elektronik kelepçe süresi / 4 Eylül 2021 CUMARTESİ

Elektronik Kelepçe Süresi

elektronik kelepçe süresi

İlk kez 5 sene önce başlanan "Elektronik Kelepçe Uygulaması" 81 ilde aktif hale geldi

İçişleri Bakanlığı ve Adalet Bakanlığı iş birliğinde 2019'dan bu yana 15 ilde pilot olarak sürdürülen "Elektronik Kelepçe Uygulaması" 81 ilde aktif hale getirildi.

Söz konusu uygulama ilk kez 2015 yılında 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nde uygulamaya konmuştu.

Bu kapsamda Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı koordinasyonunda İçişleri Bakanlığı ve Adalet Bakanlığı bir toplantı yaptı. Toplantıya Emniyet, Jandarma ve ŞÖNİM'de görevli 81 ilden yaklaşık 500 personel katıldı.

Yapılan sunumda 6284 sayılı "Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun" kapsamında bakanlıklar arasında bir protokol imzalandığı ve elektronik kelepçe uygulamasının tüm yurtta etkin hale getirildiği kaydedildi.

Uygulamaya göre, şiddet uygulayan kişiler, mahkemeden alınan kararla ayak bileğine elektronik kelepçe takılarak izlenebiliyor. Denetimli Serbestlik Müdürlüğü ekiplerince takılan elektronik kelepçeler, Elektronik İzleme Merkezinden 7 gün 24 saat esasına göre takip ediliyor.

Elektronik kelepçe uygulamasında şiddet uygulayanın mağdura zarar vermesini engelleyecek asgari mesafe belirleniyor. Mesafe belirlenirken, şiddet uygulayan ile şiddet mağdurunun ev ve iş adreslerinin birbirine yakınlığı, bulundukları şehrin yüzölçümü ve kolluk birimlerinin etkin müdahale süresi kriter alınıyor.

2019'dan bu yana 15 ilde 201 vakada kullanıldı

Uygulamada mağdur kişi cihazlara bildirim gönderilerek ikaz yapılabiliyor. İhlalin devamında ise izleme merkezindeki görevlilerce ilgili kolluğa haber verilerek ihlali yapan faile müdahale edilmesi sağlanıyor.

Toplam 15 ilde pilot olarak başlatılan elektronik kelepçe uygulamasını bugüne kadar 201 vakada kullanıldı ve 51 olay hala polis tarafından takip ediliyor.

Kadın Destek (KADES) uygulamasını 1 milyon 327 bin kişi indirdi

İçişleri Bakanlığınca 2018'de hizmete alınan, kadınların acil durumlarda yardım isteyebilecekleri Kadın Destek (KADES) uygulamasını bugüne kadar 1 milyon 327 bin kişi indirdi.

Uygulama üzerinden 68 bin 214 kadın, karşılaştığı acil durumları tek tuşla ihbar etti. Şiddet mağdurları ve sivil toplum kuruluşlarının sosyal medyadan yaptığı ihbarlar da kolluk kuvvetlerince takip edilerek olaylara anında müdahale gerçekleştirildi.

Çalışmalar sonucu geçen yıl cinayete kurban giden kadın sayısı bir önceki yıla göre yüzde 21 azalarak 266'ya geriledi. 2019'da 336, 2017'de 353 ve 2018'de ise 279 kadın katledildi.

Elektronik İzleme Sistemi (Elektronik Kelepçe)

Asayiş Daire Başkanlığı

 

      6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun’un “Teknik yöntemlerle takip” başlıklı 12’nci maddesinde, 6284 sayılı Kanun hükümlerine göre verilen tedbir kararlarının uygulanmasında hâkim kararı ile teknik araç ve yöntemler kullanılabileceği düzenlenmiştir.

     6284 sayılı Kanun kapsamında uzaklaştırma kararı verilen vakalarda mağdurlara yönelik, şiddet uygulayan veya uygulama ihtimali bulunan kişilerden gelebilecek tehlikenin önlenmesi, şiddet mağduru kadınların can güvenliklerinin sağlanması ve mağdurlara yaklaşmadan gerekli güvenlik tedbirlerin alınmasını sağlamaktır.

   İçişleri Bakanlığı’nın 01.01.2020 tarihli Genelgesi ile Emniyet Genel Müdürlüğü’ne “elektronik kelepçe uygulamasının ülke genelinde yaygınlaştırılması için altyapının kurulması” görevi verilmiştir.

      Bu doğrultuda 6284 sayılı Kanun kapsamında haklarında “teknik yöntemlerle takip” kararı verilen kişilerin etkin takibinin yapılabilmesi amacıyla 25 Ocak 2021 tarihinde İçişleri Bakanlığı Güvenlik ve Acil Durumlar Koordinasyon Merkezi’nde (GAMER) Emniyet Genel Müdürlüğü Asayiş Daire Başkanlığı tarafından kurulan Elektronik İzleme Merkezi’nde 81 il polis ve jandarma bölgesinde 1.000 kapasiteli Elektronik Kelepçe Uygulamasına başlanılmıştır.

     6284 sayılı Kanunda yer alan tedbirlerin etkin uygulanması ve takibi amacıyla; koruyucu ve önleyici tedbir kararlarının yetersiz kalması, mağdurun hayatının olağan akışının aksaması gibi nedenlerle teknik yöntemlerle takibe uygun olabileceği yönünde kanaat oluşan vakalar Polis ve Jandarma birimlerindeki Aile İçi ve Kadına Karşı Şiddetle Mücadele Büro Amirliği ve Aile İçi Şiddetle Mücadele ve Çocuk Şube Müdürlüğü/Kısım Amirliği ile Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığına bağlı birimler tarafından tespit edilmektedir.

     Vaka tespit edildikten sonra olaya ilişkin elde edilen bilgi, belge ve delillerle birlikte vakanın teknik yöntemlerle takibe uygunluğu Komisyon tarafından değerlendirilmek üzere Şiddet Önleme ve İzleme Merkezi’ne (ŞÖNİM) gönderilmekte, tespit edilen vakalar ŞÖNİM bünyesinde ŞÖNİM Müdürü, ŞÖNİM’de görevli en az bir meslek elemanı ve polis irtibat/jandarma görevlisi olmak üzere asgari üç kişiden oluşan Komisyon tarafından yapılan değerlendirme sonrasında ildeki ilgili mahkemeye sunulan rapor ile birlikte 6284 sayılı Kanun kapsamında “teknik yöntemlerle takip” kararı talep edilmektedir.

    İlgili kolluk birimi tarafından vakaya acil durumda etkin ve hızlı müdahalenin sağlanması amacıyla sorumluluk bölgesine göre polis irtibat görevlisi/jandarma personelinin koordinesinde gecikmeksizin asgari mesafeye ilişkin değerlendirmeyi içeren rapor hazırlanmakta, asgari mesafeye ilişkin değerlendirme yapılırken; yükümlü ve şiddet mağdurunun ev, iş, okul ve benzeri adreslerinin birbirine olan yakınlığı, gündelik güzergâhları arasındaki mesafe, bulundukları şehrin yüzölçümü, nüfus yoğunluğu ve trafik durumu, kolluk birimlerinin etkin müdahale süresi gibi kriterler göz önünde bulundurulmaktadır. Asgari mesafe raporu; ilgili kolluk birimi tarafından Komisyon değerlendirmesi neticesinde hazırlanacak nihai değerlendirme raporuna eklenmek üzere ŞÖNİM’e gecikmeksizin gönderilmektedir.

     Komisyon tarafından vakanın teknik yöntemlerle takibe elverişli olup olmadığına ilişkin nihai değerlendirme raporu hazırlanmakta, vakanın teknik yöntemlerle takip açısından elverişli olduğu değerlendirildiği takdirde rapora asgari mesafe önerisi ve ilgili diğer bilgi ve belgeler eklenerek karar talebi ŞÖNİM tarafından aile mahkemesine ivedilikle sunulmaktadır.

     6284 sayılı Kanun kapsamında Aile Mahkemeleri hâkimleri tarafından verilen tedbir kararlarının elektronik izleme sistemi ile yapılması yönünde verilen kararlara istinaden, şiddet uygulayan ya da uygulama ihtimali bulunan kişilerin şiddet mağdurlarına belirli bir mesafeden fazla yaklaşıp yaklaşmadığı elektronik izleme merkezindeki görevliler tarafından izlenmekte, ihlal olduğu takdirde mağdurda ve failde bulunan cihazlarla iletişim kurularak ikaz yapılabilmekte, ihlalin devamı halinde ise elektronik izleme merkezindeki görevlilerce ilgili kolluğa haber verilerek mağdurun koruma altına alınması ve ihlali yapan faile müdahale edilmesi sağlanmaktadır.

     Konu ile ilgili Cumhuriyet savcısı bilgilendirildikten sonra alınan talimat doğrultusunda iş ve işlemler yapılmaktadır. Ayrıca, izleme personeli tarafından düzenlenen ihlal tespit tutanağı, Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmek üzere ilgili kolluk birimine ve bilgi için ŞÖNİM’e ivedilikle ulaştırılmaktadır.

 

 

ELEKTRONİK KELEPÇE

Günümüzde, cezaların infazı ve denetimli serbestlik tedbirlerinin yerine getirilmesinde gelişen izleme teknolojileri giderek daha fazla kullanılmaya başlanmıştır.

Şüpheli, sanık veya hükümlülerin elektronik yöntem ile toplum içinde izlenmesini, denetim altında tutulmasını sağlayan elektronik kelepçe ve elektronik izleme uygulaması 1 Şubat 2013 tarihi itibariyle başlamıştır. Elektronik kelepçe ile izleme yöntemi sayesinde 2017 yılı verilerine göre, 28 bin 450 kişinin takip edildiği, bu sayının 2016 yılı Kasım ayında 23 bin 536 civarında olduğu ifade edilmektedir.[1]

TANIM

Elektronik izleme teknolojileri kavramı, hükümlüler veya haklarında denetimli serbestlik tedbiri uygulanan yükümlüler hakkında uygulanacak, denetim ve izleme işleminin kalitesini ve seviyesini yükseltmeyi ve eksiksiz yerine getirilmesini amaçlayan bilgi toplama ve denetim aracı olarak tanımlanabilir.

Başka bir söylemle elektronik izleme; şüpheli, sanık veya hükümlülerin elektronik yöntem ve araçlar ile toplum içinde izlenmesini, gözetim ve denetim altında tutulmasını sağlar. Bu yöntemin mağdurun ve toplumun korunmasını destekleyen kararların infaz edilmesinde kullanıldığı ifade edilebilir.

Elektronik izleme kavramı, çok çeşitli sistem ve bu sistemlerin bileşenlerinden oluşmaktadır.

YASAL ALTYAPI

Elektronik izleme ile yükümlülerin denetimi, 5402 sayılı Denetimli Serbestlik Hizmetleri Kanunu’nun 15/A maddesinde yer alan yasal düzenlemeye istinaden yapılmaktadır.

5402 sayılı Denetimli Serbestlik Hizmetleri Kanunu’nun 15/A maddesine göre; şüpheli, sanık ve hükümlülerin toplum içinde izlenmesi, gözetimi ve denetimi elektronik cihazların kullanılması suretiyle de yerine getirilebilir.

Denetimli serbestlik sisteminde elektronik izleme sistemlerin kullanımı ile infazın yerine getirilmesi mevzuatımızda yer alan altı kanun maddesi hükmü kapsamında yerine getirilmektedir.

Bu kararlar şunlardır:

1) Adli kontrol tedbirleri (CMK 109),

2) Kısa süreli hapis cezasına seçenek yaptırım (TCK 50),

3) Hükmün açıklanmasının geri bırakılması (CMK 231),

4) Hapis cezasının konutta çektirilmesi (CGTİHK 110),

5) Denetimli serbestlik tedbiri uygulanarak cezaların infazı (CGTİHK 105/A)

6) mükerrerlere ve bazı suç faillerine özgü infaz rejimi ve denetimli serbestlik tedbiri (CGTİHK 108) kararlarıdır.

Denetimli Serbestlik Hizmetleri Yönetmeliği’nin yedinci kısım, birinci ve ikinci bölümlerinde yer alan 101 ila 106’ncı maddelerinde elektronik izleme sisteminin kullanımına yönelik usul ve esaslar düzenlenmiştir.

İZLEME MERKEZİ

Türkiye’de elektronik izleme uygulamalarına başlanılmadan önce, Adalet Bakanlığı tarafından diğer ülke uygulamaları incelendiği ve gerekli alt yapı çalışmalarının yapıldığı, 25 Şubat 2012 tarihinde elektronik izleme sistemine ilişkin pilot uygulamaların başladığı, pilot uygulama sonrasında elde edinilen tecrübeler ışığında, gerekli yasal düzenlemelerin yapıldığı, 20 Ocak 2013 tarihinde Elektronik İzleme Merkezi’nin kurulumunun tamamlandığı ifade edilmektedir.[2]

Bu alandaki en son teknoloji kullanılarak kurulmuş olan izleme merkezinin, aynı anda 5.000 kişiyi izleyecek kapasiteye sahip olduğu; yedi gün, yirmi dört saat esasına göre dört vardiya şeklinde çalışmalarına devam ettiği, İzleme Merkezi’nin giriş ve çıkışlarının elektronik sistemlerle kontrol edildiği, çalışan personelin yükümlülerle yaptıkları görüşmelerin ve diğer tüm işlemlerin kayıt altına alındığı, sistem veri güvenliğinin ise UYAP bilişim sisteminin denetimi altında olduğu bildirilmektedir.[3]

KULLANILMAKTA OLAN ELEKTRONİK İZLEME ÜNİTELERİ

Elektronik izleme kapsamında ülkemizde 4 tür elektronik izleme ünitesi kullanılmaktadır. Bu üniteler şunlardır:[4]

1) Konutun terk edilmemesi amaçlı kullanılan ünite,

2) Belirlenen yerlere gitmekten yasaklanma veya belirli alanların terk edilmesinin engellenmesi amaçlı kullanılan ünite,

3) Alkol kullanımı izleme ünitesi,

4) Mağdur koruma ünitesidir.

ELEKTRONİK İZLEME SİSTEMİ

Elektronik İzleme Sistemi, bazı ekipmanlardan oluşmaktadır.

Bu ekipmanlar şunlardır:[5]

1) Ev ünitesi,

2) GPS ünitesi,

3) Alkol Ünitesi,

4) Mağdur koruma ünitesi.

EV ÜNİTESİ

Ev ünitesi iki parçadan oluşur. Biri kişinin ayağına takılan kelepçe (RF verici), ikinci parça ise eve kurulan, GSM teknolojisi ile izleme merkezi ile haberleşmeyi sağlayan alıcı parçadır. Sistemin çalışma özellikleri şunlardır:

1) Bu iki parça radyo frekansı sinyali üzerinden birbirleriyle iletişim kurmaktadır.

2) Kurulum aşamasında kişinin ayağına kelepçe takılır.

3) Alıcı parça evin merkezi konumunda bir yere yerleştirilir.

4) Evin tüm sınırları içerisindeki mesafelerde alıcı ünite ile iletişimi sağlanır.

5) İki araç arasındaki mesafenin belirlenen mesafenin dışına çıkması durumunda bu bilgi izleme merkezine iletilir.

GPS ÜNİTESİ

İki parçadan oluşur. Birinci parça kişinin ayağına takılan kelepçe, ikinci parça ise kişin üzerinde taşıması gereken, GSM hattı üzerinden kişi ile sesli ya da yazılı haberleşmeyi ve izleme merkezi ile karşılıklı veri aktarımını sağlayan alıcı parçadır.

Kişinin ayağına kelepçe takıldıktan sonra yaklaşmaması veya girilmemesi gereken bölge merkez tarafında harita üzerinden işaretlenerek sisteme kaydedilir.

Kişinin yasaklı bölgelere yaklaşması ya da yasaklı bölgenin dışına çıkılması durumunda merkeze bilgi verilir.

ALKOL ÜNİTESİ

Kesin bir doğrulama ile uzaktan alkol seviyesinin test edilmesini sağlar. Öncelikle kimlik doğrulamasında kullanılmak üzere kişinin yüz fotoğrafı alınır.

Ünite aktif edildiğinde belirlenen saat aralığında (örneğin 20.00-24.00 saatleri arasında) belirsiz zamanlarda ve istenilen sayıda test talebi cihaza gönderilir.

Cihaz üzerindeki ekrandan kişinin yüzü fotoğraflanır ve kimlik doğrulaması sağlanır.

Kişi cihaz üzerindeki alkol ölçüm aparatına üfleme yapar ve alkol düzeyi belirlenir. Bu bilgi merkeze gönderilir.

MAĞDUR ÜNİTESİ

Mağdurda bir failde iki olmak üzere 3 parçadan oluşur. Bu parçalar şunlardır:

1) Bir tanesi mağdurun üzerinde taşıması gereken GSM hattı üzerinden mağdur ile sesli ya da yazılı haberleşmeyi ve izleme merkezi ile karşılıklı veri aktarımını sağlayan alıcı ünite.

2) İkinci parça failin ayağına takılan kelepçedir.

3) Üçüncü parça ise failin üzerinde taşıması gereken, GSM hattı üzerinden kişi ile sesli ya da yazılı haberleşmeyi ve izleme merkezi ile karşılıklı veri aktarımını sağlayan alıcı parçadır.

Bu sistemin çalışma esasları şunlardır:

1) Fail ve mağdurun konumlarının harita üzerinden sürekli takibine imkân sağlanır ve birbirlerine yaklaşmaları engellenir.

2) Failin mağdura ya da mağdurun faile yaklaşması durumunda durum merkeze ihlal olarak bildirilir.

ELEKTRONİK KELEPÇE

Bir hükümlü hakkında elektronik izleme programı uygulandığında, genel olarak kol saatine benzeyen elektronik iletici bir kelepçe kişinin ayak veya el bileğine takılarak, her hükümlü/yükümlü için ona ait bir sinyal tespit edilir.

Bu sinyal ile hükümlünün toplum içinde bulunduğu yerin kayıtları sağlanmakta ve merkezi izleme istasyonuna gönderilmektedir.

Bu şekilde hükümlünün evinde kalması, belirli bir yerde bulunmasının veya gidilmesinin yasaklanması gibi önceden tespit edilmiş şartları ihlal edip etmediği tespit edilerek denetim ve izleme çalışmalarının verimliliği ve etkinliği yükseltilebilmektedir.[6]

DENETİMLİ SERBESTLİK MEMURLARININ ELEKTRONİK İZLEME HUSUSUNDAKİ GÖREVLERİ

Denetimli Serbestlik Hizmetleri Yönetmeliğinin 18/7 maddesine göre; Denetim bürosunda görevli denetimli serbestlik memurlarının elektronik kelepçe ile izleme hususunda iki temel görevi bulunmaktadır.

1) Yükümlülere elektronik kelepçe takmak ve elektronik izleme cihazlarını kurmak. (DSHY md. 18/7-c)

2) Elektronik izleme merkezinden yükümlülerin denetim ve kontrolüne ilişkin iletilen talepleri yerine getirmek.(DSHY md. 18/7-ç)

YÜKÜMLÜLERİN UYMASI GEREKEN KURALLAR

Yükümlülüğün elektronik cihazlar kullanılmak suretiyle yerine getirilmesine karar verilmesi durumunda, yükümlü elektronik kelepçe ve diğer cihazlar ile ilgili üniteyi usulüne uygun olarak kullanmak ve korumak zorundadır. (DSHY md. 42/1)

ELEKTRONİK KELEPÇE UYGULANABİLECEK TAKİP VE DENETİM TÜRLERİ

ADLİ KONTROL TEDBİRLERİNİN YERİNE GETİRİLMESİNDE ELEKTRONİK KELEPÇE KULLANILMASI

Bilindiği üzere Adli kontrol, şüpheli veya sanığın tutuklanması yerine bir veya birden fazla yükümlülüğe tâbi tutularak, toplum içinde denetimini öngören bir koruma tedbiri olarak tanımlanmaktadır. (DSHY md. 55)

Elektronik kelepçe ile izleme yönteminin uygulanabileceği Adli kontrol tedbirleri şunlardır:

1) YURT DIŞINA ÇIKAMAMAK: Bu adli kontrol tedbirinde yükümlü ülke sınırları dışına çıkamaz. (DSHY md. 56/1-a)

2) KONUTUNU TERK ETMEMEK: Şüpheli veya sanığın mahkeme tarafından belirlenen konutunu mazereti olmaksızın veya izin almaksızın terk etmemesi sağlanır. Bu amaçla izlemeye alınır.(DSHY md. 56/1-h)

3) BELİRLİ BİR YERLEŞİM BÖLGESİNİ TERK ETMEMEK: Şüpheli veya sanığın mahkeme tarafından belirlenen yeri veya yerleşim bölgesini mazereti olmaksızın veya izin almaksızın terk etmemesi gerekir. Elektronik izleme yoluyla bu husus takip ve denetim altına alınır.(DSHY md. 56/1-ı)

4) BELİRLENEN YER VEYA BÖLGELERE GİTMEMEK YA DA ANCAK BAZI YERLERE GİDEBİLMEK: Şüpheli veya sanığın mahkeme tarafından belirlenen yere veya yerleşim bölgesine mazereti olmaksızın veya izin almaksızın gitmemeyi ya da ancak bazı yerlere gidebilmesini ifade eden bir kavramdır. (DSHY md. 56/1-i)

Adli kontrol tedbirlerinin yerine getirilmesi

Haklarında Denetim Serbestlik Hizmetleri Yönetmeliğin 56 ncı maddesinin birinci fıkrasının (a), (h), (ı) ve (i) bentlerinde sayılan ve yukarıda bahsedilen adli kontrol tedbirlerine karar verilen şüpheli veya sanıkların toplum içinde izlenmesi, denetim ve takibi elektronik kelepçe takılmak suretiyle yerine getirilebilir. (DSHY md. 57/5)

HAPİS CEZASININ KONUTTA İNFAZI

Hapis cezasının konutta infazı, DSHY’nin 75 maddesinde ifade edilen kurallar çerçevesinde sağlanır.

DSHY’nin 75/11 maddesine göre, Cezanın konutta çektirilmesine ilişkin kararların infazı, elektronik kelepçe kullanılması suretiyle de yapılabilir.

CİNSEL DOKUNULMAZLIĞA KARŞI SUÇLARDAN HÜKÜMLÜ OLANLARA UYGULANACAK TEDAVİ VE DİĞER YÜKÜMLÜLÜKLER HAKKINDA YÖNETMELİK[7]

Bu Yönetmeliğin amacı, 26.9.2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 102 nci maddesinin ikinci fıkrasında tanımlanan cinsel saldırı, 103 üncü maddesinde tanımlanan çocukların cinsel istismarı ve 104 üncü maddesinin ikinci ve üçüncü fıkrasında tanımlanan reşit olmayanla cinsel ilişki suçlarından hapis cezasına mahkûm olanların, cezalarının infazı sırasında ve koşullu salıverildikleri takdirde denetim süresi içinde tâbi olacakları yükümlülüklerin, tıbbi tedavilerin ve iyileştirme programlarının belirlenmesi ile bunların uygulanmasına ilişkin usul ve esasları düzenlemektir. (Md.1)

Bu Yönetmelik uyarınca yükümlülerin cezalarının infazı sırasında ve koşullu salıverildikleri takdirde denetim süresi içinde tâbi olacakları yükümlülüklerin yerine getirilmesinde elektronik izleme sisteminden yararlanılabilir.

Cinsel Dokunulmazlığa Karşı Suçlardan Hükümlü Olanlara Uygulanacak Tedavi Ve Diğer Yükümlülükler Hakkında Yönetmelik’in “Hükümlü veya yükümlülerin uyması gereken kurallar” başlıklı 13/2 maddesine göre, Yükümlülüğün elektronik cihazlar kullanılmak suretiyle yerine getirilmesine karar verilmesi durumunda, yükümlü elektronik kelepçe ve diğer cihazlar ile ilgili üniteyi usulüne uygun olarak kullanmak ve korumak zorundadır.

ELEKTRONİK CİHAZLARIN KURULMASI VE KELEPÇE TAKILMASI

Yükümlülerin bilgilendirilmesi

Elektronik cihazlar kullanılmak suretiyle izlenmesine karar verilen yükümlülerin, görevli denetimli serbestlik personeli tarafından bilgilendirilmesi gerekir.

İzleme ünitesinin kurulması ve izlemenin başlaması

Elektronik cihazın özelliğine göre yükümlü müdürlüğe davet edilerek veya yükümlünün evine gidilerek elektronik izleme ünitesi kurulur ve devreye sokulur.

Elektronik cihazlarla takip edilecek yükümlünün kimlik bilgileri görevli personel tarafından kontrol edilir. (DSHY md. 105/1)

Uyulması gereken kurallar ve uymamanın sonuçları konusunda yazılı bilgilendirme

Yükümlü, elektronik kelepçe, diğer cihazlar ve ilgili ünitenin kullanımı ile uyulması gereken kurallar ve uymamanın sonuçları konusunda yazılı olarak bilgilendirilir.(DSHY md. 105/2)

Yükümlünün uyması gereken kurallar

Elektronik cihazlar kullanılmak suretiyle takibine karar verilen yükümlü şu kurallara uymak zorundadır: (DSHY md. 105/3)

1) Elektronik kelepçe takılmasına ve ilgili ünitenin kurulmasına rıza göstermek zorundadır.

2) Cihazları kullanılır durumda bulundurmalıdır.

3) Kararın infazı için gerekli olan kısıtlamalara ve cihazların kullanımına ilişkin belirlenen kurallara uygun hareket etmelidir.

Bu kurallara aykırı davranış yükümlülüğünün ihlali sayılır.(DSHY md. 105/3)

Yükümlünün kurallara aykırı davranması halinde yapılacak işlemler

Yükümlünün kurallara aykırı davranması halinde yapılacak işlemler şunlardır:(DSHY md. 105/4)

1) Müdahale ekibinin durumdan derhal haberdar edilmesi: İzleme merkezi tarafından yükümlünün kurallara aykırı davrandığının belirlenmesi halinde, müdahale ekibi durumdan derhal haberdar edilir.

2) İhlalin Denetimli Serbestlik Müdürlüğü’ne yazılı olarak bildirilmesi: Elektronik izleme şube müdürlüğü, yükümlünün kurala aykırı davranışını denetimli serbestlik müdürlüğüne yazılı olarak da bildirir.

3) İhlalin komisyona iletilmesi: Kurala aykırı davranışın vaka sorumlusu tarafından yükümlülüğün ihlali olarak değerlendirilmesi halinde durum komisyona iletilir.

ELEKTRONİK CİHAZLARIN VE KELEPÇENİN SÖKÜLMESİ

Elektronik cihazlar ve kelepçe görevli denetimli serbestlik personelince şu hallerde sökülür:(DSHY md. 106/1)

1) Yükümlülüğün sona ermesi,

2) Yükümlülüğün ihlal edilmesi,

3) Yükümlünün ceza infaz kurumuna alınması,

4) Yükümlünün elektronik cihazların kullanılması suretiyle takibinden vazgeçilmesi.

Bu durumlarda Cihaz, gerekli kontroller yapılarak yükümlüden tutanak karşılığında teslim alınmalıdır.(DSHY md. 106/1)

Elektronik cihaz ve kelepçe izleme merkezi bilgilendirilmeden sökülmez.

Sistem üzerinden elektronik takibin sonlandırılması

Elektronik cihaz ve kelepçe sökülmesine ilişkin talep üzerine izleme merkezi tarafından sistemden elektronik takip sonlandırılır ve elektronik takibe ilişkin gerekli bilgiler ilgili müdürlüğe iletilir.(DSHY md. 106/2)

Yükümlünün elektronik izleme araçlarına zarar vermesi

Yükümlü, kasten elektronik izleme araçlarına zarar vermesi halinde, (örneğin elektronik kelepçeyi kırması) kamu malına zarar verme suçunu işlemiş olacaktır.[8]

...

(Bu köşe yazısı, sayın Dr. Suat ÇALIŞKAN  tarafından www.hukukihaber.net sitesinde yayınlanması için kaleme alınmıştır. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısının tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısının bir bölümü, aktif link verilerek kullanılabilir. Yazarı ve kaynağı gösterilmeden kısmen ya da tamamen yayınlanması şahsi haklara ve fikri haklara aykırılık teşkil eder.

---------------------------

[1]https://www.cnnturk.com/turkiye/son-4-yilda-28-bin-kisiye-elektronik-kelepce-takildi, ET: 15.11.2018.

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır