ellagic asit nelerde bulunur / Ellagic Asit Nedir? Ellagic Asit Ne İşe Yarar?

Ellagic Asit Nelerde Bulunur

ellagic asit nelerde bulunur

Sağlığınız i&#;in 10 altın besin

Oluşturulma Tarihi: Şubat 01,

LinkedinFlipboardE-postaLinki KopyalaYazı Tipi

Bilim adamları sağlıklı bir yaşam sürdürmenin püf noktasının beslenmemizde gökkuşağının tüm renklerine yer vermek olduğuna dikkat çekiyorlar.

Ne yiyelim? Hangi besinleri nasıl ve ne kadar tüketelim ki en azından gıda konusunda bir kuşkumuz olmasın ve beslenmemiz sağlıklı hayatımıza destek olsun?

Bu konuda şüphesiz tek bir reçete vermek mümkün değil. Ayrıca bilim dünyasından bazen çelişkili haberler geliyor, bazen de en iyi yiyeceklerin sıralaması değişiyor.

Amerika’nın önde gelen haftalık haber dergisi Time’ın bilim editörleri, son gelişmeleri ve araştırma sonuçlarını da dikkate alarak, sağlığımız için 10 altın besinin ne olduğu konusunda bir liste yayımladılar. Bu hafta size bu seçimi ve gerekçelerini sunuyoruz.

Besin, hiç kuşkusuz, sağlıklı yaşamın vazgeçilmez bir unsuru olmakla birlikte, bu kadarla da kalmıyor. Son birkaç yıldır besinle ilgili araştırmalarda bir patlama olduğu göze çarpıyor. Bilim adamları kimi hastalıkları engelleyici etkileri olan yüzlerce, dahası binlerce, yiyeceğin içerdiği doğal kimyasalları belirlemeye başladılar. Bu kimyasallar yalnızca vitamin ve minerallerle sınırlı kalmayıp, başta son günlerin beslenme gözdesi olan fitokimyasallar olmak üzere, yepyeni bir dizi bileşimi içeriyorlar. Bu bileşimlerin çoğu beslenmeye yönelik haplarda bulunsa da, bunlar aynı etkiyi yaratamıyorlar.

Gökkuşağı renkleri

Son derece karmaşık bir yapıya sahip olan besinler, içerdikleri antioksidanlar, fitokimyasallar ve liflerin hep birlikte etki yapmaları suretiyle, sağlığımızı koruyorlar. Neyse ki, doğa bu sağlıklı besinleri kolaylıkla seçebilmemize olanak tanıyor. Besinleri sağlıklı kılan kimyasalların büyük bir bölümü onlara rengini veren kimyasallar.

Bilim adamları sağlıklı bir yaşam sürdürmenin püf noktasının beslenmemizde gökkuşağının tüm renklerine yer vermek olduğuna dikkat çekiyorlar.

Aşağıda, gerektiği gibi kullanıldığında, kalp hastalığından, şeker hastalığı ve kansere dek uzanan çok sayıda ciddi hastalığı engelleyici etkileri olan 10 yiyecek yer alıyor.


Kırmızı Şarap


Fransızların peynir ve tereyağlı soslardan oluşan yiyeceklerle beslenmelerine karşın, bu ülkede kalp hastalıklarına yakalananların oranı neden Amerikalılara kıyasla çok daha düşük? Bu ünlü Fransız ikileminin gizi, beslenme uzmanlarına göre, Fransız şarabından kaynaklanıyor.

Kırmızı şarap yapımında kullanılan üzümlerin kabuğunda, aralarında iyi huylu kolesterolü arttırdığı bilinen ‘resveratrol’ türünün de yer aldığı, polifenol adlı son derece etkili antioksidanlar bulunuyor. Son araştırmalara göre, polifenoller damar sertliğine yol açan bir peptit olan endotelin 1 adlı maddenin üretimini de engelliyor. Ne var ki, kalp ve damar hastalıklarına karşı son derece etkili olan şarap, aynı zamanda siroz, kanamalı felç ve ölümcül alkol sendromuna da neden olduğundan, tüketiminin haftada birkaç kadehle sınırlı tutulması öneriliyor.


Sarmısak


Ah, şu pis kokulu gül! Sarmısağın ve ağzınızın pis kokmasına neden olan şey, bu bitkiyi sağlığa böylesine yararlı kılan şeyin ta kendisi. Sarmısağa kokusunu veren maddeler, allil sülfidler adı verilen, kükürt özlü bileşimlerdir. Sağlığına aşırı özen gösterenler sarmısağın her derde deva olduğunu öne sürseler de, tabii ki, öyle değil. Ne var ki, bilim adamlarının çoğu sarmısağın içindeki allil sülfid ve öteki fitokimyasallların kalbi koruyucu etkileri olabileceği görüşünde birleşiyorlar. Araştırmalar sülfidlerin kolesterol düzeylerini düşürebildiğini ve kanın yapışkanlığını azaltabileceğini ortaya koyuyor. Bilim adamları sarmısağın bakteri ve mantarlara karşı da koruyucu etkileri olduğuna inanıyorlar. İlk raporlar sarmısağın sıtmaya yol açan asalaklara bile engel olabildiğini ortaya koyuyor. Henüz somut kanıtlara dayanmayan bir kuram ise, allil sülfidlerin ur gelişimini önlediğini savunuyor.

İçerdiği güçlü bileşimlerden yararlanmak için, sarmısağın ezilmesi ya da ince ince doğranması gerekiyor. Uzun süre, ya da yüksek ısıda pişirilmesi sarmısağın içindeki yararlı maddelerin yok olmasına neden oluyor. Bu arada, ister çiğ, ister pişmiş olarak tüketilsin, sarmısağın duyarlı midelerin çeperlerine zarar verebileceği gerçeğini de unutmamak gerekiyor.




Yabanmersini


Bu minik mavi mücehverlerin içerdiği antioksidan miktarı öteki sebze ve meyvelere kıyasla çok daha yüksek. Yabanmersinlerinde bulunan sağlığa en yararlı bileşimlerin, flavonoid ailesine bağlı fitokimyasallardan olan, antosiyaninler olduğu belirtiliyor. Kalp hastalıkları ve kanserle ilintili serbest radikallere karşı etkili olmalarının yanı sıra, antosiyaninler beyin gücünü de arttırabiliyor. Bu etkinin en azından fareler için geçerli olduğuna inanılıyor. Dokuz hafta boyunca yabanmersini özüyle beslenen yaşlı farelerin labirentte yol bulma ve dönen kütükler üzerinde denge sağlama gibi kimi görevleri denetim grubundan çok daha başarılı bir biçimde yerine getirdiklerine dikkat çekiliyor. Aynı farelere dört ay boyunca yaban mersini ağırlıklı bir beslenme uygulandığında da, bellek testlerinde gençler denli başarılı oldukları belirtiliyor. Yabanmersinin bir başka yararı da, tıpkı kızılcık gibi, monash.pw bakterilerinin böbrek zarına girmesini engelleyerek idrar yolları iltihaplanmalarına karşı etkili olması.


Fındık-Fıstık


YaĞ açısından son derece zengin olan ve çerez niyetine yenen bu sert kabuklu yemişler besin değeri açısından da paha biçilmez bir güç kaynağı. Bu durum fındık fıstığın içindeki monodoymamış ve polidoymamış yağ türlerinin iyi huylu yağlar olmasından kaynaklanıyor. Cips ve hamurlu yiyecekler gibi, doymuş yağ oranı yüksek, sağlığa zararlı besinlerin yerine fındık fıstığın yeğlenmesi, kötü huylu kolesterol düzeyini düşürüp, iyi huylu kolesterolün artmasına, böylelikle kalp ve damar hastalıklarının engellenmesine yol açıyor. Ceviz ve benzeri yemişlerin çoğunda ‘ellagic asit’adı verilen bir fitokimyasal da bulunuyor. Araştırmalar söz konusu asidin, kanser hücrelerinin kendi kendilerini yok ettikleri, apoptosis adlı bir süreci başlattığını ortaya koyuyor. Fındık fıstığın bir başka özelliği de, kalp hastalıkları ve kansere karşı etkili bir antioksidan olan E vitamini içermeleri. Peki, ya sakıncası? Gramında yaklaşık altı kalori bulunan fıstığın miktarını kaçırdığınızda kiloları da almanız işten değil.


Som Balığı


Okyanuslarda özgürce dolanan som balıkları, kendileri de daha küçük balıklarla beslenen, daha küçük balıkları yerler. Bu besin zincirinin en altında, som balığına yararlı özelliklerini kazandıran, yosunlar yer alır. Yosunlar omega-3 adıyla bilinen ve kalbi desteklediği sanılan özel bir tür yağ üretirler. Omega-3’ler kandaki trombositlerin birikerek atardamarların çeperlerine yapışmalarına engel olurlar. Ayrıca, trigliserit ve LDL (kötü huylu) kolesterol düzeylerini düşürürler. Araştırmacılar omega-3'lerin romatizmal kas iltihabı ve lupus gibi doğuştan bağışıklığı olan hastalıklarla ilintili zarar verici maddelerin üretimini de engellediklerini sanıyorlar. Daha da ilginci, elde edilen ilk raporların omega-3’lerin beyin hücrelerini çevreleyen yağlı katmanlarla etkileşim içinde oldukları ve her ne kadar inanılması güç olsa da, bir biçimde beyin hücrelerini, Alzheimer gibi, yaşlanmayla ortaya çıkan hastalıklara karşı koruduğunu ortaya koyuyor. Omega-3 içeren başka besinler arasında ringa, uskumru ve lüfer gibi balıklar da yer alıyor.


Yeşil çay


Asya ülkelerinde tüketilen yeşil çay miktarı Batı’da tüketilen kahve miktarıyla hemen hemen aynı. Yeşil çay, antioksidan etkileri C vitamininin katına eşit bir tür fitokimyasal olan, polifenoller açısından son derece zengin bir bitki. Laboratuvar deneyleri yeşil çayın içerdiği ‘kateçin’ adlı bir grup polifenolün yeni kan damarlarının oluşumunu engelleyebileceğini ortaya koyuyor. Kimi bilim adamları urları erken evrelerinde besinden yoksun kılan bu tür bir engellemenin kanserin önlenmesinde etkili olabileceğine inanıyorlar.

Gerçekten de, Çin’de yapılan araştırmalara göre her gün düzenli olarak içilen yeşil çayın mide, yemek borusu ve karaciğer kanserine yakalanma riskini azaltıyor. Japonya’da yapılan araştırmalara göre, günde 10 fincan yeşil çay kalp hastalıklarına karşı koruyucu bir etkiye sahip. Bu miktarı tüketmek size güç geliyorsa, bu çayla ağzınızı çalkalamayı deneyin. Araştırmalar yeşil çayın diş çürüklerine neden olan bakterileri yok ettiğini ortaya koyuyor.

Yeşil çay farelerde deri kanseri riskini azalttığını da gösteriyor. Peki, ya siyah çay? Bilim adamları, farklı işlemlerden geçirilmekle birlikte, yeşil çayla aynı yapraklardan üretilen siyah çayın da benzer etkiler yaratabileceğine inanıyorlar.


Ispanak


Mısır koçanından piposu ve çırpı bacaklarıyla, Temel Reis günümüz çocuklarının gözdesi olmaktan çıksa da, söylencesel yiyecek seçimi anlamını koruyor. Ispanak, demirin yanı sıra, son derece önemli bir B vitamini türü olduğu için düzenli olarak una eklenen folat adlı bir madde içeriyor. Folat, bebeklerde sinir-tübü bozukluklarını engellemekle kalmayıp, aynı zamanda kandaki damarlara zarar veren ve kalp hastalıklarına yol açan homosistayn düzeyini de düşürüyor.

Ispanak ayrıca, körlüğün en önde gelen nedenlerinden biri olan maküler dejenerasyonu engelleyen lutein ve zeaxantin adlı iki fitokimyasalı da içeriyor. Bir fincan ıspanakta yalnızca 41 kalori ve çok az yağ olduğundan, bedeninizde göze hoş görünmeyen herhangi bir çıkıntı yaratması söz konusu değil. Ispanağı sevmiyor musunuz? O zaman, kıvırcık yapraklı lahana, ya da pazıyı deneyin.




Brokoli


Herkes hoşlanmasa da, brokolinin eşi benzeri güç bulunur bir yeşillik olduğu bir gerçek. Brokoli kansere yol açan maddeleri zarar vermelerine olanak bırakmadan yok eden sulforafan ve indolekarbinol gibi çeşitli fitokimyasalları içinde barındırır. Indolekarbinol kadınlarda östrojene dayalı meme kanserini daha zararsız bir duruma getirir. Beta karoten, lif ve C vitamini (1 fincanındaki C vitamini miktarı portakaldan daha fazladır) açısından da son derece zengin bir besin olan brokoliden en iyi biçimde yararlanmak için, bu besinin çok az pişirilerek, ya da çiğ yenmesi öneriliyor. Brokoliyle yıldızınız bir türlü barışmıyorsa, Brüksel lahanasını, lahana, ya da bok choy’u deneyin.


Domates


İşe biraz ketçapla başlayabilirsiniz. Araştırmalar ketçap, çorba ve soslardaki pişmiş domatesin prostat ve sindirim sistemiyle ilgili öteki kanser türlerine yakalanma riskini büyük ölçüde azalttığını ortaya koyuyor. Domates, meyve ve sebzelere turuncu rengini veren karotenoidler arasında belki de en etkili antioksidan olan, likopen içeriyor. Serbest radikalleri yok etme açısından likopen, en çok bilinen karotenoid olan, beta-karoteni bile gölgede bırakacak bir etki yaratıyor. Pizza sevenlere müjde! Domatesin pişirilmesiyle elde edilen likopen biraz yağla çok daha iyi emiliyor. Bu arada, pişmiş domatesten hoşlanmayalar dert etmesinler. Çünkü, çiğ domates de zengin bir C vitamini kaynağı olduğundan, sağlığa son derece yararlı.

Yulaf

Yulaf ve öteki tahıllardaki lifler her ne kadar kalınbağırsak kanserinin önüne geçemiyorsa da, bu besinlerin önerilmesini haklı kılacak bir yığın neden var. Çiğ ya da pişirilmiş olarak her gün düzenli bir biçimde yenen yulaf kolesterolün düşürülmesine yardımcı olur.

Bağırsaklardaki kolesterolün habercilerini bedenden yok eden süngerimsi, çözülebilir bir lif olan beta-glukan içeren yulaf, aynı zamanda tansiyonun da düşmesine yardımcı olur. Tokotrienol gibi, az bulunur bir antioksidanı içeren ender yiyeceklerden biri olan yulaf, içerdiği lifler ve proteinler nedeniyle kişide tokluk duygusu yaratarak yağlı yiyeceklerden uzak durmasını sağlar.

ELAJİK ASİT

EC / Liste no.:
CAS no.:
Mol. formül: C14H6O8

Elajik asit, çok sayıda meyve ve sebzede bulunan doğal bir fenol antioksidandır.
Elajik asit, heksahidroksidifenik asidin dilaktonudur.
Elajik asit tüketmenin insan sağlığı üzerinde faydalı bir etkisi olduğuna veya hastalıkları önlediğine dair hiçbir bilimsel kanıt yoktur.


İsim
Adı, noix de galle'den (safralar) elde edilebildiği ve onu acide gallique'den (gallik asit) ayırt etmek için geriye doğru yazıldığından, Fransızca asit ellagique teriminden gelir.
Molekül yapısı, iki gallik asit molekülünün "baştan kuyruğa" bir araya getirilmesine ve bir C-C bağı (bifenil veya difenik asitte olduğu gibi) ve iki lakton bağı (siklik karboksilik esterler) ile birbirine bağlanmasına benzer.

Metabolizma
biyosentez
Bitkiler, ellagitannin ve geraniin gibi tanenlerin hidrolizinden ellagic asit üretir.

biyolojik bozunma
Urolitinler, diyet Elajik asit türevlerinin bağırsak florası insan metabolitleridir.
Elajik asidin biyoyararlanımı düşüktür, mikroflora tarafından daha biyoyararlı ürolintinlere metabolize edilene kadar %90'ı bağırsaklardan emilmeden kalır.

Tarih
Elajik asit ilk olarak 'de kimyager Henri Braconnot tarafından keşfedildi.
Maximilian Nierenstein bu maddeyi algarobilla, dividivi, meşe kabuğu, nar, myrabolams ve valonea'dan 'te hazırladı.
Ayrıca 'te Penicillium tarafından galloil-glisin oluşumunu önerdi.
Julius Löwe, gallik asidi arsenik asit veya gümüş oksit ile ısıtarak Elajik asidi sentezleyen ilk kişiydi.

Doğal olaylar
Elajik asit, Kuzey Amerika ak meşe (Quercus alba) ve Avrupa kırmızı meşe (Quercus robur) gibi meşe türlerinde bulunur.

Makrofit Myriophyllum spicatum ellagic asit üretir.

Elajik asit, tıbbi mantar Phellinus linteus'ta bulunabilir.

Yemeğin içinde
En yüksek Elajik asit seviyeleri çiğ kestane, ceviz, ceviz, kızılcık, ahududu, çilek ve üzümün yanı sıra damıtılmış içeceklerde bulunur.
Elajik asit ayrıca şeftali ve narlarda bulunur.

Kimyasal özellikler
Elajik asit krem ​​ila açık sarı kristal katıdır

kullanır
hemostatik, antineoplastik, antimutajenik

Elajik asit, çeşitli meyve ve sebzelerde doğal olarak bulunan bir fenol antioksidandır.
Elajik asit'in, Elajik asit tüketiminin ardından potansiyel sağlık yararlarını ortaya koyan çalışmalarda yüksek düzeyde antiproliferatif ve antioksidan özellikler sergilediği gösterilmiştir.

Tanım
ChEBI: Elde edilen biarilin her iki karboksilik asit grubunun intramoleküler laktonizasyonu ile oksidatif aromatik eşleşme ile gallik asidin formal dimerizasyonundan kaynaklanan organik bir heterotetrasiklik bileşik.
Elajik asit, ahududu, çilek, kızılcık ve nar dahil olmak üzere birçok meyve ve sebzede bulunur.

Genel açıklama
Krem renkli iğneler (piridinden) veya sarı toz. Kokusuz.

Hava ve Su Reaksiyonları
Suda çözünmez.

Reaktivite Profili
Elajik asit, zayıf bir asit olarak reaksiyona girer.
Hidritler, nitrürler, alkali metaller ve sülfürler gibi güçlü indirgeyici maddelerle uyumlu değildir.
Yanıcı gaz (H2) sıklıkla üretilir.
Fenoller ve bazlar arasındaki asit-baz reaksiyonu ile de ısı üretilir.
Ekzotermik olarak çok kolay bir şekilde sülfonatlanabilir (örneğin, oda sıcaklığında konsantre sülfürik asit ile).
Seyreltik nitrik asit ile bile çok hızlı nitratlanabilir.

Yangın tehlikesi
Elajik asit için parlama noktası verileri mevcut değildir; ancak, Elajik asit muhtemelen yanıcıdır.

Biyolojik aktivite
Seçici, ATP-rekabetçi kazein kinaz 2 (CK2) inhibitörü (IC50 değerleri, CK2, Lyn, PKA, Syky ve FGR için sırasıyla 40, , , ve nM'dir).
Antioksidan, antitümör ve antikanserojenik aktivite sergiler ve ayrıca glutatyon S-transferazı inhibe eder.

antikanser araştırması
Elajik asit, en yüksek miktarları ahudududa bulunan doğal ürünlerde ve kabuklu yemişlerde bulunan doğal olarak oluşan bir fenolik bileşendir (Daniel ve ark. ).
Elajik asit, güçlü bir antikanserojenik ve antimutajenik bileşik olarak kabul edilir.
Elajik asit, substratının PDGF-R hareketini ve fosforilasyonunu baskılayarak anti-anjiyojenik özellik gösterir.
Elajik asit, endotelyal hücre ile ilişkili VEGR-2 fosforilasyonuna girebilir ve bu reseptör tarafından aktive edilen akış aşağı sinyallemenin kısıtlanmasını ve anjiyogenezde temel olan iki önemli olayın, yani EC hareketi ve kılcal benzeri yapıya morfojenik ayrılmanın engellenmesine neden olabilir.
Paralel olarak, Elajik asit, PDGF-R eyleminin kısıtlanması ve VSMC yer değiştirmesinin engellenmesine yol açan sinyal yoluyla perivasküler hücrelere karşı güçlü inhibitör aktivite gösterdi (Labrecque ve diğerleri, ).
Elajik asit, nardan elde edilen fenolik bir bileşiktir.
Elajik asit, çoğalmayı önleyici ve antioksidan bir bileşiktir (Murakami ve diğerleri, ).
Elajik asit prostat ve meme kanser hücrelerinde apoptozu indükler ve farklı kanserlerde metastaz sürecini engeller(Singh ve ark. b).

Arıtma Yöntemleri
Bu antioksidan piridinden kristalleşir.
Elajik asit, sulu N NaOH içinde koyu yeşil bir çözelti oluşturur. Tetraaktetat dilakton Ac2O'dan mo ile kristalleşir.

Elajik asit, elde edilen biarilin her iki karboksilik asit grubunun intramoleküler laktonizasyonu ile oksidatif aromatik bağlanma yoluyla gallik asidin formal dimerizasyonundan kaynaklanan organik bir heterotetrasiklik bileşiktir.
Elajik asit, ahududu, çilek, kızılcık ve nar dahil olmak üzere birçok meyve ve sebzede bulunur.
Elajik asit bir antioksidan, bir gıda katkı maddesi, bir bitki metaboliti, bir EC (DNA topoizomeraz) inhibitörü, bir EC [DNA topoizomeraz (ATP-hidrolize edici)] inhibitörü, bir EC ( tirozinaz) inhibitörü, bir EC (arilamin N-asetiltransferaz) inhibitörü, bir EC (glikojen fosforilaz) inhibitörü, bir EC (glutatyon transferaz) inhibitörü, bir EC (inositol-trisfosfat 3-) kinaz) inhibitörü, bir EC (inositol-polifosfat multikinaz) inhibitörü, bir EC (nükleosid-difosfat kinaz) inhibitörü, bir cilt aydınlatma maddesi, bir mantar metaboliti ve bir EC (DNA'ya yönelik DNA polimerazı) ) engelleyici.
Elajik asit, organik bir heterotetrasiklik bileşik, bir siklik keton, bir lakton, bir katekol üyesi ve bir polifenoldür.
Elajik asit, bir gallik asitten türetilir.

Elajik asit, krem ​​renkli iğneler (piridinden) veya sarı toz olarak görünür. Kokusuz.


Elajik asit, kızılcık, çilek, ahududu ve nar gibi çeşitli meyvelerde bulunur.
Narlarda birkaç terapötik bileşik vardır, ancak Elajik asit en aktif ve bol olanıdır.
Elajik asit sebzelerde de bulunur.
Elajik asit, Foliküler Lenfoma tedavisi (faz 2 denemesi), intrauterin büyüme kısıtlı bebeklerin beyin hasarından korunması (faz 1 ve 2 denemesi), obez ergenlerde kardiyovasküler fonksiyonun iyileştirilmesi (faz 2 denemesi) için araştırılan bir araştırma ilacıdır. ve güneş mercimeklerinin topikal tedavisi.
Elajik asidin terapötik etkisi, çoğunlukla antioksidan ve anti-proliferatif etkileri içerir.

Terapötik Kullanımlar
İtalyan araştırmacılar, Elajik asidin ilerlemiş prostat kanseri olan erkeklerde kemoterapinin yan etkilerini azalttığını, ancak hastalığın ilerlemesini yavaşlatmaya veya sağkalımı iyileştirmeye yardımcı olmadığını buldu.


Elajik asit, bazı kanser önleyici özelliklere sahip gibi görünüyor.
Elajik asit bir antioksidan görevi görebilir ve laboratuarda kanser hücrelerinde apoptoza (hücre ölümü) neden olduğu bulunmuştur.
Diğer laboratuvar çalışmalarında, Elajik asit, doku kültürlerinde meme kanseri hücrelerinin büyümesini teşvik etmede östrojenin etkisini azaltıyor gibi görünüyor.
Karaciğerin parçalanmasına veya kansere neden olan bazı maddelerin kandan uzaklaştırılmasına yardımcı olabileceğine dair raporlar da vardır.
Bazı destekçiler, bu sonuçların, Elajik asidin insanlarda kanseri önleyebileceği veya tedavi edebileceği anlamına geldiğini iddia etti.
Bu kanıtlanmadı.
Mevcut bilimsel araştırmalar şu anda bu iddiaları desteklememektedir.

Elajik asit, doğal olarak oluşan bir maddedir.
Diyetteki en iyi Elajik asit kaynakları çilek, ahududu, böğürtlen, kiraz ve cevizdir.

Elajik asit kanser, yüzdeki koyu cilt lekeleri (melazma), hafıza ve düşünme becerileri (bilişsel işlev) ve diğer birçok durum için kullanılır, ancak bu kullanımları destekleyecek iyi bir bilimsel kanıt yoktur.

O nasıl çalışır ?
Elajik asit kansere neden olan kimyasallara bağlanabilir.
Elajik asit ayrıca kanser hücrelerinin büyümesini önleyebilir ve bazı kanser ilaçlarının güvenliğini ve etkinliğini artırabilir.
Bununla birlikte, Elajik asit zayıf bir şekilde emilir ve vücuttan hızla atılır.
Bu özellikler, bir ilaç olarak yararlılığını sınırlayabilir.

Elajik asit herkesin bildiği bir isim olmayabilir, ancak bu güçlü polifenol, uzun bir etkileyici sağlık yararları listesiyle ilişkilendirilmiştir.

Özellikle araştırmalar, Elajik asidin kanser hücresi büyümesini azaltabileceğini, iltihabı hafifletebileceğini ve beyin fonksiyonunu koruyabileceğini gösteriyor.

Ayrıca, birçok gıda kaynağında bulunur ve genellikle takviyelerinizde ve cilt bakım ürünlerinizde bulunur.


Elajik asit nedir?
Elajik asit, birçok meyve ve sebze de dahil olmak üzere en sevdiğiniz yiyeceklerin çoğunda doğal olarak bulunan bir antioksidandır.

Bazı gıdalar ayrıca vücudunuzun Elajik aside dönüştürdüğü ellagitannin adı verilen bir bileşik içerir.

Elajik asit, yararlı sağlık etkileri için incelenmiştir. Aslında araştırmalar, güçlü anti-inflamatuar, kanserle mücadele özelliklerine sahip olabileceğini gösteriyor.

Dahası, bazı hayvan ve insan çalışmaları, tip 2 diyabet, kanser ve Alzheimer gibi beyin hastalıkları gibi durumların tedavisinde ve önlenmesinde faydalı olabileceğini düşündürmektedir.

Gıda kaynaklarına ek olarak, Elajik asit ek formda yaygın olarak bulunur.
Hiperpigmentasyonu azaltma özelliği sayesinde birçok cilt bakım ürününde de bulabilirsiniz.

Elajik asit, birçok gıda kaynağında, takviyede ve cilt bakım ürünlerinde bulunan bir antioksidandır.
Elajik asit, anti-inflamatuar, kanserle mücadele özellikleri için incelenmiştir ve çeşitli kronik sağlık koşulları için faydalı olabilir.

Elajik asit nasıl çalışır?
Elajik asit bir antioksidan görevi görür, yani hücrelerinizi hasardan ve oksidatif stresten korumak için serbest radikaller olarak bilinen zararlı bileşikleri nötralize edebilir.

Elajik asit ayrıca bağışıklık fonksiyonunuzu düzenlemeye yardımcı olabilir ve prostaglandin E2 ve interlökin 6 dahil olmak üzere çeşitli spesifik inflamasyon belirteçlerini azaltabilir.

Uzun vadede yüksek düzeyde inflamasyonu sürdürmek, kanser, kalp hastalığı ve otoimmün bozukluklar dahil olmak üzere bir dizi kronik duruma katkıda bulunabilir.

Test tüpü ve hayvan çalışmaları ayrıca, Elajik asidin güçlü antioksidan özellikleri sayesinde beyin fonksiyonunu korumaya ve kanser hücresi büyümesini azaltmaya yardımcı olabileceğini bulmuştur.

Dahası, bazı araştırmalar, bir tür cilt pigmenti olan melanin üretiminde yer alan belirli bir enzimin aktivitesini bloke ederek cildinizi hafifletebileceğini gösteriyor.

Elajik asit bir antioksidan görevi görür ve hastalığa karşı koruma sağlamak için iltihaplanma seviyelerini azaltabilir.
Elajik asit, melanin üretiminde yer alan bir enzimin aktivitesini bloke ederek cildinizin rengini açmaya da yardımcı olabilir.

Elajik asit kanserle savaşır mı?
Birden fazla çalışma, Elajik asidin güçlü kanserle mücadele özelliklerine sahip olabileceğini göstermektedir.

İn vitro ve in vivo kanıtların bir incelemesine göre, Elajik asit kanser hücrelerini öldürürken tümörlerin büyümesini ve yayılmasını engelleyebilir.

Ek olarak, tümörlerin kemoterapi ve radyasyona duyarlılığını artırarak bu kanser tedavilerinin etkinliğini artırabilir.

Özellikle, test tüpü çalışmaları, Elajik asidin meme, mesane, prostat, kolorektal ve akciğer kanseri dahil olmak üzere çeşitli kanser türlerine karşı korunmaya yardımcı olabileceğini göstermektedir.

Ancak, Elajik asidin etkileriyle ilgili araştırmaların çoğunun özellikle test tüplerinde veya hayvanlarda yapıldığını ve çok yüksek dozlarda Elajik asit kullanıldığını unutmayın.

İnsanlarda yapılan bazı araştırmalar, Elajik asit açısından zengin olan nar suyu veya ekstresinin prostat ve kolorektal kansere karşı faydalı olabileceğini öne sürse de, narda bulunan diğer bileşiklerin de rol oynayıp oynamadığı belirsizdir.

Elajik asit, belirli kanser hücrelerinin büyümesini ve yayılmasını yavaşlatabilir, ancak insanlarda daha fazla araştırmaya ihtiyaç vardır.

Dozaj ve ek bilgi
Elajik asit takviyelerini yerel doğal sağlık mağazalarından ve çevrimiçi perakendecilerden satın alabilirsiniz.
Sağlık mağazaları genellikle Elajik asidi kanser ve bakteriyel veya viral enfeksiyonlar için doğal bir çare olarak pazarlar.

Elajik asit ayrıca, tipik olarak porsiyon başına mg ellagic asit içeren nar özü gibi takviyelerde de bulunur.

Ellajik asit için resmi bir dozaj önerisi olmamasına rağmen, bazı çalışmalar Elajik asidin mg arasındaki dozlarda en etkili olabileceğini tahmin etmektedir.

Bununla birlikte, bazı araştırmalar vücudunuzun Elajik asidi gıda kaynaklarından Elajik asidi emdiği kadar etkili bir şekilde takviyelerden ememeyebileceğini düşündürmektedir.
Bu, Elajik asit takviyelerinin potansiyel sağlık yararlarını sınırlayabilir (24).

Ek olarak, başka ilaçlar alıyorsanız veya altta yatan herhangi bir sağlık sorununuz varsa, Elajik asit herkes için uygun olmayabileceğinden, bu takviyelere başlamadan önce doktorunuzla konuşmanız en iyisidir.

ÖZET
Elajik asit takviyeleri yaygın olarak mevcuttur.
Çalışmalar, Elajik asidin mg arasında değişen dozlarda en etkili olabileceğini, ancak ek form yoluyla vücut tarafından iyi emilmeyebileceğini ve bu da etkinliğini sınırlayabileceğini göstermektedir.

Ellajik asitin besin kaynakları
Elagik asidi, belirli meyve türleri ve ağaç yemişleri de dahil olmak üzere çeşitli gıda kaynaklarında doğal olarak bulabilirsiniz.

Elajik asidin en zengin besin kaynaklarından bazıları şunlardır:
 nar
 elmalar
 üzüm
 çilekler
 Ahududu
 Kızılcık
 böğürtlen
 ceviz
 Antep fıstığı
 Kaju fıstığı
 cevizler

Takviyelerde bulunan ellagic asit miktarını elde etmek için bu gıdalardan çok yüksek miktarlarda yemeniz gerektiğini unutmayın.

Daha eski bir araştırmaya göre, günlük meyve ve sebze tüketimi önerilerini karşılayan Amerikalı yetişkinler arasında günlük ortalama Elajik asit alımı erkekler ve kadınlar için sırasıyla 44 mg ve 55 mg idi.

Elajik asit, birçok meyve ve ağaç yemişinde bulunur.


Böğürtlen, ahududu, çilek, kızılcık, ceviz, ceviz, nar, yaban mersini ve diğer bitkisel gıdalar dahil olmak üzere meyve ve sebzelerde bulunan bir polifenol olan ellagic asit, iyi çalışılmış fitokimyasallardan biridir.
Elajik asit, antioksidan, antimutajenik ve antikanser özelliklere sahiptir.
Etanolün neden olduğu hepatotoksisiteye sahip sıçanlara Elajik asit uygulanmasının, aminotransferazların, lipid peroksitlerin ve hidroperoksitlerin artan serum seviyelerini iyileştirdiği ve ayrıca kolesterol, serbest yağ asitleri, trigliseridler ve fosfolipidlerin yüksek hepatik içeriğini azalttığı gösterilmiştir.
Elajik asit, vücut ağırlığını iyileştirerek, antioksidan durumunu düzelterek, mikro besinleri modüle ederek ve kandaki lipid seviyelerini azaltarak sıçanlarda alkol kaynaklı toksisiteyi hafifletti.
Çalışmalar ayrıca, Elajik asidin, matris metaloproteinazların ve matris metaloproteinazların doku inhibitörlerinin ifadesinde etanolün neden olduğu değişiklikleri modüle ederek etanol kaynaklı hepatotoksisiteyi azalttığını göstermiştir.
Ek olarak, Elajik asidin ayrıca antifibrotik etkilere sahip olduğu ve bu nedenle alkolik karaciğer hastalığının önlenmesinde faydalı olduğu bildirilmektedir.
HepG2 hücreleriyle yapılan çalışmalar ayrıca, Elajik asit (1, 10 ve uM) ile tedavinin, etanol kaynaklı NO, TGF-β1 ve çöpçü reseptör sınıf B tip I (SR-B1) üretim düzeylerini azalttığını göstermiştir.
Son çalışmalar, karaciğer ve steroidojenik dokularda, SR-B1'in HDL'den türetilen kolesterol ve kolesteril ester alımını meditasyonda önemli bir rol oynadığını ve Elajik asidin kolesterol akışını teşvik etmek için bunu modüle ettiğini göstermiştir.


Elajik asit (EA), çilek, nar, üzüm ve ceviz dahil olmak üzere bazı meyve ve kuruyemişlerde bulunan doğal olarak oluşan bir polifenoldür.
Elajik asit, anti-inflamatuar etkileri ile birlikte bazı kanserlerde antiproliferatif etkisi nedeniyle kapsamlı bir şekilde araştırılmıştır.
Artan kanıtlar, Elajik asit alımının obeziteyi azaltmada ve insülin direnci, tip 2 diyabet, alkolsüz yağlı karaciğer hastalığı ve ateroskleroz gibi obezitenin aracılık ettiği metabolik komplikasyonları iyileştirmede etkili olduğunu göstermektedir.
Bu derlemede, Elajik asit alımının in vitro ve in vivo olarak lipid metabolizmasını nasıl düzenlediğini özetledik ve Elajik asidin obezite aracılı metabolik komplikasyonlar üzerindeki potansiyel etki mekanizmalarını betimledik.
Ayrıca, bağırsak mikrobiyomunun bir modülatörünün yanı sıra bir epigenetik efektör olarak Elajik asidi tartışıyoruz, bu da Elajik asidin bugüne kadar gösterilenden daha geniş bir sağlık yararları yelpazesi gösterebileceğini öne sürüyor.
Bu nedenle, bu derleme, obezite ile ilişkili sağlık koşullarına karşı EA içeren meyve ve kuruyemiş tüketiminin potansiyel metabolik faydalarını önermeyi amaçlamaktadır.


Elajik asit, kızılcık, çilek, ahududu ve nar gibi çeşitli meyvelerde bulunur.
Narlarda birkaç terapötik bileşik vardır, ancak Elajik asit en aktif ve bol olanıdır.
Elajik asit sebzelerde de bulunur.
Elajik asit, Foliküler Lenfoma tedavisi (faz 2 denemesi), intrauterin büyüme kısıtlı bebeklerin beyin hasarından korunması (faz 1 ve 2 denemesi), obez ergenlerde kardiyovasküler fonksiyonun iyileştirilmesi (faz 2 denemesi) için araştırılan bir araştırma ilacıdır. ve güneş mercimeklerinin topikal tedavisi.
Elajik asidin terapötik etkisi, çoğunlukla antioksidan ve anti-proliferatif etkileri içerir.


Genel açıklama
Elajik asit, gallik asidin dimerik bir türevidir.
Elajik asit, antioksidan, antienflamatuar, antikanser ve antiateroskleroz gibi özelliklere sahip bir bitki polifenolüdür.

Başvuru
Uygun bir alet tekniği hakkında daha fazla bilgi için ürünün Analiz Sertifikasına bakın. Daha fazla destek için Teknik Servis ile iletişime geçin.

Oroxylum indicum'un Kök Kabuğundaki fito-bileşen içeriğinin belirlenmesi için TLC ve RP-HPLC analizinde ellagic asit kullanıldı.

Biyokimya/fizyolojik Eylemler
Yaygın olarak bulunan bitki polifenol, glutatyon S-transferaz inhibitörü.
Plazmada faktör XIIa testi için kullanılır. Kan pıhtılaşmasında kontak aktivasyonu.

Elajik asit, doğal olarak oluşan bir maddedir. Diyetteki en iyi Elajik asit kaynakları çilek, ahududu, böğürtlen ve cevizdir.

Tıbbi olarak, Elajik asit kanseri önlemek ve viral ve bakteriyel enfeksiyonları tedavi etmek için kullanılır.

Elajik asit nasıl çalışır?
Elajik asit, kansere neden olan kimyasallara bağlanabilir ve ayrıca kanser hücrelerinin büyümesini engelleyebilir.
Bununla birlikte, Elajik asit zayıf bir şekilde emilir ve vücuttan hızla atılır.
Bu özellikler, bir ilaç olarak yararlılığını sınırlayabilir.

KULLANIM VE ETKİNLİK
 Etkinliği Değerlendirmek İçin Yetersiz Kanıt
 Kanseri önleme.
 Viral enfeksiyonları tedavi etmek.
 Bakteriyel enfeksiyonları tedavi etmek.
 Diğer durumlar.

Elajik asit de dahil olmak üzere antioksidanlar, sağlığı geliştirmede ve hastalıklara karşı korunmada önemli bir rol oynar.
Çeşitli meyve ve kuruyemişleri içeren besleyici bir diyet uygularsanız, Elajik asidin antioksidan faydalarından zaten yararlanıyorsunuz.
Çünkü üzüm, çilek, ahududu, kızılcık, nar, ceviz, ceviz ve yeşil çay bu besinden zengin miktarda içerir.
Elajik asitle ilgili araştırmaların birincil odak noktası, antioksidan özellikleri etrafında döner.

Antioksidanların Önemi
Oksijen olmadan birkaç dakika içinde ölürsünüz.
Vücudunuzdaki her hücrenin enerji üretmek için oksijene ihtiyacı vardır, ancak oksijenin serbest radikaller olarak adlandırılan bir dezavantajı vardır.
Biyoloji dersini hatırlıyorsanız, serbest radikallerin oksijen kullanımının doğal bir yan ürünü olduğunu bilirsiniz.
Sağlıklı hücreler ve dokularla olumsuz reaksiyona girerek hasara neden olan oldukça kararsız moleküllerdir.
Bununla mücadele etmek için vücudunuz, sağlıklı kalmanız için serbest radikalleri nötralize eden güçlü bir antioksidan sisteme sahiptir.

Diyetinizdeki bazı antioksidanlar diğerlerinden çok daha güçlüdür.
Araştırmacılar, bu daha güçlü antioksidanlara odaklanma eğilimindedir ve Elajik asidin bunlardan biri olduğuna inanırlar.

Hastalıkla ne ilgisi var
Serbest radikalleri kontrol altında tutmak için yeterli antioksidan olmadığında, oksidatif stres olarak bilinen dengesiz bir durum oluşur.
Serbest radikallerin kontrolsüz dolaşıp vücudunuzda zararlı kimyasal reaksiyonlara neden olduğu yer burasıdır.
Enflamasyon, doku hasarı ve DNA hasarı, obezite, kalp hastalığı, tip 2 diyabet ve diğer kronik hastalıklarla bağlantılı oksidatif stresin ayırt edici özellikleridir.

Meyve ve sebzelerde yüksek antioksidan açısından zengin bir diyet, kronik hastalık riskinizi azaltabilir.
Bilim adamlarının potansiyel sağlık yararları için Elajik asit gibi antioksidanlara odaklanmasının nedeni budur.

Elajik asit Oksidatif Strese Karşı Korur
Bilim adamları, Elajik asit gibi antioksidanları incelemenin hastalığa karşı korunmanın yeni yollarına yol açacağını umuyor.
Oksidatif stresi azaltmanın yaygın hastalık durumlarını iyileştireceğini teorileştirirler ve teorileri olumlu araştırma sonuçları verir.
Chemical Research in Toxicology dergisinin Nisan 'te bildirdiğine göre, böyle bir laboratuvar bulgusunda, Elajik asit, serbest radikalleri temizlemek ve onları sanal bir kademede sürekli olarak nötralize etmek için güçlü bir yetenek gösterdi.
Araştırmacılar, Elajik asidi serbest radikallere karşı yeni ve çok yönlü bir koruyucu olarak gördüler.

International Journal of Oncology'nin Nisan sayısında bildirilen ayrı bir çalışmada, Elajik asit meme kanseri hücrelerinin kendi kendini yok etmesine ve yayılmasını engelledi.

Bu, tükenmek ve ellagic asit takviyeleri satın almanız gerektiği anlamına gelmez. Bilim adamları, Elajik asidin terapötik kullanımının güvenliğini ve etkinliğini kendi başına kanıtlamaktan uzaktır. Ancak Elajik asit ve diğer antioksidanlar açısından zengin yiyecekler yemek sağlıklı bir seçimdir.

Önemli Olana Odaklanmak
Diyetinizi tek besinler açısından düşünmekten kaçının ve daha büyük resim olarak tüm yeme düzeninize odaklanın.
Yüzlerce besin, vitaminler, mineraller veya antioksidanlar sizi sağlıklı tutmak için birlikte çalışır.
Bu hayati bileşenlerden yeterince aldığınızdan emin olmanın tek yolu, tam gıdalarla dolu çeşitli bir diyet yemektir.

Kötü haber şu ki, çoğu Amerikalı yeterince meyve ve sebze yemiyor, bu da Elajik asit ve diğer önemli besinler dahil olmak üzere hayati antioksidanları kaçırıyor olabileceğiniz anlamına geliyor.
İşlenmiş gıdalar gibi çok fazla yiyebileceğiniz gıdaları değiştirmek için tabağınıza daha fazla meyve ve sebze eklemeyi deneyin.

Gıdalardan Daha Fazla Elajik asit Almak
Ellajik asit oranı yüksek yiyecek ve içeceklerin tadını çıkarmanın yeni yollarını düşünün. Yeşil çay veya nar suyu için.
Ev yapımı meyve smoothielerine ahududu ekleyin veya cevizleri sabah yoğurdunuza karıştırın.
İşyerinde atıştırmak için bir kapta bir avuç üzüm veya biraz ceviz ve kuru kızılcık almayı deneyin.
Ya da akşam yemeğinde çilekli ızgara tavuk salatası yapın.

Elajik asit, sağlıklı bir diyetin parçası olan birçok gıdada bulunur, ancak kanser tedavisinde kullanımını destekleyen hiçbir kanıt yoktur.

Elajik asit, kırmızı ahududu, çilek, nar ve cevizde bulunan tanen adı verilen doğal olarak oluşan bir bileşiktir.
Laboratuvar çalışmalarında, Elajik asit antiviral, antibakteriyel ve antioksidan ve kanser önleyici özellikler göstermiştir.

Küçük klinik çalışmalar, Elajik asidin metabolik sendromlu hastalarda kolesterolü düşürebileceğini ve lipid peroksidasyonunu azaltabileceğini göstermiştir; ve yaşa bağlı hafif düşüşle ilişkili bilişsel performansın geri kazanılmasına yardımcı olabilir.
Kırmızı ahududu tüketmek endotel fonksiyonunu iyileştirmeye yardımcı olabilir.
 
Amaçlanan Kullanımlar
Kolesterolü düşürmek için
Bir çalışma, 4 hafta boyunca dondurularak kurutulmuş çilek tozu ile yapılan bir içeceğin tüketilmesinin, metabolik sendromlu obez kadınlarda toplam kolesterol ve LDL seviyelerini düşürdüğünü buldu.
Bu etkiyi doğrulamak için daha fazla araştırmaya ihtiyaç vardır.

Sağlık Profesyonelleri İçin
Klinik Özet
Kırmızı ahududu, çilek, nar ve cevizde yaygın olarak bulunan ellagitanninlerden elde edilen fenolik bir bileşik olan Elajik asit, antiviral, antibakteriyel ve antioksidan özelliklere sahiptir.
Küçük klinik çalışmalar, metabolik sendromlu hastalarda kolesterolü düşürebileceğini ve lipid peroksidasyonunu azaltabileceğini göstermiştir; ve yaşa bağlı hafif düşüşle ilişkili bilişsel performansın geri kazanılmasına yardımcı olabilir.
Ek olarak, kırmızı ahududu tüketimi endotel fonksiyonundaki gelişmelerle ilişkilendirilmiştir ve bir nar özütü, ellagitanin metabolit oluşumunu indükleyerek ve mikrobiyotayı değiştirerek faydalı etkilere sahip olabilir.

Klinik öncesi çalışmalar, Elajik asidin karaciğer, yemek borusu, prostat ve kolorektal kanser hücre hatlarına karşı antikanserojenik etkilerini göstermektedir.
Elajik asidin ayrıca insan lösemi HL hücrelerinde apoptozu indüklediği ve all-trans retinoik asit miyeloid farklılaşma tedavisini güçlendirdiği gösterilmiştir.
Başka bir çalışmada, nar türevi ellagitanninler, anti-aromataz aktivitesi sergiledi ve testosteron kaynaklı meme kanseri hücre çoğalmasını baskıladı, ancak Elajik asit böyle bir etkiye sahip değildi.
Biyokimyasal olarak nükseden prostat kanseri olan hastalar üzerinde yapılan bir araştırma çalışmasında, Elajik asit, kuersetin ve resveratrol içeren üzüm kabuğunun güvenli olduğu ve prostata özgü antijen ikiye katlanma süresinde önemli olmayan bir artışı etkilediği rapor edilmiştir.
Elajik asidin antikanser potansiyelini değerlendirmek için daha fazla araştırmaya ihtiyaç vardır.

Gıda Kaynakları
Kırmızı ahududu, çilek, nar, ceviz

Amaçlanan Kullanımlar
hiperkolesterolemi
Hareket mekanizması
Elajik asit, hayvanlarda kimyasal kaynaklı özofagus karsinojenezini inhibe ediyor gibi görünmektedir.
Elajik asit, insülin benzeri büyüme faktörü IGF-II'yi aşağı regüle eder ve p53/p21 ekspresyonunu aktive ederek G1/S fazında hücre döngüsü durmasına ve apoptoza yol açar.
In vitro çalışmalar, Elajik asidin hücreleri hidrojen peroksit ve bleomisinin neden olduğu oksidatif DNA hasarından koruduğunu bildirmektedir.
 Elajik asidin detoksifikasyon enzimleri NADPH ve kinon redüktazı indükleme yeteneği, kimyasal önleyici aktivitelerinin bazılarına katkıda bulunur.
Tersine, belirli sitokrom P enzimleri, Elajik asit tarafından inhibe edilir ve diğer kanserojenlerin daha mutajenik formlara metabolize edilmesini önler.

Genel açıklama
Elajik asit, ikincil bir bitki metaboliti olarak birçok meyve ve sebzede doğal olarak oluşan bir fenolik asittir.
Elajik asit genellikle yeşil çay, nar, çilek, böğürtlen, ahududu ve cevizde bulunur.
Başvuru
Elajik asit kullanılmıştır:
 diyet fenolik asitlerin metabolizmasını Lactobacillus plantarum CECT T ile incelemek
 Lactobacillus plantarum tanazın yüksek üretimi için potansiyel bir substrat olarak
 ısırgan otunun fenolik bileşenlerini ve antioksidan aktivitesini incelemek için yapılan çalışmada standart olarak
 diyet Elajik asit ve adipogenez epigenetik modülasyonu arasındaki bağlantıları incelemek için


Biyokimya/fizyolojik Eylemler
Elajik asidin, düşük yoğunluklu lipoproteinlerin oksidasyonu üzerinde engelleyici bir etkiye sahip olması nedeniyle antioksidan aktivite sergilediği bulunmuştur.
Bu onların insanlar üzerinde kardiyoprotektif bir etkiye sahip olmasını sağlar.
Ayrıca antikanserojenik, antifibrotik, antiplazmodial, apoptotik ve kemopreventif aktiviteler de gösterir.
Yaygın olarak bulunan bitki polifenol, glutatyon S-transferaz inhibitörü.
Plazmada faktör XIIa testi için kullanılır. Kan pıhtılaşmasında kontak aktivasyonu.


Elajik asit, muhtemelen zaten tükettiğiniz bir şeydir.

Elajik asit nedir?
Elajik asit, bilimsel araştırmalarla etkileyici antioksidan, anti-mutajenik ve antikanser özelliklere sahip olduğu gösterilen bir bitki kimyasalıdır.

Bugüne kadar yapılan araştırmalar, bu asidin tüketiminin yalnızca iltihabı azaltmak ve kanserle savaşmakla kalmayıp, aynı zamanda obeziteyi azalttığını ve ateroskleroz, alkolsüz yağlı karaciğer hastalığı, insülin direnci ve tip 2 diyabet dahil olmak üzere obezite ile ilgili komplikasyonları iyileştirebileceğini düşündürmektedir.

Bir Elajik asit diyet planı başlatmak istiyorsanız, ne tür yiyecekler yemelisiniz?
Ellajik asitte yüksek gıdalar arasında çilek ve fındık gibi şeyler bulunur.

Bu bitki bazlı asitten zengin içecekler var mı? Yeşil çay bir seçenektir.

Okaliptüs esansiyel yağı, bazı etkileyici sağlık yararları için bu asidin içeriğine de teşekkür edebilir.
Pek çok potansiyel Elajik asit faydası hakkında daha fazlasını öğrenmeye hazır mısınız? Okumaya devam etmek.

Elajik asit Nedir?
Elajik asit (EA) ilk olarak 'de kimyager Henri Braconnot tarafından keşfedildi.

Elajik asit, çok sayıda meyve ve sebzede bulunan doğal bir fenol antioksidandır.
Elajik asit ayrıca bir tür bitki kaynaklı polifenol olarak da tanımlanabilir (flavonoidler, kalkonlar ve resveratrol ile birlikte).

Bitkiler asidi tanenlerin hidrolizinden üretir.

Ellajik asit gallik asitle nasıl ilişkilidir?
Elajik asit, genellikle tanenlerin bir parçası olan gallik asidin dimerik bir türevidir.

Hangi gıdalar faydalı polifenoller ve Elajik asit içerir? Meyve, genellikle her ikisini de içeren bir besin grubudur.

Bugünden itibaren diyetinize ekleyebileceğiniz birçok yüksek Elajik asitli yiyecek var.


Elajik asitli Gıdalar ve Kaynakları
Bir ellagic asit kilo kaybı menüsünün nasıl görünebileceğini merak ediyor musunuz?
Elajik asit kesinlikle meyveleri ve bazı kuruyemişleri içerir.

Elajik asit hangi gıdalarda yüksektir? En iyi ellagic asit kaynakları şunları içerir:
Ahududu
böğürtlen
böğürtlenler
çilekler
Kızılcık
koyu renkli üzümler (muscadine gibi)
ceviz
cevizler
kestane
yeşil çay
nar suyu
meşe fıçılarda yıllanmış kırmızı şarap
Yaban mersini Elajik asit içerir mi?
Evet, yaban mersini içinde Elajik asit var, ancak ahududu gibi diğer meyveler daha da yüksek kaynaklardır.

Kara böğürtlen, kırmızı üzüm ve organik şarap gibi şeyleri tüketerek hem Elajik asit hem de resveratrol elde edebilirsiniz.

En Elajik asit hangi kırmızı şarapta bulunur?
Kırmızı şarap çeşitlerindeki spesifik Elajik asit miktarı iyi bilinmemektedir.

Ancak Wine Spectator'a göre:

Yerli bir Kuzey Amerika üzüm çeşidi olan Muscadine, hem ellagic asit hem de resveratrol dahil olmak üzere polifenollerde özellikle yüksek bulunmuştur, ancak yerel şarap dükkanınızın raflarında pek çok Muscadine bulmanız pek olası değildir.

Bu faydalı asidin viski tüketimi yoluyla elde edilmesi, son yıllarda haberlere konu oldu, ancak bu henüz araştırmalarla desteklenmedi (ve onu tanıtan doktor, içecek endüstrisi için bilinen bir danışmandı).

Potansiyel Faydalar ve Kullanımlar
1. Kanser
Elajik asit ve kanserden korunma arasında güçlü bağlantılar vardır.

tarihli bir bilimsel makaleye göre, bu asit “kolon kanseri, meme kanseri, prostat kanseri, cilt kanseri, özofagus kanseri ve osteojenik sarkom dahil olmak üzere çeşitli kanser türlerine karşı güçlü önleyici ve tedavi edici etkilere” sahiptir.

2. Obezite
yılında yapılan bir araştırmaya göre, ılımlı kırmızı üzüm, kırmızı üzüm suyu veya kırmızı şarap tüketimi, aşırı kilolu kişilerin yağları daha verimli bir şekilde yakmalarına ve obezite ile ilgili komplikasyonlardan kaçınmalarına yardımcı olarak sağlık durumlarını artırmaya yardımcı olabilir.

Araştırmacılar, üzümlerde bulunan Elajik asidin, yağ hücrelerinin oluşumunun yanı sıra mevcut yağ hücrelerinin büyümesini de önemli ölçüde yavaşlattığını buldular.
Elajik asit ayrıca karaciğer hücrelerinde yağ asitlerinin metabolizmasını geliştirdi.

Genel olarak, klinik çalışmalar polifenoller açısından zengin bir diyet (Elajik asit birkaç kişiden biridir) ile obezite, yüksek tansiyon, yüksek kolesterol ve yüksek kan şekeri gibi önemli sağlık sorunlarını içeren metabolik sendrom üzerindeki faydalı etkiler arasında bir bağlantı olduğunu göstermiştir.

Bu neden önemli?
Araştırmalar, insan resistininin insülin direncini obezite, tip 2 diyabet ve ateroskleroz gibi inflamatuar hastalıklarla ilişkilendirebileceğini ortaya koymaktadır.
Genel olarak, çalışma sonuçları, nardaki Elajik asidin resistin salgılanmasını baskılayabildiğini göstermektedir.

3. DNA Hasarı
Uluslararası Moleküler Bilimler Dergisi'nde yayınlanan bir araştırma çalışması, Elajik asit bakımından zengin meyvelerin oksidatif strese karşı koruma sağlayabildiğini ve hayvan deneklerin karaciğerlerindeki DNA hasarını azaltabildiğini buluyor.

4. Kırışıklıklar ve Enflamasyon
yılında Experimental Dermatology dergisinde yayınlanan bir araştırma, Elajik asidin topikal uygulamasının hem insan cilt hücrelerinde hem de tüysüz farelerde kolajenin parçalanmasını önleyebildiğini buldu.

Hayvan deneklerde, toksik olmayan Elajik asit, UV-B'ye maruz kalmanın bir sonucu olarak kırışıklıkların ve cilt kalınlaşmasının önlenmesine de yardımcı oldu.

Genel olarak, çalışma sonuçları, Elajik asidin, UV maruziyetinin neden olduğu kolajen yıkımını, enflamatuar tepkileri ve yaşlanma belirtilerini nasıl önleyebileceğini göstermektedir.

5. Viral Enfeksiyonlar
Bazı insanlar viral enfeksiyonlar için Elajik asit alır.

'de Biomedicine & Pharmacotherapy dergisinde yayınlanan bir araştırma çalışması, Elajik asidin grip gibi viral enfeksiyonlarla savaşmaya yardımcı olma yeteneğine işaret ediyor.

Küçük bir çalışma, asidin kadınlarda insan papilloma virüsü (HPV) ile savaşmaya yardımcı olabileceğini de göstermiştir.

Takviyeler ve Dozaj Bilgisi
Elajik asit gıda kaynaklarını tüketmek zor değil, ancak bazı insanlar Elajik asit takviyeleri almayı tercih ediyor. Elajik asit tozu veya kapsüller gibi seçenekler arasından seçim yapabilirsiniz.

Bir Elajik asit takviyesinin uygun dozu, kullanıcının yaşı ve sağlığı dahil olmak üzere çeşitli faktörlere bağlıdır.
Şu anda, EA için standart dozlama önerileri bulunmamaktadır.

Kilo kaybı veya başka herhangi bir sağlık sorunu için Elajik asit takviyesi almadan önce, önce sağlık uzmanınızla konuşun.

Elajik asit, tirozinaz veya polifenol oksidazın ve dolayısıyla melanojenezin bir inhibitörü olarak tanımlanmıştır. ,
Bu çalışmada, Elajik asidin bir inhibitör değil, mantar polifenol oksidazının bir substratı olduğunu, Elajik asidi oksitleyen ve kendi o-kinonunu üreten bir enzim olduğunu gösterdik.
O-kinonlar çok kararsız olduğundan, bu substratın kinetiğini karakterize etmek için tirozinaz reaksiyonunda tüketilen oksijenin ölçümlerine dayalı olarak oksimetrik bir yöntem kullandık.
Katalitik sabit bu çalışmada kullanılan her iki pH değerinde de ( ve ) çok düşüktür, bu da oksijen için Michaelis sabitinin düşük olduğu anlamına gelir.
Enzimin substrat için afinitesi yüksektir, bu da substratı bağlamanın çift olasılığını gösterir.
Ayrıca antioksidan aktivitenin belirlenmesi için yeni bir enzimatik yöntem uygulanmaktadır.
Elajik asit, muhtemelen yapısında serbest radikalleri tutabilen ve nötralize edebilen daha fazla sayıda hidroksil grubu nedeniyle yüksek antioksidan aktivite gösterir.

Elajik asit için Biyolojik Aktivite
Elajik asit, kazein kinaz 2'nin (CK2) seçici, ATP-rekabetçi bir inhibitörüdür (IC50 değerleri, CK2, Lyn, PKA, Syk ve FGR için sırasıyla 40, , , ve nM'dir).
Antioksidan, antitümör ve antikanserojenik aktivite sergiler ve ayrıca glutatyon S-transferazı inhibe eder.

Önemli Miktarlarda Elajik asit İçeren 10 Gıda

Elajik asit bakımından zengin yiyecekleri düşündüğümüzde, genellikle ahududu, çilek ve böğürtlen gibi meyveleri düşünürüz.
Ancak test tüpü ve hayvan çalışmalarında güçlü anti-kanser ve antioksidan aktivite gösterdiği gösterilen bu güçlü fenolik bileşiğin başka iyi besin kaynakları da var mı?
Görünüşe göre, birkaç egzotik meyve (nar gibi), birkaç kuruyemiş (ceviz gibi) ve hatta Fistulina hepatica mantarı bile yüksek seviyelerde ellagic asit (veya ellagic aside hidrolize edilebilen ellagitanninler) içerir.

İşte Doğa Ana'nın bizi kutsadığı en iyi olmasa da 10 iyi Elajik asit kaynağının bir listesi:


1. Yabani Çilek
Bilimsel adı Fragaria vesca olarak da bilinen yaban çileği, var olan en iyi doğal Elajik asit kaynağı olabilir.
Listemizdeki bir sonraki yiyecek olan ahudududan yaklaşık on kat daha fazla Elajik asit içerdikleri gösterilmiştir.
Ayrıca yaban çileği yaprağı çayı ve ekili çilekler, yaban çileği, ahududu veya böğürtlenden çok daha az Elajik asit içermelerine rağmen iyi kaynaklardır.


2. Ahududu
Ahududu, çoğu yüksek Elajik asit konsantrasyonuyla bağlantılı olan sağlık yararları ile bilinir.
Aslında, Elajik asit açısından zengin yiyecekler söz konusu olduğunda, ahududuları yenmek zordur.
Kuru ağırlık bazında, ahududuların ekili çileklerde bulunan Elajik asit miktarının iki katından fazlasını, cevizde bulunan miktarın neredeyse üç katı ve cevizlerde bulunan miktarın neredeyse beş katı içerdiği gösterilmiştir.
Ahududu meyvesindeki Elajik asidin yaklaşık %90'ı minik tohumlarında bulunur.


3. Böğürtlen
Ayrıca böğürtlen, Elajik asit içeren yiyecekler listesinin hemen başında yer alır.
Journal of Food Composition and Analysis dergisinde yayınlanan bir araştırma, böğürtlen meyvesinin yakın akrabası olan ahududu kadar Elajik asit içerdiğini buldu.
Böğürtlen hakkında daha fazla bilgi için, Böğürtlenin Sağlığa Faydaları adlı ayrıntılı makalemize göz atın.


4. Bulut çileği
Hem ahududu hem de böğürtlen, meyve taşıyan bitkilerin Rubus cinsinin üyeleridir.
Ancak, önemli düzeyde Elajik asit içerdiği gösterilen tek Rubus meyveleri değildir.
Bilimsel adı Rubus chamaemorus olarak da bilinen Cloudberries, ellagic asit ile doludur.
Bu güzel portakal meyveleri İskandinavya, kuzey Kanada ve Alaska'daki bataklıklarda, bataklıklarda ve ıslak çayırlarda yabani olarak yetişir.


5. Myrtaceae Ailesindeki Egzotik Meyveler
Gıda ve Tarım Bilimi Dergisi'nde yayınlanan bir Brezilya araştırması, Myrtaceae bitki ailesindeki egzotik meyvelerde önemli düzeyde Elajik asit tespit etti.
Test edilen Myrtaceae meyvelerinin çoğunda toplam ellagic asit seviyeleri, ekili çileklerde (ABD ve Birleşik Krallık'ta en iyi doğal ellagic asit kaynaklarından biri olarak kabul edilir) bulunan seviyelerden bile daha yüksekti.
En yüksek seviyelere sahip Myrtaceae meyveleri jabuticaba, cambuci ve Surinam kirazlarıydı (Rosaceae familyasına ait normal kirazlar tespit edilebilir seviyelere sahip değildi).
Biraz daha düşük seviyelerde olan Myrtaceae meyveleri, camu-camu, kırmızı guava ve beyaz guava içerir.


6. Nar Meyvesi
Ellajik asit açısından zengin besinler listemizde bir sonraki sırada nar var.
Nar meyvesindeki serbest Elajik asit miktarları kültürlü çilek veya böğürtlen gibi meyvelere göre nispeten düşük olmasına rağmen, bu muhteşem kırmızı meyve, içerdiği yüksek miktardaki ellagitannin sayesinde yüksek miktarda toplam Elajik asit içerir.


7. Ceviz
Dünyanın en iyi Elajik asit kaynaklarının çoğu meyveler ve meyvelerdir, ancak bu fenolik asidi içeren birkaç kuruyemiş de vardır.
Örneğin cevizlerin (kuru ağırlık bazında) ekili çilekler kadar neredeyse ellagic asit içerdiği gösterilmiştir.
Ek bir bonus olarak ceviz, veganlar ve balık yemeyen diğer insanlar için çok iyi bir omega-3 yağ asidi kaynağıdır.
Cevizlerin besinsel faydaları hakkında daha fazla bilgi edinmek için Ceviz - Sağlığa Birçok Faydası Olan Antioksidan Açısından Zengin Bir Süper Gıda makalesine göz atın.


8. Cevizler
Ceviz ile aynı Juglandaceae familyasına ait olan cevizlerin de ellagic asit içerdiği gösterilmiştir.
Ancak cevizde bulunan Elajik asidin sadece yarısından biraz fazlasını içerirler.
Ceviz ve cevizler dışında, kabuklu yemişlerin iyi bir Elajik asit kaynağı olarak kabul edilmediğini de unutmamalısınız (kaju fıstığı, antep fıstığı, fındık, Brezilya fıstığı, macadamia fıstığı ve badem - örneğin - - tespit edilebilir düzeyde Elajik asit içerdiği gösterilmemiştir. bu polifenol).


9. Biftek Mantarı (Öküz Dil Mantarı)
Elajik asidin en beklenmedik doğal kaynakları söz konusu olduğunda, biftek mantarı (Fistulina hepatica) listenin hemen başında yer alıyor.
Öküz dili mantarı olarak da bilinen bu etli mantar, geçmişte et yerine kullanılmıştır.
Bu kırmızımsı-kahverengi mantar, İngiltere'de meşe ve kestane ağaçlarında yaygın olarak bulunur, ancak Avrupa'nın geri kalanında, Kuzey Amerika'da ve Avustralya'da bulunabilir.


Kızılcık
İdrar yolu enfeksiyonlarına karşı koruma, muhtemelen süper gıda kızılcıkların en ünlü sağlık yararıdır, ancak kızılcık özlerinin de test tüplerinde insan ağız, prostat, kolon ve göğüs tümörü hücre dizilerinin büyümesini engellediği gösterilmiştir.
Kızılcıkların bazı Elajik asitler de dahil olmak üzere çok çeşitli fenolik bileşikler içerdiği düşünülürse şaşırtıcı değildir.

Elajik asit, IC50 değeri 40 nM ve Ki değeri 20 nM olan güçlü bir CK2 inhibitörüdür.
Elajik asit ayrıca LYN, PKA, SYK, GSK3, FGR ve CK1 gibi diğer kinazları sırasıyla , , , , ve μM IC50 değerleriyle bloke eder ve DYRK1a, CSK, NPM- üzerinde belirgin bir etki göstermez. ALK, RET ve FLT3 (IC50s > 40 μM).
Elajik asit ( μM), Karpas, SUDHL1, SR ve FE-PD hücre hatlarına karşı inhibitör aktiviteler gösterir.
Elajik asit (10 μM), radyasyon tedavisinden sonra MCF-7 hücreleri üzerinde sitotoksik etkiler gösterir.
Işınlama (IR) ile kombinasyon halinde Elajik asit (10 uM), MCF-7 hücrelerinin bireysel tedavilerle eşit koloniler oluşturma kapasitesini önemli ölçüde azaltır.
IR'li Elajik asit ayrıca hücre apoptozunu indükler ve MCF-7 hücrelerinde proapoptotik Bax'ın yukarı regülasyonunu ve Bcl-2'nin aşağı regülasyonunu kolaylaştırır.


Elajik asit, özellikle meşe mazılarından ve bazı tanenlerden elde edilen ve tıbbi olarak hemostatik olarak kullanılan iki lakton gruplu kristalli bir fenolik bileşik C14H6O8'dir.


Elajik asit (EA4), belirli meşe türleri, tıbbi mantar Phellinus linteus ve makrofit Myriophyllum spicatum'da bulunan doğal olarak oluşan bir fenolik bileşiktir.
Elajik asit ayrıca bazı insan besin kaynaklarında da zengin bir şekilde bulunur ().
Longan (Dimocarpus longan olarak da bilinir), Litchi (Litchi chinensis), ceviz, ceviz, kızılcık, ahududu, çilek, üzüm ve şeftalide yüksek düzeyde Elajik asit bulunur ().
Elajik asidin, bazı in vitro ve hayvan modellerinde gözlendiği gibi antioksidan ve antiproliferatif özellikler dahil olmak üzere bir dizi biyolojik aktiviteye sahip olduğu bildirilmiştir (10,).
Diğer polifenol antioksidanlarında olduğu gibi, Elajik asidin, DNA'yı kovalent olarak modifiye eden reaktif kimyasal karsinojenleri inhibe ederek hücresel modellerde kemoprotektif bir etkiye sahip olabileceği öne sürülmüştür ().
Elajik asidin, son yıllarda kansere, kalp hastalığına ve diğer tıbbi sorunlara karşı bir takım varsayılan faydaları olan bir diyet takviyesi olarak tartışmalı bir şekilde pazarlanması ve bu iddiaların ABD Gıda ve İlaç'tan uyarılar alması dikkat çekicidir. Yönetim (FDA).

Elajik asit, çok sayıda meyve ve sebzede bulunan heksahidroksidifenik asidin bir dilaktonudur.
Elajik asit ilk olarak 'de kimyager Henri Braconnot tarafından keşfedildi.
Elajik asit, Kuzey Amerika ak meşe (Quercus alba) ve Avrupa kırmızı meşe (Quercus robur) gibi meşe türlerinde bulunur.
En yüksek Elajik asit seviyeleri ceviz, ceviz, kızılcık, ahududu, çilek ve üzümün yanı sıra damıtılmış içeceklerde bulunur.
Elajik asit ayrıca şeftali ve diğer bitkisel gıdalarda bulunur.
Elajik asit, bir dizi in vitro ve küçük hayvan modellerinde antiproliferatif ve antioksidan özelliklere sahiptir.
Elagik asidin antiproliferatif özellikleri, nitrozaminler ve polisiklik aromatik hidrokarbonlar dahil olmak üzere belirli kanserojenlerin DNA bağlanmasını doğrudan inhibe etme yeteneğinden kaynaklanabilir.
Diğer polifenol antioksidanlarında olduğu gibi, Elajik asit, oksidatif stresi azaltarak hücresel modellerde kemoprotektif bir etkiye sahiptir.
Elajik asit, Foliküler Lenfoma tedavisi (faz 2 denemesi), intrauterin büyüme kısıtlı bebeklerin beyin hasarından korunması (faz 1 ve 2 denemesi), obez ergenlerde kardiyovasküler fonksiyonun iyileştirilmesi (faz 2 denemesi) için araştırılan bir araştırma ilacıdır. ve güneş mercimeklerinin topikal tedavisi.
Elajik asit, kansere, kalp hastalığına ve diğer tıbbi sorunlara karşı çeşitli iddia edilen faydaları olan bir diyet takviyesi olarak pazarlanmıştır. Elajik asit, ABD Gıda ve İlaç İdaresi tarafından "tüketicilerin kaçınması gereken sahte kanser tedavisi" olarak tanımlanmıştır.


Elajik asit, çok sayıda meyve ve sebzede bulunan doğal bir fenol antioksidandır.
Elajik asidin antiproliferatif ve antioksidan özellikleri, Elajik asit tüketiminin potansiyel sağlık yararları konusunda ön araştırmaları teşvik etmiştir.

Elajik asit Nedir?
Elajik asit, kaynaşmış dört halkalı bir polifenoldür.
Saf Elajik asit, krem ​​ila açık sarı kristalimsi bir katıdır.
Dağıtım
Elajik asit, ahududu, çilek, böğürtlen, kızılcık, nar ve pekan cevizi ve ceviz gibi bazı kuruyemişler dahil olmak üzere birçok kırmızı meyve ve çilekte bulunur.
En yüksek Elajik asit seviyeleri ahudududa bulunur.
Bitkilerde ellagic asit, bir şeker molekülüne bağlı ellagic asit olan ellagitannin formunda bulunur.

Elajik asitin Sağlığa Faydaları
Elajik asit, antioksidan, anti-mutajen ve anti-kanser özelliklerine sahiptir.
Çalışmalar, meme, yemek borusu, deri, kolon, prostat ve pankreasın kanser hücreleri üzerinde anti-kanser aktivitesi olduğunu göstermiştir.
Daha spesifik olarak, Elajik asit, P53 geninin kanser hücreleri tarafından yok edilmesini önler.
Elajik asit, kansere neden olan moleküllere bağlanarak onları etkisiz hale getirebilir.
Çalışmalarında Diyet Elajik asidin sıçan hepatik ve özofagus mukozal sitokromları P ve faz II enzimleri üzerindeki etkileri.
Ahn D ve diğerleri, Elajik asidin toplam hepatik mukozal sitokromlarda bir azalmaya ve bazı hepatik faz II enzim aktivitelerinde bir artışa neden olduğunu, böylece hedef dokuların reaktif ara maddeleri detoksifiye etme yeteneğini arttırdığını gösterdi.
Elajik asit ayrıca kimyasal olarak indüklenen çeşitli kanserlere karşı kemoprotektif bir etki gösterdi.


Elajik asit ayrıca antiviral ve antibakteriyel aktivitelere sahiptir.
Elajik asit Hakkında Gerçekler
Bitkiler kendilerini mikrobiyolojik enfeksiyon ve zararlılardan korumak için Elajik asit üretirler.

Elajik asit (ellagic asit), mantar ve haşerelerin neden olduğu enfeksiyonları ve hasarı önlemek için bu maddeyi kullanan bitkiler tarafından doğal olarak üretilen bir fitokimyasal, bir fitokimyasal maddedir.
Elajik asit, güçlü bir hücre koruyucu etkiye sahiptir.

Kapsül formundaki Elajik asit, nardan elde edilen 'den fazla fitokimyasaldan (organik asitler) elde edilir.


Elajik asit Kaynakları
Peki Elajik asit alımınızı nasıl artırabilirsiniz? İşte en yoğun paketlenmiş yiyeceklerden bazıları için bir rehber.

Nar:
Derin Elajik asit rezervuarları sayesinde nar özlerinin meme, kolon ve akciğer kanserlerini yavaşlattığı gösterilmiştir ve bazı araştırmalar nar suyunun prostat büyümesini de yavaşlattığını göstermektedir.
Narları herhangi bir biçimde (meyve suyu, bütün meyve, tohum yağı veya özü) birleştirmek, herhangi bir yemek planına değerli bir katkı olacaktır.

Çilekler:
EA, meyvedeki tüm fenolik asitlerin %50'sini oluşturur ve aynı zamanda gövde ve yapraklarda da bulunur, bu nedenle bütün çileği karıştırmak EA miktarlarını en üst düzeye çıkaracaktır.

Ahududu:
Ahududu kuru tartıldığında, çileklerin iki katı ve cevizlerin üç katı EA içerir.
Ohio Eyalet Üniversitesi'nde yakın zamanda yapılan bir araştırma, siyah ahududuların özellikle rahim ağzı kanseri büyümesini durdurmada etkili olduğunu gösterdi.

Böğürtlen: Bunlar neredeyse ahududu kadar EA içerir ve ayrıca kendi antitümör özelliklerini taşıyan bir başka önemli polifenol olan antosiyanin içerirler.

Ceviz:
EA sadece meyve dünyasına düşmez. Cevizler (ve daha az derecede cevizler) hala malları teslim eder, ayrıca kendi başlarına önemli kanser caydırıcıları olabilen omega-3 yağ asitlerine katkıda bulunurlar.

Antioksidanlar ihtiyacımız olan önemli maddelerdir.

Bu maddeler vücuttaki belirli toksinlere karşı savaşmaya yardımcı olur. Bu toksinler serbest radikallerdir. Vücudun birçok yerinde hasara neden olurlar.

Serbest radikaller ciddi hastalıklarla bağlantılıdır. Serbest radikallerin varlığı vücutta inflamatuar tetikleyicilere neden olur. Çalışmalar ayrıca serbest radikalleri kanserle ilişkilendirmiştir1.

Antioksidan aktiviteleri için birçok madde araştırılmıştır. Özellikle güçlü bir seçenek Elajik asittir. Bu doğal kimyasal birçok gıdada bulunur – bazıları günlük olarak bulaşıklarda kullandığımız da dahil.

Bu yazıda, Elajik asidin ne olduğuna bakıyoruz. Ayrıca nasıl yardımcı olduğunu ve bu antioksidanın sağlığa faydalarının neler olduğunu da ele alacağız.

Gönderi ayrıca Elajik asit tüketimini artırmak için yenebilecek en iyi yiyeceklere genel bir bakış sağlayacaktır.

Elajik asit Nedir?
Elajik asit, bazı gıdalarda bulunan doğal bir kimyasaldır.
Ayrıca bir fenolik bileşik olarak sınıflandırılır. Bazen daha çok bir polifenol antioksidanı olarak anılır.

Aynı zamanda insan vücudunda birkaç temel rol oynayan bir mikro besindir. Başka birçok fenolik bileşik türü de vardır.
Gallik asit bir örnektir - vücutta bir antioksidan olarak da rol oynar. Elajik asidin antioksidan kapasitesi genellikle etkileyicidir.

Alternatif bir Elajik asit formu vardır.
Bu, bileşiğin daha karmaşık bir versiyonudur ve ellagitannin olarak adlandırılır.
Bir kişi ellagitannin içeren yiyecekler yediğinde, vücudu onu aside dönüştürecektir.

Bu maddenin ana faydası, antioksidan özellikleri ile ilgilidir.
Elajik asidin antioksidan özellikleri, vücudu serbest radikallere karşı korumaya yardımcı olur.
Bu, hücrelerde oksidasyonu en aza indirmeye yardımcı olur. Serbest radikallerin hücresel hasara neden olabileceğini biliyoruz.
Bu bileşikler ayrıca DNA hasarı riskine de bağlanır.

Bunu akılda tutarak, Elajik asidin birincil rolü, normal hücreleri ve DNA'yı bu serbest radikallerin neden olduğu hasara karşı korumaktır.
Bu, Elajik asit tüketiminin katkıda bulunabileceği önemli bir antioksidan aktivitedir.

Bazı bitkiler kendilerini korumak için ellagic asit üretir.
Bu bitkiler için doğal bir savunma mekanizmasıdır. Ellajik asit üretimi, bitkileri haşerelere ve böceklere karşı korumaya yardımcı olur.

Bu bitkiler ellagic asit ürettiğinde, insanlar bu güçlü antioksidanın faydalarını elde etmek için onları tüketebilir.

Konuyla ilgili oldukça az sayıda çalışma bulunmaktadır.
Elajik asit, çok sayıda potansiyel faydaya bağlanır.
Serbest radikallere karşı korunmaya yardımcı olmasının yanı sıra, bitki bazlı bileşiğin vücuda getirebileceği başka faydalar da vardır.

Şu anda Elajik asidin güvenlik profilini bilmiyoruz.
Tıp uzmanlarının ciddi yan etkiler olmadan uzun süre kullanılıp kullanılamayacağını anlamalarına yardımcı olacak daha fazla bilimsel çalışmaya ihtiyacımız var.
Mevcut bazı dozaj önerileri olsa da, bileşik için en güvenli uzun vadeli doz hakkında daha fazla veri sağlamak için daha fazla araştırmaya ihtiyacımız var.


Hangi Gıdalar Elajik asit İçerir?
Bir kişinin diyetine Elajik asit eklemenin birkaç yolu vardır.
En çok tercih edilen yöntemlerden biri diyettir. Bu, onu daha doğal bir halde elde etmeyi mümkün kılar.

Bu yiyeceklerin çoğu, Elajik asidin karmaşık bir versiyonunu içerir.
Böyle bir durumda vücudun önce onu aside dönüştürmesi gerekir. Vücut tarafından emilen konsantrasyon o kadar büyük olmayabilir.
Yine de bu besinlerin bir kombinasyonunu kişinin günlük diyetine eklemekte fayda var.

Aşağıda, yüksek miktarda diyet Elajik asit içeren gıdaların bir listesi bulunmaktadır.
Bu onları, diyetlerine bu doğal bileşikten daha fazlasını eklemek isteyen insanlar için en iyi seçenek haline getirir.

Kızılcık
üzüm
Çilekler
Guava
Ahududu
Böğürtlenler
pekan cevizi
Ceviz
biftek mantarı
Nar (ve nar suyu)

kurt üzümü
Bu yiyecekleri diyete dahil etmenin harika bir yanı, yalnızca Elajik asit tüketimini artırmaya katkıda bulunmamalarıdır.
Bu gıdalar diğer besinleri ve doğal bileşikleri de içerir.
Bu, bir kişinin bu bitkisel gıdalarda bulunan ek bitki kimyasalları, vitaminler, mineraller ve diğer bileşiklerden yararlanabileceği anlamına gelir.

Elajik asit Faydaları
Bu bölümde, Elajik asidin potansiyel faydalarına daha yakından bakacağız. Ayrıca araştırma makalelerinin bu faydalar hakkında söylediklerini de dikkate alıyoruz.

Prostat kanseri
Kanser yaygın bir hastalıktır.
Halk sağlığı sistemine önemli bir yük getirmektedir.
Kanser ayrıca her yıl birçok insanın hayatını talep ediyor.
Farklı kanser türleri gelişebilir.
Erkekler arasında en yaygın hastalık türlerinden biri prostat kanseridir.
Bu, prostat bezinde tümör hücreleri geliştiğinde olur.
Ayrıca standart hücre döngüsü ile ilgili sorunlara neden olur.

Prostat bezi, üreme sisteminin küçük, ceviz büyüklüğünde bir parçasıdır.
Spermle karıştırılmış bir sıvı üretmekten sorumludur.
Bu da cinsel ilişki sırasında penisten dışarı atılan meni üretir.

Vücuttaki oksidatif hasar ile kanser arasında güçlü bir bağlantı vardır.
Serbest radikaller hücrelere oksidatif neden olur.
Buna prostattaki hücreler de dahildir.
Hasar kademeli olarak gerçekleşir, ancak sonunda hücrelerin anormal hale gelmesine neden olabilir. Bu olduğunda, bir kişi kanser geliştirme riski altına girer.

Amerika Birleşik Devletleri'nde yılda 'den fazla erkeğe prostat kanseri teşhisi konmaktadır.
Ayrıca ülkede her yıl prostat kanseri ile ilişkili 'den fazla ölüm var.
Araştırmalar ayrıca tüm erkeklerin %10'undan fazlasının hayatlarının bir noktasında prostat kanseri geliştireceğini gösteriyor. Prostat kanseri teşhisi konan erkeklerin çoğu 65 yaşın üzerindedir.
Bu, erkeklere bu kanser türü için kimin daha yüksek risk altında olabileceği konusunda iyi bir fikir verir.

Çeşitli stratejiler, antioksidan bileşiklerin kullanımını daha düşük prostat kanseri riskine bağlamıştır.
Antioksidan bileşikler, prostat kanseri hücrelerinin oluşumunda yer alan serbest radikallere karşı çalışır.
Bu antioksidanlar ayrıca vücuttaki diğer kanser riskini azaltmada rol oynar.

Çalışmalar Neyi Gösteriyor?
Birkaç çalışma, özellikle Elajik asidin kansere karşı mücadeleye yardımcı olmada etkili olabileceğini göstermektedir.
Organik bileşikler kanser hücrelerinin büyümesini yavaşlatmaya yardımcı olabilir.
Aynı zamanda kanser riskini azaltan belirli eylemlerin güçlü bir inhibitörüdür.

Şu anda bileşiğin antikanserojenik özelliklere sahip olabileceğini gösteren iki çalışma var.

Bir çalışma yılında yapıldı.
Çalışma, özellikle bu asidin sahip olduğu antikanserojenik özellikler hakkında veri sağlamaya odaklandı.
Araştırmacılar, Elajik asidin bir kanser kemopreventif işlevi sağlayan in vivo ve in vitro eylemler olduğunu belirtiyorlar.
Bunun hala nispeten yeni bir araştırma konusu olduğunu belirtmekte fayda var.
Çalışmalar vücutta belirli kanser önleyici etkiler sağlayabileceğini gösterse de, daha fazla araştırmaya ihtiyacımız var.

Şu anda çalışmalar, Elajik asidin kanserle ilişkili proliferasyonu azalttığını gösteriyor.
Bu, kromozomal DNA'nın bozulmasını azaltmaya yardımcı olur.
Aynı zamanda insan osteojenik sarkomunda bir apoptoz etkisini indüklediği görülmektedir.

Başka bir çalışma, bir grup laboratuvar faresinde Elajik asidin potansiyel anti-kanser özelliklerini gösterdi. Çalışma, nar özünden elde edilen Elajik asit üzerine odaklandı.
Çalışma fareler üzerinde yürütülürken, yine de umut verici sonuçlar verdi.
Çalışmadaki bilim adamları, bu asidi kansere karşı tedavide bir bileşik olarak kullanırken potansiyel bulduklarını bildiriyorlar.

Elajik asit, bir erkeğin prostat kanseri geliştirme riskini azaltmaya yardımcı olabilir.
Kadınlarda meme kanseri riski de potansiyel olarak azalabilir.
Kolon kanseri de yaygındır.
Etkiler burada da etkili olabilir.

Enflamasyon
Elajik asidin bir diğer önemli yararı, muhtemelen erkek çocuktaki iltihabı azaltma yeteneğinde yatmaktadır. Genel popülasyonda inflamasyonla ilgili önemli bir endişe vardır.

Araştırma çalışmaları, inflamasyonun çoğu kronik hastalığın gelişiminde rol oynadığını zaten göstermiştir.
Birçok insan düşük dereceli iltihaptan muzdariptir.
Çoğu insan, daha düşük dereceli inflamasyona sahip olduklarının farkında değildir.
Bununla birlikte, iltihaplanma vücutta kademeli olarak hasara neden olmaya devam eder.

Elajik asidin anti-inflamatuar özelliklerini inceleyen birkaç çalışma vardır.

Bu maddenin antioksidan aktivitesi, bileşiğin vücuttaki iltihaplanmaya karşı etkili görünmesinin ana nedenidir.
Serbest radikal hasarı sadece kansere neden olmaz.
Aynı zamanda inflamatuar tetikleyicilere yol açar.

Ellajik asit, serbest radikallerin etkilerini azaltarak, inflamatuar yanıtları azaltmaya yardımcı olabilir.

Bir çalışmada, araştırma, Elajik asit kullanımının cildi etkileyen iltihaplanma için nasıl yararlı olabileceğini inceliyor.
Çalışmada insan deri hücreleri ve fareler dikkate alındı.
Araştırmacılar, Elajik asidin anti-inflamatuar potansiyelinden daha fazlasını incelediler.
Ayrıca bileşiğin kolajen üretimi üzerindeki etkilerini de incelediler.

Kollajen vücutta önemli bir bileşiktir.
Cildin sıkı ve esnek kalmasına yardımcı olur.

Çalışmada ellagic asit içeren topikal bir solüsyon kullanıldı.
Tüysüz farelere topikal bir solüsyon uygulandı ve daha sonra UV ışığına maruz bırakıldılar.
Çalışma sekiz hafta sürmüştür.

UV ışığına maruz kalan farelerde iltihaplanma etkili bir şekilde önlendi.
Ayrıca kolajen bileşiklerinin parçalanması da azaldı.
Bu, bu asidin iltihaplanma riskini de azaltmanın bir yolunu sağlayabileceğini göstermektedir.
Ayrıca, topikal bir ürün olarak kullanıldığında yaşlanma sürecini de etkili bir şekilde yavaşlatabilir.

obezite
Ayrıca Elajik asit, obezitesi olan insanlar için iyi bir seçenek olabilir gibi görünüyor.
Bazı araştırmalar, bileşiğin kilo verme sürecine yardımcı olabileceğini öne sürdü.
Buna karşılık, potansiyel bir doğal anti-obezite tedavisi olarak ortaya çıkıyor.

Amerikan nüfusunun çoğunluğu zaten ya aşırı kilolu ya da obez.
Bu, bu bireyler için önemli bir sağlık riski yelpazesi oluşturur.
Obez olan kişilerin diyabet, kalp hastalığı ve hatta kanser geliştirme riski çok daha yüksektir.

Şu anda, Elajik asidin anti-obezite özellikleri ile ilgili araştırmalar hayvan çalışmaları ile sınırlıdır.
Bununla birlikte, bileşiğin potansiyele sahip olduğunu gösterirler.
Aynı etkilerin insan deneklerde olup olmayacağını belirlemek için daha ileri çalışmalar da yürütülmektedir.

Bazı çalışmalar ayrıca bu asidin resistin seviyesini azaltabileceğini gösteriyor.
Bu çalışmalar fare denekleri üzerindeydi.
Resistin, obezite ile bağlantılı bir hormon türüdür.
Aynı zamanda diyabet ve insülin direnci ile de bağlantılıdır.
Rezistin üretimini azaltarak, insanlar daha etkili bir şekilde kilo verebileceklerini görebilirler.
Şeker hastalığına dönüşebilen insülin direnci geliştirme riski bu asidin kullanımı ile büyük oranda azalmaktadır.


IUPAC İSİMLERİ:
4,4 ' ,5,5 ' ,6,6 ' - Heksahidroksidifenik asit 2,6,2 ' ,6 ' - dilakton
4,4',5,5',6,6'-Heksahidroksidifenik asit 2,6,2',6'-dilakton
6,7,13,tetrahidroksi-2,9-dioksatetrasiklo[^{4,16}.0^{11,15}]heksadeka-1(15),4,6,8(16), 11,hekzaen-3,dion
[1,1'-Bifenil]-2,2'-dikarboksilik asit, 4,4',5,5',6,6'-heksahidroksi-, di-d-lakton[1]Benzopirano[5,4,3 -cde][1]benzopiran-5,dion,1,2-dihidro-2,3,7,8-tetrahidroksi-[1]Benzopirano[5,4,3-cde][1]benzopiran-5, dion, 2,3,7,8-tetrahidroksi-
ELLAJİK ASİT
ellajik asit
Elajik asit
Elajik asit Dihidrat


EŞ ANLAMLILARI:
eleajik asit
galojen (büzücü)
lagistaz
TIMTEC-BB SBB
2,3,7,8-tetrahidroksi(1)benzopirano(5,4,3-cde)(1)benzopiran-5,dion
ELLAJİK ASİT
BENZOARİK ASİT
AKOS NCG
4,4',5,5',6,6'-HEKSAHİDROKSİDİFENİK ASİT 2,6,2',6'-DİLAKTON
4,4',5,5',6,6'-HEKSAİDROKSİDİFENİK ASİT DİLAKTON
Elajik asit hidrat teknik sınıf
Elajik asit, >=98%
TBBD
4,3-cde)(1)benzopiran-5,dion,2,3,7,8-tetrahidroksi-(1)benzopirano(
4,3-cde][1]benzopiran-5,dion,2,3,7,8-tetrahidroksi-[1]-Benzopirano[5
alizarinesarı
c.i
c.i
elagostasin
Elajik asit
4,4,5,5-tetrahidroksibifenil-2,,6-biskarbolakton
kestane kabuğundan elde edilen Elajik asit
ElajikAsitDihidrat97%
EllagicAsit(NutgallPe)95%ByHplc
ElajikAsit99%
2,3,7,8-TETRAHİDROKSİ-KROMENO[5,4,3-CDE]KROMEN-5,DİON
Elajik
ELLAGIASİD,95%(TOPLU
ELLAJİK ASİT(RG)
2,3,7,8-Tetrahidroksi[1]benzopirano[5,4,3-cde][1] benzopiran-5,7-dion
Elajik asit 4,4',5,5',6,6'-Heksahidroksidifenik asit 1,6,1',6'-dilakton
ELLAJİK ASİT %95
ELLAJİK ASİT susuz
[1]Benzopirano[5,4,3-cde][1]benzopiran-5,dion, 2,3,7,8-tetrahidroksi-
Nar meyve özü tozu
Elajik asit hidrat, %97, devam edebilir. %12'ye kadar su
2,6,2',6'-dilakton Elajik asit hidrat
4,4',5,5',6,6'-Heksahidroksidifenik asit
Elajik asit Hidrat, Mayıs Devam. %12'ye kadar Su
Elajik asit
Punica Granatum Perikarp Özü
Elajik asit, Dihidrat - CAS - Calbiochem
Elajik asit (TBBD)
Elajik asit Standardı
Lipozomal Elajik asit, Suda Çözünür Elajik asit
ik asit hidrat
Gallogen fandachem
ajik asit hidrat
Elajik asit

benzoarik asit
Elagostasin
lagistaz
2,3,7,8-Tetrahidroksikromeno[5,4,3-cde]kromen-5,dion
eleajik asit
Alizarin Sarı
Gallojen
lajik asit
asit ellagique
asito elagico
asit Elajikum
M.Ö.
M.Ö.
Elajikasit
Ellagate
Gallojen, büzücü
4,4',5,5',6,6'-heksahidroksidifenik asit 2,6,2',6'-dilakton
2,3,7,8-Tetrahidroksi(1)benzopirano(5,4,3-cde)(1)benzopiran-5,dion
tetrahidroksi[?]dion
Elajik asit, %97
NCGC
DSSTox_CID_
Elajik asit hidrat
(1)Benzopirano(5,4,3-cde)(1)benzopiran-5,dion, 2,3,7,8-tetrahidroksi-
2,3,7,8-tetrahidroksi[1]benzopirano[5,4,3-cde][1]benzopiran-5,dion
DSSTox_RID_
DSSTox_GSID_
Galojen (VAN)
Gallojen (büzücü)
elajik asit
Nar suyu
[1]Benzopirano[5,4,3-cde][1]benzopiran-5,dion, 2,3,7,8-tetrahidroksi-
Elajik asit [INN:DCF]
CAS
Acido elagico [INN-İspanyolca]
CCRIS
Acide ellagique [INN-Fransızca]
Acidum ellagicum [INN-Latin]
MFCD
SR
EINECS
Benzoarat
Ellagsaeure
polifenolik
Eleagate
Elajik
lagate
elajik asit
Elajik asit, %96
4,4',5,5',6,6'-Heksahidroksidifenik asit 2,6,2',6'-dilakton hidrat
Spektrum_
Difenik asit, 4,4',5,5',6,6'-heksahidroksi-, di-delta-lakton
Elajik asit, >=% (HPCE)
2,3,7,8-Tetrahidroksi(1)benzopirano(5,4,3-cde)-(1)benzopiran-5,dion
E
Elajik asit, Dihidrat - CAS
FT
H
C
MLS
AB_11
AB_12
Q
SR
SR
SR
SR
SR
W
BRD-K
Elajik asit, birincil farmasötik referans standardı
Elajik asit, >=%95 (HPLC), toz, ağaç kabuğundan
Difenik asit,4',5,5',6,6'-heksahidroksi-, monash.pw-lakton
2,3,7,8-Tetrahidroksikromeno[5,4,3-cde]kromen-5,dion #
Difenik asit, 4,4',5,5',6,6'-heksahidroksi-, monash.pw-lakton
[1]Benzopirano[5,3-cde][1]benzopiran-5,dion, 2,3,7,8-tetrahidroksi-
2,3,7,8-Tetrahidroksi-[1]benzopirano[5,4,3-cde][1]benzopiran-5,dion
2,3,7,8-Tetrahidroksi[1]benzopirano-[5,4,3-cde][1]benzopiran-5,dion
[1,2'-dikarboksilik asit, 4,4',5,5',6,6'-heksahidroksi-, monash.pw-lakton
(1,1'-Bifenil)-2,2'-dikarboksilik asit, 4,4',5,5',6,6'-heksahidroksi-, monash.pw-lakton

6,7,13,tetrahidroksi-2,9-dioksatetrasiklo[^{4,16}.0^{11,15}]heksadeka-1(14),4(16),5,7, 11(15),hekzaen-3,dion
6,7,13,tetrahidroksi-2,9-dioksatetrasiklo[^{4,16}.0^{11,15}]heksadeka-1(15),4,6,8(16), 11,hekzaen-3,dion

Yazar: Dr. Cem Toker

 

Üzümsü meyveler grubunda yer alan çilek (Fragaria) meyvesinin anavatanı Amerika Kıtasıdır. Meyve, derin, nem tutma kapasitesi yüksek, asidik, kumlu-tınlı topraklarda ve ılıman iklimlerde yetişebilmektedir. Ülkemizde, Akdeniz, Ege ve Marmara Bölgeleri yetiştiricilik açısından daha uygundur. Çilek, mart ayının ortasından haziran ayı başına kadar hasat edilebilmektedir (HUMMER ve HANCOCK, ). yılı verilerine göre ülkemizde ton çilek üretilmiş, üretim yoğun olarak, Mersin ( ton), Aydın ( ton), Antalya ( ton), Konya ( ton), Bursa ( ton), Çanakkale ( ton), Manisa ( ton), Balıkesir ( ton) ve Hatay ( ton) illerinde yapılmıştır (ANONYMOUS, ). Çilek, çoğunlukla taze olarak tüketilmekte olup bunun yanı sıra gıda endüstrisinde reçel, marmelat, pasta, dondurma ve meyveli süt ürünleri üretiminde kullanılmaktadır.   

 

Çilek, A, B1, B2, B3, B4, B6, B9, C, E ve K vitaminlerini, bakır, çinko, demir, florür, fosfor, kalsiyum, magnezyum, mangan, potasyum, selenyum ve sodyum minerallerini içermektedir (USDA, a)

 

 

Çilek, fruktoz, glikoz ve sukroz şekerlerini, askorbik, sitrik, tartarik ve malik organik asitlerini içermektedir (MAHMOOD ve ark., ). Meyvede, β-karoten, lutein ve zeaksantin karotenoidleri bulunmaktadır (BASU ve ark., ). Meyvede temel antosiyanin, pelargonidinglikozit yer almakta bunu pelargonidinmalonilglikozit, pelargonidinrutinozit, pelargonidinasetilglikozit, siyanidinglikozit, siyanidinmalonilglikozit takip etmektedir. Çilek yapısında, flavonol (kamferolglikozit, kuersetinglikozit, kuersetinrutinozit, kuersetinglukuronit, mirisetinrutinozit, fisetin), flavanol ((+)-kateşin, (-)-epikateşin, (-)-epigallokateşin) ve proantosiyanidin (prosiyanidin B2) fitokimyasalları bulunmaktadır (MOLLOV ve ark., ). Meyveler arasında en yüksek fisetin içeriğine çilek ( µg/g) sahiptir. Meyve, çeşit ve olgunluk durumuna bağlı olarak mg/ g (gallik asit eşdeğeri cinsinden) aralığında değişen toplam fenol konsantrasyonuna sahiptir (BASU ve ark., ). Fenol profili, hidroksibenzoik (gallik asit, vanilik asit, p-hidroksibenzoik asit, protokateşik asit ve şiringik asit) ve hidroksisinnamik (ferulik asit, kafeik asit, klorojenik asit, p-kumarik asit, sinapik asit ve sinnamik asit) fenolik asitlerinden oluşmaktadır. Meyvede bulunan, ellagik asit, sanguiin H-6, lambertianin, galloyl-bis-hekzahidroksidifenik glikoz bileşenleri ellagitanin yapısını oluşturmaktadır. Meyvede bulunan majör ellagitanin ellagik asit, meyveler arasında en yüksek konsantrasyonda çilekde ( mg/ g) bulunmaktadır. Çilek çeşitleri arasında en yüksek ellagik asit konsantrasyonunu “Elsanta” çeşidi içermektedir (AABY ve ark., ; AFRIN ve ark., ; MUTHUKUMARAN ve ark., ; TULIPANI ve ark., ). Meyve, sağlık açısından oldukça faydalı olan triterpenoid bileşen lupeol içermektedir (WAL ve ark., ). Meyvenin fitosterol profili, majör olarak β-sitosterol devamında avenasterol, kampesterol ve stigmastenol fitosterollerinden oluşmaktadır. Çilekde, mg/kg fitosterol bulunmaktadır (ABIDI, ; DA SILVA ve JORGE, ). Meyve yapısındaki fitokimyasallara bağlı olarak µmol/g aralığında antioksidan kapasiteye (oksijen radikal absorbans kapasiteye (ORAC)) sahiptir (USDA, b)

 

Çilek, antioksidan, antikanserojen, antiinflamatuvar, antidiyabetik, antimikrobiyal, antiaterosklerotik, nöroprotektif özelliklerinin yanı sıra kardiyovasküler hastalıklara karşı koruyucu ve tedavi edici etkiye sahiptir (AFRIN ve ark., ; BASU ve ark., ; GIAMPIERI ve ark., ; MUTHUKUMARAN ve ark., ).

 

Çilek, vitamin C, flavonol, antosiyanin ve fenol profiline bağlı olarak güçlü antioksidan özelliğe sahiptir. Düzenli çilek tüketimi, hidrojen peroksit (H2O2), süperoksit anyon (O2-) ve ultraviyole ışınlarına bağlı olarak vücutta oluşan reaktif oksijen türlerini (ROS) azaltmaktadır. Devamında organizmada lipit peroksidasyonu ve DNA zararı azalmakta ve aynı zamanda mitokondri fonksiyonları da düzelmektedir (FORBES-HERNANDEZ ve ark., ). Çilek, günlük tüketimde daha sık kullanılan diğer meyvelere (elma, portakal, mandalina, greyfurt, kivi) göre daha yüksek antioksidan kapasiteye sahiptir. Düzenli olarak bir ay boyunca g/gün çilek tüketiminin, lipid peroksidasyon ürünü malondialdehit (MDA) konsantrasyonunu, oksidatif hasar göstergesi F2-izoprostan ve DNA’daki oksidatif hasar düzeyinin göstergesi 8-OHdG (8-hidroksideoksiguanozin) seviyesini düşürdüğü saptanmıştır (ALVAREZ-SUAREZ ve ark., ). 

 

Siklooksijenaz (COX) enzimi, araşidonik asitten tromboksan ve prostaglandinlerin oluşumunda katalizör olarak görev yapar. Siklooksijenaz enziminin COX-1 ve COX-2 olmak üzere iki farklı izoformu vardır. Çilek yapısındaki antosiyanin ve flavonoller, aspirin ve diğer non steroid antiinflamatuvar ilaçlara benzer etki göstererek, COX-1 ve COX-2 enzimlerini inhibe etmekte ve inflamasyonu önlemektedir. Çilek yapısındaki fitokimyasallar, non steroid antiinflamatuvar ilaçlara göre, COX-1 üzerinde orta derecede etki gösterirken, COX-2 üzerinde bu ilaçlardan daha etkili inhibisyon etkisi göstermektedir (HANNUM ve ark., ). Meyvedeki fenolik asitler (özellikle klorojenik asit) ve antosiyaninler, antiinflamatuvar sitokin interlökin (IL) seviyesini yükseltip immünsupresif (bağışıklık baskılayıcı) bir etki sağlayarak, pro-inflamatuvar sitokinlerin (TNF-α, IL-1β, IL-6) üretim ve salgılanmasını baskılamakta ve sentezi sitokinlerin etkisi ile başlayan CRP (C-reaktif protein) yoğunluğunu azaltarak antiinflamatuvar etki göstermektedir (LIU ve LIN, ).  

 

Meyve, lif, fitosterol ve fenol içeriğine bağlı olarak antihiperlipidemik etki göstermektedir. Bağırsaklarda kolesterol emilimini ve plazma lipit transfer proteininin aktivitesini azaltarak HDL kolesterol seviyesini yükseltmekte, toplam kolesterol ve LDL kolesterol seviyesini düşürmektedir. Antihiperlipidemik etki için günlük diyette toplam 2 g/gün fitosterol alınması gerekmektedir (BASU ve ark., ). Çilek içerisinde bulunan flavonol ve antosiyaninler, kardiyovasküler hastalıklar ve devamında felç nedeni olan trombosit agregasyonunu, trombositlerde tromboksan sentezini inhibe ederek önlemektedir. Çilek içerisindeki fisetin flavonolü, makrofajlarda CD36 gen ekspresyonunu azaltarak Cu+2 aracılı LDL oksidasyonunu güçlü bir biçimde inhibe etmektedir. Bunun sonucunda, aterosklerozis oluşumunu başlatan ve devamında kardiyovasküler hastalıklara yol açan endotel disfonksiyonunu (endotelin fonksiyonel özelliklerinin bozulması) önlemektedir (LIAN ve ark., ). Meyvede yer alan ellagik asit, Hageman faktör olarak da bilinen Faktör XII’nin eksikliği sonucunda kanda oluşabilecek pıhtılaşmayı engellemektedir (HANNUM ve ark., ). Meyve, antosiyanin ve vitamin C içeriği ile endotel hücrelerden nitrik oksit (NO) sentezini artırarak damarlardaki düz kas hücrelerinin elastikiyetini düzenleyerek kan basıncını regule etmekte ve damarlarda plak oluşumuna neden olan aterosklerozu önlemektedir (GIAMPIERI ve ark., ).
           
Meyvede bulunan antosiyanin ve fenolik asitler, T47D göğüs kanseri, B16F10 melanoma kanseri, HT ve HT 29 kolon kanseri hücrelerinde, hücre döngüsünü düzenleyen transkripsiyon faktörü p53 proteinini, kaspaz-3 ve kaspaz-9 sistein proteaz enzimlerini, DNA onarımında rol alan PARP (poli ADP-riboz polimeraz) enzimini aktive ederek ve mitokondri içerisinde bulunan sitokrom c’nin sitoplazmaya doğru salınımını sağlayarak, devamında sitotoksik ve apoptik etki ile kanseri önlemekte ve tedaviye yardımcı olmaktadır (FORBES-HERNANDEZ ve ark., ). Çilek içerisindeki triterpenoid lupeol bileşeni, pankreatik kanser hücrelerinde, PI3K/Akt (fosfatidilinositol 3-kinaz/Akt), MAPK (mitojenle aktive olan protein kinaz) ve NF-kB (Nükleer faktör kappa B) transkripsiyonunun dahil olduğu temel hücre içi sinyal yolaklarını bloke ederek kanser hücrelerinin gelişimini inhibe etmektedir (WAL ve ark., ). Meyve yapısında bulanan fisetin ve kuersetin flavonolleri, kolon, prostat, lösemi, mesane ve fibrosarkom kanser hücrelerinde matriks metalloproteinaz enzim ailesinin jelatinazlar grubunun (MMP-2 ve MMP-9) gen ekspresyonunu azaltarak ve hücre döngüsünde üç farklı kontrol noktasından (G1-S, G2-M ve M kontrol noktası) birisi olan G2-M kontrol noktasında hücre döngüsünü durdurarak apoptozise neden olmakta ve kansere karşı önleyici rol oynamaktadır (FORBES-HERNANDEZ ve ark., ).    
  
Meyve, fenol ve ellagitanin profiline bağlı olarak Bacillus cereus, Staphylococcus aureus, Helicobacter pylori, Campylobacter jejuni ve Candida albicans patojen mikroorganizmalarına karşı güçlü antimikrobiyal etki göstermektedir (AFRIN ve ark., ). Çilek yapısındaki fenolik bileşenler, tüm dünyada en sık görülen bağırsak parazitlerinden Giardia intestinalis veya Giardia duodenalis olarak da adlandırılan Giardia lamblia parazitine karşı, etken maddesi metronidazol olan ilaçlarla benzer seviyede antigiyardiyal etki göstermektedir (ANTHONY ve ark., ).

 

Çilekde bulunan fisetin flavonolü, mental ve nörodejeneratif hastalıklara karşı nöroprotektif etki göstermektedir. Fisetin, öğrenmeyi ve hafızayı güçlendirmekte, nöronal hücre ölümünü azaltmakta, antidepresan etki göstermekte ve serebral iskemi-reperfüzyon hasarını önlemektedir. Bu özelliklerinden dolayı Alzheimer ve Parkinson hastalıklarının tedavisinde fonksiyonel besin maddesi görevi üstlenmektedir (KHAN ve ark., ; NABAVI ve ark., ).   

 

Çilek, vitamin C, antosiyanin (pelargonidinglikozit), flavonol (fisetin, kuersetin), flavanol ((+)-kateşin), proantosiyanidin (prosiyanidin B2), fenolik bileşen (gallik asit), ellagitanin (ellagik asit), lupeol ve fitosterol (β-sitosterol) fitokimyasallarına bağlı olarak kardiyovasküler hastalıklar, inflamasyon, kolesterol, göğüs, kolon, lösemi, melanoma, mesane, pankreatik ve prostat kanserlerine karşı koruyucu ve tedavi edici özelliklerinden dolayı mevsiminde fonksiyonel bir gıda maddesi olarak tüketilmesi gereken bir meyvedir.

 

Kaynaklar:

  1. AABY, K., MAZUR, S., NES, A. and SKREDE, G., Phenolic compounds in strawberry (Fragaria × ananassa Duch.) fruits: composition in 27 cultivars and changes during ripening. Food Chem., (1):
  2. ABIDI, S.L., Chromatographic analysis of plant sterols in foods and vegetable oils. J. Chromatogr. A., ():
  3. AFRIN, S., GASPARRINI, M., FORBES-HERNANDEZ, T.Y., REBOREDO-RODRIGUEZ, P., MEZZETTI, B., VARELA-LOPEZ, A., GIAMPIERI, F. and BATTINO, M., Promising Health Benefits of the Strawberry: A Focus on Clinical Studies. J. Agric. Food Chem.,
  4. ALVAREZ-SUAREZ, J.M., GIAMPIERI, F., TULIPANI, S., CASOLI, T., DI STEFANO, G., GONZALEZ-PARAMAS, A.M., SANTOS-BUELGA, C., BUSCO, F., QUILES, J.L. and CORDERO, M.D., One-month strawberry-rich anthocyanin supplementation ameliorates cardiovascular risk, oxidative stress markers and platelet activation in humans. J. Nutr. Biochem.,
  5. ANONYMOUS, Türkiye İstatistik Kurumu. monash.pw
  6. ANTHONY, J.P., FYFE, L., STEWART, D. and MCDOUGALL, G.J., Differential effectiveness of berry polyphenols as anti-giardial agents. Parasitology. (9):
  7. BASU, A., NGUYEN, A., BETTS, N.M. and LYONS, T.J., Strawberry As a Functional Food: An Evidence-Based Review. Critical Reviews in Food Science and Nutrition.
  8. DA SILVA, A.C. and JORGE, N., Bioactive compounds of oils extracted from fruits seeds obtained from agroindustrial waste. Eur. J. Lipid Sci. Technol.,
  9. FORBES-HERNANDEZ, T.Y., GASPARRINI, M., AFRIN, S., BOMPADRE, S., MEZZETTI, B., QUILES, J.L., GIAMPIERI, F. and BATTINO, M., The Healthy Effects of Strawberry Polyphenols: Which Strategy behind Antioxidant Capacity ? Critical Reviews in Food Science and Nutrition.
  10. GIAMPIERI, F., ALVAREZ-SUAREZ, J.M. and BATTINO, M., Strawberry and Human Health: Effects beyond Antioxidant Activity. J. Agric. Food Chem.,
  11. GIAMPIERI, F., FORBES-HERNANDEZ, T.Y., GASPARRINI, M., ALVAREZ-SUAREZ, J.M., AFRIN, S., BOMPADRE, S., QUILES, J.L., MEZZETTI, B. and BATTINO, M., Strawberry as a health promoter: an evidence based review. Food & Function. 6(5):
  12. HANNUM, S.M., Potential Impact of Strawberries on Human Health: A Review of the Science. Critical Reviews in Food Science and Nutrition.
  13. HUMMER, K.E. and HANCOCK, J., Strawberry Genomics: Botanical History, Cultivation, Traditional Breeding, and New Technologies. Ed. K..M. FOLTA, S.E. GARDİNER, Genetics and Genomics of Rosaceae, Plant Genetics and Genomics: Crops and Models 6, DOI / Springer Science+Business Media., pp:  
  14. KHAN, N., SYED, D.N., AHMAD, N. and MUKHTAR. H., Fisetin: A Dietary Antioxidant for Health Promotion. Antioxidants & Redox signaling. 19(2):
  15. LIAN, T.W., WANG, L., LO, Y.H., HUANG, I.J. and WU, M.J., Fisetin, morin and myricetin attenuate CD36 expression and oxLDL uptake in Uderived macrophages. Biochim Biophys Acta. (10) : –
  16. LIU, C.J. and LIN, J.Y., Anti-inflammatory effects of phenolic extracts from strawberry and mulberry fruits on cytokine secretion profiles using mouse primary splenocytes and peritoneal macrophages. Int. Immunopharmacol.
  17. MAHMOOD, T., ANWAR, F.,  ABBAS, M., BOYCE, M.C. and SAARI, N., Compositional Variation in Sugars and Organic Acids at Different Maturity Stages in Selected Small Fruits from Pakistan. Int J Mol Sci., 13(2):
  18. MOLLOV, P., MIHALEV, K., SHIKOV, V., YONCHEVA, N. and KARAGYOZOV, V., Colour stability improvement of strawberry beverage by fortification with polyphenolic copigments naturally occurring in rose petals. Innov. Food Sci. Emerg., 8:     
  19. MUTHUKUMARAN, S., TRANCHANT, C., SHI, J., YE, X. and XUE, S.J., Ellagic acid in strawberry (Fragaria spp.): Biological, technological, stability, and human health aspects. Food Quality and Safety. 1(4):
  20. NABAVI, S.F., BRAIDY, N., HABTEMARIAM, S., SUREDA, A., MANAYI, A. and NABAVI, S.M., Neuroprotective Effects of Fisetin in Alzheimer's and Parkinson's Diseases: From Chemistry to Medicine. Curr. Top Med. Chem., 16(17):
  21. TULIPANI, S., MEZZETTI, B., CAPOCASA, F., BOMPADRE, S., BEEKWILDER, J., DE VOS, C.H.R., CAPANOGLU, E., BOVY, A. and BATTINO, M., Antioxidants, phenolic compounds, and nutritional quality of different strawberry genotypes. J. Agric. Food Chem.,
  22. USDA, a. United States Department of Agriculture Agricultural Research Service. monash.pw
  23. USDA, b. United States Department of Agriculture, Agricultural Research Service. Oxygen Radical Absorbance Capacity (ORAC) of Selected Foods, Release 2. Nutrient Data Laboratory Home. Page: monash.pw
  24. WAL, P., WAL, A., SHARMA, G. and RAI, A.K., Biological Activities of Lupeol. Systematic Reviews in Pharmacy 2(2):

Görseller:

  1. Wikipedia

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır