bu soruya kadar getirmeyi amaçlıyor.
EKONOMETRİYE GİRİŞ
y a y ı n e v i
s o s y a l
b i l i m l e r
ABD’de yılında ipotekli ev kredisi sisteminin iflası ile başlayan banka krizi, kısa bir sürede genişleyerek tüm finans sektörünü içine alan bir krize dönmüştür. Binlerce işletme ve banka iflasa sürüklenip ekonomi tamamen durmuş, işsizlik oranı ABD’nin tarihinde Birinci Dünya Krizi’nden sonra ilk defa yüzde onu aşmıştır. Bundan daha kötüsü Amerika’da başlayan bu kriz, kısa sürede dünyanın diğer gelişmiş ülkelerine de sıçramış ve dünya ekonomisi “İkinci Dünya Krizi” ne girmiştir.
Yazarlar: James H. Stock-Mark W. Watson Çevirmen: Bedriye Saraçoğlu Stock ve Watson’un Ekonometriye Giriş kitabı, ekonometriye giriş ve uygulamalı ekonometri derslerinde kullanılmak için hazırlanmıştır. Ekonometri alanında önemli değişiklikleri de kapsayan kitabın, örnekler ile anlatım yöntemi sayesinde pedagojik bir üstünlüğü de vardır. Bundan dolayı kitap, öğrenci ve öğretici dostudur.
e f i l
Kitap, özelliklerinin yanı sıra ekonometriye yeni ve farklı bir bakış açısı getirerek klasik ekonometri kitaplarından ayrılmaktadır. Bundan dolayı da kitap, hem lisans hem de lisansüstü düzeydeki derslerde yararlanılabilecek bir içeriğe sahiptir. Kitapta ekonometri terimlerinin Türkçe karşılıkları da verilmiştir. Böylece öğrencinin hafızasına yer etmesini de kolaylaştırmak istenmiştir. Bilindiği üzere ekonometri, son yirmi yılda uzun bir yol kat etmiştir. İKTİSAT ISBN: Boyut: 22x24 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
20
Kitap, kapsanan konular itibari ile uygulamalı ekonometriyi en iyi şekilde yansıtmaktadır. Kitap, ekonometride kullanılan yöntemler ve sınamalar üzerine odaklanarak öğrencilerin en çok zorlandıkları alanı kolaylıkla öğrenmelerini sağlamaktadır.
GİRDİ-ÇIKTI MODELLERİNE GİRİŞ Yazar: Osman Aydoğuş Kitabın konusunu, özellikle reel ekonominin sektörel düzeyde ve bir bütün olarak incelenmesinde vazgeçilmez bir yere sahip olan girdi-çıktı modelleri ve bu modellerin yaygın iktisadi uygulamaları oluşturmaktadır.
İKTİSAT ISBN: Boyut: 16x24 cm Sayfa Sayısı: 3. Basım
s o s y a l
Bu kitabın hem lisans öğrencileri hem de konuya ilgi duyan uygulamacılar için temel bir kaynak oluşturacağı muhakkaktır.
EKONOMİZAH
Yazar: Serdar Ongan
b i l i m l e r
Bazen çok hoş bir karikatür, bazen de çok hoş bir fıkra, insanı günlük hayatın stresinden uzaklaştırır, rahatlatır ve eğlendirir. Eğlendirirken düşündürür. Günümüzde mizahın ulaştığı güç tartışılmaz. Sadece bir karikatür veya bir fıkra o kadar çok şey ifade edebilir ki onu sayfalarla açıklayamaz saatlerce anlatamazsınız. Bu özellikleri ile mizahın eğitim amaçlı kullanımının Babillere kadar gittiği bilinmektedir. Özellikle öğrenciler tarafından zaman zaman karmaşık ve sıkıcı bir bilim dalı olarak değerlendirilebilen ekonomi eğitiminde de bu anlamda mizahtan yararlanmak oldukça faydalı olabilmektedir. Bu kitapta, bugün fizikten tıbba, psikolojiden hukuka kadar birçok bilim dalı ve dolayısıyla meslek grubu için yapıldığı gibi, ekonomi ve ekonomistler ile ilgili fıkra, hikâye ve değerlendirmelere yer verilmektedir. Amacı biraz hoşça vakit geçirtmek ve eğlendirmek olan bu kitap, bir anlamda öğrencilere ekonomi bilimiyle ilgili genel, eğitimcilere de entelektüel bir bakış açısı getirecektir.
y a y ı n e v i
Kitabın diğer önemli bir özelliği, her alt bölümde somut alıştırma ve problemlere yer verilmiş olmasıdır. Ayrıca her bölümün sonunda konuyla ilgili temel başvuru kaynaklarının verilmiş olması, ilgili okuyucuya yön göstermek açısından önemli bir katkı sağlamaktadır. Önemli hususların okuma ritmini bozmaksızın çeşitli kutularda detaylandırılmış olması, bir diğer önemli özelliktir. Tüm bu özellikler ve kullanılan dilin sadeliği, berraklığı ve akıcılığına ek olarak kitaba damgasını vuran mantıksal insicam, haklı olarak kitabın “okuyucu dostu” olarak nitelenmesine olanak vermektedir.
e f i l
Günümüz ekonomileri son derece karmaşık yapılardır; bu yapıların sağlam teorik temeller üzerinde analiz edilmesi ve somut politika önerilerinin geliştirilmesi, iktisadın temel amaçlarındandır. Ekonomik yapıyı oluşturan üretim ve tüketim birimleri arasındaki karşılıklı alışverişlerin hem ekonomi çapında, hem sektörel düzeyde ve hem de nicel olarak ele alınmasına olanak sağlayan girdi-çıktı (input-output) analizi bu açıdan önemli bir yere sahiptir. Basit matematiksel yapısının uygulamada sağladığı kolaylık, input-output veya Leontief olarak da adlandırılan girdi-çıktı modellerinin en kayda değer özelliklerinden biridir.
İKTİSAT ISBN: Boyut: 10x15 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
21
KÜRESEL KRİZ ÇERÇEVESİNDE TÜRKİYE’NİN CARİ AÇIK SORUNSALI Editörler: Turan Subaşat-Hakan Yetkiner
İKTİSAT ISBN: Boyut: 16x24 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
y a y ı n e v i
s o s y a l
b i l i m l e r
Türkiye ekonomisi yüzyılın son çeyreğinde, hızlı bir dışa açılma süreci yaşamış ve uluslararası piyasalarla bütünleşmiştir. Bu bütünleşme, hem mal ve hizmet hem de finans piyasasında gerçekleşmiş ve sancılı olmuştur. Türkiye ekonomisi, ve gibi iki önemli kriz yanında pek çok daha küçük ölçekli kriz yaşamıştır. Bugün Türkiye’nin toplam dış borcundaki kaygı verici artış, küresel likiditedeki daralma nedeniyle hızla çevrilemez hale gelmektedir. Dış kaynaklar ve cari açıkla beslenen ekonomik büyümenin, kriz döneminde daralan cari açık ile küçüleceği görülmektedir. Kitabımızın amacı, Türkiye’nin içine girdiği bu riskli dönemde Türkiye ekonomisinin cari açık sorunsalını tartışarak bu dönemin en az kayıp ile geçirilmesi için neler yapılması ve uzun dönemde ekonominin daha sağlam bir yapıya kavuşturulması için dış ticaretin nasıl şekillenmesi gerektiğini ortaya koyacak yaklaşımları değerlendirmektir.
ZOR ZAMANLARDA İKTİSAT Editörler: Gökçer Özgür-Hakan Yetkiner
e f i l
yılında ABD’de patlak veren küresel kriz, kısa sürede tüm dünyaya yayıldı. Son yıllarda kısmi toparlanmalar yaşanmakla birlikte dünya ekonomisi henüz istikrara kavuşmuş değil. Krizin neden ortaya çıktığının yanı sıra istikrara nasıl kavuşulacağı da cevaplanmamış bir soru Krizler yol kazaları mı, yoksa kapitalist sistemin doğal işleyişinin bir sonucu mu? Böylesine büyük bir krizin gelişi neden fark edilmedi? Yoksa fark edenler vardı da sesleri mi duyulmuyordu? Bu krizi öngöremeyen iktisat disiplininin kendisi de bir kriz içinde olabilir mi? Daha önceki büyük krizlerde olduğu gibi iktisat da bir değişim içine girecek mi? Bütün bu sorular, iktisadın gündemini belirliyor. İktisat bir taraftan krizin nedenlerini incelerken bir taraftan da disiplinin bu yeni yüzyıldaki yönelimini kestirmeye çalışıyor. Hazırlanan bu derleme, bu konuları tartışmaya açma amacını güdüyor. Bu kitapta kriz ve nedenleri ele alınırken krizlerin iktisat disiplininde yol açtığı değişim de inceleniyor.
İKTİSAT ISBN: Boyut: 16x24 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
22
FEMİNİST İKTİSAT’IN BAKIŞI POST MODERNİST Mİ? Yazar: Ufuk Serdaroğlu
e f i l
Yazar; “iktisadi bilginin, onu üretenlerin yaşam ve deneyimlerinden bağımsız olamayacağı, bu bağlamda da ‘durum odaklı ve kısmi’ olduğu görüşünden yola çıkarak mevcut iktisadi yaklaşımların (özellikle evrensellik, genellik, rasyonalite üzerine temellendirilen neoklasik iktisadın), ‘bilgi’ ve ‘güç’ ilişkisi temelinde pek çok farklı deneyimin yanı sıra kadın deneyimlerini ve dolayısıyla da kadın bakış açısını göz ardı ettikleri” iddiasından hareketle kitabını, “kadın bakış açısını da içerecek bir iktisat arayışı sürecindeki çabaların ürünü” olarak nitelemektedir.
Şöyle ki “iktisadın eril bir cinsiyetçi anlayışla yapılandırılmasından, modernist felsefenin ikincil sınırlandırmaları üzerine temellenen bilim anlayışı sorumlu” tutulmakta ve bu şekilde feminist iktisat, postmodernist bir bağlama sokulmaktadır. Böylece “Niçin feminist iktisat?” sorusunun cevabı da yine feminist ve postmodernist bakışların buluşma noktasını tanımlayan “Farklı deneyim ve algılara dayanan farklı iktisadi yaklaşımları ‘farklı ama eşit’ şiarıyla -hiyerarşik bir sıralamaya tabi tutmadan- kucaklayacak bir iktisat anlayışına, disiplinin kapılarını açmak.” olarak verilmektedir.
İKTİSAT ISBN: Boyut: 13,5x19,5 cm Sayfa Sayısı: 2. Basım
s o s y a l
İKTİSAT VE TOPLUMSAL CİNSİYET Yazar: Ufuk Serdaroğlu
b i l i m l e r
“İktisat” ve “Toplumsal Cinsiyet”, iktisat yazınında, özellikle Türkiye’deki iktisat yazınında, bir arada telaffuzu hâlâ (ciddi) genel kabul görmüş iki terim değil. Diğer toplumsal disiplinlerde toplumsal cinsiyet analizleri ile bir aradalık, bu denli güçlü bir dirence muhattap olmazken iktisadın buna direnişi elbetteki tesadüfi değil: Özünde, farkında olunmasa ya da açıkça deklare edilmese de egemenin, iktidarını sürdürdüğü alanları muhafaza amacına yönelik bir direnç bu. Şöyle ki yerleşik iktisat, başlangıcından bu yana, diğer alternatif yaklaşımları hegemonyacı gücü ile dışlayarak egemen paradigma haline gelmiştir. Bu direncin karşısındaki en önemli güç ise iktisada “toplumsal cinsiyet farkındalığı” ile yaklaşan “feminist iktisat”. Feminist iktisat, toplumsal cinsiyeti bir analitik kategori olarak kullanmakta; iktisadı, kadına ait kılınanların yanı sıra “ötekileştirilerek” iktisadın kapsamı dışında bırakılan farklı tüm deneyimleri içerecek biçimde zenginleştirmeyi amaçlamaktadır. Feminist iktisat; iktisadın yapılandırılışındaki eril kodların deşifre edilmesinin, iktisadın toplumsal cinsiyetinin deşifresi anlamına geleceği görüşünden hareketle toplumsal cinsiyetin toplumsal yapılandırılışı ile (günümüz) iktisat disiplininin toplumsal yapılandırılışı arasındaki bağlantıları araştırmaktadır.
y a y ı n e v i
Kitapta, amacı “ekonomide kadını değil, kadın bakış açısını da içerebilecek bir biçimde ekonomiyi incelemek” şeklinde ifade edilen, “iktisat toplumsal cinsiyet ve bilimin kesişim noktalarının keşfi çabalarının ürünü” olarak sunulan feminist iktisadın, iktisattaki postmodernist bakışlarla buluşma noktaları irdelenmektedir.
İKTİSAT ISBN: Boyut: 13,5x19,5 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
23
AYNALI SALON
s o s y a l
b i l i m l e r
Yazar: Barry Eichengreen Çeviren: Abdullah Cemal Balcı
İKTİSAT
e f i l
y a y ı n e v i
ISBN: Boyut: 16x24 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
24
Geçen yüzyılın iki büyük mali krizi, ’lu yıllardaki Büyük Bunalım ile ’de başlayan Büyük Durgunluk’tur. Her ikisinin de arka planında, kredilerdeki sert yükselişler, şaibeli bankacılık uygulamaları ve kırılgan, istikrarsız bir küresel finans sistemi vardı. ’de piyasalar kalp krizleri geçirirken, ekonomi politikasını belirleyenler en kötüsünü önlemek amacıyla Büyük Bunalım’ın derslerine başvurdu. Verdikleri yanıtla ’lu yıllardakine benzer bir finansal bir çöküşü ve yıkıcı bir bunalımı önlediler ama ABD ve Avrupa’da işsizlik buna rağmen dayanılmaz seviyelere yükseldi. Acı ve ızdırap alabildiğine yaygınlaştı. Bu noktada söz konusu olan soru, politik karar merkezlerinin neden daha iyisini yapmadıklarıdır. Barry Eichenberg’in bu ikiz krizin tarihine dair anıtsal eseri, Aynalı Salon, bu soruya bugüne kadar verilmiş en geniş kapsamlı yanıtı sunuyor. Eichengreen, bu iki kriz ve Kuzey Amerika ile Avrupa arasından sürekli gidip gelerek, Lehman Brothers’ın iflasını izleyecek bir başka Bunalım korkusunun, olumlu ve olumsuz sonuçlarıyla, her iki kıtadaki ekonomi-politik yanıtlara nasıl şekil verdiğini gösteriyor. Büyük Bunalım’ın öne çıkan özelliği banka iflasları olduğundan karar merkezleri sıkıntıdaki bankaları güçlendirmek için derhal harekete geçtiler; ama türev piyasaların ’lu yıllarda bir önem taşımıyor olması nedeniyle de gölge bankacılık diye bilinen sistemin sorunlarını gözden kaçırdılar. Yine ’lu yıllarda harcamaları desteklemek için çok az şey yapılmışken, hükümetler bu kez kamu harcamalarını da artırdı; ancak krize verilen bu yanıt gelişigüzel nitelikteydi ve daha sonraları özellikle Güney Avrupa’daki aşırı borçlu devletlere sorun çıkardı. Üstelik, aşırı vaatlerde bulunan politikacıların aldığı önlemlerin büyük çaplı bir ekonomik durgunluğu önlemedeki başarısızlığı nedeniyle de, harekete geçme yanlısı hükümetler ve merkez bankalarına yönelik hızlı bir tepki gelişti. Karar merkezleri de, çok geçmeden, henüz normal koşullara dönülmemişken normal politikalara geri dönme ayartısına erkenden boyun eğdi. Sonuç, Birleşik Devletler’de yıpratıcı derecede yavaş bir ekonomik canlanma, Avrupa’da ise sonu gelmeyen ekonomik durgunluklar oldu. Aynalı Salon, hem önemli bir ekonomi tarihi çalışması hem de aynı hatalardan bazılarına ikinci bir kez daha düşmekten nasıl kurtulduğumuza dair esaslı bir incelemedir. Sadece Büyük Bunalım tarihinden çıkarılan derslerin toplumun çağdaş ekonomik sorunlara verdiği yanıtı şekillendirmeye devam ettiğini göstermekle kalmıyor, aynı zamanda Büyük Durgunluk tecrübesinin Büyük Bunalım hakkındaki düşüncelerimizi nasıl kalıcı bir biçimde değiştireceğini de gözler önüne seriyor.
’Lİ YILLARDA TÜRKİYE’DE İKTİSAT VE SİYASET RÜZGARLARI Derleyenler: Ömür Birler-Simten Coşar Hakan Mıhcı-Gamze Yücesan Özdemir
Editörler: Metin Sarfati – Burak Atamtürk
ISBN: Boyut: 16x24 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
s o s y a l b i l i m l e r
İktisat disiplininin özellikle yüzyılın ikinci yarısından sonra neo-klasik ortodoksi ile birlikte, ekonomi politik geçmişinden kurtularak teknik bir bilim olma hedefi taşıdığı bir gerçektir; ancak neo-klasik paradigmayla ortaya konulan hayranlık uyandırıcı teorik modeller, reel dünyada olup biteni anlaşılmasına yetmemiş olmak bir yana iktisatçının kurgusal bir dünyada yaşayıp yaşamadığını bile düşündürür olmuştur Bu tespit bir bilim olarak iktisadın sorumluluklarının hatta varlık nedeninin de sorgulanmasını gerektirecektir. Bu durumda iktisat biliminin problematiğinin dahi yeniden tanımlanması söz konusu olabilecektir. İktisat bilimi bu önermeden bakıldığında bugün krizdedir ve birçok çevrede açık veya gizli “iktisatçının ne işe yaradığı” bile sorulabilmektedir Bugünkü haliyle egemen iktisat teorisinin sınırları dahilinde üniversitelerde yapılan öğretim, dünyayı algılamakta yeterli ve geniş bir perspektif oluşturamadığı bir gerçektir. yüzyılın iklim, gıda, nüfus, finansal istikrarsızlık gibi devasa sorunlarının kavranması, eşdeğer derinlik ve kapsamda bir entelektüel birikim ve kavrayışı gerektirmektedir. Standart teorinin soyut ve son derece dar bir alanı hedefleyen analizleri ise hem bu perspektiften uzak olmakta hem de doğal olarak yetersiz bir eğitim verilmesine neden olmaktadır. Dolayısıyla iktisat, insanı ilgilendiren tarih, sosyoloji, felsefe, siyaset bilimi vb. gibi disiplinlerle birlikte yürümek zorundadır. Zira içinde insan olan ve onun dünyasını anlamaya çalışan bir disiplin aynı zamanda multidisipliner olmak zorundadır. Bu anlamda özellikle sosyal disiplinlerin ontolojisinde plüralizm temel teşkil etmektedir. Aksi durum bu disiplinleri kuraklaştıracaktır. Bu sorunların tartışılması amacı ile düzenlemiş olduğumuz konferansları içeren bu kitap umarız Neo-klasik ortodoksiye karşı iktisadın, maddeye olduğu kadar insana da ait bir bilim olduğunun hatırlanmasına bir katkı sunar.
İKTİSAT
y a y ı n e v i
İKTİSAT SADECE İKTİSAT DEĞİLDİR
e f i l
Elinizdeki kitap, Aralık tarihinde gerçekleştirilen On Birinci Sosyal Bilimler Kongresi’nde sunulan bildiriler arasından, belirli temalar etrafında seçilen bildirilerin, makale formatına dönüştürüldüğü çalışmalardan oluşmaktadır. TSBD’nin düzenlediği Ulusal Sosyal Bilimler Kongreleri’nin planlanma aşamasından itibaren belirleyici olan temel ilke, dünya genelinde ve özellikle Türkiye’de mevcut sosyal bilimsel çalışmalar ve somut gerçeklikler arasında, yaklaşık son otuz yıldır gittikçe daha fazla silikleştirilen bağıntının tekrar tekrar açık edilmesidir. Kitapta, Türkiye’deki neoliberal yapılanmanın entelektüel/akademik boyutlarıyla reel politikteki toplumsal ve kültürel veçheleri arasındaki bağıntıyı eleştirel analize tâbi tutan zengin çalışmalar bulacaksınız.
İKTİSAT ISBN: Boyut: 14x21 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
25
YOLUN SONU Yazar: Öner Günçavdı
s o s y a l
b i l i m l e r
Yakın dönem Türkiye Ekonomisi’nin ele alındığı bu kitap, Profesör Günçavdı’nın çeyrek yüzyıla yaklaşan yoğun akademik çalışmalarına eklediği önemli bir halkadır. Bugüne kadarki çalışmaları daha ziyade belirli iktisadi konulara yönelik makalelerden oluşurken, yazar bu eserinde ekonomiye ilişkin analizlerini bir bütünlük içerisinde gerçekleştirmiştir. Özellikle faiz politikaları ve uygulamaları, gelir bölüşümü ve iktisadi büyüme gibi güncelliğini on yıllardır yitirmeyen konularda olaylar ve gelişmeler arasındaki karmaşık nedensellik ilişkilerine ışık tutulmaktadır.
İKTİSAT ISBN: Boyut: 14x21 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
Kitabın en ayırt edici özelliği yöntem ve sistematiğine ilişkindir. Konuların tespiti, ele alınış biçimi, sorunları tanımlama ve çözme bu yöntem ve sistematik içinde yürütülmüştür. Siyasal tercihlerin, toplumsal konum ve aidiyetlerin, özetle çeşitli değer yargılarının işe karıştığı bugünün düşünce ve tartışma ortamında Profesör Günçavdı iktisadi bakış açısına bağlı kalmayı başarmıştır. Cumhuriyet projesi, demokrasi, otoriterleşme tartışmaları bu eserde alışılmışın aksine sadece iktisadi boyutlarıyla yer almaktadır. Okuyucu, kitapta iktisadi gelişmeler üzerinde tarihsel arka planın etkileri ve kurumlaşmanın rolüyle ilgili anlamlı bölümler bulacaktır. Yazar büyüleyici refah dönemlerine götüren faktörlerin, şartların değişmesiyle beraber nasıl ters yönde de işleyebileceğini ve yolun sonuna gelinebileceğini göstermiştir.
DEVLET SANAT İLİŞKİSİ y a y ı n e v i
SANATIN POLİTİK EKONOMİSİ
e f i l
Yazar: Sacit Hadi Akdede
İKTİSAT ISBN: Boyut: 13,5x19,5 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
26
Kazı ve müze sayısı, opera ve bale toplulukları, tiyatrolar bakımından, Türkiye Cumhuriyeti benzer devletlerin çoğundan daha ileri düzeydedir. Devletimizin kültür politikası farklı olsaydı, birçok sanat dallarının gelişmesi özel sektöre bırakılsaydı, ülkemiz bugünkü düzeyine erişemezdi. Elbette çok daha fazlasını yapabilirdik, kültür kurumlarımız daha büyük başarılar kazanabilirdi ama yine de gerçekleştirilen işlerden birçoğu dünyaya örnek olacak düzeydedir. Ne yazık ki, teşvikte mükemmel imkânlar sağlayan devlet, zaman zaman sanatçılara haksızlık yapmış, ceberut davranmıştır. Görevini uygarca yapan, sanatların haysiyetine ve özgür ruhuna saygı gösteren, hatta haklı eleştirileri bağrına basan bir devlet, olağanüstü hizmetleriyle şanlı kültür zaferleri kazanacaktır. İyi çalışan bir Kültür Bakanlığı, Yeni Türkiye’de sanatlarımızı ihya edebilir. Sacit Hadi Akdede, “Devlet Sanat İlişkisi” eserinde hayırlı bir kültürel cumhuriyetin sanat yaşamının esaslarını dört başı mamur bir rasyonel düzenle geliştiriyor. -Prof. Talât S. Halman, T.C. İlk Kültür Bakanı; Bilkent Üniversitesi İnsani Bilimler ve Edebiyat Fakültesi Dekanı Sanatın yaşamımızdaki en “toplumsal” yanını irdelemiş Sacit Hoca: ekonomi politiğini. Türkiye’den ve küresel ekonomiden zengin örnekler, ufuk açıcı sorular ile birlikte. İlgiyle, özenle okunacak bir katkı. -Prof. Dr. Erinç Yeldan, Bilkent Üniversitesi
SANAYİLEŞMENİN GİZLİ TARİHİ Yazar: Ha-Joon Chang Çeviren: Emin Akçaoğlu
e f i l
İKTİSAT ISBN: Boyut: 13,5x19,5 cm Sayfa Sayısı: 6. Basım
s o s y a l
BİR DUAYEN İLE İKTİSAT VE FİNANSI ÇOK BOYUTLU DÜŞÜNMEK
b i l i m l e r
Derleyen: Ali Arı Prof. Dr. İlker Parasız 40 yılı aşan akademik ve profesyonel yaşamında iktisat ve finans alanlarında 50’nin üzerinde kitap yazmış, çok sayıda bilimsel çalışma ve makaleye imza atmıştır; hâlâ da akademik çalışmalarına devam etmektedir. İlker Hoca, iktisat okuyan birçok öğrenci ve bu alanda çalışan akademisyen ve profesyonellerin neredeyse tamamı tarafından, en azından ismen tanınan bir bilim ve fikir adamı, bir filozoftur. Çalışmaları hem öğrenciler hem de bu alanda çalışanlar için birer rehber niteliğindedir. Bu sebeple Prof. Dr. İlker Parasız’a “armağan” ettiğimiz bu kitabımıza “Bir Duayen ile İktisat ve Finansı Çok Boyutlu Düşünmek” adını verdik. Bu büyük ve değerli insana, bilim adamına, Hoca’ya, Hocamıza hürmetle ve saygıyla bu kitabı armağan ediyoruz. “Prof. Dr. İlker Parasız’a Armağan” kitabı 15 farklı çalışmadan ve İlker Hoca ile yapılan bir röportajdan oluşmaktadır. Bu çalışmalar, Enflasyon, Finansal Krizler, Türkiye Ekonomisi, Para Teorisi ve Politikası, Bankacılık ve Finans gibi İlker Hoca’nın da ilgi duyduğu ve eserler verdiği belli başlı alanları kapsamaktadır. Dolayısıyla, bu konulara ilgi duyan öğrenciler, akademisyenler ve profesyoneller için önemli bir kaynak ve referans niteliği taşımaktadır.
y a y ı n e v i
Bu kitapta, adı sadece dipnotlarda geçse de Türkiye adlı bir ülkede on yıllardır uygulanan ekonomi politikalarının niçin ve nasıl uygulandığından ve ortaya çıkan sonuçlardan söz ediliyor. “Derinliği kadar kolay anlaşılırlığı ve çarpıcı örneklerle canlılık kazanmış, içinize işleyen bu çalışma, ‘dünyada işleyen gerçek ekonomi’ olarak adlandırılabilirdi. Sanayi devriminin kökenlerinden günümüze kadar cereyan eden ekonomik gelişme ile standart/egemen doktrinin anlattıkları arasındaki uçurum giderek büyümektedir, Chang gerçekte ne olduğunu gözler önüne sererek bu boşluğu aydınlatmaktadır. Chang’ın zekice analizleri, saltanatları hâlen süren doktrinlere dayanan ekonomik reçetelerin, özellikle gayet korumasız ve savunmasız olanlara [ülkelere/halklara] hangi amaçla ve nasıl ciddi zararlar verdiğini ve bu zararların devam edeceğini gösteriyor. Chang, küresel ekonominin çok daha insanî ve medenî bir güzergâhta nasıl yeniden düzenlenebileceği konusunda, iktisat teorisine ve somut tarihsel kanıtlara dayanan, akla yatkın, yapıcı öneriler getiriyor. Şayet telafi edici eylemler gerçekleştirilmezse meydana gelebilecek muhtemel vahametler konusunda uyarıyor.” - Noam Chomsky “Kitapçı rafları, ekonomist ve yorumcuların anlaşılabilir bir dille yazdığı, küresel serbest ticaretin dünya ülkeleri tarafından neden arzu edilmesi, hatta neden vazgeçilmez olduğunu anlatan kitaplarla dolu; fakat serbest pazar ortodoksluğuna temkinli yaklaşan okurlar, ‘Sanayileşmenin Gizli Tarihi’nin ikna gücüyle keyiflenecekler. Ha-Joon Chang’ın kitabı, küreselleşme amigolarının yaydığı küresel serbest ticaret dogmasına karşı zengin bir anlatı sunuyor.” - Paul Blustein, Washington Post
İKTİSAT ISBN: Boyut: 16x24 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
27
AFETLERLE KALKINMA Editör: Murad Tiryakioğlu
İKTİSAT ISBN: Boyut: 16x24 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
Sağlam KOBİ’nin destekleri ile yayımlanan bu eserin “afetleri dikkate alan bir kalkınma paradigması”nın benimsenmesi açısından yol gösterici olması umuduyla…
POST OTİSTİK İKTİSAT
e f i l
Yazar: Utku Altunöz
İKTİSAT ISBN: Boyut: 13,5x19,5 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
28
Afetlerin, iktisadi kalkınmanın planlanmasında dikkate alınması gerekliliği bu ve benzeri pek çok sebeple büyük önem arz etmektedir. Bu gerekliliği esas alan bir motivasyonla Dr. Murad Tiryakioğlu tarafından derlenen ve 19 yazar tarafından kaleme alınmış 16 bölümden oluşan “Afetlerle Kalkınma: Tecrübeler ve Politikalar” başlıklı kitabın ilk kısmı, afetlerle kalkınmada Doğu Asya tecrübelerini ele almaktadır. Kitabın ikinci kısmı, afetlerle kalkınmada Türkiye’nin tecrübeleri ve çabalarına odaklanmaktadır. Kitabın üçüncü ayrımı ise göç, yoksulluk ve afetlerin ekonomi politiğine yönelik çalışmaları kapsamaktadır.
NEOKLASİK İKTİSADIN ELEŞTİRİSİ
y a y ı n e v i
s o s y a l
b i l i m l e r
Kalkınma iktisadının çok boyutlu yapısı pek çok iktisadi ve toplumsal değişkeni bir arada değerlendirmeyi gerekli ve hatta zorunlu kılmaktadır. Kalkınmanın, nüfus, eğitim, finansman boyutlarıyla birlikte tarımsal üretim, yeşil-temiz sanayileşme ve sürdürülebilirlik konularını doğrudan ilgilendiren ve etkileyen doğal afetlerin de dikkate alınarak planlanması gerekmektedir. Doğal afetler çok ciddi ekonomik ve toplumsal etkiler oluşturarak iktisadi faaliyetleri ve toplumsal yaşamı, yaşanılan afetlerin şiddetine ve etki alanına göre, kaçınılmaz olarak etkilemekte ve aksatmaktadır. Afetler, ülkelerin gelişmişlik düzeyleri, afetlere karşı planlama, hazırlık ve koordinasyon düzeyleri ve ilişkili diğer değişkenlerle bağlantılı olarak daha az veya daha çok etki oluşturabilmektedir. Afetlerin ortaya koyduğu ekonomik ve toplumsal etkilerin coğrafi dağılımı izlendiğinde, özellikle az gelişmiş ve gelişmekte olan bölge ve ülkelerde maruziyet çok daha fazla olmakta ve hem toplumsal yaşamın hem de ekonomik faaliyetlerin normalleştirilmesi yüksek maliyetler ve uzun zaman gerektirmektedir.
Neden bu kitabı okumalısınız? Otizm kelimesi tıbbi olarak üç yaşından önce başlayan ve ömür boyu süren, sosyal etkileşime ve iletişime zarar veren, sınırlı ve tekrarlanan davranışlara yol açan beynin gelişimini engelleyen bir rahatsızlıktır. Biz ekonomistler öğrencilik yıllarında aldığımız yoğun neoklasik iktisat teorilerini öğrencilerimize aktarmak suretiyle, ekonominin sadece neoklasik ekonomiden ibaret olmadığı gerçeğini göz ardı etmekteyiz. Oysaki neoklasik teorinin kabul ettiği birçok varsayım otistiktir. Günümüz dünyası tam rekabet şartlarına uygun olmayan bir yapıdadır. İnsanlar daima homo economicus değildir. Birçok insan rasyonel olmayan davranışların sonucunda ekonomik felaketle karşı karşıya gelmektedir. Bir amaç yerine araç olması gereken matematik, neoklasik teoride bizleri matematiksel ifadelere boğarak iktisat bilimini anlaşılamaz hale sokabilmektedir. Ekonomi öğrencilerinin çoğu kendi çabaları yada idealist öğreticileri olmaması durumunda diğer iktisadi düşünce okullarının isimlerini bile duymadan mezun olmaktadır. Üniversiteden sonra iş yaşamına başlayan birçok ekonomi öğrencisi, öğrendikleri ekonomi bilgisini gerçek yaşamda uygulayamamaktadır. Bu kitap, neoklasik iktisadın aksak yönlerinin post otistik olarak analizini içermektedir. Neoklasik iktisada karşı Fransa’da bir avuç öğrenci ile başlayan ve daha sonra ciddi bir akademisyen desteğini alan post otistik iktisat hareketi, Krizi ile birlikte önemini kat ve kat arttırmıştır. Bu kitap, ekonominin sadece neoklasik iktisattan ibaret olmadığını, neoklasik teorilerinin eleştiriye açık aksak yanlarını göstererek anlatan bir klavuz niteliğindedir.
İKTİSADİ DOKTRİNLER TARİHİ Yazar: Mehmet Selik Yayına Hazırlayan: Altuğ Yalçıntaş
e f i l
İktisadi doktrinler tarihi ya da iktisat tarihi bağımsız bir çalışma alanı mıdır? Bugün, iktisadın alt dalları arasında uzmanlaşma o kadar derinleşti ki iktisat tarihi alanında ders verebilmek ve araştırma yapabilmek için bu alanı bağımsız bir çalışma alanı olarak görmek gerekiyor. İktisat tarihinin bağımsız bir çalışma alanı olması, bu alanın sorunsallarının kendine özgü olması, iktisat tarihçilerinin iktisadın alt dallarında uzmanlaşan araştırmacılarla değil diğer iktisat tarihçileriyle rekabet içinde olduğu anlamına gelir. Mehmet Selik, İktisadi Doktrinler Tarihi adlı çalışmasında iktisat tarihini bağımsız bir çalışma alanı olarak ele alırken iktisat tarihini, iktisadın ve diğer toplumsal bilimlerin alt dallarından ayırmadan ele alıyor. Sanki Mehmet Selik İktisadi Doktrinler Tarihi’ni kaleme alırken, Robert Skidelsky’nin ’te Londra’daki bir konferans sırasında yaptığı uyarıyı daha ’lerin başında öngörmüş gibidir: “İyi bir iktisatçı olmak için sadece iktisatçı olmak yetmez.” Ya da daha yaygın olarak bilinen şekliyle söylemek gerekirse, iktisat sadece iktisatçılara bırakılamayacak kadar ciddi bir iştir.
ISBN: Boyut: 13,5x19,5 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
y a y ı n e v i
İKTİSAT
s o s y a l
MARKSİST DEĞER TEORİSİ Yazar: Mehmet Selik Yayına Hazırlayan: Altuğ Yalçıntaş
b i l i m l e r
Tanınmış marksist iktisatçı Paul M. Sweezy’nin ifadesiyle “genel bir toplum ve tarih teorisinin bir parçası” olan marksist politik iktisadın odak noktasını değer teorisi teşkil eder. Bu bakımdan marksist iktisada giriş değer teorisiyle başlar ve bu teori bizi politik iktisadın özüne nüfuz ettirir. Doç. Dr. Mehmet Selik’in marksist değer teorisini inceleyen bu çalışması bir anlamda MARKSİST İKTİSADA GİRİŞ sayılabilir. Ancak, yazarın değer teorisini ele alış tarzı, okuyucuyu bir “giriş” kitabının ulaştıracağından çok daha ilerilere götürmektedir. “Değer kanunu”, “değer teorisi” ve “artık değer teorisi” derinliğine tahlil edildikten sonra, Türkçe’de yayımlanmış marksist politik iktisat çevirilerinin hiçbirisinde ele alınmamış bir konu “üretim fiyatları teorisi” incelenmektedir. Kapital’in üçüncü cildinde geliştirilen bu teori marksist iktisadın kavranmasında ve dolayısıyla da marksist değer teorisinin eleştirilerinin çürütülmesinde asli bir önem taşır. Dr. Selik son olarak Marx’ın değer teorisine burjuva iktisatçıları tarafından yöneltilen eleştirilerin en önemlilerini ele alıyor ve değerlendiriyor. İKTİSAT ISBN: Boyut: 13,5x19,5 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
29
KOMPLEKSİTE VE İKTİSAT
Yazar: Hakkı Kutay Çilingiroğlu, Semanur Soyyiğit, Rüya Eser Hale Kırer, Yasemin Asu Çırpıcı, Kaan Öğüt, Seçkin Sunal Murat Donduran / Editör: Ercan Eren, Serçin Şahin.
Böylece, birçok bilim dalında birbirinden bağımsız gerçekleşen buluşların sonucunda; bileşenler arasındaki etkileşimlerle “kendiliğinden organize olan” ve “beliren” yapıları ve davranışlarını inceleyen “kompleksite bilimi” ortaya çıktı. İKTİSAT ISBN: Boyut: 16x24 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
Yazarlar: George A. Akerlof - Rachel E. Kranton Çeviren: Can Madenci Kimlik İktisadı insan davranışlarını anlamak için önemli ve ikna edici yeni bir yol sunuyor; iktisadi saiklerin yanında, kimliklerimizin de verdiğimiz kararları etkilediğini gösteriyor. yılında iktisatçı Rachel Kranton sonradan Nobel Ödülü kazanan George Akerlof’a bir mektup yazarak, Akerlof’un son makalesinde yanlışlık olduğunu ileri sürdü. Kranton aynı iktisadi koşullar içinde olan kişilerin neden farklı tercihler yaptığını açıklamaya yardım edecek olan etkenler arasında kimliklerin eksik olduğunu ileri sürüyordu. Kranton’ın bu iddiası 14 yıl sürecek olan bir işbirliğinin ve Kimlik İktisadı’nın başlangıcı oldu.
e f i l
Yazarlar, kim olduğumuza ve kim olmak istediğimize ilişkin düşüncelerimizin, iktisadi yaşamlarımızı diğer faktörlere kıyasla nasıl daha fazla şekillendirebileceğini açıklıyorlar. Bu düşüncelerimizin, ne kadar çok çalışacağımızı, şeyleri nasıl öğrendiğimizi, nasıl tasarrufta bulunup para harcadığımızı nasıl etkilediğini açıklıyorlar. Kimlik iktisadı insanların, işte, okulda ve evde verdikleri kararları anlamak için yeni bir yol sunuyor. Bu iktisat sayesinde, hisse senedi opsiyonları gibi saiklerin neden işleyip işlemediğini, neden bazı okulların başarılı ve diğerlerinin başarısız olduğunu, neden bazı şehirlerin ve kasabaların kendi geleceklerine yatırım yapmadığını ve daha başka pek çok şeyi daha iyi anlayabiliriz.
İKTİSAT ISBN: Boyut: 13,5x19,5 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
30
Kompleksite biliminin getirdiği yeni araçlar, diğer tüm kompleks adaptif sistemler gibi, ekonominin de incelenmesi ve anlaşılması için yeni olanaklar sağlıyor. Bu kitapta, kompleksite bilimi ve iktisadın kesişim noktaları ortaya konularak, bu araçların ekonomiyi incelemekte nasıl kullanılabileceği açıklanıyor.
KİMLİK İKTİSADI
y a y ı n e v i
s o s y a l
b i l i m l e r
Aydınlanma çağı ile birlikte ortaya çıkan modern bilim anlayışı, insanın doğa ile olan kadim mücadelesinde büyük başarılar kazanmasını sağladı. Bunun verdiği güvenle içinde yaşadığı “saat gibi işleyen” evrenin kurallarını bir gün tam olarak keşfederek, geçmiş ve gelecekteki tüm olayları sonsuz bir kesinlikle belirleyebileceğini düşünmeye başladı; ancak bir yandan kuantum mekaniği ve kaosun keşfi, insanın “mutlak determinizm” hayalini suya düşürürken; öte yandan beynimizdeki nöronların etkileşimi sonucunda ortaya çıkan “bilinç”in veya karıncaların bir araya gelerek oluşturduğu kolonilerin son derece kompleks davranışlar sergilemesi gibi olguların açıklanmasında yetersiz kalması, olguları bileşenlerine ayırarak inceleyen “indirgemeci” bilim anlayışının yanında, bütüncül olarak ele alan yeni bir bilim anlayışının gerekliliğini ortaya koydu.
Kimlik İktisadı toplumsal bilimlerdeki önemli bir boşluğu dolduruyor. Kimlikleri ve normları iktisada dahil ediyor. İnsanların nelerin uygun ve yasak olduğu ve bunların kimler için böyle olduğu hakkındaki görüşleri, onların ne kadar çok çalışacağı, şeyleri nasıl öğreneceği, nasıl tasarrufta bulunup para harcayacağı açısından temel öneme sahiptir. Dolayısıyla insanların kimlikleri – kim olduklarına ve kim olmayı tercih ettiklerine ilişkin düşünceleri – onların iktisadi yaşamlarını etkileyen en önemli faktör olabilir. Aynı şekilde, toplumun insanların kimliklerine getirdiği kısıtlamalar da onların iktisadi refahının önemli belirleyicilerinden biri olabilir.
SOSYAL SERMAYE VE KALKINMA Yazar: Halil İbrahim Aydın
e f i l
Sosyal sermaye kavramı en temel hali ile bir toplumdaki bireyler arası ilişkilerin önemini vurgulamaktadır. Sosyal normlar, sosyal ağlar ve güven üzerine inşa edilen sosyal sermaye ekonomik kalkınmanın sağlanmasında yeni bir aktör olarak gün yüzüne çıkmış bulunmaktadır. Ekonomik kalkınmanın açıklanmasında ise insan kavramı ön plana çıkmaktadır. Bu bağlamda insanoğlunun normlar, ilişkiler, ağlar ve bağlantılar sürecini yansıtan sosyal sermaye kavramı içinde bulunduğumuz zaman diliminde önem ihtiva etmektedir.
Bu çalışmanın amacı, sosyal sermaye ile ekonomik kalkınma arasındaki ilişki çerçevesinde, sosyal sermayenin Avrupa Birliği ülkelerinin kalkınma düzeylerini etkilemede ne denli bir role sahip olduğunu ekonometrik bir analiz çerçevesinde ortaya koymaktır.
İKTİSAT ISBN: Boyut: 16x24 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
s o s y a l
PARA VE FİNANSIN DÖNÜŞÜMÜ Yazar: Göksel Tiryaki
b i l i m l e r
Paranın ve finansın doğuşu ve gelişimi nasıl olmuştur? Para ve finans nasıl bir şekle bürünmüştür? Bu sorulara, İbni Haldun’dan Karl Marx’a, Adam Smith’den John M. Keynes’e, David Ricardo’dan John S. Mill’e, Irving Fisher’den Milton Friedman’a, Hyman P. Minsky’den James Tobin’e, Rudolf Hilferding’ten Costas Lapavitsas’a, Frederic S. Mishkin’den Thomas Piketty’e, Sabri F. Ülgener’den Sezai Karakoç’a kadar geniş bir yelpazedeki literatürden hareketle ve Uluslararası Para Fonu (IMF), Dünya Bankası, OECD ve Uluslararası Ödemeler Bankası’nın (BIS) çalışma tebliğleri başta olmak üzere, konuya ilişkin yapılmış çok sayıdaki bilimsel çalışma temel alınarak yanıtlar aranmıştır. Aslında bir süredir paranın evrimi (tekâmülü) üzerinde çalışıyorum. Uzmanlık alanım para ve finans olduğundan, bu konuda bir şeyler söyleyebileceğime olan inancımdan yola çıkarak bu çalışmayı hazırladım. Amacım, paranın neden ortaya çıktığı, ne işe yaradığı, neyi başardığı ve nasıl bir hâle büründüğü üzerine literatürdeki tespit, yorum, değerlendirme ve bulgulardan hareketle bir sonuca ulaşmaktı. Nihai değerlendirme okurlar tarafından yapılacak olmakla birlikte amacıma ulaştığıma da inanıyorum. “Bencillik” ve “biriktirmek”, kanaatim odur ki, toplumsal ve ekonomik çoğu sorunun temelinde bunlar yatmaktadır. Bu sorunların çözümü için ise ne önerilebilir? Onu da tek kelime ile özetlemek gerekirse; paylaşmak diyebilirim, elbette insan istiyor ki gönüllü olsun bu paylaşım; fakat mevcut durum pek öyle görünmüyor. Başlayın, bırakamayacaksınız
y a y ı n e v i
Sosyal sermaye, insanlar arası güveni, birlik ve bütünlük duygusunu, uyum içinde yaşayabilme potansiyelini kapsamaktadır. Toplumsal olduğu kadar ekonomik bir kavram olan sosyal sermaye; bürokrasi, yolsuzluk, işgücü piyasası, bilgi, iktisadi krizler, yoksulluk, suç, yatırım ve demokrasi gibi konularda sağlamış olduğu yarar ile ekonomik kalkınmanın gerçekleşmesinde kilit rol üstlenmektedir.
İKTİSAT ISBN: Boyut: 13,5x19,5 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
31
LİBERALİZMİ YENİDEN DÜŞÜNMEK Editörler: Burak Gürbüz - Hüseyin Özel - Metin Sarfati Anatole France şöyle söylemişti: “Majesteleri yasa eşitliği, zenginlere de yoksullara da ekmek çalıp köprü altında yaşamayı eşit biçimde yasaklar!” Yüzlerce yıl önce, liberal söylemin eşitsizliği görünmez kıldığını söylemek yeterli olabilirdi belki; günümüz neo-liberal politikalarına bakarak, artık bunun bir kural haline geldiği söylenebilir.
Bu kitaptaki makaleler Galatasaray Üniversitesi Siyaset Bilimi Kulübü tarafından organize edilen ‘Liberalizmi Yeniden Düşünmek’ başlıklı Cuma seminerleri sırasında gerçekleşen sunumlardan oluşmaktadır. Neden liberalizmi yeniden düşündük?
İKTİSAT ISBN: Boyut: 13,5x19,5 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
Yazar: Richard Bronk Çevirmen: Dilek Berilgen Cenkciler
-Deidre McCloskey, Bourgeois Virtues: Ethics for an Age of Commerce yazarı.
e f i l
“Bu; gerçekten zeka, analitik akıllılık ve olağandışı bir tarz açıklığı ile insanı politik filozoflar, politik ekonomistler, ozanlar ve genel entelektüeller arasında ekonominin doğası konusunda iki yüzyıldır devam eden Anglosakson tartışmanın içine sürükleyen büyüleyici bir kitap.” -David Soskice, Oxford Üniversitesi
İKTİSAT ISBN: Boyut: 13,5x19,5 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
32
ROMANTİK EKONOMİSTEKONOMİDE HAYAL GÜCÜ “Romantik Ekonomist, karmaşık ekonomiyi, her şeyden önce karmaşık edebi eleştiriyle ekonomiye yardımcı olacak şekilde birleştiren bir mucize. Richard Bronk; açık ve bilgili bir tarzla Wordsworth tarzı özümüzü tanıyan bir ekonominin, alma ve harcama analizinde çok daha başarılı olacağını savunmaktadır. Hümanist bir ekonomi bilimine sahip olmadığımız takdirde dünyanın çekilmeyeceğini söylemektedir. Bronk, bunu açıkça gören bir avuç modern ekonomi araştırmacısından biridir. Edebiyatla uğraşanlar, bu kasvetli bilim hakkında Bronk’tan çok şey öğrenebilir; fakat ona en çok ihtiyacı olanlar, ekonomi ailesidir. Neyse ki onlar, burada anlatılan ve yapılması gereken şeyin ne kadar eğlenceli olduğunu görecekler.”
y a y ı n e v i
s o s y a l
b i l i m l e r
Bu kitap bizi, içinde yaşamakta olduğumuz ve sorgulamaksızın kabul ettiğimiz dünya düzenini başka bir gözle görmeye çağırıyor.
“Richard Bronk’un Romantik Ekonomist kitabı, Romantik geleneğin ekonomik düşünce yapımızı nasıl zenginleştirebileceğini ve geliştirebileceğini anlamamızı sağlayacak yolları inceleyen çok orijinal bir araştırma. Ender rastlanan bir birleşimle Ortodoks ekonomiye, felsefeye ve edebiyata hakim olan Bronk, ekonomik hayatımızın, vizyonumuzu kısıtlayan benzetmelerle nasıl şekillendiğini göstermektedir. Bronk’un kitabını okuyan politik teorisyenler, düşünce tarihçileri ve kısmen de ekonomi uygulayıcıları kitabın çok yararlı olduğunu görecektir.” -John Gray, Londra Ekonomi Okulu
FREUDYEN İKTİSAT Yazar: Erdem Seçilmiş
İKTİSAT ISBN: Boyut: 13,5x19,5 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
s o s y a l
BİLMEDİĞİMİZ ÇİN Editör: Vural Fuat Savaş Gazete haberlerinde ve TV programlarında adını sık sık duymadığımız ÇİN; ekonomik, politik ve askeri yönden dünyanın ikinci en büyük süper devletidir.
b i l i m l e r
Altı bin yıllık geçmişiyle, bir zamanlar dünyanın en ileri uygarlığına sahip olan ÇİN, on sekizinci yüzyıldan itibaren Avrupalı ülkelerinin, Japonya’nın ve Rusya’nın sömürgesi haline gelmiş ve uygarlık yarışında geri kalmıştır. Yirminci yüzyılın başında kurulan Çin Cumhuriyeti Mao Zedung’un liderliğini yaptığı devrim ile komünist rejime geçmistir.
Bir buçuk milyardan fazla nüfusu ile Komünist Çin bugün dünya ekonomisinin egemen güçlerinden birisi olmuştur. Çin dünya ihracatında ilk sıradadır. Dört milyar dolara yaklaşan döviz rezervi ile dünya finans piyasalarının da en büyük monash.pw kitap, ÇİN’in süper bir güce dönüşümünün öyküsüdür.
y a y ı n e v i
Tahakküm üzerine şekillenen neoliberal sistemin kaotik yapısı bireyi köksüzleştirir. Ajanlar, kapitalist piyasa toplumunun üyesi olmak zorunluluğu hisseder. Kendinden büyük bir örgütün vazgeçilmez bir bileşeni haline gelerek aidiyet hissini pekiştirmek isteyen birey, sistemin yapısının durağan mı yoksa kararsız mı olduğunu idrak edemez. Bu kavrayış eksikliği, bireyi giderek artan bir kaygıya sürükleyerek ruhsal çöküntüye neden olur. Bu çöküntü, kimi bireylerde paranoyak ve şizofrenik eğilimler ile kendini belli ederken kimi bireylerde nevroz olarak tezahür eder. Ruhsal sapmaların; kimde, ne zaman ve nasıl belireceğinin asıl belirleyicisi psişedir. Bu karmaşık işleyişi içselleştirmek amacıyla birey davranışlarını irdeleyen araştırmacıların karar alma sürecini şekillendiren içsel ve dışsal etkenlere eş anlı odaklanması elzemdir.
e f i l
Liberalizm devlet kanalı ile insan davranışlarını yönlendiren yöntemlerin içine yerleştirilmiş rasyonelliktir. Rasyonalizm öğretisi bireysel tercihleri öngörülebilir kıldığından sömürü için vazgeçilmez bir araçtır. Kapitalist düzende öngörmek “güvenliği sağlamak” yani sistemi korumak ile eş değerdir. Bu nedenle piyasa ekonomisinin temelinde güvenlik dispositifi yatar. Neoliberaller için güç, kontrol altına alınabilecek “bilince sahip” bir organizmadan ibarettir. Kapitalist bir sistemde egemenin temel hedefi nüfusu oluşturan bireylerin beyinleri ve bedenleri üzerinden mutlak bir hakimiyet kurmaktır.
IKTISAT ISBN: Boyut: 13,5x19,5 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
33
MODERNİZMİN YANSIMALARI: 60’LI YILLARDA TÜRKİYE
s o s y a l
b i l i m l e r
Hazırlayanlar: R. Funda Barbaros ve Erik-Jan Zürcher Yazarlar: Mehmet Ali Kılıçbay, Erik-Jan Zürcher, İlhan Tekeli, Gülten Kazgan, R. Funda Barbaros, A. Eren Yıldırım, Mehmet Ufuk Tutan, Sedat Aybar, Rüya Gökhan Koçer, Ahmet Akgündüz, Demet Lüküslü, Tezcan Durna
İKTİSAT ISBN: Boyut: 16x24 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
Bu kitap; ’lı yıllarda Türkiye’de modernizmin yansımalarını siyasal, sosyal, ekonomik ve kültürel boyutlarıyla ele almayı ve günümüz sosyoekonomik ve toplumsal dinamiklerinin temelinde, esasen 60’lı yılların karakteristik yapılanmalarının var olduğunu göstermeyi hedeflemektedir. Çeşitli alt dönemlere göre farklılık göstermekle birlikte modern literatüre ait “kalkınma”, “gelişme”, “ilerleme” kavramları; gerek devletin ekonomik, sosyal ve siyasal süreçleri yönetmesinde gerek bireyin “bireyle-doğayladevletle” olan ilişkisinin düzenlenmesinde ortak tema olarak tüm toplumsal kesimler tarafından (hâlâ) kullanılmaktadır. Yurt içi ve yurt dışı üniversitelerden 10 akademisyenin katkısıyla oluşan kitapta yazarlar; günümüz “modern” Türkiye’sinde izlenen kavramsal algı farklılıklarının temelinde, 60’lı yıllarda bu kavramların inşa ediliş biçimlerinin yattığını göstermeye çalışıyorlar. Bu çerçevede kitabın çeşitli bölümlerinde, bu dönemde uygulanan ekonomi politikaları dünya konjonktürü bağlamında değerlendiriliyor. Ayrıca dönem boyunca yayımlanan gazetelerin köşe yazarlarının temaları sergilenirken öğrenci olaylarının analizi yapılıyor, cumhuriyetin kuruluş yıllarının modernleşme çabalarının 60’lı yıllara yansımaları ve devletin, sermaye birikiminin yoğunlaşmasındaki rolü tartışılıyor.
MODERNİZMİN YANSIMALARI: 70’Lİ YILLARDA TÜRKİYE
e f i l
y a y ı n e v i
Hazırlayanlar: R. Funda Barbaros ve Erik-Jan Zürcher Yazarlar: Mehmet Ali Kılıçbay, Gülten Kazgan, Erinç Yeldan, Fikret Şenses, Mehmet Ufuk Tutan, Sedat Aybar, İlhan Tekeli, R. Funda Barbaros, Özge Erdölek, ErIk Jan Zürcher, Rüya Gökhan Koçer, Tezcan Durna, Demet Lüküslü, Derya Çetin, Mehmet Ertan, Birgül Ulutaş
İKTİSAT ISBN: Boyut: 16x24 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
34
“Modernizm” gerek kuramsal çeşitlilik gerek uygulama örneklerindeki farklılıklar açısından sosyal bilimlerin pek çok disiplini tarafından incelenmektedir. Literatür, ele alınan dönem ve ülkelere göre oldukça farklı nitelikte çalışmalar ile genişlemeye devam etmektedir. Türkiye’de de “modernleşme” çabaları yy ilk yarısında başlamış ve günümüze kadar değişik görüntülere bürünerek sürdürülmüştür. Modernleş(tir)me sürecinde Türkiye’nin ekonomik, sosyal ve toplumsal dinamiklerindeki dönüşüm, kavramsal algıyı değiştirdiği kadar sonuçların da farklılaşmasına da neden olmuştur. Bu nedenle, farklı ciltlerden oluşan bu kitap dizisinin teması “modernizmin yansımaları” olarak seçilmiş ve ele alınan yıllarda “modernleşme”nin nasıl başkalaştığının ve kendine özgü bir nitelik kazandığının, farklı disiplinlerden bilim insanlarının değerlendirmeleriyle anlaşılmaya çalışılması/yeniden okunması hedeflenmiştir. Bu derleme çalışma; birinci ciltte olduğu gibi, bireysel çalışmalardan oluşmasına rağmen bugün çok az rastlanılan ortak düşünsel kimyanın bir sonucu olarak tek elden çıkmışcasına tutarlı bir bütün meydana getirmektedir. Türkiye’nin değişip/dönüşmesinde kritik önem taşıyan, buna rağmen sosyal bilimler alanında üzerinde çok az çalışılan 70’li yıllara farklı pencerelerden ışık tutması nedeniyle de ayrıca önem taşımaktadır.
MODERNİZMİN YANSIMALARI 80’Lİ YILLARDA TÜRKİYE Hazırlayanlar: R. Funda Barbaros, Erik Jan Zurcher, Gülten Kazgan, İlhan Tekeli, Fikret Şenses, Erinç Yeldan, Özge Erdölek Kozal, Sedat Aybar, İsmail Doğa Karatepe, Levent Soysal, Rüya Gökhan Koçer, Tezcan Durna, Demet Lüküslü, Fırat Konuşlu
e f i l
İKTİSAT ISBN: Boyut: 16x24 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
s o s y a l
MODERNİZMİN YANSIMALARI 90’LI YILLARDA TÜRKİYE
Hazırlayanlar: R. Funda Barbaros, Erik Jan Zurcher, Fikret Şenses, İlhan Tekeli Erinç Yeldan, Osman Aydoğuş, Özge Erdölek Kozal, Sedat Aybar, İsmail Doğa Karatepe, R. Mustafa Pirili, Meneviş Uzbay, Levent Soysal, Rüya Gökhan Koçer, Deniz Yükseker, Tezcan Durna, Sevcan Sönmez, Fırat Konuşlu
b i l i m l e r
’lı yıllar, yüzyıla damgasını vuran iki kutuplu dünyanın yıkılıp yerine henüz ne tür bir düzenin geleceğinin kestirilemediği, bir yandan kapitalizmin zaferi olarak nitelendirilen tek dünya metaforunun ortaya çıkışı, diğer yandan neo-liberal politikaların sonuçlarının izlenmeye başladığı ve eşitsizliklerin, özellikle yoksulluk sorununun, hakim iktisat politikası uygulayıcıları tarafından da kabul edildiği ve çözüm önerileri ile harekete geçildiği yıllardır. Sosyalist Blok’un dağılmasının ardından, başta demir perde ülkeleri olmak üzere özgürlük taleplerinin giderek yaygınlaşması, internet sayesinde dünya genelinde bilgi ve haber paylaşımının önceki dönemlerde hayal edilemeyecek düzeylere çıkması, dönemin sonunda yeni bir bin yıllık başlayacak olmasının getirdiği umutlar… Küreselleşme olarak adlandırılan dönemin Türkiye’deki yansımaları, karmaşa ve istikrarsızlıktır. 90’lı Yıllarda Türkiye’de; art arda yaşanan politik ve ekonomik krizler, suikastler, siyaset yasaklı politikacıların yeniden sahneye çıkması, 12 Eylül Askeri Darbesi’nin yarattığı vesayet ortamının ilk kez tartışmaya açılması, siyasette İslami kesimin yükselişi, IMF ile imzalanan stand-by anlaşmaları vb. durumlarla oluşan gündem nedeniyle çıkışsızlık/ alternatifsizlik söylemleri… Farklı ciltlerden oluşan bu kitap dizisi, modernizme ve modernizmin Türkiye’ye yansımalarına ilişkin disiplinler arası kolektif bir çabayla, ortak bir kavrayış geliştirmeye çalışmakta ve Türkiye tarihini “modernizm” üzerinden yeniden tartışmaktadır. “Modernizmin Yansımaları” serisinin dördüncü cildinde, dünyadaki gelişmeler ışığında Türkiye’de “modernleşme”nin nasıl başkalaştığı, ele alınan dönemde kendine özgü ne tür farklı nitelikler kazandığı incelenmektedir.
y a y ı n e v i
’li yıllar, neo-liberal politikaların “serbestlik” rüzgârı ile başlamış, ’da iki kutuplu dünyanın bitişine neden olan“özgürlük” talepleriyle sonlanmıştır. Bu yıllar, modernizm ve postmodernizm arasındaki geçiş dönemi olarak, geçmişe dönük sorgulamalardan ziyade geçmişten kopuşu yansıtmaktadır. Dünya genelinde, arasında, yaşanan siyasi ve ekonomik değişimlerin yarattığı iyimserlik ortamı, bilimsel buluşlar ve teknolojik yeniliklere bağlı olarak iletişim ve ulaşımda erişim olanaklarının yaygınlaşmasının yarattığı geleceğe ve kapitalist sisteme duyulan güven hâkimdir. Oysa Türkiye’de görünüm oldukça farklıdır ve dünyaya “açılmayı” sağlayan siyasal, ekonomik ve teknolojik değişim ve dönüşümlerden henüz uzaktadır. Bu nedenle,Türkiye’nin 80’li yıllarını değerlendirmek önemlidir. Bu kitapta incelenen 80’lere ilişkin pek çok konunun, daha kapsamlı küresel eğilimlerin bir parçası olduğu açıktır; ancak neo-liberalizmin zaferi, sosyalizmin çöküşü, bir kalkınma modeli olarak ithal ikameci stratejilerin terk edilmesi, enflasyon ile mücadelede başarısızlık, gelir dağılımı bozukluklarının giderek artması, Evren-Özal politikaları ve Türkiye’deki sosyal düzeniyle karşılıklı etkileşimi, bu etkileşimin ne şekilde ve nasıl üretildiği konusu tamamen Türkiye’ye özgüdür. Kitap serimizin bu cildinin, bu özgünlüğün anlaşılmasına yardımcı olacağını umuyoruz. Modernizmin Yansımaları: ’li Yıllarda Türkiye; 60’lı yıllardan başlayıp günümüze kadar olan 10’ar yıllık dönemlerde Türkiye’de modernizmin değerlendirilmesini/ eleştirilmesini hedefleyen bir dizi kitabın 3. cildini oluşturmaktadır ve Türkiye’de gerek iç gerekse dış dinamikler bağlamında “modernleşme”nin ’li yıllarda nasıl başkalaştığının çok boyutlu bir bakış açısı ile yeniden ele alınmasını amaçlamaktadır.
İKTİSAT ISBN: Boyut: 16x24 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
35
MİKRO İKTİSAT Yazar: Serkan Çiçek Piyasada bu kadar Mikro İktisat kitabı varken neden yeni bir kitaba ihtiyaç duyduk?
İKTİSAT
y a y ı n e v i
ISBN: Boyut: 20x25 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
Şu anda elinizde tutmuş olduğunuz Mikro İktisat kitabının muadillerinden temel farkı, akademik ilkeleri ve öğrencilerin sınav kaygısını dikkate alarak hazırlanmış bir kitap olmasıdır. İçerik tamamen akademik ilkeler gözetilerek hazırlanmıştır. Sınav kaygısının giderilmesi için ise kitabın sunuluş biçiminde farklılığa gidilmiştir. Bu amaçla metin içinde anlatılan konulara ilişkin ayrıntılı soru çözümlerine yer verilmiştir. Soru çözümlerinde detaydan kaçınılmamış, aksine benzer konularda birden fazla soruya ve çözümüne yer verilerek konunun tam olarak özümsenmesi hedeflenmiştir. Bölüm sonlarında yer alan deneme soruları ile bilgi düzeyinin test edilmesi de amaçlanmıştır, çünkü başarı detayda gizlidir.
TÜRKİYE’NİN YURT DIŞI YATIRIMLARI:
e f i l
s o s y a l
b i l i m l e r
Akademik kitapların en önemli özelliklerinden biri, her birinin özgün nitelikte hazırlanıyor olmasıdır. Gerek yabancı gerekse de yerli akademisyenler tarafından kaleme alınan Mikro İktisat ders kitaplarının içeriği birbiriyle oldukça paralel olmasına karşın, eserlerin sunuluş biçimi birbirinden tamamen farklı olabilmektedir. Bu farklılık akademik açıdan son derece önemli bir kazanım olmasına karşın, ülkemizdeki öğrenciler açısından bazen dezavantaja dönüşebilmektedir. Özellikle mezuniyet sonrasında çeşitli kurum sınavlarına giren öğrencilerden gelen Mikro İktisat ders kitaplarına yönelik temel eleştiri, kitapların sunuş biçimi ile kurum sınavlarında karşılaşılan sorular arasında paralellik olmamasıdır. Bu durum öğrencileri mezuniyet sonrasında akademik içerikten uzak, ezbere dayalı hazırlanmış sınavlara hazırlık kitaplarına yönlendirmekte ve ne yazık ki öğrencileri akademik bakış açısından uzaklaştırmaktadır.
Bugüne kadar yeterli araştırma ilgisi görmeyen bir konuda öncü sayılabilecek bir çalışma. Konuyu belli başlı boyutlarıyla ele alan ve öneriler geliştiren kapsamlı ve özenli bir çaba. Plancılar ve politika yapıcılar için olduğu kadar akademisyenler ve öğrenciler için de ufuk açıcı özellikler taşıyor.
NEDEN? NEREYE? NASIL?
Yazarlar: Yılmaz Kılıçaslan, Gökhan Önder, Zeynep Karal, Yeşim Üçdoğruk Gürel
Prof. Dr. Fikret Şenses ODTÜ İktisat Bölümü (E)
İKTİSAT ISBN: Boyut: 13,5x19,5 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
36
Yılmaz Kılıçaslan ve arkadaşlarının titiz çalışması, çıkan doğrudan yabancı sermaye yatırımlarının yapısı, yakın tarihçesi ve ulusal ekonomi üzerine olan çok yönlü etkilerini anlamak için çok önemli bir kaynak. Prof. Dr. Erinç Yeldan, Bilkent Üniversitesi İktisat Bölümü
EKONOMİDE MASALLAR GERÇEKLER Yazar: Ömer Faruk Çolak
e f i l
İKTİSAT ISBN: Boyut: 14x21 cm Sayfa Sayısı: 2. Basım
s o s y a l b i l i m l e r
EKONOMİDE YARIŞMALARIN MOTİVASYONA ETKİSİ Yazarlar: Mürüvvet Büyükboyacı, Nur Ayvaz Çavdaroğlu Günlük hayattaki birçok etkileşim, yarışma olarak adlandırılabilir. Doğadaki canlıların eş bulup çiftleşmek için birbirleriyle mücadele etmeleri, okulların öğrenci kabulü, seçim çalışmaları yapan politikacılar, spor müsabakaları, savaşlar, politik lobi faaliyetleri, şirketler arası araştırma ve geliştirme yarışları, şirket içi yükselme için personel mücadeleleri gibi örneklerin her biri yarışma sınıfına girer. Bu kitap, bu tür yarışmaların ekonomi teorisinde nasıl modellendiklerini, bu modellerin deneylerle nasıl test edildiğini ve testler sonucunda çıkan ilginç sonuçları tartışmakta, konuyla ilgili literatürün kapsamlı bir anlatımını sunmaktadır.
y a y ı n e v i
Küreselleşme, sanayi devrimi ile başlamıştır ancak, sonrası finansal serbestleşme ile birlikte farklı bir hamle yapmıştır. Makro iktisat teorisi de bu değişime ayak uydurmuştur. Keynesyen iktisat gözden düşmüş, neoklasik iktisat yeniden atağa kalkmıştır. Bu dönemde öyle bir söylem egemen hale gelmiştir ki, küreselleşme karşıtları dinozor muamelesi görmüştür. Türkiye de bu gelişimden payını almıştır. Ekonomiden, politikaya, hukuk sisteminden, toplumsal yaşama kadar uzanan bir değişim yaşamıştır. Krizi, ülkelere (merkez ve çevre) küreselleşmenin gerçek yüzünü göstermiştir, çünkü vaat edilen eşitlik, istikrarlı büyüme ve düşük işsizlik oranına erişilemediği gibi tüm ülkeler borca batmış ya da sınırda yaşar hale gelmiştir. Bu süreçte batı ülkelerinde muhafazakâr iktidarlar yerlerini korurken, daha hibrit demokrasilerde politik sistem tek adamlığa kaymıştır. Dünya sanki II. Dünya Savaşı öncesine benzer bir yol tutturmuştur. Nitekim dünya ekonomisi, krizi üzerinden hâlâ atamamıştır. Bundan da önemlisi; dünya artık daha az özgür, daha az adaletli ve daha çatışmacı bir yaşam alanı haline gelmiştir. Bu süreçte hemen her ülkede hükümetler, insanlara adeta masal anlatmışlardır. Bu masallara ayak uyduranların sayısı da az değildir. Bu kitap, küresel ölçekte anlatılan masalların arkasındaki gerçekleri okuyucuya göstermektedir. Kitapta, Bunalımı’dan başlayarak küreselleşme bağlamında dünya ve Türkiye ekonomisi, ekonomi politik bakış açısı ile irdelenmektedir. Bu irdeleme her kitapseverin anlayacağı bir dille yapılmıştır. Umudumuz, iktisatçı olmayanların da bu kitap sayesinde iktisat ile tanışması ve artık masallara hayır demesidir.
İKTİSAT ISBN: Boyut: 13,5x19,5 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
37
EŞİTSİZLİK:
NE YAPILABİLİR?
Yazar: Anthony B. Atkinson Çevirmen: Ömer Limanlı, Elif Kaya
b i l i m l e r
EŞİTSİZLİK en önemli sosyal problemlerimizden bir tanesidir. İkinci Dünya Savaşı’ndan sonraki yıllarda kontrol altına alınan eşitsizlik son yıllarda alabildiğine geri dönmüştür. Hepimiz problemin boyutunun farkındayız –%99 hakkında konuşuyoruz ve %1 toplumsal tartışmanın merkezinde yer almaktadır– fakat umutsuzluğa kapılmak dışında ne yapılabileceğiyle ilgili çok az tartışma mevcuttur ancak, ünlü iktisatçı Anthony Atkinson’a göre, şüphecilerin hayal edebileceğinden çok daha fazlasını yapabiliriz.
ISBN: Boyut: 16x24 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
y a y ı n e v i
s o s y a l
İKTİSAT
Bir değişim programından çok daha fazlası olan Atkinson’ın kitabı umudun sesidir ve siyasal eylem ihtimalleri için iyimserlik sunmaktadır.
AHLAKSIZ BÜYÜME
TÜRKİYE’NİN EKONOMİK BÜYÜME ÖYKÜSÜNE FARKLI BİR BAKIŞ
e f i l
Yazar: İbrahim Semih Akçomak
İKTİSAT ISBN: Boyut: 13,5x19,5 cm Sayfa Sayısı 2. Basım
38
Atkinson uzun yıllardır eşitsizlik araştırmasında en önde gelenlerden biri olmuştur ve teorik ve pratik tecrübesini eşitsizliğin çeşitli problemlerine uygulamaktadır. Gelişmiş ülkelerdeki gelir dağılımında kayda değer bir değişime neden olabilecek bütüncül bir politika seti sunmaktadır. Atkinson göstermektedir ki sorun basitçe zenginin daha zengin olması değildir. Yoksullukla mücadelede de başarısızız ve ekonomi hızlı bir şekilde büyük bir kitleyi geride bırakmaya evrilmektedir. Eşitsizliği azaltmak için var olan programları finanse etmek amacıyla zenginler üzerine yeni vergiler koymanın ötesine gitmeliyiz. Yeni fikirlere ihtiyacımız var. Bu nedenle, Atkinson beş alanda iddialı yeni politikalar önermektedir: teknoloji, istihdam, sosyal güvenlik, sermayenin paylaşımı ve vergilendirme. Bu önerileri genel iddialara ve harekete geçmeyenlerin, müdahalenin ekonomiyi küçülteceğini, küreselleşmenin girişimleri imkânsızlaştıracağını ve yeni politikaların maddi olarak karşılanamayacağı mazeretlerine karşı savunmaktadır.
Murathan Mungan “Bu ülkenin resmî dini ikiyüzlülüktür.” derken; Şevket Pamuk yolsuzluğun, düzenin kendisi olduğunu söylerken; Ayfer Tunç, bir ahlak buhranında yaşadığımızdan bahsederken; Gülse Birsel, Yalan Dünya’daki kurgunun ve karakterlerin, ülkede olanlardan daha ciddi ve ahlaklı olduğundan dert yanarken; Hakan Günday, Zargana’da “Matematiği kuvvetli değildi fakat çıkarlarını hesaplamasını iyi bilirdi.” cümlesini sarf ederken farkında olmadan Türkiye’yi yıllardır yiyip bitiren ancak, adı konulamayan bir kavramı tasvir ediyor aslında. Türkiye’nin uzun dönem ekonomik büyüme hikâyesine farklı bir bakış açısı getiren bu kitap, bu kavramın adını koyuyor: Ahlaksız Büyüme.
REFAH İKTİSADI VE REFAH DEVLETİNİN İKTİSADİ ANALİZİ Yazar: Leyla Firuze Arda Özalp
e f i l
İKTİSAT ISBN: Boyut: 13,5x19,5 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
KÜRESEL EŞİTSİZLİK: KÜRESELLEŞME ÇAĞI İÇİN YENİ BİR YAKLAŞIM
s o s y a l
Yazar: Branko Milanovic Çevirmen: Meneviş Uzbay, Mustafa Pirili
b i l i m l e r
Eşitsizlik üzerine dünyanın önde gelen ekonomistlerinden Branko Milanovic, küresel düzeyde eşitsizliği belirleyen dinamiklere ilişkin cesur bir yorum getirmektedir. Çok geniş kapsamlı bir veri setine ve keskin analizlere dayanan çalışmasında, gerek ülkelerin içinde gerekse ülkeler arasında eşitsizliği azaltan ve arttıran iyi ve kötü güçleri ortaya koymaktadır. Bunun yanı sıra küreselleşme ve aynı zamanda da eşitsizliği düzeltebilecek politikaların neler olabileceğini göstermektedir. Küresel Eşitsizlik bizleri, veriler elverdiğince yüzyıllar öncesine götürüp, dünyanın çeşitli ülkelerini dolaştırmakta, eşitsizliğin, savaşlar ve salgınlar, teknolojik sıçramalar, eğitime ulaşılabilirlik ve yeniden dağıtım gibi faktörlere bağlı bir şekilde çevrimsel olarak hareket ettiğini göstermektedir. Bundan yıl önce Sanayi Devrimi’nin, eşitsizliği arttırmış olması gibi günümüzde Batı’da yükselmekte olan eşitsizlik de gelişen teknolojik devrimlere bağlıdır. Her ne kadar ülkeler içindeki eşitsizlik tırmanmaktaysa da, ülkeler arasındaki eşitsizlikte dramatik bir düşüş vardır ve bu süreçte Çin ve Hindistan’ın orta sınıflarının gelirleri, kalkınmış ülkelerin orta sınırlarının yerinde sayan gelir düzeylerine yaklaşmıştır. Daha ılımlı bir göç politikası küresel eşitsizlikleri daha da uzatabilecektir. Gerek Çin, gerekse Birleşik Devletler’de var olan eşitsizlikle, oldukça sağlam ve aynı zamanda kendi kendini besleyen bir yapıda gözükmekle birlikte, bu sürecin gelişmekte olan popülizm, plütokrasi veya olası savaşlara bağlı olarak rayından çıkıp çıkmayacağını öngörmek pek olanaklı değildir. Şu anda bulunduğumuz noktaya nasıl geldiğimizi, buradan nereye doğru yönelmekte olduğumuzu ve bu gidişatı tersine çevirebilecek politikaların neler olabileceğini anlamak isteyenler için en ideal başlangıç yeri Milanovic’in kışkırtıcı açıklamalarıdır.
y a y ı n e v i
Dünya artık daha zengin bir yer ancak, daha huzurlu bir yer olduğunu söylemek pek mümkün değil. Peki, bu yükselen zenginlik ve bolluk çağında yaşanılan “huzursuz refahın” (Paul Krugman’ın ’lı yıllar için kullanmış olduğu huzursuz refah ifadesini günümüz için de kullanmak yanlış olmayacaktır.) kaynağı nedir? Hiç şüphesiz ki eşitsizlik ve yoksulluktur, çünkü yaratılan gelir ve zenginlik herkes için kazanca dönüşmemektedir ve bu nedenle belki de gelir dağılımında dünya, hiç olmadığı kadar kötü bir yerdedir. Bu paradoksal durum, ekonomik büyüme ve verimlilik gibi ekonomik önceliklerin devletler açısından hayati önem taşıdığı bir dönemde “refah devleti ve refah politikaları” tartışmalarını hep sıcak tutmaktadır. Refah devleti her ne kadar farklı ülkelerde farklı refah kapitalizmi dünyası sunsa da temelde tüm vatandaşlarına ekonomik ve sosyal risklere karşın belirli asgari standartları koruma altına almayı taahhüt etmektedir. Bu yönüyle de ekonomik kaygılarla üretilen karşı savlara rağmen, özellikle ’li yıllardan sonra flu hale gelse de ufuktan kaybolmamıştır. Bu çalışma refah devletini birçok yönüyle ele alarak detaylı bir değerlendirme sunmaktadır. Nihai hedefi toplumunun tüm üyelerinin toplam refahını en yüksek düzeye ulaştırmak olan refah devleti, kendi geleneğindeki temel hedefler açısından değerlendirilmeye alınmıştır.
İKTİSAT ISBN: Boyut: 13,5x19,5 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
39
KÜRESELLEŞME OYUNLARI VE KRİZ Yazar: Doç. Dr. Naci Canpolat
e f i l
y a y ı n e v i
s o s y a l
b i l i m l e r
Şu meşhur küresel krizin üzerinden on yıl geçtikten sonra yayımlanan bu kitap ile ilgili “Yine mi kriz? Söylenecek her şey söylendi, yazılacak her şey yazıldı zaten.” diye düşünebilirsiniz. Ancak, çok yanılıyorsunuz! Dünya tarihine damgasını vuran olayların gerçekleşmesine neden olan hareketler zincirinin, olay taze iken çok açık görülemeyeceği, bu nedenle de olayların çok doğru analiz edilemeyeceği, tarihçilerin ifade ettiği bir gerçektir. İşte tam da bu nedenle, tarihsel olayın üstünden yaklaşık on yıl geçtikten sonra yayımlanan bu kitabı okumakta yarar var.
40
Naci Canpolat bu kitabında, insanların hırslarının, bir başka deyişle irrasyonel davranışlarının sonucu olan küresel krize giden süreci, oyun teorisi bakış açısıyla ele alarak küreselleşmenin tarihsel gelişimi içinde inceliyor ve küresel finansal sistemin sorunlarına ışık tutuyor.
İKTİSAT ISBN: Boyut: 13,5x19,5 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
TEKNOLOJİ YÖNETİMİ
FAALİYETLERİ VE ARAÇLARI
İŞLETME ISBN: Boyut: 16x24 cm Sayfa Sayısı: 2. Basım
“Bu zihin açıcı kitap, şirketlere, teknolojik inovasyonu rekabet güçlerini artırmada etkili bir biçimde kullanmak için tatmin edici bir yol gösteriyor. Bu nedenle yöneticiler ve önümüzdeki inovasyon çağında yönetim alanında kariyer yapmayı düşünen öğrenciler tarafından mutlaka okunmalı.” -Hugo P. Tschirsky, Swiss Federal Institute of Technology (ETH) Emeritus Profesör, European Institute of Technology and Innovation Management (Avrupa Teknoloji ve İnovasyon Enstitüsü - EITIM) kurucu üyesi “Uzmanlık ve deneyim düzeyleri ne olursa olsun tüm teknoloji yönetimi öğrencileri, bu yapılandırılmış ve kapsamlı metinden büyük fayda sağlayacaklar. Kitap, oldukça karmaşık olan teknoloji yönetimi alanında ihtiyaç duyulan berraklığı sağlamasının yanı sıra; araçlar, teknikler, destekleyici araştırmalar ve örnekler açısından da son derece zengin bir kaynak sunuyor.” -Mike Lewis, Operasyonlar ve Tedarik Yönetimi alanında Profesör, Bath Scool of Management, University of Bath, İngiltere Teknoloji, her kurumun temel yapı taşlarından biridir. Doğru biçimde yönetildiğinde, rakipler karşısında belirgin bir üstünlük sağlayacaktır. Teknoloji Yönetimi, operasyonel verimliliği ve üretkenliği geliştirmek yolunda uygulamaya dayalı bir yaklaşım benimsiyor. Herkesin kolaylıkla anlayabileceği bu metin, bir kurumun dinamik yeteneklerini arttırmaya yönelik son derece zengin bir örnek, araç ve etkinlik kaynağı sunuyor. Elbette bir kurumda teknolojiyi yönetmenin tek bir doğru yolu yok; ancak bu kitap, teorik çerçeveler ve gerçek hayattan alınmış başarılı analiz ve uygulama örnekleriyle değerli bir rehber işlevi görüyor. Bu kitabın en önemli özellikleri: Uygulamaya ve operasyonlara odaklanan bir teknoloji yönetimi ders kitabı olması, alanlarında ileri gelen saygıdeğer bir yazar ekibinin uluslararası yaklaşımını yansıtması, mükemmel bir örnek vaka desteği sağlaması ve eğitimbilimsel anlamda iyi geliştirilmiş bir yol izlemesi.
BİLİNEN DOĞRULAR “TOPLUM VE İNSAN”
y a y ı n e v i
s o s y a l
b i l i m l e r
Yazarlar: Dilek Çetindamar-Robert Phaal-David Probert
Yazar: Cem H. Bektaş Cem H. Bektaş’ın aynı adlı televizyon programından yola çıkılarak hazırlanan Toplum ve İnsan kitabında “Türkiye’de Deprem Gerçeği”, “Çevre Sorunları”, “Evrim Teorisi”, “Bilgi Toplumu ve Yeni Ekonomi”, “İnovasyon”, “Fütürizm”, “Türkiye’de Doğa Sporları”, “Doğayla Barışık Yaşamak Mümkün mü?”, “İnternet Hukuku”, “Su ve Tuz” gibi çok güncel ve önemli konuların uzmanlarının görüşlerini bulacaksınız.
e f i l
“Cem H. Bektaş’ı akademisyen-siyaset-TV programcılığı ekseninde tanıdım. Bir insan ‘bilişimci’, ‘fütürist’, ‘girişimci’ olursa ve bu bilimi ‘Toplum ve İnsan’ programında taşıyorsa dur bakalım ne diyor diye kendisini sorgulamak gerekiyor. O; bilgi peşinde koşuyor, öğreniyor, öğretiyor. İnsanların gelişimi için son derece doyurucu bir iş yapıyor. Bu kitaptaki bilgiler de ekrandan yansıyanlar. Bilinen doğrularla yüzleşin” -Yalçın Bayer, Hürriyet Gazetesi Köşe Yazarı
İŞLETME ISBN: Boyut: 15x23 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
42
“Cem H. Bektaş’ın Türk toplumunun farklı kesimlerini temsil eden kişilerle gerçekleştirdiği söyleşiler; renkli ve kolay okunur bir dille, çevre sorunlarından su ve tuzun faydalarına, internet hukukundan gelecek bilimine, geniş bir yelpazedeki toplumsal sorunlar ve merak ettiklerimize ışık tutuyor. Günlük koşuşturmanın ötesinde farklı konularda sizi bilgilendirecek ve düşündürecek metinler arıyorsanız bu kitabı seveceksiniz.” -Prof. Dr. Mustafa Aydın, Kadir Has Üniversitesi Rektörü
STRATEJİK KÜRESEL PAZARLAMA Editörler: Necdet Timur-Alparslan Özmen Küreselleşme, yüzyılın sonlarından başlayarak yeni yüzyılın başından itibaren de süregelen bir değişim hareketidir. Bu değişim, her alanda işletmelerin faaliyetlerini doğrudan bir şekilde etkilediği gibi tüm pazarı da etkilemektedir. Artık işletmelerin rakipleri sadece faaliyet gösterdikleri kendi pazarlarından gelmemekte, dünyanın her yerinden olabilmektedir. Bu bağlamda küreselleşmenin sınırları ortadan kaldırması bir yana küreselleşme, iş dünyasında işletmeler arasındaki sınırları da ortadan kaldırmış ve rekabetin boyutunu genişletmiştir. e f i l
Bu bağlamda, ülkemizde birçok farklı üniversite de görev yapan öğretim üyeleri tarafından yazılan kitabımızın 2. baskısını sunmaktan mutluluk duyuyoruz. Bu kitap, küresel pazarlama stratejileri hakkında bilgiler vererek iş dünyası, uygulamacılar, araştırmacılar ve bu konu ile ilgilenen her kesimin beklentileri karşılanmaya çalışılarak hazırlanmıştır.
İŞLETME ISBN: Boyut: 16x24 cm Sayfa Sayısı: 2. Basım
s o s y a l
YÖNETEREK YÖNETİLEREK YAŞAMAK Yazar: Osman Ata Ataç
b i l i m l e r
İşletmeciliğin meslek tarifi yapılmamış, bilgi ve beceri olarak işletmeci olmak için ne lazım tanımlanmamıştır. Literatürdeki bazı rivayetlerin aksine işletmecilikte başarı için gerekli bir kişilik tanımı da yapılamaz. İşletmeciler heyecanlı-durgun, sosyal-antisosyal, konuşkan-sessiz, hislihissiz, güvenen-şüpheci, verici-bencil, müşfik-kaba, sevecen-soğuk, düşünceli-düşüncesiz, dengeli-dengesiz, atılgan-ürkek, mahzun-neşeli, sert-yumuşak, sakin-ateşli, hayali geniş-dar, açık-kapalı olabilirler. Ne başarılı sayılan işletmecilerin ne de başarısız olanların modellenmiş kişilik tanımları vardır. Olsaydı bile kişilik, insanın bebekliğinden başlayan bir sosyalizasyon sürecinin, ilişkilerinin, gözlem ve yorumlarının bir birikimi sonucu oluştuğundan bir faydası olmazdı. Kişilik kolay kolay değişmez; ama davranışlar ayarlanabilir. Onun için işletmecilik yapmak isteyenler, önce kendi kişiliklerini iyi çözümleyebilmeli ve kendileriyle barışabilmelidirler; ancak o zaman kendi davranışlarını daha iyi anlayacaklar, belki değiştirebilecekler ve başkalarına daha iyi anlatabileceklerdir. Bunu yapabilmek için işletmecinin geçmişe gitmesi gerekir. Hayatınızı ileriye bakarak inşa etmelisiniz; ama ancak geriye bakınca anlayabilirsiniz. Elinizdeki bu kitap, kendi ölçülerine göre başarılı bir işletmecinin kendi geçmişine bakarak yaptığı çözümlemeyi ve bundan çıkardığı önerileri kapsamaktadır.
y a y ı n e v i
Ticaretteki müthiş büyüme, tüm dünyayı sararak binlerce yeni ürün ve hizmetin ortaya çıkmasına neden olmuştur. Bu durum, pazarlarda da köklü ve kalıcı dönüşümler ortaya koymaktadır. Dolayısıyla günümüzde pazar denilince yalnızca yerel değil, küresel ve sanal ölçekte, her türlü imajın, markanın, tasarımın, deneyimin ve olayların alınıp satıldığı bir yer ortaya çıkmaktadır, çünkü işletmeler pek çok farklı kültürden, çevreden, ülkeden ve tüketiciden etkilenmektedir. Pazarlarda başarılı olmak ve rekabette rakiplerin önünde olmak isteyen şirketler, kendilerini buna hazır hale getiren stratejiler oluşturmaya başlamışlardır. Dolayısıyla da dünyayı hedef pazar olarak gören birçok şirket, yeni doğan bu fırsatları daha iyi değerlendirme şansına sahiptir.
İŞLETME ISBN: Boyut: 22x24 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
43
OPERATIONS MANAGEMENT Yazar: İnci Şentarlı İşlemler yönetimi, iş dünyasını etkileyen büyük boyutlardaki değişikliklerin merkezinde yer almaktadır. Günümüz rekabet ortamında başarıyla rekabet edebilmek için örgütlerin, tüm üretim alanlarını kapsayan işlemler yönetiminde mükemmelliğe ulaşmaları gerekir.
İŞLETME ISBN: Boyut: 16x24 cm Sayfa Sayısı: 2. Basım
Yazar: Hakan Vahit Erkutlu
e f i l
İş dünyasında da değişmeyen tek şey değişimdir. Ya kendimizi buna uyarlamalı ya da demode olmayı, daha kötüsü, yok olmayı göze almalıyız. Bu nedenle günümüzde bu değişimi yönetecek liderler daha da önem kazanıyor. Yeni örgüt yapıları ve bunların getirdiği iş yapma yöntemlerini, bambaşka niteliklerle donatılmış çalışanları anlamak ve yönetebilmek, bambaşka niteliklerle donatılmış liderler gerektiriyor. Dolayısıyla liderlik kavramı, bir örgütün rekabet ortamında varlığını sürdürebilmesi, rekabet üstünlüğü elde edebilmesi, insan kaynaklarını en etkin bir biçimde kullanabilmesi ve bulunduğu sektörde önemli bir yer edinebilmesi adına en önemli etken ve girdiyi oluşturuyor.
İŞLETME ISBN: Boyut: 14x21 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
44
Yazar on üç kapsamlı konuda, ulaşılabilir sayısal yöntemler ile sözel konuları harmanlayıp bir araya getirmektedir. Anlamlı örnek problemler, modellemenin mantığı ve analitik düşünce sürecini açık olarak anlatmaktadır. Kitap, kompleks problemlerin matematiksel ifadesinde, çözülmesinde ve yorumlanmasında pratik yapmayı sağlamaktadır. Bu ders kitabı, her konunun sonunda sağlanan sorular ve problemler ile öğrencilerin eleştirel düşünce becerilerini geliştirmelerini hedeflemektedir.
LİDERLİK, KURAMLAR VE YENİ BAKIŞ AÇILARI
y a y ı n e v i
s o s y a l
b i l i m l e r
İşlemler yönetim sistemlerinin temel prensiplerini içeren bu kitap, işlemler yönetim sistemlerine genel bir bakış sunmaktadır. Bu kitap, işlemler yönetim sistemlerini en önemli noktalarıyla öğrenmek için hedefleri olan lisans, lisansüstü, ve iş idaresi yüksek lisans öğrencileri için çok değerli bir kaynaktır. Kitap, günümüzün rekabetçi küresel ortamında öğrencilere, daha başarılı yöneticiler olmaları için yardımcı olmayı hedeflemektedir.
Liderlik: Kuramlar ve Yeni Bakış Açıları isimli bu kitapta klasik liderlik kuramları, çağdaş liderlik kuramları ve bu kuramlara tepkisel yaklaşan yeni liderlik yaklaşımları ele alınmıştır. Kitap liderlik kavramını akademik bir üslup ile ele alarak örgütsel davranış ve liderlik konuları üzerinde bilgilerini genişletmek isteyen işletme yöneticilerine faydalı bir araç ve üniversitelerin lisans ve lisansüstü programlarında başvurabilecekleri bir kaynak eser olarak hazırlanmıştır.
İŞLETMELER İÇİN FUAR PAZARLAMASI REHBERİ Yazar: Ali Aycı
e f i l
İŞLETME ISBN: Boyut: 15x23 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
s o s y a l
HALKLA İLİŞKİLER SOSYAL MEDYADA YENİ PAYDAŞLAR, YENİ TEKNİKLER
y a y ı n e v i
• Fuarlar, işletmelerin pazarlama faaliyetleri açısından en önemli araçlardan birisidir. Yaklaşık olarak dünyada yılda fuar düzenlenmekte ve bu fuarlarda yaklaşık 3 milyon işletme fuar performansı göstermekte, milyon ziyaretçi katılım sağlamaktadır. • İşletmelerin önemli bir kısmı, amaçlarını belirlemeden, planlama ve maliyet analizleri yapmadan fuarlara katılım sağlamaktadır. • Kalabalık ve gürültülü fuar ortamında stant görevlisinin ziyaretçiyi etkilemek için 7 saniyeden daha az süresi bulunmaktadır. • Gerekli hazırlıkları yapılmayan, doğru uygulanmayan, fuar sonrası uygulamaları yapmayan ve başarılı iletişim kurulamayan fuarların olumsuz etkileri olumlu etkilerinden fazla olabilmektedir. • Bu çalışmada, planlama, fuara katılım amaçlarının ortaya konması, fuar seçeneklerinin değerlendirilmesi, organizatör ve ziyaretçi analizi, fuar destekleri, stant ve ürün teşhiri, stant personeli seçimi ve hazırlıkları, fuar başarısı ölçümü, fuara katılım sonrası yapılması gerekenler ve fuar iletişimine yer verilmiştir.
Yazar: Özlem Aşman Alikılıç Halkla ilişkiler ’ın dünyasına hoşgeldiniz
b i l i m l e r
Halkla ilişkiler, internet ve sosyal medya ile sadece yakınlaşmakla kalmadı, sıkı bir işbirliğine girdi. Bu işbirliği aslında hedef kitleler ile kurum ve marka işbirliğini de temsil etmekte. Bugün iletişimciler, halkla ilişkiler uzmanları internet ve sosyal medya teknolojilerini kullanarak paydaşlarıyla etkileşim içine giriyor, kurum ve markalar da paydaşlarıyla sohbet ederek bağlantıda kalıyorlar. Yeni Paydaşlar, yeni teknikler Özlem Aşman Alikılıç, “Halkla İlişkiler Sosyal medyada Yeni paydaşlar, Yeni Teknikler” adlı kitabında, kurumları, halkla ilişkiler uzmanlarını, ajansları ve öğrencileri; sosyal medyada çevrimiçi paydaşlar ve yeni halkla ilişkiler teknikleri ile buluşturuyor. Bu kitapta neler var? Podcast’ten VOD’lara, VNR ve Sosyal Medya basın bülteni hazırlamaktan, sosyal medya ölçümlemesine kadar; uzun soluklu sohbetler inşa edilmesinden, çevrimiçi fırsatlar yaratmaya; uygulamaya yönelik her tür tarif, açıklama, yöntem; halkla ilişkiler temelli teorik kuramların gerçek yaşamla buluşmasından, güncel ve reel uyarlamalara kadar halkla ilişkiler ve iletişim dünyasına dair pek çok bilgi var.
IŞLETME ISBN: Boyut: 16x24 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
45
YENİ İŞ YENİ FIRSATLAR Yazarlar: Osman S. Arolat-Çelik Kurtoğlu Nereye yatırım yapalım? Bu soru, iş dünyasında pek çok kişiyi meşgul ediyor.
Eskiden geçerli olan “bildiğin işten şaşma” ilkesinin yerine, sermayenin getirisini arttırmak ve onu büyütmek için değer yaratmak gerektiği, bunun yolunun da fırsatları değerlendirmek için gerekli bilgiyi bulup kullanmak olduğu tezi güç kazanıyor. Bu tespitten yola çıkmış 22 ayrı şirketin öyküsünü bu kitapta bulacak ve belki de “Yeni İş Yeni Fırsat” yaratmanın anahtarına sahip olacaksınız.
İŞLETME ISBN: Boyut: 13,5x19,5 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
Yazar: Osman S. Arolat En çok okumayı sevdiğim kitaplar, biyografi ve otobiyografilerdir. Bu kitaplarda kimi zaman yaşamadığım bir dönemi yaşamış kişilerle dönemlerini, anılarında yaşayarak zevk alırım. Kimi zaman çok yakından tanıyıp bildiğim insanların bilmediğim özelliklerini öğrenirim… Ne yazık ki Türkiye’de iş dünyası üyeleri de, siyasetçiler de, önemli bürokratlar da dönemlerinde yeterince not tutup belgeler toplayarak, daha sonra yazıya döküp, kitap haline getirip kalıcı kılmazlar. Son dönemde bunların nehir söyleşi kitaplarıyla biraz artıyor olmasını sevinerek karşılıyorum.
e f i l
Bu kitapta kendi alanlarında önemli tecrübeleri olan iş adamları, özel sektör ve kamu yöneticisi 12 dostumla Bloomberg televizyonunda yaptığım söyleşilerin metin çözümleri ile o programlarda yer alan resimlerden bir bölüm yer alıyor. Kitapta sırasıyla Abdülkadir Konukoğlu, İshak Alaton, Lucien Arkas, Hacı Boydak, Durmuş Yılmaz, Çetin Nuhoğlu, Nihat Gökyiğit, Hamdi Akın, Muharrem Yılmaz, Hakan Ateş, Fuat Tosyalı ve Müjdat Keçeci ile tecrübelerini dile getirmeleri için yaptığım yarım saatlik kısa söyleşiler yer alıyor.
İŞLETME ISBN: Boyut: 13,5x19,5 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
46
TECRÜBE KONUŞUYOR KEYİF ALDIĞIM SOHBETLER
y a y ı n e v i
s o s y a l
b i l i m l e r
Ekonomi dünyasında gelişmeler yaşanırken ailelerin yeni nesil üyeleri, şirketlerin yönetimine katılıyor veya kendi işlerini kuruyor. Aile şirketleri kurumsallaşma ihtiyacını hissetmeye başlarken bazı şirketler yeni yatırım alanlarını sorgulamaya, araştırmaya yöneliyor.
Size bu kitapta iyi okumalar dilerken, bu dostlarımın biyografileri ya da otobiyografilerinin daha geniş ve detaylı olarak tek tek kitaplarda, nehir söyleşilerinde yer alması beni çok memnun edecektir. Osman S. Arolat
ŞİRKET İNSANDIR, İNSAN TANRISAL Yazar: Cüneyt Dilsiz Bu kitap, üç ana başlık üzerine yazılmıştır; Şirket Psikolojisi, Şirket Dizimleri, Şirket Değişimleri.
e f i l
İŞLETME ISBN: Boyut: 13,5x19,5 cm Sayfa Sayısı:
s o s y a l
GERÇEK VE ALGISAL BÜYÜME Yazar: Cüneyt Dilsiz
b i l i m l e r
Şirketlerin, her geçen gün işlerini daha dinamik bir ortamda yürütmek zorunda oldukları sıkça belirtilen bir gerçektir ve küresel rekabet güçleriyle bağlantılı olarak hızlı teknolojik ve yönetimsel gelişmeler, iş ortamını daha fazla karmaşık hale getirmektedir. Bu çerçevede büyük ve güçlü olanın hayatta daha kolay kalması gibi klasik bir anlayışın çok gerilerde kaldığını söylemek mümkündür. Şirketler sürekli değişen iş ortamında her defasında “yeniden” hayatta kalmayı öğrenmek zorundadırlar. Bunu başarmak için de farklı ilerleme ve büyüme stratejilerine ihtiyaç duymaları doğaldır, çünkü oyunun eski kurallarının artık çalışmadığı çok açık şekilde ortadadır. Büyüme stratejileri; rekabet ortamıyla başa çıkabilmeyle paralel olduğunda veya herkesin hayatta kalma mücadelesi verdiği sıçramanın bir avantaj yaratacağı anlarda anlamlıdır. Sadece rekabetle mücadele ederek hayatta kalmaya çalışmak, şirketin olduğu yerde ortama uyum sağlama becerisini güçlendirecek; fakat bu beceri, sonunda bir noktada yetersiz kalacaktır. Belirli bir stratejinin bütün pazarlarda eşit verimlilik derecesinde çalışması olası değildir; stratejiler, belirli bir pazar ve bu pazardaki rekabet için tamamen şirkete özeldir. Bu kitapta yer alan alıntı ve örnekler, önde gelen iş/ finans ve ekonomi kaynaklarının basılı ve internet versiyonlarına dayanmaktadır. Kitap, şirket büyümesine farklı bir kavramsal yoldan yapılan yolculuğu merak eden herkes için tasarlanmış ve onların faydalarına sunulmuştur. Keyifli okumalar…
y a y ı n e v i
Başlıkların seçimi bir tesadüf değildir. Bu başlıklar aslında iş dünyasında popüler olan konulara göre daha nadiren işlenmektedir. Kitabın içeriği, şirket yönetimi terminolojisi çerçevesinde özenle hazırlanmaya çalışılmıştır. Konuların anlatımı, genel kabul görmüş idealize şirket uygulamalarını anımsatır şekilde -kasıtsız olarak- teorik bilgi düzeyinde algılanabilir veya kendine özgü yeni yaklaşımları işaret eden bir farkındalık sergileyebilir; ancak her iki tarz, hem bireysel hem de şirket boyutunda ikilemlerle başa çıkabilmek için okuyucuların yeteneklerini geliştirebilmek amacıyla bu kitapta birbiriyle bir bütünlük içindedir. Özünde para kazanmak olan şirket tipi organizasyonların, çalışanlarını bu üç başlığın kesişiminde görmelerini beklemek hayalperestlik olabilir. Ancak, istinasız olarak anlaşılması gereken şudur; insan şirket için her şeydir ve şirket, insanın kendisidir.
İŞLETME ISBN: Boyut: 13,5x19,5 cm Sayfa Sayısı:
47
YÖNETİCİ OLMAK İÇİN BİLMENİZ GEREKEN 14 ŞEY Yazar: Özgür Döğerlioğlu “Yönetmek”, ilk çağlardan beri gücün “görünen” halidir. İşleri insanlar vasıtasıyla halletmek, insanlara istediğini yaptırabilmek ve insan davranışlarını kontrol altına almak gerçek güçtür.
İŞLETME ISBN: Boyut: 13,5x19,5 cm Sayfa Sayısı: 88 2. Basım
IŞLETME ISBN: Boyut: 16x24 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
Hizmet pazarlaması dersi veren akademisyenlerin ders anlatımlarındaki zenginleştirici tecrübelerini birleştirerek ortaya çıkarılan bu kitapla literatüre hem katkı sağlanmak amaçlanmış hem de farklı bakış açıları ile kitap, benzerlerinden farklılaştırılmaya çalışılmıştır. Kitapta genel hizmet pazarlaması konuları dışında hizmetlerle ilişkilendirilmiş itibar yönetimi ve çalışanların işletmeye sadakat borcu başlığı altında hukuksal boyutta ele alınmıştır. Ayrıca bütün bölümler örnek olay ve okuma parçaları, tartışma ve değerlendirme soruları ve bölümlerle ilgili tavsiye kaynaklarla donatılmıştır. Kitap içeriği, hizmet pazarlaması ön lisans, lisans ve yüksek lisans derslerine hizmet edecek yapıdadır. Aynı zamanda içeriğindeki bol örnekli anlatımlarla da bu alana yönelik bilgilerini artırma hevesi taşıyan ve çalışan veya çalışmak isteyen her kesime yol göstericilik yapacak bilgilere de sahiptir.
MÜŞTERİ İLİŞKİLERİ VE GELECEĞİ Yazar: Ahmet Uyar
e f i l
y a y ı n e v i
HİZMET PAZARLAMASI
Editörler: Berrin Onaran, Alparslan Özmen Yazarlar: Fuat Öz, Gökhan Demirtaş, Berrin Onaran, Esra Ciğerci, Burcu Mucan, Zeki Atıl Bulut, Alparslan Özmen, Erdem Akkan, Ayşe Özgöz, Tülin Çakır, Ali Fikret Aydın, Nurgül Emine Barın
IŞLETME ISBN: Boyut: 14x21 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
48
Klasik yönetim anlayışının sağlam temellerine oturtulmuş ve günümüzün teknolojik yeniliklere açık, çeşitliliğe duyarlı, yaratıcı ve özgüveni yüksek insanlarıyla iyi iletişim üzerinde yükselen bir yönetim anlayışı, çağdaş yöneticilerin uzun vadeli başarısının anahtarı olacaktır.
STRATEJİK BİR YAKLAŞIMLA
s o s y a l
b i l i m l e r
Ancak, günümüzde teknoloji, ekonomik şartlar, sosyal ve kültürel değerler, çalışma şekilleri ve çalışanların beklentilerinde küresel boyutta ve çok büyük hızla meydana gelen değişiklikler nedeniyle “yönetici” kavramı bir evrim geçiriyor.
Ekonominin temel ağırlığı müşteri odağına doğru kayıyor. Eski kalıp yaklaşımlar nostaljik pazarlamanın konusu haline gelirken daha önce hiç duymadığımız kavramlar iş dünyasını derinden sarsıyor. Bireyin önem kazandığı, postmodernizmin belirleyici olduğu ileri teknolojinin kullanıldığı, siber fiziksel sistemlerin geliştiği bu döneme Endüstri adını veriyoruz. Bu yeni çağı anlamadan genç kuşakların isteklerini öğrenemeyecek, çağdaş bir müşteri ilişkileri sistemi kuramayacağız. Bu nedenle sektörle ilgilenen herkesin gelecek odaklı bir anlayışla müşteri ilişkilerini tekrardan tanımlamaları ve bu konu üzerinde çalışmaları gerekmektedir. Müşteri ilişkilerini en geleceğini öğrendikçe onu daha iyi şekillendirebileceğiz. Drucker’in de dediği gibi “geleceği tahmin etmenin en iyi yolu onu yaratmaktır”. Bu kitap müşteri ilişkilerinin geleceğini anlamak isteyen herkes için temel bir rehber niteliğindedir.
INVESTMENTS Yazarlar: Mehmet A. Civelek-M. Banu Durukan
e f i l
Yatırım konusu, artık karmaşık bir hal almış durumda. Investments kitabı, bu karmaşık konunun alt unsurlarını belirliyor ve kolayca anlaşılmasını sağlıyor. Kitapta, tahvilden hisse senedine yatırım araçlarının getiri ve risk oranlarının hesaplamaları anlatıldığı gibi yatırım sonrası doğabilecek olan risklere karşı korunma (hedging) yolları da analiz edilmektedir. Kitap, alternatif yatırım araçlarını da kapsamakta; özellikle forward, future ve options piyasaları ve bu piyasalarda nasıl işlem yapılacağı konusunda oldukça ayrıntılı bilgi vermektedir.
FİNANS ISBN: Boyut: 22x24 cm Sayfa Sayısı: 3. Basım
s o s y a l
TÜREV PİYASALARDA TEMİNATLANDIRMA YÖNTEMLERİ Yazarlar: İsmail Orakçıoğlu-Sezer Bozkuş Kahyaoğlu
b i l i m l e r
Finansal piyasalardaki küreselleşme sürecinde en önemli rolü olan, türev piyasalardaki hızlı gelişme ve ürün çeşitliliğidir. Özellikle krizler karşısında artık işletmeler, riskten korunma (hedging) stratejilerine daha fazla ihtiyaç duymaktadır. Buna bağlı olarak türev piyasalardaki işlem hacmi, her geçen gün artış göstermektedir. Türev piyasalarda işlem yapmak için gerekli teminatlandırma kurallarına uymak gerekmektedir. Bu çerçevede dünyada vadeli işlem ve opsiyon türü sözleşmelerin alım satımının yapıldığı borsaların işleyişinde ve çalışma esasları arasında teminatlandırma yöntemini belirlemek, kritik konulardan birisi olmaktadır. Bu çalışmada, türev piyasalarda uygulanan teminatlandırma yöntemleri incelenerek farklı seçeneklerin teorik boyutu ele alınmakta ve temel borsalardaki uygulamalara dayanarak açıklamalar yapılmaktadır. Bu çalışmanın, türev piyasalar ile ilgili sınırlı sayıda olan ve Türkçe kaynaklarda özel olarak ele alınmayan teminatlandırma konusunda literatüre katkıda bulunulması hedeflenmektedir.
y a y ı n e v i
Investments kitabının bir başka özelliği de konular anlatılırken uygulamadan örnekler verilmesidir. Bu şekilde öğrencilerin, karmaşık gibi gözüken yatırım konusunu kolaylıkla algılaması amaçlanmıştır. Kitabın bir başka özelliği de dili İngilizce olmasına rağmen ülkemiz öğrencileri için yazılmış olmasıdır.
FİNANS ISBN: Boyut: 16x24 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
49
İSTİKLAL SAVAŞININ FİNANSMANI Yazar: Vural Fuat Savaş
Türkiye’de son yıllarda Cumhuriyet’e ve onun kurucularına yönelik söylem suçlamalara dönüştü. Bu yapılırken çoğu zaman da eksik bilgi ve yalana dayalı bir dil kullanılıyor. Bu yapılırken bir yandan da Osmanlıcılık-Yeni Osmanlıcılık çekici ifadelerle övülüyor. Hele Abdülhamit dönemi anlatılırken ileri sürülen görüşleri dinlerken, yazıları okurken hayrete düşmemek imkânsız hale geliyor.
Osmanlı böyle bir çöküş ile ömrünü tamamlarken, Mustafa Kemal ATATÜRK’ün önderliğinde kazanılan İstiklal Savaşı, sadece siyasi bir başarıya değil, aynı zamanda ekonomik başarıya da zemin hazırlamıştır; ancak bu kolay olmamıştır. Vural Fuat Savaş bu kitapta sadece İstiklal Savaşı’nın finansmanını değil, aslında yokluğun ve olanaksızlığın nasıl başarıya dönüştürüldüğünü yani zaferi anlatmaktadır. FINANS ISBN: Boyut: x cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE TÜRK- FRANSIZ İLİŞKİLERİ
y a y ı n e v i
s o s y a l
b i l i m l e r
Övülen o Abdülhamit ki, Osmanlı Devleti’nin iflasına 15 Ekim ’de (28 Muharrem ) imza atmıştır. Muharrem Kararnamesi ile Osmanlı Devleti ekonomisinin denetimini Duyun-u Umumiye idaresine (Borçlar İdaresi) bırakmıştır.
Yazarlar: Demir Fıtrat Önger, Kürşat Turan, Erjada Progonati, Bilal Karabulut, Şennur Şenel, Fatma Güngör, Hale Şıvgın, Haydar Çakmak, Mustafa Nail Alkan Editör: Haydar Çakmak
e f i l
Türkler, Orta Asya’dan Anadolu’ya gelişlerinin resmi tarihi olan Malazgirt Savaşı’ndan bu tarafa Avrupalılar ile komşudur. İki halkın tanışıklıkları ve komşululukları çok eskilere dayanmaktadır. İddia edilenin aksine iki taraf da birbirlerini iyi tanımaktadır. Avrupalılar Müslümanlığı Türkler, Türkler de Batıyı Fransızlar üzerinden görmüştür.
ULUSLARARASI İLİŞKİLER
ISBN: Boyut: 16x24 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
50
Batı, Türkler için genel anlamda Fransız gelenek ve görenekleri anlamını taşımaktadır. Türkler, Avrupalı halkları etkilemiş ve onlardan etkilenmiştir. Avrupa’da yazılan roman, hikaye, şiir, çok sayıda veciz söz ve atasözlerine konu olmuş veya kaynaklık etmiştir. Türklerin Avrupada tarihsel olarak en fazla siyasi ilişkide bulunduğu ülkelerden birisi de Fransa’dır. Türk-Fransız ilişkilerinin ne kadar eskiye dayandığı ve ne kadar yoğun olduğu kronolojik olarak bu çalışmada yer almıştır.
ASYA, AMERİKA VE JEOPOLİTİĞİN DÖNÜŞÜMÜ Yazar: William H. Overholt Çevirmen: Fatih Tokatlı
e f i l
ULUSLARARASI İLİŞKİLER ISBN: Boyut: 16x24 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
s o s y a l
AVRUPA BİRLİĞİ VE TÜRKİYE İLİŞKİLERİ BEKLENTILER VE KAYGILAR Editörler: Oğuz Esen-Filiz Başkan
b i l i m l e r
Avrupa Birliği, Türkiye ile üyelik müzakerelerine başlamasına rağmen Türkiye’nin AB üyeliğine, siyasal seçkinler düzeyinde hem AB içinde hem de Türkiye’de karşıt sesler yükselmeye başlamıştır. Son yıllarda TürkiyeAB ilişkilerine güvensizlik ve belirsizlik damgasını vurmuştur. Bunun bir sonucu olarak da hem Türkiye’de hem AB ülkelerinde toplumsal düzeyde bir şüphe ve kızgınlık hâkim olmaya başlamıştır. Avrupa Birliği-Türkiye İlişkileri: Beklentiler ve Kaygılar, yaşanan bu gerilimlerin arkasında yatan dinamikleri, hem Türkiye’de kamuoyu ve siyasal seçkinlerin AB ile ilgili tutumlarını hem de AB’de kamuoyu ve siyasal seçkinlerin Türkiye ile ilgili tutumlarını çözümlemeyi amaçlayan makaleleri içermektedir. Oğuz Esen ve Filiz Başkan tarafından yayına hazırlanan Avrupa BirliğiTürkiye İlişkileri: Beklentiler ve Kaygılar, Türkler ve Avrupalılar birbirlerine nasıl bakmaktadırlar; birbirleri hakkındaki tutumlarını etkileyen faktörler nelerdir; bu konuda siyasi seçkinler ve genel kamuoyu arasında farklılıklar var mıdır gibi sorulara cevap arayan, alanında uzman akademisyenlerin özgün makalelerini bir araya getirerek AB-Türkiye ilişkilerinin son yıllarına ışık tutacak bir çalışmadır.
y a y ı n e v i
ABD’nin güvenliği ve refahı artık Asya’ya dayanıyor. William H. Overholt bu kitapta; Asya’daki uluslararası ilişkileri, Asya’nın önde gelen ülkelerini ve Asya bağlamında ABD dış politikasını tabuları yıkan bir anlayışla analiz ediyor. Yazar, uzun yıllara yayılan siyaset ve iş dünyası tecrübesine dayanarak Soğuk Savaş dönemine ait modası geçmiş yapıların; ABD’yi, ABD ile ilişkisi haricinde aslında izole bir ülke olan Japonya’ya giderek daha fazla bağladığını ve bugün Asya’daki sorunların çoğunun ABDÇin ikilisi tarafından yönetildiği gerçeğini perdelediğini belirtiyor. Askeri öncelikler; bölgeyi gereksiz şekilde kutuplaştırma, Amerika’nın önderliğini ortaya çıkaran ekonomik ilişkileri zayıflatma ve ironik şekilde Çin’in etkisini artırma riskini taşıyor. Bunların sonucunda Soğuk Savaş’taki zaferine rağmen ABD’nin Asya’daki etkisi azalıyor. Overholt, demokrasiyi destekleme yaklaşımının barış ve kalkınmayı hızlandıracağı fikrine de karşı çıkıyor ve önümüzdeki on yılda Asya jeopolitiğinin radikal şekilde farklılaşacağı öngörüsünde bulunuyor. Japonya, Rusya, Orta Asya, Hindistan, Pakistan, Kore ve Güneydoğu Asya’yı ele alan analizinde Overholt; akademisyenler, siyasi makamlar, işadamları ve genel okuyucu için paha biçilmez gözlemlerde bulunuyor.
ULUSLARARASI İLİŞKİLER ISBN: Boyut: 16x24 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
51
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ ÖNLEMLERİ İLE SOSYO-EKONOMİK SONUÇLARI Yazar: Ülkü İleri
SOSYAL POLİTİKA ISBN: Boyut: 14x21 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
e f i l
TÜRKİYE’DE YABANCI GÖÇMEN KADINLAR Yazarlar: Saniye Dedeoğlu-Çisel Ekiz Gökmen
SOSYAL POLİTİKA ISBN: Boyut: 16x24 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
52
Bu bağlamda bu kitapta öncelikle konunun iş hukuku ve sosyal güvenlik hukuku boyutlarına değinilmiş, Osmanlı’dan günümüze kadar iş sağlığı ve güvenliğinin tarihçesi ve ilgili yasal düzenlemeler üzerinde durulmuş, iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili muhtelif kavramlar (verimlilik, eğitim, risk değerlendirmesi, kişisel koruyucu donanımlar, kadın ve çocuk çalışanlar vs.) incelenmiş, daha sonra da iş sağlığı ve güvenliği uygulama alanlarına örnek başlıca sektörler (madencilik, inşaat, tekstil… vs.) mercek altına alınmıştır. Son olarak iş sağlığı ve güvenliği önlemlerinin sosyo-ekonomik sonuçları çerçevesinde Türkiye’de Sosyal Sigortaların kurulmasından günümüze kadar olan iş kazaları ve meslek hastalıkları istatistikleri ayrıntılı olarak incelenmiştir.
GÖÇ VE SOSYAL DIŞLANMA
y a y ı n e v i
s o s y a l
b i l i m l e r
İş sağlığı ve güvenliği yüzyılda Sanayi Devrimi ile birlikte gündeme gelmeye başlayan, daha sonraki yıllarda ve bugün sanayinin gelişmesiyle gündemin odağına yerleşen bir konudur. İş sağlığı ve güvenliği doğurduğu sosyo-ekonomik sonuçlar nedeniyle olduğu kadar, doğurduğu psikolojik sonuçlar nedeniyle de önemini korumakta, hatta gün geçtikçe artırmaktadır.
Bu çalışma, İstanbul’da hazır giyim atölyelerinde çalışan Azerbaycanlı kadınlar ile Marmaris turizm sektöründe çalışan ve evlilik yoluyla Türkiye’ye yerleşen göçmen kadınlar olmak üzere iki farklı göçmen gruptan hareketle Türkiye’de yabancı göçmen kadınların yaşadıkları sosyal dışlanmanın dinamiklerini incelemektedir. Sosyal dışlanma, sadece dışlananların değil, aynı zamanda dışlayanların da hikâyesinin yorumlanabileceği bir kategori olarak ele alınmıştır. Türkiye’de yabancı göçmen kadınların işgücü piyasasından, kurumsal mekanizmalardan ve sosyal çevrelerinden farklı biçimlerde dışlandıkları ve her iki grup için sosyal dışlanmanın dinamiğinin farklı faktörlere bağlı olduğu ortaya çıkmıştır. Azerbaycanlı kadınlar için dokümansız göçmen olmak dışlanmanın ana nedeni olurken, evlilik yoluyla gelen göçmen kadınlar için işgücü piyasasında göçle yaşanan niteliksizleşme ve vatandaşlık hakkının elde edilmesi sırasında uygulanan kurumsal pratikler dışlanmanın temel nedeni olmaktadır. Elinizdeki bu çalışmanın, göçle ilgili gerçekleştirilen kuramsal çalışmalara katkı sağlamasını umuyoruz.
AVRUPA BİRLİĞİ HİBELERİ İÇİN ADIM ADIM PROJE HAZIRLAMA Yazarlar: Nadir Ateşoğlu-Ebubekir Doğan
e f i l
Günümüzde Avrupa Birliği ile diğer uluslararası kuruluşlardan ve Türkiye’deki kamu kuruluşlarından fon talep edebilmek için proje bazlı bir düşünceye ihtiyaç duyulmaktadır. Proje bazlı bakış açısı, Türkiye’de yılında hayatımıza girdi; ancak kamuoyu bu konuda yeterince bilgilendirilemediği için proje kavramı çok farklı şekillerde anlaşılabilmektedir. Bu eser bir taraftan yanlış algılamaların önüne geçmek diğer taraftan da bu alanda var olan boşluğu gidermek amacıyla yazılmıştır.
Ayrıca kitabın sonunda Avrupa Birliği’nden onay almış, uygulanmış iki adet örnek proje bulunmaktadır. Böylece okuyucu, projesini rahatlıkla hazırlayabilecek donanıma sahip olacaktır. Eser; işe yeni başlayanlar, sivil toplum kuruluşları, belediyeler, üniversiteler ve özel sektör kuruluşları için en temel kaynak olacaktır. SOSYAL POLİTİKA ISBN: Boyut: 16x24 cm Sayfa Sayısı: 2. Basım
y a y ı n e v i
Kitap; Avrupa Birliği, resmi kurumlar ve fon sağlayan diğer kuruluşlar için hibe projesi nasıl hazırlanır; hangi formlar nasıl doldurulur; proje hazırlarken dikkat edilmesi gereken püf noktalar nelerdir sorularına ayrıntılı olarak cevap vermektedir.
s o s y a l
SİVİL TOPLUM VE SİYASAL TEORİ Yazarlar: Jean L. Cohen-Andrew Arato Çeviri Editörü: A. Argun Akdoğan
b i l i m l e r
Güncel siyasal teoriye yaptıkları bu büyük katkıda Jean L. Cohen ve Andrew Arato, Batı’da sivil toplum kavramının tartışma yaratan bir alan olmasının, demokrasi ve hakların genişlemesi için önemli bir çıkış noktası olabileceğini dile getirmektedirler. “Cohen ve Arato, sivil toplumun Avrupa’daki gelişimiyle ilgili mükemmel derecede aydınlatıcı ve ayrıntılı bir açıklama getirmektedirler. Daha sonra Amerikan toplumunun ya da daha genel olarak liberal demokrasinin eleştirel teorisine dönerek daha etkili ve geniş bir demokratik liberalizme yönelişin gereğini vurgulamaktadırlar.” - Michael Walzer “Cohen ve Arato, sivil toplumun güncel toplumlardaki demokratikleşme mücadelelerinin neden ‘alanı ve hedefi’ olması gerektiğine dair sistematik ve normatif bir yeniden kurgulama önermektedirler. Bu kitap, bugüne kadar kendi alanındaki mevcut literatürde en kapsamlı ve teorik olarak en gelişmiş analizdir. - James Bohman, American Political Science Review Jean L. Cohen Columbia Üniversitesi’nde Siyaset Teorisi Doçenti’dir. Andrew Arato New School for Social Resarch’de Sosyoloji Profesörü’dür.
SİYASET BİLİMİ ISBN: Boyut: 16x24 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
53
POLİTİK TANITIM
SEÇIM KAMPANYASI EL KITABI
Yazar: Yavuz Sezer Yavuz Sezer, 68 kuşağından olup Türkiye’nin politik yaşamının hareketli günleri içinde yaşadı ve politik olgunun topluma yansımasında, yaptığı TV programları ve politik filmleriyle çeşitli görevler yaptı.
b i l i m l e r
TRT’deki çalışmalarının ardından reklam sektöründe, partilerin seçim kampanyalarında reklam ajansları içinde çeşitli görevler üstlendi. Kampanyaların ülke sathındaki icrasında ve ulusal ve yerel TV kanallarında politik tanıtım olgusunu gerçekleştirdi. Bu kitap; politikayı geniş anlamıyla kavrayan ve çalışma alanını sadece siyasi partiler ve siyasi yapılarla sınırlamayan, sınırlı çalışmalar yerine uzun soluklu ve devamlılık arz eden, insanların yararına olabilecek işleri gerçekleştirmeyi amaçlayanlar için okunmalıdır. Yaşadığınız ve algıladığınız toplumda, “Ben bu insanların dünyalarını değiştirmeliyim.” dediğinizde; bu değişimi nasıl yapacağınızı gösteren bir bilgiye ihtiyaç duyacaksınız.
s o s y a l
SİYASET BİLİMİ ISBN: Boyut: 13,5x19,5 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
Seçim Kampanyası El Kitabı; • Politik bilinç yaratır. / Size, çevrenize ve topluma… • Demokrasiye katılımı öğretir ve yönlendirir. • Önemli konuların gündemini nasıl kuracağınızı gösterir. • Politik tercihleri demokratik platformda birleştirmeyi öğretir. • Birey ve örgütlerin bakışlarını, demokratik birleşmeye taşımanın yollarını çizer.
SEÇİMDEN KOALİSYONA SİYASAL KARAR ALMA
e f i l
y a y ı n e v i
Yazarlar: Fuad Aleskerov-Hasan Ersel-Yavuz Sabuncu
SİYASET BİLİMİ ISBN: Boyut: 16x24 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
54
Çağdaş demokratik bir toplumda yaşayan her insan için siyasal karar alma sürecine katılım, yaşamın vazgeçilmez ve süreklilik taşıyan bir boyutudur. Bir toplumun sağlıklı karar alabilmesi için kişilerin, siyasal nitelikli konuları anlayabilmeleri, onlara ilişkin görüşlerini ifade edebilmeleri gerekir; ancak sorun bundan ibaret değildir. Kişiler arasında farklı, hatta ters görüşler olması doğaldır. Bu durumda kişilerin görüşlerine saygılı bir toplum nasıl karar alacaktır? Kişilerin tercihlerini en iyi biçimde değerlendiren bir oy verme sistemi nasıl oluşturulabilir? Toplumsal tercih kuramı ışığında grup karar yöntemleri ve seçim kuralları, bu soruların yanıtlarını bulmaya çalışmaktadır. Demokratik bir toplumun vazgeçilmez özelliği, kişilerin örgütlenerek kendi çıkarlarını savunmalarıdır. Bu, neden demokrasiler için önemlidir? Bu bağlamda siyasal partilerin rolü nedir? Bu sorular, toplumun bilgilendirilmesi sorunu bağlamında ele alınmakta ve tartışılmaktadır. Öte yandan demokratik bir toplumda seçim süreci, farklı görüşteki siyasal partilerin parlamentoda temsil edilmesi sonucunu doğurmaktadır. Bu temsilin biçimine bağlı olarak siyasal partiler arasında bazen çekişmeler bazen de uzlaşmalar olmaktadır. Partilerin koalisyon oluşturmak yoluyla hükümet kurmaları, bunun somut bir örneğidir. Demokratik yaşamda büyük önem taşıyan koalisyonların oluşturulması süreci nasıl ele alınır? Bir koalisyonun istikrarı ne demektir? Siyaset bilimi yazınında bu sorular, başta oyun kuramı olmak üzere çeşitli yöntemlerle ele alınmaktadır. Kuramsal çalışmalar, eski ve yakın çağlar tarihinden, Türkiye ve diğer ülkelerin siyasal yaşamından alınmış basit örnekler yardımıyla genel okuyucunun izleyebileceği bir dille ele alınmaktadır. Eklerde ise daha derinleşmek isteyen okuyucuya yardımcı olacak teknik bilgiler verilmektedir.
KAMU DÜZENI VE GÜVENLIĞI AÇISINDAN
TOPLUMSAL OLAYLAR YÖNETİMİ Editör: Hakan Batırhan Kara
e f i l
Toplumsal olaylar ilk olarak Fransız İhtilali ile sosyologların ilgisini çekmiştir. İhtilal sonrasından günümüze kadar birçok alanda çalışmaya konu olan toplumsal olaylar günümüzde daha çok güvenlik alanını etkilemektedir. Dolayısıyla güvenlik alanında bu olayların incelenmesi bir gerekliliktir. Bu yapılırken, olayların geliştiği toplumun kendine has dinamikleri dikkate alınmalıdır. Bu bağlamda elinizdeki kitap, tarihi açıdan eski ve yeni olaylara göz atmış, bunun yanında ilgili mevzuatları, uygulama taktiklerini ve bu alanda yardımcı olacak bilgileri bir araya toplamaya çalışmıştır. Kitap içeriğinde Gezi Olayları, 1 Mayıs Taksim Kutlamaları, toplumsal olaylarda sosyal medya kullanımı, toplumsal olaylar yönetimi ve toplumsal olaylarda rehber olan mevzuatın irdelendiği bölümler bulunmaktadır. Kitabın, toplumsal olaylar konusunda güvenlik alanında yazılacak yeni eserlere bir başlangıç olması dilekleriyle…
ISBN: Boyut: 14x21 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
y a y ı n e v i
KAMU YÖNETİMİ
ORTA ASYA’DAN ANADOLU’YA KÜLTÜREL SEMBOLLERE GİRİŞ s o s y a l
Yazar: K. Özlem Alp
b i l i m l e r
Sembol ile insan arasındaki ilişki, insanlık ile birlikte var olmuş; tarih öncesi dönemlerden bu yana sanatın biçimi ve içeriği değişse de insanın olay, olgu ve nesneleri sembolleştirme eğilimi değişmemiştir. Sembolün tek bir cümle ile tanımını yapmak oldukça güç bir girişimdir, çünkü sembol, çoğu zaman doğrudan açıklanamayan yönü ile birden çok anlam ve kavramı kapsar. Öyle ki felsefeden dine, mitolojiden sanata, dilden bilime dek uzanan anlatım şekilleri ve hatta tüm bu alanların kendileri de geniş sembol ailesini oluşturur. Anadolu’da bugün halen canlılığını koruyan kültürel semboller; Anadolu halkının gelenek, görenek ve yaşam biçimi, Orta Asya’dan gelen dini inançlar ile İslamiyet’in kaynaşması, Anadolu coğrafyasının sunduğu olanaklar, doğadaki temel geometrik formlar, iletişim kurma isteği, anlatılamayan, somut olmayan olay, duygu, düşünce ve istekleri dolaylı anlatma zorunluluğu gibi etkenlerin sonucunda oluşmuştur. Tüm bu nedenlerden ötürü Orta Asya’dan Anadolu’ya uzanan geniş coğrafyada kültür ürünlerinde bulunan semboller, salt bir süsleme unsuru olmanın ötesinde kökleri tarih öncesine giden kültürel, sosyal, dini, felsefi ve mitolojik boyutlarıyla bir toplumun yaşantısını belgeler niteliktedir. Bu kitap, kültürel sembollere giriş niteliği taşımakta; manevi kültür ürünlerine sembollerle toplu ve genel bir bakış sağlamayı amaçlamaktadır. Özellikle sembollerin Anadolu’daki tarihsel ve kültürel temellerine işaret ederek günümüzde var olan pek çok inanışı ve davranış biçimini bu bakış açısıyla anlamlandırmaya çalışmaktadır.
ANTROPOLOJİ ISBN: Boyut: 16x24 cm Sayfa Sayısı: 96 1. Basım
55
AVRUPA İŞ HUKUKU ÇERÇEVESİNDE TÜRK İŞ HUKUKU İLE KARŞILAŞTIRMALI AVUSTURYA İŞ HUKUKUNUN TEMEL ESASLARI
HUKUK ISBN: Boyut: 16x24 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
Yazar: Özgür Döğerlioğlu
PSİKOLOJİ ISBN: Boyut: 13,5x19,5 cm Sayfa Sayısı: 96 1. Basım
“Birbirimizi Anlamak için İletişim” kişiler arası iletişimin temel konuları olan kendini tanıma, başkalarını algılama, dinleme ve sözsüz mesajlara odaklanan bir kitap. Yazar, iyi ilişkiler için gerekli olan kişisel iletişim altyapısının iyileştirilmesini amaçlıyor. İnsanları doğru anlamak, algılama hataları ve önyargıların farkında olup, bunların etkisinde kalmamaya çalışmak kitapta özellikle vurgulanıyor. İyi iletişimi en kısa ve öz haliyle anlatması kitabı benzerlerinden farklı kılıyor. İletişimle ilgili herkesin bildiği konuları ana başlıklar altında toplayıp kişinin kendini iletişim bakımından analiz etmesine imkân veriyor. Farkında olmadan yaptığımız iletişim hatalarına dikkat çeken bu kitap bir solukta okunmayı başarıyor.
OKB ARTIK YÖNETİM BENDE Yazar: Nursu Çakın Memik Özlem Yıldız Gündoğdu
PSİKOLOJİ ISBN: Boyut: 21x29,5 cm Sayfa Sayısı: 94 2. Basım
56
Önsözünü Avusturya Federal Çalışma, Sosyal ve Tüketici Hakları Bakanı ile Türkiye Cumhuriyeti Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı’nın birlikte kaleme aldıkları bu kitapta; Avusturya İş Hukuku’nun temel esasları, Türk İş Hukuku ile karşılaştırmalı olarak Avrupa Birliği normları çerçevesinde ortaya konmaktadır. Zaman içinde her ülke kendi gelenekleri ve gereksinimleri doğrultusunda bir çalışma hukuku şekillendirmiş olsa da son yıllarda özellikle Avrupa Birliği normları ışığında, birlik üyesi ülkelerin özellikle bireysel iş hukuku alanında mevzuatlarını önemli ölçüde yakınlaştırdıklarını, kolektif iş hukuku alanında bu sürecin daha yavaş işlediğini görmekteyiz. Türkiye’de sayılı İş Kanunu’nun kabul edilmesinden sonra Avrupa Birliği normlarına uyum aşamasında, bazı eksikliklere rağmen önemli mesafeler alınmıştır. Çalışmada ortaya konduğu üzere iki ülkenin özellikle bireysel iş hukuku mevzuatları arasındaki ortak yönler, ayrıştıkları noktalardan daha fazladır. Günther Löschnigg ve Alpay Hekimler tarafından, gerek karşılaştırmalı hukuk alanında çalışanlara gerekse iş dünyasına yönelik olarak mümkün olduğu ölçüde anlaşılır, sade bir dille hazırlanmış olan kitapta, Şubat tarihine kadar olan gelişmeler değerlendirilmiştir.
BİRBİRİMİZİ ANLAMAK İÇİN İLETİŞİM
e f i l
y a y ı n e v i
s o s y a l
b i l i m l e r
Yazarlar: Günther Löschnigg-Alpay Hekimler
Obsesif kompulsif bozukluk sanılanın aksine yaygın görülen nörobiyolojik bir bozukluktur. Anne ve babaların çocuklarını yanlış yetiştirmeleri, irade zayıflığı ya da çocuğun şımarıklığı ile ilgili değildir. Zihne gelen rahatsız edici düşünceler ve bu düşüncelerin azalması için yapılan tekrarlayıcı davranışlar istem dışı meydana gelmektedir. Tedavi edilebilir bir bozukluk olan obsesif kompulsif bozukluğun doğru ele alınması, özellikle çocuk ve ergenlerin bir çocuk ve ergen psikiyatristinden yardım alması çok önemlidir. Bu kitap çocuk ve ergen psikiyatristinin düzenlediği temel tedavinin yanında destekleyici olması amacıyla yazılmıştır. Obsesif kompulsif bozukluğu olan çocuk ve gençlerin yaşamlarına engel olan istenmeyen düşüncelerini anlamaları, tekrarlayıcı davranış ve düşüncelere harcadıkları zamanı geri kazanmaları ve hayatı yakalamaları umuduyla
DÜNYA KADINA KARŞI
KADINA DUYULAN KORKUNUN TEMELLERİ
Yazar: Pürnur Uçar Özbirinci
SOSYOLOJİ
y a y ı n e v i
ISBN: Boyut: 13,5x19,5 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
e f i l
Batı kültürü ve onun taklitçisi tüm kültürler, güçlü kadına karşı antik çağlardan bu yana savaş açmıştır. Ataerkil düzenin toprak ananın izlerini silme stratejileri, ilk yazılı metinlerden itibaren, kadını kötüleme, basmakalıp tiplere indirgeme ve kurban olarak yansıtma eğilimlerinde ortaya çıkmaktadır. Anaerkil düzende toplumda eşit rol oynayan kadın, ataerkil düzenin etkisiyle bu eşitliğini kaybetmiş; ataerkil sistemin getirdiği mülkiyet/sahiplenme olgusu ile birlikte toprak, hayvan ve eşya gibi erkeğin şahsi malı olarak nitelendirilmeye başlanmıştır. Tek tanrılı dinlerin yayılması ile kadına duyulan korkunun nefrete dönüştüğü çok açık bir şekilde ortaya çıkmıştır. Yahudi, Hıristiyan ve İslam inanışlarında kadının toplumdaki rolü ve sınırları iyiden iyiye daraltılmış, Havva’nın suçu tüm kadınlara atfedilerek kadın sosyal hayattan soyutlanmıştır. Yirminci yüzyıl ile birlikte kadınlar, kapitalizmin hizmetinde birer satış malzemesi haline dönüşmüştür. Toplumda bu şekilde ezilen kadın, ezikliğini içselleştirerek nesilden nesile aktarmaktadır. Bu kısır döngünün içinde ataerkil toplum tarafından ezilen kadın, başka kadınları ezerek dışlandığı toplumun bir parçası olabilmek için çırpınır. Bu kitap, kadının ataerkil toplumdaki yerini kültürün farklı boyutlarını göz önünde bulundurarak incelemektedir.
KADIN ERKEK İLİŞKİLERİNDE SORUNLAR VE ÇÖZÜMLERİ Yazar: Nur Velidedeoğlu Kavuncu
SOSYOLOJİ ISBN: Boyut: 13,5x19,5 cm Sayfa Sayısı: 1. Basım
b i l i m l e r
RİSK ÇAĞI VE GENÇLER Yazarlar: Şengül Hablemitoğlu-Filiz Yıldırım “Gençler, yaşamı yetişkinlerden daha heyecanlı, hızlı yaşarlar” dendiğinde buna çok da karşı koymayız. “Ne de olsa genç.” deyip geçeriz. Hatta “Gençlik, heyecan için yaşamaktır.” diye daha fazla yorumlar bile yapabiliriz; ancak biliriz ki gençler, yaşamın heyecanlı taraflarını arzularken bir yetişkin kadar donanımlı ve deneyimli olmadıkları için kolayca da risk alıp yaşama karşı savunmasız kalırlar. Risk, çoğu zaman yaşamsal bir tehdit taşımadığında gençler için öğreticidir ve bir deneyim, yaşam becerisi kazanma kaynağıdır. Günümüz gençleri yaşamlarında neleri risk olarak görüyorlar ya da algılıyorlar? Onları korumak ve onların da kendilerini korumaları için bilmemiz ve anlamamız gerekiyor…
s o s y a l
eninde yön değişikliğine girdiğinde, liberal demokrasilerin beklentisi, ekonomik liberalizme kaçınılmaz olarak siyasal liberalizmin eşlik edeceği ve Çin Komünist Partisi’nin (ÇKP) eninde sonunda çözüleceği yolunda idi. Ancak aradan geçen kırk yılda bu beklentiler gerçekleşmedi. Ekonomik liberalizm göreli olarak derinleştirilmekle birlikte, bu süreci yöneten ÇKP’nin iktidar tekelinin yanı sıra ’da Halk Cumhuriyetinin kuruluş aşamasındaki siyasi düzen de (diğer siyasal kurumlar) korundu. ÇHC’nin son kırk yıldaki büyük dönüşümü, hem ülkenin komünist parti eliyle kontrollü bir kapitalizme yönelmesi hem de bu köklü sosyo-ekonomik değişime rağmen mevcut siyasal yapının sürekliliği bağlamında kendine özgüdür. Türkiye’de ’li yılların başından itibaren ÇHC’nin görünürlüğü giderek artmakla birlikte, bu görünürlük daha çok ülkenin artan ekonomik- ticari gücü, uluslararası ve bu arada Türkiye ile ilişkileri kapsamındadır. Akademik çalışmalar da ağırlıkla bu alanlar üzerinde yoğunlaşmıştır. ÇHC’nin yönetsel ve siyasal düzeni, ülkeyi 70 yıldır yöneten, dünyanın en büyük partisi ÇKP hakkında çalışmalar sınırlıdır. ÇHC siyasal sistemini inceleyen bu çalışmada, ülkenin resmi siyasal rejim tanımı çerçevesinde bu rejimin ÇKP dışındaki bileşenlerinin tarihsel kökenleri, geçirdiği değişim ve günümüzdeki işlevleri analiz edilecektir. Siyasal sistemin omurgasını kuşkusuz, iktidar tekelini kullanan ÇKP oluşturmaktadır. Ancak çalışma, literatürde görece daha az incelenen Çin Halk Siyasi Danışma Konferansı ve diğer siyasal partilerle sınırlandırılmıştır. Ayrı bir inceleme konusu olarak ÇKP doğrudan değil, ÇHC tarihi ve siyasal sistem bağlamında kapsanmaktadır.
YOGABLM
Bu 'Ruhsal Bir Tecrbedir
Maryse CHOSY
YOGABLM
eviren
Ergn ARKDAL
~
Ruh ve Madde Yavnlan
Kitabin Orijinal Ad
EXERCICES DE YOGA
Demekten Yazl zin Alnmadan
Hi Bir Alnt Yaplamaz
Kapak Dzeni
Halk ZDEN
Dizgi
Ruh ve monash.pw Yaynlan Tel: 18 14
Kapak ve Bask
Bak Ojset Tel: 89 90
Genel Da{Jtun
Meta Basm Yaym Sanayii ve monash.pw
Tel:
stanbul
NDEKLER
Sunu 7
Giri 9
Mii!id ve Mrid ll
Birinci Blm 21
Dhyana Btn Yogalarn
Mterek Meditasyonu
. . . .. .. 7
Iknc Bolum 4
1
8
o
.GIRI
10
..
MURID ve
. ..
MURID
.
Mrid ve mrid arasndaki iliki psikanalizdeki
1
'transfer" (*) olay ile kt;.rlatrlabilir. Transfer de cin-
sel kkenli bir ba~dr.
Ayn aratrmalar. ayn ihtiya ve ayn ilikileri
meydana getiirler. Evrende, hareketlerimizin uurd
(inconscien) dzenleyicileri olan drdnc buut kanunla-
n vardr. nsan. snrsz bir sbjektif tesadfe teslim ol-
mu olma duygusuna sahiptir. Halbuki' ayn uurd se-
bepler ayn lfadelere ynelirler.
Temelini mrid ile mrid arasnda seyyal bir evli-
lik (yaknlk) oluturan usta-rak ilikisindeki kadar
arpc bir benzerlik hibir yerde yoktur.
Mesela, yoginler'deki guru ile isya arasnda olup bi-
.tenleri inceleyelim. Gurularn yasalar en eski metinler
tarafndan dzenlenmitir. Metinlerin asl ok eski za-
manlara dayanr. Upaniadlar guru-isya ilikisini, ka-
dn-erkek arasndaki cinsel seimle karlatrrlar. Ta-
mamlayc bir unsur gereklidir. teki kutsal metinler bir
kvlcm gibi olan guru'dan, kupkuru bir ney olan isya'
dan sz ederler. Kitaplarn hepsi. mridin yerine getir-
mek zorunda oldu~u artlar zerinde srarla dururlar.
Vedalar'daki bir ilahi, mridli~e namzet olan kimse-
nin halini yle sunmaktadr:
"Brahman'a kavumay zleyen, nce dnya hayat
nn kefini sona erdirmelidir. Dnya, insann iine g-
('') Transfer=Aktarm.a: Bir varla kar olan duygulan bir baka varlga
yneltme. Ya da hastann, ana babas; kars ya da kocas gibi yakn
lk duydugu kiUere Uikin duygularn, tedavi eden kimseye y-
neltmesi.
ll
YOGABLM
12
YOGABLM
. .
m
Gelecein yogin'i ncelikle kendine iyi bir guru
(mrid.,.eyh-stad-usta) arar. Kutsal metinler, bu sei-
min evlilik gibi bir kader ii oldugu zerinde srar ederler.
Mrid'in stad'a yakr bir nrid, stad'n mrid'e uygun
bir stad olup olmadn gvenli olara:J,t anlamak iin
yaklam almalan yaplr. stad btn bilgisini, bilgi
bakmndan a ve susuz olanlara vermek zorundadr.
Gelenege gre, vaktiyle, zmlenecek birtakm so-
runlan olan alt gen vard. Genler tpk Batl'nn psi-
kanaliste gittii gibi, bir guru bulmay kararlatrrlar.
Kendilerine, Pippalada isimli nl bir rli'ye ba vurma-
lan salk verilir. Pippalada, Atharvaveda Okulu'nun ku-
rucusu, Prasna-Upaniad'n gretilmesinde nemli rol
olmu, bir mnzevi idi. Nasihat aacndan uzanan yap-
raklan yiyordu sadece.
Genler, sactaklan pek sivri glk oklanyla dolu o-
larak ona yaklarlar. Pippalada'nn cevab yle olur:
-Benimle bir sene oturun. Sorunlannz zp ze-
13
YOGABLM
14
YOGABLM
15
YOGABiiM
GURULAR'IN ETLLG
18
YOGABiiM
AUTIRMALARDAN YARARLANMAK
Guru'suz yoga yok mudu'?
yle ya da byle nitelikte guru'su olmayan okuyu-
cuya, bu Asanalar' (oturu biimleri) tarif edip, akla
mak neye yarar?
KaderiDizi deitirecek olan guru'ya rastlamadan ev-
vel, hazr olmak gerekir. Rastladktan sonra, almaya
devam etmelidir. imsiyasyon bir balangtr, cesaret gibi
bir ath, yan ak bir kapdr. Yol uzun. Bu ilk temasn
heyecan iinde, reti unutulabir. Hafzaya yardm ge-
rekir.
Bu kitab rencilerimin arzusuyla yazdm. Burada
verdi~im altrmalar, bana pek gven verici gelen m-
rtdler'ce uygulandlar. Onlara ifaen ~rettiklerimi not
halinde topladlar.
Benim de birok stad'm oldu. Hepsi kendi slupla-
nna gre, beni e~ittiler. Her biri verebilece~ini ve benim
alabileceimi verdiler. Kimse ne ~rendiklerinin, ne de
~rendiklerini aktarmann sonunu alamamtr.
nisiyasyonsuz ve rehbersiz, burada ifade edilen al
trmalar, eini bekleyen bilge bakireterin aydnlatma
lambalandr.
lgn bakirelerdeki cesaretsizlik niin? Hazr olan
ruh rehberini bulur.
19
BRNC BLM
DHYANA
BTN YOGALARIN
MTEREK MEDTASYONU
TENZLEYCSOLUK
EN AZ TEMZLE"i'C SOLUK
(Prauiyamah)
23
YOGABliM
. DZENL OLMAK
25
ekill
YOGABLM
29
J )\_ :>
ekil3
YOGABLM
31
YOGABLM
OMURGANIN DK DURUU
KABALARA OTURMAK
ELEKTROMANYETK ALAN
34
YOGABLM
35
YOGABLM
MUDRALAR
MERASMLER
BOALTMA
37
YOGABLM
39
YOGABiriM
MEDTASYO:NUN AAMASI
DOGRUDAN VASITA
DHARAN~ KONSANTRASYON
40
YOGABLM
SAMYAMAH
TEMEL MEDTASYON
42
YOGABLM
43
YOGABLM
44
YOGABLM
45
.. .
IKINCI BOLUM
.. ..
DlA VE E DNKLK
(hica b ) dir.
Vivekananda, Yogann bu kavramn, aklamak i-
in ineili istiridye meselini kullanr.
"nciler'in nasl meydana geldigini biliyorsunuz. Ka-
buklann arasndan bir parazit szar ve etrafn tahri et-
meye balar. stiridye hemen bu paraziti tecrit iin bir tr
mine salglar ve inci meydana gelir. Deney kainatmzda
bizim salgladmz mine gibidir: gerek evren merkez
roln oynayan parazit gibidir.
Sradan insan bu evreni asla anlayamaz, n:k, an-
lamaya altka bir sedef salglar ve artk sadece bu se-
defi grr. Bu vrittiler'de (girdap: dnce dalgalar) an:a
lan eyi imdi anlyoruz. nsan varln arkasnd; du-
rr.
PATANJAL'NN YOGA-SUTRASI
bep olur. Kendi stn Ben'i ile, yani bilinmeyen Ben'i ile
yz yze gelrnek ve kendi sorumlulugunu anlamaktr.
SAMSKARALAR, KOMPLEKSLER M?
RADE KURALI
monash.pw'vTI EKRDEK
UYKU VE HATIRA
53
YOGABLM
54
YOGABLM
ZEVK-ISTlRAP
KONSANTRASYONA ENGELLEMELER
55
YOGABiiM
56
YOGABLlli
57
YOGABLM
58
YOGABLM
FZK ARALAR
monash.pwAH'DA AAMA
Bu aamalar unlardr:
I- Nefes almak {puraka)
2- Nefes vermek (reseka)
3- Nefesi cierlerde tutmak, hapsetmek ya da kma
sna engel olmak (kumbaka)
59
YOGABLM
60
YOGABLM
YAJNAVALKYA LE vivEKANANDA'NIN
GRLER
61
YOGABLM
62
YOGABLMi
NEFESN TUTULMASI
ARINMA ALIMALARI.
64
YOGABLMi
BESNLER
65
YOGABLM
66
YOGABLM
67
YOGABLM
68
YOGABLM
69
YOGABLM
lar olgunlatramazlar.
Biz burada ok daha yksek olan
tohumsuz samadliye deil, evrenimizin hala iinde bu-
lunduu daha az gelimi bir saflaya geldik.
KUDRETLER DE VALARDIR
70
YOGABLM
melidir."
(Bu sekiz kudretle yogi kendini toz kadar kk, dag
kadar byk, dnya kadar ar, hava kadar hafif hale ge-
tirebilir. stedii her eye kavuur, ele geirir, ynetir; as-
lan, kuzu gibi ayaklan dibinde yatar. Btn arzulan ka-
bul edilir.)
Ramakrina'mn bir baka meseli yledir:
"Adamn biri aniden dnyadan elini aya~n eker;
hi bir eyin onun iin crizibesi kalmamtr, sadece Tan-
r'y dnmek ve ibadet etmek iste~i iinde kalr ve bu
durumu da dostlanna anlatr. Dostlan onun bu vgye
de~er giriimini hal'aretle desteklerler. Bylece adam
evinden aynlr, sakin bir keye ekilir. Tam on iki sene
ibadet ve zikirle megul olur. Sonunda baz do~ast ku-
dretlere sahip olarak evine dner. Dostlar bu uzun
ayrlk devresinden sonra onu tekrar grm olmaktan
byk bir sev!n duyarlar. Sohbet ederken ona bu uzun
seneler sonunda ne gibi bilgelik ve tasarruf gc elde et-
tiini soratlar. Adam tebessm eder; nlerinden geen bir
file doru Herler ve ona dokunarak 'Ey fil hemen l!' der.
Fil de hayatla olan balarn keserek lr. Hemen sonra,
fle yeniden dokunur ve yle syler: 'Canlan ey fl!' Fil de
hemen dirilir. Adam, daha sonra, evin kenarnda akp
duran n ehrin kysna gider, su zerinde yryerek kar
kyya geer ve geriye dner.
Dostlan l:m grdkleri ilerden ok heyecan duyarlar
ama, unu da sylemekten kendilerini alamazlar:
'Karde bouna kene ekilmisin. Fili ldrp di-
riltmenin sana ne faydas oldu? On iki sene ok zor bir
hayat geirerek nehirden gemeyi baarnana ne gerek
vard; biz de her gn birka kuru vererek nehri geiyoruz.
Anlalan sen bouna zaman harcapsn.'
71
YOGABLM
72
YOGABLM
DRAKL MURAKABE
(Tabiata Hakimiyeti Hedef Edinir)
YOGABLM
MUTLULUK SAMADH'S
KLK sAMADH'S
74
YOGABLM
ldr.
Bu kiilik (asmita) samadhi'sidir. Vedalar bu yk-
sek hali "bedenden soyunma" olarak ifade ederler.
TOHUMSUZ SAMAI>H
75
~- c
NC BLM
AKRALAR-PLEKSSLER VE SALGI BEZLER
ARASINDAK LKLER
NAD
'e ularlar.
Hint okullan bu nadilerin k noktas zerinde .da-
ha fazla anlaamazlar. Vedaclar nadilerin kkenini kal-
be, Anahata akrasna balarlar. Yogiler kanda denen bir
dmden balatrlar; bunun uzunluu ve genilii be
santim kadardr. Bir ku yumurtas eklindedir. Mula-
hadra akrasnn hemen yannda bulunur. Kundalini'nin
Mulahadra akrasna bitiik olduunu hatrlatrz.
Bedende bulunan nemlinadi unlardr: SUSUM-
NA, DA, PNGALA. lk alma bunlar zerinde yaplr.
Susuruna ile kundalini kmldar ve uyanr, akralara
gemeye balar. (Susumna omurgalar boluunda bulunan
byk hayat akmdr.) Prana'nh bu nadiler iinde ini
ve k beeri hayat dzenleyici rol oynar.
SUSUMNA
SUSUMNA'DA GUNA
79
YOGABLM
NCGZ
Baz Hint okullan bu nadi'ye Hint'in kutsal
nehrinin ismini verirler. Susumna, Saravasti'dir; da,
Ganj'dr ve Pingala da Yamuna'dr. nehrin birletikleri
nokta muladhara akrasdt. Drt ark olutuktan sonra
da ve Pingala, ajna'da, altnc akrada son kez olarak su-
sumna ile birleider ve bir dgm olutururlar; buna
Muktatrtveni denir. Tibet'de buna nc gz denir. Sol-
dan gelen da nadi'si sol burunda, sagdan gelen Pingala sag
burunda sona erer.
ooGAL KADSE
Ak Sistem
80
YOGABLM
KUNDALN
81
YOGABLM
82
YOGABLM
I. Dhauti ya da temizleme(ykaroa)
a- in Temizlenmesi (Antardhauti)
Drt alnay
gerektirir.
ll Dein
drt nefesle, karn(batm) havayla(prana ile)
doldurulur, mmkn olduu kadar uzun sre tutulurken
zihinde genel bir temizlik imajda canlandrlr. Sonra
nefes kuvvetiice dar braklr.
2) Yogi mide, barsak, ve cinsel organ kaslaryla
uzun sure su alma ve tutma altrmalar yapar. Sonunda
suyu makatndan dar atar.
3) Pranay belkemiinden ieri yollamak Omurlarla
nefes alp verme.
4) Karn, zel merasim hareketleri yaparak -kaki-
nimudra- havayla doldurulur, birbuuk saat tutulur ve
makattan dar atlr.
83
YOGABLM
b- Kk D Temizlik (Dankadhauti)
n. Vasti
Bu altrma sulu ve kuru olarak yaplr.
a) Utkatasana:
. Gbee kadar su iine melmek.
2. Dizler zerine oturmak: topuklar yukandadr, ka-
ba etler topuklara dayanr.
3. El ile (avini mudra) makat skmak ve gevetmek.
b) Pasi Motanasana.
84
YOGABLM
m. Neti
monash.pwi
V. Trataka
VI. Kapalabhati
85
YOGABLM
Ama
86
YOGABLM
Dinamik Kundalini
akralardaki Kundalini
87
YOGABLM
88
YOGABLM
IX. Sarvangasana
Sarvang (sarvo,-anga'dan) "Btn Ksmlar" demek-
89
ekil4
YOGABiiMi
92
YOGABLMi
2~ Be ana
unsuru dnnz.
Toprak kokuya, su tad'a, ate gre, hava dokunma-
ya ve esir sese karlktr.
3- Kundalini ykselir ve ikinci akraya-svadhistha
na -doru ekilir.
4- Toprak unsuru su unsurunda erir; su unsuru a-
te'te, ate hava'da. hava esir'de erir. Esir de, en yce kay-
naa ulancaya kadar seyyalleerek emilen en seyyal
cevherler vastasyla sourulmutur.
5- Tanmatralar Ahamkara'da, Alarnkara Mahat'da,
Mahat Prakriti' de kaybolurlar. Bylece btn tekaml
tersine dzenlenir.
Vahdeti vedaclar daha ileri giderek yce Brahman'
a ularlar.
6- Azar azar kli ve saf bir Purua (ruh) ya dnen
pek aydnlk olmayan Purua kendini gsterir.
7-x-4x-2x lsnderitmikiki ya da soluma ya-
pnz.
93
YOGABLM
RAMAKRNA'NIN BE AAMASI
94
YOGABLM
Geici Uyanma
95
YOGABLM
96
AKRALAR (*)
SAHASRARA PADMA
MULADHARA
akralarn Says
Blca ve Mantra
Hayvan Simgeleri
98 .
YOGABriM
akrann akti'si
MULADHARA AKRA
(Kk akras}
99
YOGABLM
eklin Alm
lkYcelme
o
Ha benula
Hipotalamus
Epifiz
Hipo fiZ
N. dorsal X
ah darnar sinira
N. sensitif X
st servikal
ganglion
Tiroid
Yldzbiimli
ganglion
Paratifoid
Tims
Pankreas
sinira
Bbrek st
Sinira
Yumurtalklar
Hipofiz
Adjna akra
Tiroid
Sada Lotusu
Timus
Hrid Lotusu
Pankreas ve
Langerhans adalar
Manipura Lotusu
Svadhistaa Lotusu
Cinsel Bezler
Kutsal Plekss
Muladhara Lotusu
monash.pw AKRA
(Karnalt akras)
YOGA monash.pw
eklin Anlam
kinci Ycelme
YOGA BLM.
SaJgBezi
YOGABLM
YOGABLM
2-Nasagra dristi.
3-Dilinizi diierin i ve st ksm ile damak ara-
sndaki yere yaptrnz. Ba hafife arkaya ve g~s de
ne do~ru egilmeli.
4-Ci~erlerin alabilecegi kadar ok havay yava ya-
va burundan ieriye ekiniz. Seilmi zamann yans
kadar nefesinizi tutunuz. l: 2x-x-2x'dir.
5-Tekdze, srekli ve sakin ekilde burnunuzdan ne-
fesi veriniz.
6-Bu akray dnnz.
Karmalt aknis zerinde dnmek, yoginin en b-
yk dmanlan olan ihtiras ve bencilliklere hakim ol-
manz saglar.
MANPURA AKRA
(Gbek akras)
YOGABLM
Yer: Gbein st
Unsur: Ate (havadan gelen)
Renk: Krmz
G. ekli: gen
Yaprak Says: 10
Plekss: Gne
Salg Bezi: Langerhans adacklan
Gezegen: Merih
Burcu: Ko
8 Duyu: bnce intikali ve seyyal planlara: etki.
eklin Anlam
Bu altn
lotsn bulut rengi on yapra vardr.
simleri yledir:Dam, dliam, nam, tam, tham, dam,
dham, nam, gam, pham. Ve burada balca gnahlan tem-
sil eden on vritti, dnce titreimleri: Utan, kaypaklk,
kskanlk, ehvetilik, tembellik. aptallk, cahillik,
korku, keder, nefret-ikrah' temsil eder.
Tohumda ate bica's, Ram ve atein sahibi Agni'yi
simgeleyen gne (mandalas) gibi kpkrmz bir gen
bulunur. genin her kesinde bir svastika vardr. (*}
Merkezde drt elli krmz Agni, bahar'da gnein gcn
temsil eden bir ko zerine oturmu durumdadr.
Onun nnde. bu akrann tanrs Rudra ve aktisi
(*) Svasiika: Svastika'y (Hint hau) nazilerin gamal ha Suvastika
ile kantrmamak gerekir. engelti ular zt ynde hareket eder.
no
YOGABLM
1- Bacaklarnz
ne uzatarak yere oturunuz.
2- Banziki elinizin arasna alnz ve 2x-x-2x
tarzndaki ritmik soluroayla srtnz ne e~iniz.
3- Banz dizlerinizin arasna koyunuz ve nce bir
x'lik nefes tutup sonra 2x'le nefesi veriniz.
4- Sonra kundalini'nin lots deldiini, on yapra
nn yukanya dikildiini tahayyl ederek manipura akra
zerinde meditasyon yapnz.
5- Ritmik soluma (x-4x-2x).
YOGA BLM
eklin Anlam
nc Ycelme
'
YOGABLM
YOGABLM
VCUnDA AKRASI
(Grtlak Merkezi)
eklin Anlam
(*) Ham: Nefes venne; sah: Nfifes alma. Hamsah, d alemele tezalr e-
den ve sonra "kendine dnen" Brahma'nu nejesidir. Cnana-Yoga'
nn evolsyonu (ykselii} ve envolsyonu (alal} dur. Beyaz bir
kuu ile temsil edilir.
YOGABLM
Tersine gen
nc Ycelmeden Sonra
Rnsalk (Arddhan4rivara)
Son Ycelme
Bu tantrik metinlerin tmnden kan sonu, aki-
YOGABLM
ikincil akralar
Laiana: ve Kala
Tirold
YOGABLM
Yeri: ki ka aras
Unsur: Burada ne kaba, ne ince hi bir unsur yoktur,
manas'n tatva's vardr..
Renk: Saf altn rengi
G. ekli: Daire
Yaprak Says: ki
YOGABLM
eklin Anlam
YOGABLMi
SonYcelme
YOGABLM
BAZI KK monash.pw
Manas akra
Soma akra
Niralamba-pud
YOGABUM
Ama-kala
YOGABLM
Parama-nirvini-aktl
HPOFZ
YOGABiiM